- 12 Temmuz 2006
- 55.816
- 214.389
- 52
Bu haftasonu bir grupla tanıştım, okuyorlarsa hepsine selamlar.
Genç, eğlenceli, hayat doluydular, aralarından birine sürekli hocam diyorlardı, yaş ortalamasını göz önünde bulundurunca, hocam denilen kişiyi üniversite hocası, diğerleriniyse öğrencileri olarak şekillendirdim zihnimde, kişisel gelişimden, Hayattaki hedeflerden bahsediyorlardı, arada bizim yaramaz köpüşe laf atarak karşılıklı diyaloglar kurmaya başladık, masadan masaya kedi köpek muhabbeti ve gülüşmelerimiz sonrası laf lafı açınca sorduk, hayırdır burda ne işiniz var, üniversite etkinliği mi vs diye.
Cevap uyuşturucuyla mücadele derneğiyiz oldu, derneğin adını reklama girebileceği için vermiyorum, bu grup bir zamanlar uyuşturucu kullanmış ama uyuşturucudan arınmak için çabalayanlardı, hocam dedikleri insansa bir zamanlar uyuşturucu kullanan ama sonrasında tedavi olan ve uyuşturucu kullanan gençleri bu kötü alışkanlıktan nasıl kurtarırım düşüncesinden yola çıkarak bu derneği kuran kişiydi.
Merakım daha da arttı tabii, öyle ya, yüzlerine bakınca Hiçte uyuşturucu kullanmış insanlar gibi durmuyorlardı, hatta aralarından biri ben hiç e....man gibi duruyor muyum dedi.
Ortak nedenleri ailede sevgisizlik ve ilgisizlik, en azından bana verdikleri sinyal o yöndeydi.
Anlattıkları tüylerimi diken diken yaptı, Türkiye'de uyuşturucu kullanımının arttığını zaten biliyoruzda, sentetik uyuşturucu denen ve son günlerde gençler arasında yaygınlaşan uyuşturucunun bir kere bile kullanılmasının öldürücü olduğunu bilmiyordum, çok korktum ve panikledim doğrusu, gençlerin içinde olduğu tehlike ürpertti beni.
Her uyuşturucu öldürücü ama bu ara gençlerin yaygın kullandığı sentetikler direkt beyne hasar veriyor dediler.
Sayelerinde birde bir yanlışımızı görmüş oldum, biz hep bağımlının tedaviyi kendisi istemeden birşey yapılamaz sanıyorduk, ben öyle sanıyordum açıkçası ama şöyle bir cevap verdiler, bağımlı Ömür boyu kurtulmak istemezse ne olacak? Aileleri istemesini mi bekleyecek, işte biz tamda burda devreye giriyoruz, önce uyuşturucu bağımlılarının aileleriyle temasa geçiyoruz, önce onlara ne yapacaklarını anlatıyoruz, yardım ediyoruz.
Evet, bu derneğin misyonu bu, uyuşturucu bağımlılarını sosyal hayatta ve ayık tutabilmeyi ve bunu da ailelerle el ele vererek başarabilmeyi amaçlamışlar.
Yalnız bir eleştirileri var bizlere, eski Bağımlı olduklarını duyunca dernek şubelerini çoğaltmak için yer aradıklarında kimse yer vermiyormuş.
Sanırım insanlar Çocuklarımızı uyuşturucu bağımlısı yaparlar diye Endişe ediyorlar ama misyonları Uyuşturucuyla mücadele, bağımlılığın ne kadar kötü olduğunu yaşayarak Tecrübe etmiş ve kendilerini kurtarmışlar.
Çeşitli il ve ilçelerde seminerler veriyorlarmış.
Bu yazıyı neden yazdım, çok şükür ki ve inşallah ki uyuşturucu benden, ailemden uzak birşey ve hepte öyle kalsın ama onlardan öğrendiğime göre 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçaklığıyla Mücadele Günü'ymüş, belki bu vesileyle ailesinde, çevresinde uyuşturucu illetinin pençesinde olanlar bu gibi derneklerin desteği ve yardımı sayesinde kurtulur, çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini ya da kendilerini kurtarabilme gücünü bulur...
