Her Şeyde Nazlanan İnsanlar

Doğumuma az kaldı çok şükür hamileliğim iyi geçti bulantım olduğunda yemek yerdim geçerdi olmadı ilaç içerdim öyle abartı bir bulantım olmadı yani.
Hamileyken temizlik de yemek de yaptım yürüyüşe de çıktım şükür ödem falan olmadı.
Doğumum sezaryen olacak bazı insanlara bakıyorum normal doğumdan sonra bile 40 gün kalkmıyorlar.

Bunlar neden hep aynı insanlarda aynı şekilde oluyor?
Mesela hamileyken çok nazlanmayan doğumda da hemen ayaklanıyor.
Ama hamileyken tv bile silemiyorum diyen normal doğuran arkadaş 40 gün kalkmadı yerinden.

Gerçekten doğumları hamilelikleri bu kadar mı zor geçiyor mesela bir arkadaşım senin de ödem olur herkesin olur çatlak olur demişti uyu uyu hamileliğin son zamanlarında uyuyamazsın demişti hiçbiri olmadı bende.
Doğumunu abarttı abarttı ama sezaryen olanlar bile kolay dediler sonuçta hiç ağrısız olmaz can çıkıyor içinden.
Şimdi ne zaman konuşsam yoruluyorum yoruluyorum diyor içime fenalık geliyor evindesin çalışmıyorsun bi tane bebeğin var bu kadar neye yoruluyorsun anlamıyorum.
Neden bu kadar nazlılar insan gerçek sanıyor yaşayınca anlıyor...

Şimdi de sezaryeni ölüm gibi anlatanlar var bakıyorum her şeyleri zor hep olumsuz insanlar böyle anlatıyorlar...

Peki bunlardan size ne?

Dikkat çekmek için ellerinden geleni yapıyorlar , herşeyi abartıyorlar . En zor şeyi onlar yaşadı, en büyük dert onlarda. Dediğiniz gibi bunları yapan kişiler hep aynı kişiler . Şükürsüzler .

Tamam en harika sensin

KudrAlobar .!.:

Peki bunlardan size ne?

Genişletmek için tıkla...

Katılıyorum. Sırtınızda taşımıyorsanız niye dert ettiniz?

KudrAlobar .!.:

Peki bunlardan size ne?

Genişletmek için tıkla...

Ne demek size ne psikolojik baskı yapıyorlar . İnsanı aşağı çekmeye çalışıyorlar . Hanımefendi hamile gözünü korkutmak için söylüyorlar .

Her bunye farklidir. Kimisi naz yapar,kimisi de gercekten kendini iyi hissetmez. Olabilir yani. Onlar size soruyor mu niye ödemin olmadi diye?

Savulun yılın en mükemmel annesi geliyor.

Size ne insanların yaşadığı hamilelikten, doğum sonrası süreçten?

Negatif elektrik alıyorsanız konuşmaz, görüşmezsiniz, olur biter.

Hamile_annee .!.:

Doğumuma az kaldı çok şükür hamileliğim iyi geçti bulantım olduğunda yemek yerdim geçerdi olmadı ilaç içerdim öyle abartı bir bulantım olmadı yani.
Hamileyken temizlik de yemek de yaptım yürüyüşe de çıktım şükür ödem falan olmadı.
Doğumum sezaryen olacak bazı insanlara bakıyorum normal doğumdan sonra bile 40 gün kalkmıyorlar.

Bunlar neden hep aynı insanlarda aynı şekilde oluyor?
Mesela hamileyken çok nazlanmayan doğumda da hemen ayaklanıyor.
Ama hamileyken tv bile silemiyorum diyen normal doğuran arkadaş 40 gün kalkmadı yerinden.

Gerçekten doğumları hamilelikleri bu kadar mı zor geçiyor mesela bir arkadaşım senin de ödem olur herkesin olur çatlak olur demişti uyu uyu hamileliğin son zamanlarında uyuyamazsın demişti hiçbiri olmadı bende.
Doğumunu abarttı abarttı ama sezaryen olanlar bile kolay dediler sonuçta hiç ağrısız olmaz can çıkıyor içinden.
Şimdi ne zaman konuşsam yoruluyorum yoruluyorum diyor içime fenalık geliyor evindesin çalışmıyorsun bi tane bebeğin var bu kadar neye yoruluyorsun anlamıyorum.
Neden bu kadar nazlılar insan gerçek sanıyor yaşayınca anlıyor...

Şimdi de sezaryeni ölüm gibi anlatanlar var bakıyorum her şeyleri zor hep olumsuz insanlar böyle anlatıyorlar...

Genişletmek için tıkla...

Sizde sanki aferin sana desinler diye yazmışsınız gibi olmuş herkesin bünyesi farklı, psikolojisi farklı, yaşadığı sağlık sorunları farklı. Sizin hamileliğiniz doğumunuz kolay geçti diye herkes siz gibi oluyor sanmayın. Gereksiz abartanlarda vardır elbet ama kendi haline bırakın. Arkadaşınızın şikayetleri sizi rahatsız ediyorsa görüşmeyin. Böyle düşündüğünüzü bilse eminim sizinle o da derdini paylaşmaz.

Ne alaka Allah aşkına. İnsanın hamileliği zor geçiyor olabilir kusuyor dur midesi bulanıyordur.. Bu naz mı oluyor? Sizin ki kolay geçti diye herkesin ki öyle mi geçecsk..

