'Türkiye'de Suriyeli kadının fiyatı 5 bin TL'

kito_

Gülümse ! ne düşündüğünü bilmesinler..
Kayıtlı Üye
24 Haziran 2013
3.034
4.655
Alman dergisi Der Stern, Türkiye’deki Suriyelilerin dramını bir başka perspektiften görerek okuyuculara aktardı. Dergi internet sitesinde yer verdiği haberde, özellikle ekonomik sıkıntı içindeki Suriyeli kadın ve kızların Türk erkekleri tarafından ikinci, üçüncü hatta dördüncü eş olarak parayla satın alındıkları öne sürüldü.

“Bin 800 euroya Suriyeli ikinci bir eş” başlığıyla verilen haberde, Türkiye’nin kimi bölgelerinde çok eşliliğin varlıklı olmanın sembolü olduğu yazılarak, “Suriyeli kadınların zor durumda olmaları, ekonomik açıdan daha düşük seviyedekileri de ikinci evlilik yapabilir hale getirmiş” ifadelerine yer verildi.

YASAL DEĞİL AMA 372 BİN KADIN “KUMA” DURUMUNDA
Türkiye’de yasal olarak tek eşliliğin geçerli olduğu hatırlatılan haberde, buna rağmen kimi bölgelerde imam nikahıyla iki, üç hatta dört eşli olanların varlığına dikkat çekildi. Kadın hakları derneklerinin tahminlerine göre Türkiye’de 372 bin kadının “kuma” durumunda olduğunu okuyucularına duyuran dergi, evliliklerin yaklaşık yüzde 7’sinin çok eşli olduğunu belirttiği Şanlıurfa’da yapılan görüşmeleri aktardı.

SURİYELİ KADIN 5 BİN LİRA
Şanlıurfa’da Suriyeli bir kadının 5 bin TL’ye (yaklaşık 1800 euro) alındığına dikkat çekilen haberde, Şanlıurfa Kadın Hakları Derneği Başkanı Özlem Ulutaş’ın şu sözlerine yer verildi: ”Eskiden ikinci eşi zenginler alıyordu. Şimdi ekonomik durumu çok iyi olmayanlar da ikinci evlilik yapmaya başladı.”

FUHUŞTAN KORUYORUZ
Suriyeli bir kadınla ikinci evliliğini yapmış olan Polat adında Şanlıurfalı bir esnafın, evlilik yoluyla fuhuşun önüne geçtiklerini söylediğini belirten dergi, söz konusu kişinin, ”Şeriata göre bir Müslüman dört kadınla evlenebilir. Eğer ilk eş çok konuşursa, erkeğin işlerine fazla karışırsa ya da cinsel yaşantıda sıkıntılar varsa çözüm geneleve gitmek olmamalı” sözlerine yer verdi.



http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28681577.asp


 
Şanlıurfa Kadın Hakları Derneği Başkanı Özlem Ulutaş’ın şu sözlerine yer verildi: ”Eskiden ikinci eşi zenginler alıyordu. Şimdi ekonomik durumu çok iyi olmayanlar da ikinci evlilik yapmaya başladı.”

Kadın hakları derneği başkanı??

Kadınları daha ucuza kapatıyoruz, fuhuşun önüne geçiyoruz. vay anasını yine süperiz :KK14:
 
"FUHUŞTAN KORUYORUZ
Suriyeli bir kadınla ikinci evliliğini yapmış olan Polat adında Şanlıurfalı bir esnafın, evlilik yoluyla fuhuşun önüne geçtiklerini söylediğini belirten dergi, söz konusu kişinin, ”Şeriata göre bir Müslüman dört kadınla evlenebilir. Eğer ilk eş çok konuşursa, erkeğin işlerine fazla karışırsa ya da cinsel yaşantıda sıkıntılar varsa çözüm geneleve gitmek olmamalı” sözlerine yer verdi."


İlk eş çok konuşursa, erkeğin işine fazla karışırsa ya da cinsel yaşamda sıkıntılar varsa çözüm geneleve gitmek olmamalı, Suriyeli kadın satın almak olmalı demek. Evet çok ahlaklı ve dini bütün bir yaklaşım gerçekten. Ya fuhuş tuzağına düşerse zavallı müminler Allah korusun?
 
Dinimizi hep işine geldiği gibi yorumlayanlar ve yaşayanlar yüzünden hep kötü biliyor zaten yabancılar... Akılları fikirleri hep uçkurlarında hey Yarabbim ya.
 
