Basit Kişiler Hep İlgi Görür

Tonari to Totoro

Totoro
Anneler Kulübü
Kayıtlı Üye
25 Şubat 2010
2.299
1.557
Son zamanlarda okuduğum ve hislerimi dile getiren bir yazı. Okuyalım ve okutalım...



Günümüzde insanlar, ne yapmak istiyor, neyi anlatmak istiyor, nasıl anlatmak istiyor, hangi üslubu kullanıyor inanın anlamak çok zorlaştı.

Bir bakıyorsunuz, insan bile diyemeyeceğiniz birçok insan müsveddeleri var ki kendilerini dev aynasında görüyorlar.

Kendisini benlik deryasına kaptıran bu zat-ı muhteremler, birkaç şaşalı ve nefsi okşayıcı söylemden sonra, âdeta kendilerinden geçiyorlar.

Küçük dağları kendilerinin yarattığını( haşa) düşünerek, bütün dünyanın maliki olduğunu sanıyorlar.

İnsan nefsinin esiri olduğu için, birkaç kişi "sensin" diyerek, şeytanî vesveselerle duygu ve düşünce dünyasına girerek, öne çıkartılar mı, hindi gibi kabarıyorlar.

Esas olan insan olmak, adam gibi adam olmak değil midir?

Yoksa üç beş kişinin dolduruşuna gelerek, bütün dünyaya saldırmanın anlamı yoktur.

Basitleşmemek gerekir, "taş yerinde ağırdır" kabilinden kaliteli, saygın ve kabul edilebilir olmak gerekir.

Üstat öyle diyor ya!

"Basit kişiler hep ilgi görür, kaliteli kişiler hep yalnızdır. Ucuz malın alıcısı çoktur.(NFK)"

Bitpazarı misali ucuz mallara daha çok rağbet olmaktadır. Bilmezler ki ucuz etin yahnisi olmaz. Şeytan insanın özüne düşmeyegörsün. Bir ukalalık, bir bencillik, bir mağrurluk, bir benlik, bir egoistlik kaplar tüm benliğini.

İnsanlar arasındaki ilişkilerinde dengeyi tutturamayanlar, er-geç yalnızlaşmaya mahkûmdurlar.

İnancımıza göre yüce dinimiz, "kibirli ve mağrur olanların burunlarının elbette sürtüleceğini" haber veriyor.

Bencillikten yakalarını kurtaramayan bir takım insanlar, o an için el üstünde tutulsalar da bir süre sonra ayaklar altına alınmaktan kurtulamıyorlar.

Bir elin belli görevleri ve yapabilecekleri biliniyorken, bir eliyle onlarca görevi yapmaya çalıştıklarında; an geliyor ellerine yüzlerine bulaştırarak, çirkef içerisinde, bataklığa girmiş olarak çırpındıkça dibe batıyorlar.

Önemli olan insanları kazanmak, insanları kaybetmek değildir.

Kazandığınızı düşündüğünüz insanları, gün gelir ki hiçbirisini yanınızda göremezsiniz.

Uzunca bir kuyruğunuz olduğunu düşündüğünüz bir zamanda, gün gelir ki kuyruksuz olduğunuzun farkında olacaksınız.

Menfaate dayalı ilişkilerde, sadece para kazanma amacına yönelik sosyalleşme ortamında ve sürecinde, insanların er-geç hayal kırıklığına uğraması kaçınılmazdır.

"Para kazanayım da kim/kime ne olursa olsun, beni ilgilendirmez!" düşüncesiyle, anlayışıyla hareket edenlerin, ilerleyen zamanda beş parasız kalacakları bilinmelidir.

Başkalarının duygu ve düşüncesiyle, parasıyla hareket etmek, insanı ne kadar ileriye götürebilir hiç düşündünüz mü?

Başkalarına güvenerek, hayatını ne kadarını idame ettirebilirsiniz, hiç düşündünüz mü?

İnanın Hoca Nasrettin misali, arkanıza takılan ya da sizinle olduğunu düşündüğünüz insan kalabalığıyla ilerlerken, belli bir süreden sonra arkanıza dönüp baktığınızda, tek başınıza olduğunuzu göreceksiniz.

Beş kuruşluk dünya menfaati için olmadık fırıldaklıklar yaparak, soytarılar misali onlarca, yüzlerce taklalar atarak, para kazandığınızı düşündüğünüz bir anlayışla varacağınız yer bellidir. Yaptıklarınız, basit karakterlilerin, anlamsız, manasız, duygusuz, düşüncesiz karakteristik özellikleridir. Göz önünde olduğunuzu düşündüğünüz bir an da, hiç umulmadık bir zamanda ayaklar altına düşeceğinizi ihtimali vardır, aklınızdan çıkarmayınız.

Ucuz ve kalitesiz malların alıcısının çok olduğu, her zaman bilinen bir durumdur.

Ancak kalitesiz mallar çok çabuk yıpranmaya, yırtılmaya, solmaya ve çöpe atılmaya namzettir.

İnsan, neyi, nerede, ne zaman ve nasıl söylediğini/söylemeyeceğini çok iyi hesaplayıp, "bin düşünüp bir konuş"ması gerekir.

Benden söylemesi, karar vermek ve gerekli önlemleri almak, elbette sizin insiyatifinizdedir.

Kerim BAYDAK
 
X