İnsan robot değildir. Herkes aynı şeye aynı ölçüde veya benzer ölçüde tepki vermez. Sizin çok üzüldüğünüz bir konu bir başkası için bu da dert mi dedirtirken bir başkasının üzüldüğü konuya siz aynı tepkiyi verip bu da dert mi diyebilirsiniz. Bu sizi güçlü yapmayacağı gibi o kişiyi de güçsüz yapmaz. Herkes sizin kadar güçlü olmak zorunda değil ayrıca. Nazlı olmak güçsüz olmak anlamına da gelmiyor.
Sizi rahatsız ediyorsa bu kişilerin davranışları iletişiminizi ona göre ayarlarsınız. Ama bırakın da insanlar kendi hayatlarını yaşarken neyi dert edeceklerini, neye nazlanıp ne kadar güçlü olup olmayacaklarına kendi karar versin.

Herkesin bünyesi aynı değil sonuçta sezeryen doğum, yapanlar çok rahat geçtiğini söylerken abimin eşi için, hiç öyle olmadı, beni çok zorlayan birşey, size çok kolay gelebilir.

Herkesin yaşadığı kendine zor gelir. Kimseyle sıkıntılarımızı veya bunlara karşı ne kadar dayanıklı olduğumuzu yarıştırmak zorunda değiliz.
Size naz gibi görünür, yaşayana belki de en zor tecrübedir bunu bilemeyiz ki.

Kimine göre doğum abartılacak bir şey değildir, kimi bir daha doğurmamaya tövbe eder. Herkes kendi hayat standartlarına ve yaşadığı tecrübelere göre yorumlar. Biz neden diye sorgulayamayız.

Tek çocuğa bakmak kimi için çok kolaydır, kimi için zordur. Her çocuk bir değil sonuçta değil mi.
Örneğin benim çocuğum yemeğini kolay yiyor uykusu düzenli vs diye her çocuğu böyle değerlendirip “nasıl bir çocukla baş edemezler” diyemem.

Kısacası kimse kimsenin ne yaşadığını ne hissettiğini bilemez.
Kendi hayatımıza bakalım, oturduğumuz yerden başkalarını eleştirme huyumuzdan da vazgeçelim. Zira toplum olarak bu konuda master düzeyindeyiz...

Valla bu işlerin doğrusu yanlışı yok.
Bulantısız, çok rahat hamilelik geçirdim. Doğumdan önceki hafta tezgah tepelerinde mutfak dolabı silcem diye geziyordum.
Doğumun sezaryen oldu.
İlk gün bir daha asla doğum yapmam diyordum.
Sonraki günler tamam zordu ama geçti yeaa dedim. Doğum sonrası eve geldiğimden beri tek baktım kızıma, yani yatma şansım yoktu ama o kadar ayaklanacak bir şey de yoktu.

Aynı insanın iki doğumu bile farklı oluyor. Tıka kulağını, olacağına varır.

Morm .!.:

Ne demek size ne psikolojik baskı yapıyorlar . İnsanı aşağı çekmeye çalışıyorlar . Hanımefendi hamile gözünü korkutmak için söylüyorlar .

Genişletmek için tıkla...

E konuşmasın dinlemesin o zaman. Ne yapabilir ki başka arkalarından dedikodu yapmak dışında?

Her hamilelikte farklı her çocukta, fazla bahane bulmayın arkadaşınıza bence ne olacağı belli olmaz... ınsanoğlu büyük konuşmaya gelmiyor.

Çünkü herkesin acı eşiği ve bünyesi farklıdır. Annenin kilosu, kronik rahatsızlığının olup olmaması, psikolojisi, çevresel faktörleri kişinin yaşadığı duruma olan dayanıklılığını etkileyebilir. Beğenmiyorsanız bu kişilerle iletişiminizi azaltabilirsiniz. Kimse doğurduktan sonra hemen ayaklanmak zorunda da değil lohusalık diye bir dönem var. Ayrıca halk arasında lohusa depresyonu denen bir rahatsızlık da var. Bu durum da bazı kadınlarda görülürken bazılarında görülmüyor peki nazlanıyor denebilir mi? Tabii ki hayır. Mesela ben ağır ameliyat geçirdim bacaklarımla ilgili ama gayet şen şakraktım. Grip olduğumda ise nazımdan geçilmez çünkü üst solunum konusunda hassas bir insanım ve rahatsız oluyorum. Binlerce farklı cevap verilebilir bu konuya. Ama siz niye bu kadar dert ettiniz onu anlamadım?

KudrAlobar .!.:

Peki bunlardan size ne?

Genişletmek için tıkla...

Beni kötü etkiliyorlar

Deneyimim yok o yuzden bisey diyemeyecegim kimisinin de gercekten zor geciyor olabilir. Ha kimisi de dikkat çekmeye calişiyor olabilir.

Bir tanidigim var mesela kaynanasinin üst katinda oturuyor. Yorgun olunca cocugu alt kata kaynanaya birakiyor. Uykusu varsa, işi varsa yine alt kata yollar bebegi bizzat biliyorum, kocasi da soyluyor zaten.

Ama instagramda bir yazı paylaşmiştı cocuk buyutme çilesiyle alakali "Bebegimle ne zorluklarla tek başima ugrastim, yalnizdim, uykusuzdum, yorgundun..." Şeklinde duygusal çilekeş ana...

Yapacak bisey yok yani. İnsanlari izliyoruz öyle

KudrAlobar .!.:

E konuşmasın dinlemesin o zaman. Ne yapabilir ki başka arkalarından dedikodu yapmak dışında?

Genişletmek için tıkla...

Tabi ki en iyisi görüşmemek. Ama aile içinde olan insanlarsa eğer ne kadar görüşmez , dinlemez bilemedim