Genç, eğlenceli, hayat doluydular, aralarından birine sürekli hocam diyorlardı, yaş ortalamasını göz önünde bulundurunca, hocam denilen kişiyi üniversite hocası, diğerleriniyse öğrencileri olarak şekillendirdim zihnimde, kişisel gelişimden, Hayattaki hedeflerden bahsediyorlardı, arada bizim yaramaz köpüşe laf atarak karşılıklı diyaloglar kurmaya başladık, masadan masaya kedi köpek muhabbeti ve gülüşmelerimiz sonrası laf lafı açınca sorduk, hayırdır burda ne işiniz var, üniversite etkinliği mi vs diye.
Cevap uyuşturucuyla mücadele derneğiyiz oldu, derneğin adını reklama girebileceği için vermiyorum, bu grup bir zamanlar uyuşturucu kullanmış ama uyuşturucudan arınmak için çabalayanlardı, hocam dedikleri insansa bir zamanlar uyuşturucu kullanan ama sonrasında tedavi olan ve uyuşturucu kullanan gençleri bu kötü alışkanlıktan nasıl kurtarırım düşüncesinden yola çıkarak bu derneği kuran kişiydi.
Merakım daha da arttı tabii, öyle ya, yüzlerine bakınca Hiçte uyuşturucu kullanmış insanlar gibi durmuyorlardı, hatta aralarından biri ben hiç e....man gibi duruyor muyum dedi.
Ortak nedenleri ailede sevgisizlik ve ilgisizlik, en azından bana verdikleri sinyal o yöndeydi.
Anlattıkları tüylerimi diken diken yaptı, Türkiye'de uyuşturucu kullanımının arttığını zaten biliyoruzda, sentetik uyuşturucu denen ve son günlerde gençler arasında yaygınlaşan uyuşturucunun bir kere bile kullanılmasının öldürücü olduğunu bilmiyordum, çok korktum ve panikledim doğrusu, gençlerin içinde olduğu tehlike ürpertti beni.
Her uyuşturucu öldürücü ama bu ara gençlerin yaygın kullandığı sentetikler direkt beyne hasar veriyor dediler.
Sayelerinde birde bir yanlışımızı görmüş oldum, biz hep bağımlının tedaviyi kendisi istemeden birşey yapılamaz sanıyorduk, ben öyle sanıyordum açıkçası ama şöyle bir cevap verdiler, bağımlı Ömür boyu kurtulmak istemezse ne olacak? Aileleri istemesini mi bekleyecek, işte biz tamda burda devreye giriyoruz, önce uyuşturucu bağımlılarının aileleriyle temasa geçiyoruz, önce onlara ne yapacaklarını anlatıyoruz, yardım ediyoruz.
Evet, bu derneğin misyonu bu, uyuşturucu bağımlılarını sosyal hayatta ve ayık tutabilmeyi ve bunu da ailelerle el ele vererek başarabilmeyi amaçlamışlar.
Yalnız bir eleştirileri var bizlere, eski Bağımlı olduklarını duyunca dernek şubelerini çoğaltmak için yer aradıklarında kimse yer vermiyormuş.
Sanırım insanlar Çocuklarımızı uyuşturucu bağımlısı yaparlar diye Endişe ediyorlar ama misyonları Uyuşturucuyla mücadele, bağımlılığın ne kadar kötü olduğunu yaşayarak Tecrübe etmiş ve kendilerini kurtarmışlar.
Çeşitli il ve ilçelerde seminerler veriyorlarmış.
Bu yazıyı neden yazdım, çok şükür ki ve inşallah ki uyuşturucu benden, ailemden uzak birşey ve hepte öyle kalsın ama onlardan öğrendiğime göre 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçaklığıyla Mücadele Günü'ymüş, belki bu vesileyle ailesinde, çevresinde uyuşturucu illetinin pençesinde olanlar bu gibi derneklerin desteği ve yardımı sayesinde kurtulur, çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini ya da kendilerini kurtarabilme gücünü bulur...
Son düzenleme: