Eşimin ikinci karısıyım

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

isilaydmrc

Kullanıcı üyeliğini pasifleştirmiştir.
Üyelik İptali
tek ayak cezası
Kayıtlı Üye
30 Mart 2022
13
-73
Nereden başlasam bilemiyorum. Öncelikle bu anlatacaklarım için lütfen beni yargılamayın yargılayacak olanlar lütfen bu konuya cevap vermesin moral olarak yeterince çöküşteyim.

Eşimle aramda çok fazla yaş farkı var. Kendisi karısıyla senelerdir evli, çocuğu yok. Onu ilk tanıdığımda evli olup olmadığı sormadım ve sormaya da çekindim açıkçası sorabilecek pozisyonda da değildim öyle diyeyim. O da hiç evli olduğunu belirten bir şey demedi. Ben belki de evliyim diyecek diye korktuğum için soramadım, kendi kendime bekardır ya diyip avuttum kendimi bilmiyorum. Uzaktan uzağa sevmeye başladım (birkaç yıl). O da benim ilgimi sonunda anladı ve benim ona açılmalı istedi. Bu süreçte evli olduğunu sonunda bir cesaret ona sorarak öğrenmiştim. O da saklamadı zaten hemen söyledi. Başta evli olması beni çok itmişti ama bana karşı o kadar ilgiliydi ki evli olma durumunu silip atmıştım adeta kafamdan, tamamen kendi mutluluğuma odaklanmıştım. Ben ona açılınca o da benim ona olan sevgimin onu çok cezbettiğini söyledi. Aslında eşini sevdiğini, çok iyi biri olduğunu ancak buna rağmen evliliklerinde bazı eksiklikler bulunduğunu (bu çok özel açıklayamam) belirtti. Gel zaman git zaman görüşmeye başladık ve artık böyle olmayacak evlenelim sonu ne olursa olsun, nereye kadar giderse gitsin dedik. Çünkü ben ağlamaktan artık helak oluyordum. Bu noktada diyebilirsiniz eşinden boşanıp seninle evlenseydi madem. Haklısınız ama olmazdı arkadaşlar. Onu boşasa benimle her insanın yaşadığı normal evliliği yaşayabilecek miydi? Ailem yaşı büyük diye evlenmemi (resmî nikah) kabul edecek miydi? Hayır. Ben geçiciydim bunu ben de o da biliyor. Ama her şeye rağmen gizli saklı görüşmeye başlayıp sonunda da evlendik. Çok güzel zamanlarımız oldu o benimle ben ise onunla ilklerimi yaşadım. Kafa yapımız çok uyuşuyor hiç tartışmıyoruz desem yeri. Görüşme kısmına gelince de ben ayrı evde yaşıyorum aynı zamanda okuyorum. Bulduğu her fırsatta yanıma geliyor, görüşüyoruz bazen birkaç gün kalma şansı oluyor yanımda. Buna da şükrediyorum buna dahi razıyım. Lütfen aciz gözüyle bakmayın. Ne yapayım başka seçeneğim yoktu. Bana belki diyebilirsiniz o adam seni kullanıyor, senden faydalanıyor. Hayır arkadaşlar. Ne ben onu parası için ne de o beni güzelliğim için seviyor. Zaten ne ben afroditim ne de o milyoner. Günün birinde ömür boyu ayrı kalmak zorunda kalacağız diye ikimiz birden ağlayıp duruyoruz. Ne ben onu ayarttım ne o beni. Tamamen saf duygularla sevdik birbirimizi. Ben önceden bu konulara çok sert bakardım. Asla derdim asla evli adamla olmaz, adam eşine ihanet edemez. Çok büyük konuştum. Yaşamayan bilmiyor, anlamıyor. O an öyle bir noktaya geliyorsunuz ki tek istediğiniz sizin mutlu olmanız. İnsan şu hayatı kendisi için yaşamayacaksa neden dünyaya geldi? Benim kimsenin yuvasını yıkma derdim yok. Ona hiçbir şeyi zorla, baskıyla yaptırmadım. Tek isteğim onunla mutlu olmak. Şimdi ailemden uzak farklı şehirdeyim ancak okulum bitiyor ve bana geri dönüş yolları gözüküyor. Böyle olursa nasıl görüşeceğiz diyorum kendi kendime. Yiyip bitiriyorum kendimi. Burada bir iş mi bulsam diyorum kalabilmek için. Günümüz şartlarında da ev geçindirmek çok zor kirası, faturası bir sürü derdi günden güne artan zammı. O da elinden geldiğince yardım ediyor ama nereye kadar. Herkesin durumu belli. Ne yapsam çok kafam karıştı. Bazen diyorum dön aile evine bul başkasını kurtar kendini bu bataktan nereye kadar böyle sürünüp gideceksin. Ama bu fikir bile beni delirtiyor. Ben başkasını istemiyorum ki başkasıyla mutlu olmak istemiyorum. Yaşıtlarım olan erkekler ya da benden birkaç yaş büyük olanlar bana afedersiniz asalak gibi geliyor. Sonra birini severken nasıl başkasını tanımak isteyeceğim? Hadi diyelim tanıdım sonra ne olacak? Ondaki özellikleri arayacağım hep yeni tanıştığım kişide. Bu nasıl çıkmaz gerçekten aklımı kaçıracağım. İntiharı bile düşündüm bitsin bu çile artık diyorum. Yok işte yok çözümü yok ne yaparsam yapayım olmayacak. Ne aileme söyleyebiliyorum ne de o kendi ailesine durumu açıklayabiliyor. Bazen diyorum keşke aile engelim olmasa. Keşke istediğim hayatı kimseye hesap vermeden yaşayabilsem. Ne kadar çok isterdim...

