Bireysel farklılıkların bizi getirdiği nokta

icimdekibosluk

Nirvana
Kayıtlı Üye
5 Ekim 2008
357
219
Sığamıyorum hiçbir yere, hayat yorgunu,evlilik yorgunuyum. Kapana sıkıştım kaldım. Önümü göremiyorum, çevreden gelecek tepkilerle mücadele etmeye gücüm yok. Boşanmak istiyorum, istiyor muyum gerçekten ? Umudum yok güzel günlerimin olacağına. 1 yıllık evliliğim yürümüyor. Çocuk yok, işim var çok şükür; ailemse kapıya koymaz. Ama onları çok çok üzeceğim,hem onları hem de eşimin ailesini. Dayanamam annemin ve babamın benim yüzümden kahrolmasına. Elim kolum bağlanıyor büyüklerimi düşündükçe. Kurtulur mu bu evlilik diye düşünüyorum. Her anım bunu düşünmekle geçiyor. Ama umudum yok , eşimle ciddi fikir ayrılıklarımız var. Yani oturup konuşamıyoruz bile, hayata bakış açımız, zevklerimiz, kültürlerimiz çok farklı. Kimine göre dayak yoksa,aldatma yoksa bir evlilik biter mi,bu olsa olsa şımarıklıktır. Ama değil işte, benim evlilik hayalim böyle değildi. Eşim beni hiç anlamıyor, psikolojik baskı uyguluyor çoğu konuda. Artık hazmedemiyorum, kendim olmak istiyorum. Onun şekil verdiği kalıba girmek istemiyorum. Bu evlilikten çok iyi bir ders edindim. Sizler de kulağınıza küpe edinin lütfen: evleneceğiniz kişi ile kültür,aile,eğitim vs konularda DENK olmaya bakın. Başlarsa aşkın,tutkunun göz boyayıcı etkisiyle bunların rayına oturacağı düşünülse de olmuyor. Aradaki farklılıklar her ortamda gün yüzüne çıkıyor. Benim eşimle siyasi görüşümüz farklı, dine yakınlığımız farklı, ailelerimizin sosyo ekonomik durumları farklı... Farklılıklar farklılıklar farklılıklar....
 
peki arkadaşım neden bu farklılıkları ikiniz de olduğu gibi kabullenmiyorsunuz?
birbirinize siyasi ya da dini açıdan benzemek zorunda değilsiniz
saygı duysanız yetmez mi?

mesela siyaset konuşmayın
bi büyüğüm var kendisi sol görüşlü eşi de tam bir sağ görüşlü 40 senedir evliler ve ikisi de yüksek göz önündeki mevkilerde olan insanlar.

din insanın kendisini bağlayan bişey
mesela önceki yıllarda ben oruç tutuyordum eşim inanmamasına rağmen bana sahurda yiyecek hazırlardı. yani açıkçası eşimin neye inanıp neye inanmadığı beni pek ilgilendirmiyor. bayram namazına gitmez, babam eşimi gitsin diye uyarmaya kalkmıştı, o bizim karışabileceğimiz bir konu değil dedim daha da söylemedi

ailelerim zaten çok farklı yapıdalar bu yüzden aileleri bir araya getirmiyoruz. sorunlar çözülmek istendikten sonra bir sürü yol var
eşimle eğitim açısından da denk değiliz bu arada. ama bunların hiçbiri sorun yaratmadı bizde
 
peki arkadaşım neden bu farklılıkları ikiniz de olduğu gibi kabullenmiyorsunuz?
birbirinize siyasi ya da dini açıdan benzemek zorunda değilsiniz
saygı duysanız yetmez mi?

mesela siyaset konuşmayın
bi büyüğüm var kendisi sol görüşlü eşi de tam bir sağ görüşlü 40 senedir evliler ve ikisi de yüksek göz önündeki mevkilerde olan insanlar.

