Aşı Şart Mıdır? - Vet. Hek. İrşad Ceylan
Her Kediye Aşı Şart mıdır? Kedimiz aşı olmazsa ne gibi tehlikelerle karşı karşıya kalır?
Aşı bir kedi yaşamı için gerekli olan önemli unsurlardan biridir. Aldığınız veya bulduğunuz bir kediyi hekime götürdüğünüz takdide mutlaka kedinize uygun bir aşı programı çıkaracaktır. Ancak genel olarak uygulanan aşılar 2 aylık iken başlar. PHC, Lycosell, Rabisin diye adlandırdığımız aşılar rapelleri ile birlikte 3,5 aylık olana kadar yapılmalıdır. Aşı içeriğindeki hastalıklara karşı kedinizi korur. Bu hastalıklar tedavileri mümkün olmayan hastalıklardır. Virüs dediğimiz canlılar tarafından oluşturulurlar. Yani daha net bir anlatım ile kuduzun tedavisi olmaz, korunması olur. Doğum sonrası yavrular 16 haftaya kadar bazı araştırmacılara göre anneden süt yolu ile bağışıklık materyallerini alırlar ve bağışık kalırlar. Daha sonra bunlar 3-4 aylıkken her türlü hastalığa karşı açık ve savunmasızdırlar. O yüzden ilk aşıları yapıldıktan sonra da, ülkemizde bu hastalıklar halen görüldüğü
için senede bir kez tekrarları yapılmalı ve antikor seviyesi, hastalık yapıcı seviyeden yüksek tutulmalıdır.
Kısaca bu hastalıklara da değinmekte fayda var.
Kedi Panlökopenisi (Gençlik Hastalığı)
Dış ortamda kendini uzun süre muhafaza edebilen bir virüstür. Son derece yaygın bulaşma yolları vardır. Temas, bizler, bulaşık metaryaller v.s. gibi.. Ölüm oranı çok yüksektir.İyileşenler de ise kalıcı arazlar oluşabilir.
IRT (Bulaşıcı Solunum Yolu Hastalığı)
Kedi nezlesi olarak da adlandırılır. Çok yaygın ve bulaşıcıdır. Bir çok kedi iyileşi ama virüs taşıyıcısı olur. Onlar da hastalığı diğer kedilere taşırlar ya da bazı durumlarda (stres) hastalık belirtileri tekrarlayabilir. Bu hastalık ilkbahar ve sonbahar aylarında süregen bir şekilde nüfus edebilir.
Leukemia:
Son yıllarda sık karşılaştığımız bir hastalıktır. Tek çaresi profilaxıc koruma amaçlı aşı uygulamalarıdır.
Rabies
Kuduz)
Tedavisi mümkün olmayan, zoonoz (yani insana geçebilen) bir hastalıktır. Bulaşması derin yara ile temas eden salya ile olur.
Paraziter İlaçlamalar:
Aşılardan önce yapılmalıdır. Çünkü parazitler hayvanınızın bağışıklık sistemini zayıflatır. En sık karşılaştıklarımız;
· İç parazitler - askaritler, tenyalar, protozolar
· Dış parazitler-bit,pire,kene,uyuz
İç parazit mücadelesi 3 ayda bir, 6 ayda bir veya yılda bir olarak
halk arasında bazı çelişkili bilgilendirmeler söz konusu olmakla birlikte bölgemizin yoğun olarak enfekte olmasıyla bu mücadelenin 6-7 haftada tenyanın gelişip yumurta bıraktığıdüşünülürse profilaktik (korunma) olarak 1.5 ayda bir yapılmalıdır. Ancak ilaçlanan kedinin ertesi gün paraziti alıp, olgun halde yumurta bıraktığı bu 1.5 aylık sürecin geçmesi enfestasyon riski açısından önemlidir. Şayet hayvanımızda parazit yoksa yapılmasının gereği yoktur, fakat bunun için önce çeşitli tahliller yapılmalıdır. Çoğu hekimler bunun olup olmadığına bakmazsızın 2 ayda bir uygularlar, bu da yanlış değildir.
Dış parazitler ise yazın artmakla birlite, kaloriferlerin yanmasıyla kışın da yoğun olarak yaşanabilirler. Tedavi için tozlar, tasmalar, spreyler ve damlalar mevcuttur. Bunların kullanımı için hekiminizden bilgi alabilirsiniz.
