Kategori: Güzellik

  • Cilt yenileyici kür tarifi

    Cilt yenileyici kür tarifi

    Cildi yenileyen ölü deriyi atmaya yarayan cilt yenileyici bakım kürü tarifi…

    1. Formül

    Malzemeler
    – 20 gram gül suyu

    – 10 gram kekik suyu

    – 20 gram “Marankil”

    – 5 gram buğday yağı

    – 5 gram kayısı yağı

    Uygulanışı: Malzemeler karıştırılarak cilde maske yapılır. Bir saat bekletilen maske gül suyu ile temizlenir.

    2. Formül
    – 1 bardak kaynar suya, 5 gram ıhlamur konulur. 10 dakika bekletilip, bu suyla yüz ve boyun yıkanır.

    3. Formül
    – Marul yaprakları sıkılır, suyu ile yüze masaj yapılır.

    Evde yapılan bakım kürleri için tıklayın !

  • Evde el bakımı

    Evde el bakımı

    Eller herkes tarafından ilk temas kurulan ve göze çarpan bir parçamızdır.Kadınlar için el bakımı önemlidir.

    Manikürden 1 hafta sonra elleriniz tekrar kötü görünmeye başlayabilir fakat haftada bir manikür sağlıklı değildir. O nedenle manikür sürenizi uzatmak aynı zamanda da ellerinizi hala bakımlı göstermek için evde maksimum 10 dk ayırmanız ve aşağıdakileri yapmanız yeterlidir.

    Önce ojelerinizi çıkarın, ardından sıkılmış limon kabuğu ile tırnaklarınızı 3 dk ovun, ardından ellerinizi durulayın ve kurulayın. 1 – 2 dk bekledikten sonra sağ ve sol avuç içlerinize 1’er çay kaşığı gerçek zeytinyağı damlatın ve tırnaklarınızı avuç içinde yarım daire çizecek şekilde ovun. Her iki elinizi de aynı şekilde tekrarlayın…

    Ardından tüm ellerinizi elinizin içinde kalan gerçek zeytinyağı kalıntısı ile ovarak 3 dk süren bir masaj uygulayın.

    Hepsi bu kadar böylece manikürünüz bu işlemden sonra 5 ila 7 gün daha sizi idare edecek güzellikte olacaktır.

  • Yoğurt Maskeleri

    Yoğurt Maskeleri

    Yoğurt, pek çok gıda ile karıştırıldığında yüzünüzde harikalar yaratabileceğiniz, mucizevi bir nimet.

    Cildinize düzenli olarak uyguladığınız yoğurt maskeleri ile yaşlanmayı geciktirebilir, sağlıklı ve ışıltılı ciltlere sahip olabilirsiniz. Ancak dikkat etmeniz gereken bir konu var; maskeleriniz için organik yoğurt kullanmak!

    İşte yoğurt ile kolayca yapabileceğiniz yüz maskeleri:

    Sade yoğurt
    Yatmadan önce 15 dakika boyunca koyu halkaları üzerine ince bir tabaka halinde uygulayın. Etkin beyazlatma özellikleri nedeniyle, yoğurt bir hafta içinde kesin sonuçlar getirecektir.

    Limon suyu ve yoğurt
    Yoğurt yaşlılık ve lekeler için oldukça etkilidir. Limon suyu ve yoğurt yardımı ile bir yüz maskesi hazırlayın ve yüzünüzde leke olan bölgelere uygulayın.

    Zeytinyağı ve yoğurt
    Zeytinyağı ile karıştırılan yoğurt, kırışıklıkları azaltır ve yaşlanma belirtilerini geciktirme de yardımcı olur. Bu maske cildinin erken yaşlanmasını önlemek isteyenler için ideal bir çözüm olacaktır.

    Muz, bal ve yoğurt
    Muz, bal ve yoğurtan oluşan bir karışım hazırlayın. Karışımı cildinize sürün ve yaklaşık 25-30 dakika kadar beklettikten sonra soğuk su ile yıkayın. Bu maske, cildinizi sarkmasını önleyecek ve daha gergin yapacaktır.

