Nasıl kurtulacağımı bilmiyorum 😢

SabaYeli

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
20 Ekim 2020
11
20
31
Hanımlar öncelikle herkese selamlar, kimsem olmadığı için bu postu yazıyorum. En azından anlaşılmak ve dinlenilmek için çünkü çevremde bunu yapacak kimsem yok.
28 yaşındayım ve 2,5 senelik evliyim. Annemi 23 yaşındayken kaybettim, babamın annemin kanserinin son evrelerinden itibaren görüştüğü bir özel “arkadaşı” vardı. Annem ölünce de, toplumun gelinlik çağda kızını evlendirmeden sen evlenemezsin ayıp kaçar benzeri düşünceleri yüzünden evde benim evlenmem için her türlü baskı ortamı oluştu. Yeri geldi yediğim bir lokma ekmek başıma kakıldı. Evde benim kaldığım odaya karanlık,apartman boşluğuna bakan bir odaydı sırf babamın bana sataşmalarını dinlememek için 3 sene güneş yüzü görmeden odamdan çıkmadan yaşadım. Sonra da çoook büyük akıllılık edip benim evlenmek isteyen ilk insanla koşa koşa evlendim, en azından azar işitmem yediğim ekmek yüzünden diye. Şimdi hanımlar, hayatımda gene her şey aynı. 2,5 senedir evde kal...’tan s... git’den başka kelime işitmiyorum. Her gün ne kadar tembel, ne kadar işe yaramaz olduğumu işitiyorum (bu arada çalışan bir bayanım ki maaşım onun kadar değil diye onunla bile dalga geçiliyor.) Bir TV dizisi izleyeyim bir müzik dinleyeyim hemen ne kadar basit ne kadar aptalca olduğundan bahsediyor. Çok fazla aile üyem yok ona rağmen, kimsenin yanına gitmek istemiyor (komşu, arkadaş vb) bütün gün yüksek sesle oyun oynuyor ki bu esnada ben örneğin mutfakta İş yapıyorsam ve gürültü Yaptıysam gene küfrü ve azarı yiyorum. Kendime biraz huzurlu vakit ayırmak için fare gibi geceyi bekliyorum ki o uyusun ben bir bardak çayı huzurla içeyim. (Annem vefat ettikten sonra babamla da aynı süreci yaşadım.Evde babam uyusun diye dört gözle beklerdim. )
Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hanımlar ama o kadar çok dolmuşum ki. Henüz çocuğumuz yok, istemiyorsa. Ben de olsun hiç istemiyorum, çocukları çok severim ama bu kadar saygısız, sevgisiz bir ortama bir çocuk getirmek ziyan olur. İnanın tüm bunları yaşadıktan sonra hiç bir erkek istemiyorum. Tek istediğim azarlanmadan sövülmeden bir hayat yaşamak. Aranızdan böyle bir hayat yaşayıp de cesarete gelip kendi ayakları üzerinde yeni bir hayat başlatan oldu mu? Maaşım oldukça az, kardeşim, teyzem, halam vs yok. Babamın da etrafa hava atmak dışında bana gerçekten sahip çıkacağını zannetmiyorum. Sizden cesaretlendirici deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum. Bu kadar uzun yazdığım için de tekrar özür dilerim. Sadece mutlu, huzurlu bir kadın olmak istiyorum.
 
