Ahmet Selçuk İlkan Şiirleri

E

ecitah

Ziyaretçi
GÖZLERİN KAL DİYOR

Bu nasıl ayrılık, bu nasıl veda
Gözlerin kal diyor dudakların git
Bakışın anahtar, gözlerin kilit
Ellerin aç diyor, dudakların git.
Ayrılık; dönüşü olmayan nehir
Yalnızlık; yıkılmış bomboş bir şehir
Kaç sevda kül oldu böyle kimbilir
Gözyaşın kal diyor, dudakların git.
Gidersem, bir daha dönmeyeceğim
Kalırsam, kalbime yenileceğim
Çözemedim seni delireceğim
Gözlerin kal diyor, dudakların git.
Duvardan insin mi resimlerimiz,
Yabancı olsun mu isimlerimiz?
Ya o, deli dolu gecelerimiz
Anılar kal diyor, dudakların git.
Bu roman da biter belki birazdan
Ne aşklar yıkıldı gururdan, nazdan
Ağlıyor besteler yine hicâzdan
Şarkılar kal diyor, dudaklar git...


Ahmet Selçuk İLKAN
 
"İhanet Makamında" vedalardan
"Hasret Makamında" sevdalardan
ve "Asi Makamında" isyanlardan süzülen duyguların
Çığlık gibi kanayan şiirleri bunlar...

Bir yerde buz yastıkların
Bir yerde taş duvarların
Bir yerde karanlık gecelerin
Bir yerde sırtımıza saplanan hançerlerin
İpek bir mendil olup
Gizlediği gözyaşlarımızın
En saf sığınağı bu mısralar

Evet herkes bir yerde mutlaka ağlar
Ama unutmayın ki;
"Erkekler hep yalnız ağlar"

Kimi zaman dönüşü olmayan bir meleğin
Kimi zaman zehirli bir çiçeğin
Kimi zaman yasak bir sevdanın
Kimi zaman ulaşılmaz bir kadının
Ardından ağlar...

Ve işte o zaman Ahmet Selçuk İlkan
O ASİ yürek bu yangınları
Sayfa sayfa kitaplara
Satır satır şarkılara
Mısra mısra şiirlere koyar...
İşte o yangınlardan alevler...
İşte o yangınlardan volkanlar...

"Erkekler Hep Yalnız Ağlar"

Hayata, sevdaya ve aşka yanık sayfalarında sizleri bekliyor.

İnadına aşka

İnadına sevgiye...
 
Önce seni
Sonra kendimi
Bugün de kimliğimi kaybettim
Hükümsüzdür
Bulanlar
Boşuna yorulup getirmesin yazık
Çünkü
Ahmet'i türkülere
Selçuk'u şarkılara
İlkan'ı şiirlere gömdüm artık
Bundan böyle
"Adım yalnızlık benim
Soyadımsa ayrılık"


Ahmet Selçuk İlkan
 
Aşk
Yeni bir yolculuktur
Yeni bir dünya
Yeni bir şehir
Hazırla kalbini
Yola çıkıyoruz seninle
Belki kısacık bir yaza
Belki de sonsuza
Kimbilir?..
Benimse çoktan hazır
Kalemim kağıdım
Çünkü aşk
Benim için yepyeni bir şiir.


Ahmet Selçuk İlkan
 
Ben ayrılıkların şairi
Yalnızların ozanıyım
Sen masallar okurken daha
Ben acıların yazanıyım...


Haklısın aramızda dağlar denizler var
Haklısın aramızda uçurumlar
Senin sevdaların üç günlük masal
Benim sevdalarım Allahıma kadar...

"Elma şekeri mi sandın aşkı
Ne şiirin şiir ne şarkın şarkı
Hele bir kırılsın feleğin çarkı
İşte ben o zaman görürüm seni"

Hala "Tahta masalara" yazıyorsam adını
"Aşk kitaplarında" arıyorsam tarifi aşkın
"Kahır mektuplarında" yeniden buluyorsam seni
Ve "ıslak mendillere" siliyorsam gözyaşlarımı
"Eyvahlar" çekiyorsam her biten aşkın ardından
" Bana sor ayrılığı- yalnızlığı bana sor" diye haykırıyorsam
Ve "sabahçı kahvelerinde" bir çay gibi demliyorsam hasretini
Ve "inadına " özlüyorsam o "çaykarası" gözlerini

Bu benim ilk aldanışım değil
Bu benim son yıkılışım değil
Bırak bu sahte gözyaşlarını
Üzülme "benim için üzülme"
Üzülme bu son için üzülme
Ben yeterim kendime...

