Etiket: Diyet

  • İki haftada kilo verin

    İki haftada kilo verin

    Yoga yapamayacağınızı düşünüyor olabilirsiniz. Belki bedeniniz henüz yoganın elastikiyetine müsait değildir. O zaman önce bir yogi gibi yaşamaya başlayın. O zaman istediğiniz forma kavuşmanız da rahat olacaktır. Yogi gibi yaşayın, iki haftada 4 kilo verin.

    Hayatımız süratle geçiyor değil mi? Yemekler hızlı, iş temposu hızlı, her şeye telaşımız ve acelemiz var. Şimdi o ruh halinden çıkın ve daha sakin, farkındalığı yüksek bir sürece adım atın.

    Yemek yeme zihniyetini değiştirmeye başlayın. Kendinize yemek hazırlarken, sevgilinize sofra kuruyormuş gibi davranın. Aslında bu hazırlığı alışverişten itibaren başlatın. Her şeyin en tazesini, en güzelini seçin.

    Mutfağa aceleyle girip yemek yapmak ve sadece karnını doyurmak için yemek hazırlamak fikrini kafanızdan atın. Siz en sevdiğiniz ve değer verdiğiniz kişiye, yani kendinize yemek hazırlıyorsunuz. Bunu her seferinde şölene dönüştürün.

    Sadece sizin hazırladığınız yemekleri yiyin. Örneğin hazır kek alıp, üstüne krema çırparak yapılmış bir pasta değil. Sizin yumurtanızı çırparak, içine mis gibi kokan otlar koyarak hazırladığınız güzel bir omlet yemeniz önemlidir.

    Malzemelerinize iyi bakın. Elinize aldığınız domatesin, patatesin, dereotunun kokusuna bakın. Onların ne kadar güzel armağanlar olduğunu, kabuğunu soyduğunuzda bir saat sonra size harika bir lezzetle sofranızda yemek olacağını düşünün ve gülümseyin.

    Mutfağınızın her köşesini kullanılır hale getirin ve düzenleyin. Hemen her mutfakta kenarda köşede kalmış dolaplar, içinde kullanılmayan aletler, tarihi geçmiş ürünler vardır. Mutfağınızı elden geçirin ve kullanmadığınız ürünleri başkalarına hediye edin. İhtiyacı olanları sevindirin. Sadece ihtiyacınız olan şeyleri alın

    Yogi felsefesinde önemli olan yemeğinizi huzur ve sükunet içinde yemektir. Huzurla yemek, sindirim sistemini olumlu yönde etkiler. Stres altında yenilen yemekler, vücuttaki yağlanma eğilimini arttırır. Ne yediğiniz kadar nasıl yediğiniz de önem taşır.

    İşten geldiğinizde buzluktan mikrodalgaya giden hazır yemekler, besinlerle olan iletişiminizi kesiyor. Çalışma temposu yüzünden zamansızlık bizi kötü beslenmeye itiyor. Besinlerle iletişim kurmak, onların ne olduğunu bilmek önemli. Karbonhidrat nedir? Vitamin nedir? Hangi besin ne içerir bunları öğrenin.

    Yemek zamanı, sizin önemli bir ihtiyacınız için kendinize ayırdığınız zamandır. Asıl hedefiniz televizyon izlemek veya bilgisayar başında zaman geçirmek olmamalı. Dikkatinizi yemekten başka bir şeye vermeyin. Televizyonu kapatın veya sesini azaltın. Bu yemek saatidir.

    Yemek yerken sofranızı süsleyin. Peçetenizi koyun, güzel masa örtüsü serin. Güzel çatal bıçak kullanın. Misafire gösterdiğiniz değeri kendinize de gösterin.

    Eğer ailece yemek yiyorsanız, bunu aile üyeleri arasında sohbet etmek, iletişim kurma zamanı olarak kullanın. Tek başınıza yiyorsanız, her türlü sorundan uzaklaşarak, sadece yemek yiyin.

    Az önce ağzınıza attığınız o domates aslında küçücük bir tohumdu. Doğanın kucağında yetişti, büyüdü, serpildi. Güneşten, yağmurdan, onu yetiştiren hünerli ellerden beslendi ve şimdi tabağınızda size sunuluyor. Bunu fark edin. Yediklerinize şükredin.

    Yemek yerken sadece tat alam duyunuzu kullanmak yerine diğer duyularınızı da devreye sokun. Çünkü ancak bunu yaparsanız, yemek gerçek bir şölene dönüşür. Nasıl kokuyor, nasıl görünüyor, bunları fark edin.

    Yemek israf olmasın, ödediğim para boşa gitmesin gibi sebepler yüzünden tüm tabaktakileri doymanıza rağmen yemeğe devam etmeyin. İnsanlar ekmek bulamıyorlarken, yemeğin çöpe gitmesini elbette istemezsiniz, o zaman kalan yemeği paket yaptırın.

    Tıka basa yememeniz gerekiyor. Midenizin 2/3’ü dolduğunda, doymuşsunuz demektir. Tüm mideyi ağzına kadar doldurmayın. Böylece gereksiz kalori almamış olursunuz.

    Vücudun beyne tokluk sinyali göndermesi için zaman geçmesi gerekiyor. Bunun için gereken süreyi kendinize tanıyın.

    Aceleyle yediğiniz yemek, doyma hissini yaşamadan midenizi fazlasıyla doldurmanıza neden olur. Yavaş yiyin, tabağınıza az yemek alın. Doymazsanız, biraz daha alabilirsiniz.

