Uykudan önce ılık bir duş al.
Yemeğini yatmadan en az üç saat önce ye.
Yatma vaktine yakın saatlerde çay, kahve gibi kafeinli içecekler tüketme.
yatma saatini düzenlemeli,
•hafta sonu dahil her gün aynı saatte kalkmaya alışmalı,
•gün içinde şekerleme yapmamalı,
•yatmadan önce çay, kahve gibi kafeinli içecekleri çok fazla tüketmemeli,
•yatma saatine yakın sigara içmemeli,
•geç saatlerde alkollü içecekler tüketmemeli
•yatmadan önce ağır yemekler yememeli,
•gün içinde egzersiz yapmalı ama yatmadan 3-4 saat önce aktif spordan kaçınmalı,
•yatak odasını sessiz, karanlık ve ılık tutmalı,
•yatakta televizyon izlemekten ya da kitap okumaktan kaçınmalıdır.
Bu önlemlere rağmen hala uyku sorunu yaşıyorsanız bir uzmandan destek almalı ve verimsiz uykunuzun nedenlerini belirleyip o doğrultuda önlemler almalısınız.
Sürekli Uykusuzluk Çekiyorsanız...
Tıp dilinde insomni olarak geçen uykusuzluk kolayca uyuyamama ya da hemen uyanma halidir. Eğer bu sık karşılaşılan bir durumsa buna kronik insomni denir.
Pek çok insan dönem dönem uykuya dalmakta zorluk çekebilir ama genellikle bu kısa sürelidir. Ancak araştırmalara göre her on kişiden biri kronik uykusuzluk çekiyor. Uykusuzluk yaşlı insanlarda ve çok stres altında kalan kişilerde daha çok ortaya çıkar.
Genellikle stres ve endişe altında olmak uykuya dalmakta zorluklara neden olur. Ayrıca fiziksel ağrılar, gürültülü ortamlar, depresyon, düzensiz çalışma saatleri, fazla alkollü ya da kafeinli içecekler tüketmek de uyku sorunları yaşamaya neden olan diğer faktörlerdir. Gece rahat uyuyamayan insanlar gün için yorgun ve halsiz olurlar, konsantrasyon sorunları ve günlük hayatlarında çeşitli sorunlar yaşarlar.
Uyku ilaçları ancak kısa vadeli çözümler sunar. Bu nedenle uykusuzluğun temelinde yatan nedeni bulmak ve onun üzerinden bir tedavi yolu bulmak gerekmektedir. Ayrıca kişinin yatağı rahat ve uyuduğu oda karanlık ve sessiz olmalıdır. Uzmanlar yatak odasında televizyon bulunmamasını öneriyorlar.
Uyuma problemi yaşayan kişiler kafein, nikotin ve alkol gibi uyarıcılardan da kaçınmalıdır. Gün içinde egzersiz yapmak ve yatmadan önce ılık süt içmek uykuya dalmayı kolaylaştırabilir.
Fazla uyu kalbini koru
Yeni yapılan bir araştırmaya göre fazla uyuyan kişilerde koroner atardamar kireçlenmesigörülme riskinin daha az olabileceği ortaya çıktıAraştırma sonucunda her fazladan uyunan saat sonunda kişinin gelecek 5 yıl boyunca koroner atardamarlarında kireçlenme görülme riskinin %33 azaldığı görüldü. Uzmanlar uzun dönemde kalp krizi riskinin ve diğer kalp ve damar hastalıklarının görülme riskinin azalacağını belirtiyorlar.
Araştırma kapsamında koroner atardamarlarında kireçlenme olan 500 orta yaşlı kişi 5 yıl boyunca incelendi. Koroner atardamarlar kalp kaslarına oksijen bakımından zengin kan pompalayan damarlardır. Bu damarlarda plak oluşması durumunda damarlar daralır. Kalsiyum plak oluşumuna neden olan maddelerden biridir.
Araştırmanın başında ve sonunda katılımcıların koroner damarları incelendi. Ayrıca bileklerinde aktivitelerini ölçen bir cihaz takıldı ve uyku düzenleri takip edildi. Gruptakilerin ortalama olarak 6 saat uyudukları görüldü. Katılımcıların çok az bir kısmı günde 8 saat kadar uyuyordu.