Hanımlar öncelikle herkese selamlar, kimsem olmadığı için bu postu yazıyorum. En azından anlaşılmak ve dinlenilmek için çünkü çevremde bunu yapacak kimsem yok.
28 yaşındayım ve 2,5 senelik evliyim. Annemi 23 yaşındayken kaybettim, babamın annemin kanserinin son evrelerinden itibaren görüştüğü bir özel “arkadaşı” vardı. Annem ölünce de, toplumun gelinlik çağda kızını evlendirmeden sen evlenemezsin ayıp kaçar benzeri düşünceleri yüzünden evde benim evlenmem için her türlü baskı ortamı oluştu. Yeri geldi yediğim bir lokma ekmek başıma kakıldı. Evde benim kaldığım odaya karanlık,apartman boşluğuna bakan bir odaydı sırf babamın bana sataşmalarını dinlememek için 3 sene güneş yüzü görmeden odamdan çıkmadan yaşadım. Sonra da çoook büyük akıllılık edip benim evlenmek isteyen ilk insanla koşa koşa evlendim, en azından azar işitmem yediğim ekmek yüzünden diye. Şimdi hanımlar, hayatımda gene her şey aynı. 2,5 senedir evde kal...’tan s... git’den başka kelime işitmiyorum. Her gün ne kadar tembel, ne kadar işe yaramaz olduğumu işitiyorum (bu arada çalışan bir bayanım ki maaşım onun kadar değil diye onunla bile dalga geçiliyor.) Bir TV dizisi izleyeyim bir müzik dinleyeyim hemen ne kadar basit ne kadar aptalca olduğundan bahsediyor. Çok fazla aile üyem yok ona rağmen, kimsenin yanına gitmek istemiyor (komşu, arkadaş vb) bütün gün yüksek sesle oyun oynuyor ki bu esnada ben örneğin mutfakta İş yapıyorsam ve gürültü Yaptıysam gene küfrü ve azarı yiyorum. Kendime biraz huzurlu vakit ayırmak için fare gibi geceyi bekliyorum ki o uyusun ben bir bardak çayı huzurla içeyim. (Annem vefat ettikten sonra babamla da aynı süreci yaşadım.Evde babam uyusun diye dört gözle beklerdim. )
Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hanımlar ama o kadar çok dolmuşum ki. Henüz çocuğumuz yok, istemiyorsa. Ben de olsun hiç istemiyorum, çocukları çok severim ama bu kadar saygısız, sevgisiz bir ortama bir çocuk getirmek ziyan olur. İnanın tüm bunları yaşadıktan sonra hiç bir erkek istemiyorum. Tek istediğim azarlanmadan sövülmeden bir hayat yaşamak. Aranızdan böyle bir hayat yaşayıp de cesarete gelip kendi ayakları üzerinde yeni bir hayat başlatan oldu mu? Maaşım oldukça az, kardeşim, teyzem, halam vs yok. Babamın da etrafa hava atmak dışında bana gerçekten sahip çıkacağını zannetmiyorum. Sizden cesaretlendirici deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum. Bu kadar uzun yazdığım için de tekrar özür dilerim. Sadece mutlu, huzurlu bir kadın olmak istiyorum.
Bosan, nerede yasiyorsun bilmiyorum. Ev arkadasi bul, ev masraflarini bolus. Daha cok kazanabilecegin islere bak. Kendine vakit tani. Curutme omrunu.
 