    Yoga felsefesi sakinlik ve huzur üzerine kuruludur. Bunu hayatınızın tamamında uygulayamıyor olsanız bile, yemek saatlerinde, beslenme anlayışında bu huzura geçmenizi engelleyecek bir şey yok.

    Çok yoğun ve hızlı bir yaşamınız olabilir. Ancak güne güzel ve sakin başlayın. Sabah uyandığınızda birkaç dakikayı bedeninize ve zihninize ayırın. Günü olumlu düşüncelerle doldurun ve o hareketli yaşama böyle adım atın.

    Yaşamınızın felsefesine yogayı ekleyin. Sakinlik, huzur ve dinginliği yediğiniz her şeye sindirin. Kendinizi sevin ve yediklerinizin bedeninize sağlayacağı yarar ve zararları öğrenin. Lezzetli olduğunu düşündüğünüz şeylerin aslında nasıl bir kötülük sağladığını anladığınızda, kötü beslenme alışkanlığını da bırakabilirsiniz.

  • Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül!

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül!

    Düzenli ve hızlı çalışan bir metabolizma hepimiz için çok önemlidir. Çünkü hızlı metabolizma demek, daha fazla kalori yakımı, dolayısıyla kilo kontrolü demektir. Metabolizma hızını birçok faktör etkiler.

    Aşağıda belirtilen uzman tavsiyelerine uyarak siz de hızlı bir metabolizmaya sahip olabilirsiniz.

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül

    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül
    Metabolizmanızı hızlandıran 15 formül

    Organik Gıdalar Tüketin!
    Günlük tükettiğiniz gıdaların organik olmasına özen gösterin! Araştırmalar kimyasal içeren gıdaların metabolizmayı yavaşlattığını gösteriyor. Bu, organik olmayan gıdalarda bulunan toksinlerin, vücutta sindirilmeden yağ olarak depolanması anlamına geliyor. Bedeninizde özellikle basenlerinizde yağ birikimi istemiyorsunuz, en iyi çözüm organik meyve ve sebzelerle beslenmek.

    Metabolizmayı Hızlandırmanın 7 Yolu Tıklayınız

     

    Metabolizmanızı hızlandırmak meditasyon
    Metabolizmanızı hızlandırmak meditasyon

    Meditasyon Yapın!
    Düzenli meditasyon yapmak vücudunuzun metabolizma hızını artırmaya yardımcı olur. Stres, özellikle bel çevrenizde yağ hücrelerinin toplanmasına yol açarak, hem iç organlarınızın yağlanmasına, hem de vücut şeklinizin bozulmasına neden olur. Meditasyon stres kontrolü sağlayarak, yediğiniz gıdaların daha iyi sindirilmesini, her zaman formda kalmanızı sağlar.

    Metobolizma hızlandırmak için yeşilçay
    Metobolizma hızlandırmak için yeşilçay

    Yeşil Çay İçin!
    Yeşil çay zayıflamak için doğru bir tercihtir! “Sağlığa faydalı 10 bitki” isimli araştırmada yeşilçayın içinde bulunan “kateşin” maddesinin metabolizma hızını artırarak, vücut kütle indeksini azalttığı tespit edilmiştir. Araştırmalar gösteriyor ki yeşilçayın kanıtlanan diğer bir yararı da kötü kolestrolü düşürerek, kolestrolle savaşta büyük bir rol oynamasıdır.

    Metobolizma hızlandırmak için soğuk duş
    Metobolizma hızlandırmak için soğuk duş

    Soğuk Duş Alın!
    İşte kilo vermenin yollarından bir diğeri!
    Soğuk suyla duş almak, üşümenize ve vücudunuzun titremesine, bu da kasların büzüşmesini sağlayarak, metabolizma hızınızı artırır. Diğer bir söylemle, vücudunuz normal vücut ısısına dönmeye çalışırken, metabolizmanız harekete geçer.

    Metabolizma hızlandırmak için nane
    Metabolizma hızlandırmak için nane

    Nane veya Narenciye koklayın!
    Bir gıdayı koklamak ve metabolizmanın hızlanması:), bunu duymak size garip gelmiş olabilir. Fakat araştırmalar gösteriyor ki nane ve narenciye bitkileri sinir sistemini uyararak metabolizmayı hızlandırıyor. Meşrubatlara atacağınız bir kaç nane yaprağı ile metabolizmanız harekete geçecektir.

    Metabolizma hızlandırmak için soğuk su
    Metabolizma hızlandırmak için soğuk su

    Soğuk Su İçin!
    Su, besinleri hücrelere taşıyarak, vücudumuzun fonksiyonlarını sağlıklı bir şekilde yerine getirmesi için temel içecektir. Araştırmalara gösteriyor ki, günde 8-12 bardak su içenlerin Bmr’si yani temel metabolizma oranı, yalnızca 4 bardak içenlerden çok daha yüksek. Soğuk su içmek ise, musluk suyu ısısına oranla daha fazla yağ yaktırıyor. Tüm bunlara ek olarak, su içmek tokluk hissi vererek, daha az yemenize sebep oluyor.

    Metobolizma hızlandırmak için baharatlı gıdalar
    Metobolizma hızlandırmak için baharatlı gıdalar

    Baharatlı gıdalar tüketin!
    Baharatlı gıdalar yerken gözleriniz yaşarıyorsa, bilin ki vücudunuz kalori yakıyor, çünkü baharatlı gıdalar, kalp atış hızını artırır, bu yiyecekler yenirken daha fazla enerji harcanır, bu daha çok kalori harcanması anlamına gelir.