5 yılın sonunda katılımcıların koroner atardamarları yeniden incelendi ve %12’sinin damarlarında kireçlenme görüldü. Günde ortalama 8 saat ya da daha fazla uyuyan kişilerinse damarlarının daha temiz olduğu gözlemlendi. Uzmanlar kesin bilgiler için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyorlar.
Kokular rüyaları etkiliyor
Yeni yapılan araştırmalara göre hoş kokan bir odada uyuyan bir kişi güzel rüyalar görürken, kötü kokulu bir odada uyumak kabus görmeye neden olabiliyorAraştırma Alman bilim adamları tarafından 15 genç kadın üzerinde gerçekleştirildi. Araştırmaya katılan kişilerin bulunduğu odada önce gül kokuları varken daha sonra çürük yumurta kokusu verildi. Katılımcılar REM uykusu denilen uykunun derin olduğu bir anda uyandırıldı ve ne tür rüyalar gördükleri soruldu.
Katılımcılar rüyalarını tarif ettiler ve olumlu ya da olumsuz oluşlarına göre puan verdiler. Odada hoş bir koku varken kadınların daha olumlu ve güzel rüyalar gördükleri, kötü kokular aldıklarında ise daha kötü rüyalar gördükleri tespit edildi. Ancak kokuların rüyaların sürelerini etkilemediği de gözlemlendi.
Uzmanlar bu sonuçların oldukça ilgi çekici olduğunu belirtiyorlar ve sürekli kabus görmekten şikayet eden kişilere uyudukları odada hoş kokular bulundurmalarını öneriyorlar.
Kaliteli uykunun ipuçları
Aşıksın, streslisin, yorgunsun… Hal böyle olunca, gözüne uyku girmiyor, girse de sürekli bölünüyor. Her sabah kendini yataktan spatula ile kazımak zorunda kalıyorsun! Öyleyse gel, sorununa çözüm bulalım.
Uykuya hazırlan
Yiyeceğin bazı yiyeceklerle vücudunu uykuya hazırlayabilirsin. Bunun için yediklerinin aminoasit içermesi gerekiyor. Örneğin, yeşil salata ile birlikte kepek ekmeğine hazırlanmış bir hindili sandviç işine yarayabilir. Çünkü bu sandviçin içinde bulunan aminoasitler mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin hormonunun vücudunda düzenlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca bal ile tatlandırılan bitki çayları, özellikle de papatya çayı sana yardımcı olabilir. “Çay sevmem” diyorsan da, muz yiyerek kaslarını gevşetmeyi deneyebilirsin.
Egzersizlerle gevşe
Uykusuz bir gecenin ardından gelen gün çok daha yorucu olur. Bu yüzden özellikle ertesi gün çok önemli bir sınavın olduğunda, uyku öncesinde gevşeme egzersizleri yapmayı deneyebilirsin. Böylece 10 dakikanı ayırarak, rahat bir uykuya dalabilirsin. Meditasyon ve yoga yapmak da rahatlamana yardımcı olabilir. Yapacağın nefes egzersizleriyle de stres hormonlarını düzenleyerek, kalp atışlarını yavaşlatabilir, vücudunu uykuya hazır bir hale getirebilirsin.
Odanı düzenle
Odanı bir uyku limanı haline getirmeye ne dersin? Bunun için Feng Shui ilkelerinin bir kaçını uygulaman yeterli. ışte, yapabileceklerin…
Odan için kayısı rengi ve zeytin yeşili gibi yumuşak renkler seçmeyi dene.
Sakın yatağına yakın alanları dağınık bırakma.
Yastık seçimine dikkat et. Yastığın mutlaka temiz ve uygun yükseklikte olmalı.
Yatağının yerini, yattığın yerden odaya girenleri görecek şekilde ayarlamalısın.
Yatağının ayak ucu doğrudan kapıya bakmamalı.
Yatağın başını bir duvara dayamalısın. Aksi halde kendini dengesiz ve rahatsız hissedebilirsin.
Bunları da dene
Uykudan önce ılık bir duş al.
Yemeğini yatmadan en az üç saat önce ye.
Yatma vaktine yakın saatlerde çay, kahve gibi kafeinli içecekler tüketme.
Her akşam aynı saatte yatmayı alışkanlık haline getir.
Uyuyacağın odanın sessiz olmasına özen göster.