Su Almanlar hazmedemiyor bizi zaten Almanyanin tamamini Turk kaplayacak ondan korkuyorlar yazikkk
Gundeme bak ya Suriyeli universite ogrencisinden Suriyeli kumaya atladi konu
Yarin ne haber cikar Allah bilir
Evet bence de almanların bir kuyruk acısı var Türkiye den. Oyüzden bu kadar çok karışıyorlar ülkemize ve karıştırmaya çalışıyorlar. Her olayın her gösterinin içindeler.
 
Evet bence de almanların bir kuyruk acısı var Türkiye den. Oyüzden bu kadar çok karışıyorlar ülkemize ve karıştırmaya çalışıyorlar. Her olayın her gösterinin içindeler.

Almanya'nın kuyruk acısı nedir Türkiye'den açıklar mısınız? Almanya bizi neden çekemiyor? Hani Avrupa Birliği'nin en güçlü ülkesi Almanya ile üçüncü dünya ülkesi Türkiye'yi kıyaslayıp Almanya'nın bizi kıskandığı çıkarımını yapmak çok mantığa dayalı bir görüş gibi gelmedi de bana.

Kaldı ki bu haber yalan mıdır? Değildir. Bir Türkiye gerçeği maalesef. Yanlış olan bunu Almanya'nın haber yapıyor olması değil böyle şeylerin yaşanıyor olması.
 
Almanya'nın kuyruk acısı nedir Türkiye'den açıklar mısınız? Almanya bizi neden çekemiyor? Hani Avrupa Birliği'nin en güçlü ülkesi Almanya ile üçüncü dünya ülkesi Türkiye'yi kıyaslayıp Almanya'nın bizi kıskandığı çıkarımını yapmak çok mantığa dayalı bir görüş gibi gelmedi de bana.

Kaldı ki bu haber yalan mıdır? Değildir. Bir Türkiye gerçeği maalesef. Yanlış olan bunu Almanya'nın haber yapıyor olması değil böyle şeylerin yaşanıyor olması.
Almanyadaki Turklerin cogunlugu zaten bastaki hazimsizliklarinin sebebi
 
Almanya’da Nazi görüşlü ve aşırı sağ görüşlü insanların Türkleri ve Yahudileri sevmemelerinin sebebini Almanlar bile şimdiye kadar anlayamamışlardır.

Bu düşmanlığın sebeplerine bakıldığı zaman 2. Dünya Savaşı’nın öncesinde Yahudi düşmanlığını tetikleyen sebeplerin aynısını şu anki Almanya’da görürsünüz. Çünkü o zamanlarda Alman Musevileri Avrupa’nın en ileri gelen insanlarıydı. Ekonomi onların elindeydi, kültürel faaliyetlerde onların üzerine sanatçı yoktu. Albert Einstein, yazar Berthold Brecht, Thomas Mann, psikolog Sigmund Freud gibi önemli şahsiyetler çıkarmışlardı. Bu insanlar o zamanın Avrupası’nda ve bütün dünyada tanınan kişiliklerdi. Bütün fakültelerde toplam olarak 850 tane Yahudi kökenli Alman profesör vardı. Bu insanların hayatları Adolf Hitler başa geldikten sonra temelinden değişti ve çoğu toplama kamplarında öldürüldü.

Şu anki Almanya’da da bizim vatandaşlarımız artık çöpçü Ali veyahut işçi Mustafa değil de, bir işadamı, sanatçı, ustabaşı, hukukçu gibi meslekleri sürdürüyorlar.

1960’ların başlarında ağırlıklı olarak İç Anadolu’dan Almanya’ya işçi olarak giden ilk gurbetçilerimiz o zamanın şartlarında dil bilmemek ve vasıfsız işçi olmanın zorluklarını çekiyorlardı. Sonraki jenerasyonlarda bu kademe kademe değişmiştir. Nasıl diyeceksiniz?

Bu insanlarımız kendilerini serbest mesleklere atarak, Almanya’da günümüze kadar birçok başarılara vesile olmuşlardır.

