evet bayanlar napıyonuz 9 gün ?
bişi diyen olmadı planı olan yok sanırım..
maddiyatı gene düşünerek bişi yapmama kararı aldım
sanırım bu 1 sene kdr sürcek cnm
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
evet bayanlar napıyonuz 9 gün ?
bişi diyen olmadı planı olan yok sanırım..
verebılecegın en mantıklı cevap . robot sesıyle HATA HATA deyip basını saga sola sallamak
robotmu sanıyo bunlar bızı
bişi sölicem 20-25 gün önce fatura kestiniz rakam aklınızda değil faturaya bakıpta söylim demek suçmu?birde karşılığında sanki 100 tane fatura kesiyoruz diye cevap alsanız? tutmak gibi zorunluluğum varmı akşam ne yedim hatırlamıyorum hem bakıp söylemek daha sağlıklı değilmi ayrıca ben bu rakamı keserken kendisine söylemiştim kendi niye tutamıyo??? sürekli açık arayıp saldırıyo
böcük kız biz ikimiz ölmüşüz ağlayanımız yok galiba baksana herkeş tatil
bal sen dün benim yazdığım hulusi beyi okudunmu:)
•Hulusi: Bak evlat, ben hayattan üç şeyden nefret ederim, ikinize de söylüyorum. Birincisi, yağmurlu havada giderken bu araba silecek lastiklerinin eskimeden dolayı cama sürülürken "Vıcııık, vıcııııık" diye ses çıkarması. İki, maçta tezahürat ederken bir kaç tekrardan sonra herkesin susup ta senin orda sap gibi son şeyleri tekrar ediyor olarak tek başına kalman. Üçüncüsü de, bir girişimcinin girişimden, girişmekten korkması.
Hulusi: Bak Kemal, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Bir, aramızda hiç bir mesele yok demesine rağmen bütün basının Aykut hocayla Alex arasında bir kavga var gibi göstermesi. İki, zeytin yağına çok batırılan zeytinlerden üç tanesini tabağıma aldığımda o çatalın bir türlü zeytine saplanmaması. Üç, kızımın evli olmadığı bir halde bir adamın evine girip çıkması.
•Hulusi: Bak evlat, ben hayatta üç... (Kemal giriyor araya: ... üç şeyden nefret edersiniz, biliyoruz artık yani!) Hulusi: Hayır, onu söylemicektim, başka bir şey söyliyecem. Ben hayatta üç kişiyi eşek sudan gelinceye kadar dövdüm. Bu üçüde Simge'nin erkek arkadaşıydı.
•Hulusi: Bak, ben temizlikçide üç şeyi severim. Birincisi, temizlik malzemelerine su katarak daha uzun süre dayanmasını. İki, çalışırken şöyle sere serpe giyinmesini. Üç, gömleklerimi yıkarken yakasındaki ruj izini benim hanımla paylaşmamasını.
•Hulusi: Bakın evlatlar, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Birincisi, büyük abdestimi yaptıktan sonra tuvalette tuvalet kağıdının olmadığının fark edilmesi. İki, çok güzel bir kadın bana gülümsedi diye sevinirken yanıma yaklaşıp, "Merhaba, siz Durdagül'ün eşimisiniz" diye sorması. Üç, koskocaman adamların uçağa binmekten korkması.
•Hulusi: Bak evlat, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Birincisi, evde tatlı tatlı kabak çekirdeğini çitlerken o çekirdeklerden birinin acı çıkıp bütün günümü ağzımın tadını bozarak altüst etmesi. İkincisi, karlı havada eldivenler elimdeyken yürürken ayakkabı bağcıklarımın çözülmesi. Üçüncüsüde, çalışanlarımdan birinin bekarken çocuk sahibi olması.
•Hulusi: Bak Kemal, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Birincisi, çayımı içerken bisküvi çaya batırınca cayın içinde fazla tutulup çayın içine düşmesi. İki, yağmurlu havada yürürken o karo taşlardan gevşek olanlardan birine basınca 'vışt' diye suyu üstüme sıçratması. Üç, bir adamın babadan habersiz kızıyla çıkması ve üstelik onu hamile bırakması.
•Hulusi: Bakın çocuklar, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Bir, yemek yediğim restoranda garsonun yemeğim daha bitmeden tabağımı alıp götürmesi. İki, bu otellerdeki manyetik kilit kartlarının ilk seferde hiçbir zaman kapıyı açmaması. Üç, çalışanlarımın mesaiyi erken terk etmesi.