Tekrar söylüyorum lütfen beni yargılamayın. Uzaktan tuzu kuru olanın konuşması çok kolay. Bu şehirde kalıp ondan kopmak istemiyorum. Ne yapmalıyım sizce
 
Aslında eşini sevdiğini, çok iyi biri olduğunu ancak buna rağmen evliliklerinde bazı eksiklikler bulunduğunu (bu çok özel açıklayamam) belirtti.
Yav he he.
Lütfen aciz gözüyle bakmayın. Ne yapayım başka seçeneğim yoktu
Yok muydu? Evet acizsiniz. Metres olmayı tercih etmişsiniz hiç süslü laflarla acındırmayın kendinizi.
Tamamen saf duygularla sevdik birbirimizi.
🤦🏻‍♀️ Özür dilerim ama ikiniz de iğrençsiniz.
İnsan şu hayatı kendisi için yaşamayacaksa neden dünyaya geldi? Benim kimsenin yuvasını yıkma derdim yok.
Yuh yani, her şeyi de meşrulaştırmayın be. Biraz ahlak, edep nedir açın bakın.

Bir de yuva yıkma amacı yokmuşmuş, aşk acısı çekiyormuş ayrılacaksınız diye.

Valla açık açık söylüyorum siz metressiniz ve o adam da pisliğin teki.

İkiniz de iğrençsiniz. Beter olun.

Bir de uzun uzun yok büyük konuşmayın, ben de kınardım ama başıma geldi, yok yaşıtlarımı sevmiyorum falan filan. Her şey müstahak size.

Ohhh banlansam da umrumda değil ilk kez. Sefam olsun.
 
Nereden başlasam bilemiyorum. Öncelikle bu anlatacaklarım için lütfen beni yargılamayın yargılayacak olanlar lütfen bu konuya cevap vermesin moral olarak yeterince çöküşteyim.

