Haram Yiyen Adamdan Köşk Adayı Olur mu?

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.301
42.828
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı adayı olmasını sert sözlerle eleştirdi, "Dünyaya rezil oluruz." dedi.

$53b29af173c9406502c7cdfb.jpg

CHP genel başkanı kılıçdaroğlu, "Bugün cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan Recep Tayyip Erdoğan'ın ne doğuda ne batıda itibarı vardır. Hepsi dışlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir Cumhurbaşkanı adayını içine sindiremez ve kaldıramaz. Samimi ol samimi. Sen kul hakkı yiyorsun. Haram yiyorsun. Haram yiyen adamdan Cumhurbaşkanı adayı mı olur. Vatandaşına Tokat atan, derdini anlatmak isteyen çiftçiye "Al ananı da git" diyen birisinden Cumhurbaşkanı adayı olamaz. Rezil oluruz dünyaya. Sizden bizden ayrımı yapan Cumhurbaşkanı adayı olamaz." dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları

"DİYARBAKIR'DAN BAŞLAMAK İSTİYORUM"

Sözlerime önce Diyarbakır’dan başlamak istiyorum. Terörün önlenmesi konusundaki düşüncelerimizi bütün kanaat önderiyle paylaştım. Düşüncelerimi ifade ettim ama, destekleyen bütün kanun tekliflerimizi de önergelerimizi de onlarla paylaştım. Sorun parlamentoda toplumsal uzlaşmayla çözülür dedim. Örneğin 5 Ocak 2013’te şu konuşmayı yapmıştım “Bu ülkede kan dökülmesini istemiyoruz. Akılla mantıkla sağ duyuyla tarihsel birikimimizle bu sorunu çözebiliriz. Dört ana koşul ifade etmiştim. Bir samimi ve dürüst olacaksınız. İki gizli ajandanız olmayacak. Millete izah edemeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz. Dört ana muhalefet veya millete bilgi vereceksiniz. Gayet açık fikirlerimizi ifade ettik.

Parlamentoya bir tasarı geldi. Terörün önlenmesine yönelik kanun tasarısı. Kanun tasarısının bir fıkrasını uygun bulmadığımızı ifade edeyim. “Bu kanun kapsamında verilen görevleri yerine getiren kişilerin hukuki idari ve cezai sorumluluğu doğmaz.”

"ROBOSKİ OLAYINI UNUTUN"

Bu ülke ne çektiyse yasa dışı işlemlerden çekti. Faili meçhul cinayetlerin bir demokrasinin en büyük ayıplarından biri olduğunu söyledik. Aydınlanması için sekiz ayrı araştırma önergesi verdik. Tamamı AKP oylarıyla reddedildi. Böyle geçtiği takdirde Roboski olayını unutun. O artık aydınlanmayacak. Sınır ötesi operasyon yapma yetkisi kimde? TBMM’de. Bu yetkiyi kime verdi hükümete verdi. Hükümet ne yaptı? Talimatı verdi 34 kişiyi bombaladı öldürdü. Şimdi ne diyor? Hükümetin verdiği görevi yerine getirenlerin idari cezai hukuki sorumluluğu olmayacak. Biz bunu kabul edebilir miyiz? Hayır.

"ADAM GİBİ OTURULUR ÇÖZÜLÜR"

Efendim diyorlar ki, benzer bir görev MİT’e de verildi. Evet MİT yasası görüşülürken buna benzer bir görev vardı. Biz buna karşı çıktık. Ömür boyu dokunulmazlık getirilemeyeceğini söyledik. AYM’ye başvurduk. Diyorlardı ki, MİT’in operasyonel yetkisi yok o yüzden verildi diyorlardı. Burada polisler de bürokratlar da var. Şimdi ben bu sorunun çözümüne yönelik olarak Adalet ve Kalkınma Partisi’nin getirdiği bu düzenlemeden, faili meçhuller aydınlanmasın diyorsanız bir sorun yok.