din insanın kendisini bağlayan bişey
mesela önceki yıllarda ben oruç tutuyordum eşim inanmamasına rağmen bana sahurda yiyecek hazırlardı. yani açıkçası eşimin neye inanıp neye inanmadığı beni pek ilgilendirmiyor. bayram namazına gitmez, babam eşimi gitsin diye uyarmaya kalkmıştı, o bizim karışabileceğimiz bir konu değil dedim daha da söylemedi

ailelerim zaten çok farklı yapıdalar bu yüzden aileleri bir araya getirmiyoruz. sorunlar çözülmek istendikten sonra bir sürü yol var
eşimle eğitim açısından da denk değiliz bu arada. ama bunların hiçbiri sorun yaratmadı bizde
Ben saygı duyan tarafım zaten, eşim ise başlarda benim farklılıklarımı kabul edemese de zamanla alıştı,daha bir saygılı diyebilirim. Ancak gerçek anlamda bir kabullenme içine giremiyor. Sürekli 'bu hayat geçici. Ahiret için de bir şeyler yapmak gerekir. Dinimiz erkeğe bazı haklar vermiş karısı üzerinde. Bu hakka sığınarak şunu şunu giyinmeni istemiyorum.' Diyebiliyor. Yani laflarıyla ,imalarıyla yaptırım uygulamaya çalışıyor.
 
Sığamıyorum hiçbir yere, hayat yorgunu,evlilik yorgunuyum. Kapana sıkıştım kaldım. Önümü göremiyorum, çevreden gelecek tepkilerle mücadele etmeye gücüm yok. Boşanmak istiyorum, istiyor muyum gerçekten ? Umudum yok güzel günlerimin olacağına. 1 yıllık evliliğim yürümüyor. Çocuk yok, işim var çok şükür; ailemse kapıya koymaz. Ama onları çok çok üzeceğim,hem onları hem de eşimin ailesini. Dayanamam annemin ve babamın benim yüzümden kahrolmasına. Elim kolum bağlanıyor büyüklerimi düşündükçe. Kurtulur mu bu evlilik diye düşünüyorum. Her anım bunu düşünmekle geçiyor. Ama umudum yok , eşimle ciddi fikir ayrılıklarımız var. Yani oturup konuşamıyoruz bile, hayata bakış açımız, zevklerimiz, kültürlerimiz çok farklı. Kimine göre dayak yoksa,aldatma yoksa bir evlilik biter mi,bu olsa olsa şımarıklıktır. Ama değil işte, benim evlilik hayalim böyle değildi. Eşim beni hiç anlamıyor, psikolojik baskı uyguluyor çoğu konuda. Artık hazmedemiyorum, kendim olmak istiyorum. Onun şekil verdiği kalıba girmek istemiyorum. Bu evlilikten çok iyi bir ders edindim. Sizler de kulağınıza küpe edinin lütfen: evleneceğiniz kişi ile kültür,aile,eğitim vs konularda DENK olmaya bakın. Başlarsa aşkın,tutkunun göz boyayıcı etkisiyle bunların rayına oturacağı düşünülse de olmuyor. Aradaki farklılıklar her ortamda gün yüzüne çıkıyor. Benim eşimle siyasi görüşümüz farklı, dine yakınlığımız farklı, ailelerimizin sosyo ekonomik durumları farklı... Farklılıklar farklılıklar farklılıklar....
geçenlerde inanır mısın bizde eşimle parti konuşmaya başladık.ikimizinde nefret ettiği parti aynı.ama yan partiyi ben haksız buldum o onu savundu sinirlendim yani bana göre ben haklıyım ona göre o.ama bidaha konusunu açmam o adamın.yani banane ne halt ederse etsin benim eşimden önemli değil.eğer olay bu tarz bişeyse fikrine saygı duyup orayı irdelememek daha iyi
 
Benim de esimle dini ve siyasi gorusumuz bambaska. Hatta oyle basit bir sag sol meselesi de degil, soyle şifreli anlatayim banlanmamak icin meclise giren birbirine en zit iki parti ya. Iste biri benim, digeri esimin cani gönülden destekledigi partiler. Onlar koalisyon icin aynı masaya oturamiyorlar ama biz maşallah evliligi bir guzel goturuyoruz:KK76: yani demem o ki mesele farkliliklar degil, birinin digerini baskilamaya calismamasi lazim. Herkes oldugu gibi kabullenip empati duyacak ve tabi dikkat edecek. Din icin de ornegimi vereyim esim oruc tutar ben tutmam. Aramizda en fazla bi iki kere dalga konusu olmuştur diger taraf senin inandigin gibi varsa beni de cennette boş gecme demis gulmusuzdur:KK16:. Yani sizde sorun farklılıkları tolere edememek bence
 
geçenlerde inanır mısın bizde eşimle parti konuşmaya başladık.ikimizinde nefret ettiği parti aynı.ama yan partiyi ben haksız buldum o onu savundu sinirlendim yani bana göre ben haklıyım ona göre o.ama bidaha konusunu açmam o adamın.yani banane ne halt ederse etsin benim eşimden önemli değil.eğer olay bu tarz bişeyse fikrine saygı duyup orayı irdelememek daha iyi
Hayır,bizimki bu kadar basit değil. Artık siyasi konularda konuşmuyoruz zaten. Ana tek 'siyaset' değil ki... Dini konularda,kadın-erkek ilişkilerinde kadına ve erkeğe düşen görevler gibi konularda da mevzu açıldığında tartışıyoruz. Eee tartışma olmasın diye ondan konuşma, bundan konuşma, konuşacak bir şey bulamıyoruz
 