    Salatalık ve yoğurt
    Ölü cilt hücrelerinden kurtulmak için, salatalık ve yoğurt ile bir maske hazırlayabilirsiniz. Salatalığı rendeleyin ve bir kap içerisinde yoğurt ile karıştırın. Yaklaşık olarak 15 dakika bekledikten sonra cildinizi yıkayın.

    Papatya yağı ve yoğurt
    Papatyaya organik yoğurt eklediğinizde, birçok faydalı karışıma dönüştürebilirsiniz. Yoğurda ekleyeceğiniz yarım çay kaşığı papatya yağı eşliğinde hazırlanan bu maske, pürüzsüz ve ipeksi bir cilde sahip olmanızı sağlayacak.

  • Doğal saç boyama yöntemleri

    Doğal saç boyama yöntemleri

    Zaman zaman saçlarımızın renginden sıkılırız. Farklı bir görüntü hoş olur diye düşünürüz. Ama bir taraftan da korkularımız vardır. Ya kullanacağım boya saçlarıma zarar verirse, dökülmesine neden olursa? Bunun gibi soruları aklınızdan çıkarmanızı öneririz. Çünkü doğal saç boyama yöntemlerini öğrendikten sonra başka boyama şeklini deneyeceğinizi düşünmüyoruz.

     

    Kızıllık isteyenlere kına

    Kına saçlarınızı hem besler hem de çok güzel bir kızıl renk verir. Hazırlaması ve uygulaması da oldukça basittir. Kına sürülebilir bir akışkanlığa getirin. Eğer saçlarınızın baskın bir kızıl renk almasını istiyorsanız karışımı soğan kabuğunu kaynattınız su ve demlenmiş çayla hazırlayabilirsiniz. Saçlarınızın sağlığı için içerisine bir miktar hakiki zeytinyağı koyabilirsiniz. Bu karışımı saçlarınızın hepsine uygulayın. Saçlarınızı toplayıp streçle sarın. Bu şekilde 5-6 saat bekleyin. Saçlarınızı yıkadıktan sonra mükemmel değişimi fark edeceksiniz.

    Çayın doğal rengi

    Eğer koyu renk saçlara sahipseniz ve saçlarınızın beyazlaşmasını önlemek istiyorsanız bu karışımı mutlaka denemelisiniz. 2 kaşık siyah çay ile 2 kaşık ada çayını karıştırıp kaynatın. Yarım saat bekletikten sonra saçınıza uygulayın. Bu karışımı 2 ay boyunca her gün uygulayın. Saçlarınızı yıkadıktan sonra da uygulayabilirsiniz.

    Papatya mucizesi

    Papatyanın faydalarını artık hepimiz biliyoruz. Bu kadar faydalı bir bitkiyi neden saçlarımıza uygulamayalım? Sarışın bayanlar özellikle kış aylarında saçlarının matlaştığından şikayet ederler. Papatya sayesinde saçlarınıza canlılık kazandırabilirsiniz. 100 gram kuru papatyayı kaynar suya atıp 40 dakika bekletin. Saçınızı yıkadıktan sonra kurulayın. Sonra bu suyla saçlarınızı yıkayın. 1 saat bekledikten sonra saçlarınızı durulayın. Bu uygulamayı haftada 3 defa uygulayabilirisiniz. Böylece saçlarınızın canlılık kazandığını görebilirsiniz.

    Kahverengi saçlara soğan kabuğu

    Tercihinize göre bir miktar soğan kabuğunu kaynatın. İçerisine üç kaşık demlenmiş çay ekleyin ve yarım saat bekletin. Saçınızı her yıkamadan sonra havluyla kurutun ve yaptığınız karışımı saçınıza uygulayın. 1 ya da 2 ay sonra saçlarınızdaki değişimi görebilirsiniz. Adeta röfle yapmışsınız gibi bir renge kavuşacaksınız. Hem de saçınıza hiç zarar vermeden.