Ama biz bunu demiyoruz. Çünkü yeni faili meçhuller bununla olamaz. Devlet diyebilir ki "Terörü bitirmek istiyorum, gidin Ali’yi temizleyin." Bana soracaklar bir şey olursa ben talimatı verdim. Mahkemeye de gizlilik kararı mesele bitti. Bütün yurttaşlarımın çok dikkatli olması lazım. AKP alıyor bunu propaganda yapıyor. Biz sorunu çözeceğiz CHP karşı çıkıyor. Sorun çözülecekse adam gibi oturulur çözülür. Söylediğimiz kısaca budur. Bütün yurttaşlarımın bu gerçeği bilmesini isterim.

"BUNU DA AYM'YE TAŞIYACAĞIZ"

Buyrun çözün, herhangi bir sorunumuz yok. Ama yeni faili meçhulleri saklayabilecek yasaların arasına sıkıştırıyorsanız biz buna karşıyız. Böyle yasalaşırsa bunu da AYM’ye taşıyacağız. Bugün üçüncü cumhurbaşkanı adayı da belli oldu. Dualar edildi. Ben daha önce bu grupta kimlerin cumhurbaşkanı olamayacağını açıklamıştım.

"REZİL OLURUZ DÜNYAYA"

Bir kuvvetler ayrılığı ilkesine inanmayan birisinden cumhurbaşkanı olamaz, böyle bir aday çıkmaması lazım. Yasama organı "Parlamento benim için ayak bağıdır" diyorsa birisi onun aday olmaması lazım. Vatandaşına tokat atan, derdini anlatmak isteyen çiftçiye "Al ananı da git" diyen birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz. Rezil oluruz dünyada. Sizden bizden ayrımı yapan cumhurbaşkanı adayı olamaz.

"KİNİNİZİ UNUTMAYIN DİYENDEN..."

Gençlere seslenirken "kininizi unutmayın" diye öğütlerde bulunan birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz. Hukukun üstünlüğüne inanmayan, adalet duygusu gelişmemiş birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz. Adalet çok soylu bir kavramdır. Adaleti ayak bağı görüyorsanız zaten siz cumhurbaşkanı adayı olamazsınız. Bunlar olduğu takdirde sorun yaşanır.

Kadın erkek eşitliğine inanmayandan cumhurbaşkanı adayı olamaz. Kadın köyde çalışıyor mu? Çalışıyor. Karadenizde o yiğit kadınlar çalışıyorlar. Kadın da evi için çalışıyor, erkeklerden daha fazla çalışıyor. Şehre geldiğimiz zaman kadın erkek eşit değil. niçin? Bu anlayışta olan birisi cumhurbaşkanı adayı olamaz. Yalan söyleyen ahlaki değerleri yüksek olmayan birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz.

"HALKI BİRBİRİNE DÜŞÜRMEK İÇİN YALAN SÖYLÜYOR "

Eğer birisine siz yalan makinası gibi diyorsanız o da size evet yürüyen yalan makinasıyım diyorsa, ondan cumhurbaşkanı adayı olamaz. Düşünün bir cumhurbaşkanı adayı çıkıyor, halkı birbirine düşürmek için camide içki içildi yalanını söylüyor. Bir başka yalan, Kabataş iskelesinde 40-50 kişi, afedersiniz 140-150 kişi birden saldırdı diyorsanız böyle bir adamdan cumhurbaşkanı adayı olamaz. Ne demişti? Cuma günü yayınlayacağız demişti 53 Cuma geçti ortada bir şey yok.

En son yalanı. Çıktı bir konuşma yaptı dedi ki, Gezi olaylarında bazı polisler gerçek mermiyle öldürüldü. Bir arkadaşımız da soru önergesi verdi. hangi polisler nerede öldü? Efkan Ala ölüm söz konusu değil dedi. Adamın hayatı yalan üzerine. Türkiye’de ve dünyada saygınlığı olmayan birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz.

"HEPSİ DIŞLADI"

Doğulu batılı hiçbir lider yalan söyleyen birisiyle aynı kareye girmek istemez. Bugün cumhurbaşkanlığını açıklayan Erdoğan’ın ne doğuda ne batıda itibari vardır. Hepsi dışlamışlardır. Anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen maddesi var, Türkiye cumhuriyeti demokratik laik ve sosyal hukuk devletidir. Bir cumhurbaşkanının buna inanması lazım. İnanmıyorsa aday olmaması gerekir. Sanatı ve sanatçıyı dışlayan birisinden cumhurbaşkanı adayı olamaz. Eğer siz sanatı ve sanatçıyı küçümserseniz o zaman cumhurbaşkanı adayı olamazsınız. Olduğunuz takdirde bütün dünya sizi sanatçı düşmanı olarak görecektir.