Hanımlar öncelikle herkese selamlar, kimsem olmadığı için bu postu yazıyorum. En azından anlaşılmak ve dinlenilmek için çünkü çevremde bunu yapacak kimsem yok.
28 yaşındayım ve 2,5 senelik evliyim. Annemi 23 yaşındayken kaybettim, babamın annemin kanserinin son evrelerinden itibaren görüştüğü bir özel “arkadaşı” vardı. Annem ölünce de, toplumun gelinlik çağda kızını evlendirmeden sen evlenemezsin ayıp kaçar benzeri düşünceleri yüzünden evde benim evlenmem için her türlü baskı ortamı oluştu. Yeri geldi yediğim bir lokma ekmek başıma kakıldı. Evde benim kaldığım odaya karanlık,apartman boşluğuna bakan bir odaydı sırf babamın bana sataşmalarını dinlememek için 3 sene güneş yüzü görmeden odamdan çıkmadan yaşadım. Sonra da çoook büyük akıllılık edip benim evlenmek isteyen ilk insanla koşa koşa evlendim, en azından azar işitmem yediğim ekmek yüzünden diye. Şimdi hanımlar, hayatımda gene her şey aynı. 2,5 senedir evde kal...’tan s... git’den başka kelime işitmiyorum. Her gün ne kadar tembel, ne kadar işe yaramaz olduğumu işitiyorum (bu arada çalışan bir bayanım ki maaşım onun kadar değil diye onunla bile dalga geçiliyor.) Bir TV dizisi izleyeyim bir müzik dinleyeyim hemen ne kadar basit ne kadar aptalca olduğundan bahsediyor. Çok fazla aile üyem yok ona rağmen, kimsenin yanına gitmek istemiyor (komşu, arkadaş vb) bütün gün yüksek sesle oyun oynuyor ki bu esnada ben örneğin mutfakta İş yapıyorsam ve gürültü Yaptıysam gene küfrü ve azarı yiyorum. Kendime biraz huzurlu vakit ayırmak için fare gibi geceyi bekliyorum ki o uyusun ben bir bardak çayı huzurla içeyim. (Annem vefat ettikten sonra babamla da aynı süreci yaşadım.Evde babam uyusun diye dört gözle beklerdim. )
Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hanımlar ama o kadar çok dolmuşum ki. Henüz çocuğumuz yok, istemiyorsa. Ben de olsun hiç istemiyorum, çocukları çok severim ama bu kadar saygısız, sevgisiz bir ortama bir çocuk getirmek ziyan olur. İnanın tüm bunları yaşadıktan sonra hiç bir erkek istemiyorum. Tek istediğim azarlanmadan sövülmeden bir hayat yaşamak. Aranızdan böyle bir hayat yaşayıp de cesarete gelip kendi ayakları üzerinde yeni bir hayat başlatan oldu mu? Maaşım oldukça az, kardeşim, teyzem, halam vs yok. Babamın da etrafa hava atmak dışında bana gerçekten sahip çıkacağını zannetmiyorum. Sizden cesaretlendirici deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum. Bu kadar uzun yazdığım için de tekrar özür dilerim. Sadece mutlu, huzurlu bir kadın olmak istiyorum.
Eğer biz istersek her şey olur. Sizi bağlayan bir şey yok. Biraz birikim yapın sonrasında her şeyi baştan kendiniz için yapın. Bu hayata bir daha gelmiyoruz. Bize huzur vermeyen, kendi huzurumuzdan eden insanlar için üzülmeye zaman harcamaya değmez. İnanın isterseniz her şeyi yaparsınız. Belki biraz yorulursunuz, yükünüz ağır gelir ama yiyeceğiniz bir lokma ekmeği de bal gibi yersiniz.
 
Az da olsa bir kazancınız, mesleğiniz var. Ve hayata bir kez geliyorsunuz. Aşağılandığınız, hor goruldugunuz, sevgisiz kaldığınız hiç bir yerde bir saniye dahi kalmamanız gerekirken 2.5 senenizi heba etmişsiniz. Yaşınız 28 ve herşeyin başındasınız. Sevilecek ve sevecek çok yillariniz var önünüzde. Şuan size en büyük kötülüğü ne eşiniz ne de babanız yapıyor. Siz yapıyorsunuz.
Silkelenin,kendinize gelin. Bu kez S***** G** (Defol) denilen değil, kovan taraf siz olun. Sizi boğan, dibe çeken, size huzuru yaşama fırsatı vermeyen herşeyi kovun.
 