•Hulusi: Bak evlat, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. (replik Kemal: Enteresan!) Birincisi, pide siparişi verdiğim zaman pideyi getirirken yanında az yeşillik getirilmesi. İkincisi, evden çıkarken Durdagül yengenin elime zorla bir çöp poşeti tutuşturması. Üçüncüsüde, ihtiyarlarin elinin öpülmemesi. Daha okadarda İstanbullu olmadik yani, ha!
•Hulusi: Simge, kızım. Ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Birincisi, annenle kırmızı ışıkta dururken o çiçekci çocukların gelip "Amca, sevgiline bir çiçek alsana!" diye emri vaki yapması. İkincisi, sinemada patlamış mısır yerken o patlamış mısırın dişinin arasına sıkışıp filmi zehir etmesi. Üçüncüsüde, komodo ejderi gibi güzel, sevimli bir hayvanın derisinden çanta yapılması.
•Hulusi: Bak Kemal, ben hayatta üç şeyden nefret ederim. Birincisi, Fenerbahçe'nin Avrupa macerasının erken sona ermesi. (replik Kemal: Değişim bazen sancılı olabiliyor.) İkincisi, yatak odasına konulan bir mobilyaya tuvalet masası adı verilmesi. (replik Kemal: Yani o amaçta kullanan hiç kimseye rastlamadım şimdiye kadar.) Ücüncüsüde, ithalat kısım şefimin istifa etmesi.
•Hulusi: Ben hayatta üç şeyden nefret ederim, evlat. Birincisi, daha az kumaş kullanıldığı halde bebek kıyafetlerinin yetişkin kıyafetlerinden iki kat pahalı olması. İkincisi, berberde saçımı kestirirken berberin koluma gereğinden fazla yakın temasda bulunması. Üç, seven bir erkeğin daha ilk engelde geri adım atması.
•(Telefonda öğreniyoruz, Hulusi'nin hayatta sevmediği üç şeyden biri cırcır olmakmış.)
•Hulusi: Bak Kemal, ben hayatta üç şeyden haz etmem. Bunlardan birincisi, banyo yaptıktan sonra eşofmanı giyerken ıslak ayaklarımın eşofmanın astarına takılması. İkincisi, tavlada şeş kapıları kapaliyken üst üste düşeş atmam. Üçüncüsüde, bir adamın karım Cazibe'ye bayir gülü demesi.
•Hulusi: Bak Kemal, ben hayatta üç şeyi affetmem. Birincisi, Fenerbahçe'nin hiçbir maçını 11 kişiyle tamamlıyamaması. İkincisi, spor ayakkabıyla merdiven çıkarken ayakkabının altının yere sürülüp "Ciyik, ciyik" diye ses çıkarılması. (replik Kemal: İğrenç bir ses, efendim. Yani ben de nefret ediyorum. Şu anda yani sizin tarafınızdayım.) Ve üçüncüsüde, benim iznim olmadan, onayım olmadan kızımın mir erkekle arkadaşlık etmesi.
•Hulusi: Bak, ben bir kadında üç şeyi çok severim. Birincisi, erkeğinin yanında topuklu ayakkabı giymemesi. İkincisi, yemek yaparken sebzelerin kabuğunu ince ince soyup tasarruf yapması. Üçüncüsü, güzel elleri olması.
•Hulusi: Hayatta üç şeyi affetmen, Kemal. Birincisi, ıslak mayoyla arabaya oturanları. İkincisi, çerez tabağından önce bademlerle şam fıstıklarını önden önden götürenleri. Üçüncüsü, temiz duygularla da olsa patronun kızına aşık olanları.
•Hulusi: Ben hayatta üç şeyi affetmem. Birincisi, şirket telefonlarından cep telefonlarının aranıp özel görüşme yapılması. İki, lokantalarda çorbanın yanında yeteri kadar ekmek verilmemesi. Üç, bir erkeğin işine gücüne dalıp sevgilisini ihmal etmesi.
•Hulusi: Ben üç şeyden nefret ederim hayatta. Birincisi, sandaletle yürürken ayağının altına taş girmesi. İkincisi, Fenerbahçe'ye Şampiyonlar Lig'i ön elemesinde kuvvetli bir rakip çıkması. Üç, işine gücüne dadanıp bir insanın karısını ihmal etmesi.
kızlar öldüm gülmekten ya:roflol::roflol:
evet bayanlar napıyonuz 9 gün ?
bişi diyen olmadı planı olan yok sanırım..