Varsında bir dağ gibi büyüsün hasretin içimde
Varsında her gece bir kemanın tellerinde ezilsin kalbim
Varsında bir daha değmesin ellerime ellerin
Asla pişman değilim...

Hatırla bir adam diyordun hatırla
Ömür boyu sevsin beni ömür boyu
İşte o deli
İşte o çılgın
İşte "o adam benim"
Çünkü ben
"Aşkı ölümsüz bilenlerdenim"


Ahmet Selçuk İlkan
 
KALBİMDE ARAMA ESKİ YERİNİ
SEN GÖZÜMDEN AKAN SELE KARIŞTIN
İSTESEM DE ARTIK SEVEMEM SENİ
HASRET RÜZGARINA YELE KARIŞTIN

SENİNLE AŞKIMIZ ESKİ BİR ROMAN
YANDI SAYFALARI KÜLÜDÜR KALAN
SEVGİLİM, HER ŞEYİM SENDİN BİR ZAMAN
NE YAZIK SONUNDA ELE KARİŞTIN

KIRILAN KALBİM VAR, DİNMEZ BİR KİNİM
ÖMRÜNCE SÜRECEK AŞKA YEMİNİM
KAVUŞMAK İMKANSIZ ARTIK SEVGİLİM
DÖNÜŞÜ OLMAYAN YOLA KARIŞTIN


Ahmet Selçuk İlkan
 
"AŞK ARTIK BURADA YAŞAMIYOR"

"Lütfen başka kapıya"

Boşuna çalma kapıyı
Evde kimse yok
Adresi değişeli mutluluğun
Çok oldu çok
Hatıralar bir bir taşındı odalardan
Aylar var perdeler açılmıyor
Işıklar yanmıyor
Telefonlar çalmıyor
Anlayacağın
Sen gideli buralardan
Aşk
Artık bu evde yaşamıyor


Ahmet Selçuk ilkan
 
"Bu yürek dayanır daha ne acılara
Bu yürek dayanır senin de yokluğuna.."

Şimdi aynı şehirde olsaydık seninle Almira
Yine aynı sokaklarda birlikte yürüseydik hayata
Ve adımızı yeniden yazsaydık buluştuğumuz bütün duraklara
Unutup gitseydik bütün çirkinliklerini dünyanın
Ve bütün acımasızlığını
Sorgulayıp bütün yasakları
Sorgulayıp bütün günahları
Seninle yeniden başlasaydık bu sevdaya
Seninle yeniden Almira

Şimdi aynı okulda olsaydık seninle Almira
Yine aynı sınıfta yine aynı sırada
Birlikte göz atsaydık o kırmızı kaplı kitaplara
Tarih gibi fizik gibi matematik gibi
Ölümsüz aşkları sorsaydık hocalara
Ölümsüz aşkları Almira

Şimdi bir kır kahvesinde olsaydık seninle
Yine aynı masada yine aynı köşede
Yeniden düşler kursaydık seninle
Dağlar gibi sıra sıra
Ve yeniden yaratsaydık kendi dünyamızı
Ve de birlikte söyleseydik ikimiz kendi şarkımızı
Meydan okuyup ayrılıklara
Hem de teslim olmadan
Yıllara yollara yalanlara
Teslim olmadan Almira

Ne var ki ;
Bir kara eylüldü
O kara üzüm gözlerine son bakışım
Yanışım ve de yıkılışım
Üstümden bütün trenler geçti o gün
Bütün otobüsler
Ve bütün gemilerim battı sen gideli







Şimdi bütün umutlarım alabora
Anlıyorsun değil mi?
Anlıyorsun Almira

Şimdi bir düşün
Kim itti bizi bu kör olası ayrılığa?
Kim attı bizi bu pişmanlıklar denizine?
Kim yaktı bizi kim ?
Hem de sırtımızdan vura vura
Görüyorsun değil mi görüyorsun
Bir ikimiz sığamadık bu koca dünyaya
Bir ikimiz Almira
Ve işte o gün
Koca bir son yazıldı bu aşkın son sayfasına
Dönüşü olmayan bir yolda kaldık
Dönüşü olmayan bir yolda Almira




Ahmet Selçuk İlkan
 
BENİ ZORLA ŞAİR YAPTILAR

Güldüm ağlattılar!
Sevdim aldattılar!
Sarıldım bıraktılar!
Sağolsun dostlar, sevenler, sevilenler
Beni zorla şair yaptılar...