Ben saygı duyan tarafım zaten, eşim ise başlarda benim farklılıklarımı kabul edemese de zamanla alıştı,daha bir saygılı diyebilirim. Ancak gerçek anlamda bir kabullenme içine giremiyor. Sürekli 'bu hayat geçici. Ahiret için de bir şeyler yapmak gerekir. Dinimiz erkeğe bazı haklar vermiş karısı üzerinde. Bu hakka sığınarak şunu şunu giyinmeni istemiyorum.' Diyebiliyor. Yani laflarıyla ,imalarıyla yaptırım uygulamaya çalışıyor.

hmmm kendi inancı gereği müdahale ediyor sana
peki sen "iyi de bunlar beni bağlamaz ben böyle inanmıyorum" dediğinde tepkisi ne oluyor?
sevgililik döneminizde hiç böyle şeyler olmadı mı?
 
Ayni durumdayiz tek fark mutluyum ben
Şoyle ki esimle hic bir konuda ayni dusunmuyoruz bana ak olan ona kara ayni sekilde onun begendigi hic birsey benim ilgimi cekmiyor hic ama hic bir zevkimiz uymaz mi
Ornegin 100 tane ayakkabi dizin yan yana ben icimden ayy bunuda giyen varmidir be deyim esim kesin coktan onu begenmistir kadin erkek iliskilerinde oyle tespitleri fikirleri vardir ki guler gecerim bazen kizarim siyasi gorusumuz farklidir ama tartismayiz herkes ne istiyosa onu dusunur ona inanir ailesini hic sevmem bilir hic baski yapmaz o balik tutmayi sever bana sıkıcı gelir o cok uyur bana gereksiz gelir ben cok okurum o gereksiz bulur
Yani iki ayri kutupuz nasil mi mutluyum ikimizde birbirimizin isteklerine saygi duyuyoruz herkes neyle mutluysa onu yapiyor ben onu mutlu gorunce mutlu oldugum icin ailesine her hafta tahammul ediyorum oda benim sevdigim seyleri sevmesede yanimda mutlu oluyo e 2 tane kizim var boyle yuvarlanip gidiyoruz cunku onu birakirsam mutsuz olcsgimi kizlarima haksizlik etcegimi dusunuyorum o sevgi dolu bana cok zit karakterde olsada oyle iste....
 
Benim de esimle dini ve siyasi gorusumuz bambaska. Hatta oyle basit bir sag sol meselesi de degil, soyle şifreli anlatayim banlanmamak icin meclise giren birbirine en zit iki parti ya. Iste biri benim, digeri esimin cani gönülden destekledigi partiler. Onlar koalisyon icin aynı masaya oturamiyorlar ama biz maşallah evliligi bir guzel goturuyoruz:KK76: yani demem o ki mesele farkliliklar degil, birinin digerini baskilamaya calismamasi lazim. Herkes oldugu gibi kabullenip empati duyacak ve tabi dikkat edecek. Din icin de ornegimi vereyim esim oruc tutar ben tutmam. Aramizda en fazla bi iki kere dalga konusu olmuştur diger taraf senin inandigin gibi varsa beni de cennette boş gecme demis gulmusuzdur:KK16:. Yani sizde sorun farklılıkları tolere edememek bence
Sizin eşinizle olan diyaloğunuz oturmuş, koşulsuz kabul var aranızda. Ben keyfi oruç tutmazsam eminim ki bir susar iki susar üçüncü de 'kendine gel noluyoruz' der. Çünkü ona göre bir kocanın karısı üzerinde hakkı var. Yani karısının giyimi konusunda, arkadaşları üzerinde yaptırımları olabilir. Eşim yüzünden artık facebookta beğendiğim bir köşe yazısını bile paylaşamıyorum gönül rahatlığıyla . Çünkü sorun ediyor. O köşe yazarı, onun zihniyetine zıt bir isimse veya yazdıkları siyasi içerikliyse paylaşmamı kızıyor. Artık içimden gelmiyor Zaten paylaşımlarda bulunmak. Bu konuda sindirildim.
 
