Atatürk'le İlgili Her Şey

selennn

Evli mutlu ve çocuklu
Pro Üye
Anneler Kulübü
3 Ocak 2011
6.170
15.646
39
: 1881 - 1912 yılları ::

19 Mayıs 1881 Mustafa Kemal, Selanik'te doğdu. 1893 Mustafa Kemal, Selanik Askeri Rüştiyesi'ne başladı. 1896 Mustafa Kemal, Manastır Askeri İdadisi'ne girdi. 1898 Sivil Polis, Polis Müfettişliği, Süvari Polisi hizmetleri başlatıldı. 1899 Deniz Polisi hizmetleri başlatıldı. 13 Mart 1899 Mustafa Kemal, Manastır Askeri İdadisi'ni bitirerek, İstanbul'da Harp Okulu Piyade Sınıfına girdi. 10 Şubat 1902 Mustafa Kemal, Harp Okulu'nu teğmen rütbesiyle bitirerek, Harp Akademisi'ne girdi. 11 Ocak 1905 Mustafa Kemal, Kurmay Yüzbaşı olarak Harp Akademisi'nden mezun oldu. 5 Şubat 1905 Mustafa Kemal, Şam'da bulunan 5. Orduya atandı. 1906 Atina Olimpiyatları'nda Yorgo Alibrantis adlı Türk, Dünya Rekoru kırdı. (1896 yılında yapılan ilk olimpiyata katılan ilk Türk Deliormanlı Koç Mehmet Pehlivan'dır.) 1906 Mustafa Kemal, Şam'da Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'ni kurdu. 1907 Mustafa Kemal gizlice Selanik'e geçip, orada da, Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'nin bir şubesini kurdu. 20 Haziran 1907 Mustafa Kemal, Kolağası (kıdemli yüzbaşı) oldu. 20 Eylül 1907 Mustafa Kemal, Selanik'teki 3. Orduya atandı. 1908 Türkiye Olimpiyatlarda ilk kez resmi olarak temsil edildi. 1908 Osmanlı Olimpiyat Cemiyeti (Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi) Selim Sırrı Tarcan tarafından kuruldu. 22 Haziran 1908 Mustafa Kemal, Selanik - Üsküp (şark) Demiryolları müfettişliğine atandı. 23 Temmuz 1908 İkinci Meşrutiyet ilan edildi. 17 Aralık 1908 İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra, Meclis-i Mebusan açıldı. 1908 Mustafa Kemal, Almanca'dan Osmanlıca'ya çevirdiği, Berlin Askeri Üniversitesi eski müdürlerinden General Litzmann'ın, "Takımın Muharebe Talimi" kitabını yayınladı. 13 Nisan 1909 31 Mart Olayı oldu. 15-16 Nisan 1909 Mustafa Kemal, 31 Mart (13 Nisan) Olayı üzerine, ayaklanmayı bastırmakla görevli Hareket Ordusu'nun kurmay başkanı olarak, Selanik'ten İstanbul'a hareket etti. 22 Temmuz 1909 1879 yılında kurulan Zaptiye Nezareti kapatılarak, İstanbul Vilayeti ve Emniyet Umumiye Müdüriyeti Teşkilatına dair kanun kabul edildi ve Dahiliye nezaretine bağlı Emniyet Umumiye Müdürlüğü kuruldu. 6 Eylül 1909 Mustafa Kemal, Selanik'te 3. Ordu Piyade Subay Talimgahı Komutanı oldu. May.10 Mustafa Kemal, Harbiye Nazırı Mahmut Şevket Paşa'nın kurmaybaşkanı olarak, Arnavutluk harekatına katıldı. 13 Ocak 1910 Mustafa Kemal, Selanik 3. Tümen kurmay başkanlığına atandı. 17-21 Eylül 1910 Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı. 1911 Osmanlı Olimpiyat Cemiyeti, Uluslararası Olimpiyat Komitesi üyeliğine kabul edildi. 13 Eylül 1911 Mustafa Kemal, geçici olarak Trablusgarp Tümeni Kurmay başkanlığına atandı. 29 Eylül 1911 İtalyanlar, Trablusgarp'ı ele geçirmek için Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti. 5 Ekim 1911 Mustafa Kemal, Tobruk'ta ve Derne'de, İtalyanlara karşı savunma ve oyalama savaşlarına katıldı. 27 Kasım 1911 Mustafa Kemal, Binbaşılığa yükseltildi. 8 Aralık 1911 - 24 Ekim 1912 Mustafa Kemal, Bingazi - Derne - Tobruk Bölgesinde, yerli halkı örgütleyerek, İtalyan kuvvetlerine karşı, başarılı direnişlerde bulundu. 5 Mayıs 1912 Stockholm Olimpiyatlarında stadyumlarda ilk kez Türk Bayrağı dalgalandı. 8 Ekim 1912 Balkan Savaşları başladı. Mustafa Kemal, Bolayır'da kurulan kolordunun hareket şubesi müdürlüğüne getirildi. 15 Ekim 1912 Trablusgarp Savaşı sonunda, Osmanlı Devleti ile İtalya, Uşi Barış Antlaşması'nı imzaladılar. Trablusgarp ve Bingazi, İtalyanlara bırakıldı. 8 Kasım 1912 Yunanlılar Selanik'i işgal etti. 25 Kasım 1912 Mustafa Kemal, Çanakkale Boğazı Kuvayı Mürettebesi Harekat Şubesi Müdürlüğü'ne atandı. 28 Kasım 1912 Arnavutluk bağımsızlığını ilan etti.

:: 1913 - 1914 yılları ::
1 Ocak 1913 İttihatçılar, Sadrazam Kamil Paşa'yı uzaklaştırarak yerine Mahmut Şevket Paşa'yı getirdiler.
30 Mayıs 1913 1. Balkan Savaşı sonunda Balkan Devletleri ile Londra Antlaşması imzalandı.
11 Haziran 1913 Sadrazam Mahmut Şevket Paşa bir suikast sonucu öldürüldü.
12 Haziran 1913 Said Halim Paşa sadrazam oldu.
21 Temmuz 1913 Mustafa Kemal, Kolordu Kurmay Başkanı olduğu Bolayır Kolordusu ile, 1. Balkan Savaşlarında kaybedilen Edirne'yi geri aldı.
29 Eylül 1913 Balkan Savaşları sonunda Bulgaristan ile İstanbul Antlaşması imzalandı.
27 Ekim 1913 Mustafa Kemal, Sofya Askeri Ataşesi oldu. Aynı gün Fethi Okyar ise Sofya Büyükelçisi olarak atandı.
14 Kasım 1913 2. Balkan Savaşı'ndan sonra Yunanistan ile Osmanlı Devleti arasında Atina Antlaşması imzalandı.
3 Ocak 1914 Enver Paşa, Ahmet İzzet Paşa'nın yerine Harbiye Nazırı oldu.
1 Mart 1914 Mustafa Kemal, Yarbaylığa yükseltildi.
13 Mart 1914 Osmanlı - Sırbistan arasında İstanbul anlaşması imzalandı
1 Ağustos 1914 1. Dünya Savaşı başladı.
4 Ağustos 1914 Mustafa Kemal, Sırbistan Askeri Ataşeliğine atandı.
3 Kasım 1914 Rusya, Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti.
5 Kasım 1914 İngiltere ve Fransa, Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti.
11 Kasım 1914 Osmanlı Devleti, İttifak Devletleri yanında 1. Dünya Savaşı'na girdi.

:: 1915 yılı ::
20 Ocak 1915 Mustafa Kemal, Sofya'dayken 19.Tümen Komutanlığına atandı.
19 Şubat 1915 İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Çanakkale'yi topa tuttu.
25 Şubat 1915 Mustafa Kemal'in komutasındaki 19.Tümen, Fransız ve İngilizlerin Çanakkale'yi topa tutması üzerine Eceabat Bölgesi'ne gönderildi.
18 Mart 1915 İstanbul'u ele geçirmek için Çanakkale Boğazı'nı geçmeye çalışan, İtilaf Devletleri'ne karşı, 18 Mart Boğaz Muharebesi Zaferi kazanıldı.
23 Mart 1915 Limon Von Sanders, Çanakkale'yi savunmak için kurulan, 5. Ordu Komutanlığına getirildi.
25 Nisan 1915 Çanakkale Boğazı'ndan geçmeleri engellenen İtilaf Devletleri, Arıburnu'na asker çıkardı. Mustafa Kemal, tümeniyle düşman birliklerini Conkbayırı'nda durdurdu.
25 Nisan 1915 İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Çanakkale'ye ilk çıkarma harekatını başlattı.
30 Nisan 1915 19.Tümen Komutanı Mustafa Kemal'e madalya verildi.
1 Mayıs 1915 1.Dünya Savaşı sürerken, Arıburnu Türk kuvvetleri yeniden düzenlendi.
1 Mayıs 1915 Mustafa Kemal, Arıburnu Grubu Komutanlığı'nı üstlendi. 19.Tümenin ilk hazırlıklı taarruzu gerçekleşti.
10 Mayıs 1915 Başkomutan Enver Paşa, Mustafa Kemal'in bölgesini denetledi ve takdirlerini bildirdi.
17 Mayıs 1915 Mustafa Kemal, Arıburnu Bölgesi Komutanlığı'ndan ayrılıp, 19.Tümen Komutanlığı'na döndü. (Arıburnu Komutanlığı'nı 1 Mayıs'ta durumun gereği olarak üstlenmişti).
24 Mayıs 1915 Çanakkale'de bir günlük ateşkes anlaşması yapıldı.
1 Haziran 1915 Mustafa Kemal, Albaylığa yükseltildi.
8-9 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, Anafartalar Komutanlığı'na atandı.
10 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, bizzat idare ettiği taarruzla, Anafartalar cephesinde düşmanı geri attı. I.Anafartalar Zaferi kazanıldı.
17 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, Anafartalar'dan sonra Kireçtepe'de de zafer kazandı.
19 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, 16.Kolordu Komutanı oldu. (Aynı zamanda Anafartalar Grubu Komutanı)
21 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, II.Anafartalar Zaferi'ni kazandı.
24 Ağustos 1915 Başkomutan Enver Paşa, Anafartalar Grubu bölgesini denetledi.
27 Ağustos 1915 Kayacıkağılı Muharebesi gerçekleşti.
28 Ağustos 1915 Mustafa Kemal, Anafartalar Grubu'nda yeni düzenlemeler yaptı.
10 Aralık 1915 Harbiye Nezareti emrine giren Mustafa Kemal, Çanakkale Cephesi'nden ayrıldı.
19 - 20 Aralık 1915 Düşman birlikleri, Arıburnu ve Suvla'yı gizlice boşalttı. (Savaş 8-9 Ocak 1916'da tamamiyle sona ermiştir)

:: 1916 yılı ::
9 Ocak 1916 Müttefik Kuvvetleri, Çanakkale'den çekildi.
14 Ocak 1916 Mustafa Kemal, Edirne'de 16.Kolordu Komutanlığı'na atandı.
16 Şubat 1916 Ruslar, Erzurum'u işgal ettiler.
3 Mart 1916 Bitlis, Muş, Van ve Hakkari Ruslar tarafından işgal edildi.
15 Mart 1916 Mustafa Kemal, Edirne'den Diyarbakır'a kaydırılan 16. Kolordu komutanı olarak Doğu Cephesi'nde göreve başladı.
1 Nisan 1916 Mustafa Kemal, Miralaylığa (Tümgeneral) yükseltildi.
7-25 Nisan 1916 Mustafa Kemal, doğuda Ruslar'ın saldırısını püskürttü.
28 Nisan 1916 Irak Cephesi'ndeki savaşlarda, Kutülamare Bölgesi'nde, beş aydır kuşatma altında olan İngiliz birlikleri teslim oldu.
7-8 Ağustos 1916 Bitlis ve Muş, Ruslar'dan geri alındı.
17 Kasım 1916 10.Türk Kolordusu, Makedonya Cephesi'ne geldi.
11 Aralık 1916 Manastır, İtilaf Devletleri'nin eline geçti.

:: 1917 yılı ::
17 Şubat 1917 Mustafa Kemal, Hicaz Seferi Kuvvetler Komutanlığı'na atandı; ancak bu görevi kabul etmedi.
7 Mart 1917 Mustafa Kemal, Diyarbakır'daki 2.Ordu Komutan Vekilliği'ne geçici bir süre için atandı.
11 Mart 1917 İngilizler Bağdat'ı ele geçirdi.
16 Mart 1917 Mustafa Kemal, Diyarbakır'daki 2.Ordu Komutanlığı'na asıl olarak atandı.
Haziran 1917 Yıldırım Ordular Grubu kuruldu.
27 Haziran 1917 Yunanistan, İtilaf Devletleri yanında savaşa girdi.
5 Temmuz 1917 Mustafa Kemal, Halep'teki 7.Ordu Komutanlığı'na atandı.
17 Temmuz 1917 Rus Çarı, çıkan ayaklanma sonunda iktidardan çekildi. Sosyalistler, Sovyet Hükümeti'ni kurdu.
9 Eylül 1917 Avusturya Macaristan Hükümeti Mustafa Kemal'e, ikinci rütbe harp alameti Askeri Liyakat madalyası verdi.
20 Eylül 1917 Mustafa Kemal, 7.Ordu Komutanı sıfatıyla, memleketin ve ordunun durumunu açıklayan tarihi raporunu İstanbul'a gönderdi.
6 Ekim 1917 Mustafa Kemal, 7.Ordu Komutanlığı'ndan istifa ettiğini bir yazı ile Enver Paşa'ya bildirdi.
9 Ekim 1917 Rusya'da yeni bir ayaklanma çıktı. Sosyalistler Bolşevik Hükümeti'ni devirerek, 1.Dünya Savaşından çekildiler. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği kuruldu.
15 Ekim 1917 7. Ordu Komutanlığı'ndan ayrılan Mustafa Kemal, 2.Ordu komutanı sıfatıyla, izinli olarak İstanbul'a döndü.
9 Aralık 1917 İngilizler, Kudüs'ü işgal etti.
15 Aralık 1917 Mustafa Kemal, Veliaht Vahdettin ile Almanya'ya gitti.
16 Aralık 1917 Mustafa Kemal'e "Birinci Rütbeden Kılıçlı Mecidi Nişanı" verildi.

:: 1918 yılı ::
19 Şubat 1918 Mustafa Kemal, Alman İmparatoru tarafından, birinci rütbeden Kılıçlı Cordon ve Prussu nişanı ile taltif edildi.
4 Temmuz 1918 Vahdeddin Padişah oldu.
7 Ağustos 1918 Mustafa Kemal, Filistin'de bulunan 7.Ordu Komutanlığı'na ikinci defa atandı.
16 Ağustos 1918 Mustafa Kemal Paşa, Halep kuzeyinde bir savunma hattı kurmaya çalıştı.
1 Eylül 1918 7.Ordu Komutanlığı görevine başladı.
19 Eylül 1918 Filistin Cephesi'ndeki, Yıldırım Ordular Grubu, İngilizlerin taarruzunu durduramadı. İngilizler, Suriye'ye doğru ilerlediler.
26 Eylül 1918 7.Ordu, Şam doğrultusunda yürüyüşe geçti ve akşama doğru Der'a bölgesinde toplandı.
29 Eylül 1918 7.Ordu, Şam'ın güneyine çekildi.
29 Eylül 1918 Bulgaristan, Selanik Ateşkes Antlaşması ile savaştan çekildi.
30 Eylül 1918 Bozguna uğrayan Yıldırım Ordular Grubu, 7.Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşa'nın gözetiminde derlenip toparlandı.
1 Ekim 1918 7.Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşa, bölge valileri ile danışma toplantısı yaptı.
1 Ekim 1918 Beyrut bağımsızlığını ilan etti.
3 Ekim 1918 Yıldırım Ordular Grubu, Halep'e doğru çekilmeye başladı.
3 Ekim 1918 Bölgedeki Arap halkı, İngilizlerin kışkırtmasıyla ayaklandı.
4 Ekim 1918 Mustafa Kemal Paşa'nın Karargahı, Halep'e getirildi.
5 Ekim 1918 Mustafa Kemal Paşa, 7.Ordu'yu yeniden düzenlemeye başladı.
8 Ekim 1918 Talat Paşa kabinesi görevinden çekildi.
8 Ekim 1918 Mustafa Kemal Paşa, Arapların düşmanca hareket ve propagandalarına karşı yeni tedbirler aldı.
11 Ekim 1918 Hükümeti kurmakla görevlendirilen Tevfik Paşa, görevden affını istedi.
14 Ekim 1918 Hükümeti kurma görevi, Ahmet İzzet Paşa'ya verildi.
14 Ekim 1918 Fransız savaş gemileri, İskenderun'u bombaladı.
16 Ekim 1918 4.Ordu kaldırıldı. 7.Ordu takviye edildi.
20 Ekim 1918 İngiliz, Fransız ve Amerikan Temsilcileri, Lazkiye'de geçici bir hükümet kurdu.
26 Ekim 1918 Mustafa Kemal'in komuta ettiği 7.Ordu Birlikleri, İngilizlerin taarruzunu Halep'in kuzeyinde, bugünkü sınırlarımız üzerinde durdurdu.
28 Ekim 1918 Yeniden düzenlenen, Yıldırım Ordular Grubu, Halep'in kuzeyine çekildi.
30 Ekim 1918 Yıldırım Ordular Grubu Komutanı Mareşal Liman Von Sanders'in, veda mektubu yayımlandı.
30 Ekim 1918 Mustafa Kemal Paşa, Yıldırım Orduları Grup Komutanı oldu.
30 Ekim 1918 1. Dünya Savaşını, Osmanlı Devleti için, sona erdiren Mondros Mütarekesi Limni adasında imzalandı.
31 Ekim 1918 Osmanlı Devleti, 1. Dünya Savaşı'ndan mağlup olarak çıktı. Mondros Mütarekesi yürürlüğe girdi.
2 Kasım 1918 Enver, Talat ve Cemal Paşalar, beraberindekilerle birlikte, bir Alman gemisi ile yurttan ayrıldılar.
3 Kasım 1918 İskenderun'a gelen bir İngiliz ve Fransız subayı, İskenderun'a kuvvet çıkarılacağını bildirdi. Mustafa Kemal Paşa bunu reddetti.
3 Kasım 1918 Musul, İngilizler tarafından işgal edildi.
4 Kasım 1918 Bir Fransız alayı, Uzunköprü - Sirkeci demiryolunu işgal etti.
5 Kasım 1918 Kars'ta "Kars İslam Şurası" kuruldu.
5 Kasım 1918 İttihat ve Terakki Fırkası kendi kendisini kapattı.
5 Kasım 1918 Mustafa Kemal Paşa, Mondros Ateşkes Antlaşması hakkındaki görüşlerini, bir raporla Başkomutanlığa bildirdi.
7 Kasım 1918 Yıldırım Ordular Grubu kaldırıldı. Mustafa Kemal Paşa, Harbiye nezareti emrine alındı.
8 Kasım 1918 Ahmet İzzet Paşa, sadrazamlıktan istifa etti.
9 Kasım 1918 Çanakkale Boğazı'nın iki yakası, İngilizlerce işgal edildi. Çanakkale'ye bir İngiliz Müfrezesi çıktı. Daha sonra 20 Kasım'da, Rumeli Yakası Fransızlara devredildi.
9 Kasım 1918 İngilizler, İskenderun ve Antakya'ya asker çıkardı.
10 Kasım 1918 Mustafa Kemal, Adana'dan trenle İstanbul'a hareket etti.
10 Kasım 1918 İstanbul'da "Garbi Trakya Cemiyeti" kuruldu.
11 Kasım 1918 Ahmet İzzet Paşa'nın istifası üzerine, Tevfik Paşa yeni Osmanlı Hükümetini kurdu.
13 Kasım 1918 İtilaf Devletleri donanmaları ile Yunan savaş gemileri, İstanbul önüne demirledi.
13 Kasım 1918 Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı'nın kaldırılması üzerine, İstanbul'a geldi.
15 Kasım 1918 Mustafa Kemal Paşa, Vahdeddin ile görüştü.
21 Kasım 1918 Mustafa Kemal, Fethi Bey (Okyar) ile birlikte, Minber gazetesini çıkardı.
29 Kasım 1918 Milli Kongre, İstanbul'da toplandı.
30 Kasım 1918 1.Kars Milli İslam Şurası toplandı.
1 Aralık 1918 Trakya-Paşaeli Müdafaa Heyet-i Osmaniye'si kuruldu.
3 Aralık 1918 Urfa'da Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
4 Aralık 1918 Vilâyet-i Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti, İstanbul'da kuruldu.
6 Aralık 1918 İngilizler, Kilis'i işgal etti.
7 Aralık 1918 Fransızlar, Antakya'yı işgal etti.
10 Aralık 1918 Trabzon'da Milli Mücadeleyi destekleyen İstikbal Gazetesi yayın hayatına başladı.
11 Aralık 1918 Bir Fransız - Ermeni taburu Dörtyol'u işgal etti.
17 Aralık 1918 Tarsus, Ceyhan ve Adana, Fransızlar tarafından işgal edildi.
19 Aralık 1918 Bahçe, İslahiye, Hassa, Mamure ve Osmaniye, Fransızlar tarafından işgal edildi.
19 Aralık 1918 İşgalcilere karşı ilk direniş, Hatay Dörtyol'da başladı.
21 Aralık 1918 İstanbul'da, "Kilikyalılar Cemiyeti" kuruldu.
21 Aralık 1918 Meclis-i Mebusan feshedildi.
24 Aralık 1918 İngilizler Batum'u işgal etti.
24 Aralık 1918 İlk Yunan savaş gemisi, İzmir açıklarında görüldü.
26 Aralık 1918 2.Ordu birlikleri, Pozantı'ya değin Adana'yı boşalttı. 27 Aralık'ta Pozantı işgal edildi.