    Keten tohumu:
    Keten tohumu, midede su alarak şişmekte ve tokluk hissi yapmaktadır. Barsak hareketlerini artırarak dışkılamayı kolaylaştırır. Ayrıca sindirim sistemi üzerindeki olumlu etkilerinden dolayı metabolizma hızını arttırır. 1 kase yoğurdun içine 1 tatlı kaşığı keten tohumu karıştırarak tüketebilirsiniz. Mutlaka arkasından 2 su bardağı su tüketin.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_8

    İşyerinizde, zaman zaman kalkın hareket edin!
    Ünlü diyetisyen William Sukala, obezitenin en önemli nedenlerinden birini, iş yerlerinde geçirilen, uzun süre hareketsiz saatler olarak tanımlıyor. Eğer işiniz ofiste ve sürekli oturarak geçiyorsa, 5 dakikada bir, bu mümkün değilse 15 dakika da bir kalkın hareket edin. Bu çay almaya gitmekte olabilir, lavaboya gitmekte. Bu uygulamalar, metabolizmanızı harekete geçirmekte etkili olacaktır.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_9

    Bir fincan kahve alın!
    Kahve alışkanlığı, sizin uykunuzu açmaktan fazlası demektir! Diyetisyenler kafeinin kalp atış hızını, nabzı, ve metabolizmanın hızını artırdığını bildiriyor.Araştırmalar kahveyi kafeinli içenlerin metabolizma hızlarının, kafeinsiz içenlere oranla %16 daha hızlı çalıştığını gösteriyor.

    metobolizmanizi_hizlandiran_15_formul_10

    Nefes alın!
    Evet doğru tüm canlılar olarak nefes alıyoruz:)! fakat doğru nefes almak, nefes alırken ağızdan alıp ağızdan vermek yerine, burnumuzundan nefesi çekip, akciğerlerimizi oksijenle doldurmak, ve bu şekilde soluk alıp vermek çok önemlidir. Nefes egzersizleri sayesinde vücudumuza daha fazla oksijen alımı olur, bu da gıdaların oksijenle yakımını düzenle hale getirip, metabolizmanızın muntzaman işlemesine yardımcı olur.

    Metobolizma hızlandırmak için gülmek
    Metobolizma hızlandırmak için gülmek

    Daha fazla gülün!
    Araştırmalar, günde yüz kez gülmenin sağladığı enerji yakımını, 10 dakika kürek çekmekle veya bisikletle 15 dakika egzersiz yapmakla bir tutuyorlar. Bunlara ilaveten gülmek, stres hormanlarını etkisiz hale getirerek, sindirim sisteminin düzenli işlemesine yardımcı oluyor. Kahkaha atmak kan şekeri üzerinde de pozitif etkilere sahip. Son gülen iyi gülmekle kalmıyor, zayıfta kalıyor:),

    Metabolizma hızlandırmak için zeytinyağı
    Metabolizma hızlandırmak için zeytinyağı

    Günlük diyet listenizde sızma zeytinyağı olsun!
    Diyet uzmanlarına göre, günlük diyet listenizde bir tatlı kaşığı sızma zeytinyağı eklemek, sindirim sisteminizin düzenli çalışmasını sağlıyor. Bu yağ oksidasyon özelliği ile metabolizma hızını artırıyor, antioksidan özelliği ile de vücuttan iltihabların atılmasını sağlıyor.

    Metabolizmanızı hızlandırmak d vitamini
    Metabolizmanızı hızlandırmak d vitamini

    Daha Fazla Güneşlenin!
    Güneş “d vitamini” deposudur. Araştırmalar, yetersiz “d vitamini” alan kişilerin, metabolizmalarının yavaşladığını gösteriyor. Bu güneşin altında istakoz gibi pişelim anlamına gelmiyor, günde 10 dakika güneşlenmek bu vitamini almak için yeterli. Tabi bu süre kış aylarında daha uzun tutulmalı. Güneşlenmeyi sevmiyorsanız, “d vitaminini” tablet olarakta alabilirsiniz.

    Metobolizma hızlandırmak için egzersiz
    Metobolizma hızlandırmak için egzersiz

    Düzenli egzersiz yapmaya özen gösterin!
    Egzersiz, bedeninizde biriken yağ kütlesini azaltmak için gerekli enerjiyi sağlar. Egzersiz, yağ yakımını sağladığı gibi düzenli yapılması da düşük metabolizma hızınızı artırır. Yapılan çalışmalar, 3 saati aşan ağır bir spor yerine orta yoğunlukta ve düzenli sporun metabolizma hızında olumlu etkilerini göstermiştir. Hormonal değişikler nedeniyle 40 yaşından sonra kas kütlesinde kademeli azalmalar olur, bu da metabolizma hızını düşürür. Düzenli egzersiz ile bu süreci yavaşlatın.

    Metabolizma hızlandırmak için ananas
    Metabolizma hızlandırmak için ananas

    Ananas Yiyin!
    Yağ yakıcı ve sulu meyve olan ananas gastrologlar tarafından vücudun ihtiyacı olarak görülen, mide bağırsak hastalıklarının tedavisi için kullanılan, proteini parçalayan ve vücudun metabolizma hızını artıran bromelain enziminin kaynaklarından biri olarak görülür. Bu meyveyi tüketmek metabolizma hızınızı artırır, sindirim sisteminizin düzgün çalışmasını sağlar.

  • Holywood’u kasıp kavuran yeni diyet fırtınası: “Clean Diyeti” !