Uykusuzluk pahalıya patlıyor
Kanada’da yapılan bir araştırma, uykusuzluk (insomniya) sorunu olanların ülke ekonomisine yılda 6,5 milyar Kanada Doları (8.3 milyar TL) kaybettirdiğini ortaya koydu. Kanada’da ülke genelinde her 7 kişiden biri uykusuzluk sorunu yaşıyor.
Kanada’nın Quebec eyaletindeki Laval Üniversitesi tarafından yapılan ve “The Journal of Sleep” dergisinde yayımlanan araştırma, uykusuzluk sorunu sebebiyle yeterli uyku alamadan işe gelenlerin neden olduğu verim düşüklüğünün, sorunun tedavisi için yapılacak harcamalardan çok fazla olduğunu gözler önüne serdi.
Meagan Daley, Charles M. Morin, Melanie LeBlanc, Jean-Pierre Gregoire ve Josee Savard tarafından yapılan araştırmada, hesaplamalara göre uykusuzluk sorunu olan bir kişinin tedavisi için sadece 421 Kanada Doları harcanırken, tedavisi yapılmayan bu durumdaki bir kişinin ekonomiye maliyetinin yıllık toplam 6441 Kanada dolarını bulduğu kaydedildi.
Araştırmada, toplam zararın 5,5 milyar dolarlık bölümünün verimsizliğe bağlı üretim düşüşü ve geri kalan 1 milyar dolarlık kısmın ise işe gelmemeden kaynaklanan ekonomik kayıp olduğu belirtildi.
Öte yandan Kanada ıstatistik Kurumu, ülke genelinde her 7 kişiden birinin uykusuzluk sorunu yaşadığını açıkladı. Kurum verilerine göre ülkede 3,3 milyon kişinin uykusuzluk sorunu bulunuyor.
Kanada ıstatistik Kurumu’nun verilerinde, aşırı şişmanlık, uyuşturucu ve alkol bağımlılığının insomniyayı tetiklediğine de yer veriliyor.
Uykusuzluk ve horlama hakkında her şey (1)
Sabahları sersem gibi kalkıyor, gün içinde yorgunluk, uyku hali, öğleye doğru başınız önünüze düşüyorsa sağlıklı bir uyku çekmiyorsunuz. Gece uykuya dalmada güçlük ve gündüz sinirlilik hali de uykusuzluk alameti. Peki sizin uykunuz sağlıklı mı? Bu konuyla ilgili merak edilenleri Prof. Dr. Hakan Kaynak'a sorduk.
Türkiye'de uyku sorunu çeken çok fazla insan var mı?
ıyimser bir yaklaşımla ülkemizde 5 milyon kişi ciddi boyutta uykusuzluk çekiyor. Her 100 kişiden beşi solunum problemleri nedeniyle uykusunu alamıyor. Toplumun yüzde 40'ı horluyor, daha da önemlisi bunu normal sanıyor.
Uykumuzun sağlıklı olup olmadığını nasıl anlarız?
Sabah çok dinç kalkarsanız uykunuz sağlıklıdır. Ancak sabah sersem gibi kalkıyor ve gün içinde yorgunluk çekiyor, öğleye doğru başınız önünüze düşüyorsa, otomobil kullanırken ani uyku krizleri geliyorsa uykunuz sağlıklı değildir. Ayrıca gece uykuya dalmakta güçlük, uyku sırasında sık sık uyanma, gündüz asabiyet de sağlıksız uykunun belirtileri.
Başı yastığa koyunca uykuya dalma süresi ne olmalı?
Kişinin uykuya dalamama süresi, en fazla 30 dakikaya kadar normal kabul edilir.
Uykusuzluğun sağlık üzerindeki etkileri ne?
Yorgunluk, isteksizlik, gerginlik, konsantrasyon güçlüğü, sinirlilik ve uzun vadede algılama kusurlarına yol açar. Ayrıca bağışıklık sistemini zayıflatarak daha kolay hastalanmamıza neden olur.
ıdeal uyku süresi nedir?
Genetik etkenlerin etkisiyle kişiden kişiye 4-11 saat arasında değişir. Ortalama 7-7.5 saat diyebiliriz. Örneğin Churchill, Napolyon, Edison ve Marilyn Monroe için dört-beş saat uyku yeterliydi.
Ama Einstein 10 saat uyuyordu.
Yaşlandıkça kişinin uyku süresi azalıyor mu?