: 1919 yılı ::
2 Ocak 1919 Lord Curzon'un, "Doğu Trakya'daki Türkler ile Batı Anadolu'daki Rumlar mübadele edilmelidir" yolundaki muhtırası açıklandı.
7 Ocak 1919 İngilizler, Kars, Ardahan ve Batum'un boşaltılmasını istedi.
10 Ocak 1919 İngilizler, Bağdat'ı işgal etti.
10 Ocak 1919 Türk birlikleri, Medine'yi teslim etti.
12 Ocak 1919 İngilizler, Kars'a girerek bazı mevkiilere yerleşti.
13 Ocak 1919 İstanbul'da ikinci Tevfik (Okday) Paşa Hükümeti kuruldu. (3 Mart'ta istifa etti. İlk kabinesi : 11.11.1918'de kurulmuştu.)
14 Ocak 1919 Hadımköy - Kuleliburgaz demiryolu istasyonları, Yunanlılarca işgal edildi. (Daha sonra Şark Demiryolları Müdürlüğü Fransızlarca işgal edildi).
15 Ocak 1919 İngilizler, Haydarpaşa Garı'nı işgal etti.
17 Ocak 1919 Kars'ta 2. İslam Şurası toplandı.
18 Ocak 1919 Paris Barış Konferansı toplandı.
22 Ocak 1919 Türk Kuvvetleri, Batum'u boşalttı.
22 Ocak 1919 Bir İngiliz birliği, Konya'ya girdi.
22 Ocak 1919 Hürriyet ve İtilaf Fırkası, yeniden çalışmaya başladı.
26 Ocak 1919 Nurettin Paşa, İzmir Valisi olarak göreve başladı.
30 Ocak 1919 İttihat ve Terakki Fırkası'nın 27 üyesi, Divan-ı Harbe verildi.
2 Şubat 1919 Venizelos, Paris Barış Konferansı'nda Ege Adalarının, Trakya'nın ve Batı Anadolu'nun Yunanistan'a bırakılmasını istedi.
5 Şubat 1919 Meşrutiyetin ilanı üzerine, 24.7.1908'de kaldırılmış olan sansür, yeniden İstanbul'da yürürlüğe kondu. (Kaldırılışı : 4 Ekim 1922)
7 Şubat 1919 İngiliz Mareşali Allenby, İstanbul'a geldi.
8 Şubat 1919 23.11.1918'de, İstanbul'a vapurla gelmiş olan, Doğu Orduları Başkomutanı General Franchet D'Esperey, görkemli bir törenle İstanbul'a girdi.
9 Şubat 1919 Mareşal Allenby, İstanbul Hükümeti'ne muhtıra verdi.
12 Şubat 1919 Trabzon Muhafaza-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti kuruldu.
14 Şubat 1919 Nurettin Paşa, 17. Kolordu Komutanlığı'na atandı.
19 Şubat 1919 İstanbul'da "Teali-i İslam Cemiyeti" kuruldu.
19 Şubat 1919 "Karadeniz Türkleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" kuruldu.
22 Şubat 1919 Maraş, İngilizler tarafından işgal edildi.
1 Mart 1919 Paris Konferansı'nda, İngiliz ve Fransız delegeleri, Anadolu'da Yunanlılara arazi verilmesini önerdi.
4 Mart 1919 Bir gün önce istifa eden Tevfik (Okday) Paşa Hükümeti yerine, Damat Ferid Paşa'nın Hükümeti geldi.
6 Mart 1919 İstanbul Rumları, bazı taşkınlıklar yaparak saldırılar gerçekleştirdi.
7 Mart 1919 Fransızlar, Kozan'ı işgal etti.
8 Mart 1919 Zonguldak ve Ereğli, Fransızlar tarafından işgal edildi. (Kurtuluşu: 20-21.6.1921)
13 Mart 1919 Kazım Karabekir Paşa, Erzurum'da 15. Kolordu Komutanlığı'na atandı. (3 Mayıs'ta Erzurum'a geldi)
14 Mart 1919 Yunanlıların çıkarma planını, İngiltere Başkanı Lloyd George, Fransa Başkanı Clemenceau, İtalya Başkanı Orlando, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Wilson, Paris'te kabul ettiler.
15 Mart 1919 İstanbul'da, "Arnavut Teavün Cemiyeti" kuruldu.
19 Mart 1919 İzmirli bir heyet, padişahla görüştü.
19 Mart 1919 İzmir Müdafa-i Hukuk kongresi toplandı.
19 Mart 1919 Mustafa Kemal Erzurum'a, örgütlenmeyi anlatan bir mektup gönderdi.
24 Mart 1919 İngilizler, Urfa'yı işgal etti.
28 Mart 1919 İtalyanlar, Antalya'yı işgal etti.
30 Mart 1919 İngilizler, Merzifon'u işgal etti.
30 Mart 1919 Damat Ferid Paşa, İngiltere'nin himayesini sağlamak üzere, Amiral Calthorphe'a bir proje verdi.
2 Nisan 1919 9.Ordu kaldırıldı, yerine 15.Kolordu kuruldu.
3 Nisan 1919 Kazım Karabekir Paşa, 15.Kolordu Komutanlığı'na tayin edildi.
10 Nisan 1919 Boğazlıyan Kaymakamı, İstanbul'da idam edildi.
13 Nisan 1919 Kars, İngilizler tarafından işgal edildi.
16 Nisan 1919 Fransızlar, Afyonkarahisar'ı işgal etti.
20 Nisan 1919 Gürcü Birlikleri, Ardahan'a girdi.
24 Nisan 1919 İtalyan askerleri, Konya'ya girdi.
30 Nisan 1919 Mustafa Kemal, 9.Ordu Müfettişi oldu. (Bu ordu yeniden kuruldu)
5 Mayıs 1919 Mustafa Kemal'in Samsun'a atanma emri, Takvimi Vekayi'de yayınlandı.
5 - 6 Mayıs 1919 İngiltere Başkanı Lloyd George, Paris'te Barış Konferansı'nda Yunanlıların İzmir'e çıkarma yapmasını istedi; Anadolu'daki İtalyan işgallerine karşı çıktı.
10 Mayıs 1919 İzmir'in işgali, Paris'te İtilaf Devletlerince kararlaştırıldı.
11 Mayıs 1919 Ali Batı ayaklanması başladı.
14 Mayıs 1919 Amiral Calthorphe, İzmir'in işgali için nota verdi.
14 Mayıs 1919 Genelkurmay Başkanlığına Cevat Paşa atandı.
14 Mayıs 1919 Foça, Karaburun, Urla, Yenikale istihkamları İngiliz, Fransız ve Yunanlılarca işgal edildi.
14 - 15 Mayıs 1919 İzmir yurtseverleri, gece Yahudi Maşatlığı (şimdi park)'ında toplanarak "Redd-i İlhak" ilkesini kabul ettiler. Kurulan "Redd-i İlhak Heyet-i Milliyesi" halka bir bildiri yayınladı.
15 Mayıs 1919 İzmir, İtilaf Devletlerinin desteği ile, Yunanlılar tarafından işgal edildi ve ilk silahlı direniş başladı.
15 Mayıs 1919 İzmir'in işgalinden 4 saat 10 dakika sonra, Denizli Müftüsü Ahmed Hulusi Efendinin başkanlığında, "Denizli Heyeti Milliyesi" kuruldu.
15-16 Mayıs 1919 Damat Ferid Paşa Hükümeti, yeniden kuruldu.
16 Mayıs 1919 Balıkesirliler, işgali protesto ve silahlı mücadele kararı aldı.
16 Mayıs 1919 Yunanlılar, Urla ve Seferihisar'ı işgal etti.
16 Mayıs 1919 Mustafa Kemal, 9.Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmek üzere, Bandırma Vapuru ile İstanbul'dan ayrıldı.
17 Mayıs 1919 Refet Bey, (Bele) Sivas'ta 3.Kolordu Komutanlığı'na atandı.
18 Mayıs 1919 İstanbul Dar-ülfünunu, (Üniversite) işgali protesto için ilk toplantıyı düzenledi.
18 Mayıs 1919 Balıkesirliler, Alacamescid toplantısını düzenledi. Kuvayı Milliye hareketi ve kongre toplanması kararı alındı.
19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal, Samsun'a çıktı ve Kurtuluş Savaşı başladı.
19 Mayıs 1919 Damat Ferid Paşa, ikinci hükümetini kurdu.
20 Mayıs 1919 "İngiliz Muhipleri Cemiyeti" kuruldu.
20 Mayıs 1919 Albay Bekir Sami, 17.Kolordu komutanlığına atandı.
20 Mayıs 1919 Seydiköy, Yunanlılarca işgal edildi.
21 Mayıs 1919 Mustafa Kemal, Erzurum'da 15.Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa'ya şifre ile düşüncelerini bildirdi.
21 Mayıs 1919 16 Nisan'da, Fransızlar tarafından işgal edilen Afyonkarahisar, İtalyanların eline geçti.
22 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Paşa, Sadaret'e raporunda "Millet tek vücut olup hâkimiyet esasını ve Türklük duygusunu hedef kabul etmiştir" dedi.
22 Mayıs 1919 Kadıköy Mitingi düzenlendi ve Halide Edip, konuşma yaptı.
23 Mayıs 1919 Sultanahmet Meydanı'nda ve Sivas'ta mitingler düzenlendi.
23 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın bir telgraf çekerek, 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa (Cebesoy) ile ilk kez temas kurdu.
23 Mayıs 1919 Sait Molla, "İngiliz Muhipleri Cemiyeti"nin kurulduğunu belediye başkanlarına bildirdi.
25 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Paşa, Havza'ya geldi.
26 Mayıs 1919 Yunanlılar, Manisa'yı işgal etti.
26 Mayıs 1919 İstanbul'da Şuray-ı Saltanat, İngiliz mandasını kabule karar verdi.
27 Mayıs 1919 Yunanlılar, Aydın'ı işgal etti.
28 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Havza'dan, sivil ve asker yüksek memur ve komutanlıklara, işgaller üzerine mitingler düzenlenmesini bildirdi.
28 Mayıs 1919 Ödemiş dolaylarında Yunanlılarla çatışmalar başladı.(İngilizler, İstanbul'da tutukladıkları 67 Türk politika adamını Malta'ya sürdü)
29 Mayıs 1919 Ayvalık'ta, Ali Bey (Çetinkaya) komutasında, Yunanlılara karşı direniş başladı.
2 Haziran 1919 Kazım Özalp, 61.Tümen'de göreve başladı.
3 Haziran 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın mitinglerle ilgili Harbiye Nezareti'ne (Bakanlığa) cevabında : "Milletin heyecanını ve tezâhürât-ı milliyeyi (millî gösterileri) men ve tevkif için (durdurmak için) hiç kimsede kudret ve tâkat göremem" dedi.
4 Haziran 1919 Nazilli, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
6 Haziran 1919 Müttefik komutanlardan General Milne, Mustafa Kemal Paşa hakkında İstanbul Hükümeti'ne ültimatom verdi.
6 Haziran 1919 Damat Ferid ve yanındakiler, Paris Konferansı'na katılmak üzere yola çıktı.
8 Haziran 1919 Harbiye Nazırı, Mustafa Kemal Paşa'yı İstanbul'a geri çağırdı.
8 Haziran 1919 Rauf Orbay, Ankara'ya geldi.
9 Haziran 1919 Aydın Cephesinde, Kuvayı Milliye birliği kuruldu.
10 Haziran 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın tamimi (genelgesi): "İstiklâl-i millîmiz (millî bağımsızlığımız) uğrunda bütün mevcudiyetimle... milletle beraber nihayetine kadar çalışacağıma mukaddesatım namına söz veririm".
11 Haziran 1919 Damat Ferid Paşa, Paris Barış Konferansı'na katılmak üzere, İstanbul'dan Paris'e gitti.
12 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Havza'dan ayrıldı.
12 Haziran 1919 Alaşehir'de oluşturulan gönüllü müfreze, Yunan kuvvetleri ile çarpıştı.
13 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Amasya'da bir heyeti kabul etti.
16 Haziran 1919 Yörük Ali Efe, Yunan müfrezesini imha etti.
17 Haziran 1919 Erzurum İl Kongresi toplandı.
17 Haziran 1919 İstanbul'da İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Calthorpe, Mustafa Kemal'in geri çağırılması için Harbiye Nezareti'ne yazı yazdı.
18 Haziran 1919 Ali Batı ayaklanması bastırıldı.
18 Haziran 1919 Mustafa Kemal Paşa, Anadolu ve Rumeli milli teşkilatının birleştirilmesi hakkında bir genelge yayınladı.
18 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Trakya'da bulunan kolordu komutanı Cafer Tayyar'a (Eğilmez) şifre ile düşüncelerini bildirdi.
19 Haziran 1919 Ali Fuat Paşa ve Rauf Bey, Mustafa Kemal Paşa ile buluşmak üzere Amasya'ya geldi.
21 Haziran 1919 Mustafa Kemal, İstanbul'da bulunan tanınmış kişilere (Abdurrahman Şeref, Reşit Akif Paşa, Seyit, Halide Edip (Adıvar), Kara Vasıf, Nafia Nazırı Ferit Paşa, Sulh ve Selamet Fırkası Başkanı Ferit Paşa, Cami (Baykut), Ahmet (Rıza)) gönderdiği mektupta "Artık İstanbul Anadolu'ya hakim değil, tabi olmak mecburiyetindedir" dedi.
21 Haziran 1919 Amasya Tamimi yayınlandı.
21-22 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Amasya'dan yolladığı genelgeyle, milli kuvvetleri bir gaye ve bir teşkilat çevresinde toplamak amacıyla, Sivas'ta bir kongre toplanması gerektiğini duyurdu.
22 Haziran 1919 Erzurum İl Kongresi kapandı.
23 Haziran 1919 Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti tarafından görevinden alındı.
23 Haziran 1919 Vali Ali Galip Olayı gerçekleşti.
25 Haziran 1919 Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe kuvvetleri, Yunanlılarla çarpışmaya başladı.
25 Haziran 1919 Mustafa Kemal Paşa, Amasya'dan Sivas'a hareket etti.
26 Haziran 1919 1.Dünya Savaşı sonunda, İtilaf Devletleri ile Almanya arasında Versay Barış Anlaşması imzalandı.
27 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Sivas'a geldi.
28 Haziran 1919 Mustafa Kemal, Sivas'tan Erzurum'a doğru yola çıktı.
28 Haziran 1919 1.Balıkesir Kongresi toplandı.
3 Temmuz 1919 Mustafa Kemal, Şark İlleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kongresine katılmak üzere Erzurum'a geldi.
8 Temmuz 1919 Mustafa Kemal resmi görevinden ve askerlikten çekildi.
9 Temmuz 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın görevine son verildiği hakkında, Harbiye Nazırı genelge yayınladı.
10 Temmuz 1919 "Trakya - Paşaeli Kongresi" başladı.
11 Temmuz 1919 Demirci Mehmet Efe, Kuvay-i Milliye saflarına katıldı.
13 Temmuz 1919 Refet Bele Bey, İstanbul hükümeti tarafından görevinden alındı.
18 Temmuz 1919 Müttefik Yüksek Konseyi, işgal bölgeleri hakkında anlaşamayan İtalya ve Yunanistan arasında bölüştürme yaptı ve Aydın'ın İtalyanlara verilmesi kararlaştırıldı.
20 Temmuz 1919 Kazım Karabekir Paşa, 3.Ordu (eski adı 9. Ordu) Müfettişliği'ne vekil olarak atandı.
20 Temmuz 1919 Mustafa Kemal, Mazhar Müfit'e (Kansu) ileride Cumhuriyet'in kurulacağını söyledi.
21 Temmuz 1919 Damat Ferid Paşa, 3.kez hükümeti kurdu.
23 Temmuz 1919 Erzurum Kongresi toplandı ve Mustafa Kemal, Erzurum Kongresi'ne Başkan seçildi.
23 Temmuz 1919 Erzurum Kongresi çalışmalarına başladı.
26 Temmuz 1919 2.Balıkesir Kongresi toplandı.
4 Ağustos 1919 3.Kafkas Tümeni Komutanı Yarbay Halit (General Karsıalan), Mustafa Kemal Paşa'ya bağlılık telgrafı çekti.
4 Ağustos 1919 İsmet Bey Askeri Şûra üyeliğine getirildi.
6 Ağustos 1919 1.Nazilli Kongresi toplandı.
7 Ağustos 1919 Erzurum Kongresi sona erdi.
7 Ağustos 1919 Mustafa Kemal Paşa, Yarbay Halit'in telgrafına karşılık verdi.
9 Ağustos 1919 1.Nazilli Kongresi çalışmalarını tamamladı.
9 Ağustos 1919 Mustafa Kemal, askerlikten çıkarıldı.
10 Ağustos 1919 Halide Edip (Adıvar), Mustafa Kemal'e bir mektup göndererek, Amerika'ya başvurmayı önerdi.
14 Ağustos 1919 Heyet-i Temsiliye'nin ilk toplantısı gerçekleştirildi.
16 Ağustos 1919 Alaşehir Kongresi açıldı.
24 Ağustos 1919 Şarki Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
25 Ağustos 1919 Alaşehir Kongresi, çalışmalarını tamamladı.
27 Ağustos 1919 Mustafa Kemal'e "Erzurum hemşehriliği" payesi verildi.
29 Ağustos 1919 Mustafa Kemal, Erzurum'dan ayrıldı.
2 Eylül 1919 Mustafa Kemal, Sivas'a geldi.
3 Eylül 1919 İstanbul Hükümeti, Sivas Kongresi'ni önlemeye çalıştı.
4 Eylül 1919 Sivas Kongresi toplandı ve Mustafa Kemal, Sivas Kongresi'ne Başkan seçildi.
7 Eylül 1919 Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
8 Eylül 1919 Manda önerileri kongrede kabul edilmedi.
9 Eylül 1919 Sivas Kongresi'nin karar - tatbik yetkileri verdiği Heyet-i Temsiliye, Ali Fuat Paşa'yı Anadolu Umum Kuvay-ı Milliye Kumandanlığına tayin etti.
10 Eylül 1919 İtilaf Devletleri ile Avusturya arasında, Sen Jermen (Saint German) barış anlaşması imzalandı.
11 Eylül 1919 Mustafa Kemal, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi Başkanlığı'na seçildi.
11 Eylül 1919 Sivas Kongresi sona erdi. 12 Eylül 1919 Padişah Mehmet Vahideddin, İngiltere ile manda anlaşmasını tasdik etti.
13 Eylül 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın, mebus (milletvekili) seçimi hazırlıkları hakkındaki genelgesi yayınlandı.
14 Eylül 1919 Sivas'ta "İrade-i Milliye" gazetesi yayımlandı.
16 Eylül 1919 3.Balıkesir Kongresi toplandı.
19 Eylül 1919 2.Nazilli Kongresi toplandı.
20 Eylül 1919 Vahidettin, İstanbul Hükümeti'ne yardımcı olunmasına ilişkin bir beyanname yayınladı.
22 Eylül 1919 Mustafa Kemal, General Harbour ile görüştü.
27 Eylül 1919 1.Bozkır Ayaklanması çıktı.
27/28 Eylül 1919 Konya Valisi Cemal, İstanbul'a kaçtı.
30 Eylül 1919 Damat Ferid Paşa, sadrazamlıktan istifa etti.
2 Ekim 1919 Ali Rıza Paşa Hükümeti kuruldu.
2 Ekim 1919 Mustafa Kemal, İstanbul Belediyesine mektup yazarak, İstanbul ahalisini Anadolu'daki mücadeleye çağıran beyannamesini yayınladı.
3 Ekim 1919 Mustafa Kemal, yeni sadrazama çektiği telgrafta, hükümete, Erzurum ve Sivas kongreleri amaçlarına uyduğu takdirde, ulusal örgütlerin hükümete yardımcı olacağını belirtti.
4 Ekim 1919 1.Bozkır Ayaklanması bastırıldı. Aynı tarihte Mustafa Kemal, çektiği bir telgrafla, Yahya Kaptan adlı milis komutandan İzmit yöresinde güçlü bir örgüt kurmasını istedi.
7 Ekim 1919 Trakya Paşaeli Müdafaa Heyet-i Osmaniyesi, Anadolu ve Rumeli Mudafaa-i Hukuk Cemiyeti'ne katıldı.
7 Ekim 1919 Yunanlıların yaptıkları zulümleri incelemek üzere kurulmuş olan, Uluslararası İnceleme Komisyonu, hazırladığı raporu Paris'te Barış Konferansı'na verdi.
13 Ekim 1919 "Tasviri Efkar" gazetesi başyazarı Velit'in (Ebüzziya) Mustafa Kemal'e sorduğu sorulara Mustafa Kemal yanıt verdi.
15 Ekim 1919 Bahriye Nazırı Salih Paşa, Amasya'ya hareket etti.
16 Ekim 1919 1.Edirne Konferansı başladı.
16 Ekim 1919 Mustafa Kemal ve arkadaşları Sivas'tan, Amasya'ya doğru yola çıktılar.
17 Ekim 1919 Batı Trakya'daki İskeçe kasabası, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
18 Ekim 1919 Mustafa Kemal ve arkadaşları Amasya'ya geldiler.
20 Ekim 1919 2.Bozkır Ayaklanması çıktı.

20-22 Ekim 1919 Mustafa Kemal, İstanbul'dan gelen Bahriye Nazırı (Bakan) Salih Paşa ile Amasya'da görüştü. Amasya Protokolü imzalandı.
23 Ekim 1919 Pontus Hareketi (ve Doğu Trakya) için, İstanbul Rumlarca merkez kabul edildi.
25 Ekim 1919 1.Anzavur isyanı başladı.
26 Ekim 1919 Bayburt'un Hart bucağında, Şeyh Eşref ayaklanması başladı.
27 Ekim 1919 Mustafa Kemal, Tokat'a gitti.
28 Ekim 1919 Mustafa Kemal Tokat'tan Sivas'a doğru yola çıktı.
28 Ekim 1919 Heyet-i Temsiliye, Ali Rıza Paşa kabinesini destekleme kararı aldı.
29 Ekim 1919 Fransızlar, güneydoğuda İngiliz işgal kuvvetlerinin yerini aldı ve Fransızlar Antep'e girdi.
31 Ekim 1919 Maraş'ta, Sütçü İmam Olayı gerçekleşti.
3 Kasım 1919 "Karakol Cemiyeti" adlı direniş örgütü kuruldu.
3 Kasım 1919 General Milne, İzmir Cephesindeki Milli kuvvetlerin, 3 km. geri alınması gerektiğini, Harbiye Nazırı Cemal Paşa'ya bildirdi.
4 Kasım 1919 3.Bozkır Ayaklanması bastırıldı.
5 Kasım 1919 "Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti" kuruldu.
7 Kasım 1919 Mustafa Kemal, İstanbul'da toplanması kararlaştırılan Osmanlı Meclisi için Erzurum'dan milletvekili seçildi.
16 Kasım 1919 Mustafa Kemal Paşa, batıdaki milli kuvvetlerin örgütlenmesi ve ordu tarafından desteklenmesi için bazı kolordu ve tümen komutanlarına önerilerde bulundu.

16 Kasım 1919 Batı Anadolu'daki kuvvetlerin, üç cephe üzerinde tertiplenmesi hakkında, Mustafa Kemal Paşa, Heyeti Temsiliye adına Harbiye Nezareti'ne öneri sundu.
16 Kasım 1919 Balıkesir'de, Mustafa Necati ile Vasıf ve Esat (Çınar) kardeşler "İzmir'e Doğru" gazetesini yayınlamaya başladılar.
19 Kasım 1919 4.Balıkesir Kongresi toplandı.
21 Kasım 1919 Gökçen Efe şehit oldu.
27 Kasım 1919 İtilaf Devletleri ile Bulgaristan arasında, Nöyyi Barış Anlaşması imzalandı.
27 Kasım 1919 Kara Vasıf Sivas'a gitti.
28 Kasım 1919 Maraş mücadelesi başladı.
29 Kasım 1919 Antep ve Maraş'a Kılıç Ali; Kilikya Bölgesine, Topçu Binbaşı Kemal ile Yüzbaşı Osman Tufan gönderildi.
29 Kasım 1919 Maraş'ta Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
29 Kasım 1919 İstanbul'da "Karakol" Cemiyeti kuruldu.
30 Kasım 1919 1.Anzavur İsyanı'nda, Anzavur kuvvetleri yok edildi.
4 Aralık 1919 "Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyet Cemiyeti" kuruldu.
8 Aralık 1919 Batı Anadolu hareketinin yönetimi, Ali Fuat Paşa'ya verildi.
10 Aralık 1919 3.Kolordu komutanı Albay Refet (Bele), Nazilli'ye gelerek, Aydın Kuvay-ı Milliye komutanlığını üzerine aldı.
13 Aralık 1919 Galibler Yüksek komiserleri, Yunanlıların İzmir'i işgalini kabul etmedi.
18 Aralık 1919 Mustafa Kemal Paşa, Sivas'tan ayrıldı.
18 Aralık 1919 Batum'da Pontus Hükümeti kuruldu.
23 Aralık 1919 İtalyanlar Antalya'dan sonra, Konya'ya kadar geldi.

:: 1920 yılı ::
3 Nisan 1905 Yunanistan İzmir'i ilhak kararını açıkladı. Ülke genelinde yoğun tepkiler meydana geldi.
1920 Türkiye, Anvers Olimpiyat Oyunları'na, Dünya Savaşı'nı çıkaran ülkelerden biri olduğu gerekçesiyle çağrılmadı.
3 Ocak 1920 Milletvekilleri Mustafa Kemal ile görüşmeye başladı.
9 Ocak 1920 Kuvay-i Milliye'ci Yahya Kaptan Gebze'de, İstanbul Hükümetinin adamlarınca öldürüldü.
10 Ocak 1920 Ankara'da Hâkimiyet-i Milliye gazetesi kuruldu.
11 Ocak 1920 Konya'da miting yapıldı.
12 Ocak 1920 İstanbul'da son Meclis-i Mebusan'ı açıldı.
13 Ocak 1920 Sultanahmet alanında, İstanbul'un Türk kalması için büyük bir miting yapıldı.
14 Ocak 1920 Mustafa Kemal, Meclis-i Mebusan'ın açılışını kutladı.
15 Ocak 1920 2. Edirne Kongresi toplandı.
20 Ocak 1920 İsmet Bey, Ankara'ya gitti.
20 Ocak 1920 Maraş'ta kurtuluş mücadelesi başladı.
22Ocak 1920 Mustafa Kemal, Kolordu komutanlıklarına; İngilizler İstanbul'da bakan ve milletvekillerini tutuklarlarsa, Anadolu'daki İngiliz subaylarının da tutuklanacağı yolunda buyruk yazdı.

24 Ocak 1920 Kastamonu'da "Gençler Kulübü" açıldı.
26 Ocak 1920 Celalettin Arif Bey, geçici olarak Mebusan Meclisi başkanlığına seçildi.
26 - 27 Ocak 1920 Köprülü Hamdi Bey, Kuvay-i Milliyecilerle, Fransızların koruduğu Akbaş cephaneliğini basmak için, Rumeli yakasına geçti.
28 Ocak 1920 Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nın gizli toplantısında Misâk-ı Millî kabul edildi.
31 Ocak 1920 Mebusan Meclisi başkanlığına Reşat Hikmet Bey seçildi.
1 Şubat 1920 Maraş'ta Fransızlar, çarşıları yakmaya başladı ve çok şiddetli sokak savaşları başladı.
3 Şubat 1920 Fevzi Paşa, Osmanlı Hükümeti'nin Harbiye Nazırı oldu.
6 Şubat 1920 Son Osmanlı Mebusan Meclisi'nde, Mondros Mütarekesi'ne karşı direnme yanlısı Felah-ı Vatan Grubu kuruldu.
9 Şubat 1920 Kuvay-i Milliye birlikleri, Urfa'ya girdi.
11 Şubat 1920 Mustafa Kemal, Fevzi Paşa ile görüştü.
12 Şubat 1920 Maraş, Fransız işgalinden kurtuldu.
14 Şubat 1920 Yenihan isyanı başladı.
15 Şubat 1920 Londra Konferansı'nda, İstanbul'un Türklere bırakılması kararı verildi.
16 Şubat 1920 2. Anzavur Ayaklanması başladı.
17 Şubat 1920 İstanbul Osmanlı Mebuslar Meclisi, kabul ettiği Misâk'ı Milli'nin, basında yayınlanmasını ve bütün yabancı parlamentolara bildirilmesini kararlaştırdı.
18 Şubat 1920 Milli Misak, İstanbul Meclisi'nce yayımlandı.
19 Şubat 1920 Müttefiklerin tehdit ültimatomları, İstanbul Hükümeti'nce yayımlandı.
22 Şubat 1920 Müttefik ültimatomlarına karşılık olmak üzere, Mustafa Kemal Paşa, İstanbul Hükümeti'ne cevap verdi.
28 Şubat 1920 Yunan 1. Kolordusu Başkomutanlık Karargâhı, Selanik'ten İzmir'e taşındı.
3 Mart 1920 Yunanlılar, Gölcük Yaylası ile Bozdağ'ı işgal etti.
3 Mart 1920 Ali Rıza Paşa kabinesi istifa etti.
4 Mart 1920 Celalettin Arif Bey, Mebusan Meclisi başkanlığına seçildi.
5 Mart 1920 Kuvayı Milliye birlikleri, Fransızlara karşı saldırıya geçti.
8 Mart 1920 Salih Hulusi (Kezrak) Paşa kabinesi kuruldu.
10 Mart 1920 5. Balıkesir Kongresi toplandı.
15 Mart 1920 İngilizler, İstanbul'da yüz elli Türk aydınını tutukladı.
16 Mart 1920 İstanbul, İtilaf Devletleri tarafından işgal edildi. Meclis basıldı, bazı milletvekilleri tutuklandı ve Malta Adası'na sürüldü. Mustafa Kemal, durumu bütün devletler ve Millet Meclisleri nezdinde protesto etti. Ankara'da yeni bir Millet Meclisi toplama teşebbüsüne geçildi.
17 Mart 1920 İngilizler, Eskişehir ve Afyon'dan çekildiler. (24 Nisan'da Şile'ye asker çıkardılar)
18 Mart 1920 Balıkesir'de, Kastamonu'da, İstanbul'un işgalini protesto mitingleri yapıldı.
18 Mart 1920 Meclis-i Mebusan, bir kapanış toplantısı yaparak ebediyen faaliyetlerine son verdi.
19 Mart 1920 Mustafa Kemal, Ankara'da toplanacak Meclis için seçim yapılmasını bir yazı ile illere ve komutanlıklara bildirdi.
29 Mart 1920 Yarbay Rahmi Bey, Anzavur'a bağlı askerler tarafından öldürüldü.
26 Mart 1920 Amerika Birleşik Devletleri Cumhurbaşkanı Wilson, Büyük Ermenistan kurulması hakkında nota verdi.
28 Mart 1920 Antep'te Fransızlara karşı direnişiyle ünlenen Şahin Bey şehit oldu.
31 Mart 1920 Lüleburgaz Kongresi toplandı.
1 Nisan 1920 Trakya Kongresi toplandı.
1 Nisan 1920 Antep'te, Kızılhisar Baskını ve şehir içi muharebeleri.
2 Nisan 1920 İstanbul'da Salih Hulusi Paşa Hükümeti, İngilizlerin baskısıyla istifa etti.
21 22 Nisan 1920 İstanbul Mebuslar Meclisi'nden ilk grup Ankara'ya geldi.
3 Nisan 1920 İsmet Bey (İnönü) Ankara'da, Milli Mücadeleye katıldı.
4 Nisan 1920 12. Kolordu komutanı Fahrettin (Altay) Ankara'ya gelerek, Mustafa Kemal ile görüştü.(Ankara'ya katılmış oldu)
4 Nisan 1920 Anzavur Ahmet, Gönen'i ele geçirdi.
5 Nisan 1920 Damat Ferid Paşa, 4. kez hükümeti kurdu.
6 Nisan 1920 Ankara'da Anadolu Ajansı kuruldu.
8 Nisan 1920 Fransızlar, ateşkes istedi.
8 Nisan 1920 Salih Paşa'nın istifası ile kurulan Damat Ferit Paşa kabinesinin tanınmayacağı yolunda, Heyeti Temsiliye genelgesi yayınlandı.
9 Nisan 1920 İsmet Paşa (İnönü), Ankara'ya geldi.
11 Nisan 1920 Şeyhülislâm Dürrizâde Abdullah'ın, "Padişah ve Halife kuvvetleri dışındaki millî kuvvetleri kâfir ilan eden ve katlinin vacip (gerekli)" olduğunu bildiren fetvası "Takvim-i Vekayi"de yayınlandı.
11 Nisan 1920 Fransızlar, Urfa'dan çekildi.
11 Nisan 1920 Damat Ferid, Kuvayi Milliye aleyhinde bildiri yayınladı.
11 Nisan 1920 Mebusan Meclisi kapatıldı.
12 Nisan 1920 Urfa, Fransız işgalinden kurtuldu.
13 Nisan 1920 1. Düzce Ayaklanması başladı.
15 Nisan 1920 2. Anzavur İsyanı bastırıldı.
17 Nisan 1920 Fevzi Paşa, Kurtuluş Savaşı'na katılmak üzere İstanbul'dan ayrıldı.
18 Nisan 1920 Milli Kuvvetleri bastırmak amacı ile, İstanbul Hükümeti "Kuvve-i İnzibatiye" adlı bir örgüt kurulmasına ilişkin kararname çıkardı. (Hilafet Ordusu adını taşıyan bu örgüt 25.6.1920'de kaldırıldı)
18 Nisan 1920 Anadolu'da milli mücadeleye karşı savaşacak Kuvayı İnzibatiye'nin, "Hilafet Ordusu" ünvanıyla teşkilatlandırılması için İstanbul Hükümeti karar aldı.
19 Nisan 1920 Beypazarı, Nallıhan isyanları başladı.
19 Nisan 1920 Anzavur Ahmet İstanbul'a kaçtı.
19 - 26 Nisan 1920 İtilaf Devletleri temsilcileri, Türkiye ile yapılacak anlaşmanın esaslarını kararlaştırmak üzere, San Remo'da toplandı.
21 Nisan 1920 Mustafa Kemal Paşa'nın, "Büyük Millet Meclisi'nin 23 Nisan 1920'de açılması hakkındaki tamimi yayınlandı.
21 Nisan 1920 Bursa'da bazı din adamları, Milli Mücadelenin meşruiyetine dair fetva verdi.
22 Nisan 1920 İtilaf Devletleri, Osmanlı Hükümeti'ni Paris Barış Konferansı'na davet etti.
22 Nisan 1920 24. Tümen komutanı Yarbay Mahmut, Hendek'ten Düzce üzerine yürürken, ayaklananlar tarafından şehit edildi.
23 Nisan 1920 Mustafa Kemal, Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı.
24 Nisan 1920 TBMM Mustafa Kemal'i başkan seçti. Mustafa Kemal İlk Meclis konuşmasını yaptı.
24 Nisan 1920 İlk Kanun özelliğini taşıyan Ağnam Resmi Kanunu, TBMM'de kabul edildi.
24 Nisan 1920 Mustafa Kemal, İstanbul Hükümeti'nce ölüm cezasına çarptırıldı. (Bu karar 24 Mayıs 1920'de Padişah tarafından onaylanmıştır.)
25 Nisan 1920 İsmet Bey (İnönü), Genelkurmay Başkanlığına getirildi.
25 Nisan 1920 T.B.M.M.'de "Muvakkat İcra Encümeni" kuruldu.
26 Nisan 1920 Mustafa Kemal, Sovyet Hükümeti'nden savaş malzemesi istedi.
27 Nisan 1920 Fevzi Paşa (Mareşal Çakmak), TBMM'ne girdi; bir konuşma yaptı.
28 Nisan 1920 İstanbul Hükümeti, Anadolu'da Padişah Hükümeti'nin yönetimini kurmak amacı ile "Anadolu Fevkalade Müfettiş-i Umumiliği'ni oluşturan kararnameyi yayınladı. (Bu örgüt, 3 Kasım 1920'de kaldırıldı).

29 Nisan 1920 Hıyanet-i Vataniye Kanunu çıkarıldı.
30 Nisan 1920 Mustafa Kemal, TBMM'nin açıldığını Avrupa devletleri dışişleri bakanlıklarına, bir yazı ile bildirdi.
2 Mayıs 1920 TBMM'nde "Büyük Millet Meclisi İcra Vekillerinin Suret-i İntihabına Dair Kanun" kabul edildi.
3 Mayıs 1920 Ankara'da ilk Bakanlar Kurulu olan İcra Vekilleri Heyeti kuruldu.
5 Mayıs 1920 TBMM tarafından seçilen ilk Bakanlar Kurulu, Mustafa Kemal Paşa'nın başkanlığında toplandı.
5 Mayıs 1920 Konya'da ayaklanma çıktı.
5 Mayıs 1920 Şeyhülislam Dürizzade Abdullah'ın fetvasına karşılık, Ankara Müftüsü Rıfat (Börekçi) ile Anadolu din adamlarının, 251 imzalı fetvası yayınlandı. (Hakimiyeti Milliye'de)

6 Mayıs 1920 TBMM'nde "İstanbul Hükümeti ile Resmi Muharebenin Memnuniyeti Hakkında" 12 sayılı karar çıkarıldı.
9 Mayıs 1920 Büyük Edirne Kongresi gerçekleştirildi.
9 Mayıs 1920 TBMM, İslam dünyasına bir bildiri yayınladı.
10 Mayıs 1920 Anzavur Ahmet'e bağlı kuvvetler, Adapazarı'nı ele geçirdi.
10 Mayıs 1920 Mustafa Kemal, Chicago Tribune gazetesi muhabiri Williams ile konuştu.
11 Mayıs 1920 İstanbul Hükümeti temsilcisi Tevfik (Okday) Paşa'ya, San Remo'da saptanan barış antlaşması taslağı bildirildi; Tevfik Paşa bunu bağımsız devlet anlayışına uygun görmedi.