Alıntıdır..
Her Kediye Aşı Şart mıdır? Kedimiz aşı olmazsa ne gibi tehlikelerle karşı karşıya kalır?
Aşı bir kedi yaşamı için gerekli olan önemli unsurlardan biridir. Aldığınız veya bulduğunuz bir kediyi hekime götürdüğünüz takdide mutlaka kedinize uygun bir aşı programı çıkaracaktır. Ancak genel olarak uygulanan aşılar 2 aylık iken başlar. PHC, Lycosell, Rabisin diye adlandırdığımız aşılar rapelleri ile birlikte 3,5 aylık olana kadar yapılmalıdır. Aşı içeriğindeki hastalıklara karşı kedinizi korur. Bu hastalıklar tedavileri mümkün olmayan hastalıklardır. Virüs dediğimiz canlılar tarafından oluşturulurlar. Yani daha net bir anlatım ile kuduzun tedavisi olmaz, korunması olur. Doğum sonrası yavrular 16 haftaya kadar bazı araştırmacılara göre anneden süt yolu ile bağışıklık materyallerini alırlar ve bağışık kalırlar. Daha sonra bunlar 3-4 aylıkken her türlü hastalığa karşı açık ve savunmasızdırlar. O yüzden ilk aşıları yapıldıktan sonra da, ülkemizde bu hastalıklar halen görüldüğü
için senede bir kez tekrarları yapılmalı ve antikor seviyesi, hastalık yapıcı seviyeden yüksek tutulmalıdır.
Kısaca bu hastalıklara da değinmekte fayda var.
Kedi Panlökopenisi (Gençlik Hastalığı)
Dış ortamda kendini uzun süre muhafaza edebilen bir virüstür. Son derece yaygın bulaşma yolları vardır. Temas, bizler, bulaşık metaryaller v.s. gibi.. Ölüm oranı çok yüksektir.İyileşenler de ise kalıcı arazlar oluşabilir.
IRT (Bulaşıcı Solunum Yolu Hastalığı)
Kedi nezlesi olarak da adlandırılır. Çok yaygın ve bulaşıcıdır. Bir çok kedi iyileşi ama virüs taşıyıcısı olur. Onlar da hastalığı diğer kedilere taşırlar ya da bazı durumlarda (stres) hastalık belirtileri tekrarlayabilir. Bu hastalık ilkbahar ve sonbahar aylarında süregen bir şekilde nüfus edebilir.
Leukemia:
Son yıllarda sık karşılaştığımız bir hastalıktır. Tek çaresi profilaxıc koruma amaçlı aşı uygulamalarıdır.
Rabies
Kuduz)Tedavisi mümkün olmayan, zoonoz (yani insana geçebilen) bir hastalıktır. Bulaşması derin yara ile temas eden salya ile olur.
Paraziter İlaçlamalar:
Aşılardan önce yapılmalıdır. Çünkü parazitler hayvanınızın bağışıklık sistemini zayıflatır. En sık karşılaştıklarımız;
· İç parazitler - askaritler, tenyalar, protozolar
· Dış parazitler-bit,pire,kene,uyuz
İç parazit mücadelesi 3 ayda bir, 6 ayda bir veya yılda bir olarak
halk arasında bazı çelişkili bilgilendirmeler söz konusu olmakla birlikte bölgemizin yoğun olarak enfekte olmasıyla bu mücadelenin 6-7 haftada tenyanın gelişip yumurta bıraktığıdüşünülürse profilaktik (korunma) olarak 1.5 ayda bir yapılmalıdır. Ancak ilaçlanan kedinin ertesi gün paraziti alıp, olgun halde yumurta bıraktığı bu 1.5 aylık sürecin geçmesi enfestasyon riski açısından önemlidir. Şayet hayvanımızda parazit yoksa yapılmasının gereği yoktur, fakat bunun için önce çeşitli tahliller yapılmalıdır. Çoğu hekimler bunun olup olmadığına bakmazsızın 2 ayda bir uygularlar, bu da yanlış değildir.
Dış parazitler ise yazın artmakla birlite, kaloriferlerin yanmasıyla kışın da yoğun olarak yaşanabilirler. Tedavi için tozlar, tasmalar, spreyler ve damlalar mevcuttur. Bunların kullanımı için hekiminizden bilgi alabilirsiniz.
Alıntıdır..
