Sıkıntı ve dilek için Peygamberimizin Sav. tavsiye ettiği dua

Faydali

Üye
Kayıtlı Üye
11 Kasım 2016
200
222
Sıkıntı ve dilekler için
La havle velâ kuvvete illâ billahil Azim
Hz.Peygamber Aleyhisselam, Hz.Ali Efendimize hitaben şöyle buyurmuştur:

“Ya Ali ! her ne zaman bir darlığa ve sıkıntıya düşersen,bir bela ve musibete uğrarsan şöyle dua et.”

Bismillahirrahmanirrahıym.Vela havle vela kuvvete İlla billahil aliyyil’Azıym.”
(Manası: “Rahman(Esirgeyen)Rahim(Bagışlayan) Allah’ın adıyla..Ondan başka kuvvet ve kudret sahibi yoktur.O’na dayandım,O’na güvendim.”)


Yani “Ya Ali Böyle dua edersen sıkıntılı anlarında bu dıayı okumaya devam edersen,Cenab-ı Allah, bu duanın hürmetine düşmüş olduğun bela ve musibetlerin,bunalım ve streslerin her türlüsünü üzerinden defeder, bunlardan seni kurtarır.” buyurmuştur.

Ebu Zer RA Hazretlerinin rivayetlerinde, Rasûl-ü Ekrem SAV Hazretleri:

"--Allah-u Teàlâ Hazretleri bir kuluna nîmet verir, o kul da o nîmetlerin elinde kalmasını isterse, (Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh)'ı çok söylesin!" buyurmuşlardır.

Binâen aleyh, günde yüzden aşağı yapmamak evlâdır. Çünkü her gün 100 defa okuyan kimsenin, kat'iyyen fakirlik yüzü görmeyeceği beyan buyrulmuştur.

Mâlik el-Eşcaî RA Hazretleri, bir gün Rasûl-ü Ekrem SAV Hazretleri'ne gelip, oğlu Avf'ın esir olduğunu haber vermişler. Efendimiz SAV Hazretleri de:

"--Ona haber gönderin, (Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh)'ı çok söylesin!" diye emretmişler.

Halbuki, o anda Avf zincirlerle ayaklarından bağlı bulunuyormuş. Allah-u Teàlâ'nın hikmetine bakın ki, bu duaya devamıyla bir gün ayağındaki zincirler kendiliğinden çözülmüş, o da fırsattan istifade ederek, hemen orada bulduğu bir deveye atlayıp kaçmaya başlamış. Yolda rastladığı deve çobanlarına bir nâra atarak onları korkutup kaçırmış, bütün develeri önüne katıp babasının evine gelmiş.
Ev halkı son derece sevinmişler ve develer hakkında Rasûl-ü Ekrem'den ne yapacaklarını sormuşlar. Efendimiz SAV Hazretleri de "İstediğiniz gibi hareket edin!" buyurmuşlardır. Bunun üzerine derhal,ayet-i celilesi sadır olmuş ve bir kimse Allah'tan korkup emirlerine imtisâl ederek ve yasaklarından kaçarak ittikà üzerinde olursa, Cenâb-ı Hakk'ın, onu bütün sıkıntılardan kurtarıp, ummadığı yerlerden rızıklandıracağı beyan buyrulmuştur. (Et-Tergîb, 2/446)


Sevgili Peygamberimiz (s.a.s ) '' la havle vela kuvvete illa billah '' duası (99) derde devadır,bu dertlerin en küçüğü kalpteki sıkıntıyı giderir'' buyurmuştur.



“La havle vela kuvvete illa billâh” bir Kur’ân ifadesidir. Güç ve kuvvetin yalnız Allah’ın olduğunu ifade ediyor. Kur’ân, bağı ile kibirlenen bir inançsıza şöyle dendiğini haber veriyor: “Bağına girdiğinde, “Maşallah! Kuvvet yalnız Allah’ındır!” deseydin ya!”1 - Kehf Sûresi: 39, 40.

“Lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh” kelimesi ile ilgili Peygamber Efendimizin (asm) bildirdiklerine ve tavsiyelerine bir bakalım:

Peygamber Efendimiz (asm) buyuruyor ki: “Lâ havle ve lâ kuvvete illa billâh. (Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır) sözünü çok tekrar edin.” 2


“Resûlullah’ın (asm) yanında uğursuzluktan bahsedilmişti. Buyurdular ki: “Uğursuzluk inancı bir Müslüman’ı yolundan alıkoymasın. Biriniz, hoşlanmadığı bir şey görecek olursa şu duâyı okusun: “Allahümme la ye’ti bi’lhasenâtı illâ ente ,ve lâ yedfe’u’s-Seyyiâti illâ ente velâ havle ve lâ kuvvete illâ bike. (Allahım! Hayrı ancak sen verebilirsin, kötülüğü de ancak sen defedebilirsin. Güç ve kuvvet de ancak Sendendir.)” 4

Ebu Zerr (ra) anlatıyor: “Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bana: “Sana Cennet hazinelerinden bir hazineyi haber vereyim mi?” buyurdular. “Evet! Ey Allah’ın Resûlü!” dedim. ‘La havle velâ kuvvete illa billâh’ de!” buyurdular.”5

– Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: “Resûlullah (asm), evinden çıktığı vakit şu duâyı okurdu: “Bismillahi la havle vela kuvvete illa billâh, et-tüklânî alallah. (Allahın ismiyle. Dünya ve ukbâ işlerine güç kuvvet Allah’tandır. Dayanağım Allah’dır.)” 6

– Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: “Resûlullah (asm) buyurdular ki: “Kişi evinin kapısından çıkınca, adama müekkel (nezaretçi) iki meleği vardır. Adam: “Bismillah” deyince, onlar: “Doğruya irşad edildin” derler. Adam: “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh” deyince, melekler: “Korundun!” derler. Adam: “Tevekkeltü alâllah” deyince, onlar: “İşin (Allah tarafından) görüldü” derler. (Resûlullah (asm) devamla) buyurdu ki: “Sonra adam cinnî ve insî şeytanla karşılaşınca, Melekler (o şeytanlara): “Hidayete erdirilen, işi görülen ve hıfz altına alınan bir kimseden ne istiyorsunuz?” derler.”7

Havl: Hareket, hile, çare, güç mânâlarına gelir. Kelime “hile” ve “muhavele” ile aynı köktendir. Muhavele, tahavvül, bir şeyi değiştirmek, bir şeyi değişime uğratmak, değiştirme çabası göstermek demektir. Havl ise değişim gücü anlamındadır. “La havle vela kuvvete illa billâh” cümlesiyle, güç ve kuvvet gerektiren, her işimizde, her halimizde, her hayrımızda muhtaç olduğumuz güç, kudret ve kuvvetin yalnız Allah’tan geldiğini, Allah’a ait olduğunu ifade etmekteyiz.
“La havle vela kuvvete illa billâh” cümlesinin ifade ettiği bazı haller ve bu hallerde söylenebilecek zikirler bir İslam büyüğüne göre şöyledir:

1- Sırf yokluktan çıkıp varlık sahasına gelmek için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

2- Yok olmayıp varlığını sürdürmek ve bekada kalmak için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

3- Zarar vereni def etmek ve fayda vereni bulmak için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

4- Musibeti def etmek ve istediklerimize ulaşmak için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

5- Günaha düşmemek ve ibâdete devam etmek için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

6- Azaba maruz kalmamak ve nimete mazhar olmak için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.

7- Zulmete düşmemek ve aydınlık ve nura ulaşmak için gerekli havl ve kuvvet Allah’tandır.8

Bu mânâları düşündüğümüzde “La havle vela kuvvete illa billah” cümlesi için Peygamber Efendimizin (asm) verdiği haber ve müjdelerin mübalâğa olmadığını, bilâkis gerçeğin ta kendisi olduğunu anlamamız zor olmaz.


Dua ederken de Allah'ım senin rızandan ayırma, günahlarım çok bana hakettiğime göre değil merhametine göre muamele eyle, bu derdi beni daha büyük sıkıntıdan korumak amacıyla verdiysen sabır ver dayanma gücü lütfeyle (Hz. Hızır kendine yardım eden gemiye hasar verir, sonra Hz. Musa niye böyle bişey yaptığını sorunca, bu iyi insanların gemisi bi zaman sonra her sağlam gemiye el koyan zalimlerle karşılaşacaktı, onlar el koymasın diye hasar verdim der... sıkıntıdaki olan hikmetleri şuan biz bilemiyoruz, şuan bizi sıkan sıkıntı ilerdeki daha büyük sıkıntının diyeti belki küçük bi sıkıntıyla Rabbim daha büyükleri savıyo belki, geleceği bilemiyoruz), günahlarım sebebiyse günahlarımın sonucu veya cezasıysa, o günahımı bana güzellikle bildir tevbe ediyorum beni affet, bana yardım et tarzında dua etmek güzel olur. Bi de Kur'an Mealinden ve Mesneviden tefeül çekmek çok rahatlatıp yol gösteriyo.
Kesinlikle düzenli Meal ve Meali daha başka açılardan da anlamak için de Mesnevi okumanızı tavsiye ederim. Mesnevi'nin de günümüz diline en yakın düzenlemesi Rahmetli Şefik Can'nınkini öneririm, ya da Mevlana ruhsal terapiler tarzı kitaplarla başlangıç yapabilirsiniz. Hayatınıza bi sünneti uygulama alışkanlığı getirebilirsiniz, farzları ve sünnetleri uygulayarak daha rahatlarsınız.

"Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer bildiklerinizde hayır vardır.. ALLAH bilir siz bilemezsiniz.."[ Bakara / 216 ]
 
X