11 Mayıs 1920 Mustafa Kemal Paşa, İstanbul'da toplanan bir Divan-ı Harp tarafından idama mahkum edildi. (Padişah 24 Mayıs'ta onayladı)
11 Mayıs 1920 Hariciye Vekili Bekir Sami başkanlığında bir kurul Moskova'ya doğru yola çıktı.
13 Mayıs 1920 Cafer Tayyar Bey, Trakya kuvvetlerinin komutanı oldu.
15 Mayıs 1920 Kuvay-ı İnzibatiye, Kuvay-ı Milliye tarafından yenilgiye uğratıldı.
15 Mayıs 1920 1. Yozgat İsyanı başladı.
19 Mayıs 1920 TBMM'de Damat Ferit ile arkadaşlarının yurttaşlıktan çıkarılmasına karar verildi.
22 Mayıs 1922 San Remo Konferansı kararları, TBMM'de reddedildi.
23 Mayıs 1920 Çerkez Ethem, Sapanca ve Adapazarı'nı, Anzavur Ahmed'e bağlı kuvvetlerden geri aldı.
24 Mayıs 1920 Mustafa Kemal'in idam kararını padişah onayladı.
24 Mayıs 1920 İstanbul Divan-ı Harb'i, Fevzi (Çakmak) Paşa'yı idama mahkum etti. (onaylanması 27 Mayıs)
25 Mayıs 1920 Çerkez Ethem kuvvetleri, Hendek'e girdi.
27 Mayıs 1920 Bolu, isyancıların elinden alındı.
27 Mayıs 1920 Batı Trakya Hükümeti kuruldu.
28 Mayıs 1920 Osmaniye, Fransızlarca işgal edildi.
30 Mayıs 1920 Fransa ile Ankara'da imzalanan mütareke (Ateşkes Anlaşması) yürürlüğe girdi. (20 gün için)
30 - 31 Mayıs 1920 Cafer Tayyar'a (Eğilmez), Edirne Müdafaa-i Hukuk Merkez Heyeti'nce Trakya Müdafaa-i Milliye Kumandanı sanı verildi.
1 Haziran 1920 Başkan W. Wilson'un, Ermeni mandası önerisini Amerikan senatosu reddetti.
2 Haziran 1920 Kozan, düşman işgalinden kurtuldu.
3 Haziran 1920 Sovyet Hükümeti, Mustafa Kemal'in mektubunu yanıtladı.
4 Haziran 1920 İtilaf Devletleri Macarlarla, Trianon Barış anlaşmasını imzaladı.
6 Haziran 1920 İstanbul Divan-ı Harb-i, İsmet İnönü, Bekir Sami Kunduh, Celalettin Arif, Dr. Rıza Nur, Yusuf Kemal Tengirşenk, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Rıfat Börekçi ve Fahrettin Altay'ı, idama mahkum etti.
6 - 7 Haziran 1920 Zile Ayaklanması başladı.
7 Haziran 1920 "16 Mart 1336 Tarihinden itibaren İstanbul Hükümeti'nce aktedilen Bilcümle Mukavelat, Uhudat vesairenin Keelemyekun Addi Hakkında Kanun" TBMM'de kabul edildi.

8 Haziran 1920 Doğu bölgesinde Ermeni saldırısına karşı seferberlik ilan edildi.
8 - 26 Haziran 1920 Doğuda Milli Aşireti ayaklanması çıktı.
13 Haziran 1920 İsyancılar, Köhne kasabasını bastı.
14 Haziran 1920 Yozgat'ta Çapanoğulları ayaklanması çıktı.
15 Haziran 1920 15. Kolordu Komutanlığı "Doğu Cephesi Komutanlığı" olarak adlandırıldı ve Kazım Karabekir Paşa komutanlığa atandı.
15 Haziran 1920 İsmet Bey'in idam kararını padişah onayladı.
18 Haziran 1920 Fransızlar, Zonguldak'ı işgal etti ve 20 günlük mütareke sona erdi.
19 Haziran 1920 Doğu cephesi Kumandanlığına tayin edilen Kâzım Karabekir, Erzurum'dan ayrıldı.
20 Haziran 1920 Yunan taarruz emri verildi.
21 Haziran 1920 Mustafa Kemal, Eskişehir'de Ali Fuat (Cebesoy) ile görüştü.
21 - 22 Haziran 1920 Boulogne Konferansı toplandı.
22 Haziran 1920 Yunanlılar Milne Hattı'nı geçerek, genel taarruza başladı.
23 Haziran 1920 Çerkez Ethem, Yozgat'a girdi.
24 Haziran 1920 Yunanlılar, Alaşehir'i işgal etti.
24 - 25 Haziran 1920 Batı Cephesi Kumandanlığı kuruldu. Kumandanlığa da Ali Fuat (Cebesoy) Paşa atandı.
25 Haziran 1920 İngilizler, Mudanya'ya asker çıkardılar ve kısa sürede ayrıldılar.
26 Haziran 1920 "İdare-i Örfiye Divan-ı Harblerinin Suret-i Teşekkülü Hakkında, Heyet-i Umumiye Kararı" çıktı.
26 Haziran 1920 Bakanlar Kurulu Kararı ile Elcezire ve Adana cephesi komutanlıkları kuruldu.
27 Haziran 1920 Çapanoğulları ayaklanması bastırıldı.
27 Haziran 1920 Kula Olayı çıktı. (Bozguncular askeri dağıttılar) 30 Haziran 1920 Yunanlılar, Balıkesir ve Edremit bölgelerini işgal etti.
2 Temmuz 1920 İngilizler, Mudanya'ya kuvvet çıkarma girişiminde bulundu ve Yunanlılar, Kemal Paşa ve Gönen ilçelerini işgal etti.
3 Temmuz 1920 İstiklal Mahkemesi, Damat Ferit Paşa'yı idama mahkûm etti.
3 Temmuz 1920 Haçin (Saimbeyli) Fransızlarca işgal edildi.
6 Temmuz 1920 İngilizler, Mudanya bölgesine kuvvet çıkardı.
8 Temmuz 1920 Yunanlılar, Bursa'yı işgali etti.
9 Temmuz 1920 Doğudaki katliamı protesto için, Ermenistan'a ültimatom verildi.
10 Temmuz 1920 Bursa'nın, 8 Temmuz'da Yunanlılarca işgali üzerine, TBMM kürsüsüne siyah örtü konuldu.
10 Temmuz 1920 Bilecik kurtuldu.
12 Temmuz 1920 İznik, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
14 Temmuz 1920 İstanbul Divan-ı Harbi, Mustafa Kemal'e katılan subayları idama mahkum etti. (Padişah 25 Temmuz'da onayladı)
14 Temmuz 1920 Gizli Türkiye Komünist Fırkası kuruldu.
18 Temmuz 1920 Büyük Millet Meclisi'nde, Milli Misak üzerine ant içildi.
19 Temmuz 1920 Hariciye Vekili Bekir Sami başkanlığındaki kurul Moskova'ya vardı.
19 Temmuz 1920 2. Düzce Ayaklanması çıktı.
20 Temmuz 1920 Yunanlılar Bandırma'dan gelen kuvvetlerle, Tekirdağ bölgesini işgal etti.
20 - 25 Temmuz 1920 Doğu Trakya Savaşları başladı.
22 Temmuz 1920 Sevr Antlaşması kabul edildi.
23 Temmuz 1920 Yunanlılar Babaeski, Lüleburgaz ve Hayrabolu'yu işgal etti.
24 Temmuz 1920 Fransızlar Halep'i işgal etti.
27 Temmuz 1920 Albay Cafer Tayyar (Eğilmez), Havsa-Bostanlı'da Yunalılara esir düştü.
30 Temmuz 1920 İstanbul'da bir gün önce istifa eden Damat Ferid Paşa, 5. kez hükümeti kurmakla görevlendirildi.
1 Ağustos 1920 Çerkez Ethem kuvvetleri Demirci kasabasına girdi.
6 Ağustos 1920 Çapanoğulları Ayaklanması önderlerinden, Halit Bey yakalandı.
10 Ağustos 1920 Sevr Antlaşması imzalandı.
14 Ağustos 1920 Yüzbaşı Şeref Bey, Bolu'ya girdi.
17 Ağustos 1920 Bekir Sami başkanlığındaki Türk Heyeti ile Sovyet Heyeti arasında Moskova'da görüşmeler başladı.
18 Ağustos 1920 Kuvayı Milliye birlikleri Antep'e girdi.
19 Ağustos 1920 Sevr Barış Antlaşması'nı imzalayanlar ve Saltanat Şûrası'nda olumlu oy kullananlar TBMM'nce vatan haini ilân edildi.
24 Ağustos 1920 2. Milli Aşiret Ayaklanması çıktı.
29 Ağustos 1920 Yunanlılar Uşak'ı işgal etti.
30 Ağustos 1920 Ayaklanmaya katılan Adapazarı ve Düzce halkı TBMM'de affedildi.
3 Eylül 1920 Simav, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
3 Eylül 1920 Nizip işgal edildi.
5 Eylül 1920 TBMM'de "Nisab-ı Müzakere Kanunu" kabul edildi.
5 Eylül 1920 2. Yozgat Ayaklanması başladı.
6 Eylül 1920 Refet Bey İçişleri Bakanı oldu.
7 Eylül 1920 "Takvimi Vekayi" Gazetesinde, rütbeleri indirilen subaylar arasında Mustafa Kemal'in rütbesinin yarbaylığa indirildiği yazıldı.
11 Eylül 1920 TBMM'nde İstiklal Mahkemelerinin kurulmasına karar verildi.
12 Eylül 1920 Doğu Cephesi birlikleri Ermenilere karşı saldırıya geçti.
13 Eylül 1920 Mustafa Kemal'in "Halkçılık Programı" TBMM'ye sunuldu. (18 Eylül'de TBMM'de okundu)
13 Eylül 1920 Mustafa Kemal, İstanbul'dan gelen Osmanlı delegeleri, Ahmet İzzet ve Salih Paşalarla, Bilecik tren istasyonunda görüştü.
14 Eylül 1920 TBMM'de "Men-i Müskirat Kanunu" kabul edildi. (28 Şubat 1921'de yayınlandı)
23 Eylül 1920 İlk Sovyet Savaş malzemeleri geldi.
24 Eylül 1920 Doğu Cephesinde Ermeniler, Bardız ve Kötek'te saldırıya geçti.
29 Eylül 1920 Sarıkamış, Ermenilerden geri alındı.
1 Ekim 1920 Milli Kuvvetler, Kağızman'ı geri aldı.
2 Ekim 1920 Konya'da Delibaş Ayaklanması çıktı.
6 Ekim 1920 Kuvayı Milliye Konya'ya girdi.
7 Ekim 1920 "Ceridei Resmiye" (Resmi Gazete) kuruldu. (Çıkışı; 7.2.1921)
15 Ekim 1920 Güney cephesinde Saimbeyli kurtarıldı.
17 Ekim 1920 Damat Ferid Paşa sadrazamlıktan istifa etti.
17 Ekim 1920 Misak-ı Milli esaslarına aykırı Sovyet önerileri, TBMM 'nde reddedildi.
18 Ekim 1920 Resmi Türkiye Komünist Fırkası kuruldu.
21 Ekim 1920 Tevfik Paşa başkanlığında İstanbul'da son Osmanlı Hükümeti kuruldu.
24 Ekim 1920 Batı Cephesi'nde Türk kuvvetleri Gediz Taarruzunu gerçekleştirdi.
27 Ekim 1920 Yunanlılar İnegöl ve Yenişehir'i işgali etti.
27 Ekim 1920 TBMM., bundan böyle İstanbul Meclisinden başka milletvekili kabul edilmemesine karar verdi.
30 Ekim 1920 Kars Ermenilerden geri alındı.
1 Kasım 1920 Ankara'daki "Zabit Namzetleri Talimgahı" ilk mezunlarını verdi.
1 Kasım 1920 İstanbul'da Venizelos kabinesi düştü.
2 Kasım 1920 İkinci parti Sovyet savaş malzemeleri geldi.
4 Kasım 1920 İcra Vekilleri Heyeti'nin seçim yönteminde değişiklik yapıldı. (Şimdiye değin bakanları Meclis gizli oyla seçiyordu. Bundan böyle bakanlar, T.B.M.M. Başkanınca gösterilen adaylar arasından seçilecekti)
5 Kasım 1920 Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Paşa, Mustafa Kemal Paşa ile buluşmak için müracaat etti.
6 Kasım 1920 Doğu cephesinde Ermeniler mütareke istedi.
7 Kasım 1920 Doğu Cephesi birlikleri, Gümrü'yü işgal etti.
8 Kasım 1920 Ermeniler, TBMM'nin barış koşullarını kabul etmedi.
8 Kasım 1920 Ali Fuat Paşa, Moskova Büyükelçiliği'ne atandı.
8 Kasım 1920 savaşın, düzenli ordu ile yürütülmesine karar verildi.
9 Kasım 1920 Batı Cephesi iki bölüme ayrıldı.(kuzey cephesi, güney cephesi) İsmet Bey'in (İnönü) Batı Cephesi, Refet Bey'in (Bele) Güney Cephesi Komutanlıklarına tayini.
11 Kasım 1920 Doğu Cephesi Karargâhı, Gümrü'ye taşındı.
12 Kasım 1920 Ermeniler'in boşalttığı Iğdır'a, Türk birlikleri girdi.
15 Kasım 1920 Şeyh Sunusi (Libya) Ankara'ya geldi.
15 Kasım 1920 Islahiye kurtuldu.
18 Kasım 1920 Ermenistan'la Ateşkes Anlaşması imzalandı.
18 Kasım 1920 TBMM, Emperyalizme karşı bildirisini (beyanname) yayınladı.
20 Kasım 1920 General Papulas, Türkiye'deki Yunan orduları başkomutanlığına atandı.
21 Kasım 1920 Ali Fuat Paşa, Moskova büyükelçisi oldu.
22 Kasım 1920 Yunan Başkomutanı General Papulas İzmir'e geldi.
23 Kasım 1920 Demirci Mehmet Efe, Konya'ya atandı.
25 Kasım 1920 TBMM'de "Düğünlerde Men'i İsrafat Kanunu" kabul edildi.
27 Kasım 1920 Çerkez Ethem birliklerinin itaatsizlikleri, Ethem'in kardeşi Tevfik'in Batı cephesi komutana ve Mustafa Kemal'e yazdığı mektuplarla ortaya çıktı.
29 Kasım 1920 "İstiklal Madalyası" kanunu kabul edildi.
1 Aralık 1920 Demirci Mehmet Efe'nin ayaklanması.
3 Aralık 1920 Türkiye - Ermenistan arasındaki sınırı çizen Gümrü Antlaşması imzalandı.
3 Aralık 1920 Mamure kurtuldu.
4 Aralık 1920 Eskişehir'de Mustafa Kemal, İsmet İnönü ile Çerkez Ethem'in kardeşi milletvekili Çerkez Reşit arasında görüşmeler yapıldı; Çerkez Ethem birliklerinin takındığı davranış konuşuldu.
5 Aralık 1920 İstanbul'dan gelen İzzet (Furgaç) ve Salih (Hulusi Kezrak) Paşalarla Mustafa Kemal arasında görüşmeler yapıldı.
5 Aralık 1920 Mustafa Kemal tarafından TBMM'de Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubu kuruldu ve kendisi Grup Başkanlığı'na seçildi.
5 Aralık 1920 Bilecik Görüşmesi yapıldı.
6 Aralık 1920 Bilecik Görüşmesine katılanlar, Ankara'ya götürüldü.
9 Aralık 1920 İç ayaklanmaları bastırmak üzere, Merkez Ordusu kuruldu. Komutanlığa Nurettin Paşa getirildi.
11 Aralık 1920 Demirci Mehmet Efe üzerine, birlik gönderildi.
13 Aralık 1920 Doğu Cephesi Karargâhı, Kars'a taşındı.
16 Aralık 1920 Demirci Mehmet Efe yenildi.
19 Aralık 1920 5 Aralık'ta yapılan plesibit üzerine, Konstantin yeniden Yunanistan Kralı olarak Atina'ya geldi.
24 Aralık 1920 Çerkez Ethem'i yola getirmek için, bir örgüt kurulu, Kütahya'ya gönderildi.
27 Aralık 1920 Çerkez Ethem Ayaklanması başladı.
29 Aralık 1920 Kütahya, TBMM Kuvvetlerince işgal edildi
 
:: 1921 yılı ::
2 Ocak 1922 Ankara Hükümeti ile Ukrayna Hükümeti arasında dostluk antlaşması imzalandı.
4 Ocak 1922 Adana boşaltıldı. (Türk ordusu 5 Ocak'ta Adana'ya girdi.) Mersin ve Dörtyol kurtuldu. (Adana'nın Kurtuluş Günü 1973'te 20 Aralık'a alındı.)
10 Ocak 1922 Gazi Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi için, yaşamına, anılarına değinen uzun bir demeç verdi.
1 Şubat 1922 Musul'un kurtarılması kararı alındı.
4 Şubat 1922 Başkomutanlık Kanunu'nun süresi, üç ay daha uzatıldı.
16 Şubat 1922 Merkez Ordusu kaldırıldı.
19 Şubat 1922 Kazım Karabekir, uzmanlardan oluşan ikinci bir Meclisin kurulmasını önerdi.
1 Mart 1922 TBMM 3'üncü toplantı yılına başladı.
1 Mart 1922 Rauf Bey, Meclis ikinci başkanı oldu.
4 Mart 1922 Gazi Mustafa Kemal, cepheyi denetlemek üzere Ankara'dan ayrıldı.
15 Mart 1922 Mustafa Kemal, Batı Cephesini ziyaret etti.
22 - 26 Mart 1922 Paris Konferansı. İtilaf devletleri, 22 Mart'ta Türklere ve Yunanlılara mütareke önerisinde bulundu.
26 Mart 1922 Müttefikler, Sevr Antlaşması'nda bazı değişiklikler önerdi.
30 Mart 1922 Gazi Mustafa Kemal, İsmet (İnönü) Paşa ile birlikte Akşehir'den Çay'a döndü.
12 Nisan 1922 İstanbul Darülfünunu, öğrencilerin, milliyet duygularını inciten kimi müderrislerin değiştirilmesini istemeleri üzerine, geçici olarak kapatıldı.
13 Nisan 1922 İtalyanlar, Söke yöresini boşaltmaya başladı.
14 Nisan 1922 Yusuf İzzet Paşa öldü.
17 Nisan 1922 Mustafa Kemal, Batı Cephesi karargâhından Ankara'ya döndü.
21 Nisan 1922 Söke, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
25 Nisan 1922 İstanbul'da, Garbi Trakya Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
26 Nisan 1922 Yunan şilebini, Türk denizcileri ele geçirdi.
6 Mayıs 1922 Başkomutanlık Kanunu'nun süresi, ikinci defa üç ay daha uzatıldı.
11 Mayıs 1922 Hasan Bey, iktisat vekili oldu.
2 Haziran 1922 Moskova'dan dönen Ali Fuat Paşa, Ankara'da Mustafa Kemal ile görüştü.
3 Haziran 1922 TBMM Yunan zulmünü dünyaya duyurma kararı aldı.
4 Haziran 1922 Yunanistan'ın Anadolu Orduları Başkomutanlığına, General Hacıanesti atandı.
7 Haziran 1922 Averof gemisi ile iki Yunan gemisi, Samsun'u bombaladı.
11 Haziran 1922 Yunan ordusu başkomutanı General Hacıanesti, Afyon'a geldi.
14 Haziran 1922 Mustafa Kemal Adapazarı'nda, annesi ile görüştü.
17 Haziran 1922 İsmet Paşa, Ali İhsan Paşa'nın görevden alınmasını istedi.
18 Haziran 1922 Gazi Mustafa Kemal İzmit'te, Fransız yazarı Claude Farere ile görüştü. (TBMM Türkleri destekleyen yazara, 21 Ocak 1922 günlü toplantıda teşekkür kararı almıştı)
20 Haziran 1922 Fahrettin Paşa, Ali İhsan Paşa'nın yerine vekaleten 1. Ordu komutanlığına atandı.
24 Haziran 1922 Mustafa Kemal annesi ile birlikte, Adapazarı'ndan Ankara'ya döndü.
29 Haziran 1922 Nurettin Paşa, 1. Ordu komutanlığına atandı.
3 Temmuz 1922 Ali İhsan Paşa yargılanmak üzere, İstiklal Mahkemesine sevk edildi.
8 Temmuz 1922 TBMM'de İcra Vekilleri Heyeti'nin, Meclis başkanınca aday gösterilmeksizin, gizli oyla seçilmesi kabul edildi.
13 Temmuz 1922 Dr. Adnan Bey, T.B.M.M. ikinci başkanı oldu.
14 Temmuz 1922 Fransız milli bayramı dolayısı ile Ankara'da Albay Mougun'in evinde verilen şölende, Gazi M. Kemal uzun bir konuşma yaptı.
16 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal , Anadolu ve Müdafaa-i Hukuk Grubu toplantısında doğal başkan, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa ise Grup Başkanı oldu. "Misak-ı Milli" temel ilke kabul edildi.
20 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal'in Başkomutanlık yetkileri, süresiz olarak uzatıldı.
21 Temmuz 1922 Mustafa Kemal, Batı cephesine gitmek üzere Ankara'dan ayrıldı.
23 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal, Akşehir'e geldi.
25 Temmuz 1922 Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Batı Cephesinin bulunduğu Akşehir'e ulaştı.
27 Temmuz 1922 Mustafa Kemal Paşa, taarruza hazırlanma emrini verdi.
29 Temmuz 1922 İstanbul Darülfünunu'ndan, milliyet duygularına aykırı söz ve davranışları dolayısı ile bir bölük müderris çıkarıldı.
29 Temmuz 1922 İtilaf Devletleri, Yunanistan'a nota göndererek, İstanbul'u işgal etmelerine izin vermeyeceklerini bildirdiler.
30 Temmuz 1922 Planların son şeklini alması ve taarruz günü hakkında Başkomutan'ın karar vermesi. (26 Ağustos 1922)
30 Temmuz 1922 İzmir'deki Yunan Başkomiseri Sterghiades "Ionia" devletini ilan etti. (Bu kararı, İstanbul ve Ankara Hükümetleri ile İtilaf Devletleri Ağustos ayı içinde protesto ettiler)
31 Temmuz 1922 İstiklal Mahkemeleri Kanunu'nu kabul edildi.
4 Ağustos 1922 Enver Paşa öldürüldü.
6 Ağustos 1922 Batı Cephesi komutanı İsmet (İnönü) Paşa, ordulara gizli olarak "Taarruza Hazırlık" emri verdi.
6 Ağustos 1922 Gazi Mustafa Kemal, Ankara'ya döndü.
7 Ağustos 1922 Fevzi Paşa, Ankara'ya döndü.
7 Ağustos 1922 İstanbul'da İngiliz Yüksek Komiseri Sir H. Rumbold, Vahidettin'le görüştü. Padişah, Yunanlıların işgal ettikleri bölgelerin, Hükümetine verilmesi, Anadolu'daki hareketi bastırmada kendisine yardım edilmesini istedi.
13 Ağustos 1922 Genelkurmay Karargâhı'nın, Ankara'dan Batı Cephesi'ne hareketi.
14 Ağustos 1922 Celaleddin Arif Bey, başkanlık görevinden istifa etti.
16 Ağustos 1922 Genelkurmay Karargâhı, Akşehir'de göreve başladı.
17 Ağustos 1922 Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Ankara'dan cepheye hareket etti.
20 Ağustos 1922 Başkomutan, Akşehir'e geldi.
22 Ağustos 1922 Yunan başkomutanlığına General Trikopis getirildi.
24 Ağustos 1922 Akşehir'deki karargâh, Şühut'a nakledildi.
25 Ağustos 1922 Mustafa Kemal Paşa, Rauf Bey'e (Başbakan) ordularımızın yarın taarruza başlayacağını bildirdi.
26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz başladı. (saat : 5:30'da topçu ateşi ile)
26 Ağustos 1922 İznik kurtuldu.
27 Ağustos 1922 Afyon kurtuldu.
30 Ağustos 1922 Dumlupınar'da Başkomutan Muharebesi kazanıldı.
31 Ağustos 1922 Mustafa Kemal, Fevzi ve İsmet Paşaların son durumu değerlendirmeleri ve Başkomutan'ın takip emrini vermesi.
1 Eylül 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın Başkomutanlık emri: "Ordular! İlk Hedefimiz Akdeniz'dir. İleri!"
2 Eylül 1922 Yunan Başkomutanı Trikopis, Çalköy civarında esir alındı, Eskişehir kurtarıldı.
3 Eylül 1922 30 Ağustos Muharebesi'ne "Başkomutan Muharebesi" adı verildi.
3 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal, Dumlupınar'dan Uşak'a geldi.
4 Eylül 1922 Yunanlılar Akşehir'i yaktı, Söğüt ve Kula kurtarıldı.
5 Eylül 1922 Bilecik kurtarıldı.
6 Eylül 1922 Bursa'nın Yunanlılarca işgal edilmesi üzerine, TBMM kürsüsüne örtülmüş olan kara örtü kaldırıldı.
6 Eylül 1922 Yunanistan'ın Anadolu ordularına Başkomutan olarak atadığı Polyemekalis İzmir'e geldi.
7 Eylül 1922 İtilaf Devletleri, Ankara Hükümetine başvurarak mütareke istediler. Yunanistan'ın Anadolu'yu boşaltmasını koşul olarak ileri sürdüler.
7 Eylül 1922 Yunanistan'da Hükümet istifa etti. Yeni kabineyi Kalogeropulus kurdu.
7 Eylül 1922 Aydın'ın kurtuluşu.
8 Eylül 1922 Manisa'nın kurtuluşu.
9 Eylül 1922 İzmir geri alındı.
10 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal'in teklifi üzerine, Büyük Millet Meclisi saltanatın kaldırılmasına karar verdi.
10 Eylül 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın İzmir'e girişi.
11 Eylül 1922 Bursa'nın kurtuluşu.
12 Eylül 1922 Akdeniz İngiliz Filosu Başkomutanı Amiral Brock, Ankara'nın İngilizlerle savaş halinde olup olmadığını, Gazi Mustafa Kemal'e mektupla sordu. (Gazi Mustafa Kemal, 13 Eylül'de yanıt vererek, iki hükümetin siyasal ilişkiler kurabileceğini bildirdi.)
13 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal'in ulusa bildirisi. (Ulusu kutlarken, İzmir'den, Bursa'dan, Akdeniz ufuklarından ordunun selamını bildirdi.)
14 Eylül 1922 Mustafa Kemal'e "İzmir hemşehriliği" payesi verildi.
15 Eylül 1922 Ayvalık ve bazı kasabalar işgalden kurtarıldı.
15 Eylül 1922 İngiliz kabinesi aldığı kararla, Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya, tarafsız bölgeye saldırmaması için bildiride bulunmayı ve bir konferans toplanmasını öngördü.
17 Ağustos 1922 Türk birlikleri Bandırma'ya girdi.
18 Eylül 1922 İtilaf Devletleri, İstanbul ve Boğazlardaki tarafsız bölgelerin tarafsızlığına uyulması konusunda Ankara Hükümetine nota verdi.
18 Eylül 1922 Erdek ve Biga Yunan işgalinden kurtarıldı.
19 Eylül 1922 Başkomutan, General Pelle ile İzmir'de görüştü.
19 Eylül 1922 Fransız ve İtalyan'lar Çanakkale'nin Anadolu yakasını boşaltılar.
20 Eylül 1922 Fransız ve İtalyan kuvvetleri Çanakkale'den çekildi.
23 Eylül 1922 İtilaf Devletleri'nin zaferden sonra ilk notaları.
24 Eylül 1922 Damat Ferid yurt dışına kaçtı.
24 Eylül 1922 Türk kuvvetleri Çanakkale'de "tarafsız bölge" ye girdi.
27 Eylül 1922 General Harington, Gazi Mustafa Kemal'e, İstanbul'daki Yunan donanmasının uzaklaştırıldığını bildirdi.
27 Eylül 1922 Yunanistan'da ihtilal. Kral Konstantin tahtı bıraktı.
28 Eylül 1922 Franklin Bouillon'un güvence vermesi üzerine, Türk ordularının Boğazlara yönelen hareketi durduruldu.
29 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal , İtilaf Devletleri'nin 23 Eylül notasına yanıt vererek, Mudanya Konferansı'nın kabul edildiğini, İsmet (İnönü) Paşa'nın delege olarak atandığını bildirdi.
30 Eylül 1922 İsmet Paşa, Mudanya Konferansı delegesi olarak Mudanya'ya hareket etti.
1-2 Ekim 1922 Franklin Bouillon, Müttefik fevkalade komiserleriyle toplantı yaptı.
3 - 11 Ekim 1922 Mudanya Konferansı.
4 Ekim 1922 İtilaf Devletleri'nin 23 Eylül notasına, TBMM Hükümeti geniş yanıtını verdi.
5 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, kendisine önerilmiş olan Ankara hemşehriliğini kabul etti.
5 Ekim 1922 Fethi Bey Dahiliye vekili oldu.
7 Ekim 1922 Paris Kararları.
9 Ekim 1922 Fransız ve İtalyan delegeleri, İsmet Paşa ile özel bir görüşme yaptılar.
10 Ekim 1922 İsmet Paşa'ya antlaşma imzalamada yetki verildi.
10 Ekim 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın, Franklin Bouillon'a gönderdiği karşılık mesajı.
11 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı.
14 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması, Yunan Hükümeti tarafından kabul edildi.
15 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması yürürlüğe girdi.
15 Ekim 1922 Yunanlılar Doğu Trakya'yı boşaltmaya başladı.
16 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal Bursa'ya gitti.
19 Ekim 1922 Trakya'yı teslim almakla görevlendirilen Refet (Bele), İstanbul'a geldi.
19 Ekim 1922 İngiltere Başbakanı Lloyd George iktidardan düştü. 23 Ekim'de Bonar Law kabinesi kuruldu.
23 Ekim 1922 Doğu Trakya'nın devir teslim tarihleri saptandı.
26 Ekim 1922 İsmet Paşa Hariciye vekilliğine getirildi.
26 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, kendisine "fahri müderrislik" veren İstanbul Darülfünunu Edebiyat Medresesi'ne teşekkür etti.
27 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, Bursa'da öğretmenlere bir konuşma yaptı.
27 Ekim 1922 İsmet Paşa, Batı Cephesi komutanlığından ayrıldı.
27 Ekim 1922 Fevzi (Çakmak) Paşa, Batı Cephesi komutanlığına atandı.
28 Ekim 1922 İtilaf Devletleri, Lozan'da toplanacak Konferans için Ankara ve İstanbul Hükümetlerinden delege gönderilmesini istediler. (Ankara Hükümeti 29 Ekim'de, öneriyi kabul ettiğini bildirdi.)
30 Ekim 1922 "Osmanlı İmparatorluğu'nun İnkıraz Bulup Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Teşekkül Ettiğine Dair Heyet-i Umumiye" kararı.
30 Ekim 1922 İstanbul'da son Heyet-i Vükela toplantısı yapıldı. (Askeri tıp öğrencileriyle ilgili bir karar alınmıştır.)
31 Ekim 1922 Doğu Trakya, Türk Jandarma ve sivil memurlarına teslim edilmeye başlandı. Çorlu, Silivri teslim edildi.
1 Kasım 1922 Türk Jandarma birlikleri, Çanakkale Boğazı bölgesinde ve diğer yerlerde yeni durumlarını aldılar.
1 Kasım 1922 Saltanat kaldırıldı.
4 Kasım 1922 İstanbul'da Tevfik Paşa kabinesinin istifasıyla son Osmanlı Hükümeti de ortadan kalktı. İstanbul Ankara Hükümetinin denetimine girdi.
4 Kasım 1922 Osmanlı Devleti'nin resmi gazetesi Takvimi Vekayi'nin son sayısı çıktı.
4 Kasım 1922 İsmet (İnönü) Paşa, Saltanatın kaldırıldığını İtilaf Devletlerine bildirdi.
5 Kasım 1922 Refet (Bele), İstanbul'da nezaretlere, her türlü çalışmaları kesmeleri buyruğunu verdi. İstanbul Hükümeti böylelikle sona erdi.
5 Kasım 1922 Lozan'a gidecek heyet, Ankara'dan ayrıldı.
6 Kasım 1922 TBMM'ce kabul edilen kanunlar, İstanbul ve Trakya'da uygulanmaya başlandı.
9 Kasım 1922 Lozan'a gidecek heyet İstanbul'dan ayrıldı.
10 Kasım 1922 Kırklareli'nin işgalden kurtuluşu.
10 Kasım 1922 VI. Mehmet Vahidettin'in son selamlık töreni yapıldı.
11 Kasım 1922 Türk Heyeti Lozan'a vardı.
16 Kasım 1922 Son Padişah Vahidettin, İşgal Orduları Başkomutanı Harrington'a yazıyla başvurarak, İstanbul'da hayatını tehlikede gördüğünü ve İngiltere'ye sığınmak isteğini bildirdi.
17 Kasım 1922 Vahidettin, İngiliz savaş gemisi Malaya ile İstanbul'dan kaçtı.
18 Kasım 1922 Vahidettin, T.B.M.M.'nce Halifelikten düşürüldü.
18 Kasım 1922 Abdülmecid Efendi Halife seçildi.
20 Kasım 1922 Lozan Konferansı'nın başlaması.
21 Kasım 1922 Lozan Konferansı'nın ilk oturumu yapıldı.
25 Kasım 1922 Edirne işgalden kurtuldu.
26 Kasım 1922 Çanakkale işgalden kurtuldu.
28 Kasım 1922 "Sened-i Hakanilerin Balasına Mevzu Tuğra Yerine "Türkiye Büyük Millet Meclisi" Nam-ı Alisinin İkamesi ve Sened-i Mezkure İzafe olunan "Hakani" Kaydının Ref'i ile "Milli" Sıfat-ı Mübeccelinin Vaz'ı Hakkında Kararname" yayınlandı.
28 Kasım 1922 Yunanistan'da, yenilgiye neden olan kabine üyeleri ile Başkomutan Hacıanesti, idama mahkum edildi.
30 Kasım 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması uyarınca, Doğu Trakya'nın teslim işlemleri tamamlandı.
2 Aralık 1922 Gazi Mustafa Kemal TBMM'de, üç milletvekilinin, seçim kanununun değiştirilmesi yolunda verdikleri önerge üzerinde konuştu.
6 Aralık 1922 Dr. Adnan Bey, TBMM ikinci başkanlığından istifa etti.
6 Aralık 1922 Gazi Mustafa Kemal , Ankara'da Hakimiyeti Milliye, Öğüt, Yenigün muhabirlerine, Halk Fırkası'nı kuracağını açıkladı.
13 Aralık 1922 Ali Fuat Paşa, TBMM İkinci başkanı seçildi.
16 Aralık 1922 Dr. Adnan Bey, Hükümetin İstanbul temsilcisi oldu.
22 Aralık 1922 Lozan Konferansı'nın kesilmesi ihtimaline karşı, Başkomutan orduya hazırlık emri verdi.

