Kural da neymiş?
Hoşlandığınız kişiyle çıkacağınız ilk akşamı kendi kurallarınız dahilinde yaşamanızı öneriyor ve size günümüzün değişen koşullarına uygun birkaç ‘ilk buluşma tüyosu’ veriyoruz.
Eski kural: Sinema, ilk buluşma için en kötü seçimdir. Çünkü film izlerken konuşamazsınız.
Yeni kural: Filmi izlerken fazla konuşamayacağınız bir gerçek. Fakat ikinizin de ilgisini çeken bir filme gittiyseniz önünüzde akıp giden hikayeyi paylaşmak ve kutudan mısır alırken ellerinizin birbirine temas edişini hissetmek ilk buluşma için hiç de kötü bir deneyim olmasa gerek. 34 yaşındaki Melek bakın bu konuyla ilgili neler söylüyor: ’Eşimle ilk buluştuğumuz gece sinemaya gitmiştik. Şimdi her sinemaya gidişimizde onun filmde nelere güldüğünü, hangi sahnelerde suratının asıldığını görmek, kısace onu doğal haliyle izlemek hoşuma gidiyor. Onu her seferinde yeniden keşfediyorum’.
Eski kural: İlk buluşmaya başka çiftleri de davet etmek yanlış. Çünkü buluşmanızın amacı birbirinize konsantre olmak.
Yeni kural: İlk randevunuza arkadaşlarınız olan iki çifti de davet edin. Arkadaşlarınız olan çiftlerle geçireceğiniz geceler hiç ummadığınız kadar romantik olabilir. Evin içindeyken bazen farketmeden yanından geçtiğiniz adamı bu toplulukta birşeyler anlatırken görüp onun çekici taraflarını yeniden keşfedebildiğinizin altını çizen 43 yaşındaki Selen şunları söylüyor: ’Dışarı çıktığımızda yanımızda başka çiftlerin de olması bazı duygularımızı tazelememize olanak sağlıyor’.
Eski kural: Her buluşmanızda yeni bir mekana gidin. Monotonluk romantizmi öldürür.
Yeni kural: İkinizin de isimlerini bilen ve sizi güleryüzle karşılayan garsonların olduğu bir restorana gitmek çift olma bilincinizi destekleyen birşeydir. Bunun yanında sizin için özel anılarla dolu bir mekana gitmek romantizmin doruğunda bir gece geçirmek için ideal. 27 yaşındaki Melis bakın neler söylüyor: ‘Sevgilim beni bir tatil dönüşü ilk buluştuğumuz cafeye götürdü. Bu, hayatımda yaşadığım en güzel gecelerden biriydi’.
Hoşlandığınız kişiyle çıkacağınız ilk akşamı kendi kurallarınız dahilinde yaşamanızı öneriyor ve size günümüzün değişen koşullarına uygun birkaç ‘ilk buluşma tüyosu’ veriyoruz.
Eski kural: Sinema, ilk buluşma için en kötü seçimdir. Çünkü film izlerken konuşamazsınız.
Yeni kural: Filmi izlerken fazla konuşamayacağınız bir gerçek. Fakat ikinizin de ilgisini çeken bir filme gittiyseniz önünüzde akıp giden hikayeyi paylaşmak ve kutudan mısır alırken ellerinizin birbirine temas edişini hissetmek ilk buluşma için hiç de kötü bir deneyim olmasa gerek. 34 yaşındaki Melek bakın bu konuyla ilgili neler söylüyor: ’Eşimle ilk buluştuğumuz gece sinemaya gitmiştik. Şimdi her sinemaya gidişimizde onun filmde nelere güldüğünü, hangi sahnelerde suratının asıldığını görmek, kısace onu doğal haliyle izlemek hoşuma gidiyor. Onu her seferinde yeniden keşfediyorum’.
Eski kural: İlk buluşmaya başka çiftleri de davet etmek yanlış. Çünkü buluşmanızın amacı birbirinize konsantre olmak.
Yeni kural: İlk randevunuza arkadaşlarınız olan iki çifti de davet edin. Arkadaşlarınız olan çiftlerle geçireceğiniz geceler hiç ummadığınız kadar romantik olabilir. Evin içindeyken bazen farketmeden yanından geçtiğiniz adamı bu toplulukta birşeyler anlatırken görüp onun çekici taraflarını yeniden keşfedebildiğinizin altını çizen 43 yaşındaki Selen şunları söylüyor: ’Dışarı çıktığımızda yanımızda başka çiftlerin de olması bazı duygularımızı tazelememize olanak sağlıyor’.
Eski kural: Her buluşmanızda yeni bir mekana gidin. Monotonluk romantizmi öldürür.
Yeni kural: İkinizin de isimlerini bilen ve sizi güleryüzle karşılayan garsonların olduğu bir restorana gitmek çift olma bilincinizi destekleyen birşeydir. Bunun yanında sizin için özel anılarla dolu bir mekana gitmek romantizmin doruğunda bir gece geçirmek için ideal. 27 yaşındaki Melis bakın neler söylüyor: ‘Sevgilim beni bir tatil dönüşü ilk buluştuğumuz cafeye götürdü. Bu, hayatımda yaşadığım en güzel gecelerden biriydi’.