Eşimle aramda çok fazla yaş farkı var. Kendisi karısıyla senelerdir evli, çocuğu yok. Onu ilk tanıdığımda evli olup olmadığı sormadım ve sormaya da çekindim açıkçası sorabilecek pozisyonda da değildim öyle diyeyim. O da hiç evli olduğunu belirten bir şey demedi. Ben belki de evliyim diyecek diye korktuğum için soramadım, kendi kendime bekardır ya diyip avuttum kendimi bilmiyorum. Uzaktan uzağa sevmeye başladım (birkaç yıl). O da benim ilgimi sonunda anladı ve benim ona açılmalı istedi. Bu süreçte evli olduğunu sonunda bir cesaret ona sorarak öğrenmiştim. O da saklamadı zaten hemen söyledi. Başta evli olması beni çok itmişti ama bana karşı o kadar ilgiliydi ki evli olma durumunu silip atmıştım adeta kafamdan, tamamen kendi mutluluğuma odaklanmıştım. Ben ona açılınca o da benim ona olan sevgimin onu çok cezbettiğini söyledi. Aslında eşini sevdiğini, çok iyi biri olduğunu ancak buna rağmen evliliklerinde bazı eksiklikler bulunduğunu (bu çok özel açıklayamam) belirtti. Gel zaman git zaman görüşmeye başladık ve artık böyle olmayacak evlenelim sonu ne olursa olsun, nereye kadar giderse gitsin dedik. Çünkü ben ağlamaktan artık helak oluyordum. Bu noktada diyebilirsiniz eşinden boşanıp seninle evlenseydi madem. Haklısınız ama olmazdı arkadaşlar. Onu boşasa benimle her insanın yaşadığı normal evliliği yaşayabilecek miydi? Ailem yaşı büyük diye evlenmemi (resmî nikah) kabul edecek miydi? Hayır. Ben geçiciydim bunu ben de o da biliyor. Ama her şeye rağmen gizli saklı görüşmeye başlayıp sonunda da evlendik. Çok güzel zamanlarımız oldu o benimle ben ise onunla ilklerimi yaşadım. Kafa yapımız çok uyuşuyor hiç tartışmıyoruz desem yeri. Görüşme kısmına gelince de ben ayrı evde yaşıyorum aynı zamanda okuyorum. Bulduğu her fırsatta yanıma geliyor, görüşüyoruz bazen birkaç gün kalma şansı oluyor yanımda. Buna da şükrediyorum buna dahi razıyım. Lütfen aciz gözüyle bakmayın. Ne yapayım başka seçeneğim yoktu. Bana belki diyebilirsiniz o adam seni kullanıyor, senden faydalanıyor. Hayır arkadaşlar. Ne ben onu parası için ne de o beni güzelliğim için seviyor. Zaten ne ben afroditim ne de o milyoner. Günün birinde ömür boyu ayrı kalmak zorunda kalacağız diye ikimiz birden ağlayıp duruyoruz. Ne ben onu ayarttım ne o beni. Tamamen saf duygularla sevdik birbirimizi. Ben önceden bu konulara çok sert bakardım. Asla derdim asla evli adamla olmaz, adam eşine ihanet edemez. Çok büyük konuştum. Yaşamayan bilmiyor, anlamıyor. O an öyle bir noktaya geliyorsunuz ki tek istediğiniz sizin mutlu olmanız. İnsan şu hayatı kendisi için yaşamayacaksa neden dünyaya geldi? Benim kimsenin yuvasını yıkma derdim yok. Ona hiçbir şeyi zorla, baskıyla yaptırmadım. Tek isteğim onunla mutlu olmak. Şimdi ailemden uzak farklı şehirdeyim ancak okulum bitiyor ve bana geri dönüş yolları gözüküyor. Böyle olursa nasıl görüşeceğiz diyorum kendi kendime. Yiyip bitiriyorum kendimi. Burada bir iş mi bulsam diyorum kalabilmek için. Günümüz şartlarında da ev geçindirmek çok zor kirası, faturası bir sürü derdi günden güne artan zammı. O da elinden geldiğince yardım ediyor ama nereye kadar. Herkesin durumu belli. Ne yapsam çok kafam karıştı. Bazen diyorum dön aile evine bul başkasını kurtar kendini bu bataktan nereye kadar böyle sürünüp gideceksin. Ama bu fikir bile beni delirtiyor. Ben başkasını istemiyorum ki başkasıyla mutlu olmak istemiyorum. Yaşıtlarım olan erkekler ya da benden birkaç yaş büyük olanlar bana afedersiniz asalak gibi geliyor. Sonra birini severken nasıl başkasını tanımak isteyeceğim? Hadi diyelim tanıdım sonra ne olacak? Ondaki özellikleri arayacağım hep yeni tanıştığım kişide. Bu nasıl çıkmaz gerçekten aklımı kaçıracağım. İntiharı bile düşündüm bitsin bu çile artık diyorum. Yok işte yok çözümü yok ne yaparsam yapayım olmayacak. Ne aileme söyleyebiliyorum ne de o kendi ailesine durumu açıklayabiliyor. Bazen diyorum keşke aile engelim olmasa. Keşke istediğim hayatı kimseye hesap vermeden yaşayabilsem. Ne kadar çok isterdim...