    Ceviz kabuğu boyası

    Eğer saçlarınızda beyazlar varsa bu karışımnı mutlaka denemenizi öneririz. Yapmanız gereken şey oldukça basit. 3 kaşık yeşil ceviz kabuğunu döverek ezin.5-6 adet ceviz yaprağını 2 su bardağı suda kaynatın. Kaynayan suyu soğutup içerisine ezdiğiniz ceviz kabuğunu koyun. Bu karışımı şişe içerisine koyup iyice çalkalayın. Doğal bir boya elde etmiş oldunuz. Saçınıza uyguladığınızda kahverengi ya da biraz daha açık bir renk elde etmiş olursunuz. Bu karışımı her gün bir çay bardağına dökerek saç diplerine pamukla uygulamalısınız. Bu uygulama 1 hafta sürecek. Daha sonra hafta 1 veya 2 defa aynı uygulamayı yapmalısınız. Yalnız bu defa saç diplerine değil saçlarınıza sürmelisiniz. Bu şekilde saçlarınızı hem beslemiş hem de doğal bir boyayla boyamış olursunuz.

    Doğal Saç Boyaları için tıklayın…

  • Güzellik vitamini biyotin

    Güzellik vitamini biyotin

    Güzellik ve sağlık haberlerinde sıkça rastladığınız biyotin, güzellik vitamini olarak da adlandırıldığı olur. Kalın bağırsaktaki bakteriler tarafından da üretilen biyotin sağlıklı bir yaşam için gerekli olan önemli bir vitamindir.

    H ve B7 vitamini olarak bilinen ama bizim biyotin adıyla her yerde rastladığımız bu vitamin güzelliğe birebir…

    Biyotin, hücre gelişimine katkıda bulunur, kanın şeker seviyesini ortalama düzeyde tutmaya yardımcı olur. Özellikle kemik iliği için çok önemli olmasının yanı sıra sağlıklı sinir dokuları için de gereklidir. Biyotinin son zamanlarda “güzellik vitamini” olarak anılmasının en büyük sebebi saçlara ve tırnaklara olan pozitif etkisidir. Bugün bu özelliği yüzünden, biyotin birçok kozmetik ürününde bulunmaktadır.

    Biyotin eksikliğinin nedenleri:
    Düzenli olarak çiğ yumurta yemek
    Sürekli antibiyotik kullanımı
    Gebelik
    Protein eksiliği
    Düzenli alkol tüketimi ve sigara bağımlılığı
    Yetersiz beslenme

    Biyotin eksikliğinin belirtileri:
    Saç dökülmesi, beyazlaması
    Yorgunluk
    İştahsızlık
    Saç dökülmesi
    Tırnaklarda oluşan kırılmalar
    Kuru ve pullaşan deri,
    Depresyon

    Biyotin’in faydaları:
    Saçlarınızı besler ve daha gür çıkmasına neden olur. Ayrıca saçlarınızın hızlı uzamasında büyük rol oynar. Tırnaklarınızın dayanıklılığını arttırır. Kan şekerini düşürücü etkisi vardır. Kolesterolü düşürür. Daha sağlıklı bir cilt ve hücre yenilenmesini sağlar.

    Biyotin’i hangi besinlerde bulunur?
    Süt, yumurta, patates, ceviz, fındık, süt, fesleğen, badem, mercimek, maydanoz, yeşilbiber, siyah çay, bezelye, barbunya, kabak çekirdeği, pirinç, susam, uskumru balığı, nohut, köri, arpa, mısır gibi pek çok yiyecekten biyotin yani H vitaminini almak mümkün.

  • Güzellik Uykusu Nasıl Olur?

    Güzellik Uykusu Nasıl Olur?

