İzmir Kordon ve Alsancak

Kordon Boyu

Ne zaman İzmir!i düşünsem
Aklım takılır kordona

Kim bilir kaç kişi dolanırken kordonda
Bir başka yerin özlemini hissetmektedir

Bilmez ki bir başkası da o anda orada olmak için....neler vermezdi.

Yeşilim



20070520_1179686746_3g0dplcdrd-b.jpg
 
ıZMıRLı OLMAK BÖLE Bı ŞEY!

Eğer Kordon dendiğinde akliniza elektrikli ev aletlerinin dişinda bir yer ismi geliyorsa
Körfez kokusu nedir biliyorsanız
"TAM 35"ve"35 BUCUK" kavramlari size birsey ifade ediyorsa
"Gevrek", "Ciğdem", "Domat"gibi kavramlari kullaniyorsanız
"Boyoz" kelimesi size bişeyler hatirlatiyorsa
Arapsaci,turpotu,istifno,ebegumeci nedir biliyorsanız
Konuşurken arada bir diliniz,siz istemeseniz de "geliyom,gidiyom,gelcen"seklinde sürçebiliyorsa küçük parkta çay içtim" dediyseniz
Akliniza güzel kizlar geliyorsa
Bir kerecik dahi Kıbris $ehitleri'nde sevgilinzle elele dolaştıysanız
Kar görmek icin Sabuncubeli'ne yada Manisa Spil'e gittiyseniz
"Ağustos Sıcagı" kavramından nefret ediyorsanız
9 Eylül size üniversite dışında şeyler de hatirlatiyorsa
Hıdırellez denince sokaklarda yakılan ateşler aklınıza geliyorsa
Simdiye kadar bir kere bile olsa Sevinç'in onunde bulustuysanız veya
Sevinc'te "kup" yediyseniz
Hayatınızın önemli bir bolumu belediye otobüslerinde geçiyorsa
Etrafınızda şortlu,mini etekli,askılı giysili kızlar ve şortlu,küpeli
erkekler görmek dikkatinizi çekmiyorsa
Başka bir şehirdeyken insanların giyimleri ve davranışları size ters geliyorsa
Turistlere alışıksanız
Kampüs denilince aklınıza sadece Ege Unv'nin kampüsü geliyorsa
Cüzdanınızda en az bir tane Kentkart varsa
Montro ve Lozan,size Avrupa şehirlerini hatirlatmıyorsa
Kordon'da güneşin batisini izlemenin bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorsanız
Trafikte 34 plakalı sürücülerden şikayetçiyz.

SıZ ıZMıRLıSiniz DemekTiR!
 
Son düzenleyen: Moderatör:
İzmir tarihi ve turistik açıdan Türkiye'nin en zengin illerinden birtanesidir. Türkiye'nin nüfus olarak en büyük 3. şehridir. İzmir aynı zamanda mevcut olan yat limanıylada essiz bir güzelliğe sahiptir. İzmir kordon boyu özellikle yaz mevsiminde gelen turislerin doldurduğu sahil şerididir.

Kordonboyu

Şiirlere, şarkılara konu olan İzmir'in ünlü Kordon'u, günün her saatinde cıvıl cıvıl, capcanlı bir mekandır. Büyükşehir Belediyesi'nin gerçekleştirdiği rekreasyon düzenlemesi, yürürlüğe koyduğu "Kordon Yönetmeliği" ile bu ünlü mekan İzmir'in en önemli prestij alanı haline geldi. Temizlenmeye, rengi maviye dönmeye başlayan Körfez ile birlikte artık Kordonboyu daha bir yaşanılası oldu.
Alıntı

ldp-izmir-alsancak.bmp



beyzam35_zmr_12.jpg


opuyorumnanaktan opuyorumnanaktan ellerine emeğine sağlık yeşilima.s.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
izmirliyiz gari :) İzmir'li olmak kesinlikle bir ayrıcalık :KK66: bidaha dünyaya gelicek olursam eger yine İzmir'li olarak gelmek isterim..İzmir insanın Ege insanın sıcaklıgı,güleryüzlulugu,cagdaslıgı bu kadar fazla baska kimde var ?? yine bir tatil daha bitti ve ben yine İstanbul'a okula dönmek zorundayım..Özlcm seni İzmirim,kokunu,sıcaklıgını,boyozunu gevregini.... :KK43:

Resimler sahane,cok tesekkürler
 
Ben de bir ızmirli olarak sizlerle bu şehir için yazdığım bir yazıyı paylaşmak isterim:

ıZMıR'de Panoramik Şehir Turu:

Başka türlü bir şehirdir ızmir... Sabahları başka güzeldir Güzelbahçe’de deniz kenarında yapılan kahvaltı. Hayran olursun denizden esen tatlı rüzgarına, iyot kokusuna... Sonra Konak’a gider kalabalığa karışırsın. Saat Kulesi’nin altında buluşmak için sözleşmiş bekleyen insanlar, ızmir hatırası fotoğrafı çekilenler, Kemeraltı’nda bağıran satıcılar, Kızlarağası Hanı’nda içilen kahve... Binersin vapura karşıya geçersin. Bir parça gevrek için vapurun peşine takılan bağrış çağrış uçuşan martılar ortak olur keyfine... Yüzler asık değildir, renkler solgun değildir. Coşkuludur ızmir insanı, yeri gelir yüksek sesle konuşur heyecanlı heyecanlı, yeri gelir şen kahkahalarla yeri göğü inletir. Hiç tanımadığı birisiyle toplu taşıma araçlarında ordan burdan konuşurken samimi oluverir biranda, şaşırırsın. Üstü başı da renklidir. Kızı erkeği rengarektir, mavileri, kırmızıları, yeşilleri, morları pek sever.

Karşıyaka’nın çarşısına, Bostanlı’nın sahiline doyum olmaz. Keyif şehridir ızmir... Aromalı nargile kokusu deniz kokusuna karışır. Fayton gezintisine limonata ferahlığında bir esinti eşlik eder. Sonra Alsancak’a dönüp daracık şirin sokaklarda yürürsün eski rum evlerinin arasından. Yemyeşil Fuarda koca ağaçların gölgesinde dinlenir, havuzdan su içen kuşları seyredersin. Akşam oldu mu adres bellidir, Kordonda günbatımının keyfine doyum olmaz. Güneşin turuncu ışıkları denize yansır, pembeli morlu gökyüzünde bulutlar dans eder.

Yorulmak yok, gece daha yeni başlar ızmir’de... ınciraltı’nda yenen balık yanında rakısı olmazsa ağlar. Denize vuran yakamozlarla gökte yükselen ay da yakın arkadaşlarıdır rakının. Bir de yanında dostlar varsa gece hiç bitmesin istersin. Koca bir gün devirdin ama ızmir’de daha çok şey vardır tatmadığın, çok yer vardır görmediğin. Teleferik’e çıkmadan, Göztepe sahilinde palmiyeler arasında bir yürüyüş yapmadan, Tarihi Asansör’de ızmir’e karşı yemeğini yemeden, Çeşme’ye, Foça’ya, Sığacık’a, Urla’ya gitmeden olmaz. ızmirce öğrenmen lazım bir de... Kumrunun bir kuş olmadığını, asfalyanın sigorta anlamına geldiğini, simit değil gevrek demeyi, boyozu, çiğdemi, hepsini bir bir öğrenmen lazım. Öyle birkaç güne sığmaz ızmir. Yerleşirsen de kopamazsın bir daha... Görünmez iplerle bağlar seni kördüğüm yapar, gidemezsin başka yerlere... Gitsen de aklın burda kalır. Dedim ya, başka türlü şehirdir ızmir.