:: 1922 yılı ::
2 Ocak 1922 Ankara Hükümeti ile Ukrayna Hükümeti arasında dostluk antlaşması imzalandı.
4 Ocak 1922 Adana boşaltıldı. (Türk ordusu 5 Ocak'ta Adana'ya girdi.) Mersin ve Dörtyol kurtuldu. (Adana'nın Kurtuluş Günü 1973'te 20 Aralıkğa alındı.)
10 Ocak 1922 Gazi Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi için, yaşamına, anılarına değinen uzun bir demeç verdi.
1 Şubat 1922 Musul'un kurtarılması kararı alındı.
4 Şubat 1922 Başkomutanlık Kanunu'nun süresi, üç ay daha uzatıldı.
16 Şubat 1922 Merkez Ordusu kaldırıldı.
19 Şubat 1922 Kazım Karabekir, uzmanlardan oluşan ikinci bir Meclisin kurulmasını önerdi.
1 Mart 1922 T.B.M.M. 3'üncü toplantı yılına başladı.
1 Mart 1922 Rauf Bey, Meclis ikinci başkanı oldu.
4 Mart 1922 Gazi Mustafa Kemal, cepheyi denetlemek üzere Ankara'dan ayrıldı.
15 Mart 1922 Mustafa Kema,l Batı Cephesini ziyaret etti.
22 - 26 Mart 1922 Paris Konferansı. İtilaf devletleri, 22 Mart'ta Türklere ve Yunanlılara mütareke önerisinde bulundu.
26 Mart 1922 Müttefikler, Sevr Antlaşması'nda bazı değişiklikler önerdi.
30 Mart 1922 Gazi Mustafa Kemal, İsmet (İnönü) Paşa ile birlikte Akşehir'den Çay'a döndü.
12 Nisan 1922 İstanbul Darülfünunu, öğrencilerin, milliyet duygularını inciten kimi müderrislerin değiştirilmesini istemeleri üzerine, geçici olarak kapatıldı.
13 Nisan 1922 İtalyanlar, Söke yöresini boşaltmaya başladı.
14 Nisan 1922 Yusuf İzzet Paşa öldü.
17 Nisan 1922 Mustafa Kemal, Batı Cephesi karargâhından Ankara'ya döndü.
21 Nisan 1922 Söke, Yunanlılar tarafından işgal edildi.
25 Nisan 1922 İstanbul'da, Garbi Trakya Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
26 Nisan 1922 Yunan şilebini, Türk denizcileri ele geçirdi.
6 Mayıs 1922 Başkomutanlık Kanunu'nun süresi, ikinci defa üç ay daha uzatıldı.
11 Mayıs 1922 Hasan Bey, iktisat vekili oldu.
2 Haziran 1922 Moskova'dan dönen Ali Fuat Paşa, Ankara'da Mustafa Kemal ile görüştü.
3 Haziran 1922 T.B.M.M. Yunan zulmünü dünyaya duyurma kararı aldı.
4 Haziran 1922 Yunanistan'ın Anadolu Orduları Başkomutanlığına, General Hacıanesti atandı.
7 Haziran 1922 Averof gemisi ile iki Yunan gemisi, Samsun'u bombaladı.
11 Haziran 1922 Yunan ordusu başkomutanı General Hacıanesti, Afyon'a geldi.
14 Haziran 1922 Mustafa Kemal Adapazarı'nda, annesi ile görüştü.
17 Haziran 1922 İsmet Paşa, Ali İhsan Paşa'nın görevden alınmasını istedi.
18 Haziran 1922 Gazi Mustafa Kemal İzmit'te, Fransız yazarı Claude Farere ile görüştü. (T.B.M.M. Türkleri destekleyen yazara, 21 Ocak 1922 günlü toplantıda teşekkür kararı almıştı)
20 Haziran 1922 Fahrettin Paşa, Ali İhsan Paşa'nın yerine vekaleten 1. Ordu komutanlığına atandı.
24 Haziran 1922 Mustafa Kemal annesi ile birlikte, Adapazarı'ndan Ankara'ya döndü.
29 Haziran 1922 Nurettin Paşa, 1. Ordu komutanlığına atandı.
3 Temmuz 1922 Ali İhsan Paşa yargılanmak üzere, İstiklal Mahkemesine sevk edildi.
8 Temmuz 1922 T.B.M.M.'nde İcra Vekilleri Heyeti'nin, Meclis başkanınca aday gösterilmeksizin, gizli oyla seçilmesi kabul edildi.
13 Temmuz 1922 Dr. Adnan Bey, T.B.M.M. ikinci başkanı oldu.
14 Temmuz 1922 Fransız milli bayramı dolayısı ile Ankara'da Albay Mougun'in evinde verilen şölende, Gazi M. Kemal uzun bir konuşma yaptı.
16 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal , Anadolu ve Müdafaa-i Hukuk Grubu toplantısında doğal başkan, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa ise Grup Başkanı oldu. "Misak-ı Milli" temel ilke kabul edildi.
20 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal'in Başkomutanlık yetkileri, süresiz olarak uzatıldı.
21 Temmuz 1922 Mustafa Kemal, Batı cephesine gitmek üzere Ankara'dan ayrıldı.
23 Temmuz 1922 Gazi Mustafa Kemal, Akşehir'e geldi.
25 Temmuz 1922 Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa, Batı Cephesinin bulunduğu Akşehir'e ulaştı.
27 Temmuz 1922 Mustafa Kemal Paşa, taarruza hazırlanma emrini verdi.
29 Temmuz 1922 İstanbul Darülfünunu'ndan, milliyet duygularına aykırı söz ve davranışları dolayısı ile bir bölük müderris çıkarıldı.
29 Temmuz 1922 İtilaf Devletleri, Yunanistan'a nota göndererek, İstanbul'u işgal etmelerine izin vermeyeceklerini bildirdiler.
30 Temmuz 1922 Planların son şeklini alması ve taarruz günü hakkında Başkomutan'ın karar vermesi. (26 Ağustos 1922)
30 Temmuz 1922 İzmir'deki Yunan Başkomiseri Sterghiades "Ionia" devletini ilan etti. (Bu kararı, İstanbul ve Ankara Hükümetleri ile İtilaf Devletleri Ağustos ayı içinde protesto ettiler)
31 Temmuz 1922 İstiklal Mahkemeleri Kanunu'nu kabul edildi.
4 Ağustos 1922 Enver Paşa öldürüldü.
6 Ağustos 1922 Batı Cephesi komutanı İsmet (İnönü) Paşa, ordulara gizli olarak "Taarruza Hazırlık" emri verdi.
6 Ağustos 1922 Gazi Mustafa Kemal, Ankara'ya döndü.
7 Ağustos 1922 Fevzi Paşa, Ankara'ya döndü.
7 Ağustos 1922 İstanbul'da İngiliz Yüksek Komiseri Sir H. Rumbold, Vahidettin'le görüştü. Padişah, Yunanlıların işgal ettikleri bölgelerin, Hükümetine verilmesi, Anadolu'daki hareketi bastırmada kendisine yardım edilmesini istedi.
13 Ağustos 1922 Genelkurmay Karargâhı'nın, Ankara'dan Batı Cephesi'ne hareketi.
14 Ağustos 1922 Celaleddin Arif Bey, başkanlık görevinden istifa etti.
16 Ağustos 1922 Genelkurmay Karargâhı, Akşehir'de göreve başladı.
17 Ağustos 1922 Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Ankara'dan cepheye hareket etti.
20 Ağustos 1922 Başkomutan, Akşehir'e geldi.
22 Ağustos 1922 Yunan başkomutanlığına General Trikopis getirildi.
24 Ağustos 1922 Akşehir'deki karargâh, Şühut'a nakledildi.
25 Ağustos 1922 Mustafa Kemal Paşa, Rauf Bey'e (Başbakan) ordularımızın yarın taarruza başlayacağını bildirdi.
26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz başladı. (saat : 5:30'da topçu ateşi ile)
26 Ağustos 1922 İznik kurtuldu.
27 Ağustos 1922 Afyon kurtuldu.
30 Ağustos 1922 Dumlupınar'da Başkomutan Muharebesi kazanıldı.
31 Ağustos 1922 Mustafa Kemal, Fevzi ve İsmet Paşaların son durumu değerlendirmeleri ve Başkomutan'ın takip emrini vermesi.
1 Eylül 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın Başkomutanlık emri: "Ordular! İlk Hedefimiz Akdenizdir. İleri!"
2 Eylül 1922 Yunan Başkomutanı Trikopis, Çalköy civarında esir alındı, Eskişehir kurtarıldı.
3 Eylül 1922 30 Ağustos Muharebesi'ne "Başkomutan Muharebesi" adı verildi.
3 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal, Dumlupınar'dan Uşak'a geldi.
4 Eylül 1922 Yunanlılar Akşehir'i yaktı, Söğüt ve Kula kurtarıldı.
5 Eylül 1922 Bilecik kurtarıldı.
6 Eylül 1922 Bursa'nın Yunanlılarca işgal edilmesi üzerine, T.B.M.M. kürsüsüne örtülmüş olan kara örtü kaldırıldı.
6 Eylül 1922 Yunanistan'ın Anadolu ordularına Başkomutan olarak atadığı Polyemekalis İzmir'e geldi.
7 Eylül 1922 İtilaf Devletleri, Ankara Hükümetine başvurarak mütareke istediler. Yunanistan'ın Anadolu'yu boşaltmasını koşul olarak ileri sürdüler.
7 Eylül 1922 Yunanistan'da Hükümet istifa etti. Yeni kabineyi Kalogeropulus kurdu.
7 Eylül 1922 Aydın'ın kurtuluşu.
8 Eylül 1922 Manisa'nın kurtuluşu.
9 Eylül 1922 İzmir geri alındı.
10 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal'in teklifi üzerine, Büyük Millet Meclisi saltanatın kaldırılmasına karar verdi.
10 Eylül 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın İzmir'e girişi.
11 Eylül 1922 Bursa'nın kurtuluşu.
12 Eylül 1922 Akdeniz İngiliz Filosu Başkomutanı Amiral Brock, Ankara'nın İngilizlerle savaş halinde olup olmadığını, Gazi Mustafa Kemal'e mektupla sordu. (Gazi Mustafa Kemal, 13 Eylül'de yanıt vererek, iki hükümetin siyasal ilişkiler kurabileceğini bildirdi.)
13 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal'in ulusa bildirisi. (Ulusu kutlarken, İzmir'den, Bursa'dan, Akdeniz ufuklarından ordunun selamını bildirdi.)
14 Eylül 1922 Mustafa Kemal'e "İzmir hemşehriliği" payesi verildi.
15 Eylül 1922 Ayvalık ve bazı kasabalar işgalden kurtarıldı.
15 Eylül 1922 İngiliz kabinesi aldığı kararla, Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya, tarafsız bölgeye saldırmaması için bildiride bulunmayı ve bir konferans toplanmasını öngördü.
17 Ağustos 1922 Türk birlikleri Bandırma'ya girdi.
18 Eylül 1922 İtilaf Devletleri, İstanbul ve Boğazlardaki tarafsız bölgelerin tarafsızlığına uyulması konusunda Ankara Hükümetine nota verdi.
18 Eylül 1922 Erdek ve Biga Yunan işgalinden kurtarıldı.
19 Eylül 1922 Başkomutan, General Pelle ile İzmir'de görüştü.
19 Eylül 1922 Fransız ve İtalyan'lar Çanakkale'nin Anadolu yakasını boşaltılar.
20 Eylül 1922 Fransız ve İtalyan kuvvetleri Çanakkale'den çekildi.
23 Eylül 1922 İtilaf Devletleri'nin zaferden sonra ilk notaları.
24 Eylül 1922 Damat Ferid yurt dışına kaçtı.
24 Eylül 1922 Türk kuvvetleri Çanakkale'de "tarafsız bölge" ye girdi.
27 Eylül 1922 General Harington, Gazi Mustafa Kemal'e, İstanbul'daki Yunan donanmasının uzaklaştırıldığını bildirdi.
27 Eylül 1922 Yunanistan'da ihtilal. Kral Konstantin tahtı bıraktı.
28 Eylül 1922 Franklin Bouillon'un güvence vermesi üzerine, Türk ordularının Boğazlara yönelen hareketi durduruldu.
29 Eylül 1922 Gazi Mustafa Kemal , İtilaf Devletleri'nin 23 Eylül notasına yanıt vererek, Mudanya Konferansı'nın kabul edildiğini, İsmet (İnönü) Paşa'nın delege olarak atandığını bildirdi.
30 Eylül 1922 İsmet Paşa, Mudanya Konferansı delegesi olarak Mudanya'ya hareket etti.
1-2 Ekim 1922 Franklin Bouillon, Müttefik fevkalade komiserleriyle toplantı yaptı.
3 - 11 Ekim 1922 Mudanya Konferansı.
4 Ekim 1922 İtilaf Devletleri'nin 23 Eylül notasına, T.B.M.M. Hükümeti geniş yanıtını verdi.
5 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, kendisine önerilmiş olan Ankara hemşehriliğini kabul etti.
5 Ekim 1922 Fethi Bey Dahiliye vekili oldu.
7 Ekim 1922 Paris Kararları.
9 Ekim 1922 Fransız ve İtalyan delegeleri, İsmet Paşa ile özel bir görüşme yaptılar.
10 Ekim 1922 İsmet Paşa'ya antlaşma imzalamada yetki verildi.
10 Ekim 1922 Mustafa Kemal Paşa'nın, Franklin Bouillon'a gönderdiği karşılık mesajı.
11 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı.
14 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması, Yunan Hükümeti tarafından kabul edildi.
15 Ekim 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması yürürlüğe girdi.
15 Ekim 1922 Yunanlılar Doğu Trakya'yı boşaltmaya başladı.
16 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal Bursa'ya gitti.
19 Ekim 1922 Trakya'yı teslim almakla görevlendirilen Refet (Bele), İstanbul'a geldi.
19 Ekim 1922 İngiltere Başbakanı Lloyd George iktidardan düştü. 23 Ekim'de Bonar Law kabinesi kuruldu.
23 Ekim 1922 Doğu Trakya'nın devir teslim tarihleri saptandı.
26 Ekim 1922 İsmet Paşa Hariciye vekilliğine getirildi.
26 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, kendisine "fahri müderrislik" veren İstanbul Darülfünunu Edebiyat Medresesi'ne teşekkür etti.
27 Ekim 1922 Gazi Mustafa Kemal, Bursa'da öğretmenlere bir konuşma yaptı.
27 Ekim 1922 İsmet Paşa, Batı Cephesi komutanlığından ayrıldı.
27 Ekim 1922 Fevzi (Çakmak) Paşa, Batı Cephesi komutanlığına atandı.
28 Ekim 1922 İtilaf Devletleri, Lozan'da toplanacak Konferans için Ankara ve İstanbul Hükümetlerinden delege gönderilmesini istediler. (Ankara Hükümeti 29 Ekim'de, öneriyi kabul ettiğini bildirdi.)
30 Ekim 1922 "Osmanlı İmparatorluğu'nun İnkıraz Bulup Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Teşekkül Ettiğine Dair Heyet-i Umumiye" kararı.
30 Ekim 1922 İstanbul'da son Heyet-i Vükela toplantısı yapıldı. (Askeri tıp öğrencileriyle ilgili bir karar alınmıştır.)
31 Ekim 1922 Doğu Trakya, Türk Jandarma ve sivil memurlarına teslim edilmeye başlandı. Çorlu, Silivri teslim edildi.
1 Kasım 1922 Türk Jandarma birlikleri, Çanakkale Boğazı bölgesinde ve diğer yerlerde yeni durumlarını aldılar.
1 Kasım 1922 Saltanat kaldırıldı.
4 Kasım 1922 İstanbul'da Tevfik Paşa kabinesinin istifasıyla son Osmanlı Hükümeti de ortadan kalktı. İstanbul Ankara Hükümetinin denetimine girdi.
4 Kasım 1922 Osmanlı Devleti'nin resmi gazetesi "Takvimi Vekayi"nin son sayısı çıktı.
4 Kasım 1922 İsmet (İnönü) Paşa, Saltanatın kaldırıldığını İtilaf Devletlerine bildirdi.
5 Kasım 1922 Refet (Bele), İstanbul'da nezaretlere, her türlü çalışmaları kesmeleri buyruğunu verdi. İstanbul Hükümeti böylelikle sona erdi.
5 Kasım 1922 Lozan'a gidecek heyet, Ankara'dan ayrıldı.
6 Kasım 1922 T.B.M.M.'nce kabul edilen kanunlar, İstanbul ve Trakya'da uygulanmaya başlandı.
9 Kasım 1922 Lozan'a gidecek heyet İstanbul'dan ayrıldı.
10 Kasım 1922 Kırklareli'nin işgalden kurtuluşu.
10 Kasım 1922 VI. Mehmet Vahidettin'in son selamlık töreni yapıldı.
11 Kasım 1922 Türk Heyeti Lozan'a vardı.
16 Kasım 1922 Son Padişah Vahidettin, İşgal Orduları Başkomutanı Harrington'a yazıyla başvurarak, İstanbul'da hayatını tehlikede gördüğünü ve İngiltere'ye sığınmak isteğini bildirdi.
17 Kasım 1922 Vahidettin, İngiliz savaş gemisi Malaya ile İstanbul'dan kaçtı.
18 Kasım 1922 Vahidettin, T.B.M.M.'nce Halifelikten düşürüldü.
18 Kasım 1922 Abdülmecid Efendi Halife seçildi.
20 Kasım 1922 Lozan Konferansı'nın başlaması.
21 Kasım 1922 Lozan Konferansı'nın ilk oturumu yapıldı.
25 Kasım 1922 Edirne işgalden kurtuldu.
26 Kasım 1922 Çanakkale işgalden kurtuldu.
28 Kasım 1922 "Sened-i Hakanilerin Balasına Mevzu Tuğra Yerine "Türkiye Büyük Millet Meclisi" Nam-ı Alisinin İkamesi ve Sened-i Mezkure İzafe olunan "Hakani" Kaydının Ref'i ile "Milli" Sıfat-ı Mübeccelinin Vaz'ı Hakkında Kararname" yayınlandı.
28 Kasım 1922 Yunanistan'da, yenilgiye neden olan kabine üyleri ile Başkomutan Hacıanesti, idama mahkum edildi.
30 Kasım 1922 Mudanya Ateşkes Antlaşması uyarınca, Doğu Trakya'nın teslim işlemleri tamamlandı.
2 Aralık 1922 Gazi Mustafa Kemal T.B.M.M.'nde, üç milletvekilinin, seçim kanununun değiştirilmesi yolunda verdikleri önerge üzerinde konuştu.
6 Aralık 1922 Dr. Adnan Bey, T.B.M.M. ikinci başkanlığından istifa etti.
6 Aralık 1922 Gazi Mustafa Kemal , Ankara'da Hakimiyeti Milliye, Öğüt, Yenigün muhabirlerine, Halk Fırkası'nı kuracağını açıkladı.
13 Aralık 1922 Ali Fuat Paşa, T.B.M.M. İkinci başkanı seçildi.
16 Aralık 1922 Dr. Adnan Bey, Hükümetin İstanbul temsilcisi oldu.
22 Aralık 1922 Lozan Konferansı'nın kesilmesi ihtimaline karşı, Başkomutan orduya hazırlık emri verdi.

:: 1923 yılı ::
14 Ocak 1923 Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım İzmir'de öldü. Karşıyaka'ya gömüldü.
14 - 20 Şubat 1923 Mustafa Kemal, Batı Anadolu gezisine çıktı.
16 - 17 Ocak Mustafa Kemal, İzmit'te gazetecilere konuştu.
27 Ocak 1923 Mustafa Kemal'in İzmir'e gidişi.
29 Ocak 1923 Mustafa Kemal Paşa, Lâtife Hanım'la evlendi. (5 Ağustos 1925'te ayrılmıştır.)
30 Ocak 1923 Lausanne'de, "Sivil Mevkufi'nin İadesiyle Harp Esirlerinin Mübadelesine Dair Türk-Yunan İtilafnamesi" imzalandı.
4 Şubat 1923 Lozan Konferansı, önemli noktalardaki uyuşmazlıklar sebebiyle kesildi. (ara verildi)
7 Şubat 1923 Mustafa Kemal'in minberden halka hitap edişi.
16 Şubat 1923 Lozan Heyeti, İstanbul'a döndü.
17 Şubat 1923 Gazi Mustafa Kemal, ikinci defa Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na seçildi.
17 Şubat 1923 İzmir'de "Türkiye İktisat Kongresi" toplandı.
19 Şubat 1923 Mustafa Kemal, İsmet Paşa ile birlikte Ankara'ya gitti.
24 Şubat 1923 İstanbul Polis Müdüriyeti Umumiye'si lağvedilerek, yerine Ankara'daki Emniyet Umumiye Müdürlüğü'ne bağlı ve İl Teşkilatları düzeyinde İstanbul Polis Müdürlüğü kuruldu.
27 Şubat 1923 TBMM'de Lozan Konferansı üzerinde gizli oturumda görüşmeler yapıldı. (6 Mart'ta görüşmeler yapıldı. Ankara Hükümetinin karşı barış önerileri, İtilaf Devletleri temsilcilerine 8 Mart'ta verildi)
28 Şubat 1923 Mustafa Kemal'e "İstanbul hemşehriliği" payesi verildi.
1 Mart 1923 Ali Fuat Paşa yeniden, TBMM ikinci başkanı oldu.
2 Mart 1923 İzmir İktisat Kongresi'nde Latin Harflerinin kabulü için verilen önerge, Kongre başkanı Kazım Karabekir tarafından reddedildi.
4 Mart 1923 İzmir İktisat Kongresi sona erdi.
15 Mart 1923 Mustafa Kemal, Adana'yı ziyaret etti.
17 Mart 1923 Mustafa Kemal, Adana'dan Mersin ve Tarsus'a geçti.
20 Mart 1923 Mustafa Kemal, Konya'da halka seslendi.
21 Mart 1923 Gazi Mustafa Kemal , Konya'da Hilaliahmer (Kızılay) Kadınlar Şubesi'nde yaptığı konuşmada, kadın haklarına değindi.
22 Mart 1923 Mustafa Kemal Konya'da, Mevlâna Türbesi'ni ziyaret etti.
27 Mart 1923 Milletvekili Ali Şükrü Bey öldürüldü.
31 Mart 1923 İtilaf Devletleri, Lozan'a yeniden delege istediler.
31 Mart 1923 "Mahkum Askeri ve Sivil Üzera Hakkında Aff-ı Umumi ilanına Dair Kanun" TBMM'de kabul edildi.
1 Nisan 1923 Topal Osman, Ankara'nın Seyranbağları'ndaki evinde yaralı olarak ele geçirildi.
1 Nisan 1923 TBMM, seçimin yenilenmesi için karar aldı.
8 Nisan 1923 Gazi Mustafa Kemal "Dokuz Umde" 'yi yayınladı. (Seçim bildirisi niteliğindeki bu ilkeler, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti adına yayınladı.)
9 Nisan 1923 Doğu Anadolu demiryolunun yapımı karşılığında bazı imtiyazların verildiği "Chester Projesi" TBMM tarafından onaylandı.( Ancak bu proje uygulamadan kaldırıldı.)
16 Nisan 1923 Birinci TBMM çalışmaları sona erdi.
21 Nisan 1923 İsmet Paşa başkanlığındaki heyet Lozan'a vardı.
23 Nisan 1923 Lozan Konferansı'nın ikinci evresi başladı.
30 Mayıs 1923 Antakya - İskenderun ve Havalisi Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu.
26 Haziran 1923 General Harington, Abdülmecid Efendi'yi ziyaret etti.
28 Haziran 1923 Gazi Mustafa Kemal, kendine "Müderrislik Şahadetnamesi" gönderen İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesi'ne teşekkür telgrafı yolladı.
10 Temmuz 1923 Fener Kilisesi Patriği Meletios, Yunanistan'a kaçtı.
12 Temmuz 1923 Polonya ile ticaret antlaşması imzalandı.
19 Temmuz 1923 Gazi Mustafa Kemal, İsmet İnönü'ye Lozan Konferansı konusunda telgraf gönderdi.
23 Temmuz 1923 Türkiye-Polonya dostluk antlaşması imzalandı.
24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşması, imzalandı.
29 Temmuz 1923 Batı Cephesi karargâhı Ankara'ya taşındı.
4 Ağustos 1923 Rauf Bey başbakanlıktan ayrıldı.
5 Ağustos 1923 Genelkurmay Başkanlığı, barış, konuş ve kuruluş planını uygulamaya başladı.
6 Ağustos 1923 Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasında Mausanne'de suçluların geri verilmesi ve başka konularda sözleşmeler imzalandı. (Görüşmeler 29 Haziran'da başlamıştı.)
10 Ağustos 1923 İsmet Paşa Lozan'dan döndü.
11 Ağustos 1923 TBMM'nin ikinci dönemi başladı.
13 Ağustos 1923 Gazi Mustafa Kemal, Halk Partisi'ni kurdu.
13 Ağustos 1923 Mustafa Kemal ikinci kez TBMM Başkanlığına seçildi.
14 Ağustos 1923 Fethi Bey yeni bir Hükümet kurdu.
18 Ağustos 1923 İzmir'den de seçilmiş olan Gazi Mustafa Kemal, Ankara milletvekilliğini kabul etti.
23 Ağustos 1923 Lozan Antlaşması'nı TBMM onayladı.
1 Eylül 1923 Batı Cephesi Karargâhı kaldırıldı.
9 Eylül 1923 Halk Fırkası kuruldu.
15 Eylül 1923 Karaağaç Yunanlılar'dan alındı.
20 Eylül 1923 İstanbul'da , kapütilasyonların öngördüğü yabancı devletlere ait postaneler kapatıldı.
21 Eylül 1923 Bozcaada Yunanlılar'dan alındı.
22 Eylül 1923 İmroz Yunanlılardan alındı.
25 Eylül 1923 Milli sınırlar dışında kalmış ve Milli Mücadele'ye katılmamış olanlara yapılacak işlemleri belirten 347 sayılı kanun TBMM'de kabul edildi.
27 Eylül 1923 Harp Okulu, İstanbul'da Harbiye'deki binasına taşındı.
2 Ekim 1923 İtilaf Devletlerinin son birlikleri İstanbul'dan ayrıldı.
4 Ekim 1923 Anadolu Müstakil Türk Ortodoksları lideri Papa Eftim, Milli Hükümeti destekleyen beyannamesini yayınladı.
4 Ekim 1923 İstanbul'da sansür kaldırıldı.
6 Ekim 1923 Şükrü Naili (Gökberk) Paşa komutasındaki Türk birlikleri İstanbul'a girdi.
6 Ekim 1923 İngilizler Çanakkale'den ayrıldı.
13 Ekim 1923 Ankara'yı "Hükümet Merkezi" yapan kanun kabul edildi.
13 Ekim 1923 TBMM'de "Mübadele İmar ve İskan Vekaleti İhdasına Dair Kanun" kabul edildi.
24 Ekim 1923 TBMM'de (362 sayılı) "12 Rebiülevvel Gecesiyle Gününün Milli Bayram Addine Dair Kanun" kabul edildi. (27.5.1935 günlü, 2739 sayılı, ulusal bayramlarla ilgili kanunla kaldırılmıştır.)
27 Ekim 1923 Fethi (Okyar) Bey Hükümeti istifa etti.
29 Ekim 1923 Cumhuriyet ilân edildi. Gazi Mustafa Kemal Paşa gizli oyla oybirliği ile Cumhurbaşkanı seçildi.
30 Ekim 1923 Cumhuriyet'in İlk Hükümetini, Başvekil sanı ile İsmet (İnönü) kurdu.
31 Ekim 1923 Seferberliğin 1 Kasım 1923 tarihinde kaldırılmasına ilişkin Kanun TBMM'de kabul edildi. (Seferberlik 3 Ağustos 1914'de ilan edilmişti).
1 Kasım 1923 Fethi (Okyar) Bey T.B.M.M. Başkanlığına seçildi.
14 Kasım 1923 Temyizin (Yargıtay) Ankara'ya taşınmasını öngören kanun, TBMM'de kabul edildi.
19 Kasım 1923 Gazi Mustafa Kemal, Halk Fırkası başkanlığına vekalet etmesini bir yazı ile İsmet (İnönü)'den istedi.
20 Kasım 1923 Halk Fırkası "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" örgütlerini kendi içinde topladı.
24 Kasım 1923 Hindistan'daki İsmaillerin başkanı Ağa Han ve Emir Ali, İsmet (İnönü) Paşa'ya Hilafet konusunda yazılar yazdılar.
10 Aralık 1923 Türkiye-Arnavutluk arasında dostluk antlaşması imzalandı. (Ankara)
15 Aralık 1923 Türkiye-Macaristan dostluk antlaşması imzalandı. (İstanbul)
26 Aralık 1923 "Zafer ve Barış Şerefine" kimi suçlar dışında "Aff-ı Umumi Kanunu" TBMM'de kabul edildi.