Hayır. Bilimsel veriler yaşlıların uyku sürelerinin erişkin dönemden çok farklı olmadığını gösteriyor. Ama yaşlılar gün içinde aralıklı olarak uyudukları için gece uykusunu kısaltırlar, dolayısıyla sabah erken kalkarlar.
Meğer bu yüzden esniyormuşuz!
Uykusuzluk, can sıkıntısı, halsizlik... Bugüne kadar insanların neden esnediği üzerine pek çok teori üretildi. Bunların yanı sıra 'kandaki düşük oksijen seviyesi' de kimi zaman esnemeyle ilişkilendirildi.
Ama bunların hiçbiri esnemenin temel nedeni değil meger beynimiz serinlesin diye esniyormuşuz.
New York Üniversitesi psikoloji profesörü Andrew C. Gallup'a göre, neden esnediğimizi aslında kimse bilmiyor, ancak o ve ekibinin yeni bir açıklaması var: Esneme vücudun beyni serinletmesi için bir yöntem.
Ekip çalışmada, deneklerin beyinlerinin ısındığı zamanlarda daha sık esnediğini gözlemlediklerini açıkladı.
Esnemenin, vücudun diğer sistemleri yetersiz kaldığında, beyin sıcaklığını düzenlediği yönündeki teoriyi ispatlamak için araştırmacılar, insanların çevresinde birileri esneyince, hemen esnemeye başladıkları gerçeğinden hareket etti.
Gönüllüler, gülen ya da esneyen insan görüntülerinin olduğu filmin oynatıldığı odaya alındı. Gözlemciler deneklerin ne sıklıkta esnediğini inceledi. Bazı deneklerden filmi izlerken burundan nefes almaları, daha sonra da alınlarına sıcak ya da serin tamponlar bastırmaları istendi. Beynin serinlemesini sağlayan alna buz konulması ve burundan nefes alınması sırasında, bulaşıcı esnemenin kesildiği görüldü.
Türk kadını uykusuz
sağlığı ciddi ölçüde tehdit edebilecek sorunlara yol açabilen uykusuzluktan, Türkiye’de en çok kadınların şikayetçi olduğu bildirildi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Barış Baklan, “Uyku beynin işidir. Uykusuzluğun içinden ikincil nedenler çıkarıyoruz” dedi.
En fazla rastlanan uykusuzluk sebebinin, tedavi edilmemiş, açığa çıkmamış depresyon, anksiyete ve çatışmalar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Baklan, bunun yanında demir eksikliği anemisi, B12 vitamini düşüklüğü, dopamin eksikliğiyle çalışma ve çevresel koşullar gibi bir çok nedenin bu hastalığa yol açtığını belirtti.
Prof. Dr. Baklan, Türkiye’de uykusuzluk şikayetiyle başvuran hastaların yüzde 80′ini kadınların oluşturduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: “Türk kadınlarındaki uykusuzluk sorunu, daha çok organik nedenlerden kaynaklanıyor. Bunun altında da genellikle erkeğe göre daha kötü beslenmesi nedeniyle demir eksikliği anemisi yatıyor. Türk kadınında demir eksikliği anemisi çoktur. Bu, uykuyu rahatsız eden bir durumdur.”
Bazı insanlara günde 4 saat, bazılarına da 12 saat uykunun yeterli geldiğini belirten Prof. Dr. Baklan, gece bir seferde uyunan uykunun çok sağlıklı olduğunu sözlerine ekledi.
6 yiyecek ile sakinleş!
Stresli zamanlarınızda mısınız? ış stresi sizi terletirken, devamlı endişeli düşünceleriniz mi var? ışte sizi sakinleştirecek 6 sihirli yiyecek!
13 Mayıs 2008 Salı 10:40
ılişkilerinizde sorunlar mı yaşıyorsunuz? Hatta bu aralar bir ilişkiniz olmadığı için de biraz umutsuz musunuz? Nedenleri ne olursa olsun, yaşadığımız stres dolu anlarda tüketeceğimiz bazı besinler ile sakinleşmemiz gerçekten mümkün! Bu zamanlarda genelde kalorilerini umursamadan yediklerimizin bizi daha mutlu edebileceğini biliyoruz. Klasik olan şudur, büyük bir kap dondurma! ıçeriğindeki şekerin birden kanınıza karışması sayesinde stres hormonlarını azdırabilir. Önce iyi hisseder gibi olursunuz, fakat sonrasında eskisinden de daha karamsar bir hale dönebilirsiniz. Ve tabii alkol alırsanız, güzel bir uyku yerine bütün geceniz kötü bir kabusa da dönüşebilir. Böyle zamanlar için hem sağlıklı, hem de sizi gerçekten sakinleştirecek çok farklı alternatifleriniz mevcut.