    Holywood’u kasıp kavuran yeni diyet fırtınası: “Clean Diyeti” !

    Holywood ünlüleri arasında yeni ivme kazanan “Clean Diyeti” yani “Temiz Beslenme” , dünya kadınlarına da ilham kaynağı oluyor. Bu diyet hem çok kolay hem de aç kalmadan zayıflatıyor.

    “Tüm yiyeceklerden yiyebilirsiniz!”, bunu duymak size garip gelebilir. Cameron Diaz bu diyeti şöyle tanımlıyor; bu beslenme de şu besin grubu, bu besin grubu yasak, aman yiyecekler kaç kalori, bunu hesaplıyayım ona göre yiyeyim, diye bir şey söz konusu değil, mantık olarak vücudunuza zararlı tüm maddelerden uzak durmak amaç. Bu diyetin temelinde hamburger, bisküvi, cips, pizza konserve vb işlenmiş gıdalardan mümkün mertebe uzak, durup doğala yönelmek var. Yani sebzeler, meyveler, hayvansal gıdalar ve tahıllı yiyeceklerden oluşan yani doğanın bize armağan ettiği tüm nimetlerden yararlanmak, fabrikasyondan uzak durmak var.

    Bu beslenme Holywood‘u senelerce esir almış sıkı, saplantılı diyet listelerini tamamen değiştiriyor, ve “Clean eating” yani doğal olan gıdalara dönüş olarak tanımlanıyor. Günümüzde uygulanan diyet listeleri kısa sürede fayda sağlayabiliyor ama yiyeceklerde sürekli kısıtlama bir süre sonra çekilmez olup ya insanlar bir süre sonra sıkılıp diyeti bırakıyor veya verdiği kilolaları fazlasıyla geri alıyor. Bu yeni yöntem için zayıflamak için günübirlik diyet listelerinden uzak durup, yaşam tarzını sağlıklı ve dengeli beslenme üzerine kurmak var.

    Cameron Diaz’ın “The Body Book” kitabında yazdığı gibi, amaç 7 günde, 30 günde veya 365 günde zayıflamak değil. Bu amaç sonsuza kadar… Amaç sağlıklı beslenmek olup,  ideal kiloya ulaşıp onu muhafaza etmek, hayat tarzını bunun üzerine kurmaktır.

    Dünyaca ünlü tv spikeri ,Giada De Laurentis, bestseller olmuş yemek kitabında şöyle diyor; Benim yemek üzerine hayat felsefem şu; herşeyden ye, ama az ye! bu basit gelebilir ama bunu hayata geçirmem zaman aldı. Ben size hamburger yemeyin demiyorum, yiyin ama abartmayın! haftanın hergünü bunu yapmayın! Yapmamız gereken yiyeceklerimizle ilgili akıllıca tercihlerde bulunmak, yani sağlıklı ve bize faydalı olan yiyecekleri yemek, zaten bir süre sonra damak tadımızda bu şekilde şekilleniyor.

    Holywood’da uygulanan bu yeni diyeti şu şekilde özetleyebiliriz;
    “Clean diyet” yani temiz beslenme, demek kişinin tüm işlenmiş ve rafine gıdaları beslenmesinden çıkartması , kutuda, pakette, etiketlenmiş, işlem görmüş, telaffuz edemediğiniz içeriklere sahip yiyeceklerden kaçınmak, onların yerine taze, ve en doğal olanları beslenmektir. Tüm işlenmiş gıdalardan kaçınmak mümkün olmasa da beslenmemizi onların daha az yer aldığı bir hale getirmek mümkün. Temiz beslenme bir diyet değil yaşam tarzıdır.

    Günde 3 ana, 2 ara öğün olmak üzere küçük porsiyonlarda 5 öğün yiyin, kesinlikle kahvaltısız olmaz! Bu uygulama metabolizmanızın çalışmasını sağlıklı ve düzenli tutar, vücudunuz ve zihniniz için gerekli enerjiyi size verir.

    Kalori hesaplayarak değil, vücudunuzun ihtiyacı kadar yemek yiyin, yani bir nevi nefsinizi kırın, ama aşırıya kaçmayın!

    Şeker, tuz, fast food gibi işlenmiş gıdalar hayatınızdan çıkarın!bu mümkün değilse bunların alımını azaltın.

    Karbonhidrat gibi temel besin grubları kesinlikle beslenmenizde yeralsın, fakat beslenmenizde temel olan taze sebze meyveler, tahıllı gıdalar,proteinler gibi doğal gıdalar olsun.Şayet vejetaryansanız, yeşil mercimek gibi proteini yüksek gıdalarla beslenerek, proteininizi burdan karşılayın.

    Günde 1,5 -2 litre yani, 8 bardak su için, bu metobolizmanızın düzenli çalışmasını , cildinizin güzel gözükmesini, hem de beyninize ve kaslarınıza ,kan hücrelince yeterli oksijen taşınmış olacak.

    Hareketli bir yaşamı hayat felsefeniz yapın! Bu spor yapmakla da olur, hatta çocuklarınızla bisiklet binerekte! Hareketli bir yaşam yalnız vücudunuza değil ruhunuza da iyi gelir, sizi stresten arındırır.