Şu an Almanya’da serbest meslekle uğraşan 60 bine yakın Türk işvereni vardır. Bunların sağladığı istihdam sayısı ise toplam olarak 320 bindir. Yaptıkları cirolar ise AB üyesi ülkelerden Luxemburg, Litvanya, Slovenya, Letonya, Kıbrıs Cumhuriyeti, Belçika, Slovakya’dan fazladır; tam tamına 70 milyar eurodur. Düşünün, bu devasa ciroların Alman hükümetine kazandırdığı vergileri. Bunların yan sanayilerini de göz önüne alırsak bu miktara 15 milyar euro daha eklememiz lazım.

Nazi partilerinin bu devasa finans ve işletme gücüne karşı tavırları da aynı 1930’ların Almanyası’ndaki siyasi zihniyettir. Çünkü onlar bu çıkışa köstek olmak istiyorlar ve bunun son bulması için bu firmalara karşı önlemler alınmasından yanalar. Sebep olarak da, Made in Germany damgasının arkasında Alman firmalarının olmasını ve bunu Türk kökenli şirketlerin kullanmamasını gösteriyorlar.

Sanatta ve kültürel faaliyetlerde de vatandaşlarımız son senelerde çok başarılı oldular. Fatih Akın gibi Türk kökenli bir yönetmenin başarısı, Almanya’da birçok Almanı bile şaşırtmıştı. Çünkü uzun zamandır Alman film camiası uluslararası yarışmalarda başarı elde edemiyordu.

Okuma oranı da Almanya’da yaşayan ve oranın vatandaşlığına geçen vatandaşlarımızda yükselmiştir.

1960’h yıllarda Alman üniversitelerinde 1500 Türk öğrenci varken, bu 1970’lerde 4 bine, 1980’lerde 6 bine, 1990’larda 12 bine ve 2000’li yıllarda ise 25 bine çıkmıştır. Bu gurur duyacağımız bir tablodur.

Mesleklerde ise ağırlıklı olarak tıp, hukuk ve mühendislik bölümleri vatandaşlarımız tarafından tercih edilmektedir.

Sanat okullarında da durum aynıdır. Şu an Almanya’da doğup orada sanat okulunu bitirmeyen Türk gençlerine az rastlarsınız.

Bütün bunlar ırkçı aşırı sağcı Nazilere ve onların yoldaşlarına Almanya’nın geleceğini tehdit edecek bir sorun olduğunun işaretini vermekte. Çünkü şu an Almanya’da yaşayan 2.6 milyon vatandaşımızın çoğunluğu Alman vatandaşı olmuş ve seçimlerde oy verme hakkı kazanmışlardır. Birçok Türk kökenli parlamenter Alman federal parlamentosunda, eyalet parlamentolarında ve AB parlamentosunda Alman milletvekili olarak vekil olmuşlardır. Bu da tabii birçok aşırı sağcı Almanı ve Nazi partilerini bir Türk kompleksine düşürmüştür.

Vatandaşlarımızın Almanya’ya yaptıkları yatırımlar ise son 20 senede 150 milyar euro civarında. Düşünün, 100 bine yakın Türkün orada evi var. Bunun Alman finans sektörüne katkısına hiçbir zaman paha biçilemez.

Almanya’da Tübingen Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmada, 2025 yılında Almanya’da dört milyon Türk kökenli Alman vatandaşı olacağı ve 150 bine yakın işverenin 1 milyon insana istihdam sağlayacağına dair sonuca vardılar.

Almanya’da doğum oranları çok düşük olduğu için Alman nüfusunun 2025 yılında 75 milyona düşeceğini ve bunun Alman ekonomisine ileride büyük sorunlar açabileceğini Almanlar da biliyor. Bu soruna şimdiden önlem alınması için, federal hükümet yeni yabancılar yasasında değişiklik yaparak yurtdışından kalifiye elemanlar getirmeye başladılar.

Irkçı Almanların korktuğu da zaten budur. Çünkü çocuk üretmeyen bir milletin sonunda yabancı ırklarla eşleşerek ari ırkın ileride sonunu getireceği kanaatindeler. Onlar için en üstün ırk kendi ırklarıdır ve bunu da her zaman ideolojilerinde açıklamışlardır.

İşsizliğin sebebini de her zaman orada yaşayan vatandaşlarımızda bulmuşlardır. Almanya’da aşırı sağ partilerin üyelerine baktığımızda akademisyen seviyede insan az bulursunuz. Çoğu işsiz, işsizlik parasıyla ve sosyal yardımla geçinen insanlardır. Bu ırkçılık onların bir kompleksi olarak da görünebilir, çünkü kendi memleketlerinde bir şey olamamanın ve anti sosyal yaşamın onlara verdiği tutum onları aşırı sağcı Nazilerin önüne atıyor. Bunun büyük bir sorun olduğunu Alman siyasetçiler de biliyorlar ve bu duruma karşı önlemler alınıyor ama bu her zaman yeterli olmuyor.