Ve en önemlisi geçmişi şaibeli olan birisinden cumhurbaşkanı adayı olmaz. Düşünün, sizin artık gerçekleri söylemediğiniz, yalan ürettiğiniz, kişisel hırs ve kaprislerle özel servet edinmeniz, bunun belgelenmesi, bütün bilgilerin dünyanın önüne serilmesi sizin cumhurbaşkanı adayı olmamanızı gerektirir. Bakın demokrasilerin özünü uzlaşma oluşturur. Uzlaşma varsa demokrasilerde o demokrasiler kalıcıdır ve güçlüdür. Dayatma kültürü demokrasilerde yoktur.

"ŞAİBESİ YOK"

Benim dediklerimi yapacaksınız başka öneriler getirmeyeceksiniz derseniz demokrasiyi rafa kaldırmış oluyorsunuz. Biz CHP olarak büyük bir uzlaşmayı gerçekleştirdik. Her yurttaşın rahatlıkla oy vereceği bir aday belirledik. Şaibesi yok, bilgi birikimi var, dünyada tanınmışlığı var. Toplumun hiçbir kesimiyle ilgili negatif bir söylemi yok. Bir siyasal parti gözlüğüyle bakmadık. Bu benim cumhurbaşkanımdır parti olarak demedik. Eğer türkiye gerçekten demokrasiye bağlıysa, yolsuzluklardan illallah diyorsa, kendisine hakaret edenlerden illallah diyorsa şapkasını koyacak ve düşünüp sandığa öyle gelecek. Benim tek isteğim budur.

Cumhurbaşkanının yemini var. diyor ki, "Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma…" Milletin egemenliğinden kendi egemenliği anlıyor. Daha önce buna ne demiştik? 40’ların Almanyası Führer düşüncesi. Devletin varlığı ve bütünlüğüyle ilgili onun ne düşündüğünü hepimiz çok iyi biliyoruz.

"KOMİK GİBİ GELİYOR DEĞİL Mİ?"

Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma… bu cumhurbaşkanı adayının bu ilkelere bağlı kalacağına kim inanıyor? Milletin huzur ve refahı ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma… 14 yaşındaki çocuğu miting meydanlarında yuhatalatan birisi insan haklarından mı söz edecek?

Ve şöyle devam ediyor yemin maddesi. "Türkiye cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak…" Komik gibi geliyor değil mi? Çuval geçirilen olayları biliyorsunuz değil mi? Sesi dahi çıkmadı. Gıkı dahi çıkmadı. Şimdi kalkmış yemin edecek. Bayrak indirildi yine tık yok. Yüceltmekle üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için… tarafsızlıkla yerine getirecekmiş… tarafsızlığına inanıyor musunuz?

"GOOGLE'A YALANCI BAŞBAKAN YAZINCA..."

Şöyle söylüyor. "Namusum ve şerefim üzerine and içerim." Hayatı yalanlarla süslü olan bir kişi kim inanacak arkadaşlar? Daha önce defalarca ifade ettim. Gerçekten bu konularda çok dikkatli olmak zorundayız. Şimdi size söylemiştim. Mutlaka cumhurbaşkanlarının ahlaklı olmaları gerekir. Namuslu olması gerekir. Cumhurbaşkanlarının samimi ve içten olması gerekir. Mutlaka cumhurbaşkanlarının halka hesap vermeyi namuslu görev kabul etmeleri gerekir. Ekmeleddin beyle ilgili olarak bir AKP’li bakan “Yozgatımızın iftihar ettiği değerli bir Yozgat evladıdır. Büyük bir ilim insanıdır. İslam bilim hayatına çok önemli eserler kazandırdığı gibi çok değerli insanlarda yetiştirmiştir” uzun uzun anlatıyor. Bozok Üniversitesi’nde. O merkezin açılışında konuşuyor.