Tekrar söylüyorum lütfen beni yargılamayın. Uzaktan tuzu kuru olanın konuşması çok kolay. Bu şehirde kalıp ondan kopmak istemiyorum. Ne yapmalıyım sizce
Günah çıkartmaya gelmis...

Gurursuz bir kadinsiniz, size ne denilse boş. Kene gibi yapisin adama, aman birakmayin, iki ahlaksız birbirinizden kopmayin.

ikinci karısı olmaya devam edin.
 
Nereden başlasam bilemiyorum. Öncelikle bu anlatacaklarım için lütfen beni yargılamayın yargılayacak olanlar lütfen bu konuya cevap vermesin moral olarak yeterince çöküşteyim.

Eşimle aramda çok fazla yaş farkı var. Kendisi karısıyla senelerdir evli, çocuğu yok. Onu ilk tanıdığımda evli olup olmadığı sormadım ve sormaya da çekindim açıkçası sorabilecek pozisyonda da değildim öyle diyeyim. O da hiç evli olduğunu belirten bir şey demedi. Ben belki de evliyim diyecek diye korktuğum için soramadım, kendi kendime bekardır ya diyip avuttum kendimi bilmiyorum. Uzaktan uzağa sevmeye başladım (birkaç yıl). O da benim ilgimi sonunda anladı ve benim ona açılmalı istedi. Bu süreçte evli olduğunu sonunda bir cesaret ona sorarak öğrenmiştim. O da saklamadı zaten hemen söyledi. Başta evli olması beni çok itmişti ama bana karşı o kadar ilgiliydi ki evli olma durumunu silip atmıştım adeta kafamdan, tamamen kendi mutluluğuma odaklanmıştım. Ben ona açılınca o da benim ona olan sevgimin onu çok cezbettiğini söyledi. Aslında eşini sevdiğini, çok iyi biri olduğunu ancak buna rağmen evliliklerinde bazı eksiklikler bulunduğunu (bu çok özel açıklayamam) belirtti. Gel zaman git zaman görüşmeye başladık ve artık böyle olmayacak evlenelim sonu ne olursa olsun, nereye kadar giderse gitsin dedik. Çünkü ben ağlamaktan artık helak oluyordum. Bu noktada diyebilirsiniz eşinden boşanıp seninle evlenseydi madem. Haklısınız ama olmazdı arkadaşlar. Onu boşasa benimle her insanın yaşadığı normal evliliği yaşayabilecek miydi? Ailem yaşı büyük diye evlenmemi (resmî nikah) kabul edecek miydi? Hayır. Ben geçiciydim bunu ben de o da biliyor. Ama her şeye rağmen gizli saklı görüşmeye başlayıp sonunda da evlendik. Çok güzel zamanlarımız oldu o benimle ben ise onunla ilklerimi yaşadım. Kafa yapımız çok uyuşuyor hiç tartışmıyoruz desem yeri. Görüşme kısmına gelince de ben ayrı evde yaşıyorum aynı zamanda okuyorum. Bulduğu her fırsatta yanıma geliyor, görüşüyoruz bazen birkaç gün kalma şansı oluyor yanımda. Buna da şükrediyorum buna dahi razıyım. Lütfen aciz gözüyle bakmayın. Ne yapayım başka seçeneğim yoktu. Bana belki diyebilirsiniz o adam seni kullanıyor, senden faydalanıyor. Hayır arkadaşlar. Ne ben onu parası için ne de o beni güzelliğim için seviyor. Zaten ne ben afroditim ne de o milyoner. Günün birinde ömür boyu ayrı kalmak zorunda kalacağız diye ikimiz birden ağlayıp duruyoruz. Ne ben onu ayarttım ne o beni. Tamamen saf duygularla sevdik birbirimizi. Ben önceden bu konulara çok sert bakardım. Asla derdim asla evli adamla olmaz, adam eşine ihanet edemez. Çok büyük konuştum. Yaşamayan bilmiyor, anlamıyor. O an öyle bir noktaya geliyorsunuz ki tek istediğiniz sizin mutlu olmanız. İnsan şu hayatı kendisi için yaşamayacaksa neden dünyaya geldi? Benim kimsenin yuvasını yıkma derdim yok. Ona hiçbir şeyi zorla, baskıyla yaptırmadım. Tek isteğim onunla mutlu olmak. Şimdi ailemden uzak farklı şehirdeyim ancak okulum bitiyor ve bana geri dönüş yolları gözüküyor. Böyle olursa nasıl görüşeceğiz diyorum kendi kendime. Yiyip bitiriyorum kendimi. Burada bir iş mi bulsam diyorum kalabilmek için. Günümüz şartlarında da ev geçindirmek çok zor kirası, faturası bir sürü derdi günden güne artan zammı. O da elinden geldiğince yardım ediyor ama nereye kadar. Herkesin durumu belli. Ne yapsam çok kafam karıştı. Bazen diyorum dön aile evine bul başkasını kurtar kendini bu bataktan nereye kadar böyle sürünüp gideceksin. Ama bu fikir bile beni delirtiyor. Ben başkasını istemiyorum ki başkasıyla mutlu olmak istemiyorum. Yaşıtlarım olan erkekler ya da benden birkaç yaş büyük olanlar bana afedersiniz asalak gibi geliyor. Sonra birini severken nasıl başkasını tanımak isteyeceğim? Hadi diyelim tanıdım sonra ne olacak? Ondaki özellikleri arayacağım hep yeni tanıştığım kişide. Bu nasıl çıkmaz gerçekten aklımı kaçıracağım. İntiharı bile düşündüm bitsin bu çile artık diyorum. Yok işte yok çözümü yok ne yaparsam yapayım olmayacak. Ne aileme söyleyebiliyorum ne de o kendi ailesine durumu açıklayabiliyor. Bazen diyorum keşke aile engelim olmasa. Keşke istediğim hayatı kimseye hesap vermeden yaşayabilsem. Ne kadar çok isterdim...