    Bu beslenme önerilerine uyarak kısa süre de hem kilo vermek hem de bu kiloyu muhaza etmek mümkün olacaktır!

    clean diet
    Temiz Beslenme

    “Clean Diyet” yani Temiz Diyet beslenmede mümkün mertebe kaçınılması gereken gıdalar şunlardır;
    Beyaz un ve seker içeren tüm işlenmiş gıdalar, bunun yerine esmer un ve esmer şekeri tercih edin
    Fabrikasyon gıdalar
    Suni şeker bulunan yiyecekler,
    Doymuş ve trans yağ içeren yiyecekler,
    Kola, meyve suyu ve türevleri şeker yüklü içecekler,
    Alkol,
    Tatlı, abur cubur, pizza, dondurma gibi kalorisi yüksek, besin değeri az yiyecekler.

    Temiz beslenmede tercih edilecek tam tahıllar:
    Esmer prinç
    Esmer buğday
    Bulgur
    Darı
    Yulaf
    Yulaf kepeği
    Mısır
    %100 tam bugday veya tam tahıl ekmek, makarna ve krakerler
    Arpa

    Temiz beslenmede tercih edilmemesi gereken rafine tahıllar:
    Beyaz ekmek veya bugday ekmeği
    Beyaz pirinç
    Mısır gevreği
    Kuskus
    Standart makarna
    Çoğu unlu atıştırmalıklar (Krakerler, kurabiyeler, bisküviler..vs)

    Temiz beslenme süper gıdaları

    1. Elma
    2. Kayısı
    3. Enginar
    4. Kuşkonmaz
    5. Avokado
    6. Muz
    7. Fasulye ve baklagiller
    8. Pancar
    9. Yaban mersini
    10. Brokoli
    11. Brüksel lahanası
    12. Lahana
    13. Kavun
    14. Havuç
    15. Karnıbahar
    16. Kiraz
    17. Chia tohumu
    18. Kızılcık
    19. Bitter çikolata
    20. Yumurta
    21. Balık
    22. Keten tohumu
    23. Sarmısak
    24. Üzüm
    25. Yogurt
    26. Yeşil çay
    27. Karalahana
    28. Kivi
    29. Limon
    30. Mango
    31. Mantar
    32. Kuruyemiş
    33. Yulaf
    34. Zeytinyağı
    35. Portakal
    36. Papaya
    37. Şeftali
    38. Ananas
    39. Bal kabağı
    40. Nar
    41. Kinoa
    42. Kahverengi pirinç
    43. Vahşi somon
    44. Ispanak
    45. Tatlı patates
    46. Pazı
    47. Domates
    48. Karpuz
    49. Buğday özü (Wheat germ)
    50. Kabak
  • Volümetrik diyet

    Volümetrik diyet

    ‘Volümetrik diyet’ sayesinde rejimde olmanın artık yeni bir anlamı var…

    Amerika’dan gelen yeni bir diyet trendi, diyete olan bakış açısını değiştiriyor. ‘Volümetrik diyet‘te amaç; yemeyi sevmek, tadını çıkarmak ve doyana kadar yemek!

    Volümetrik diyet, başka bir deyişle ‘hacim diyeti’ olarak da adlandırabileceğimiz bu diyet trendi, yeni bir çığır açıyor. Çünkü temeli, ”doyana kadar ye” prensibine dayanıyor. Nesnelerin hacmini ölçmeye yarayan bir birim olan ‘volümetri‘den adını alan diyet yöntemi, besinleri kalori değerlerine göre değil, hacim değerlerine göre sınıflandırıyor.

    Bir örnek vermek gerekirse: 15 tane üzüm, tartıda 100 gram geliyor ve kalorisi de 70 civarında. 15 tane kurutulmuş üzüm ise en fazla 20 gram ve onun da kalorisi 70 civarında. Peki, 100 gram üzümle mi doyarsınız, yoksa 20 gram kuru üzümle mi? Her ikisinin de kalorisi aynı ise, daha hacimli olan taze üzüme uzanmaz mı şimdi eliniz? Bu soruya ‘evet’ deme ihtimaliniz çok yüksek. Zaten araştırmalar da bunu gösteriyor.

    Pennsylvania’da yapılan bir araştırmaya göre insanlar, ‘doyana’ kadar yiyor. Bu durumda ‘ne’ yediğinin de pek bir önemi kalmıyor. Düşük kalorili de olsa, yüksek kalorili de olsa, temel amaç ‘doydum’ hissini yaşamak! Bu araştırmadan yola çıkarak volümetrik diyeti geliştiren Beslenme Uzmanı Barbara Rolls, normalden daha az yiyerek zayıflamanın çok zor olduğunun altını çiziyor: ‘Besinleri kısarak yapılan diyet, ilk başta kilo verdirir ama uzun vadede başarılı olamaz. Çünkü ‘açlık’ hissinin bastırılması gerekiyor!” 

    Bir günlük örnek menü 

    SABAH

    Aç karnına bir bardak su için. Ardından büyük bir kase içine; yulaf ezmesi, taze meyve parçaları koyun. Bu karışıma yağsız süt, yoğurt ya da meyve suyuyla hacim kazandırın.

    ARA

    Bir patates salatasının içine bolca salatalık doğrayın. Bu, salatanızın hem hacmini artıracak, hem de daha doyurucu olacak. 

    ÖĞLE

    Sade suya tirit tarzı çorbanızın hacmini artırmak için kepekli makarna ve sebzelerden faydalanın. Makarna yerine bulgur, yarma, pirinç gibi bakliyatlar da kullanabilirsiniz. Kurubaklagiller de çorbaya ayrı bir lezzet ve hacim katar. İsterseniz içine arada bir tavuk, balık ya da et parçaları atın. Eğer zengin bir çorba içme şansınız yoksa; balık ya da tavuk filetosunun yanında bol salata ve sebze yiyebilirsiniz. Ardından küçük bir sütlü tatlı ya da meyve alabilirsiniz. Bol bol su içmeyi unutmayın!