Şimdi aynı kişi diyor ki “Öyle bir isim çıkardılar ki kimse bilmiyor. Google’dan buluyor” her yerde söylüyorlar. Kendisi hiç meraklanmasın. Google’da yalancı başbakan yazdığınız zaman 450 bin Recep Tayyip Erdoğan adı çıkıyor.

"EKMELEDDİN İHSANOĞLU YAZDIĞINIZ ZAMAN..."

Hırsız başbakan yazdığınız zaman 3 milyon 900 bin sonuç çıkıyor. Ekmeleddin İhsanoğlu yazdığınız zaman bilim adamı çıkıyor, saygın bir devlet adamı çıkıyor. "Tanınmamış, şöhreti yok" diyor. Allah kimseye böyle şöhret nasip etmesin. Bugün kalkmış duayla açıklamış. Sen samimi ol samimi. Sen kul hakkı yiyorsun, haram yiyorsun haram. Haram yiyen adamdan cumhurbaşkanı adayı mı olur allah aşkına ya.

İş arayanlar var. Birinci sorun işsizlik. Bir numan kurtulmuş var, aslında numan kurtuldu. Diyor ki askeri vesayet bitti sırada merkez bankası var. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın dünyada itibarı yok ki. Neden? Erdoğan’a danışarak karar alıyor da onun için. Erdoğan’da kendisine politika geliştiriyor. Birilerinin tavsiyesiyle biz ülkemizi ayağa kaldıramayız. Biz sadece faiz lobisine hizmet eden bir iktidar değiliz. Hizmet ediyoruz ama sadece ona hizmet ediyoruz. Onlar beğensin diye bunu yapamayız. Bunlar tüketim ekonomisinin düşmanları.

"EKONOMİYİ DE BİLMİYOR"

Bir ülkenin dünyada saygınlık kazanmasının yolu üretimden geçer, tüketim değil. Emin olun ekonomiyi de bilmiyor. Eğer ürettiğinden fazla tüketirsen o cari açık çıkar karşına. Faizden şikayet ediyor. Faizi düşürmenin yolu tasarrufu artırmaktan geçer. Onun yolu geliri artırmaktan geçer. Geliri artırmanın yolu üretimden geçer. Üreteceksin ki gelirin artsın. Gelirin artacak ki tasarrufun artsın. Eğer sen bunu yapabilirsen o zaman bu ülkede ekonomik yapı güçlenir. Bakın bu hükümet en çok faizi ödeyen hükümettir. 23 yılda 135 milyar 38 milyon lira.

Geçiyorum bu hükümet dönemine 2003-2014 dönemine tam 571 milyar lira. Tam rakamı vereyim 571 milyar 338 milyon 688 bin lira. Tam neredeyse beş katı daha fazla faiz ödediler. 28 Haziran ve 4 Temmuz arası emekliler haftası. Emeklilerin sorununu dile getiren tek parti var adı Cumhuriyet Halk Partisi.

haberler.com
 
Son düzenleme:
hahaha ben de diğer konuda 'dünyaya rezil olacağız' demek istemiştim. :KK70:

aklın yolu bir. öfffff. :KK14:
 
Yorum yapmaya bile değmezz oruçluyumda zaten günaha girmiyimm şunun yuzunden :KK51::KK51:
 
Doğru söylüyor ancak halk ısrarla tayyip diyor. Bence anlayış değiştirmeleri lazım. Biraz gösterişe, slogana ihtiyaçları var. Fazla demokratikler. Asıl Bahçeli neler demiş onu çok merak ediyorum.


iPhone 'den Kadınlar Kulübü aracılığı ile gönderildi
 
hemmmm öyle olurr muuu insanlar 20 yıl önce led tvler laptoplar tabletler alabiliyor muydu, imkan var mıydı hı? hem isteyen süpürgesi bozulduğunda yenisini alabiliyor muydu? :KK19:

allahım bunu diyen insanlar var ya. sanki teknolojinin gelişmesi, seri üretimin fiyatları düşürmesi gibi bir olay yok. sanki rte sayesinde 3binlik şeyi bin liraya alıyoruz. veya sanki nakit alıyoruz 12 ye bölmek yerine. sanki 25 yıl önce bankacılık bu kadar gelişmiş haldeydi.

o değil sanki 20 yıl önce led tv vardı hey allahım. :KK53: hepsini rte icad etti.
 
