Buda bizim hikayemiz biraz uzun ama
15.04.2014 Salı sabaha karşı 06:00 gibi Wc ye gitmek için uyandım. Uyandığımda yataktan kalkmadan bir ıslaklık hissettim ve hemen WC ye gittim. Günlük pedimde pembemsi hafif kırmızı sulu bir şey gördüm. Sanırım bu nişan olmalı dedim. Hemen eşime haber verdim. Daha sonra bizde kalan annem ve kayınvalideme haber verdim. Doktorumuzu arayıp aramama konusunda tereddütte kaldım. Çünkü o sabah saat 9:30 da kontrolümüz vardı. Biraz düşündükten sonra aramaya karar verdim. Doktorumuza durumu izah ettim acil gelmemizi gerektirecek bir şey var mı diye sordum. Sancın var mı diye sordu. Yok dedim. Çok önemli değil normal randevu saatimizde gelebileceğimizi söyledi. Tabi bizi uyku tutmadı o saatten sonra. Salona geçip biraz oturdum saat 7:00 gibi duş almak için ayağa kalktığımda su gibi bir şeyin hızla aktığını hissettim. Altımda ped olduğu için dışarı çıkmıyordu bacaklarımı sıktım engel olamıyordum. Hemen Wc ye gittim baktım şeffaf su gibi bişey. Sanırım buda suyum olmalıydı dedim.
Hemen duşa girip randevu saatini beklemeden eşimle hastaneye gittik. Annemler evdeydi doğum başlayacak olursa o zaman hastaneye geleceklerdi. Hasteneye gittik hemen çatı muayenesi yaptılar açılmam 2 cm olmuş. Sonra nst ye bağladılar sadece 2 tane sancım çıkmış. Sonra doktorumuz geldi. Bizimde randevu saatimiz geldiği için odasına gittik. Oda 2 cm açılmam olduğunu söyledi. Ultrasonda baktı bebeğin suyuda kan akışıda iyi dedi. Kanamanın rahim ağzı incelmesinden kaynaklandığını söyledi. Şimdi ben senin hastaneye yatırmam, haa şu yapılamazmı suni sancı verip doğumu başlatalım ama gerek yok normal seyreden bir şeyi kurcalamaya gerek yok, sezeryanada davetiye çıkarmayalım dedi. Şimdi eve gidin sancı başlar suyun gelirse hemen gelirsiniz. Eğer bir şey olmazsa seni Cuma günü yine göreceğim, ama bu bebek bu gece veya yarına doğar dedi.
Biz saat 10:30 gibi eve geri geldik. Kahvaltımızı yaptık. Saat 12:30 dan 13:00a kadar sancımın 10ar dk. Aralıklarla geldiğini fark ettim. Sancı geldiği anda oturmak veya yatmak istemiyordum ayağa kalkıp evin içinde bir tur atıp gelmek daha iyi geliyordu. Saat 17:00a doğru sancılar 7-8 dkya düşmeye başladı. Ama arada 10-15 dkyada çıkabiliyordu. Doktorumuzu aradık hastaneye gelmemizi söyledi.
Hemen eşimle hastaneye gittik. Muayene için soyunduğumda iç çamaşırımda sanki adet olmuşum gibi yoğun kan vardı neyse doktorumuz çatı muaeyenesinde açılmanın 3 cm olduğunu ve yatış yapacağımızı söyledi. Sancıların sıklığını düzene sokmak için sancı düzenleyici serum takılacağını ve bunun suni sancı olmadığını söyledi.
Saat 18:00 gibi odamıza alındık, önce lavman yapıldı. Sonra serumumu taktılar ve ben yatakta yatmaya başladım. 18:15 gibi doktorum yanıma geldi, ben çıkıyorum ama doğum için mutlaka olacağım diyerek elimi sıkı sıkı tuttu ve gitti. Eşim hemen annemleri aradı. Arkadaşım annemleri hastaneye getirdiğinde benim sancılarım hala çok hafifti. Saat 19:30 a doğru sancılar sıklaşmaya başladı ve ben sancıları yatarak veya oturarak çekemiyordum. Sancı geldiği anca odanın içini turluyor sancı geçince oturup dinleniyordum ama sonlara doğru oturmamla kalkmam bir oluyordu.
Canım eşim sancı çektiğim süre boyunca yanımdan hiç ayrılmadı serumum elinde benimle birlikte yürüdü sürekli.
Saat 20:00da ebe açılmamı kontrol etmek için odaya geldi ve açıklığın 5 cm olduğunu söyledi. Saat 20:00dan sonraki sancılar o kadar şiddetliydiki o saate kadar sancı esnasında hiç sesi çıkmayan bağırmaya gücü olmayan ben artık inliyordum. Artık sesin ve inlemelerim dahada artmış ağlıyordum. Sancı esnasında yürürken sanki belimi ortadan ikiye ayırıyorlardı.
Elim sürekli karnımda sanki bebek düşmesin der gibi karnımı tutuyordum.