Ahmet Selçuk İlkan
 
Ben hayat yumağını
Sustum sabırla ördüm ..
Oysa kısa ömrümde
Ben ne insanlar gördüm ..

Gördüm ahlar çekeni
Gördüm boyun bükeni
Bir yanda da her yeri
Cennet sananlar gördüm ..

İsyanlarım tarifsiz
Acılarım sahipsiz
Şerefini şerefsiz
Ben ne satanlar gördüm ..

Gördüm sevgiye muhtaç
Gördüm şefkate muhtaç
Gözü doymaz gönlü aç
Ben ne yamyamlar gördüm ..

Hayat bir çark dişinde
Herkes umut peşinde
İhtiras ateşinde
Ben ne yananlar gördüm ..

Oh çekilmez yaraya
Kurşun düşmüş araya
Tanrı diye paraya
Ben ne tapanlar gördüm...



Ahmet Selçuk İlkan
 
Mutluluk taşıyan bir resim gibi
Gel de mutsuzluğu unuttur bana
Dünyamda beşinci bir mevsim gibi
Gel de yalnızlığı unuttur bana

Elinde bembeyaz çiçeklerle gel
Gönlünde aşk dolu gerçeklerle gel
En güzel müjdeler dileklerle gel
Gel de sensizliği unuttur bana

Gözlerden yaşları döküvermeden
Kalbimi göğsümden söküvermeden
Hasretin gönlüme çöküvermeden
Gel de ayrılığı unuttur bana



Ahmet Selçuk ilkan
 
Hadi gel bir daha buluşalım
Çıkmaza girmeden yollar
Paslanmadan içimizde yıllar
Çünkü
Affetmez zaman
Ve nankördür insan
Unutulmaz derler ya hani
İnanma yalan
Nasılda yalnız bak
Bunca şair
Bunca ozan
Ve sen de bunu bil ki
Bir gün
Ne Ahmet kalacak
Ne Selçuk
Ne de İLKAN



Ahmet Selçuk İlkan
 
Seninle bir güneş bir ay gibiyiz
Ne yapsak ne etsek birleşemeyiz
Biz ikimiz, bir yaz, bir güz gibiyiz
Bir ömür beklesek birleşemeyiz!..

Kalpler bir olsa da yolumuz ayrı
Bu aşk bahçesinde dalımız ayrı
Rüyamız, hülyamız, dünyamız ayrı
Sevgilim seninle birleşemeyiz!...

Öyle mahzun mahzun bakma yüzüme
Aldırma sen benim yaşlı gözüme
En acı gerçek bu, inan sözüme
Sevgilim seninle birleşemeyiz!...



Ahmet Selçuk ilkan
 
Bir kere gittin artık
Bin kere dönsen de boş
Sen bende bittin artık
Ömrünce sevsen de boş

Varsın yüreğim yansın
Seni bir melek sansın
Sen artık bir yalansın
Bin yemin etsen de boş

Bu bir sonun öyküsü
Bitti aşkın büyüsü
Sevdamızın türküsü
Dillere düşse de boş

O nasıl bir vedaydı
Ölüme merhabaydı
Gitmeseydin ne vardı
Bin kere gelsen de boş

O sabah zindana eş
O sabah battı güneş
İçimde söndü ateş
Bin kere yansan da boş

Sana kaşları çatık
Sana küskün bu aşık
Bil ki barışmaz artık
Bin kere sarsan da boş.



Ahmet Selçuk İlkan
 
Öyle bir dünya düşün
Bir sen varsın bir de ben
Gerçek olmuş her düşün
Bir sen varsın bir de ben

Ne sen başka bir kolda
Ne ben başka bir yolda
İkimiz bir yuvada
Bir sen varsın bir de ben

Işıklar olmasa da
Bir mum olsun masada
ikimiz bir odada
Bir sen varsın bir de ben

Düşün ki bir sahilde
Düşün ki bir gemide
Mehtap'lı bir gecede
Bir sen varsın bir de ben

Yağmur camlara vursun
Saatler yorulsun dursun
Varsın kıyamet kopsun
Bir sen varsın bir de ben

Günlerce arasınlar
Kapımızı kırsınlar
Bizi böyle bulsunlar
Bir sen varsın bir de ben



Ahmet Selçuk İlkan
 
Unutup gitmişsin verdiğim gülü
Onu bir köşede bulup getirdim
Belki hatırlarsın diye o günü
Çiçek pasajından sana getirdim

Yine orda gördüm yaşlı kadını
Anmadan gitmedi senin adını
Ayrıldık deyince kırdı sazını
Sana kemanından bir tel getirdim

Sen yoktun oturdum boynum bükülü
Hala duruyordu aşkının külü
Ansızın görünce yerde o gülü
Gözümde yaşlarla sana getirdim...