    Güzelliğin düzenli ve sağlıklı uykuda olduğunu vurgulayan uzmanlar, geç yatıldığında ya da geç kalkıldığında uykunun tam alınmamasından dolayı yüzde şişliklerin, göz altlarında mor renkli halkların ve yüzde çizgilerin meydana geldiğini söylemekteler. İşte bu sebeple erken yatmaya ve erken kalkmaya özen gösterilmeli, güzellik için sağlıklı ve düzenli uyku uyunmalıdır. Peki güzellik uykusu nasıl olmalı? Güzellik uykusuna yatmak isteyen bir kişiye uzmanların tavsiyeleri neler? İşte yanıtları:

    Güzellik Uykusuna Yatma

    Güzellik uykusu yalnızca birkaç günlük bir şey değil, tüm hayat boyunca özenle sürdürülmesi gereken bir durumdur. Yani bugün güzellik uykusuna yatıp, yarın güzellik uykusundan vazgeçmek size hiçbir şey kazandırmaz. Dikkat etmeniz gereken hususlar rutin hayatınızı etkilemeyecektir.

    Geceleri yatmadan önce makyajınızı mutlaka temizleyin, dişlerinizi fırçalayın ve mutlaka ılık bir duş alın, saçlarınızı tarayın, vücudunuzu nemlendirin ve öyle yatağa girin. Her gün bunları düzenli bir şekilde yaptığınız zaman geceleri ne kadar rahat uyuduğunuzu göreceksiniz.

    Ciltteki ölü hücrelerin vücuttan atılması için gece düzenli uykuya ihtiyacımız var. Gün içinde öğle saatlerinde ise kısa bir şekerleme yapabilirsiniz.

    Uykusuz kalmış kişilerin gözlerinin altında mor halkalar, yüzünde çizgiler oluşur, cilt rengini kaybeder ve kurur. Cilt her gün ölü deri hücrelerinin bir kısmını atar. Uyku esnasında yükselen büyüme hormonu salımı ve stres hormonunun azalması cildin ölü tabakasından kurtulup pürüzsüzleşmesini sağlar. Gece 22.00 ile 03.00 arası bu işlev için en ideal ortamdır. Çünkü şimdi ne güneş ne rüzgâr ne de hareket ve stres karmaşık hücre bölünmesini engelleyemez. Yattığınız odanın havalandırılması çok önemlidir çünkü hücreler bölünürken oksijene ihtiyaç duyarlar.

    Gerçek güzellik uykusu
    Uykuda iken vücut ısısı 2 derece kadar artmaktadır. Gece yağ bezleri kendini yeniler, bu yüzden sabahları cilt kuru olur. Bu yüzden gece yatarken besleyici ve nemlendirici bir krem kullanmak çok önemlidir. Cilt hücreleri yenilenmeleri sırasında glikoz, vitamin ve oksijen gibi ihtiyaç duydukları maddelerle beslemektir ve bu yüzden besinler, vitaminler daha çabuk emilmektedir.
    Büyüme hormonu (growth hormon) uykuya dalar dalmaz yükselmeye başlar. Bu sebeple, ister gece yarısından önce ister sonra olsun, uykunun ilk 3.5 saatinin gerçek güzellik uykusu olduğu gerçeğine ulaşılmış.

    Uyurken yüzüstü yatmamaya özen gösterin
    Uykudayken cildimiz daha fazla sıvı depolar ve ciltte toplanması hareketsiz olunduğu için kolaylaşır. Bu sayede de cilt gerilir ve kırışıklıklar açılmaya başlar. Uyurken yüzüstü yatmamak, yüksek yastık kullanmamak ve bol oksijenli bir oda önemlidir. Yatak odanızın ısısının çok yüksek olmamasını tavsiye etmemin sebebi ise kurumaya sebep olarak cildin nemlenmesini engellemesidir.
    Bir gerçek var ki yeterince derin ve uzun uyku uyuyamayan kişiler, hastalıklara karşı daha dayanıksız oluyor. Stres ve gerilim varken sağlıklı uyku söz konusu olamaz. Bu durumlarda vücut gece de stres hormonu üretmeye devam eder. Cilt kurur, pul pul dökülür, çatlar. Hücre bölünmesi düzenli gerçekleşemediği için cilt giderek incelir. Kuru cilt daha da kururken, pürüzlü cilt siyah nokta ve sivilcelerle dolar. Kaliteli uyku bu yüzden çok önemlidir.

    Uyanınca ilk iş: Gerinin!
    Sabahları gözünüzü açar açmaz sakın yataktan fırlamak gibi bir hata yapmayın. En doğrusu, kediler gibi uyanmak. Yerinizden kalkmadan önce gerinin, dönün, esneyin, gevşeyin. Bu, tıpkı 100 metrelik bir koşuya hazırlanmak gibidir. Çünkü kaslarınız yeni güne ağır ağır hazırlanır, dolaşım sisteminiz harekete geçer. Kortizol hormonu sabahın ilk saatlerinde iç pilimizi şarj etmeye başlar ve sabahın 6 sı ile 8 i arası kandaki kortizol oranı en yüksek düzeye çıkar. İşte bu noktada cildin yenilenme işlemi sona ermiş, günlük koruma programı devreye girmiştir. Kortizol salgılamasının hızlandırılması için sabahları duşun altında hiç olmazsa 3 saniye boyunca buz gibi suyu vücudunuza püskürtün. Buz gibi suyla irkilin, canlanın, güne zinde ve güzel başlayın. Ayrıca, yatağınız sert değil, ancak sağlam ve esnek olsun. Yatağınızın asgari ölçüleri boyundan ve eninden 30 santim fazla olmalıdır.

  • Ayak bakımı

    Ayak bakımı

    Yazın sandaletlerin içinde ayaklarınızın temiz ve bakımlı gözükmesi için, düzenli pedikür yaptırmanın yanında evde uygulayabileceğiniz kolay yöntemlerde var.

    Ayaklarınızı sıcak ve sabunlu bir suyun içinde yarım saat beklettikten sonra ponza ile ölü deriyi temizleyin.Ayaklarınız iyice yumuşayana kadar tekrar edin. Bu işlemi duştayken yapmak daha kolay olacaktır.

    Daha sonra törpü ile tırnak diplerini geriye itin yapabiliyorsanız tırnak makası yardımıyla fazla derileri kesin. Törpü yardımıyla tırnaklarınızı şekillendirin. Ayak tırnaklarını düz kesmek tırnak batmalarına da engel olacaktır.

    Eğer ayak için kullandığınız bir peeling varsa onunla,yoksa vücut peelingi ile ayaklarınıza masaj yapın ve yıkayın.İyice kuruladıktan sonra nemlendirici krem sürün ve üzerine pamuklu bir çorap giyin.

    Zaman zaman içerisine papatya atılmış ılık su da bekleterek ayaklarınızın dinlenmesini sağlayın.Bu gün boyu şişen ayaklar içinde etkili olacaktır.

    Her zaman güzel görünen ayaklar için, her banyoda mutlaka ponza taşı ile ölü deriyi temizleyin ve duştan sonra ayaklarınızı tırnaklarınızla birlikte nemlendirin.

    Ayaklarınızın güzel gözükmesi için doğru ayakkabıyı seçin. Ayak formlarına uymak için şekli bozulmuş bir ayakkabı içinde ayaklar hiç güzel gözükmeyeceği gibi sağlıklı da olmayacaktır.

    Kısa tırnak tercih edilmeli
    Yaz, kış kısa tırnak kullanılması gerektiğinin altını çizen uzmanlar, hem sağlık, hem temizlik açısından tırnak boyunuzu kısa ve temiz tutun önerisinde bulunuyor.
    Topuk çatlağı ve topuk dikeni için özel bakım yapılmalı
    Yazın açık ayakkabı giymeye başlayınca fark ettiğiniz topuk çatlağı, ponza taşı ile temizlenebilir. Duştan sonra ayağı hafifçe kurulayıp ponza yapılırsa, topuk çatlağı görüntüsünün kaybolduğu ve ölü derinin gittiği görülecek. Ayak bakımı yaparken ponza işleminin ardından peeling uygulamasıyla ayaktaki kan dolaşımı hız kazanacak. Topuk çatlağı için bakım yapmak, topuk dikeni oluşumunu önlemede önemli bir yöntem.
    Haftada bir peeling
    Peeling uygulaması, mutlaka haftada en az bir kere yapılması gerekiyor. Tabanda oluşan ölü deriden kurtulan ayaklara, işlemin ardından ayak bakımı ürünleri ile 5 dakika boyunca yapılan masaj yapılıyor. Bu sayede cilt pürüzsüzlüğe kavuşuyor.
    Ayak masajı şart
    Evde, kendinizi ve ayaklarınızı spa ile şımartın. Gün boyu kapalı kalan ayaklarda oluşan ayak kokusu ve ayak sağlığı için spa çok önemli. Kokulu ve etkili banyo tuzlarıyla bir küvet hazırlayın ve dinlendirin ayaklarınızı.

  • Diyet yaparken saçlarınız dökülüyor mu?

    Diyet yaparken saçlarınız dökülüyor mu?

    Sağlıklı saçlara sahip olmak kadınların ve erkeklerin dış görünüşleriyle ilgili en önemli öncelikleri arasında yer alıyor. Bu nedenle de dermatoloji kliniklerine en sık başvuru nedenlerinin başında saç sorunları geliyor.

    Op. Dr. Çağatay Sezgin, günde 100 teli aşan bir saç kaybı varsa mutlaka değerlendirme yapılmasını gerektiğine dikkat çekerek, kişinin saç sağlığını etkileyen fiziksel faktörleri, stres, diyet, kaza, ameliyat öyküsü olarak sıraladı….

    Op. Dr. Sezgin, saçla ilgili en fazla doktora başvurmaya neden olan sorunlarının; saç dökülmeleri ya da bölgesel saç seyrelmeleri, saçlarda çabuk yağlanma, kepeklenme, kaşıntı, para şeklinde saç kayıpları (saç kıran), saçlı deride mantar hastalıkları, kalıcı saç kayıpları ile giden hastalıklar ve saçlı derinin kendisini ilgilendiren kaşıntı ve yaralar şeklinde karakterize saçlı deri egzamaları olduğuna dikkat çekti.

    DÖKÜLEN SAÇ SAYISI ÇOK ÖNEMLİ

    Normalde başımızdaki saçların belli bir döngüsü vardır ve genetik kod gereği uzama evresi, geçiş evresi ve dinlenme evresi zincirini takip eder. Başımızdaki saçların yaklaşık yüzde 80’i uzama evresindedir ve bu süre ortalama 2-6 yıl arasındadır. Bu süreyi tamamlayan saçlar kısa bir geçiş aşamasından sonra dinlenme fazına geçer ki bu oran yüzde 19 civarındadır.

    Dinlenme aşamasında saçlar, 3-4 ay kadar kalır ve ardından saç dökülmesi başlar, bir yandan da yeni saç çıkışı başlamış olur. Saçların bu düzenini etkileyen herhangi bir olay saç dökülmesi ile sonuçlanabilir. Dökülme şikayeti olan hastaya mutlaka dökülen saç sayısı sorulmalıdır. Günde 100 teli aşan bir saç kaybı varsa mutlaka değerlendirme yapılmasını gerektiriyor demektir.

    SAÇ DÖKÜLMESİ HEM ERKEKTE DE KADINDA DA GÖRÜLÜR

    Saç dökülmeleri kadınlarda ve erkeklerde hemen hemen eşit oranda görüldüğünü aktaran Sezgin, genetik faktörler, mevsim değişiklikleri, hormonlar, stres faktörleri, beslenme ve diyet, geçirilen ameliyatlar, çeşitli nedenlerle kullanılan ilaç tedavilerinin saç dökülmelerinin nedenleri arasında yer aldığını ifade etti.

    Dr. Sezgin, özellikle kadınlarda mevsim değişiklikleri, gebelik sonrası emzirme dönemi, sıkı yapılan diyetler neticesinde gelişen yoğun kalori ve protein kaybı, kansızlık (demir eksikliği), çinko eksikliği, biotin (Vitamin H) eksikliğinin sebep olarak daha çok karşılaşıldığını aktardı.