Hayır,bizimki bu kadar basit değil. Artık siyasi konularda konuşmuyoruz zaten. Ana tek 'siyaset' değil ki... Dini konularda,kadın-erkek ilişkilerinde kadına ve erkeğe düşen görevler gibi konularda da mevzu açıldığında tartışıyoruz. Eee tartışma olmasın diye ondan konuşma, bundan konuşma, konuşacak bir şey bulamıyoruz
hmm peki dini konuları kullanıp sen kadınsın deyip iş yaptırmaya mı çalışıyo ?
 
hmmm kendi inancı gereği müdahale ediyor sana
peki sen "iyi de bunlar beni bağlamaz ben böyle inanmıyorum" dediğinde tepkisi ne oluyor?
sevgililik döneminizde hiç böyle şeyler olmadı mı?
Evlenmeden önce ne çok konuşurduk otsa ki,hiç susmazdık. Giyimime hiç karışmazdı bazı şeylere oluru yoktu ( tayt gibi) nişanlandıktan sonra yavaş yavaş gösterdi kendini,evlendikten sonra da hızlı bir şekilde . Şimdi giyindiğim çoğu şeyi kabul etmiyor,kaldı ki ben çalışan bir kadınım. Her gün pantolon gömlek giyinemem
 
Sizin eşinizle olan diyaloğunuz oturmuş, koşulsuz kabul var aranızda. Ben keyfi oruç tutmazsam eminim ki bir susar iki susar üçüncü de 'kendine gel noluyoruz' der. Çünkü ona göre bir kocanın karısı üzerinde hakkı var. Yani karısının giyimi konusunda, arkadaşları üzerinde yaptırımları olabilir. Eşim yüzünden artık facebookta beğendiğim bir köşe yazısını bile paylaşamıyorum gönül rahatlığıyla . Çünkü sorun ediyor. O köşe yazarı, onun zihniyetine zıt bir isimse veya yazdıkları siyasi içerikliyse paylaşmamı kızıyor. Artık içimden gelmiyor Zaten paylaşımlarda bulunmak. Bu konuda sindirildim.
şu ana kadar olur düzelir gibi gelmişti bana ama şu cevabı okuyunca afalladım. adam seni sahibi sanıyor sanırım
Allah mı o da senin oruç tutup tutmamana karışabiliyor
söylemek var bi de emretmek var :/
eşin sınırını bilmiyor
herhalde evlendikten sonra seni istediği gibi şekillendirebileceğini sanmış

beni çok sinir etse gider o gıcık olduğu partiye üye olur üstüne ben x dinine geçtim canım derdim sanırım :)
üzüldüm arkadaşım biraz zor bir evlilikmiş hakikaten, zorlaştıran taraf da eşin.
 
Sizin eşinizle olan diyaloğunuz oturmuş, koşulsuz kabul var aranızda. Ben keyfi oruç tutmazsam eminim ki bir susar iki susar üçüncü de 'kendine gel noluyoruz' der. Çünkü ona göre bir kocanın karısı üzerinde hakkı var. Yani karısının giyimi konusunda, arkadaşları üzerinde yaptırımları olabilir. Eşim yüzünden artık facebookta beğendiğim bir köşe yazısını bile paylaşamıyorum gönül rahatlığıyla . Çünkü sorun ediyor. O köşe yazarı, onun zihniyetine zıt bir isimse veya yazdıkları siyasi içerikliyse paylaşmamı kızıyor. Artık içimden gelmiyor Zaten paylaşımlarda bulunmak. Bu konuda sindirildim.
canim yanlis anlama kocan hakkinda kotu konusmak istemem ama bence benim kocam inaniyor evet ama seninki düpedüz yobaz. Inanmak boyle olmaz. Ha erkek kadin iliskileri konusunda esler bence ayni dusunmeli. Benim esimle o konuda bakis farkliligimiz yok, cunku dinin erkeklere üstün haklar verdigine falan inanmiyor, inancı konusunda doğru kaynaklardan besleniyor. Senin isin cok zor. Ve bence durum umutsuz. Seni uzmek istemem ama ben olsam arkama bakmadan kacarim cunku bu adam degismez. Hele onunla ortak bir cocuk yetistirmek tam bir zulüm olur. Nolur biraz kendine saygi duy. Buyukleri bosver, alisirlar.
 