Nazi partileri eğer ileride aynı 2. Dünya Savaşı’nın öncesindeki gibi başa gelirlerse, orada yaşayan vatandaşlarımızın ciddi problemleri olacak. Buna bizim siyasetçilerimizin de el atmaları lazım.

Dini kültürümüz de birçok Almana ters düşüyor. Hele 11 Eylül olaylarından sonra bu daha da sertleşmeye başladı. Bütün büyük Alman şehirlerinde diyanet işlerimizin camileri vardır. Bunların dışında Kaplancıların, Süleymancıların ve Milli Birlikçilerin camilerini de eklersek, vatandaşlarımızın 2000’e yakın resmi ve gayri resmi ibadet yerleri vardır. Din özgürlüğü olduğu için orada sorun yaşanmıyor ama birçok Nazi partisinin belediye temsilciliklerinde encümenleri var. Bunlar da genellikle bu tip dinsel faaliyetlere karşıdır ve bunun terör gruplarının ve aşırı radikal dincilerin buluşma noktaları olduğunu her seferinde dile getirirler.

Anlayacağınız 2000 yıllarının demokrat Almanyasında yaşayan vatandaşlarımızın yaşama imkânlarını ve haklarını kısıtlamak isteyen bu aşırı sağcı Naziler ve partileri, bize ileride de çok sorunlar yaşatacaklar. Çünkü bu düşmanlık yavaş yavaş boyutlarını aşmaya başlamıştır. Bunu 90’lı yılların ortalarında yaşadık. Türklerin yaşadıkları yerlerin Naziler tarafından kundaklanıp birçok vatandaşımızın öldürülmesi ve birçok Türk kültür merkezlerine yapılan kalleşçe saldırılar bunun ne boyutlara gittiğinin göstergesidir.

İleride bir Türk kökenli Almanın bakan veya başbakan olma ihtimalini hiçbir zaman göz ardı etmememiz lazım. Bu insanları her zaman bu tip Nazilerden korumamız da bizim milli açıdan menfaatlerimizden biri olmalıdır. Çünkü biz onlara sahip çıkarsak, onların ileride yapacağı lobi çalışmalarıyla milletimizin imajının düzeleceği kanaatindeyim.
(İsmail Hakki Altuntaş)
 
erkek çok konuşursa her işe burnunu sokar evde verimli olmazsa eşlerimizi aldatmak yerine suriyeli,amerikalı italyan ispanyol bir kuma alabilir miyiz?iki gram beyinleri olmayan adamlar imam nikahını kullanıp zinayı resmileştiriyorlar ama kimin gözünde,Allahı mı kandırıyorlar kendilerinimi,beyin fıkarası gereksizler.
 
erkek çok konuşursa her işe burnunu sokar evde verimli olmazsa eşlerimizi aldatmak yerine suriyeli,amerikalı italyan ispanyol bir kuma alabilir miyiz?iki gram beyinleri olmayan adamlar imam nikahını kullanıp zinayı resmileştiriyorlar ama kimin gözünde,Allahı mı kandırıyorlar kendilerinimi,beyin fıkarası gereksizler.
Bu haberin dogru olduguna inanmiyrum
 
Bu haberin dogru olduguna inanmiyrum
ben inanıyorum çünkü etrafımdan ve doğuda güneydoğuda yaşayan akrabalarımdan çok duyuyorum 18 19 yaşında kızların erkeklere kuma teklifinde bulunmalarından.sefalet içinde yaşıyorlar ve hayatlarını bu şekilde idame ettirmek zorunda kalabiliyorlardır belki.kimse istemez böyle bir yaşamı ama ne bileyim inşallah ülkeleri düzelir ve bir an önce giderler.
 