Ağlamaktan inlemekten boğazlarım acıyordu, annem, kayınvalidem, arkadaşım odada beni ağlayan gözlerle izliyorlardı.
Canım eşimse elimi tutup sarılarak sanki acılarımı hafifletmek ister gibiydi.
Saat 20:30 gibi artık sancılar çok daha şiddetliydi ve ben ebeye doktorumu arayın gelsin ben artık dayanamıyorum sezeryan istiyorum diye hem ağlıyor hem yalvarıyor hemde bağırıyordum. Ebe, doktorumu aramış ve doktorumda bu kadar açılmadan sonra sezeryan olmaz diyormuş. Annemler ise dayan kızım bak az kaldı bu kadar sancı çektin sezeryan deme diyorlardı.
Ebe saat 21:00a doğru beni tekrar muayane etti ve açıklığın 8 cm olduğunu söyledi. Ben ise sezeryan diye hala bağırıyordum. Ebe ise benim sezeryan için ekibi toplamam yarım saatimi alır oysa biz yarım saate doğumhaneye çıkmış oluruz diyordu.
Saat 21:15 gibi beni doğumhaneye almak için odaya geldiler, tekerlekli sandalye ile çıkaracaklardı ama bu sancı ile oturamam dedim. Canım eşim asansörde benle yukarı çıktı, annemler ve arkadaşım ise yürüyerek çıkıyorlardı. Asansörde ebemiz beni rahatlatmak için konuşturuyordu, bebeğin göbek adı ne olacak diye sordu, bizde eşimle Nazlı olacak çünkü gelmek için çok nazlandı normal doğum tarihini bekledi nerdeyse dedik.
Doğumhane katına çıktığımızda eşim bana sarılarak beni içeriye uğurladı. Doğumhanede bir ebe daha bizi bekliyordu. Hemen beni yatırdılar bacaklarımı çatala koyup kemerle bağladılar. Ebemiz bana sonda takarak mesaneyi boşalttı. Kısa bir süre sonra doktorum geldi. Doğumhane ortamı o kadar iyiydiki doktorum ve ebelerimin bu rahatlığı benimde çok hoşuma gidiyordu. Doktorum telefonundan müzik açtı. Balkan, Karadeniz ve yöresel ezgiler eşliğinde doğumum gerçekleşiyordu.
Sancım geldiği anda bana ıkınmamı sancım geçincede derin derin nefes almamı söylüyorlardı. Sancım yokken onlar havadan sudan muhabbet ediyor benide sohbete dahil ediyorlardı. Sancım geldi deyince hadi başlıyoruz deyip ıkınmamı söylüyorlardı. Doktorum aferin kızıma hadi az kaldı çok iyi gibi kelimelerle bana moral veriyordu. Arada bebeğin kalp atışlarını karnımdan bir cihazla dinliyorlardı. Diğer ebe, bebeğin kalp atışı yavaşladı diye doktorumuza söyledi bir süre sonrada vakumla bebeğimi çekmek için hazırlandılar. Vakum işleminden sonra birkaç ıkınmam ve doktorumun karnıma bastırmasıyla bebeğim nihayet artık çıkıyordu. Doktorumuz artık ıkınma dedi ve bebeğimin çıktığını gördüm. Saat 22:00da dünyaya gözlerini açmıştı kızım.
Simsiyah saçları vardı ama tenide beyazdı.
Onu öyle görmek Allahım nasıl güzel bir duygu minicik ayaklar, eller, ufacık popo yarabbim nasıl bir mucize böyle, sevinçten ağlıyordum.
Hemen yan taraftaki masaya koydular ve doktorumuz ve ebeler başına geçtiler. Bebişim ağlamıyordu. Sonra hava gibi bişeyi burnuna ağzına falan tuttular sırtınada vurdular ve kızım ağlamaya başladı. Bense kızıma vurmayın deyip gülüyordum.
Ebeler bebekle ilgilenirken doktorum plesantayı çıkaracaktı. Yaklaşık 5-10 dk.lık beklemenin ardından plesantamda çıktı. Doktorumuza plesantayı çok merak ediyordum gösterirmisiniz dedim eliye havaya kaldırdı, aaa aynı ciğer benziyor dedim ve güldüm.
Bebeğim çıktığı andan itibaren sancılar bıçak gibi kesilmiş, sonrasında zangır zangır bir titreme başta ayaklarım olmak üzere tüm vücudumu sarmıştı. Doğumhaneye geldiğimiz anda orada bulunan ebe bebeğimi alıp doğumhaneden çıkarak yenidoğan ünitesine gitmişti. Doktorum, kesik atmadıklarını fakat kendiliğinden çok ufak bir yırtık olduğunu ve onu dikeceğini söyledi. Bende kendisine nolur uyuşturarak dikin dedim. Doktorumuzda sizi bu dikişten kim korkutuyor bir bulsam varya diyerek gülüyordu.
Senin bu söylediğin açık kalp ameliyatı olan birinin anesteziden korkması gibi bir şey dedi. Bense artık internette her şeyi gördüğümüzü söyledim ve güldüm.