Ayni durumdayiz tek fark mutluyum ben
Şoyle ki esimle hic bir konuda ayni dusunmuyoruz bana ak olan ona kara ayni sekilde onun begendigi hic birsey benim ilgimi cekmiyor hic ama hic bir zevkimiz uymaz mi
Ornegin 100 tane ayakkabi dizin yan yana ben icimden ayy bunuda giyen varmidir be deyim esim kesin coktan onu begenmistir kadin erkek iliskilerinde oyle tespitleri fikirleri vardir ki guler gecerim bazen kizarim siyasi gorusumuz farklidir ama tartismayiz herkes ne istiyosa onu dusunur ona inanir ailesini hic sevmem bilir hic baski yapmaz o balik tutmayi sever bana sıkıcı gelir o cok uyur bana gereksiz gelir ben cok okurum o gereksiz bulur
Yani iki ayri kutupuz nasil mi mutluyum ikimizde birbirimizin isteklerine saygi duyuyoruz herkes neyle mutluysa onu yapiyor ben onu mutlu gorunce mutlu oldugum icin ailesine her hafta tahammul ediyorum oda benim sevdigim seyleri sevmesede yanimda mutlu oluyo e 2 tane kizim var boyle yuvarlanip gidiyoruz cunku onu birakirsam mutsuz olcsgimi kizlarima haksizlik etcegimi dusunuyorum o sevgi dolu bana cok zit karakterde olsada oyle iste....
Ne güzel anlatmışsınız. Ben de kitap okumayı çok severim. Eşim geçende ne dedi biliyor musunuz? Hep solcuları koministleri okuyırsun, bir de aç Kuran'ı oku. Okuduğum yazarların hşçbirini tanımaz etmez, hayatı boyunca bir roman okumamış insanın yaklaşımına bakar mısınız? Gözümdeki değeri öyle bir sarsılıyor ki
 
bukadar mutsuzsan gerçekten düzeleceğine inanmıyorsan boşan ozaman..ailen ilk başlarda üzülür sonra alışırlar duruma özellikle senin mutlu olduğunu görünce..
 
canim yanlis anlama kocan hakkinda kotu konusmak istemem ama bence benim kocam inaniyor evet ama seninki düpedüz yobaz. Inanmak boyle olmaz. Ha erkek kadin iliskileri konusunda esler bence ayni dusunmeli. Benim esimle o konuda bakis farkliligimiz yok, cunku dinin erkeklere üstün haklar verdigine falan inanmiyor, inancı konusunda doğru kaynaklardan besleniyor. Senin isin cok zor. Ve bence durum umutsuz. Seni uzmek istemem ama ben olsam arkama bakmadan kacarim cunku bu adam degismez. Hele onunla ortak bir cocuk yetistirmek tam bir zulüm olur. Nolur biraz kendine saygi duy. Buyukleri bosver, alisirlar.
En büyük korkum da gelecek kırkusu, çocuğum olursa onu nasıl yetiştirebilirim? Kızım olursa bu adam, onun mayoyla denize girmesine bile izin vermez. Bana uyguladığı baskıyı kızımıza da uygular. O çocuğun psikolojisi nasıl olur kim bilir? Ben rahat büyüdüm, Allah bana çok iyi bir anne/baba vermiş çok şükür. Bize hiç karışmadılar, bizim seçimlerimiZe saygı duydular, bizi iyi yetiştirdiler,hiçbir şeyden eksik bırakmadılar. İstediğimizde arkadaşımızda kaldık, turlara katılıp ülkemizi gezdik, zaman oldu eve geç geldik. Kendimizi bildikten sonra gerisi boş. Ama ben bu adamdan çocuk yaparsan hele ki kızım olursa baskı altında büyücek diye düşünüyorum. Bazen şaka/ciddi olarak eşim der ki 'kızımız olursa onu senin eline teslim etmem,kendşn gibi yaparsın'. Ne biçim bir laftır bu
 