    YAŞ KAÇ OLURSA OLSUN ‘STRES’ SAÇ DÖKÜYOR

    Erkeklerde genetiğe bağlı saç dökülmeleri aslında puberte veya ergenlikle beraber başladığını vurgulayan Op. Dr. Sezgin şöyle devam etti:

    “Klinik olarak gözle görülebilir saç kaybı ancak 20’li yaşlardan itibaren farkedilebiliyor; Bu konuda kadınlar biraz daha şanslı, kadınlarda saç dökülmeleri genellikle, eğer kronik bir hastalık veya devamlı ilaç kullanımı öyküsü yok ise, gebelik sonrası emzirme dönemine kadar şikayet sebebi olmuyor. Gebelikte yükselen hormon düzeyleri saçların aktif uzama fazında takılmasına yol açıyor ve dinlenme evresine geçişini durduruyor. Doğumdan sonra tekrar hormonların eski seviyelerine gerilemeye başlamasıyla beraber, yaklaşık doğumdan 2-4 ay sonra, yoğun bir saç kaybı dönemi başlıyor ve ortalama 4 ay devam edip kendiliğinden durabiliyor. Genetik sebepli saç kayıpları bayanlarda 30’lu yaşlarla birlikte başlayıp, klinik olarak ancak 60’lı yaşlardan sonra aşikar hale geliyor. Stres faktörleri her iki cinste de, yaş kaç olursa olsun, stresli dönemin başlamasından yaklaşık 3-4 ay sonra ortaya çıkan, günde 100 teli aşan saç kaybı şeklinde kendini gösteriyor. ”

    Saç Dökülmesi Neden ve Çözümleri için tıklayın !

    SAÇLI DERİYE MEZOTERAPİ UYGULANABİLİR

    Saç dökülmelerinin tedavileri nedene yönelik olarak yapıldığını dile getiren Sezgin, ilaçlara demir, çinko, biotin eksiklikleri giderilerek saç dökülmesin durdurulabileceğine işaret etti. Hormon tetkiklerinde bir anormallik varsa endokrinolojik veya jinekolojik yönden değerlendirilmesi için ilgili hekimlere (iç hastalıkları endokrinoloji bölümü ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanı) müracaat edilmesi gerektiğini belirten Sezgin, “Hormonlarla ilgili asıl tedaviye ek olarak saçlı derinin beslenmesini artıran, saçlı derinin kan dolaşımını hızlandıran harici uygulanabilen ilaçlarla desteklenebilir.

    Saç dökülme hızını kesmek, cansız görünümü engellemek ve beslenmesini arttırmak amacıyla saçlı deriye mezoterapi uygulaması yapılabilir. Günümüzde en popüler saç mezoterapi yöntemi ise PRP mezoterapi yöntemidir; bu yöntemde kişiden 8-10 cc kan alınır, bu kan örneği özel bir işlemden geçirilerek içinde bulunan büyüme faktörleri ayrıştırlır ve elde edilen bu hücreler saç dökülmesi olan bölgelere mikro enjeksiyon ile enjekte edilirler.

    Bu tedavinin süresi ve sıklığı ihtiyacınıza gore hekiminiz tarafından ayarlanacaktır. Ancak şu da unutulmamalıdır ki tamamen çıplak, hiç saç içermeyen kel bölgelerden saç ekimi haricinde hiç bir tıbbi tedavi yöntemi ile saç çıkmaz.” ifadelerini kullandı.

    CİHAN

  • Diode Lazer uygulaması

    Diode Lazer uygulaması

    Bağdat Caddesi Suadiye Sahra Bulut Estetikte Son Teknoloji Ultra Sense Ütüleme Diode Lazer uygulaması;

    Bayanlarda *Komple Vücut’ta Bitiş Garantili 1000tl

    Erkeklerde Sırt Goğus Bitiş Garantili 1000 tl

    diode_lazer

    DİODE LAZER NEDİR?