Doktorum iğneyi yaptıktan sonra dikişe başladı. İlk dikişten sonra iğne batınca ayy diye tepki verdim. Doktorum çok pardın burayı uyuşturmamışım dedi ve güldü.
İğnenin ve ipin geçtiğini hissettim ama avı vermemişti yani uyuşmadanda dikilebilirmiş. Toplamda minicik 2 dikiş attığını söyledi doktorumuz. İşlem bittikten sonra doktorum yanıma geldi elimi sıkı sıkı tuttu ve bana sarıldı, tebrik etti. Gurur duy kendinle normal doğum yaptım diye dedi. Sonra bana ne diye dua edeceksin söyle bakayım dedi. Bende Allah sizden razı olsun, başımızdan eksik etmesin, sayısaldan büyük ikramiye çıksın dedim güldüm.
O da bir BMW (modelinide söyledi ama unuttum) dile benim için dedi güldü.
Doktorum bu gece buradasın yarın sabahtan yanına geleceğim dedi ve evine gitmek için doğumhaneden ayrıldı. Dışarıya çıkınca eşimi ve ailemi tebrik etmiş.
Ebemiz beni tekerlekli sandalyeye alarak doğumhaneden çıkardı. Çıktığımda eşim alnımdan öperek beni çok sevdiğini söyledi.
Annem kayınvalidem hepsi beni öptüler. Arkadaşım, eşi aynı zamanda eşiminde arkadaşı oluyor onlarda 4 yaşındaki oğulları ile beni bekliyorlardı. Hepsi tebrik ettiler beni.
Eşim ve ben asansörde ebemiz ile odamıza indik. Odaya geldiğimde odamızın kapısının süslendiğini, ikramlık çikolatalarımızın, bebek kurabiyelerimizin ve pusetli bebek şekerlerimizin hazırlandığını gördüm. Beni yatağıma yatırdılar. Doğum öncesi takılan serumum hala kolumdaydı, ebemiz doğum bittiği için herhangi bir ağrı sancı yapmaz korkma dedi ve kısa bir süre sonra serum bitti ve çıkardılar. Odamıza geldiğimizde saat 22:30a geliyordu. Kızımı ise hala getirmemişlerdi. Ebemiz, bebeğin doğum kanalında fazla kaldığını ve bu yüzden yenidoğan bölümünde biraz oksijen takviyesi yapıldığını söyledi. İlk ziyaretçilerimiz olarak eşimin küçük erkek kardeşi ve onun eşi geldiler. Daha sonra ise ortanca kardeşi ve onun nişanlısı geldiler. Odada fotoğraf faslımız başladı. Bebeğimizi almak için eşim ve kayınvalidem, bebişimizin kıyafetleriyle yenidoğan bölümüne çıktılar, odaya geldiklerinde ise saat gece yarısı 00:15 civarıydı. Güzel kızım beyaz pamuk gibi küçük suratlım uyuyordu.
O kadar tatlı, minicik ve masumduki
Kilosu: 2900 gr. Boyu: 50 cmdi.
Oysa ultrasonda kilosu doğumdan 15 gün önceki kontrolde 3050 gr.dı. Sanırım normal doğum ile doğduğundan olsada gerek vücudunda şişlikler falanda yoktu. O gece eşim, annem, kayınvalidem hepsi yanımda refakatçi kaldılar. Kızımı emzirmek için ilk kucağıma aldığımda ebemiz yardımcı oldu. Ama emmiyordu çünkü yenidoğan bölümünde 2 saat kadar kaldığı için mama vermişler karnı tokmuş.
Gece bikaç defa emzirdim ama süt gelmiyordu fazla. Ertesi sabah süt biraz gelmeye başlamıştı. Doktorumuz sabah saat 10:00a doğru yanımıza geldi, kızımız sevdi ve ten rengi hariç aynı sen, bi tek onu benzetememişsin dedi ve güldü.
Bebeğin ilk kontrolü için 3-5 gün sonra hastaneye geldiğimizde benim yanımada uğrayın, doktorcum ben iyiyim her şey yolunda demen yeterli, asıl muayeneyi 2 ay sonra kırkın çıkınca yapıcam dedi. Taburcu olabileceğimizi söyledi. Bu kadar çabukmuydu
oysa benim daha hiç ziyaretçim gelmemişti. Ziyaretçilerimiz için o kadarda çok hazırlık yapmıştıkki
:44: Neyse artık eve geldiklerinde ikram ederiz dedik.
Kızımı hastaneden evimizde getirdiğimizde hala uyuyordu, mutlu huzurlu yuvamızdan iki kişi ayrılmıştık ve biz artık çok ama çok mutlu üç kişilik bir aile olmuştuk.
Rabbim bu güzel duyguyu isteyen herkese yaşatsın kimsenin kucağını boş bırakmasın. Evlatlarımızı anne babalarıyla sağlıklı sıhhatli büyümeyi nasip etsin. Amin
.