Sığamıyorum hiçbir yere, hayat yorgunu,evlilik yorgunuyum. Kapana sıkıştım kaldım. Önümü göremiyorum, çevreden gelecek tepkilerle mücadele etmeye gücüm yok. Boşanmak istiyorum, istiyor muyum gerçekten ? Umudum yok güzel günlerimin olacağına. 1 yıllık evliliğim yürümüyor. Çocuk yok, işim var çok şükür; ailemse kapıya koymaz. Ama onları çok çok üzeceğim,hem onları hem de eşimin ailesini. Dayanamam annemin ve babamın benim yüzümden kahrolmasına. Elim kolum bağlanıyor büyüklerimi düşündükçe. Kurtulur mu bu evlilik diye düşünüyorum. Her anım bunu düşünmekle geçiyor. Ama umudum yok , eşimle ciddi fikir ayrılıklarımız var. Yani oturup konuşamıyoruz bile, hayata bakış açımız, zevklerimiz, kültürlerimiz çok farklı. Kimine göre dayak yoksa,aldatma yoksa bir evlilik biter mi,bu olsa olsa şımarıklıktır. Ama değil işte, benim evlilik hayalim böyle değildi. Eşim beni hiç anlamıyor, psikolojik baskı uyguluyor çoğu konuda. Artık hazmedemiyorum, kendim olmak istiyorum. Onun şekil verdiği kalıba girmek istemiyorum. Bu evlilikten çok iyi bir ders edindim. Sizler de kulağınıza küpe edinin lütfen: evleneceğiniz kişi ile kültür,aile,eğitim vs konularda DENK olmaya bakın. Başlarsa aşkın,tutkunun göz boyayıcı etkisiyle bunların rayına oturacağı düşünülse de olmuyor. Aradaki farklılıklar her ortamda gün yüzüne çıkıyor. Benim eşimle siyasi görüşümüz farklı, dine yakınlığımız farklı, ailelerimizin sosyo ekonomik durumları farklı... Farklılıklar farklılıklar farklılıklar....
Of bu konu benim için çok hassas, hatta kendi konum da vardı... Ben seni gerçekten anlıyorum şu an. Dayak yok, para var, kocan aldatmıyor da diye olmuyor o işler... İki taraf ortak paydada buluşmalı. Ben de bir psikologdan eşinize nasıl yaklaşırsanız nasıl tepki alacağınız konusunda destek alın. Akabinde onu da ikna edip birlikte gidin. Bu gerçekten işe yarayabilir. Ve evet lütfen sakın onun kalıbına girip hayatınızı bitirmeyin. İnşallah bir an önce çözülür...
 
Ne güzel anlatmışsınız. Ben de kitap okumayı çok severim. Eşim geçende ne dedi biliyor musunuz? Hep solcuları koministleri okuyırsun, bir de aç Kuran'ı oku. Okuduğum yazarların hşçbirini tanımaz etmez, hayatı boyunca bir roman okumamış insanın yaklaşımına bakar mısınız? Gözümdeki değeri öyle bir sarsılıyor ki

bu ne ya valla adam yobaz çıktı..
kendisi okuyor mu inandığı kitabı?
okuduysa eşe böyle zulüm yapmanın doğru olmadığını da okumuş olması laızm
 
bukadar mutsuzsan gerçekten düzeleceğine inanmıyorsan boşan ozaman..ailen ilk başlarda üzülür sonra alışırlar duruma özellikle senin mutlu olduğunu görünce..
Düşünmekten çıldıracağım. Biliyırum ki ömür dediğimiz şey kısacık. Bir varmışuz bir yokmuşuz. Çekmek, ağlamak neden? Ama korkuyorum. İnsanlara dert anlatmaktan ,izah etmekten korkuyorum. Kendim adıma değil, ailemin adına korkuyorum.
 
En büyük korkum da gelecek kırkusu, çocuğum olursa onu nasıl yetiştirebilirim? Kızım olursa bu adam, onun mayoyla denize girmesine bile izin vermez. Bana uyguladığı baskıyı kızımıza da uygular. O çocuğun psikolojisi nasıl olur kim bilir? Ben rahat büyüdüm, Allah bana çok iyi bir anne/baba vermiş çok şükür. Bize hiç karışmadılar, bizim seçimlerimiZe saygı duydular, bizi iyi yetiştirdiler,hiçbir şeyden eksik bırakmadılar. İstediğimizde arkadaşımızda kaldık, turlara katılıp ülkemizi gezdik, zaman oldu eve geç geldik. Kendimizi bildikten sonra gerisi boş. Ama ben bu adamdan çocuk yaparsan hele ki kızım olursa baskı altında büyücek diye düşünüyorum. Bazen şaka/ciddi olarak eşim der ki 'kızımız olursa onu senin eline teslim etmem,kendşn gibi yaparsın'. Ne biçim bir laftır bu
erkek olursa da yeni bir maganda yetisir sadece. Canim nolur mantikli düşün. Bak ne guzel görüyorsun gerçekleri. Ailen cok iyiymis. Daha fazla uzatma
 
X