ben inanıyorum çünkü etrafımdan ve doğuda güneydoğuda yaşayan akrabalarımdan çok duyuyorum 18 19 yaşında kızların erkeklere kuma teklifinde bulunmalarından.sefalet içinde yaşıyorlar ve hayatlarını bu şekilde idame ettirmek zorunda kalabiliyorlardır belki.kimse istemez böyle bir yaşamı ama ne bileyim inşallah ülkeleri düzelir ve bir an önce giderler.
insallah eger oyleyse cok yazik
Tabi doguda hala kizlar baslikla verildigini sayarsak ayni hesap cunki suriyedede cok akrabalari var dogulularn
 
insallah eger oyleyse cok yazik
benim eşim 16 yaşlarında bir suriyeliye yardım için evine girmiş ev dediğim dükkandan bozma iki üç kilim serilmiş eşimin tabiriyle köpek bağlasan durmaz bir yer ve orada onlarca erkek bir evde yaşıyorlarmış.yani böyle sefalet içindeler Allah yardımcıları olsun ülkemde olmalarını hiç istemesem de onlar adına çok üzülüyorum.
 
Haber yalan degil.
Hele siz bi de İÜ yabanci dillerden veznecilere giden yolda bir yuruyun. Erkekler bir harabenin önünde kuyrukta bekliyor. Allahim nasil bir koku var orda nerdeyse bayilacaktim nerdeyse. Zulüm gibi. Suriyeliler genelev yapmislar. Bir tane kadin sirayla herkesle iliskiye giriyor.
Ve de ogrencilerin cok oldugu bir yer. Kesin AIDS falan filan ne ararsan vardir. Ulan igrencler o kokuda o pislikte nasil iliskiye girersiniz ya.
Yemin ederim artık midem bulaniyor su erkeklerden... ..
 
Haber yalan degil.
Hele siz bi de İÜ yabanci dillerden veznecilere giden yolda bir yuruyun. Erkekler bir harabenin önünde kuyrukta bekliyor. Allahim nasil bir koku var orda nerdeyse bayilacaktim nerdeyse. Zulüm gibi. Suriyeliler genelev yapmislar. Bir tane kadin sirayla herkesle iliskiye giriyor.
Ve de ogrencilerin cok oldugu bir yer. Kesin AIDS falan filan ne ararsan vardir. Ulan igrencler o kokuda o pislikte nasil iliskiye girersiniz ya.
Yemin ederim artık midem bulaniyor su erkeklerden... ..
offff durum icler acisi desene bilgecem yazik yaw su erkekler ne tiksinc yaratiklar hep olan kadina oluyor.Sikayet etsene canm yeri
 
benim eşim 16 yaşlarında bir suriyeliye yardım için evine girmiş ev dediğim dükkandan bozma iki üç kilim serilmiş eşimin tabiriyle köpek bağlasan durmaz bir yer ve orada onlarca erkek bir evde yaşıyorlarmış.yani böyle sefalet içindeler Allah yardımcıları olsun ülkemde olmalarını hiç istemesem de onlar adına çok üzülüyorum.
Benim.bulundugum yerde hep cocuk kadin esliler .Ama ustte yok basta yok.Elimden geleni yapiyorum.Bez kiyafet.Allah yardimcilari olsun.Anne her millette anne.Evladi zorda gorunce dayanamam ben
 
Bu arada Türkiye Avrupada çok eşliliğin en yaygın olduğu ülke bunu biliyor muydunuz?
Bir de Türkiyede cinsel özgürlük yok derler. Grup yapıyoruz oğlum gruuuuup!
 
Su Almanlar hazmedemiyor bizi zaten Almanyanin tamamini Turk kaplayacak ondan korkuyorlar yazikkk
Gundeme bak ya Suriyeli universite ogrencisinden Suriyeli kumaya atladi konu
Yarin ne haber cikar Allah bilir
Ya yapma Allah aşkına. Adamlar doğruyu yazmış kafalarından mı atmışlar?
Şu rezilliği normal görüyorsan ne diyeyim ben sana? O kötülediğin Almanlar arasında var mı 3 4 karı alan. Savaştan kaçmış kadınların bu mağduriyetlerinden hayvansal haklarını doyurmak için yararlanmak şerefsizlik değil de ne?
 
Ya yapma Allah aşkına. Adamlar doğruyu yazmış kafalarından mı atmışlar?
Şu rezilliği normal görüyorsan ne diyeyim ben sana? O kötülediğin Almanlar arasında var mı 3 4 karı alan. Savaştan kaçmış kadınların bu mağduriyetlerinden hayvansal haklarını doyurmak için yararlanmak şerefsizlik değil de ne?
sen benim diger yazilarimi oku normal mi goruyorum once bir onu anla
 
X