Kiraz, çilek ve böğürtlen gibi meyveler sizi rahatlatabilir.
ıçeriğindeki karbonhidrat yavaşça şekere dönüşürken sizi mutlu edecek ve aynı zamanda vücudunuz bir şeker bombardımanına tutulmamış olacaktır. C vitamini açısından güçlü olan meyveler sayesinde vücudunuzdaki kortizol hormonu azalacak ve daha az stresli hissedeceksiniz.
Siyah Çikolata: %70 kakao içeren siyah çikolatadan vazgeçmeyin! ıçeriğindeki güçlü antioksidanlardan olan flavanoid sayesinde rahatlayacak ve kendinizi daha mutlu hissedeceksiniz.
Kuşkonmazın stresinizi azaltabileceği aklınıza gelmiş miydi?
ıçeriğinde doğal olarak bulunan folik asit sayesinde kendinizi rahatlamış hissedeceksiniz. Bir kap yoğurdun içine karıştırarak yiyebilirsiniz.
Bir Meksika mezesi olan Guakamole yapmaya ne dersiniz ?
B vitamini deposu olan avokadaların sizde yaratacağı etki çok iyi olacaktır. Tarif: 2 avokadayı soyun. Çekirdeklerini çıkartarak 4"e bölün. Yoğurt, maydonoz, limon suyu, sivri biber, soğan ve sarımsağı bir kaba avokadolar ile birlikte koyun. Hepsini iyice ezilene kadar karıştırın. Bunun için mutfak robotunuzu kullanabilirsiniz. Sonrasında 2 domatesi küp küp kesin, ve hazırladığınız karışımın içine ekleyin. Buzdolabında yaklaşık 1 saat beklettikten sonra çıkarın ve işte muhteşem bir stres düşürücü lezzetiniz hazır!
Chai Çayı sizin için ilginç bir alternatif olabilir.
Yumuşak içimiyle sizi rahatlatacak kafeinsiz bir Chai çayı bütün gününüzün iyi geçmesini sağlayabilir!
Kendinize bir mola verin.
Önemli bir konuşma veya yapacağınız iş öncesinde yaklaşık 1000mg C vitamini almanız, ruh halinizi çok daha iyi bir hale sokacaktır. Kan basıncını düşüren ve kortizol hormonlarını azaltan C vitamini sayesinde hem damak lezzetiniz artacak, hem de stresiniz aşağıya çekilecek.
<_script /><_script />
Uykusuzluk
uykusuzluk
Tıp dilinde insomnia denilen uykusuzluğu doğuran nedenler çeşitlidir. Örneğin yorgunluk, mide şişkinliği, hazımsızlık, zayıflatıcı veya uyarıcı ilaçlar, fazla sıcak, rahatsız edici ışık, gürültü sinir bozukluğu, fazla miktarda çay, kahve veya sigara içmek, ağrılar, kalp veya akciğer hastalıkları, ateş, kaşıntı, günlük olayların etkisi, yatağın uygun olmaması, tedirginlik gibi nedenler uykusuzluğa neden olur. Uykusuzluğu doğuran nedeni bulmak gerekir. Basit uykusuzluk larda yatmadan önce sigara, çay, kahve gibi şeyler içmemek, müzik dinlemek, yatak odasını havalandırmak, bir bardak sıcak süt içmek ve sıcak banyo yapmak çok faydalıdır.
lık ve rahat olsun. Melatonin denen uyku hormonu karanlıkta salgılanır. Televizyonu açık bırakarak uyursanız, buradan çıkan ve devamlı değişen ışık, melatonin salgılanmasını olumsuz etkileyerek, uyku derinliğinizi ve sürekliliğinizi bozabilir.
hazımsızlık
Sindirimin normal şekilde olmaması ve bağırsakların seyrek çalışmasına; halk arasında hazımsızlık, tıp dilinde ise dispepsi denir. Nedenleri çeşitlidir. Ağır yemekler, yemekleri gereği gibi çiğnememe, diş veya dişeti iltihapları, içki veya sigara içmek, çok miktarda çay veya kahve içmek, fazla miktarda şekerli veya unlu şeyler yemek, kansızlık, yorgunluk, sinir bozukluğu ve üzüntü hazımsızlığı doğuran nedenler arasında sayılabilir. Yemekten bir süre sonra; midede şişkinlik veya yanma hissi ortaya çıkar. Sık sık yemek ihtiyacı hissedilir. Kabızlıktan şikayet edilir. Bazı kimselerde halsizlik, uykusuzluk, unutkanlık veya çarpıntı görülür. Tedavinin ilk şartı sıkıntı ve üzüntülerden sıyrılmaktır. Zararlı şeyler terkedilir. Et yemekleri de mümkün olduğu kadar azaltılır. Haddinden fazla yemek yenmez. Yemeklerden sonra soğuk su içilmez. Yemek aralarında acıkınca süt ile birkaç galete yenir.
semizotu
Mide ve barsak kanamalarında ve kanlı idrarda faydalıdır. Kanı temizler. Şeker hastalığında susuzluğu giderir. uykusuzluk, sinir ve zihin yorgunluğunda faydalıdır.
tansiyon yüksekliği
Büyük tansiyonun kişinin yaşına göre yüksek olmasına halk arasında tansiyon yüksekliği, tıp dilinde ise hipertansiyon denir. Bir çok hastalıkta tansiyon yüksekliği görülür. Mesela kalbin sol bölümünün büyümesinde, böbrek hastalıklarında, damar sertliğinde, kan hücrelerinin çoğalmasında, şişmanlıkta ve iç salgı bezleri hastalıklarında kan basıncı artar. Tansiyon yüksekliğinin belirtileri arasında yorgunluk, sinirlilik, çarpıntı, baş dönmesi, uykusuzluk, baş ağrısı vardır.
üremi
Karaciğerde meydana gelip, kan vasıtasıyla böbreklere taşınan ve idrarla dışarı atılan zararlı maddelere üre denir. Ürenin, idrarla dışarıya atılmayıp, vücutta kalmasından meydana gelen hastalığa da üremi denir. Nedeni, böbrek hastalıkları ve prostat büyümesidir. Hastada devamlı baş ağrısı, görme bulanıklığı, hıçkırık, gündüzleri uyuma ihtiyacı ve geceleri de uykusuzluk görülür. Vakit kaybetmeden tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Ayrıca tedaviye yardımcı omak amacıyla hastanın üşütmemesi, yorulmaması, düzenli beslenmesi, sigara veya alkolü bırakması gerekir.
Uykusuzluk çekenlere 10 ÖNERı
•Yatak odanız sessiz, karanlık ve rahat olsun. Melatonin denen uyku hormonu karanlıkta salgılanır. Televizyonu açık bırakarak uyursanız, buradan çıkan ve devamlı değişen ışık, melatonin salgılanmasını olumsuz etkileyerek, uyku derinliğinizi ve sürekliliğinizi bozabilir.
•Yatak odasını çalışmak, yemek yemek ve televizyon izlemek için kullanmayın.
•Uykunuz varsa yatağa girin. Uykunuz yoksa yatakta durmayın, başka bir odaya geçin ve uykunuz gelene kadar kitap okuyun ya da sakin bir işle uğraşın.
•Akşam yatmadan bir saat kadar önce az miktarda, muz, hurma, incir, süt, yoğurt, fıstık ezmesi yiyebilirsiniz. Bu ürünlerdeki triptofan, uyumanıza yardımcı olabilir.
•Akşam saatlerinde pastırma, peynir, çikolata, patlıcan, patates, turşu, sosis, ıspanak, domates yemeyin. Bu besinlerdeki tiramin, beyni uyaran ‘norepinefrin’in salınmasını artırır.
•Alkolden uzak durun. Az miktarda alkol, önce uyku getirse de uykunun derin evrelerinde bozulmaya neden olur.
•Akşamları kafeinli içeceklerden (kahve, çay, kolalı içecekler, sıcak çikolata) kaçının.
•Sigara içmeyin. Nikotin bir sinir sistemi uyarıcısıdır ve uyku sorunlarına neden olabilir.
•Yatmadan önceki üç saat içinde ağır yemekler yemeyin.
•
•Yatmadan bir saat kadar önce sıcak bir banyo alın.