Hanımlar öncelikle herkese selamlar, kimsem olmadığı için bu postu yazıyorum. En azından anlaşılmak ve dinlenilmek için çünkü çevremde bunu yapacak kimsem yok.
28 yaşındayım ve 2,5 senelik evliyim. Annemi 23 yaşındayken kaybettim, babamın annemin kanserinin son evrelerinden itibaren görüştüğü bir özel “arkadaşı” vardı. Annem ölünce de, toplumun gelinlik çağda kızını evlendirmeden sen evlenemezsin ayıp kaçar benzeri düşünceleri yüzünden evde benim evlenmem için her türlü baskı ortamı oluştu. Yeri geldi yediğim bir lokma ekmek başıma kakıldı. Evde benim kaldığım odaya karanlık,apartman boşluğuna bakan bir odaydı sırf babamın bana sataşmalarını dinlememek için 3 sene güneş yüzü görmeden odamdan çıkmadan yaşadım. Sonra da çoook büyük akıllılık edip benim evlenmek isteyen ilk insanla koşa koşa evlendim, en azından azar işitmem yediğim ekmek yüzünden diye. Şimdi hanımlar, hayatımda gene her şey aynı. 2,5 senedir evde kal...’tan s... git’den başka kelime işitmiyorum. Her gün ne kadar tembel, ne kadar işe yaramaz olduğumu işitiyorum (bu arada çalışan bir bayanım ki maaşım onun kadar değil diye onunla bile dalga geçiliyor.) Bir TV dizisi izleyeyim bir müzik dinleyeyim hemen ne kadar basit ne kadar aptalca olduğundan bahsediyor. Çok fazla aile üyem yok ona rağmen, kimsenin yanına gitmek istemiyor (komşu, arkadaş vb) bütün gün yüksek sesle oyun oynuyor ki bu esnada ben örneğin mutfakta İş yapıyorsam ve gürültü Yaptıysam gene küfrü ve azarı yiyorum. Kendime biraz huzurlu vakit ayırmak için fare gibi geceyi bekliyorum ki o uyusun ben bir bardak çayı huzurla içeyim. (Annem vefat ettikten sonra babamla da aynı süreci yaşadım.Evde babam uyusun diye dört gözle beklerdim. )
Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hanımlar ama o kadar çok dolmuşum ki. Henüz çocuğumuz yok, istemiyorsa. Ben de olsun hiç istemiyorum, çocukları çok severim ama bu kadar saygısız, sevgisiz bir ortama bir çocuk getirmek ziyan olur. İnanın tüm bunları yaşadıktan sonra hiç bir erkek istemiyorum. Tek istediğim azarlanmadan sövülmeden bir hayat yaşamak. Aranızdan böyle bir hayat yaşayıp de cesarete gelip kendi ayakları üzerinde yeni bir hayat başlatan oldu mu? Maaşım oldukça az, kardeşim, teyzem, halam vs yok. Babamın da etrafa hava atmak dışında bana gerçekten sahip çıkacağını zannetmiyorum. Sizden cesaretlendirici deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum. Bu kadar uzun yazdığım için de tekrar özür dilerim. Sadece mutlu, huzurlu bir kadın olmak istiyorum.
Öncelikle inşallah senin için hayırlısı olan çıkışa en kısa zamanda kavuşursun . Malesef günümüzde az miktarda bir gelirle düzen kurmak zor ama şöyle alternatifler deneyebilirsin yatılı işler . Mesela lojman sağlayan oteller ya da güvenilir şirketler üzerinden yatılı çocuk bakıcılığı hasta bakıcılığı gibi işler . Hem barınma sağlar hem de gelirini biriktirebilirsin.sonra daha rahat kararlar verebilirsin . Allah yardımcın olsun.
 
Şuan size en büyük kötülüğü ne eşiniz ne de babanız yapıyor. Siz yapıyorsunuz.
Bu konuda o kadar haklısınız ki kendime de çok kızıyorum. Babamdan gördüğüm fiziksel ve duygusal şiddetin ardından çareyi hemen başka bir adamla evlenerek kaçmakta buldum. Şimdiki aklım olsa daha Sağlam dururdum, gider bir apartta yaşardım en kötü. 😔
 
