- 1 Nisan 2012
- 5
- 4
- Konu Sahibi EndlessSilence
- #1
.
Son düzenleme:
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Merhabalar.
Sorunum geçen sene Mayıs ayında internette tanıştığım biriyle ilgili... Konuştuk, tanıştık derken 1 ay kadar sonra telefondan konuşmaya, mesajlaşmaya başladık. 4-5 ay kadar geçtikten sonra yüz yüze görüşmeyi teklif etti ama ben reddettim. Kişilik olarak fazlasıyla utangacım, o zamana kadar da sanki konuşmamız hep telefon, internet vs ile devam edeceğini sanıyordum, gerçekten görüşme fikri hiç aklıma gelmemişti. Ben görüşme isteğini reddedince çok zorlamadı o da ve tam 1 yıl boyunca yani bu Mayıs'a kadar bu şekilde devam ettik; birbirimizi fotoğraflardan gördük fakat yüz yüze bir görüşme olmamıştı hiç. Haziran'da malum okul tatile giriyor ben de okuduğum şehirden ayrılacaktım. Uzun zaman oldu, sen dönmeden görüşelim mi diyince ben yine itiraz eder gibi oldum ama "sen ne söylersen söyle ben gelirim, görüşmek istemezsen de bekler bekler döner giderim" dedi. Farklı şehirlerde yaşıyoruz, gelmesin boşuna diye her ne kadar itirazlarda bulunduysam da ikna edemedim ve sonuç olarak bir gün sabah geldiğini ve beklediğini söyledi. Ben yine mırın kırın ettim, kesin bir dille görüşmeyeceğimi söyledim. Uzun bir konuşmanın sonunda ikna oldu ve bir daha konuşmamak-görüşmemek üzere ayrıldık (ayrıldık dediğim ilişki anlamında değil, zaten adı konmuş bir şey de yoktu aramızda). Aradan 1-1.30 saat geçti tekrar aradı ve kaldığım yerin karşısında olduğunu söyledi, terminalden dönmüş geri... nolursa olsun görüşmek istediğini söyledi. Sesi o kadar kötü geliyordu ki dayanamadım bu sefer bana bi kendine güven mi geldi neyse "tamam, sen bir yere otur bekle, ben oraya gelirim" dedim; ve nasıl yaptım şuan kendime hiç inanamıyorum ama hazırlanıp gittim yanına ve görüştük. Dediğim gibi aşırı utangaç bir insanım, dışarıda yemek yemek, bir şeyler içmek bile yanımda ailemden birisi yoksa imkansız şeylerdir benim için. İlk önce cafe gibi bir yere girdik meyve suyu istedik sanki içecekmişim gibi, haliyle içemedim tabii. Benim bu durumumu bildiği için şöyle yap, böyle düşün ki içebilesin diye yardımcı olmaya çalıştı ama nafile. Neyse o içti sonra kalkacağız hesabı ödemeye geçtik ama orada kasıldım kaldım. Aklımdan hesabı ödeme fikri elbette geçiyor ama ne elimi cüzdanıma götürebiliyorum ne de ödeme isteğimi dile getirebiliyorum. Sonuçta kendisi ödedi ve ben orada renkten renge girdim, ödeyememeyi bırak bu isteği söyleyememenin getirdiği utanç duygusuyla utana sıkıla yürümeye başladık. Biraz dolaştıktan sonra 5-6 saatlik yoldan geldiği için acıkmıştı haliyle. Bir yerde yemek yedi, ben öyle oturdum yine karşısında. Sonrasında otobüsün kalkma saati gelmişti ama gitmek istemediğini belirtti, birkaç saat daha kalmak istediği için biletini ertelettik gittik başka bir cafede tavla oynadık falan. Orada da hesabı ödeme anında yine kalakaldım, ödeyemedim bir şey. Kendimi hala bu konuda fazlasıyla acınası hissediyorum... Her neyse, biletini erteletirken trenle gitmeye karar vermişti, birlikte konuşa konuşa gara doğru yürüdük. Orada da oturduk biraz lafladık derken tren saati yaklaştığında sarıldı bana ve ayrıldık. Ben o an nasıl bir dumur olmuşsam yarım saatte yürüdüğüm yolu nasıl yürüdüğümü hiç hatırlamıyorum; çünkü sarılmasını hiç beklemiyordum, rahatsızlık veren bir sarılma değildi kesinlikle mutlu da olmuştum ama aynı zamanda çok şaşırmıştım.
Bu buluşmadan sonra 8-10 gün kadar hiçbir sorun yaşamadık. Daha sonra o işinden ayrıldı, ben memlekete döndüm falan derken konuşmalarımızın arası açılmaya başladı. Sebebi sorduğumda hiçbir sorun yokmuş gibi davranıyordu ve ben de bu benim kuruntum sanmaya başlamıştım artık. Görüşmemizden 1 ay sonra konuşmalarımız iyice azaldı, günde sadece günaydın-iyi geceler yazdığımız bile oluyordu. Ki birkaç gün sonraya kadar. O zamandan beri 2 ay olacak neredeyse ve tek bir konuşma geçmedi aramızda. Face hesabından başka bir şehre taşınıp yeni bir işe başladığını gördüm geçen ay. Tek bir kelime etmeden bitti her şey. Kendimde suç arıyorum hep. Sürekli aklıma hesap meselesi geliyor ama sanmıyorum sebebin o olduğunu, sonuçta tanıyor beni. Sebep o olsa bile anlarım ama ağzını açıp konuşmak istemiyorum ya da bitsin artık falan demek bu kadar mı zordu? Hemen her dakika aklımda bu konu. Arayıp sormak da istemiyorum hiçbir şey, ne yapmalıyım bilmiyorum.
Canim bak, erkeklerde bizim gibi insan. Onlarinda korkulari, endiseleri olabiliyor. Nasil sen bir adim atmaya cekiniyorsan, o da beni begenmedi zaten, daha net kendimi ifade edersem acik acik red edilecegim diye dusunuyor olabilir.Ben de senin gibi düşünüyorum Samsonn, hani etkilenmese görüşme süremizi neden daha uzatsın ki? Bir de bilmiyorum ben mi çok anlam yüklüyorum ama ayrılırken sarılması var... Etkilenmedi diye beni kırmamak için zamana yayıp bitirdiyse sarılmasaydı da o zaman. Ne düşünüyor ya da sarıldığı için benim ne düşüneceğimi sanıyor bilmiyorum ki.