    AKŞAM

    1 parça yağsız et ile birlikte 1 kase yağsız yoğut yiyebilirsiniz. Dileseniz yanında 1 dilim kepek ekmeği de alabilirsiniz.

  • Hafızanızın güçlenmesi için kilo verin

    Hafızanızın güçlenmesi için kilo verin

    Yaşlı ve aşırı kilolu kadınların diyet yaptıktan sonra hafızalarının eskiye göre daha güçlü olduğu tespit edildi.

    Yapılan son araştırmalara göre, yaşlı ve aşırı kilolu kadınların diyet yaptıktan sonra hafızalarının eskiye göre daha güçlü olduğu tespit edildi. İsveç’teki Umea Üniversitesi, hafıza ve vücut kitle endeksi arasındaki ilişkiyi inceledi.

    Üniversite araştırma için aşırı kilolu, yaş ortalaması 61 olan 20 kadını seçerek iki farklı diyet programı uyguladı. 9 kadına protein ağırlıklı diyet uygulanırken geri kalanlar karbonhidrat ağırlıklı diyet programını takip etti.

    Diyet öncesi ve sonrası katılımcıların vücut kitle endeksi hesaplanarak hafıza testine tabi tutuldu. Testte, tanımadıkları insanlara ait fotoğraflar ve isimler gösterildi. Daily Mail’in haberine göre, 6 aylık diyet sonucunda kitle endeksi obezite sınırının altına düşen kadınların, hafıza testinde daha başarılı oldukları gözlemlendi.Doktor Andreas Pettersson, kilo vermenin beyni daha aktifleştirdiğini belirtti.

     

  • Hızlı kilo verdiren besin

    Hızlı kilo verdiren besin

    İsviçreli bilim adamları yeni bir araştırmaya imza attı. Upsala Üniversitesi’ndeki araştırmalarda 39 yetişkin kadın ve erkekten oluşan 2 grup 7 hafta boyunca fazladan günlük 750 kalori aldı.

    Birinci grup doymuş yağ içeren besinler tüketirken, ikinci grup ise doymamış yağ içeren besinler tüketti. 7 hafta sonunda çıkan sonuç ise şaşırtıcıydı. Doymuş yağ tüketen grupta hiçbir bireyde kilo artışı olmazken, diğer grupta kilo artışı gözlemlendi.

    Ceviz ve somon yiyerek metabolizmanızı hızlandırın

    Düzenlenen araştırmada ceviz ve somon balığında bulunan omega-3 yağ asitlerinin yağ kütlesini azalttığı belirtildi. Diğer araştırmalar da, omega-3 yağ asitlerinin sizi tok tuttuğunu ve yağlı balık yedikten sonra 2 saat sonra daha tok hissettiğinizi gösteriyor. Haftada en az iki kez somon ve günde bir avuç ceviz yemeniz kilo vermenize yardımcı olacaktır.

  • Zayıflamak için maydanoz

    Zayıflamak için maydanoz

    Yaza fit bir vücutla girmek isteyenler için çok basit bir tarif…

    Malum yaz geliyor. Tüm kadınlarda bir telaş, bir telaş. Çabuk zayıflamanın yolları kitapları milyonlarca satıyor, zayıflama haplarına rağbet büyüyor. Biz se tamamen doğal olmaktan yanayız. Size vereceğimiz formüle göz atın!

    Yarım demet maydonuzu sapıyla beraber ortadan kırıp blendırın içine koyun içine bir tane tam limonun suyunu sıkıp ve üzerine yarım bardak su koyun. Elde ettiğiniz yeşil suyu her sabah kahvaltıdan 15 dk. önce için. Gereksiz yağların yanması hızlansın.

    Bu bitkisel formülü karaciğer yağlanması şikayeti olanlarda yapmalı. Kür 15 gün ara vermeden yapılıyor ardından 5 gün ara verilip tekrar başlanıyor.

    Maydanoz ile Zayıflamak için tıklayın!

  • İyi bir diyet nasıl olmalı?

    İyi bir diyet nasıl olmalı?

    Diyelim ki kilo probleminiz var. Çözmeye de kararlısınız.

    Hatta çok beklemeden bugün hemen başlamak istiyorsunuz. Aman acele etmeyin. Önce şu sorulara en doğru yanıtları arayın: Bu işi nasıl başaracaksınız? Süreç nasıl başlayacak, nasıl işleyecek? Diyet bitince ne olacak? Verilen kilolar yeniden geri mi gelecek?
    Şunu hemen belirteyim ki diyet yapmak fevkalade zor bir iştir. Her şeyden önce ortalıkta bu kadar yiyecek içecek varken, televizyon reklâmlarının neredeyse yarısı yiyecek içeceklere ayrılmışken, stres, gerginlik, depresyon, endişe, hiddet, öfke gibi yeme davranışlarınızı kontrolsüz hale getiren ruhsal sorunlar bu kadar yaygınken diyet yapmayı düşünmek de, başlamak da, sürdürmek de doktorunuz ve diyetisyeninizin size verdiği önerileri yaşam tarzınız hale getirmek, yani içselleştirmek de kolay değildir. Hepsi de çok ciddi bir ön hazırlık, sıkı bir konsantrasyon, güçlü bir sosyal destek, motivasyon gerektiriyor.