:: 1924 yılı ::
1 Ocak 1924 Gazi Mustafa Kemal İzmir'e gitti.
2 Ocak 1924 TBMM'de "Hafta Tatili Hakkında Kanun" kabul edildi. (O güne değin hafta tatili zorunluluğu yoktu.)
2 Ocak 1924 İstanbul İstiklal Mahkemesi'nde gazeteciler beraat etti.
28 Ocak 1924 Türkiye-Avusturya dostluk, ticaret ve ikamet antlaşmaları imzalandı. (İstanbul)
7 Şubat 1924 TBMM'de, Milli Mücadelede şehit olan gönüllü ve subayların ailelerine maaş bağlanmasına ilişkin kanun kabul edildi.
13 Şubat 1924 İstanbul İstiklal Mahkemesi'nin mahkum ettiği gazetecilerin affı TBMM'de kabul edildi.
15 - 22 Şubat 1924 İzmir'de harp oyunları yapıldı. (Bu günlerde, Hilafetin kaldırılması için karar verildi. Gazi Mustafa Kemal ile İsmet (İnönü) bu konuda görüştüler.)
29 Şubat 1924 Halife Abdülmecit için İstanbul'da son Cuma selamlığı töreni yapıldı.
1 Mart 1924 Gazi Mustafa Kemal, TBMM'nin açılış konuşmasında, öğretimin birleştirilmesi ve ordunun siyasetten ayrılmasının gereğine işaret etti.
1 Mart 1924 Gazi Mustafa Kemal Kastamonu'da, Şapka ve Kıyafet Devrimini başlattı.
2 Mart 1924 CHP Grubu toplantısında, ertesi gün alınacak kararlar üzerinde görüşüldü.
3 Mart 1924 Hilafet kaldırıldı.
3 Mart 1924 Tevhid-i Tedrisat Kanunu kabul edilerek, eğitimde birlik sağlandı.
3 Mart 1924 Şeriye ve Evkaf Vekaletleri kaldırıldı. (laik devlete doğru ilk adım)
3 Mart 1924 Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Vekaleti kaldırıldı. (Genelkurmay Başkanlığı, hükümet ve siyaset dışına çıktı)
5 Mart 1924 TBMM'de "Ziraat ve Ticaret Vekaletleri Teşkiline" dair kanun kabul edildi.
8 Mart 1924 TBMM Birinci dönem üyelerine İstiklal Madalyası verilmesi yolunda karar aldı.
13 Mart 1924 TBMM'de "Orta Tedrisat Muallimleri Kanunu" kabul edildi.
18 Mart 1924 TBMM'de "Köy Kanunu" kabul edildi.
30 Mart 1924 Mehmet Rıfat (Börekçi), Diyanet İşleri Başkanlığına atandı.
1 Nisan 1924 Ergani Bakır madeninin devletçe işletilmesi konusunda Kanun, TBMM'de kabul edildi.
8 Nisan 1924 "Mehakim-i Şer'iyenin İlgasına ve Mehakim Teşkilatına Ait Ahkamı Muaddil Kanun" ile dinsel mahkemeler kaldırılarak mahkemeler birleştirildi. Kanun, Mayıs başında yürürlüğe girdi.
13 Nisan 1924 Mithat, Mahmut Şevket, Talat Paşalar, Reşit Hikmet Bey ve başkalarının ailelerine vatan hizmetinden dolayı maaş bağlanması konusunda kanun TBMM'de kabul edildi.
16 Nisan 1924 TBMM "Aff-ı Umumi Kanunu" ile, Kurtuluş Savaşı sırasında düşmanlara yardım edenleri bağışladı.
20 Nisan 1924 Yeni Anayasa kabul edildi.
21 Nisan 1924 TBMM'de "İstanbul Darülfünunu'nun Şahsiyet-i Hükmiyesi Hakkında Kanun" kabul edildi.
22 Nisan 1924 TBMM'de "Anadolu Demiryollarının Mübayaasına ve Müdüriyet-i Umumiyesi'nin Teşkiline ve Vezaifine Dair Kanun" kabul edildi. (Bu Kanunla, Devlet Demiryolları kurulmuş oldu.)
23 Nisan 1924 Ankara'da toplanan kurultay ile Türk Ocakları yeniden kuruldu. (İlk kuruluş, 25 Mart 1912. 1931'de kapatılmış, yerlerine Halkevleri açılmıştı.1949'da yeniden kurulmuştur.)
4 Mayıs 1924 Genç Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk'ün özel çabaları ve büyük özveriler sonucunda Paris Olimpiyatlarına katıldı.
19 Mayıs 1924 Türk-İran sınırı konusunda Türkiye - İngiltere görüşmeleri İstanbul'da başladı. (5 Haziran'a değin sürmüş, antlaşmaya varılamamış, konu Milletler Cemiyeti'ne götürülmüştür.)
1 Haziran 1924 Milli Mücadele aleyhinde çalışmaları nedeniyle, Lozan Antlaşması'na bağlı genel af beyannamesinin dışında bırakılan 150 kişinin yurt dışına çıkarılması konusunda Bakanlar Kurulu karar verdi.
6 Haziran 1924 İstanbul'da Papa Eftim (Erenerol)'in girişimi ile Türk Ortodoksları Panaiya kilisesinde kongre yaptılar ve "Müstakil İstanbul Türk Ortodoks Kilisesi'ni kurarak başına Papa Eftim'i getirdiler.
8 Ağustos 1924 Lozan Antlaşması yürürlüğe girdi.
22 Ağustos 1924 Kadınlarımızın yargıçlığa atanmak istemeleri.
25 Ağustos 1924 Gazi Mustafa Kemal, Ankara'da Muallimler Birliği Kongresi üyelerine verilen çayda: "Cumhuriyetin fedakar muallim ve mürebbileri; yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır" dedi.
26 Ağustos 1924 Türkiye İş Bankası kuruldu.
30 Ağustos 1924 Gazi Mustafa Kemal, Başkomutanlık Meydan Savaşı'nın ikinci yıl dönümünde, Dumlupınar'da yapılan törendeki uzun konuşmasının sonunda, gençlere seslenerek : "Ey yükselen yeni nesil;
İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz tesis ettik; onu ila ve idame edecek sizsiniz" dedi.
30 Ağustos 1924 Dumlupınar'da Meçhul Asker anıtının temeli atıldı.
1 Eylül 1924 Ankara'da Musiki Muallim Mektebi kuruldu.
22 Eylül 1924 Gazi Mustafa Kemal Samsun'da, İstiklal Ticaret Mektebi'nde öğretmenlerle yaptığı konuşmada: "Dünyada her şey için medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlmin ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir" dedi.
25 Ekim 1924 Ziya Gökalp öldü.
26 Ekim 1924 Komutanların siyaseti seçmeleri nedeniyle bunalım doğdu.
29 Ekim 1924 TBMM bugün CENTO'nun bulunduğu ikinci binasında Cumhuriyetin yıldönümünü kutladı.
1 Kasım 1924 TBMM toplantı yıllarına Kasım'da başladı.
10 Kasım 1924 Halk Fırkası, "Cumhuriyet Halk Fırkası" adını aldı.
17 Kasım 1924 Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kuruldu.
21 Kasım 1924 İsmet (İnönü) Paşa, Başbakanlıktan çekildi. (22 Kasım'da Fethi (Okyar) Bey Başbakan oldu. 2 Mart 1925'e değin Başbakanlıkta kaldı.)
26 Kasım 1924 Kazım (Özalp) Paşa T.B.M.M. Başkanı oldu. (1 Mart 1935'e değin)
20 Aralık 1924 "Kırkkilse İsminin Kırklareli'ye Çevrilmesi Hakkında Kanun" TBMM'de kabul edildi.
29 Aralık 1924 TBMM'de "Bahriye Vekaleti Teşkili Hakkında Kanun" kabul edildi.

:: 1925 yılı ::
1 Ocak 1925 Gazi Mustafa Kemal, Konya'ya doğru yola çıktı.
3 Ocak 1925 Türkiye-Letonya dostluk antlaşması (Varşova) imzalandı.
11 Ocak 1925 Mustafa Kemal Paşa'nın Birinci İnönü Zaferi'nin Dördüncü Yıldönümü dolayısıyla Konya'da bir konuşma yaptı ve bu zaferin inkılâp tarihimizin bir sayfası olduğunu belirtti.
11 - 15 Şubat 1925 doğuda "Şeyh Sait Ayaklanması" başladı.
14 Şubat 1925 Kurtuluş Savaşı komutanlarından Halit Paşa öldü. (TBMM'de Ali Fuat (Cebesoy) ile vuruşması sonucu)

 
16 Şubat 1925 Türk Hava Kurumu (Türk Tayyare Cemiyeti adı ile) kuruldu.
17 Şubat 1925 Âşar kaldırıldı.
25 Şubat 1925 "Dinin Siyasete Âlet Edilmemesi Hakkındaki Kanun" kabul edildi.
26 Şubat 1925 Fransız şirketince yönetilen Tütün Rejisi'nin 1 Mart'ta kaldırılmasına ilişkin "Tütün İdare-i Muvakkatesi ve Sigara Kağıdı İnhisarı Hakkındaki Kanun" TBMM'de kabul edildi.
2 Mart 1925 Fethi (Okyar) kabinesi istifa etti. İsmet (İnönü) 3 Mart'ta Hükümeti kurdu. (Bu olay da Şeyh Sait Ayaklanmasına bağlıdır)
4 Mart 1925 "Takrir-i Sükun (huzur ve güveni sağlama, anarşiyi önleme) Kanunu" TBMM'de kabul edildi.
8 Mart 1925 Adliye vekillerinden Prof. Seyit (Bey) öldü.
9 Mart 1925 6 Mart'ta Bakanlar Kurulu Kararı ile kapatılan dört gazeteden sonra iki gazete daha kapatıldı.
5 Nisan 1925 "Şeker Fabrikalarının Kurulması İle İlgili Kanun" TBMM'de kabul edildi.
17 Nisan 1925 Ankara-Yahşihan demiryolu işletmeye açıldı. (20 Kasım : Yahşihan - Yerköy demiryolu işletmeye açıldı)
19 Nisan 1925 "Cumhuriyet'in İlanına Müsadif 29 Teşrinievvel (Ekim) Günü'nün Milli Bayram Addi Hakkında Kanun" TBMM'de kabul edildi.
19 Nisan 1925 TBMM'de "Ticaret Sanayi ve Maadin Bankası Kanunu" kabul edildi.
22 Nisan 1925 TBMM'de "Ticaret ve Sanayi Odaları Kanunu" kabul edildi.
22 Nisan 1925 TBMM'de "Kadastro Kanunu" kabul edildi.
5 Mayıs 1925 Ankara'da Gazi Orman Çiftliği'nin kurulması için işe başlandı.
5 Mayıs 1925 Yunanistan'daki Ermeni komitecilerinin Gazi Mustafa Kemal'i öldürmekle görevlendirdikleri Manok Manükyan Ankara'da idam edildi.
3 Haziran 1925 Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Bakanlar Kurulu Kararı ile kapatıldı.
29 Haziran 1925 Şeyh Sait ile 46 adamı Diyarbakır İstiklal Mahkemesi'nce bir gün önce idama mahkum edildi; bugün asıldı.
23 Ağustos 1925 İstanbul'da Sarayburnu'nda Mustafa Kemal'in ilk heykeli dikildi.
23 Ağustos - 1 Eylül 1925 Gazi Mustafa Kemal şapka ve tekkeler konusunda bir geziye çıktı.
27 Ağustos 1925 Mustafa Kemal Paşa şapka ile İnebolu Türk Ocağı'na geldi. (Kastamonu seyahati boyunca, kıyafet inkılabı ile ilgili konuşmaları.)
1 Eylül 1925 Ankara'da "Birinci Türk Tıp Kongresi" toplandı.
2 Eylül 1925 Tekke ve Zaviyeler kapatıldı.
2 Eylül 1925 Sivas'ta gericiler şapka ve tekkeler konusunda ayaklandı. (İstiklal Mahkemesi'nce cezalandırıldılar)
4 Eylül 1925 İstanbul'da bir baloda Türk Kadınları ilk kez güzellik yarışmasına katıldı.
13 Eylül 1925 Gazi Mustafa Kemal, Elazığ İstiklal Mahkemesi'nde yargılanan gazetecileri bağışladı.
1 Ekim 1925 Bursa dokuma fabrikası, Gazi Mustafa Kemal'in konuşmasıyla açıldı.
11 Ekim 1925 İcra Vekilleri Heyet-i Celilesi'nin 2626 Numaralı ve 11 Teşrinievvel 1341 Tarihli Kararnamesi yayınlandı: "Resmi Merasimde Giyilecek Elbise ve Teferruatı Hakkında Talimatname" (Frak, silindir v.b.)
14 Ekim 1925 Gazi Mustafa Kemal, İzmir Erkek Muallim Mektebi'nde yaptığı konuşmada : "Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak muallimlerdir" dedi.
5 Kasım 1925 Ankara Hukuk Mektebi açıldı.
14 Kasım 1925 Gazi Mustafa Kemal'in Mütareke sıralarında Şişli'de oturduğu eve bir plaka kondu.
22 Kasım 1925 İstanbul Darülfünunu'na İnkılap tarihi kürsüsü konulması ve bir inkılap müzesi kurulması konusunda Edebiyat Fakültesi meclisinde karar alındı.
23 Kasım 1925 Şuray-ı Devlet (Danıştay) yeniden kuruldu.
25 Kasım 1925 "Şapka Kanunu" çıktı.
30 Kasım 1925 "Tekke ve Zaviyeler İle Türbelerin Kapatılmasına ve Türbedarlar İle Bazı Ünvanların Men ve İlgasına Dair Kanun" yürürlüğe girdi.
8 Aralık 1925 Maarif Vekaleti "Türk Birliğini Parçalamaya Çalışan Cereyanlar" üzerine bildiri yayınladı. (Kürt, Laz, Çerkez, Kürdistan, Lazistan adlarının kullanılmaması, bu konularda mücadele edilmesi.)
9 Aralık 1925 TBMM'de "Yerli Kumaştan Elbise Giyilmesine Dair Kanun" kabul edildi.
17 Ararlık 1925 Türk - Sovyet tarafsızlık ve saldırmazlık antlaşması ve bağlı üç protokol Paris'te imzalandı. (SSCB bu antlaşmayı 7 Kasım 1945'te bozdu.)
26 Aralık 1925 "Milletlerarası Saat ve Takvimin Kabulü" hakkında kanun kabul edildi.

Selen foruma hosgeldin

postlarda paragraf kullanırsan insanların yazılanları okuma ihtimali artar, alıntı yapıyosan dahi kendin space tusunu extradan kullanabilirsin

:: 1926 yılı ::
30 Ocak 1926 Türkiye - Şili dostluk antlaşması imzalandı.
11 Şubat 1926 İstanbul'da Mahmut (Soydan) "Milliyet" gazetesini çıkarmaya başladı. (Bugünkü "Milliyet" değildir. 1935'te "Tan" adı ile yayınını sürdürmüştür. Bugünkü "Milliyet" 3 Mayıs 1950'de çıktı.)
17 Şubat 1926 Medeni Kanunu'nun Kabulü (Kadının medeni haklara kavuşması, çok evliliğin yasaklanması, hukuk düzeninin çağdaşlaştırılması)
1 Mart 1926 Yeni "Türk Ceza Kanunu" kabul edildi.
3 Mart 1926 TBMM'de "Hakimler Kanunu" kabul edildi.
14 Mart 1926 Gazi Mustafa Kemal'in anıları, Ankara'da "Hakimiyeti Milliye" İstanbul'da "Milliyet" gazetesinde yayımlanmaya başlandı.
17 Mart 1926 TBMM'de "Demir Sanayisinin Tesisine Dair Kanun" kabul edildi.
22 Mart 1926 "Memurin Kanunu" TBMM'de kabul edildi.
24 Mart 1926 Türkiye'de petrol arama ve işletilmesinin devletçe yönetilmesini öngören kanun TBMM'de kabul edildi.
1 Nisan 1926 TBMM'de "Zafer Bayramı Kanunu" ile 30 Ağustos günü bayram olarak kabul edildi.
10 Nisan 1926 "İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun" TBMM'de kabul edildi.
22 Nisan 1926 "Borçlar Kanunu" TBMM'de kabul edildi.
23 Nisan 1926 Samsun - Kavak Demiryolu işletmeye açıldı.
7 Mayıs 1926 Gazi Mustafa Kemal yurt gezisine çıktı.
13 Mayıs 1926 TBMM'de "Sıtma Mücadelesi Kanunu" kabul edildi.
22 Mayıs 1926 TBMM'de "Emlak ve Eytam Bankası Kanunu" kabul edildi.
26 Mayıs 1926 "Mücadele-i Milliye'ye İştirak Etmeyen Memurin Hakkında Kanun" TBMM'de kabul edildi.
28 Mayıs 1926 Ödemiş'te, İlk Kurşun Anıtı açıldı.
31 Mayıs 1926 TBMM'de "İskan Kanunu" kabul edildi.
2 Haziran 1926 TBMM'de Genel Nüfus Sayımı konulu kanun kabul edildi.

:: 1928 yılı ::
1928 Amsterdam Olimpiyatları başladı. (İlk dördüncülüğümüzün alınması. Tayyar Yalaz)
8 Ocak 1928 Adliye Vekili Mahmut Esat (Bozkurt) Ankara Türk Ocağı'nda Latin Harfleri konusunda konuştu.
16 Ocak 1928 TBMM, Ticaret ve Ziraat vekaletlerinin, İktisat vekaleti olarak birleştirilmesini sağlayan kanunu kabul etti.
29 Ocak 1928 Hristiyanlık propagandası ile öğrencilere zararlı olan Bursa Amerikan Kız Koleji Bakanlar Kurulu kararı ile kapatıldı.
31 Ocak 1928 "Türk Maarif Cemiyeti" (Türkiye Eğitim Derneği) kuruldu.
3 Şubat 1928 Hutbe, İstanbul'da Türkçe okunmaya başlandı.
10 Nisan 1928 Anayasa'nın dinle ilgili maddeleri kaldırıldı.
16 Nisan 1928 İlk Divan-ı Âli Kararı alındı. Eski Bahriye Vekili İhsan (Topçu) ile Dr. Fikret Divan-ı Ali mahkum oldular.
19 Mayıs 1928 TBMM'de "Yüksek Mühendis Mektebi Kanunu" kabul edildi.
20 Mayıs 1928 Gazi Mustafa Kemal Sarayburnu'nda Türk Harfleri hakkındaki nutkunu söyledi.
20 Mayıs 1928 Afgan Kralı Amanullah Han ile Kraliçe İstanbul'da Gazi Mustafa Kemal tarafından kabul edildi.
22 Mayıs 1928 Türkiye - Afganistan dostluk ve işbirliği antlaşması yapıldı.
23 Mayıs 1928 TBMM'de "Damga Resmi Kanunu" kabul edildi.
24 Mayıs 1928 Latin asıllı Türk rakamları kabul edildi.
28 Mayıs 1928 "Millet Mekteplerinin Açılması" kanunu kabul edildi. "Türk Vatandaşlığı Kanunu" kabul edildi.
4 Haziran 1928 Gazi Mustafa Kemal, İstanbul'a geldi.
13 Haziran 1928 Düyunu Umumiye (Dış Genel Borçlar) hakkında Paris'te, ilgililerle bir anlaşma yapıldı.
8 Ağustos 1928 Hakkı Şinasi Paşa İstanbul'da Taksim Anıtı'nı açtı.
11 Ağustos 1928 Dolmabahçe'de alfabe dersi verildi.
25 Ağustos 1928 Ankara'da toplanan dördüncü Muallimler Birliği Kongresi'nde öğretmenler, yeni Türk Harfleri'ni öğretecekleri konusunda ant içtiler.
2 Eylül 1928 Kütahya - Tavşanlı Demiryolu işletmeye açıldı.
21 Eylül 1928 Gazi Mustafa Kemal, başvekalete gönderdiği yazıda Türk Harfleri'nin kolaylıkla uygulanması konusunda direktif verdi.
29 Eylül 1928 Yeni Türk Harfleri Marşı yayımlandı.
1 Kasım 1928 Türk Harfleri'nin kabulü. (Latin asıllı)
31 Aralık 1928 Anadolu ve Mersin - Tarsus - Adana Demiryolları ile Haydarpaşa Limanının satın alınmasına ilişkin antlaşma TBMM'de bir kanunla onaylandı.

:: 1930 yılı ::
30 Ocak 1930 "Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti" (Ulusal Ekonomi ve Araştırma Kurumu) kuruldu.
1 Şubat 1930 Kayseri - Şarkışla Demiryolu işletmeye açıldı. (30 Ağustos'ta: Ankara - Kayseri - Sivas Demiryolu'nu İsmet (İnönü) Sivas'ta açtı.)
1 Şubat 1930 TBMM'de "İstatistik Umum Müdürlüğünün Vazife ve Selahiyetleri Hakkında Kanun" kabul edildi. (1962'de Devlet İstatistik Enstitüsü'ne dönüştürülmüştür.)
20 Şubat 1930 "Türk Parasının Kıymetini Koruma" kanunu kabul edildi.
31 Mart 1930 Afet (İnan) Hanım, partiye yazılan ilk kadın üye oldu.
3 Nisan 1930 Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını da tanıyan "Belediye Kanunu" TBMM'de kabul edildi.
24 Nisan 1930 TBMM'de "Umumi Hıfzısıhha Kanunu" kabul edildi.
29 Nisan 1930 İlk Türk Kadın Yargıçlar (Nezahet (Güreli), Beyhan Hanım) Asliye Mahkemesi üyeliğine atandı.
22 Mayıs 1930 Gazi Mustafa Kemal'e TBMM'ce altın bir alfabe levhası sunuldu. (Bu Levha, Anıt - Kabir müzesindedir.)
22 Mayıs 1930 TBMM'de "Askeri Ceza Kanunu" kabul edildi.
9 Haziran 1930 TBMM'de "Tütün İnhisarı Kanunu" kabul edildi.
11 Haziran 1930 TBMM'de "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu" kabul edildi.
20 Haziran 1930 İran sınırını geçen eşkıyanın dürtüsü ile Ziylan bucağında gericilik hareketi başladı. (1930 Doğu Ayaklanması)
18 Temmuz 1930 Ankara Etnoğrafya Müzesi halka açıldı.
12 Ağustos 1930 Serbest Cumhuriyet Fırkası kuruldu. (Lideri Fethi (Okyar) gericilerin fırkaya sızması sonucu, fırka 17 Kasım'da kendi kendini feshetti.)
17 Eylül 1930 "Türkiye - Litvanya Dostluk Antlaşması" Moskova'da imzalandı.
29 Eylül 1930 Adana'da "Ahali Cumhuriyet Fırkası" kuruldu. (Abdülkadir Kemali Öğütçü 29 Eylül'de, Edirne'de "Türk Cumhuriyet Amele ve Çiftçi Fırkası'nın kurulmasına izin verilmedi)
27 Ekim 1930 Yunan Başbakanı Venizelos, Ankara'da Atatürk'ü ziyaret etti.
17 Kasım 1930 Serbest Cumhuriyet Fırkası kendini feshetti.
23 Aralık 1930 Menemen'de İnkılaplar aleyhine ayaklanma çıktı. Öğretmen yedeksubay Kubilay şehit edildi.

:: 1931 yılı ::
15 Mart 1931 Gölbaşı - Malatya Demiryolu işletmeye açıldı.
16 Mart 1931 İlk kadın Operatör Dr. Suat, Haseki Nisa Hastanesi'nde sınav vererek uzmanlık belgesi aldı.
23 Mart 1931 "Türkiye'de İlk Tahsillerini Mektepte Yapacak Türk Vatandaşı Çocukların Türk Mekteplerine Girmelerine Dair, 23 Eylül 1911 Tarihli Tedrisat-ı İptidaiye Kanunu'na Müzeyyel Kanun" TBMM'de kabul edildi.
26 Mart 1931 "Ölçüler Kanunu" kabul edildi.
10 Nisan 1931 Ankara'da "Türk Ocakları Fevkalade Kurultayı" toplandı. Türk Ocakları'nın lağvını kabul etti. (1949'da yeniden kuruldu.)
12 Nisan 1931 Mustafa Kemal Paşa'nın direktifiyle "Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti" kuruldu. (Türk Tarih Kurumu)
20 Nisan 1931 CHP Genel Başkanı Gazi Mustafa Kemal imzası ile yayınlanan seçim bildirisinde "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" ilkesi de yer aldı.
4 Mayıs 1931 Irak Kralı Emir Faysal, Ankara'da Mustafa Kemal'i ziyaret etti.
4 Mayıs 1931 TBMM'nin VI.Dönem Fevkalade toplantısında Gazi Mustafa Kemal üçüncü kez Cumhurbaşkanlığına seçildi.
10 - 18 Mayıs 1931 CHP'nin üçüncü büyük kurultayı toplandı.
1 Haziran 1931 Mudanya - Bursa demiryolu Hükümetçe satın alındı.
19 Temmuz 1931 Mustafa Kemal Paşa Ankara'da Türk Tarih Kurumu toplantısına başkanlık etti.
25 Temmuz 1931 TBMM'de "Matbuat Kanunu" kabul edildi.
26 Ekim 1931 Gazi Mustafa Kemal, İkinci Balkan Konferansı'nın son toplantı gününde üyelerle konuşmasında şunları söyledi : "İnsanları mesut edeceğim diye onları birbirine boğazlatmak gayr-ı insani ve son derece teessüfe şayan bir sistemdir."
29 Aralık 1931 TBMM'de "Gümrük ve İnhisarlar Vekaleti İhdasına" dair kanun kabul edildi.
29 Aralık 1931 TBMM'de "Ziraat Vekaleti Teşkiline" dair kanun kabul edildi

:: 1932 yılı ::
1932 "Polis Teşkilat Kanunu" kabul edildi.
30 Ocak 1932 Gazi Mustafa Kemal İstanbul'a geldi.
15 Ocak 1932 Samsun'da Atatürk Anıtı açıldı.
17 Ocak 1932 Kurtuluş Savaşı komutanlarından Derviş Paşa öldü.
22 Ocak 1932 İstanbul'da Yerebatan Camisinde ilk kez Türkçe Kur'an, Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu. (İstanbul'da ilk Türkçe hutbe : 3 Şubat 1928)
28 Ocak 1932 Balkan Konferansı İstanbul'da açıldı. (31 Ocak'ta kapandı)
1 Şubat 1932 Malatya - Fırat Demiryolu işletmeye açıldı.
19 Şubat 1932 Halkevleri kuruldu.
1 Mayıs 1932 Ankara'da Milli Sanayi Sergisi açıldı.
22 Mayıs 1932 Adana Ağır Ceza Mahkemesi, Ağrı Dağı bölgesindeki ayaklanmaya katılanlardan 34 kişiyi idama mahkum etti.
12 Haziran 1932 Gazi Mustafa Kemal, Hicaz Genel Valisi Emir Faysal'ı Ankara'da kabul etti.
2 Temmuz 1932 Ankara Halkevi'nde "Birinci Türk Tarih Konferansı" toplandı.
12 Temmuz 1932 Mustafa Kemal Paşa'nın direktifiyle "Türk Dili Tetkik Cemiyeti" kuruldu. (Türk Dil Kurumu)
12 Temmuz 1932 Yugoslavya Kralı Aleksandre, Gazi Mustafa Kemal'i İstanbul'da ziyaret etti.
18 Temmuz 1932 Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan İstanbul Müftülüğü'ne yazılan özel - 636 sayılı yazı ile ezan ve kametin birkaç ay içinde Türkçe okunacağı bildirildi. (16 Haziran 1950'de, DP İktidarı, TCK'nin ilgili maddesinde değişikliği yaparak ezanın Arapça okunmasına olanak verdi)
18 Temmuz 1932 Türkiye, Milletler Cemiyeti'ne üye oldu.
27 Temmuz 1932 İzmir'de Gazi Mustafa Kemal'in heykeli, İsmet (İnönü)'nün konuşması ile açıldı.
30 Temmuz 1932 Türkiye parasızlıktan dolayı Amerika'da yapılan Olimpiyatlara katılamadı.
31 Temmuz 1932 Türkiye Güzellik Kraliçesi Keriman Halis (Atatürk'ün verdiği ad : Ece) Belçika'da yapılan yarışmada Dünya Güzellik Kraliçesi seçildi.
27 Eylül 1932 Gazi Mustafa Kemal, General Mac Arthur'la görüştü.
13 Kasım 1932 Dr. Müfide Kazım ilk kadın Hükümet Tabibi oldu.
3 Aralık 1932 Türk Dil Kurumu ilk başkanı Samih Rıfat öldü.
12 Aralık 1932 Adile Ayda ilk kadın Dışişleri Memuru seçildi.