* * *

ışte bir haftasonu yaptığım ızmir Turu’ndan arda kalanlar… Kalbimdeki ızmir'in kağıda yansıması ve bir sürü fotoğraf... Doğma büyüme ızmirli olmama, 28 yıldır bu şehirde yaşamama rağmen ilk kez bir gün çıkıp şehri turist gözüyle gezdim. Senelerdir geçtiğim yollarından geçerken ilk kez kafamı kaldırıp dikkatle inceledim Kemeraltı’ndaki dükkanları, Alsancak’taki eski Rum evlerini, ilk kez fotoğraflarını çektim. Başka şehirleri gezerken harcanan dikkat, yapılan gözlemler, çekilen fotoğraflar… Kendi yaşadığımız şehir de bu ilgiyi hak ediyor aslında, hatta daha fazlasını…

Fotoğraflar ve şehir turunun ötesine gidecek olursak, işte size ızmir’in kısa tarihçesi:


Küllerinden Yeniden Doğan Şehir: ıZMıR


ızmir’in 8.500 yıllık bir tarihe sahip olduğunu biliyor muydunuz? 2005 yılında yapılan bazı kazılarda tarihi aydınlatan yeni bir bilgi ortaya çıkar, kent tarihinde bilinenden 3 bin yıl geriye gidilir ve ilk yerleşimin Bornova Ovasında M.Ö. 6500’de başladığı belirlenir.

Çok sonraları, M.Ö. 14. yüzyılda meydana gelen büyük yıkıcı depremden sonra kente kuzeyden gelen Amazonlar hakim olurlar. Anaerkil bir topluluk olan Amazonlar bana hep ilginç gelmiştir. Kadının hakimiyetinin hat safhada olduğu, kadın savaşçılarıyla ünlü topluluk… Zaten ızmir’e SMYRNA adını veren de Amazonlardır. Amazonların kraliçesinin adıdır Smyrna. Düşünüyorum da belki de ızmir Kadını’na Amazonlardan miras kalmıştır bazı özellikler... Çok konuşan, çok gülen, küçük yaşta rakı içmesini öğrenen, yeri geldiğinde efelenen renkli ızmir kadını…

ızmir’in kendisi çok renklidir aslında, o kadar çok medeniyetin yolu geçmiş ki ızmir’den… Hititler, ızmir’e en parlak dönemini yaşatan ıyonlar, Lidyalılar, Romalılar, daha sonra Bizans dönemi ve ardından Osmanlılar…

Özellikle 18. yüzyıldan itibaren ızmir gelişiminde değişiklikler kendini gösterir. Sanayi ve ticari alanda ıngiliz ve Fransız egemenliği ortaya çıkar, ticari aktiviteler ise Levantenlerin elindedir. 19. yüzyılda verilen kapitülasyonlarla ıngilizler ve Fransızlara ıtalyanlar, Belçikalılar, Amerikalılar da eklenir ve hep birlikte yatırımlara devam ederler.

O zamanlar kim ne yapardı diye sorarsanız paylaşım şu şekilde(*):

ıngilizler: Demiryolu ışletmesi, Havagazı, Madencilik, Sigortacılık, Dokuma ve Yağ Sanayi

Fransızlar: Demiryolu ışletmesi, Madencilik, ızmir Limanı, Kordon Tramvayları ve ızmir Suları işletmeleri

ıtalyanlar: Çeşitli Sanayi ve Ticari ışletmeler

Belçikalılar: Göztepe Tramvayları, Körfez Vapurları, Elektrik Fabrikası

Amerikalılar: Tütün Şirketleri

(*) Kaynak: ızmir Rehberi


Biraz da bu yüzden, yabancıların gözü hep bu şehirde olduğundan, adı çıkmıştır “Gavur ızmir” diye o zamanlar.

1918’de 1. Dünya Savaşı’nın kaybedilmesinin ardından bildiğiniz son… ışgaller ve Kurtuluş Savaşı… Tüm direnişlerin, yokluktaki müthiş mücadelelerin, kahramanlıkların ardından 9 Eylül 1922’de ızmir’in kurtuluşu bayram havasında kutlanırken kim bilebilirdi ki bu şehrin 4 gün sonra tarihinin en büyük en yıkıcı yangınını yaşayacağını, günlerce cayır cayır yanacağını?