Bu zahmet bu ısrar sorma ne diye
Yaralı bir kalpten sanma hediye
Bir ömrü nasıl da sordun diye
O gülü bir daha sana getirdim.



Ahmet Selçuk İlkan
 
Ömrümün en güzel senelerini
Alıpta gittiniz bu şehir ve sen
Gönlümün en masum ümitlerini
Çalıp ta gittiniz bu şehir ve sen
Döktüğüm yaşlara aldırmadınız
Giden gençliğime acımadınız
Düştüğüm yerlerden kaldırmadınız
Basıp ta gittiniz bu şehir ve sen
Beni iyi tanır bu kaldırımlar
Bu kuytu köşeler bu taş sokaklar
Sizlerden bir ömür alacağım var
Çalıp ta gittiğiz bu şehir ve sen....
Bağlayıp durdunuz hep ellerimi
Delik deşik ettiniz seven kalbimi
İçimde dağ gibi hayallerimi
Yıkıp da gittiniz bu şehir ve sen
Biriniz sağırdı duvardan bile
Biriniz kalpsizdi taşlardan bile
Bütün acıları dizip önüme
Kaçıp da gittiniz bu şehir ve sen
Kimsesiz yalnızdım kollarınızda
Her şeyi kaybettim yollarınızda
Şimdi son bir hesap var aramızda
Vermeden gittiniz bu şehir ve sen
Ben yine yaşarım içimde yasla
Ya siz neylersiniz bu ihtirasla
Bir daha dönmek mi buraya asla
İçimde bittiniz bu şehir ve sen
Kaybolup gittiniz bu şehir ve sen!...



Ahmet Selçuk İlkan
 
Kimbilir ne kadar güzelsin bugün
Benden uzaklarda doğum gününde
Hatırla ne kadar mutluyduk canım
Seninle geçen yıl doğum gününde

Kim derdi sonu bu öyle bir aşkın
Belki kurumuştur çoktan gözyaşın
Kutlu olsun sana bu yeni yaşın
Bana da sensizlik doğum gününde

Benim için bir mum yaktın mı bilmem
Camlardan yollara baktın mı bilmem
Ah burada olsa dedin mi bilmem
Yoksa unuttun mu doğum gününde

Kimbilir kiminle kesildi pasta
Bir dilim düşmez mi bu eski dosta
Sen sevinç içinde ben ise yasta
Senden uzaklarda doğum gününde



Ahmet Selçuk İlkan
 
Ne şarkılar yazdık- ne çok şiirler
Hiç kimse sevmeden ölmesin diye
Ne ağıtlar yaktık ve de türküler
İçimizde umut bitmesin diye

Kağıt yürek oldu kalem sevgili
Yaşadık sevdaya barışa deli
Uzattık düşmana-dosta bu eli
Çocuklar savaşı bilmesin diye

Taş mıdır- kaya mı gönül kapınız
Gün gelir yıkılır saltanatınız
Biz ne canlar verdik-siz ne yaptınız
Analar gözyaşı dökmesin diye



Ahmet Selçuk İlkan
 
Gönül bir aşk yuvasıdır
Ümit aşkın rüyasıdır
Seviyorsun hayır deme
Gözler kalbin aynasıdır

Gözler kalbin aynasıdır
Yalan nedir bilmez onlar
Siyah, mavi, yeşil olsun
Aşkı inkar etmez onlar

Şiir gibi roman gibi
Okuyorum bak aşkını
Öylece bak gözlerime
Çevirme hiç bakışını

Gözler kalbin aynasıdır
Her bakışta bir söz vardır
Acı olsun tatlı olsun
Orda kalpten bir iz vardır

Yağmur gibi damla damla
Seven gözler konuşurlar
Gözden kalbe bir yol gider
Ayrılanlar kavuşurlar



Ahmet Selçuk İlkan
 
X