''Milletler hakettikleri gibi yönetilirlermiş'' bizim insanımız akıllanmaz yine seçerler :KK20: sonra da gelip ağlarlar memleket şöyle kötüye gidiyor böyle kötüye gidiyor herkes aklını başına almalı bu dünyaya bir kere Atatürk geldi daha da gelmez gelse de Türkiye ye nasip olmaz Allah sonumuzu hayır etsin dilerim ki iç savaş çıkmaz
 
haram yemiyorsan sen koysaydın adaylığını fellik fellik aday aradın. kendi içinizde de mi bulamadın diye sorarlar adama?
 
hemmmm öyle olurr muuu insanlar 20 yıl önce led tvler laptoplar tabletler alabiliyor muydu, imkan var mıydı hı? hem isteyen süpürgesi bozulduğunda yenisini alabiliyor muydu? :KK19:

allahım bunu diyen insanlar var ya. sanki teknolojinin gelişmesi, seri üretimin fiyatları düşürmesi gibi bir olay yok. sanki rte sayesinde 3binlik şeyi bin liraya alıyoruz. veya sanki nakit alıyoruz 12 ye bölmek yerine. sanki 25 yıl önce bankacılık bu kadar gelişmiş haldeydi.

o değil sanki 20 yıl önce led tv vardı hey allahım. :KK53: hepsini rte icad etti.

bir de diyorlar ya ekonomiyi düzeltti dış borç kapandı telekoma kadar heryeri satarsan borçlar kapanır elbet türkiyeyi santim santim pazarladılar her bir toprağımızı sattılar bir de dini siyasete alet edip bizim eğitimsiz kesimi kandırıyorlar durmak yok şiddete devam :KK19:
 
haram yemiyorsan sen koysaydın adaylığını fellik fellik aday aradın. kendi içinizde de mi bulamadın diye sorarlar adama?
kendi içlerinden çıkardılar onda da başarısız oldular. sorularınızın cevapları çok basit. :)
 
Kendisi aceba bu yüzdenmi aday olmadı .
kılıçdaroğlu çok daha yakışırdı aslında. kendisi çok daha düzeyli seviyeli bir insan. ülkemizi eğitimiyle kültürüyle edebiyle temsil etmeye daha uygun. ama naparsın... :)
 
Son düzenleme:
haram yemeyen cumhurbaşkanı oluyor diye bir uygulama yok zaten malum yakın geçmişe bakınız :)
 
kılıçdaroğlu çok daha yakışırdı aslında. kendisi çok daha düzeyli seviyeli bir insan. ülkemizi eğitimiyle kültürüyle edebiyle temsil etmeye daha uygun. ama naparsın... :)

jokercim ülke yönetmek ,bu cadı kazanında ülkeyi ayakta tutmak için bu özelikler yeterli kalmıyor canım ......
 
AKP’YE VE RTE’YE KOŞULSUZ DESTEK VEREN DEĞERLİ YURTTAŞIM, ARTIK KENDİNE GELMEK ZORUNDASIN…
AKP’ye, ya da daha doğrusu Recep Tayyip Erdoğan’a oy veren AKP seçmeni kardeşim, seni kendine getirmek için sana bir çift sözüm var. Bunları sana hakaret etmek için, hır çıkarmak için söylemiyorum ancak senin aklını başına başka türlü getiremeyeceğim konusunda da endişeliyim…

Değerli AKP seçmeni kardeşim,

Sen 12 yıldır RTE’nin her yaptığına ve söylediğine koşulsuz destek verdiğin için, Türkiye bugün yolsuzluklarla, rüşvetlerle, haksız kazançlarla, gelir adaletsizliğiyle, “paraları sıfırla”, “kucağımıza oturacaklar”, “kupon arazileri bana sormadan vermeyin” konuşmalarıyla, “milletin a…’a koyacağız” diyenlere hükümetin kamu kaynaklarını peşkeş çekmeleriyle, hukuksuzluklarla, masum insanların hapislere atılmalarıyla, kaset komplolarıyla ve şantajlarla, tehditlerle siyasetin yapılandırılmasıyla, yandaş medyalarla, Alo Fatih’lerle, muhalif gazetecilerin işten çıkarılmalarıyla, muhalif programların yayından kaldırılmasıyla, muhalif olan herkesin hayatının zorlaştırılmasıyla, işsiz bırakılmasıyla, cehaletle, bağnazlıkla, dincileştirmeyle, mezhep ayrımcılığıyla, teröre destek vermeyle, kadına şiddetin artmasıyla, hükümet yetkililerinin dur durak bilmeyen yalanlarıyla, polisin protesto hakkını kullanan vatandaşlara orantısız şiddet uygulamasıyla hatta polis cinayetleriyle, insan hak ve özgürlüklerinin, eşitliğin, adaletin ve şeffaflığın yerlerde süründürülmesiyle ve benzeri pek çok anti demokratik ve hukuksuz uygulamalarla anılan, yabancıların acıyarak baktığı bir ülke haline dönüştü.
Hep sen RTE’ye sorgusuz, sualsiz destek verdiğin için…

Ülkemizin bekasının ve güvenliğinin en önemli dayanağı olan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sahte CD’lerle, gizli tanıklarla, camileri bombalayacaklar, kendi uçağımızı düşürecekler gibi aşağılık yalanlarla kumpas kuruldu. 33 mehmetçiğimizin otobüsten indirilip kurşuna dizilerek şehit edilmesi emrini veren PKK’nın 2. adamı katil Şemdin Sakık’ın gizli tanık olarak dinlendiği davalarda şerefli subaylarımıza müebbet hapis cezaları verildi, bunları yaşamayı asla hak etmeyen aileleriyle birlikte hayatları karartıldı, perişan edildiler. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin paramparça edilmesiyle bu boşluktan yararlanan PKK’nın katilleri ve TBMM’deki işbirlikçileri, ülkemizin güneydoğusundaki egemenlik haklarımızı elimizden alma yolunda adım adım ilerliyorlar. Doğduğunda senin olanı, bedeli en ağır şekilde ödenerek Atalarından sana ve soyuna miras kalanı, tükürükle boğabileceğimiz bir avuç katil, bir avuç hain bugün senden, çocuklarından ve geleceğinden, hepimizin geleceğinden göz göre göre çalıyor… Güneydoğu’da artık senin silahlı kuvvetlerinin hükmü yok. Terör örgütü bölge kendi malıymış gibi davranıyor, her zaman olduğu gibi yine zorla, silahla ve tehditle herkesi sindiriyor. Asker yok ya karşılarında artık, bayrağımızı bile indirebiliyorlar…

Bunların hepsi, sen kendine göre gerekçelerle RTE’nin yalanlarını, hukuksuzluklarını, suçlarını görmezden geldiğin ve koşulsuz arkasında durduğun için yaşanıyor AKP’ye oy veren benim güzel kardeşim. Eğer sen bugün kendine gelmezsen ve artık RTE’nin arkasında sorgusuz sualsiz durmaktan vaz geçmezsen bundan sonra hepimizi çok daha kötü ve yıkıcı bir gelecek bekliyor inan bana…
Ülkemizin kurucusu, dünyanın gördüğü en değerli şahsiyetlerden biri olan Atatürk asla böyle bir gelecek vaat etmemişti milletine, asla böyle bir yol haritası işaret etmemişti. Atatürk milletine, çağdaş medeniyetlerin içinde layık olduğu yere ulaşmış, tam bağımsız, yurtta sulh cihanda sulh ilkesiyle huzur ve barış içinde, Ne Mutlu Türküm Diyene ilkesiyle hiçbir etnik ve mezhepsel ayrımcılığın olmadığı, yurttaş egemenliğine dayalı müreffeh bir Türkiye yolu çizmişti. Oysa bugün Türkiye bu çizgiden fersah fersah uzakta dinciliğin, mezhepçiliğin, etnik ayrımcılığın, akıl almaz rüşvetlerin, birdenbire olağanüstü zenginleşmelerin, hırsızlığın, yolsuzluğun, yalanların, hukuksuzlukların hüküm sürdüğü bir ülke haline dönüştü hatta artık bölünmenin eşiğinde bir Türkiye’yi konuşuyoruz. Türkiye artık mutsuz insanlar ülkesi, toplumun büyük bir bölümü daha önce hiç olmadığı kadar gelecek kaygısı ve endişe yaşıyor. Toplumsal barışımız artık büyük tehlike altında. Hep sen RTE’yi sorgulamadan desteklediğin için...
İnsani gelişmişliği ve demokratik gelişmişliği gösteren uluslararası araştırmalarda Türkiye’nin hali içler acısı ve giderek daha kötüye gidiyor, bu istatistikleri mutlaka görmelisin…

Senin AKP’den ve kendisinden gelen hiçbir şeyi sorgulamamandan aldığı sınırsız güçle RTE, açıklama yapmak yerine sürekli herkese haddini bildirdiği için, herkes bu acaba nereye kadar gider diye endişe ediyor. 4 AKP’li Bakan, çocuklarıyla birlikte iğrenç rüşvet ilişkilerinin içinde oldukları belgelendiği halde, hala bir soruşturma komisyonu bile oluşturulamadı, çünkü senin sorgusuz sualsiz verdiğin destekten aldıkları güçle, nasıl olsa bizim seçmenimiz bizim arkamızda, bu rezilliklere rağmen de arkamızda durmaya devam edecekler diye bakıyorlar her şeye ve kendilerine zarar verecek her işi geciktiriyorlar, uzatıyorlar ve yokuşa sürüyorlar. Bu hırsızların yargılanamamasının ve cezalandırılamamasının da sorumluluğu senin üzerinde güzel kardeşim…
Ay yıldızlı, kan kırmızısı bayrağımız sen AKP’ye, RTE’ye oy verdin diye indi o kutsal gönderden… O piç kurusu ve onu yönlendiren hain sürüsü bu cüreti AKP’nin yıllardır sürdürdüğü yanlış ve tehlikeli uygulamalarından aldı…