Tekrar söylüyorum lütfen beni yargılamayın. Uzaktan tuzu kuru olanın konuşması çok kolay. Bu şehirde kalıp ondan kopmak istemiyorum. Ne yapmalıyım sizce
Çok acizce, şeytan böyle böyle masum görünümlü duygular var mışcasına aldatıyor insanı işte, ikinizde masum değilsiniz bu işin bir de ahiret boyutu var, unutma...
 
Yav ne yaşamayan bilmiyor anlamıyoru, bizim de sevdiğimiz adamlar evlendi, içimize oturdu, evlenip iletişime geçmeye çalıştılar, içimiz gitti; ama kabul etmedik. Acizliğinize, ezikliğinize kılıf bulmayın. Ahlâksızsınız!
 
Son düzenleme:
Sizinkisi aşk değil de saplantı olabilir mi? Bazen ikisini karıştırabiliyoruz çünkü. Psikolog öneriyorum size. Belki bazı şeyleri daha net görebilirsiniz. Deli demiyorum yanlış anlamayın ben de zamanında çok gittim.
Kınamıyorum hayat uzun yapmam dediklerimizi yapıyoruz. Şimdiden Allah doğru yolu göstersin inşallah.
 
Kendinizi kandırmak, vicdanınızı rahatlatmak için bir ton yazı yazmışsınız ama gerçekler değişmiyor üzgünüm. Evli bile değilsiniz ki zaten. Hadi evlenelim ne demek? Resmiyette zaten mümkün değil, dinen de nikah çevreye duyurulur gizli saklı yapılan bir şey değildir. İkinci karısı değil kibarca "sevgilisi"siniz.

Belki eleştirileceğim şimdi söyleyeceklerim için ama yine de söyleyeyim, ben evli insanlara karşı hisler beslemeye çok yargılar bir gözle bakmıyorum çünkü insan ne kalbini ne zihnini rahatça kontrol edebilir. Duygularımız böyle işlemiyor. Yine de bizi insan yapan şey irade ve akıldır. Duygularına, arzularına köle olmuş kişiye hiç kimse saygı duymaz. Kendisi bile. Yaptıklarınızı hem bize hem vicdanınıza aklama çabanız da bu yüzden. Bir an önce aklınızı başınıza alın çok yanlış yoldasınız
 
Son düzenleme:
eşimin ikinci karısıyım demişsiniz de
1. eşiniz değil haliyle karısı değilsiniz
2. burası muz cumhuriyeti değil evli bir adamla takılıp onun karısıyım diyemezsiniz buna burada başka birşey diyorlar

herkes kendine yakışanı yapar, siz kendinize bunu yakıştırıyorsanız biz ne diyebiliriz ki ?
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X