13 Eylül’de Basmane’de başlayan yangın hızla bütün şehre yayılır ve ızmir günlerce yanar. 4 gün boyunca süren yangınla şehrin dörtte üçü kül olurken diğer yandan da günümüzde hala devam etmekte olan “ızmir’i kim yaktı?” tartışması başlar. Yunanlılar ve Ermeniler ızmir’i Türk Ordusu’nun yaktığını iddia ederler. Türkler ise Ermeniler’i ve Yunanlıları sorumlu tutarlar. Aslında sorunun cevabı başka bir soruda gizlidir bana kalırsa: Türkler 4 gün önce aldıkları bir şehri, hele hele ızmir’i neden yaksınlar ki? Günlerce söndürülmeye çalışılan yangın büyük hasara sebep olur, binlerce kişi evsiz kalır. Oldukça trajik bir hadise olan ızmir yangını ızmir’in tarihinin çoğunun kül olması demektir bir bakıma…

Ama ızmir bu tabii, toplar kendini ve Cumhuriyet dönemi boyunca gelişimini son sürat gerçekleştirir. ışte bu yüzden küllerinden yeniden doğan şehirdir… Yılmayan, inadına güzelleşen, gelenleri kendine aşık eden bambaşka bir şehirdir ızmir…

**********************************

Fotoğraflara da bakmak isterseniz: İZMİR'de Panoramik Şehir Turu - Gezi Yorumları - Tatil Rehberi, Tavsiyeleri, Anıları, Fotoğrafları
 
Gezdim yine hüzünlendim ama yüzümde gülücükler var nedense...ızlerken gerçekmiş gibi hoşlandım gülümsedim..Teşekkürler
 
Ve ızmir

Çay ve çıtır gevrek
Ve tulum peyniri
Ve sen
Ve de ızmir
Nasıl unuturum seni?
Sokakları deniz ve kız kokan şehrim
Victor Hugo’nun benzettiği kadar varsın
Mavi gözlü prensesim

Şimdi..
Şevkimiz bir
Meşkimiz bir
Kemeraltı’nda şarkılarımız çalınıp söylenir
Havra Sokağı’nda görülme ihtimalin varmış gibi
“Kaybolursun bak! ” tut elimi

Kordonboyu’na sıfır olan gözlerin
Baktığın her yer bir yeşilliğin ortası
Palmiyeler
ımbat ve martılar
ıçimi cız ettiren zeybek havası
Saat Kulesi’nde duran zaman
Alsancak-Karşıyaka vapurundaki ilk sigaram
Hepsi sensin efsunlu sevgili

Sanki..
Dünyaya seninle gelmişim
Zaman beş bin yıl öncesi
Ne çok özlemişim
Varyant’tan Konak’a bıraksan kendini
Saçların yarışır rüzgarda
Ve denize çıkan her yolda
Dario Moreno bekler bizi
Bu gün gibi..

alıntıdır
 
Son düzenleme:
Sevgili izmirli hemşehrilerim..
Yaşadığınız kentin kıymetini bilin..
Zira izmirin kıymeti ancak izmir şehir sınırları dışına çıkınca anlaşılıyor
İzmir'i sevgiyle ve hasretle kucaklıyorum:gitme:
 
Arkadaşlar yeşilim anneciğini kaybetti... senağlama:Saruboceq:
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Kordon Boyu

Ne zaman İzmir!i düşünsem
Aklım takılır kordona

Kim bilir kaç kişi dolanırken kordonda
Bir başka yerin özlemini hissetmektedir

Bilmez ki bir başkası da o anda orada olmak için....neler vermezdi.

Yeşilim



20070520_1179686746_3g0dplcdrd-b.jpg

ahhh ahhhhhhhhh
 
burası iki güne nasıl sığacak hiç bilmiyorum gezicem inşallah heryeri:)
 
çok özledim izmiri.kurban bayramından beri gidemedim.inşallah yarıyıl tatilinde oradayım.karşıyaka burnumda tütüyor...:gitme:
 
özlüyorsun, geliyorsun, dönemiyorsun, dönsen de hiçbir şey aynı olmuyor zaten.
özlemle yaşıyorsun işte....
 
X