:: 1933 yılı ::
15 Ocak 1933 Gazi Mustafa Kemal, Ankara'dan Eskişehir'e yola çıktı.
16 Ocak 1933 Kurtuluş Savaşı Dışişleri Bakanlarından Bekir Sami öldü.
3 Şubat 1933 İstanbul - Ankara arasında ilk uçak seferi denemesi yapıldı.
7 Şubat 1933 İstanbul'da camilerde ezan ve kametin Türkçe olarak okunmaya başlanması.
25 Şubat 1933 İstanbul'da yüksek öğrenim gençliği; şirket memurlarından birinin Türkçe konuşmasına Fransız müdürün kızması üzerine, Vagon - Lit binası önünde gösteri yaptı.
15 Nisan 1933 Samsun - Çarşamba Demiryolu işletmeye açıldı.
20 Nisan 1933 İstanbul'da yüksek öğrenim gençliği, Razgrad'da Bulgarların Türk mezarlığını yıkmaları üzerine (17 Nisan) İstanbul'daki Bulgar mezarlığına çelenk koyarak gösteri yaptı.
22 Nisan 1933 Türkiye Cumhuriyeti ile, Osmanlı Düyunu Umumiyesi hamilleri (alacaklılar) arasında, Paris'te borçların saptanması ve ödeme şekli hakkında anlaşma imzalandı.
31 Mayıs 1933 TBMM'de "İstanbul Darülfünunu'nun Ilgasına ve Maarif Vekaletince Yeni Bir Üniversite Kurulmasına Dair Kanun" kabul edildi. (İstanbul Üniversitesi 1 Ağustos'ta açıldı; 18 Kasım'da derslere başlandı. 31 Mayıs Darülfünunun kaldırıldığı gündür)
3 Haziran 1933 Sümerbank'ın kurulmasını öngören kanun TBMM'de kabul edildi.
8 Haziran 1933 Halk Bankası'nın kurulmasını öngören kanun TBMM'de kabul edildi.
10 Haziran 1933 "Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü Kanunu" TBMM'de kabul edildi. (Açılış : 30.10.1933. Enstitü, 30 Haziran 1948 günlü "Üniversiteler Kanununa ek kanun"la Ziraat ve Veteriner Fakülteleri olarak Ankara Üniversitesi'ne bağlandı.
11 Haziran 1933 "Cumhuriyet İlanının Onuncu Yıldönümü Kutlama Kanunu" TBMM'de kabul edildi.
11 Haziran 1933 TBMM'de "Belediyeler Bankası Kanunu" kabul edildi.
12 Haziran 1933 İzmir Rıhtım Şirketi'nin satın alınması ile ilgili Kanun TBMM'de kabul edildi. (Sözleşme 3 Ekim 1932'de parafe edilmişti)
12 Haziran 1933 "Gazi Mustafa Kemal Hazretlerinin Kanun-ı Medeni'nin 452. Maddesine Göre Olan Tasarruflarının Mahfuz Hisseler Hakkındaki Hükümden Müstesna Olduğuna Dair Kanun" TBMM'de kabul edildi.
20 Haziran 1933 Milli Eğitim Bakanlığı, üniversitede bir İnkılâp Enstitüsü açılması hakkında karar aldı.
27 Temmuz 1933 Gazi Mustafa Kemal, Dolmabahçe'de eski Afgan Kralı Amanullah'la görüştü.
14 Eylül 1933 Ankara'da Türkiye - Yunanistan dostluk antlaşması imzalandı.
26 Eylül 1933 Gazi Mustafa Kemal, Dolmabahçe'de Venizelos'u kabul etti.
4 Ekim 1933 Türk İnkılap Enstitüsü'nde ilk İnkılap dersi Milli Eğitim Bakanı Yusuf Hikmet (Bayur) tarafından verildi.
4 Ekim 1933 Gazi Mustafa Kemal, Dolmabahçe'de Yugoslavya Kralı I. Aleksandr ile Kraliçeyi kabul etti.
4 Ekim 1933 Gazi Mustafa Kemal Cumhuriyet'in onuncu yıldönümü dolayısıyla tarihi nutkunu söyledi.
26 Ekim 1933 Türk kadınlarına Köy İhtiyar Heyetlerine seçme ve seçilme hakkı tanındı.
26 Ekim 1933 TBMM'de "Af Kanunu" kabul edildi.
29 Ekim 1933 Cumhuriyet'in Onuncu Yılı kutlandı.
4 Kasım 1933 Mustafa Kemal Paşa'nın Selanik'te doğduğu ev müze haline getirildi.
18 Kasım 1933 Yeni İstanbul Üniversitesi açıldı.
1 Aralık 1933 İktisat Vekaleti'nin hazırladığı, TC Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı Başbakanlığa sunuldu.
5 Aralık 1933 Eskişehir Şeker Fabrikası açıldı.
27 Aralık 1933 TBMM, Şehit Kubilay'ın annesine maaş bağlayan kanunu kabul etti.

: 1934 yılı ::
1934 "Polis Vazife Selahiyet Kanunu" kabul edildi.
1 Şubat 1934 Gazi Mustafa Kemal Kırşehir'e geldi.
9 Şubat 1934 Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya, Romanya arasında "Balkan Antantı" imzalandı.
4 Mart 1934 İstanbul Üniversitesi'nde "Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü" öğretime başladı.
6 Mart 1934 Eski Milli Eğitim Bakanlarından Dr. Reşit Galip öldü.
20 Mart 1934 Başvekil İsmet (İnönü) Paşa Ankara Halkevi'nde devrim tarihi dersi verdi.
4 Nisan 1934 Ankara'da Türkiye - Çin dostluk antlaşması imzalandı.
15 Nisan 1934 Kurtuluş Savaşı komutanlarından Kemalettin Sami Paşa öldü.
27 Nisan 1934 Menemen-Bandırma-Manisa Demiryolu satın alındı. (27 Mayıs: Basmane - Afyon Demiryolu satın alındı; 30 Haziran : Demiryolu Elazığ'a ulaştı).
3 Mayıs 1934 Kayseri uçak fabrikasında yapılan ilk uçaklardan biri Ankara'ya uçtu.
14 Haziran 1934 TBMM'de "İskan Kanunu" kabul edildi.
16 Haziran 1934 İran Şehinşahı Rıza Pehlevi, Gazi Mustafa Kemal'i Ankara'da ziyaret etti.
21 Haziran 1934 "Soyadı Kanunu" kabul edildi.
2 Temmuz 1934 "Basma, Yazı ve Resimleri Derleme Kanunu" yürürlüğe girdi.
13 Ağustos 1934 Bakırköy Bez Fabrikası açıldı.
18 Ağustos 1934 Dolmabahçe Sarayı'nda "İkinci Türk Dil Kurultayı" toplandı.
30 Eylül 1934 Keçiborlu'da Kükürt, Isparta'da Gülyağı Fabrikaları açıldı.
3 Ekim 1934 İsveç Veliahtı Prens Gustav Adolf, Ankara'da Gazi Mustafa Kemal tarafından kabul edildi.
19 Ekim 1934 Turhal Şeker Fabrikası açıldı.
1 Kasım 1934 Ankara Kızılay'da Güven Anıtı açıldı.
20 Kasım 1934 Konya Ereğli'si Bez Fabrikası açıldı.
24 Kasım 1934 Mustafa Kemal Paşa'ya ATATÜRK soyadı verilmesi hakkındaki kanunun kabul edildi.
24 Kasım 1934 Ayasofya Camisinin müze olması, Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edildi.
26 Kasım 1934 Efendi, Bey ve Paşa gibi lakap ve unvanların kaldırıldığına dair kanunun kabulü.
26 Kasım 1934 İsmet Paşa "İnönü" soyadını aldı.
3 Aralık 1934 Hangi dine mensup olursa olsun, din adamlarının mabet ve ayinler dışındaki dini kisve taşımalarının yasaklanmasına dair kanun kabul edildi.
5 Aralık 1934 Türk kadınlarına milletvekili seçme ve seçilme hakkının verildiğine dair kanun kabul edildi.

:: 1935 yılı ::
1 Ocak 1935 "İstanbul Rıhtım Şirketi" Devletçe satın alındı.
2 Şubat 1935 Ayasofya Müzesi halka açıldı.
18 Şubat 1935 "Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine Dair Kanunun Tatbik Suretini Gösterir Nizamname" yayınlandı.
1 Mart 1935 Atatürk dördüncü kez Cumhurbaşkanlığı'na seçildi.
1 Mart 1935 İlk kadın milletvekillerinin katıldığı beşinci dönem TBMM çalışmalarına başladı.
1 Mart 1935 Kayseri'de Atatürk Heykeli açıldı.
9 Nisan 1935 2/2295 sayılı kararname ile ordudaki rütbe adlarının yeni karşılıkları (bugünkü adları) saptandı.
18 Nisan 1935 "İstanbul'da Milletlerarası Kadınlar Kongresi" toplandı.
27 Mayıs 1935 TBMM'de "Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun" kabul edildi.
2 Haziran 1935 Eski Milli Eğitim Bakanlarından, büyükelçi Vasıf Çınar öldü.
14 Haziran 1935 "Diyanet İşleri Reisliği Teşkilat ve Vazifelerine Dair Kanun" TBMM'de kabul edildi.
14 Haziran 1935 TBMM'de "Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü Kurulması Hakkında Kanun" kabul edildi.
14 Haziran 1935 TBMM'de "Etibank Kanunu" kabul edildi.
14 Haziran 1935 TBMM'de "Elektrik İşleri Etüt İdaresi Teşkiline Dair Kanun" kabul edildi.
5 Ağustos 1935 Fevzi Paşa - Ergani Demiryolu işletmeye açıldı.
16 Eylül 1935 Kayseri bez fabrikası açıldı.
13 Ekim 1935 Türkiye Mason Locaları, İçişleri Bakanlığınca kapatıldı.
21 Ekim 1935 Çerkez Ethem ve kardeşlerinin Atatürk'e hazırladığı suikast üzerine İstanbul Üniversitesi'nde gençler, protesto mitingi yaptı.
23 Kasım 1935 Çalışmalarına son verilen İstanbul Haliç Şirketinin işletmesi Belediyeye geçti.
29 Kasım 1935 Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikası açıldı.

:: 1936 yılı ::
9 Ocak 1936 Dil - Tarih ve Coğrafya Fakültesi Atatürk tarafından açıldı.
20 Ocak 1936 Ankara'da toplanan Endüstri Kongresinde İkinci Beş Yıllık Sanayi Planının esasları kabul edildi.
25 Ocak 1936 İstanbul'da Vapurculuk Şirketi ile yapılan sözleşme, bütün kabotajın Denizyolları İdaresine geçmesini sağladı.
6 Şubat 1936 Beyaz Olimpiyatlarda ilk kez Türk Bayrağı dalgalandı. (Garmisch Parten - Kirchen Olimpiyatları).
21 Şubat 1936 İzmir Havagazı şirketi satın alındı.
24 Mart 1936 Afyon Zafer Anıtı açıldı.
25 Mart 1936 Afyon - Karakuyu, Bozanönü - Isparta Demiryolları işletmeye açıldı.
9 Nisan 1936 İstanbul Telefon Şirketi satın alındı.
6 Mayıs 1936 Ankara'da Devlet Konservatuarı kuruldu.
29 Mayıs 1936 Türk Bayrağı Kanunu kabul edildi.
1 Haziran 1936 TBMM'de "Bankalar Kanunu" kabul edildi.
8 Haziran 1936 Sosyal Haklar ve Sosyal Güvenlik açısından ilk önemli adım olan "İş Kanunu" kabul edildi.
20 Temmuz 1936 "Montrö Boğazlar Antlaşması" imzalandı. Bu antlaşma ile Boğazlar tamamen Türk hakimiyetine geçti. Türk askerleri "gayri askeri" adı verilen bölgelere girdi.
11 Ağustos 1936 Berlin Olimpiyatları ile Türkiye Cumhuriyeti ilk altın madalyalarını kazandı ; Mersinli Ahmet Kireççi ve Yaşar Erkan. Ayrıca ilk bayan sporcularımız olan Suat Fetgeri Aşeni ile Halet Çambel Olimpiyatlara katıldı.
24 Ağustos 1936 Üçüncü Türk Dil Kurultayı Dolmabahçe Sarayı'nda toplandı.
1 Eylül 1936 Atatürk, Devletçilik görüşünü açıkladı.
4 Eylül 1936 Atatürk, çiftliklerini Devlete, bir kısım gayrimenkullerini de Ankara Belediyesi'ne bağışladı.
4 - 6 Eylül 1936 İngiltere Kralı VIII. Edward İstanbul'da Atatürk'ü ziyaret etti.
26 Ekim 1936 Kurtuluş Savaşı komutanlarından General Şükrü Naili Gökberk öldü.
1 Kasım 1936 Atatürk Toprak Kanunu üzerindeki düşüncelerini açıkladı.
3 Kasım 1936 Ankara'da Çubuk Barajı açıldı.
6 Kasım 1936 İzmit'te birinci Kağıt ve Karton Fabrikası açıldı.
28 Kasım 1936 Ereğli Kömür Şirketi'nin Hükümetçe satın alınma sözleşmesi imzalandı.
29 Kasım 1936 Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Devrim Tarihi dersleri başladı.
10 Aralık 1936 Zonguldak'ta Türk Antrasit Fabrikası törenle açıldı.
27 Aralık 1936 "İstiklal Marşı" şairi Mehmet Akif Ersoy öldü.

:: 1937 yılı ::
1 Ocak 1937 Şark Demiryolları (Sirkeci - Edirne) satın alındı.
27 Ocak 1937 Cenevre'de Milletler Cemiyeti toplantısında, Hatay'ın bağımsızlığı kabul edildi.
4 Şubat 1937 İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi açıldı.
5 Şubat 1937 Altı ok, Anayasa'ya girdi. (T.B.M.M'de görüşülerek, kabul edilen "Teşkilat-ı Esasiye Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine Dair Kanun" la altı ilke de Anayasa'ya alındı. Malatya milletvekili İsmet İnönü ve altı arkadaşının önerdiği değişiklik, ikinci maddeyi şu biçime soktu : "Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi, Laik ve İnkılapçıdır.")
8 Şubat 1937 T.B.M.M'de "Orman Kanunu" kabul edildi.
13 Şubat 1937 Atatürk'ün Selanik'te doğduğu ev Selanik Belediyesi'nce satın alınarak Atatürk'ün buyruğuna verildi.
28 Şubat 1937 Metoroloji Genel Müdürlüğü kuruldu.
3 Nisan 1937 Karabük Demir ve Çelik Fabrikasının temel atma töreni yapıldı.
7 Nisan 1937 Türkiye - Mısır dostluk, ikamet ve tabiiyet antlaşması yapıldı.
15 Nisan 1937 Selaların kaldırıldığı, diyanet işleri reisliğinin, yazısı ile valiliklere bildirildi.
23 Nisan 1937 İstanbul Yedek Subay Okulu'nda (Harbiye) Atatürk Anıtı açıldı.
4 Haziran 1937 T.B.M.M'de "Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Kanunu" kabul edildi.
9 Haziran 1937 T.B.M.M'de "Ankara'da Bir Tıp Fakültesi Tesisi Hakkındaki Kanun" kabul edildi.
11 Haziran 1937 Atatürk, Trabzon'dan, Hükümete "Bütün çiftliklerini ve mallarını millete bağışladığını" bildirmesi.
14 Haziran 1937 Hatay'ın Bağımsızlık Antlaşması Büyük Millet Meclisi tarafından onaylandı.
15 Haziran 1937 İş Kanunu yürürlüğe girdi.
17 Haziran 1937 "Kadıköy Su Şirketi"nin satın alınmasına dair sözleşme imzalandı.
1 Temmuz 1937 Fevzi Paşa - Meydanıekbez, Toprakkale - İskenderun Demiryolu satın alındı.
8 Temmuz 1937 Türkiye, İran, Irak ve Afganistan arasında Tahran'da Sâ'dâbat Paktı imzalandı.
12 Eylül 1937 Tunceli'de olay çıkaran Seyit Rıza ve arkadaşları teslim oldu.
20 Eylül 1937 İkinci Türk Tarih Kurultayı Dolmabahçe Sarayı'nda toplandı.
20 Eylül 1937 Atatürk, Türkiye'nin ilk resim galerisini Dolmabahçe'de açtı.
9 Ekim 1937 Nazilli Basma Fabrikası Atatürk tarafından açıldı.
25 Ekim 1937 İnönü Başbakalıktan çekildi. Celal Bayar Başbakanlık görevini devraldı.
28-30 Ekim 1937 Atatürk Ankara'da son defa Cumhuriyet Bayramı törenlerine katıldı.
27 Aralık 1937 T.B.M.M'de "Denizbank Kanunu" kabul edildi.

:: 1938 yılı ::
14 Ocak 1938 Türkiye-Irak-İran-Afganistan arasında aktedilen "Sadabat Paktı" T.B.M.M'de onaylandı.
22 Ocak 1938 Atatürk İzmit üzerinden Derince'ye geçti.
24 Ocak 1938 İzmir Telefon İşletmesi Hükümetçe satın alındı.
1 Şubat 1938 Atatürk'ün hazır bulunduğu törenle Gemlik Suniipek Fabrikası açıldı.
2 Şubat 1938 Bursa Merinos Fabrikası Atatürk tarafından açıldı.
13 Mart 1938 Kurtuluş Savaşı komutanlarından Orgeneral Cevat Çobanlı öldü.
30 Mart 1938 Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği Atatürk'ün hastalığı hakkında ilk resmi bildiriyi yayınladı.
11 Nisan 1938 Üsküdar ve Kadıköy Su Şirketi satın alındı.
19 Mayıs 1938 Atatürk son defa 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı gösterilerini izledi ve Hatay sorunu ile ilgili olarak -rahatsızlığına rağmen- Güney gezisine çıktı.
20 - 24 Mayıs 1938 Atatürk Hatay Sorunu nedeniyle Mersin dolaylarına gitti.
21 Mayıs 1938 Atatürk Mersin'de askeri geçit törenini izledi.
23 Mayıs 1938 İstanbul Elektrik Şirketi satın alındı. 24 Mayıs 1938 Atatürk'ün Adana'da askeri geçit törenini izlemesi.
1 Haziran 1938 Devletçe satın alınan Savarona Yatı İstanbul'a geldi.
16 Haziran 1938 Kadın Havacımız Sabiha Gökçen tek başına uçakla Balkan turnesine çıktı.
19 Haziran 1938 Romanya Kralı II. Carol, Atatürk'ü İstanbul'da ziyaret etti.
20 Haziran 1938 T.B.M.M'de kabul edilen "Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkındaki 2739 Sayılı Kanuna Ek Kanun" ile 19 Mayıs günü "Gençlik ve Spor Bayramı" kabul edildi.
24 Haziran 1938 T.B.M.M, "Toprak Mahsulleri Ofisi Kurulması Hakkında Kanun"u kabul etti.
28 Haziran 1938 T.B.M.M, "Cemiyetler Kanunu"nu kabul etti.
3-4 Temmuz 1938 Türkiye ve Fransa, Hatay'da eşit sayıda asker bulundurmaları konusunda anlaşma yaptı. Birlikler 4 Temmuz'da Hatay'a girdi.
5 Temmuz 1938 Türk birliklerinin tümü Hatay'daki konuş yerlerine geldi.
24 Ağustos 1938 Demiryolu Kemah'a ulaştı.
29 Ağustos 1938 Askeri Mahkeme, Nazım Hikmet (Ran) ve başkalarını mahkum etti.
2 Eylül 1938 Hatay Millet Meclisi açıldı ve Devlet Başkanlığı'na Tayfur Sökmen seçildi.
5 Eylül 1938 Atatürk vasiyetnamesini yazdırdı.(Açılış: 28 Kasım 1938)
5 Eylül 1938 Atatürk'ün hastalık durumu hakkında, günlük resmi tebliğlerin yayımına başlandı. 17 Ekim 1938 Atatürk, ilk defa komaya girdi.
28 Ekim 1938 Ankara Radyosu yayına başladı.
29 Ekim 1938 Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri, vapurla Dolmabahçe önünden geçerken hep bir ağızdan İstiklal Marşını söyleyerek Atatürk'ü selamladılar.
29 Ekim 1938 Cumhuriyet'in 15 nci Yıldönümü dolayısıyla Atatürk'ün Türk ordusuna mesajı.
1 Kasım 1938 Başbakan Celal Bayar, T.B.M.M açış konuşmasını yaptı.
8 Kasım 1938 Atatürk'ün hastalığının ağırlaştığını bildiren raporlar yeniden yayımlanmaya başlandı.
10 Kasım 1938 Atatürk maddi hayata gözlerini kapadı.

Cumhuriyetin İlanı (29 Ekim 1923)
Saltanatın kaldırılmasının ve Lozan Barış Anlaşması'nın ardından TBMM'de en çok tartışılan konulardan biri, yeni devletin niteliği sorunuydu. Kendisi bir hükümet olan TBMM'nin ayrı bir hükümeti ve bu hükümet yönetecek bir başbakanı bulunmaması, meclis içinden bakanların seçiminde adayların gerekli oyu sağlamakta güçlük çekmeleri, sürekli sorunlara yol açmaktaydı. 27 Ekim 1923'te Ali Fethi (Okyar) Bey başkanlığındaki hükümetin istifası ve Cumhuriyet Halk Partisi grubunun yeni hükümet listesi üstünde anlaşmaya varmaması üstüne, Atatürk 28 Ekim gecesi arkadaşlarını toplayarak sorunun gerçek çözümüyle ilgili düşüncesini açıkladı ve İsmet İnönü'yle o gece, devletin niteliğinin cumhuriyet olduğunu saptayan bir yasa tasarısı hazırladı. Ertesi gün TBMM, yapılan işin "çoktan doğmuş olan çocuğun adını koymak" olduğunun milletvekillerine açıklanmasından sonra, saat 20.30'da Anayasa değişikliğini kabul ederek cumhuriyeti ilan etti ve oybirliğiyle alınan bu karardan sonra cumhurbaşkanı seçimine geçerek, gene oybirliğiyle Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı seçti.

Saltanatın Kaldırılması (1 Kasım 1922)
Kurtuluş Savaşı'nın ilk yıllarında kurulan (23 Nisan 1920) Türkiye Büyük Millet Meclisi, halktan kopuk Osmanlı yönetiminin yanında, halkın içinden seçilen temsilcileriyle "halk iradesi"nin gerçek temsilcisi olmuş, iyice eskimiş ve yıpranmış kişisel saltanatsa, TBMM'yi, yani ulusun egemenliğini tanımamasının yanı sıra, Sevr Antlaşması'nı imzalamış, düşmanla işbirliği yapıp, çıkarttığı ayaklanmalarla Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı engellemeye çalışmıştı. 23 Nisan 1920'den başlayarak ulusal egemenliğe dayalı devletin kurulmasıyla kişisel saltanata kalkmış gözüyle bakan Mustafa Kemal, İtilaf Devletleri'nin Lozan Barış Konferansı'na Ankara Hükümetinin yanı sıra Osmanlı Hükümeti temsilcileri de çağırmaları üstüne, 1 Kasım 1922'de TBMM'de yaptığı konuşmada ulus akla aykıı olduğunu belirterek,saltanatın kaldırılmasını istedi. Milletvekillerinin ateşli konuşmalarla Atatürk'ü desteklemelerinden sonra, saltanatın İstanbul'un işgal tarihinden (16 Mart 1920) başlayarak kalkmış olduğu oybirliğiyle kabul edildi. Saltanatın kaldırılmasıyla padişahlık sıfatı kalkan Mehmet VI. Vahdettin de, 17 Kasım günü İngiliz Komutanlığına başvurarak, bir İngiliz zırhlısıyla İstanbul'dan ayrıldı.

Halifeliğin Kaldırılması (3 Mart 1924)

Saltanatın kaldırılmasından ve Mehmet VI Vahdettin'in İstanbul'dan ayrılmasından sonra, TBMM'nin 18 Kasım 1922'de halife seçmiş olduğu Abdülmecit Efendi, eski rejim yanlılarının tek umudu haline gelmiş, bundan güç alan Abdülmecit Efendi de, yeniden törenler düzenlemeye, demeçler vermeye bazı İslâm ülkelerinin kendisine bağlılık bildirmeleri üstüne, İslâm dünyasının önderi tavrı takınmaya başlamıştı. Bu durumun yeni kurulmuş cumhuriyet yönetimi için tehlikeli olabileceğini kavrayan Atatürk, İzmir'deki ordu tatbikatları sırasında ordu komutanlarına hilafetin kaldırılması konusunda düşüncesini açıklayıp, yasanın meclis gündemine getirilmesini kararlaştırdı. 1 Mart 1924'teki bütçe görüşmelerinde halifeye ve Osmanlı hanedanına verilecek ödenek konusunun gündeme getirilmesinden sonra, 3 Mart 1924'te kabul edilen yasayla, halifelik kaldırılıp, ilerde saltanat ve halifelik iddiasında bulunmamaları için Osmanlı hanedanı üyelerinin de yurt dışına çıkarılmaları kabul edildi.

Medeni Kanunun Kabulü (17 Şubat 1926)
Osmanlı İmparatorluğu döneminde hukuk işleri din kurallarına göre yönetilmekte olduğundan, çağdaş toplumlar düzeyine erişmek isteyen Türk toplumunun temel gereksinmelerinin, söz konusu hukuk yapısıyla karşılanamayacağı anlaşılmıştı. Tanzimat Dönemi'nde hazırlanan Mecelle, bazı yenilikler getirmekle birlikte, kişilerin hak ve borçları, aile kurumu, işleyişi ve sona ermesi, mülkiyet ilişkileri, miras sorunları, kiralama, satın alma, ödünç verme, vb. ilişkiler açısından, gerçek bir Medeni Kanun sayılamazdı. Bu nedenle İsviçre Medeni Kanunu örmek alınarak hazırlanan Medeni Kanun, 17 Şubat 1926'da TBMM'de kabul edilerek, yürürlüğe kondu. Bunu, öbür temel yasalar ile, ceza hukuku alanındaki boşlukları gideren Ceza Kanunu'nun kabul edilip (1 Mart 1926) yürürlüğe konması izledi.

Laikliğin Kabulü (1928-1937)
Saltanatın kaldırılması, hilafetin kaldırılması, Şeriye ve Evkaf Vekâleti'nin kaldırılarak yalnızca din işleriyle uğraşacak Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kurulması, tarikat ve zaviyelerin kapatılması aşamalarından geçen laikliğin tam anlamıyla yasal tabana oturtulması için, 1924 Anayasası'nda yer alan "Türkiye devletinin dini İslâm'dır" deyimini tartışmaya koyulan TBMM, 10 Nisan 1928'de Anayasanın ikinci maddesini değiştirip, 16. ve 38. maddeler gereğince milletvekilleri ile cumhurbaşkanının ant içerken söylemek zorunda oldukları "vallahi" sözcüğünü maddelerden çıkardı. Ayrıca, 26. maddedeki "ahkâmı şeriyenin tenfizi" (şeriat hükümlerinin yürütülmesi) sözcükleri de Anayasadan çıkarıldı. İnananların ibadetlerini kendi dilleriyle yapmalarını doğal bir hak olarak gören Mustafa Kemal'in, aydın din adamlarıyla yaptığı görüşmelerden sonra, 3 Şubat 1928'de hutbelerin Türkçe okunmasının kabul edilmesini, dualar ve ezanın Türkçe'ye çevrilmesi çalışmaları izledi. 5 Şubat 1937'de Anayasanın ikinci maddesinde laiklik ilkesine yer verilmesi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin laik bir devlet olduğunun yazılmasıyla, laiklik devrimi tamamlanmış oldu.

Kadın Haklarının Tanınması (1930-1933 ve 1934)
Osmanlı toplumunda hemen hiçbir toplumsal ve siyasal hakkı bulunmaya kadınlara Medeni Kanun'la bazı haklar tanınmış olmakla birlikte, siyasal haklar açısından bir değişiklik yapılmamıştı. Atatürk'ün girişimiyle kadınların iktisadi ve siyasal yaşama katılmaları yönünde bir dizi değişiklik yapılarak, 1930'da belediye seçimlerinde seçme, 1933'te çıkarılan Köy Kanunu'yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralık 1934'te Anayasa'da yapılan bir değişiklikle de milletvekili seçme ve seçilme haklarının tanınmasıyla, Türk kadını o yıllarda Avrupa devletlerinin çoğundaki kadınlardan daha ileri haklar elde etti ve çok geçmeden toplumda erkeklerin çalıştığı her alanda yerini aldı

Şapka ve Kıyafet Devrimi (25 Kasım 1925)
Ülke halkını her alanda çağdaş ve uygar düzeye çıkarabilmek için değişiklikler tasarlarken, dış görünüşüyle de bunu vurgulaması gerektiğine inanan Mustafa Kemal'in, 25 Ağustos 1925'te Kastamonu'ya yaptığı bir gezide başına şapka giyip, "Buna şapka derler" diye halkı şapka giymeye özendirmesinden sonra, 25 Kasım 1925'te Şapka Giyilmesi Hakkındaki Kanun çıkarılıp, dinsel giysilerle sokakta gezilmesi yasaklandı.