Hanımlar öncelikle herkese selamlar, kimsem olmadığı için bu postu yazıyorum. En azından anlaşılmak ve dinlenilmek için çünkü çevremde bunu yapacak kimsem yok.
28 yaşındayım ve 2,5 senelik evliyim. Annemi 23 yaşındayken kaybettim, babamın annemin kanserinin son evrelerinden itibaren görüştüğü bir özel “arkadaşı” vardı. Annem ölünce de, toplumun gelinlik çağda kızını evlendirmeden sen evlenemezsin ayıp kaçar benzeri düşünceleri yüzünden evde benim evlenmem için her türlü baskı ortamı oluştu. Yeri geldi yediğim bir lokma ekmek başıma kakıldı. Evde benim kaldığım odaya karanlık,apartman boşluğuna bakan bir odaydı sırf babamın bana sataşmalarını dinlememek için 3 sene güneş yüzü görmeden odamdan çıkmadan yaşadım. Sonra da çoook büyük akıllılık edip benim evlenmek isteyen ilk insanla koşa koşa evlendim, en azından azar işitmem yediğim ekmek yüzünden diye. Şimdi hanımlar, hayatımda gene her şey aynı. 2,5 senedir evde kal...’tan s... git’den başka kelime işitmiyorum. Her gün ne kadar tembel, ne kadar işe yaramaz olduğumu işitiyorum (bu arada çalışan bir bayanım ki maaşım onun kadar değil diye onunla bile dalga geçiliyor.) Bir TV dizisi izleyeyim bir müzik dinleyeyim hemen ne kadar basit ne kadar aptalca olduğundan bahsediyor. Çok fazla aile üyem yok ona rağmen, kimsenin yanına gitmek istemiyor (komşu, arkadaş vb) bütün gün yüksek sesle oyun oynuyor ki bu esnada ben örneğin mutfakta İş yapıyorsam ve gürültü Yaptıysam gene küfrü ve azarı yiyorum. Kendime biraz huzurlu vakit ayırmak için fare gibi geceyi bekliyorum ki o uyusun ben bir bardak çayı huzurla içeyim. (Annem vefat ettikten sonra babamla da aynı süreci yaşadım.Evde babam uyusun diye dört gözle beklerdim. )
Çok uzun oldu hakkınızı helal edin hanımlar ama o kadar çok dolmuşum ki. Henüz çocuğumuz yok, istemiyorsa. Ben de olsun hiç istemiyorum, çocukları çok severim ama bu kadar saygısız, sevgisiz bir ortama bir çocuk getirmek ziyan olur. İnanın tüm bunları yaşadıktan sonra hiç bir erkek istemiyorum. Tek istediğim azarlanmadan sövülmeden bir hayat yaşamak. Aranızdan böyle bir hayat yaşayıp de cesarete gelip kendi ayakları üzerinde yeni bir hayat başlatan oldu mu? Maaşım oldukça az, kardeşim, teyzem, halam vs yok. Babamın da etrafa hava atmak dışında bana gerçekten sahip çıkacağını zannetmiyorum. Sizden cesaretlendirici deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bekliyorum. Bu kadar uzun yazdığım için de tekrar özür dilerim. Sadece mutlu, huzurlu bir kadın olmak istiyorum.
Çocuğunuz Yokken ayrılın. Bu adamı baba yapmayın lütfen. Size de çocuğa da yazık olur
 
Nafaka da vermek durumunda kalir belki. İstediginiz cok bir sey degilmis zaten huzurla bir cay icmekmis. Bosanirsiniz daha az kazanirsiniz daha zor sartlarda yasarsiniz belki ama o çayi pasalar gibi icersiniz ozgurlugunuzu kazanip.
İnşallah, o çayı sakin kafayla kendi salonunuzda gerine gerine laf işitmeden içmek öyle bir mutluluk ki benim için bir bilseniz. Mesela az önce canım kahve istedi, mutfakta cezve vs çıkarırken gürültü yaptım diye küfredip, bir saat de söylenip yatak Odasına gönderdi beni (oyununa konsantre olamamış) ben de yatağımda oturuyorum, sizlere yazayım dedim 😔
 