    SABOTAJCILARA DİKKAT!
    Her şeyden önce yemeyi ruh halinizden uzak tutmak, davranışlarınız ve duygularınızın yeme içme isteğiniz üzerindeki etkilerini baskılamak son derece zor bir iştir. Evde eşiniz, çocuklarınız, işyerinde iş arkadaşlarınız, komşu gezmelerinde mahalle dostlarınız, sosyal toplantılarda sevdikleriniz, akrabalarınız, isteyerek ya da istemeyerek önünüze pek çok sabotajlar koyacaklar, hatta kendileri diyet sabotajcıları haline gelecektir.
    Sokağa çıktığınızda gördüğünüz outdoor reklâm tabelaları, okuduğunuz gazete ve dergilerdeki damak çatlatan lezzetler tavsiye eden tarifler, televizyonda izlediğiniz salamlı, sucuklu, pastırmalı, pizzalı, makarnalı ve tabiî ki her çeşit tatlılı reklamlarından çok değil iki üç gün sonra aklınızı karıştırmaya, içinizi gıdıklamaya başlayacağından emin olabilirsiniz.
    Bunların hepsi doğru ama emin olunuz ki tamamı üstesinden gelinebilecek sorunlar. Benim tavsiyem özellikle yeme içme kararlarınızla ruh haliniz arasındaki ilişkiye çok önem verin. Bu ilişkiyi minimumda tutmak için akılcı stratejiler geliştirin.

    HER KİLO HİKAYESİNİN BİR NEDENİ VARDIR
    Önemli bir nokta da şu: Kilo almanızın nedeni bedensel bir hastalık ya da metabolik bir bozukluksa, bir hormonal dengesizlik, biyolojik aksamaysa siz ne yaparsanız yapın verdiğiniz kilolar temelde yatan sorunu halletmediğiniz için çok değil, birkaç ay içinde fazlasıyla geri dönecektir. Bunu şu şekilde de anlatabilirim: Diyelim ki başınız ağrıyor. Baş ağrınızın sebebi de “kronik sinüzit”. Kronik sinüzite bağlı baş ağrısını tabiî ki bir ağrı kesiciyle geçici olarak hafifletebilirsiniz ama eğer ağrının arka plandaki nedeni; kronik sinüziti tedavi etmeyi unutursanız yuttuğunuz ağrı kesici hapın etkisi geçer geçmez başınız yeniden ağrıyacak, hatta sinüzit kronikleşeceği için daha sonraki günlerde baş ağrılarınız daha şiddetli olacak ve daha sık tekrarlayacaktır.
    Tıpkı bu örnekte olduğu gibi insülin direncinin, polikistik over hastalığının, böbreküstü bezlerinin aşırı çalışması ya da tiroid tembelliğine bağlı bir kilo sorununun geçici bir diyet programıyla ortadan kaldırmaya çalışmak da kronik sinüzite bağlı baş ağrısını ağrı kesiciyle tedavi etmeye benzeyecek, yani diyetin etkisi sadece uygulandığı süreyle sınırlı kalacaktır.
    İşte bu nedenle bedensel bir sorununuz olup olmadığını anlamadan, ruhsal bir probleminizin varlığını araştırmadan hiçbir diyet programına başlamayı asla düşünmeyin. Özellikle iki-üç kiloluk bir fazlalıktan daha fazlasından kurtulmayı hedeflediğiniz durumlarda bu hataya sakın düşmeyin.

    İLAÇLARA DİKKAT!
    Son bir hatırlatma daha: Kilo almanın düşündüğünüzden ve bildiğinizden çok daha farklı nedenleri de olabiliyor. Mesela ilaçlar! Depresyon tedavisinde kullanılan ilaçların pek çoğu, epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçların bazıları, antipsikotik hapların önemli bir kısmı, hipertansiyon tedavisinde kullanılan bazı beta blokerler, alerji tedavisinde kullanılan antihistaminikler, kortizon içeren haplar, iğneler kilo nedeni olabiliyorlar.

    SONUÇ
    Bu yazının özeti şudur: Kilo sorunu bir sağlık sorunudur ve diğer sağlık sorunlarında olduğu gibi çoğu zaman bedensel veya ruhsal problemlerle ilişkilidir. Tabiî ki beslenme hataları, fazlalıkları ve tabiî ki aktivite yanlışları, hareketsiz yaşam tarzları da kilo almanıza yol açabilir ama sorununuz sadece bu basit “çevresel karakterli” etkenlerle ilişkili olamayabileceğini unutmayın.
    Mevcut vücut ağırlığınızın yüzde 5’inden daha fazlasını kaybetmeniz gerekiyorsa özellikle şu bilgiyi bir kenara not edin: Kilo probleminin kalıcı çözümü doktor, diyetisyen, psikolog ve egzersiz uzmanlarının bir araya getirildiği güvenilir organizasyonlarla olur.

    Kaynak : Hürriyet / Kelebek

  • Ne zaman diyet, ne zaman detoks?

    Ne zaman diyet, ne zaman detoks?

    Uzmanlar bazen diyetten bazen detokstan yana olurken bizlerin kafası iyice karıştı. Doğru şeyi doğru zamanda uygulamak için ne yapılması gerektiğini sizin için araştırdık ve akıllardaki soruların cevaplarını bizzat bulduk. Diyet ve detoks hakkında merak edilen soruları işin uzmanı Beslenme ve Diyet Uzmanı Canan Aksoy’a sorduk.

    DİYET NEDİR?

    Çeşitli hastalıkların önlenmesi, tedavisi, tanı konulması veya araştırılması için tüketilen besinler ve içeceklerin toplamına diyet deniyor. Bu terimi zayıflama amacıyla hazırlanan besinlerin tüketilmesi durumunda da kullanıyoruz.