Takvim, Saat ve Ölçülerde Değişiklik (1925 ve 1931)
Cumhuriyet döneminden önce Batı uluslarından ayrı takvim, saat, sayı ve ölçülerin kullanılması, hafta tatillerinin cuma günü olması, takvimin başlangıcı olarak Hazreti Muhammet'in Mekke'den Medine'ye göç ettiği tarih olan 622 yılının alınması (hicri takvim), sayı olarak eski sayıları, ölçü olarak da okka, dirhem, arşın, endaze, vb. ölçülerin kullanılması, Türk toplumu ile Batı toplumları arasındaki ilişkilerde büyük karışıklık ve güçlüklere yol açmaktaydı. 26 Aralık 1925'te miladi takvimin kabul edilip, alaturka saat yerine Batı'da kullanılan alafranga saatin kabul edilmesiyle, 23 Mart 1931'de çıkarılan yasayla da gram, kilogram, ton, metre, kilometre gibi ölçülerin benimsenmesiyle, bir yandan Batı ülkeleriyle ilişkiler kolaylaştırılırken, bir yandan da yurdun her yerinde tutarlı bir ölçü ve ağırlık düzeni kurulmuş oldu.

Soyadı Yasasının Kabulü (21 Haziran 1934)
Soyadı bulunmamasının günlük yaşamda yarattığı güçlük ve karışıklıkların önüne geçmek amacıyla 21 Haziran 1934'te çıkarılan yasayla, her Türk kendine uygun bir soyadı almakla yükümlü kılındı. 24 Kasım 1934'te çıkarılan bir yasayla da TBMM Mustafa Kemal'e Atatürk soyadını verdi. Aynı yıl çıkarılan bir başka yasayla ayrıcalıkları belirten eski unvanların yasaklanmasıyla, yasalar önünde eşitlik ilkesinin gerçekleştirilmesinde önemli bir adım atılmış oldu.

Eğitim ve Öğretim Devrimi (3 Mart 1924)
Osmanlı toplumundaki medreseler ile iptidai, rüştiye, idadî türünde okulların toplumun gereksinme duyduğu elemanları yetiştirme açısından özellikle sayı bakımından yetersiz kaldığını gözleyen, eğitimin önemini yaptığı konuşmalarda sık sık vurgulayan Atatürk'ün yol göstericiliği altında TBMM, eğitim ve öğretim işlerini Milli Eğitim Bakanlığı'na verip, 3 Mart 1924'te çıkardığı Öğretimin Birleştirilmesi yasasıyla, mahalle mekteplerini ve medreseleri kaldırdı. Anadolu'nun çeşitli kentlerinde meslek okulları, teknik okullar, öğretmen okulları, ortaokul ve liseler açılırken, çıkarılan Üniversiteler Kanunu'yla Darülfünun kaldırılıp, yerine İstanbul Üniversitesi kuruldu.

Yazı Devrimi (1 Kasım 1928)
Öğrenilmesi son derece güç olan Arap abecesinin okuryazar sayısının artmasını engellediğini, ayrıca Türkçe sesleri dile getirmede güçsüz kaldığını anlayan Atatürk'ün, 1926'dan başlayarak yaptırdığı araştırmalar sonucunda, Türkçe'nin yapısına en uygun abece olduğuna karar verilen Latin abecesi alınıp, yeniden düzenlenerek, 1 Kasım 1928'de çıkarılan Türk Harfleri Hakkında Kanun'la yürürlüğe kondu ve Atatürk'ün kendisinin de katıldığı yaygınlaştırma çalışmaları sonucunda, kısa süre içinde benimsendi.

Dil Devrimi (12 Temmuz 1932)
Osmanlılar döneminde aydınların büyük ölçüde farsça ve arapça sözcük ve dilbilgisi kuralı içeren Osmanlıca'yı kullanmalarından ötürü, aydınlar ile halkın dil bakımından birbirlerinden kopmuş olmaları, cumhuriyet öncesindeki dönemde de bazı aydınları rahatsız etmiş, Selanik'te çıkarılan (1911) Genç Kalemler dergisinde "Yeni Dil" hareketi başlatılmış, ama dilde yabancı sözlüklerden yeterli bir arınma sağlanamamıştı. Türkçe'nin özleştirilerek yeni Türk abecesiyle dünyanın en zengin dillerinden biri haline getirilmesini amaç alan Atatürk, 12 Temmuz 1932'de, sonradan Türk Dil Kurumu adını alan Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurdurarak, Türkçe'nin gerçek bir bilim, edebiyat ve sanat diline dönüşmesi çalışmalarını hızlandırdı.

ÖzdeyİŞlerİ
• Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.
• Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

• Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin , namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.

• Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

• Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

• Egemenlik kayıtsız ve şartsız Milletindir.

• Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.

• Bilelim ki milli benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar.

• Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

• Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

• Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.

• Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

• Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

• Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

• Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

• Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

• Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

• Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.

• Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

• Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

• Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

• İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?

• Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

• Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.

• Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

• Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

• Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte parola budur.

• Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyyen yaşayacaktır.

• Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kasdetmiyoruz. Kasdettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir. Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

• Müsbet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.

• Mualimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmenleri ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

• Milleti kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet, henüz millet namını almak istidadını keşfetmemiştir.

• Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

• Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

• Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstehak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.

• Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.
 
İstİklal MarŞi
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.

Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!
Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
'Medeniyet!' dediğin tek dişi kalmış canavar?

Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın.
Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.
Doğacaktır sana va'dettiği günler hakk'ın...
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.

Bastığın yerleri 'toprak!' diyerek geçme, tanı:
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.

Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.

Ruhumun senden, ilahi, şudur ancak emeli:
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar-ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.

O zaman vecd ile bin secde eder -varsa- taşım,
Her cerihamdan, ilahi, boşanıp kanlı yasım,
Fıskırır ruh-i mücerred gibi yerden na'şım;
O zaman yükselerek arsa değer belki başım.

Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilal!
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal:
Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, hakk'a tapan, milletimin istiklal!

Mehmet Akif ERSOY

AtatÜrk'Ün GenÇlİĞe Hİtabesİ
Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen Türk istiklalini Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur.Bu temel senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteceyek dahili ve harici bedhahların olacaktır. Bir gün istiklal ve cumhuriyetini müdafaa mecburiyetine düşersen vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve delalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahiplari şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-u zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı!.

İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

Mustafa Kemal ATATÜRK

Onuncu Yil MarŞi
Çıktık açık alınla on yılda her savaştan
On yılda onbeş milyon genç yarattık her yaştan.
Başta bütün dünyanın saydığı Başkumandan
Demir ağlarla ördük Anayurdu dört baştan.

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri

Bir hızla kötülüğü geriliği boğarız
Karanlığın üstüne guneş gibi doğarız
Türk'üz bütün başlardan üstün olan başlarız
Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri

Çizerek kanımızla öz yurdun haritasını
Dindirdik memleketin yıllar süren yaşını
Bütünledik her yönden istiklal kavgasını
Bütün dünya öğrendi Türklüğü saymasını

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunc siperi
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri

Örnektir milletlere açtığımız yeni iz
Ýmtiyazsız, sınıfsız kaynaşmış bir kütleyiz
Uyduk görüşte bilgiye, gidişte ülküye biz
Tersine dönse dünya yolumuzdan dönmeyiz

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunc siperi
Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri

Behçet Kemal Çağlar, Faruk Nafiz Çamlıbel

Cumhurİyetİmİzİn 50. Yil MarŞi
Müjdeler var yurdumun toprağına taşına
Erdi Cumhuriyetim elli şeref yaşına
Bu rüzgarla şahlanmış dalga dalga bayrağım
Baska bir tuğ yaraşmaz Türk'ün özgür başına.

Cumhuriyet, özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk'un çizdiği cağdas uygarlık yolu

Yılları bir cığ gibi aşarak hafta hafta
Koşuyoruz durmadan kadın-erkek bir safta
Elimizde meşale, ilke ilke Atatürk
Isıklara donattık ülkeyi her tarafta

Cumhuriyet özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk'ün çizdiği çağdaş uygarlık yolu

Aynı kandan feyz alır bunca toprak, bunca taş
Kılıc tutan bilekler, verdi sabanla savaş
Tekniğin dev nabzında her adım, her dakika
Çarklarda aynı tempo, yüreklerde aynı marş

Cumhuriyet özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk'ün çizdiği cağdas uygarlık yolu

Biz yürekten bağlıyız elli yıldır bu yolda
"Yurtta barış" ilk hedef, "Cihanda sulh" parola
Koparamaz hiçbir güc bizi milli birlikten
Ata'mızın izinde koşuyoruz kol kola

Cumhuriyet özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk'ün çizdiği cağdas uygarlık yolu

Yaşasın hur ulusum, soylu gencim, benliğim
Yaşasın şanlı ordum, sarsılmaz güvenliğim
Ersin elli yıllarım nice mutlu cağlara
Örnek olsun cihana devletim, düzenliğim

Cumhuriyet özgürlük, insanca varlık yolu
Atatürk'ün çizdiği cağdas uygarlık yolu

Bekir Sıtkı Erdogan

Cumhurİyetİn Onuncu Yil Nutku
Türk Milleti;

Kurtuluş savaşına başladığımızın onbeşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu, en büyük bayramdır.

Kutlu olsun.

Bu anda, büyük Türk Milletinin bir ferdi olarak, bu kutlu güne kavuşmanın, en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.

Yurttaşlarım;

Az zamanda çok büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan, Türkiye Cumhuriyeti'dir.

Bundaki muvaffakiyeti Türk Milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkârane yürümesine borçluyuz. Fakat yaptıklarımızı asla kâfi göremeyiz. Çünkü daha çok ve daha büyük isler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketleri seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Millî kültürümüzü, muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bunun için bizce zaman ölçüsü, geçmis asırların gevşetici zihniyetine göre değıl, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre düşünülmelidir.

Geçen zamana nispetle, daha çok çalisacağız. Daha az zamanda, daha büyük işler yapacağız. Bunda da muvaffak olacağımıza şüphem yoktur. Çünkü Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır, Türk milleti zekidir. Çünkü, Türk milleti milli birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir ve çünkü, Türk milletinin yürümekte olduğu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasında tuttugu meş'ale, müsbet ilimdir.

Şunu da ehemmiyetle tebarüz ettirmeliyim ki, yüksek bir insan cemiyeti olan Türk Milletinin tarihi bir vasfı da, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, zekâsını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, millî birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek inkisaf ettirmek milli ülkümüzdür.

Türk milletine çok yaraşan bu ülkü, onu, bütün beşeriyette hakiki huzurun temini yolunda, kendine düşen medeni vazifeyi yapmakta, muvaffak kılacaktır.

Büyük Türk Milleti!
Onbeş yıldan beri giristiğimiz işlerde muvaffakiyet vadeden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki, bu sözlerimin hiçbirinde, milletimin hakkımdaki itimadini sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım.

Bugün aynı iman ve katiyetle söylüyorum ki, milli ülküye tam bir bütünlükle yürümekte olan Türk milletinin, büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır. Asla şüphem yoktur ki, Türklüğün unutulmuş medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki inkisafi ile âtinin yüksek medeniyet ufkundan, yeni bir günes gibi doğacaktır.

Türk Milleti;

Ebediyete akip giden her on senede, bu büyük millet Bayramını, daha büyük şereflerle, saadetlerle, huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

AtatÜrk'ten Son Mektup
Siz beni hala anlayamadınız
Ve anlamayacaksınız çağlarca da
Hep tutturmuş "Yıl 1919 Mayısın 19 u" diyorsunuz
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz
Mustafa Kemal'i anlamak bu değil.

Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil
Bırakın o altın yaprağı artık
Bırakın rahat etsin anılarda şehitler
Siz bana neler yaptınız ondan haber verin
Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?
Mustafa kemal'i anlamak yerinde saymak değil
Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil.

Bana mustular getirin bir daha
Uygar uluslara eşit yeni buluşlardan
Kuru söz değil is istiyorum sizden anladınız mı?
Uzaya Türk adini Atatürk kapsülleriyle yazdınız mı?
Mustafa Kemal'i anlamak avunma değil
Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil.

Hala o acıklı ağıtlar dudaklarınızda
Hala oturmuş bana On Kasımlarda ağlıyorsunuz
Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın!
Uluslar fethine çıkıyor uzak dünyaların
Mustafa Kemal'i anlamak göz boyamak değil!

Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil
Beni seviyorsanız eğer ve anlıyorsanız
Laboratuvarlarda sabahlayın, kahvelerde değil
Bilim ağartsın saclarınızı, kitaplar
Ancak böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar
Mustafa Kemal'i anlamak ağlamak değil
Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil

Demokrasiyi getirmişim size özgürlüğü
Görüyorum ki hala ayni yerdesiniz hiç ilerlememiş
Birbirinize düşmüşsünüz halka eğilmek dururken
Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen?
Mustafa Kemal'i anlamak itişmek değil
Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil.

Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla
Bilime, sanata verilmez rezil dalkavuklarla
Bu vatan, bu canim vatan sizden çalışmak ister
Paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter yeter
Mustafa Kemal'i anlamak aldatmak değil
Mustafa Kemal ulusu sadece söz değil.

Halim Yağcıoğlu

AtatÜrk MÜzelerİ
ADANA ATATÜRK KÜLTÜR MÜZESİ

Adana - Atatürk ve Kültür Müzesi, Eski Suphi paşa konağında 1982 yılında düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

Atatürk büyük zaferden sonra, Baş komutan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak Güney Anadolu'ya ilk gezisini 1923 yılı Mart ayının ortalarında yaptı. Yanında, bir buçuk ay önce İzmir'de evlendiği eşi latife hanım, bazı milletvekilleri ve Yaverleri de vardı. 13 Mart 1923 günü Ankara'dan kalkan özel tren Konya'da kısa bir duraklamadan sonra, 15 Mart 1923 günü Adana İstasyonuna girdi.

Adana, Adana olalı böyle bir Karaballığı bir arada görmemişti. Şehir bayrakla donatılmış, Atatürk'ün geçeceği caddeler taklar kurulmuş halılar serilmişti. İstasyondaki karşılama töreninden sonra, Atatürk doğruca hükümet konağına buradan da, kendisi için hazırlanan Suphi Paşa konağa gitti.

Atatürk evi eşi Latife hanım, Suphi Paşa konağında iki gece konuk oldular. Bu konak, Adana'da Seyhan nehri kıyısında, Eski Köprü ile yeni köprü arasındaydı. 1982 yılında Reji dairesi ve lojman olarak yaptırılmıştı. 1902 yılında Adanalı Suphi Paşa, Konağı satın alarak bazı odalar eklenmişti. Atatürk'ün Adana'ya geleceği öğrenilir öğrenilmez, Adana Belediye başkanı Ali Münif (yegane) onun kalabileceği en uygun yer olarak bu konağı seçmişti. Nitekim Atatürk 13 Ocak 1925 de Adana'ya tekrar geldiği zaman, yine bu eve misafir edilmişti. Artık, bundan sonra Suphi Paşa Konağı Atatürk evi olarak tanınıyordu.ANTALYA - ATATÜRK MÜZESİ

1930 yılı Mart ayının başlarında Atatürk İzmir'deydi. Havalar soğuk gidiyordu. Antalya'nın ılık ikliminde bir hafta dinlenmeyi düşündü. 5 Mart 1930 günü, karayolu ile, İzmir'den Antalya'ya hareket etti. Isparta, Burdur derken, 6 Mart 1930 günü öğleden sonra, Antalya'ya geldi. Kepez'den şehre kadar halk, yolun iki yanını doldurmuştu. Saat tam 16. 00 da Tophane Meydanına gelen Atatürk'e armağan etmişlerdi. Köşkün önü mahşerdi. Atatürk, kısa bir süre Köşk'te dinlendikten sonra balkona çıktı. Halk çılgınca alkışlıyordu. Atatürk, burada kısa bir konuşma yaparak Antalyalılara teşekkür etti. O akşam Türk Ocağındaki toplantıya katılarak gençlerle memleket sorunları üzerine görüştü. Gece yarısına doğru Köşküne çekildi.

Atatürk, Antalya'da 12 Mart 1930 sabahına kadar tam bir hafta kalmıştı. Bu süre içinde Antalya'da geziler yaptı. Müzeleri, eski eserleri gezdi. Narenciye bahçelerinde üreticilerle görüştü. Dinlendi. 12 Mart 1930 sabahı saat 10 da arkadaşlarıyla birlikte Ankara'ya döndü.

Atatürk, Antalya'ya 10 Şubat 1931 günü öğleye doğru tekrar gelmişse de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Ege'de o gün Antalya'da kalmamış, İzmir'den beri kıyıları tarayarak gelen Eğe Vapuru ile Silifke'ye geçmişti. Atatürk'ün, Antalya'ya üçüncü ve son gelişi, 1935 yılı Şubat ayına rastlar. Atatürk 16 Şubat 1935'te Ege Vapuru ile İzmir'den hareket etmiş, 18 Şubat 1935 Pazartesi günü saat 13. 30'da Antalya iskelesine çıkmıştı. Yanında kız kardeşi Makbule Atadan, Nebile Hanım, Prof. Afet İnan, Fahrettin Altay, Nuri Conker, Cevat Abbas Gürer, yaverler ve başkaları vardır. İskeleden faytonlarla doğruca Köşküne gelen Atatürk, burada akşama kadar dinlendi. Akşam Erenkuş'a oradan tekrar köşke geldiler. Geceyi Köşkte geçiren Atatürk, ertesi günü gece saat 22. 30 da Ege Vapuru ile Taşucuna hareket etti.

Antalyalıların Atatürk'e hediye ettikleri Atatürk Köşkü, iki katlı, üzeri kiremit çatı, taş bir yapıdır. Girişinde uzun bir hol, holün sağında bir salon, bir oda, banyo ve mutfak, solonda da iki oda ve üst kata çıkan merdiveni vardır. Üst katta ise, holden ayrı olarak birisi balkonlu olmak üzere yedi odası vardır. Atatürk merdivenin karşısındaki odada yatmıştır.

Atatürk'ün ölümünden sonra, Antalya Atatürk Köşkü, Özel İdareye geçmiş, 1939 da Akşam Kız Sanat Okulu ve Kız Enstitüsü binası olara kullanılmıştı. 1952 yılında Tarım Bakanlığına devredilen Köşk, son yıllara kadar Teknik Ziraat Müdürlüğünün büroları olarak kullanılmıştır. 1980 yılından sonra Kültür Bakanlığına devredilin Köşk, onarılmış, Atatürk Müzesi olarak ziyade açılmıştır.BURSA- ATATÜRK MÜZESİ

Bursa-Atatürk Müzesi Çekirğe'de Çelik Palas bahçesindedir.

Atatürk, Bursa'ya çeşitli tarihlerde 13 kez gelmişti. Çoğu zaman dinlenmek üzere geldiği Bursa'da gen günlerini hesaplayacak olursak, tamamı 2 ay 20 gün 4 saat tutuyor. Bursa bu yönüyle şanslı şehirlerimizden biri. Atatürk, İstanbul(Yalova dahil), Ankara, İzmir, Sivas'tan sonra en çok Bursa'da kalıyor.

Atatürk'ün Bursa'ya ilk gelişleri, Büyük Zaferden hemen sonra 16 Ekim 1922 tarihine rastlar. O tarihte 12 gün kaldığı Bursa'da İsmet (İnönü), Fevzi (çakmak), Kazım (Özalp) paşalarla birlikte Hünkar Köşkü'nde misafir edilmişlerdi. Daha sonra 20 Ocak 1923 günü ikinci defa Bursa'ya geldiğinde Çekirge'deki şimdi Atatürk Müzesi olan ve Atatürk Köşkü diye tanınan Köşk'te kaldı. Çekirge'deki Celik Palas'ın bitişiğinde bulunan bu Köşkte o güne kadar Miralay Mehmet Bey oturuyordu. Atatürk'ün Bursa'ya geleceği günlerde Bursa Belediyesi bu Köşkü sahibinden satın olarak dayayıp döşemiş ve Atatürk'e hediye etmişti. Şimdi Atatürk'ün Bursa'da bir Köşkü vardı ve Atatürk kendi köşkünde kalıyordu.

Atatürk, Dumlupınar'da düzenlenen Büyük Zafer'in ikinci yıldönümü törenlerinden bir gün sonra 31 Ağustos 1924'te Bursa'ya tekrar geldi. Bu kere yanında eşi Latife Hanım da vardı. Doğruca kendi Köşküne gitti. Eşiyle birlikte yerleşti. Latife Hanım, Köşkü çok beğenmişti. Köşkte 12 gün dinlendiler.

Bundan sonra Atatürk, Bursa'ya 10 kez daha geldi. Uzun ve kısa süreler kaldı. Her gelişinde Çekirge'deki bu köşkünde kalıyor. Çoğu zaman toplantılarını Köşk'te yapıyordu. Son gelişi 1 Şubat 1938 tarihi idi, Yalova'daki Otel Termal'in açılışını yapmıştı. Yanında Başbakan Celal Bayar, içişleri Bakanı Şükrü Kaya, Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya, ekonomi Bakanı Şakir Kesebir, Orgeneral Fahrettin Altay ve Ali Fuat Cebesoy da vardı. O gün Bursalılar ilk defa Atatürk'ü neşesiz gördüler. Yüzü soluktu, rahatsız olduğu her halinden anlaşılıyordu. Atatürk, doğruca yapımı tamamlanmış ve işletmeye açılmış bulunan Çelik Palas'a gitti. Özel dairesine çekildi. Ertesi gün Sümerbank Merinos Fabrikası'nın açılış töreni vardı, Törende bulunduktan ve Fabrikayı işletmeye açtıktan sonra, Bursa Belediye Başkanı Neşet Kiper'e bir mektup verdi. Mektup'ta Atatürk Bursa'lıların kendisine karşı gösterdikleri sevgi bağlılığa teşekkür ediyor, Çelik Palas'taki hissesi ile Bursalı'ların kendisine hediye ettikleri Köşkü Belediye'ye bağışladığını yazıyordu. Belediye Başkanı bu mektubu o gün okudu. Salon alkıştan inliyordu.

Atatürk, artık bir daha Bursa'ya gelemedi.

Atatürk'ün ölümünden sonra Bursa Atatürk köşkü, Çelik Palas'ın ek bir binası olarak Emekli Sandığı'na geçti. Daha sonra (Atatürk Müzesi) olarak ziyarete açılmak üzere, 1965 yılında onarıma lalındı. Onarımdan sonra, Milli Eğitim Bakanlığına devredildi. 1973 yılında da (Atatürk Müzesi) adıyla ziyarete açıldı.

Geniş bir bahçe içerisinde bulunan Bursa Atatürk Köşkü, çatısı ile birlikte 3 katlıdır. İlk kattaki salon ve odalar bugün Atatürk resimleri ve Atatürk'ün kullandığı eşyalarla sergilenmiştir. İkinci katta, Atatürk'ün yatak odası, çalışma salonu, banyosu vardır. Buradaki eşyalardan çoğu Atatürk'ün zamanına aittir. Üçüncü kat, misafirhane olarak kullanılmaktadır.

Bursa Atatürk Köşkü, aynı zamanda son devir Köşk mimarisinin seçkin bir örneği olarak da Bursa'yı süslemektedir.

ESKİ KÖŞK ATATÜRK MÜZESİ

Atatürk, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliye Reisi olarak 27 Aralık 1919 da Ankara'ya geldikten sonra arkadaşları ile bir süre, Ziraat Mektebi'nde oturmuş, bir ara Ankara Garındaki konuta yerleşmişler, daha sonra da Çankaya'ya gelmişlerdi. Çankaya Ankara'ya hakim bir tepenin yamaçlarında, O'nun çalışmaları için çok elverişli sakin bir yerdi Burada Ankaralı Bulgurzade Tevfik Efendi'nin bir bağ evi vardı Ankaralılar, bu evi bağı ile birlikte, 4500 liraya satın alarak (Ordu Köşkü) adıyla, Milli Savunma Bakanlığına bağışlamışlardı. Bakanlıkta Başkumandan Atatürk'e tahsis etmişti.

1932 yılında, Cumhurbaşkanlığı Yeni köşkü yapıldıktan sonra, eski Köşk olarak adlandırılan bu bağ evi, iki kat olarak yapılmıştı. Ön cephesinde havuzlu bir holü vardı. Atatürk. 1923 yılı Ocak ayında Latife Hanım'la evlendikten sonra, bu elverişsiz evin, daha kullanışlı bir duruma getirilebilmesi için mimar Vedat Bey'i görevlendirmişti. Kısa süre içinde havuzlu hol kaldırılarak, burası altlı, üstlü bir salon haline getirilmiş, kuleli kısım eklenerek burada yeni odalar yapılmış, şömineler konmuş, tavanlar Türk motifleriyle süslenmişti. Böylece Eski Köşk, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı köşkü olarak 1932 yılına kadar kullanılmıştı. Yeni Türkiye devletinin temelinden çatısına kadar kuruluşunda büyük yeri olan Eski Köşk'te birçok toplantılar olmuş, tarihi kararlar verilmiş, bina hatıralarıyla anıtlaşmıştı. Bu anıt, 1950 yılında (Atatürk Müzesi) adıyla, eşyaları ile birlikte ziyarete açıldı.

Sarmaşıklara gömülmüş Eski Köşkün camlı kapısından, önce aynalarla süslü küçük bir Hole sonra da Büyük Hole geçilir. Önceleri Atatürk'ün Bilardo Salonu olarak kullandığı bu holde, şimdi büyük bir masa üzerinde, on altı büyük Türk devletinin on altı bayrağı var, Sağda Yeşil Salon denilen Ziyaretçi Kabul salonu, solda sefer kabul odası ile, üst kata çıkan merdiven, karşıda da Yemek Salonu var. Kabul Salonu girişte Atatürk'e verilen nişan ve madalyaların bulunduğu bir vitrin görülür. Diğer vitrinlerde vazolar, Atatürk'ün kullandığı eşyalar, duvarlarda da yağlı boya tablolar teşhir edilmektedir. Sefer kabul günlerinde, çoğu zaman seferler de bu odada dinlenirlerdi. Yeşil Salon'dan Yemek Salonu'na geçilir. Ortadaki büyük yemek masası, Atatürk'ün tarihi sofrasıdır. Başta, Atatürk'ün oturduğu koltuk durmaktadır. İşlemeli renkli camlı pencerelerden süzülen loş bir ışık alında odanın dekoru çok muhteşem. Çini süslü şömine bilardo masası, kristal, çini vazolar, tablolar, bu dekoru tamamlıyor, Yemek Salonunun yanında Kulenin alt odası var. Atlas perdeli pencereleri ve süslü tavanı ile küçük bir kahve salonu. Bir masa, birkaç koltuk.

Yemek Salonu'nda tekrar Hole çıkılır ve Sefir Kabul Odası'na girilir. Sedef işleme bir paravan ile ayrılan bu küçük odada, yine sedef ve fildişi işleme bir masa ve dolap, marokon koltuklar, kadife perdeler bir manga ve tablolar görülüyor. Buradan tekrar Hole ve sağdaki merdivenden üst kata çıkılır.

Üst katta, sağda, önceleri yatak odası olarak ta kullanılan, küçük bir dinlenme odası var. Ortada halılar ve divanlarla döşeli bir Şark Salonu bulunmaktadır. Salon bir balkona açılıyor. Atatürk'ün eliyle kurduğu yeni Ankara'yı seyrederek dinlendiği balkon bu. Şark Salonunun bir kapısı Kütüphaneye açılır. Atatürk'ün çoğu zaman günlerce kapanarak çalıştığı ve okuduğu bu kütüphanenin dolaplarını yüzlerce cilt, Türkçe ve yabancı dillerde kitaplar doldurmaktadır. Karşıda ağaç işleme bir yazı masası aynı ağaçtan bir yazı takımı, masa üzerinde küre bir dünya haritası görülür. Yanda bağadan güzel bir abajur var. Atatürk Büyük Nutkunu bu masada yazmıştır.

Kütüphaneden üzeri sivri bir kule ile örtülü yuvarlak Çalışma odasına geçilir. Döşemesi siyaha yakın mefti olan bu oda, Atatürk'ün sevdiği odalardan biri. Yerde, büyük, beyaz bir ayı postu serilir. Kütüphanenin arkasındaki bir kapıdan pembe renkteki Yatak Odası'na geçilir. Burada çinili bir şömine, ceviz bar karyola, bir şezlong, koltuk, masa ve iskembeler var. Şöminenin üzerinde Annesi'nin bir fotoğrafı, yatağın baş uçundaki vitrinde de ölümünden sonra alının yüzünün ve elinin alçı maskları görülür. Yatak odasındaki küçük bir kapıdan banyoya girilir.

Köşkün üst katındaki odaların tavanları, Türk motifleri ve kalem işi nakışlarla süslenmiştir.

Yeni Köşk (Cumhurbaşkanlığı köşkü)

Zamanla eski Köşk, bir devlet başkanı için yeter sayılmamış, 1932 yılında Atatürk'ün emirleriyle, bugün Cumhurbaşkanlığı Köşkü olarak Kullanılan Yeni Köşk yaptırılmıştır. Köşkün projeleri Prof Holtzmeister tarafından çizilmiştir. Girişte geniş bir holü, sağda üst katta çıkan bir merdiveni, mutfak kısmı, solda yaver odası ve bekleme salonu var, Köşkün bu katında Yemek Salonu, kuş bahçesi, Elçi Kabul salonu, Aynalı salon ve diğer salonlar var. İkinci katta ise, sağda Atatürk'ün Dairesi ve Kütüphane, solda Cumhurbaşkanının oturduğu daire yer almaktadır.

Atatürk'ün dairesinde, Atatürk'ün yatak odası, karyolası, divanı, koltuk ve kanepeleriyle olduğu gibi muhafaza edilmektedir. Bu odaya bitişik bir giyinme ve bir banyo odası var.