Bu konuda o kadar haklısınız ki kendime de çok kızıyorum. Babamdan gördüğüm fiziksel ve duygusal şiddetin ardından çareyi hemen başka bir adamla evlenerek kaçmakta buldum. Şimdiki aklım olsa daha Sağlam dururdum, gider bir apartta yaşardım en kötü. 😔
Aklınız hala sizin aklınız, geç kalmış değilsiniz. Ortak ev, araba ödemeniz vs yok sanırım. Çocukta yok. Yaşınız çok genc, sıze yetecek kadar maaşınızda var ve mutsuz olmaya devam ederek sız de kendınızi şiddete maruz bırakıyorsunuz aslında. Kendınıze güvenin, siz dogru olansınız etrafınızdaki eş, baba yanlış olan. Insanları değiştiremeyiz ama nasıl yaşamak ıstedıgımızı kendımız belirleyebiliriz. Eşinize nasıl taşırsınız durumu bılemıyorum ama ayrılıp kadın sığınma evine yerleşmeniz daha guvenlı ve saglıklı olmaz mı şu aşamada. Sonra zaten belki bir ev arkadası bulup duzenınızı kurarsınız. Aklımdan sizi rahatsız eder mi acaba düşüncesi de gecmıyor degıl ama bır sekılde adım atmanız Iyı olur. Allah yardımcın olsun arkadasım...
 
Bu konuda o kadar haklısınız ki kendime de çok kızıyorum. Babamdan gördüğüm fiziksel ve duygusal şiddetin ardından çareyi hemen başka bir adamla evlenerek kaçmakta buldum. Şimdiki aklım olsa daha Sağlam dururdum, gider bir apartta yaşardım en kötü. 😔

şimdi de yapabilirsin.
çok üzüldüm. kendine bu hayatı reva görme lütfen.
 
Sizinkine benzer bir hayat yaşıyorum.Eşiniz demek istemedim o adamın malı mülkü varsa boşanın.mallar eşyalar ortak bölünsün.Yoksa da bir süre bekleyin şu virüs bitsin en azından iş bulamama ya da çıkma tehlikeniz olmasın sonra boşanın.Hiç gerek yok gençsiniz.Ben iyi bilirim yemek yediğin için küfür duymayı ya da onlar görmeden buzdolabından yemek yemeği.Gece aç uyumayı...
 
İnşallah, o çayı sakin kafayla kendi salonunuzda gerine gerine laf işitmeden içmek öyle bir mutluluk ki benim için bir bilseniz. Mesela az önce canım kahve istedi, mutfakta cezve vs çıkarırken gürültü yaptım diye küfredip, bir saat de söylenip yatak Odasına gönderdi beni (oyununa konsantre olamamış) ben de yatağımda oturuyorum, sizlere yazayım dedim 😔
Ne bu esirlik mi evlilik mi 😖 Allah sabir ve güc versin. Bunlarin hepsi hak kul hakki hepsinin hesabini Allah a verecek bu erkekler.
 
Aklınız hala sizin aklınız, geç kalmış değilsiniz. Ortak ev, araba ödemeniz vs yok sanırım. Çocukta yok. Yaşınız çok genc, sıze yetecek kadar maaşınızda var ve mutsuz olmaya devam ederek sız de kendınızi şiddete maruz bırakıyorsunuz aslında. Kendınıze güvenin, siz dogru olansınız etrafınızdaki eş, baba yanlış olan. Insanları değiştiremeyiz ama nasıl yaşamak ıstedıgımızı kendımız belirleyebiliriz. Eşinize nasıl taşırsınız durumu bılemıyorum ama ayrılıp kadın sığınma evine yerleşmeniz daha guvenlı ve saglıklı olmaz mı şu aşamada. Sonra zaten belki bir ev arkadası bulup duzenınızı kurarsınız. Aklımdan sizi rahatsız eder mi acaba düşüncesi de gecmıyor degıl ama bır sekılde adım atmanız Iyı olur. Allah yardımcın olsun arkadasım...
Rahatsız etmez, umrunda bile olmaz açıkçası, kıskançlığı da yoktur. Yeter ki önüne birisi yemeğini, tatlısını koysun(onda da aşırı seçicidir ) oyununu oynarken ses etmesin. Annesi çok tatlı bir kadındır ona karşı davranışları da aynı bu şekilde. Ben hizmetçilik görevini annesinden devralmış oldum sadece. Ailesinin en küçük oğlu ve diğer kardeşleri hep kız, ailesi aşırı şımartmış ve pohpohlamış.
 
X