    Ne zaman diyet?

    Obezite bir hastalık olmasının yanı sıra pek çok hastalığın (kanser, diyabet, kalp-damar hastalıkları) sebebi arasında yer alıyor. Bu yüzden sağlıklı bir diyet ne zaman yapılmalıdır sorusuna her zaman ve bir ömür boyu diyebiliriz. Sağlıklı ve dengeli bir diyet, obeziteden sizi uzak tutacağı gibi her tür sağlık sorunuyla ilgili olarak da vücudunuzu korumaya yardımcı oluyor. Sağlıklı beslenme bir alışkanlık ve hayat tarzı değişikliği olmalı. Bir dönem değil her zaman yapılmalı.

    Fayda-zarar oranı

    Sağlıklı ve dengeli bir diyet gündelik hayatınızı aksatmaz. Vücudunuzun normal bir şekilde çalışabilmesi için yeterli ve dengeli beslenme şart. Sağlıklı bir beslenme düzeni hastalıkların vücudunuza yerleşmesine de engel oluyor. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutuyor. Hayatınıza uyumu kolay olduğu için uygulanabiliyor ve sürdürülebiliyor. Obezite bir ömür boyu mücadele edilmesi gereken bir durum, bu da ancak kalıcı ve dengeli beslenme içeren bir diyetle gerçekleşebiliyor.

    DETOKS NEDİR ?

    Detoks detoksifikasyon kelimesinin kısaltılmasıdır. Detoksifikasyon ise vücuttaki toksik maddelerin karaciğer, akciğer gibi organlar tarafından daha az toksik bir maddeye çevrilerek atılması süreci anlamına geliyor. Bu metabolik bir süreç. Ancak günümüzde detoks diyeti denildiğinde çoğunlukla çok düşük kalorili, çiğnenmeyen besinlerden oluşan, lavman veya bağırsakları boşaltmak için kullanılan birtakım bitki çaylarının kullanıldığı zayıflama diyetleri akla geliyor.

    Ne zaman detoks?

    Vücudunuzun temel detoksifikasyon işlemleri, sağlıklı olduğunuz zaman çalışıyor ve sizi koruyor. Piyasada detoks veya detoks diyeti şeklinde anılan pek çok beslenme şekli bulunuyor. Bu beslenme programlarına bakıldığında 1 gün, 3 gün, 5 gün, 7 gün gibi gün sınırlamaları oluyor, Neden zaman koyulduğunu hiç düşündünüz mü? Çünkü bunların çoğu çok düşük kalorili diyetler, hayatla bağdaşmıyorlar. Bu programla yeterli besin öğesini ve enerjiyi alamadığınız için gündelik hayatınızı yürütemezsiniz. Uzun sürdüğünde ise vücudunuzda bunun yan etkilerini hissedersiniz. Bu yüzden detoks diyetlerinin uzun süreli olmamasına dikkat edilmeli. Detoks diyetleri, enerjisi çok düşük olduğu için, düşük tansiyon, baş dönmesi, yorgunluk hissi ile kendini gösterebiliyor. Detoksu uzman kontrolünde yapmak, gelişi güzel yapmamak gerekiyor.

    Formsanté Dergisi

  • Çalışırken şişmanlamayın

    Çalışırken şişmanlamayın

    İşte size hem sağlığınızı hem de ideal kilonuzu koruyacak birkaç öneri…

    Her sabah işyeri servisi, toplu taşıma araçlarıyla ya da kendi aracıyla işe gidenler plaza ya da ofislerde yaşamlarını sıkıştırır. Bu tekdüzelik ve spora vakit ayıramamak neticesinde de kilo almak kaçınılmaz olur. Hem kilo almanızı engellemek hem de sağlıklı yaşam için size faydalı tavsiyeler…

    – Asansör kullanıyorsanız, ofisinizin bulunduğu kattan birkaç kat önce inin ve merdivenleri kullanın.

    – Eğer işiniz masa başında ise her yarım saat bir kalkıp ofiste biraz yürüyün.

    -Öğün atlamamaya çalışın. İşyerinde nitelikli ve abartmadan yiyin. Aralarda acıkırsanız taze meyve gibi sağlıklı atıştırmalar yapın.

    – Bol meyve ve sebze tüketin. Yanınızda salatalık getirin. Günde en az beş porsiyon tüketin. Bir porsiyon, iki-üç kaşık sebze, bir adet meyve (mesela bir muz) veya iki-üç adet küçük boy meyve (örneğin erik), bir küçük kase meyve salatası veya bir bardak taze sıkılmış meyve suyuna denktir. Bunlar fazla kalori yükü yapmadan sizi tok tutar.

    – Daha az hayvansal (doymuş) yağ tüketin. İşyerinde her gün farklı bir et cinsi seçin.

    – Ne kadar alkol tükettiğinize dikkat edin. İçki çok kalorilidir ve şişmanlatıcı yiyeceklere karşı iştahı artırır.

    – Bol bol su için. Günlük hedefiniz altı-sekiz bardak olsun. En fazla 12 bardak için. Yağsız veya yarım yağlı süt, az yağlı yoğurt ve az yağlı peynir gibi düşük yağ içeren günlük ürünleri tercih edin. Bitkisel çay tüketiminde özellikle rezene ve zencefili seçin.

    – Düzenli olarak balık yiyin. Haftada en az bir kez yağlı balık (örneğin somon, sardalye, konserve ton) tüketmeye özen gösterin.