Camlı Köşk :

Çankaya bahçesinde, 1935 yılında Atatürk'ün emriyle, kız kardeşi Makbule Atadan için yaptırılan bir de Camlı Köşk vardır. İç içe salonları, yemek ve yatak odaları bulunan bu köşk, misafir köşkü olarak kullanılmaktadır.

Çankaya'nın bir park olarak düzenlenmiş olan geniş bahçesi Atatürk Müzesi ile birlikte, Cumartesi-Pazar günleri ziyaretçilere açık bulundurulmaktadır.

ATATÜRK'ÜN ANKARA ORMAN ÇİFTLİĞİNDE VE ÇUBUK BARAJINDAKİ KÖŞKLERİ

Atatürk başkent Ankara'nın 7 km batısındaki çorak topraklarda örnek bir çiftlik kurmayı düşünmüştür. Türk çitçisine toprak ve tabiat şartları uygun olmasa dahi bilgiyle, kararlılıkla çalışıldığı takdirde başarı sağlanabileceğini göstermek istiyordu. Atatürk 5 Mayıs 1925'teb kurduğu Orman Çiftliğinde çiftliğin her türlü faaliyetiyle uğraşmış bütün masraflarını kendi ödemiş. Yaptırdığı köşklerde günlerce haftalarca kaldığı olmuştur. bu köşkler şunlardır;

1.Marmara Köşkü : Atatürk Orman Çiftliğinin güneyindeki tepeler üzerindedir. Marmara Köşkü iki katlı olarak yaptırılmıştır. Alt katında kemerle süslü bir revak vardır. Üst katta Atatürk'ün yatak odası banyo dairesi dinlenme ve çalışma salonları vardır. Atatürk'ün kullandığı eşyalar, mobilyası ve yatak takımları köşkte bir odada bulunmaktadır.

2. Orman Çiftliği Atatürk Köşkü : Bu köşk tek katlı ve kiremit çatılıdır. Çatının ortasında bir saat kulesi yükselmektedir. Atatürk'ün ölümünden sonra köşk ek yapılarla genişletilmiş Orman Çiftliği İdare binası yapılmıştır. Köşkte Atatürk'ün kullandığı eşyalar, Cumhurbaşkanlığı Çankaya köşküne devir edilmiş burada yalnız Atatürk'e ait çekmeli bir masa bırakılmıştır. Atatürk sağlığında 11 Mayıs 1937 günü Marmara köşkünde iken Orman Çiftliğine, Silifke ve Yalova'daki çiftliklerini içerisindeki köşklerle birlikte Milletine armağan ettiğini duyurmuş bu bağışa ait belgeyi o gün imza etmiştir.

3.Çubuk Barajında Atatürk Köşkü : Çubuk barajı, Ankara'nın 11 km kuzeyinde Çubuk çayı üzerindedir. Baraj Atatürk'ün direktifleriyle 1929 yılında yapılmaya başlanmış 1936 yılında tamamlanarak 3 kasım 1936 yılında yapılan bir törenle Atatürk'ün eliyle hizmete girmiştir. Devlet parası ile, Türk mühendisleri ve işçilerinin emeği ile yapılan baraj Ankara şehrinin içme suyu ihtiyacını karşıladığı gibi Çubuk çayının taşmasını önlemekte ve Ankara ovasının sulanmasını da temin etmektedir. Ayrıca Ankara'nın en güzel mesire yerlerinden biridir. Baraj kapısının sağına şu kitabe okunur: ( Bu Çubuk Bendi Türk Ulusunun İlk Cumhur Reisi Kemal Atatürk Devrinde Devlet Merkezi Ankara'nın su ihtiyacını karşılamak üzere kurulmuştur 1929-1936 )

Çubuk barajı sırtları üzerine Atatürk'ün zaman zaman dinlenmesi için küçük bir köşk yaptırılmış Atatürk Baraja geldiği zaman bu köşkte dinlenmişlerdir. Atatürk'ün ölümünden sonra köşk bazı ek yapılarla genişletilmiş ve baraj binası müdürlüğü binası olarak kullanılmaya başlanmıştır bugün köşkte Atatürk'ün baraj gezilerinde bindiği bir deniz motorundan başka devrine ait hatıra eşya kalmamıştır.
DİYARBAKIR - ATATÜRK KÖŞKÜ

Diyarbakır Atatürk Köşkü, Diyarbakır surlarının 2, 5 Km. güneyindedir.

Atatürk, Çanakkale Savaşından sonra 1916 yılı şubat ayı sonlarında 16. Kolordu Komutanı olarak Doğu, cephesinde görevlendirilmiş, 14 Mart 1916 günü Kolordu Karargahı olan Diyarbakır'a gelmiştir. Diyarbakır surlarının dışındaki Semanoğlu Köşkü Atatürk'e verilmiştir. Atatürk 27 Mart 1917 tarihine kadar bu köşkte kalmıştır. 1917 yılı Mart ayında 2. Ordu Komutanı olarak Diyarbakır'a tekrar gelen Atatürk, bu kez Mardin Kapısı dışındaki Pamuk Köşkünde kalmıştır.

Diyarbakır Belediyesi 5 Nisan 1926 günü aldığı bir karala Atatürk'ü fahri hemşehrileri olarak seçmiş ve Diyarbakır'a ilk gelişlerinde kaldığı Semanoğlu Köşkünü kendisine hediye etmiştir. Köşk o günden sonra Atatürk Köşkü olarak tanınmıştır.

Diyarbakır Atatürk Köşkü, Diyarbakır evleri tipinde geniş eyvanlı siyah-beyaz kesme taşlardan yapılmış örneklerinden biridir. Eyvanın duvarındaki mermer sebilden havuza dökülen sular, köşke serinlik vermektedir. Girişin sağındaki küçük kapı mutfağa solundaki kapı da çay ocağına açılmaktadır. Üst katta çalışma ve yatak odaları vardır.

Atatürk'ün ölümünden sonra, Atatürk Köşkü Diyarbakır belediyesinin korumasında yeniden onarılmış ve ziyarete açılmıştır.
ERZURUM ATATÜRK EVİ

Erzurum-Atatürk Evi, Erzurum'un Yukarı Mumcu mahallesinde, eski vali konağında, 1984 yılında ziyarete açılmıştır. Bina 1890 yılında yaptırılmış , eski Erzurum evleri tipinde bir konaktır. 1915/1916 yıllarında Alman Konsolosluğu olarak kullanılmış, 1918 yılından sonra Vali Konağı yapılmıştır.

19 Mayıs 1919 da Samsun'a çıkan Atatürk, Amasya Tokat, Sivas, Erzincan yolu ile 3 Temmuz 1919 günü Erzurum'a gelmiş, doğruca Cumhuriyet Caddesinde Cinisli'lere ait bir konak olan Mevki komutanlığına konuk olmuştu. Atatürk 9 Temmuz 1919 gününe yani askerlikten ayrılışına kadar bu binada Erzurum Kongresinin hazırlıkları ile uğraşmış Yanı Başındaki Gözübüyüklerin evinde yatıp kalmıştı. Askerlikten ayrıldıktan sonra, Vali Münir Akkaya'dan boşalan iki katlı Vali konağına, Hüseyin Rauf Bey ve arkadaşları ile birlikte taşınmış, 29 Ağustos 1919 tarihine yani Sivas'a gidinceye kadar 52 gün bu evde oturmuştur. Atatürk'ün Erzurum'dan ayrılışından sonra ev tekrar Vali Konağı olmuştur.

Cumhuriyetin ilanından sonra 30 Eylül 1924'te Erzurum'a ikinci kez gelen Atatürk'e Erzurumlular bu evi hediye etmişlerdir. Ev, 1930-1934 yılları arasında Kolordu Komutanlığınca da lojman olarak kullanılmıştır. Atatürk'ün ölümünden sonra, Çocuk Esirgeme Kurumuna verilmiştir. 1984 yılında Kültür Bakanlığına devredilerek, Atatürk Evi halinde düzenlenmiştir.

Atatürk Evinin ilk katında, sağda yer alan oda, idare odası olarak kullanılmaktadır. Hemen yanındaki odada ise, Erzurum Eski Milletvekili Hoca Raif (Dinç)'in kullanmış olduğu eşyalar sergilenmektedir. Bu odanın karşısına düşen odada Anadolu'da yayınlanan ilk gazetelerden Envari Şarkiye ile milli Mücadelenin gazetesi Albayrak'ın ayrıca Erzurum Kongresi bildirilerinin basıldığı (Matbaa Makinası) sergilenmiştir.

Üst kat merdiven başı sahanlığından Atatürk'ün Erzurum'a ikinci kez gelişi ile ilgili büyük boy bir fotoğraf ile o yıllara ait iki kanepe ve bir orta sehpa yer almaktadır.

Salon toplantı odası olarak düzenlenmiştir. Salona üç büyük oda açılır. Bu odalar Atatürk'ün çalışma ve yatak odası olarak sergilenmiştir.

Odalardan birinde Erzurum Kongresine katılan delegelerin fotoğrafları ile bir çalışma masası ve bir koltuk yer almıştır.

Çalışma odasında o yılarda yapılmış ceviz oymalı bir vitrin bir orta masa bir çalar saat ile ceviz koltuk ve sandalyeler vardır.

Yatak odası, çalışma odasının karşısına düşen odadır. Bu odada Atatürk'ün yatmış olduğu sedef kakmalı pirinç karyola, aynalı ceviz bir konsol. Ceviz gardırop, bir koltuk, bir sehpa ve bir çalar saat bulunmaktadır.
MALATYA ATATÜRK EVİ

Malatya Atatürk Evi, eski Halkevi binasında 1981 yılında düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

Atatürk, Malatya'ya iki kez gelmiştir. İlkin; Malatya'yı Adana'ya bağlayan Demiryolunun 1931 yılı başlarında tamamlanması üzerine Atatürk, 13 Şubat 1931 günü trenle Adana'dan Malatya'ya gelmiş, Malatya'da bir gece kalmıştır. 1937 yılında Sivas Malatya Demiryolunun tamamlanması ile de 14 Kasım 1937 günü Sivas'tan Malatya'ya gelmiş, incelemelerde bulunarak aynı gün Diyarbakır'a hareket etmiştir.

Atatürk'ün Malatya'ya ilk geldiği zaman bir gece kaldığı eski Türk Ocağı, daha sonra Halkevi Binası'nın giriş katındaki iki oda, 1981 yılında Atatürk Evi olarak düzenlenmiştir. Girişte, sağdaki ilk oda Atatürk'ün Halkevini ziyaret ettiği sarada kullandığı masa ve koltukla döşenmiş, işlemeli bir sehpa konulmuştur. Girişin solundaki odada, Atatürk kitapları sergilenmiştir.
İSTANBUL FLORYA ATATÜRK DENİZ KÖŞKÜ

28 Haziran 1935 günü özel treniyle İstanbul'a gelen Atatürk o gün Haydarpaşa dan Dolmabahçe'ye oradan da Florya'ya geçerek İstanbullun bu güzel plajında kendisi için İstanbul belediyesi tarafından yaptırılmakta olan Deniz köşkü inşaatını gezmiş ve beğenmişti. 1/7 Temmuz 1935 tarihleri arasında İstanbul'da 1 hafta kalan Atatürk moda deniz yarışlarını takip etmiş ve Florya'dan halkın arasında birkaç kere denize girmiştir. Kısa bir süre sonra tamamlanan Florya deniz köşkü İstanbul belediyesince Atatürk'e armağan edilmiştir. Atatürk 16 Haziran 1936 günü motorla Dolmabahçe sarayından Florya'ya giderek 28 Temmuz 1936 tarihine kadar 42 gün çalışmalarını bu köşkte sürdürmüştür 29 Temmuz 1936'da birkaç günlüğüne Ankara'ya gelen Atatürk TBMM'de (Montreux Antlaşması ) nın görüşmelerinde bulunduktan sonra 3 Ağustos 1936 günü tekrar İstanbul'a gelmiş birkaç gün daha dinlenmiştir. Atatürk ayrıca 13 Haziran 1937'de 6 gün 28 Haziran - 25 Temmuz 1937 tarihleri arasında da 28 gün daha Florya deniz köşkünde çalışarak dinlenmiş gerektikçe denize girmiştir. Onun Florya'yı son ziyareti 28 Mayıs 1938 tarihine rastlamaktadır. Florya Atatürk Deniz Köşkü sahilden 70 metre ileride kazıklar üzerindedir. Köşk bir iskele yolu ile kıyıya bağlanmaktadır. Projeler Y. Mimar Seyfi Arıkan tarafından hazırlanmıştır. Bugün Milli Saraylar İdaresinin elinde Cumhurbaşkanlığı köşkü olarak kullanılan Florya deniz köşkünün geniş bir salonu kütüphanesi dinlenme ve yatak odaları, banyosu vardır. Florya'da ayrıca eski Ayastafonos Manastırına ait kalıntıların bulunduğu geniş alanda Atatürk'ün emriyle bir koruluk meydana getirilmiş, çamların süslediği bir koruluğa (Atatürk korusu) adı verilmiştir. Florya bahçesi de halka açık park olarak düzenlenmiştir.
HAVZA ATATÜRK ODASI

Atatürk 19 Mayıs 1919 da Samsun'a çıktıktan 6 gün sonra, 9. Ordu kıtaları Müfettişliği karargahı havza ilçesine nakletmiş, arkadaşlarıyla birlikte Havza'da Mesudiye otelinde 13 Haziran 1919 tarihine kadar kalmıştır.

Atatürk'ün iki gün kaldığı mesudiye oteli, cumhuriyet döneminde 1985 yılına kadar Belediye Dairesi olarak kullanılmıştır. Büyük değişikliklerle yenilenen binanın ikinci katı Atatürk odası olarak düzenlenmiş ve ziyarete açılmıştır. Atatürk odasında, Atatürk'ün çalışma masası ve koltuğu, bir Atatürk büstü ve resmi, 2 halı, ilk cumhurbaşkanlığı forsu, yazı takımı ve bir saat sergilenmektedir. Odanın duvarındaki panoda, Atatürk'ün Havzalılara hitabesi yer almaktadır.

İNKİLAP MÜZESİ

Atatürk Suriye Cephesinden ayrılarak 13 Kasım 1918 de İstanbul'a gelmiş ve Perapalas Otelinde bir daireye yerleşmişti. Bir kaç gün sonra bu otelden ayrılan Atatürk önce yakın dostu Salih Fansa'nın Beyoğlu'ndaki evinde misafir kalmış, sonra da Şişli'de Madam Kasabyan'ın üç katlı evini kiralamıştı. O günlerde annesi Zübeyde Hanımla kız kardeşi Makbule, Beşiktaş'ta Akaretler mahallesindeki bir evde oturuyorlardı. Atatürk, Şişli ye taşınınca annesi ve kız kardeşini de yanına almış, evin üçüncü katını onlara ayırmıştı. Kendisi orta katta oturuyor, bu katın arka bahçeye bakan odasını da yatak odası olarak kullanıyordu. Büyük salonu, toplantı odası olarak ayırmıştı. Alt katta ise yaveri bulunuyordu. Atatürk, İstanbul'un düşman işgali altında bulunduğu bu karanlık günlerde, evinde arkadaşlarıyla birlikte sık sık gizli toplantılar yapmış, 16 Mayıs 1919 tarihine yani Samsun'a hareketine kadar bu evde oturmuştur.

Atatürk, Anadolu'ya geçtikten ve Ankara'ya yerleştikten sonra annesi ve kardeşi Makbule Hanımı yanına almış, Çankaya'da oturmuşlardı, Şişli'deki ev ise , Erzurum eski Milletvekili Tahsin Uzel'e geçmiş, daha sonra, 1942 yılında İstanbul Belediyesi İnkılap Müzesi kurmak üzere Tahsin Uzel'den satın almıştı. Şişli'de Halaskar Gazi caddesi üzerinde 1908 yıllarında yaptırılan ve Atatürk Evi olarak tanınan Evi, İstanbul Belediyesi onarmış, 1943 yılında da (İnkılap Müzesi ) olarak ziyarete açmıştır.

1981 yılında yeniden düzenlenen Müzedeki sergileme şöyledir:

Binanın girişinde, Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi ile Atatürk'ün bir yazısı. Yemek odasında milli Mücadele ile ilgili tablolar. Oturma odası duvarlarında Atatürk'ün doğumundan 1. Dünya Savaşına kadar, hayatına ait fotoğraflar vardır.

Birinci kattaki yatak odası, çalışma odası ve diğer odalar, Atatürk'ün kullandığı eşyalar ve elbiseleri, Milli Mücadele yıllarına ait fotoğrafları, inkılaplarıyla ilgili belgeler sergilenerek donatılmıştır. İkinci kattaki odalarda Atatürk'ün ölümü ile ilgili fotoğraflar, tablolar, Atatürk'le ilgili belge ve bilgiler sergilenmektedir.

3'cü Kat: Devrimlerle ilgili fotoğraflar, Atatürk hakkında yazılmış çeşitli kitaplar, ölümüne ait fotoğraflar, gazeteler, bir kavanoz içerisinde Anıtkabir'den getirilmiş toprak v. s.

İZMİR ATATÜRK EVİ

İzmir- Atatürk Evi ve Müzesi, Kordon boyundadır. 1978 yılında yeniden düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

Büyük Zaferden hemen sonra Türk orduları yıldırım hızıyla Ege'ye doğru süzülürken Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa'da onlarla birlikte, Ege'nin yakılmış ve yıkılmış şehirlerine uğrayarak İzmir'e doğru ilerliyordu. Atatürk, Türk ordularının İzmir'e girişinden bir gün sonra 10 Eylül 1922'de İzmir'e gelmiş, coşkun törenlerle karşılınmış. 2 gün sonra, Göztepe'deki Muammer (Uşaklıgil) köşküne konuk olmuştu. Bu Köşk'te 29 Eylül 1922 akşamına kadar 19 gün kalan Atatürk, İzmir'e ikinci gelişi olan 27 ocak 1923 te yine bu Köşk'te kalmış, Köşk sahibi Muammer (Uşakgil) in kızı Latife Hanımla bu Köşk'te evlenmişti.

Atatürk 27 Temmuz ve 1 Ocak 1924 tarihlerindeki İzmir gezilerinde de yine Göztepe Köşkünde kaldı. Latife Hanım'dan boşandıktan sonra, İzmir'e gelişlerinde, İzmirliler onu Gündoğdu semtinde, deniz kıyısındaki Naim Palas'ta misafir etmeğe başladılar. Bu ev. 1860/1862 yıllarında yaptırılmış bir ara otel olarak kullanılmıştı. 1927 yılında İzmir Belediyesi, evi hazineden satın olarak Atatürk'e hediye etmiş dayayıp döşemişti. Atatürk 11 Ekim 1925 ten sonra 7 defa İzmir'de hep bu evde kaldı, bir çok tarihi kararları bu evde verdi.

Atatürk 22 Haziran 1934'te son olarak İzmir'e geldiği zaman yine bu evde kaldı. Yanında İran Şahı Rıza Şah Pehlevi de vardı. İki geceyi birlikte bu evde geçirerek, 24 Haziran 1934 günü Balıkesir'e gitmek üzere İzmir'den ayrıldılar. O günden sonra İzmir'e bir daha gelmemişti.

Atatürk'ün ölümünden sonra, İzmir Belediyesi, Atatürk Evi'ni eşyaları ile birlikte olduğu gibi korumuştu. Ev, iki katlı bir yapıydı. Ön yüzeyi mermer silmeler ve alınlıklarla süslüdür. Kemerli kapısından girildikten sonra, derinlemesine uzanan bir salona girildikten sonra, derinlemesine uzanan bir salonu geçilir. Yanlarda odalar sıralanmıştır. Üst kata iki taraflı mermer bir merdivenle çıkılır. Üst katta da geniş bir salon, denize bakan bir balkonu ve balkon odası, iki yanda iki geniş oda bulunmaktadır. Güneydeki oda, Atatürk'ün yatak odasıdır. Kuzeydeki ikinci odada İran Şahı Rıza Şah Pehlevi kalmıştır.

İzmir Belediyesi 1941 yılında, Atatürk Evi'nin üst katını (Atatürk Müzesi) olarak düzenlemiş, Atatürk'ün ve Rıza Şah Pehlevi'nin yatak odalarını, eşyaları ile birlikte, kullanıldığı şekilde sergilemişti. 1952 yılında alt kattaki salon ve odalar (Atatürk Genel kitaplığı) olarak hizmete açılmıştı. O günlerde, Atatürk'ün İzmir'de bindiği kayık, girişteki merdiven altında sergilenmiş, üst kat Atatürk Müzesi ise, Atatürk'ün fotoğrafları, konsol ve aynalar, heykeller, tablolar ve halılarla donatılmıştı. 1967 yılında Atatürk Kitaplığı, buradan yeni binasına taşındığı zaman Atatürk Evi, yeniden Atatürk Müzesi olarak düzenlenmek üzere Kültür Bakanlığına devredilmiştir.

Kültür Bakanlığı binayı onartarak yeniden düzenlemiş, 29 ekim 1978 günü törenle ziyarete açmıştır. Binanın alt katında etnoğrafik eserler, üst katında da Atatürk'e ait eşyalar sergilenmektedir.

Alt kat vitrinlerinde geleneksel kadın giyimleri, hamam takımları, elişleri peşkir, uçkur ve keseler ve çeşitli mobilyalar yer almaktadır. Halı-kilim bölümünde Bergama, Kula, Gördes, Milas, Çanakkale gibi halı merkezlerinden seçkin örnekler, Kilimi ve cicimler, sedef kakma koltuk ve sehpalar ve daha basma etnoğrafik eşya bulunmaktadır.

Atatürk Müzesi'nin bulunduğu üst katta ise tablolar, büyük boy aynalar, vestiyer, mobilya ve bronz döküm saat salonu süslemektedir. Salona açılan soldaki odalar Atatürk'ün banyosu, yatak odası, çalışma odası, kütüphane ve yemek odası olarak düzenlenmiştir. Atatürk'ün yatak odası mavi bir yatak takımı ile kadife kanepe ve iki koltukla sergilenmektedir.

İZMİT ATATÜRK EVİ

İzmit Müzesi ve Atatürk Evi, tarihi Av köşkünde, 1966 yılında törenle ziyarete açılmıştır.

Atatürk, Büyük Zaferden önce, Kocaeli Grubunu denetlemek üzere 16 Haziran 1922 günü Beypazarı, Nallıhan, Göynük yolu ile Geyve'ye gelmiş, geceyi Belediye Başkanı Rasim (Turhan) ın evinde geçirmişti. Ertesi günü, Geyve'lilerle görüştükten sonra, Adapazarı'na gelerek, Askerlik Şubesi Başkanı binbaşı Baha Bey'in evinde konuk olan annesi Zübeyde Hanımla buluşmuş, ana-oğul sarmaş dolaş olmuşlardı. Atatürk, o geceyi annesinin yanında geçirdikten sona ertesi 18 Haziran 1922 günü, Türk dostu Fransız yazarı Claude Farrere ile görüşmek üzere İzmit'e hareket etmiştir.

İzmit'te Atatürk-Claude Farrere görüşmesi, Milli Mücadele tarihimizde önemli bir olaydır. Atatürk, o gün İzmit'te coşkun gösterilerle karşılandıktan sonra, İzmit'tiler tarafından, halkın saray adını verdiği, meşhur Av Köşkü'nde misafir edilmiştir.

İzmit Av Köşkü, 1874 yılında Sultan Abdülaziz için yaptırılmış, iki katlı küçük bir saraydı. Abdülaziz'in çevrede avlandığı zaman dinlenmesi için yaptırılmıştı. Atatürk'ün İzmit'e geleceği duyulunca, İzmit'liler kendisine bu köşkü hazırlamışlardı. Atatürk, köşkün üst katında, merdivenin solundaki odada kalmıştı. Claude Farrere de, Hafız Rüstü Konağında misafir ediliyordu.

Atatürk, Büyük Zaferden sonra 16 Ocak 1923'te İzmit'e tekrar geldi. İstanbul gazetelerini bazı başyazarları Atatürk'le görüşmek isteğinde bulunmuşlardı. Bu istek üzerine Atatürk, İzmit'te bir basın toplantısı yapmayı kararlaştırdı. Doğruca, yine kendisi için hazırlanan Köşk'e geldi. Akşam yemeğinden sonra, Basın toplantısı yaptı. Toplantı gece yarısından sonra, ertesi günü 17 Ocak 1923 sabah üçe kadar sürmüştü. Toplantıdan sonra odasına çekildi. Öğleye kadar dinlendi. Öğleden sonar, heyetleri kabul etti. Ertesi gün Yarımca ve

Hereke'deki askeri birlikleri denetledi. 19 Ocak 1923 günü İzmit'ten ayrılarak Bilecik'e uğurlandı.

Atatürk, bu tarihten sonra, İzmit'e çok kereler geldi, fakat gecelemedi. İzmit'te birkaç saat veya daha az sürelerle kalıyor, İstanbul'a geçiyordu. İzmit'teki Av Köşkü de Atatürk'ün anılarıyla baş başa kaldı.

Atatürk'ün konuk olduğu İzmit Av Köşkü, Cumhuriyetle birlikte Valilik Konağı olarak kuşanılmağa başlamıştı. Köşk'te Valilik makamı ile birlikte bazı resmi daireler bulunuyordu. Köşk'ün mimari ve sanat değeri düşünülerek Müze yapılmasına karar verildi. Üst katta Atatürk'ün yatak odası düzenlendi. Alt kat, arkeolojik eserlere ayrıldı. Müze, 1966 yılında ziyarete açıldı.

KAYSERİ ATATÜRK EVİ MÜZESİ

Kayseri Atatürk Evi müzesi, Cumhuriyet Mahallesindeki Raşit Ağa Konağında 1986 yılında düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

Anadolu'da Milli Mücadeleyi başlatmış olan Atatürk, Sivas Kongresinden sonra (Anadolu ve Rumeli Müdafaa-ı Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliye'sini Ankara'ya nakletmeyi kararlaştırmış, yanında Mazhar Müfit (Kansu) Hüsrev, (Gerede), H. Raf (Orbay), Dr. Refik (Saydam) Hakkı Behiç, A. Rüstem, Şeyh Fevzi Efendi, Yaverleri Cevat Abbas (Gürer) Muzaffer (Kılıç), Bedri ve başkaları olduğu halde, soğuk bir kış günü 19 Aralık 1919 da Kayseri'ye gelmişlerdir. Kayserililer. Çifte Kümbetler'e kadar yolun sağını ve solunu doldurmuş yüzlerce atlı, onu uzaklardan karşılamak üzere yollara dökülmüştü. 19 Aralık 1919 Cuma günü akşama doğru arabası ve yanında arkadaşları ile görünen Atatürk'ü Kayserililer coşkun gösterilerle karşılamış o günler Kayseri'nin en gösterişli konağı olan İmamzade Raşiti Ağa'nın evinde misafir etmişlerdir.

Geceyi bu evde geçiren Atatürk, ertesi günü Kayseri ileri gelenleriyle görüşmeler yapmıştı. O gece de Konakta kaldı. 21 Aralık 1919 sabahı da Kayseri'den ayrılmıştır.

Atatürk'ün Konuk olduğu ev yaklaşık 1898 yıllarında, iki katı olarak yaptırılmıştır. Tavanı ahşap işlemelidir. Atatürk'ün kaldığı oda ikinci katta ve evin güney doğusundadır. Odanın tavanının ortasında yıldızlı bir göbek süslemesi doğ duvarına yaslanan bir sediri vardır. Evin bu katında ayrıca bir hol, dört oda ve banyo bulunmaktadır. Atatürk'ün kaldığı odanın duvarına şu plaka asılmıştır. (Atatürk, Heyet-i Temsiliye Reisi olarak 20. 12. 1919 da Kayseri'ye teşriflerinde bu evde misafir kalmışlardır. 20. 12. 1964). Ev, Gayri Menkul Eski Eserlere ve Anıtlar Yüksek kurulu'nun aldığı bir kararla koruması gerekli eski eserlerden sayılmıştır.

KONYA ATATÜRK EVİ MÜZESİ

Konya Atatürk Evi ve Müzesi, İstasyon Caddesi üzerindeki eski vali Konağında 1964 yılında düzenlenerek ziyarete açılmıştır.

Atatürk, Milli Mücadeleyi başlatmak üzere Anadolu'ya geçtikten ve Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisini açtıktan sonra 3 Ağustos 1920 tarihinde Konya'ya gelerek bir geçe kalmış, Konyalılarla görüşmeler yapmıştır. Bu tarihten ölümüne kadar Konya'ya 12 kez gelen, Atatürk çoğu gelişlerinde, Atatürk evi olarak bilinen Konyalıların kendisine hediye ettiği 2 katlı köşkte kalmıştır.

Köşk, 1912 yılında yaptırılmış, 1916 yılından sonra Vali Konağı olarak kullanılmıştır. 20 Mart 1923 günü Atatürk eşi Latife Hanımla birlikte Konya'ya geldiği zaman bu köşkte, 4 gün 3 Ocak 1925 te de 11 gün konuk olmuşlardır. 1927 yılında Konya Belediyesi, aldığı bir kararla Köşkü Atatürk'e armağan etmiş, Atatürk bundan sonraki Konya'ya gelişlerinde bu köşkte oturmuşlardır. Atatürk'ün ölümünden sonra tekrar vali konağı olarak kullanılan köşk, 1963 yılında Konya Valiliğinden Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğüne devredilmiş, bir yıl sonra da (Atatürk Evi ve Müzesi) adıyla ziyarete açılmıştır.
Atatürk Evi ve Müzesi'nin alt ve üst salonlarında, Atatürk'ün Konya'ya gelişleri ve yatına ait fotoğraflar, Atatürk'ün kullandığı eşyalar, elbise, pardesü, pabuç gibi giyimleri, sofra takımları, salonları, dinlendiği şezlong oyun masaları sergilenmektedir. Müzede ayrıca Atatürk pulları koleksiyonu da bir vitrinde yer almaktadır. Atatürk'ün sözlerinden bazıları panolara yazılarak duvarlara asılmıştır.

Konya Atatürk Evi, Atatürk'ün bu evde kaldığı günlerde kullanıldığı gibi, Atatürk 'ün yatak odası, Çalışma odası, Yaverler Odası, Yemek Salonu olarak da belirlenmiştir.
 
X