Musul’daki Konsolosluğumuz sen AKP’ye, RTE’ye oy verdin diye basıldı o psikopat, akli dengesiz katil sürüsü tarafından…
Musul Başkonsolosumuz, yani Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Musul’daki en üst düzey temsilcisi ki doğrudan Türkiye Cumhuriyeti Devleti demektir, sen koşulsuz RTE’ye destek verdin diye, 49 konsolosluk çalışanımızla birlikte esir alındı ve hala esir, hakkında yazamıyor bile gazeteler çünkü yasak geldi, hep sen RTE’ye koşulsuz destek verdiğin için. Aralarından biri 8 aylık bir bebek, Ela bebek, tahmin bile edemediğimiz o şartlarda maması var mı, aşısı, ilacı var mı, annesi o şartlarda süt verebiliyor mu? Bunları merak etmiyor musun RTE’ye koşulsuz destek veren kardeşim?
Soma’da 300’den fazla madencimiz, AKP 12 yıldır İLO’nun - Uluslararası Çalışma Örgütü’nün, madenlerde işçi sağlığı ve güvenliğini düzenleyen 176 sayısı yönetmeliğini imzalamadığı ve ucuza kömür çıkarıp seçim zamanlarında sana bedava dağıtabilsin diye madencilerimizi Pakistan ve Afganistan standartlarında çalışmaya mahkum ettiği için öldü. Bu korkunç acıya rağmen Başbakan utanmadan, sıkılmadan çıkıp, bu ölümler madenciliğin fıtratında vardır dedi ve gözümüzün içine baka baka, 1800’lerde de İngiltere’de, Avrupa’da böyle maden kazaları olmuştu masalını anlattı. Gelişmiş ülkelerin bu kadar ölümlü bir maden kazasıyla ilgili en yakın tarihi 100 yıl geride kalmış durumda. Bunu söylediğim için çok üzgünüm ama hayatını kaybeden talihsiz madencilerimizin kanında da senin oyun ve RTE’ye koşulsuz desteğinin sorumluluğu var değerli kardeşim. RTE bu sınırsız ve kontrolsüz gücü senin koşulsuz desteğinden almasa bize bu masalları anlatamaz, bu yalanları söyleyemez, bu hukuksuzlukları ve bu zorbalığı yapamaz…
TÜRGEV diye bir vakıf çıktı, Bilal’in ve RTE’nin akrabaları, en yakınları bu vakfın sahibi, yüzmilyonlarca dolarlık para ve arsa yolsuzluğu yapıldığı söyleniyor, belgeleniyor. Bugün ülkenin en önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olan, dağcı arkadaşlarımla birlikte kurmaya karar verdiğimizde daha 26 yaşında olduğum, tamamen gönüllülük ve karşılıksız yardımseverlik ilkeleriyle 1600’den fazla operasyonda 1870 insan hayatı kurtaran AKUT, tüm dilekçelerimize ve başvurularımıza rağmen bugün hala can kurtardığı arabalara Motorlu Taşıt Vergisi, can kurtardığı telsizlere de cihaz kullanım bedeli ve frekans tahsisi ücreti ödüyor. AKUT senin için çalışıyor, hükümetten destek görmüyor, can kurtardığı araçlara vergi ödüyor, TURGEV denen vakıf ise hükümet tarafından en üst düzeyde korunarak hesaplarına kaynağı belli olmayan olağanüstü paralar yatırılıyor ve paha biçilemez değerde arsalarımıza, kamu kaynaklarımıza sahip oluyor. Bunlar seni ilgilendirmiyor mu, vicdanını rahatsız etmiyor mu AKP’ye oy veren değerli kardeşim?
RTE sizin koşulsuz desteğinizden aldığı kontrolsüz güçle defalarca yalan söyledi millete, ağzından bir tek yalan çıkan biri asla kamu yöneticisi olamaz. Popüler söylemle, kamu yönetiminin fıtratına aykırıdır çünkü hizmet etmekle yükümlü olduğun millete yalan söylenmez. İnternete bir zahmet girin de bakın, RTE’nin yalanları, Tayyip Erdoğan’ın yalanları, Başbakan’ın yalanları diye arama yapın, karşınızda yüzlerce sayfa döküman ve onlarca belgeli, ispatlı yalan çıkacak. Böyle bir adamı Cumhurbaşkanlığı makamına yollayamazsınız değerli kardeşim…
Eğer RTE Cumhurbaşkanı olursa, yolsuzlukların hesabı sorulamaz, hırsızlar cezalandırılamaz, hainlerin dersi verilemez. Ülke daha beter dincileşir, bağnazlaşır, cahilleşir ve AKP’nin çok tehlikeli bir şekilde kullandığı etnik ve mezhepsel ayrımcılık yüzünden ne yazık ki bölünebilir bile. Yalanlarla, algılarımızı yönetmelerle hatta artan zorbalıklarla ve şiddetle dolu bir hayata mahkum edersin hepimizi. Böyle bir Türkiye, hiçbirimizin isteyebileceği bir Türkiye olamaz…

RTE’ye koşulsuz destek veren kardeşim, sen uyuduğun rüyadan uyanacaksın, gözünün önündeki perdeyi kaldıracaksın, kendine geleceksin ve artık vicdanınla ve sağduyunla düşünerek hepimizi bu acınası süreçten çıkaracak ve korkunç gelecekten kurtaracaksın. Bu denklemdeki kilit insan sensin, bugüne dek RTE’ye oy veren kardeşim her şey senin elinde, lütfen artık kendine gel, vicdanınla ve sağduyunla hareket et…
Bugün Türkiye’nin ve asil Türk Milleti’nin senin sağduyuna her zamankinden daha çok ihtiyacı var. Lütfen artık hukuksuz gücün, haksız kazancın, zorbalığın ve ayrımcılığın değil yüce Türk Milletinin yanında yer al…
Saygılarımla,
Ali Nasuh Mahruki
Sorumlu Yurttaş
 
Son düzenleme:
Koyun dedik olmadi, bidon dedik olmadi, göbegini kasiyan dedik olmadi, makarnaci, satlik, vatanhaini dedik olmadi yobaz, gerici dedik olmadi birde " sevgili kardesim!?" diyelim belki olur gibi birsey olmus:)))
 
X