    Merkezimizde FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) onaylı, Alman Ultra sense  Diode lazer cihazını kullanmaktayız .Ultra sense  Diode Lazer ile sadece açık tenlilere değil esmer ve bronz tenlilere de uygulama yapılabilir. Uzun dalga boyuna(Long Pulse) sahip olduğundan lazer ışığının daha derine ulaşabilmesini ve derindeki kıl köklerini tahrip etmesini sağlar. Aynı zamanda Ultra sense Diode Lazerle diğer cihazlar ile uygulama yapılamayan ince ve açık renkli kıllara da uygulama yapılabilir. Bu özelliklerinden dolayı diğer cihazlara oranla daha geniş bir kitleye hitap etmektedir. Etkin soğutma sistemi ile uygulama sırasında hissedilen acı en aza indirilir. Yanık ve leke komplikasyonu yoktur. Yazın güvenle uygulama yapılabilir. Cihaz başlığına kombine, patentli soğutma sistemi ile ciltte mükemmel soğutma sağlar. Aynı zamanda 810 nm (nonometre) 940 nm olmak üzere iki dalga boyunu aynı anda tek cihazda kombine eden bir lazer epilasyon cihazıdır. Bu da cilt rengi açıktan koyuya geniş bir yelpazede tüm hastalarda iyi sonuç almayı sağlar. Alman ultra sense diode lazer cihazı  2005-2006 yıllarında en iyi lazer ödülü almış diode lazerdir.

    *Bayanlarda komple vücut bölgeleri:  çene, bıyık, göğüs ucu,göbek çizgisi, genital, bikini, komple bacak, koltuk altı.

    *Erkekler geçerli bölgeler: karın, göğüs, bel, sırt.

    Sahra Bulut Estetik ve Güzellik merkezi olarak siz değerli hastalarımıza önceden olduğu gibi şimdi ve bundan sonrasında da en iyi hizmet kalitesini verebilmek ve sizlerin memnuniyetini en üst düzeyde tutabilmek adına deneyimli ve uzman personel kadromuz ile hizmet vermeyi ilke edinmiş bir kuruluş olmaktan gurur duyuyoruz. Bu kapsamda tüm önceliğimiz hastalarımızın ihtiyaç ve gereksinimlerini en doğru uygulamamlarla sınırsız müşteri memnuniyeti ilkesi kapsamında sunmaktır…Profosyonel ekip, hijyenik ortam, güvenilir ve güler yüzlü hizmet……

    Diode Lazer uygulaması
    Diode Lazer uygulaması
    diode
    diode
    diode lazer merkezi
    diode lazer merkezi

     

     

     

  • Oje sürmenin püf noktaları

    Oje sürmenin püf noktaları

    Sarıdan kırmızıya, desenliden simliye birçok çeşidiyle dikkat çeken ojeler, ellerine önem veren kadınların favorisi! Peki ojenin kusursuz görünmesi için nelere dikkat edilmesi gerekiyor, biliyor musunuz?

    Oje Sürerken Dikkat Etmeniz Gerekenler
    • Oje seçiminde giyeceğiniz kıyafetin rengi kadar ten renginiz de önemli. Kış aylarında sürdüğünüz mat ojeler yaz aylarında bronz teninizle çok da güzel durmayabilir.
    • Oje sürmeye başladığınızda ilk olarak yapılan yanlışlardan biri fırçaya aldığınız oje miktarının bol olması. Çok bol oje sürdüğünüzde hem ikinci katı sürmekte zorlanırsınız hem de tırnağınızın üzerinde kalın bir katman oluşmasına neden olursunuz. Bu da ojenizin daha geç kurumasına neden olur. Fırçayı hafifçe ojeye batırmalı ve ince bir katman olarak iki defa uygulamalısınız.
    • Tırnağınıza uygulayacağınız ojeyi önce tırnağınızın tam ortasına sürmeli sonrasında sağ ve sol kenarlara uygulamalısınız.
    • Özellikle renkli ojelerde yaşanan sorunlardan biri de ojenin tırnak kenarlarına taşması oluyor. Böyle bir durum yaşadığınızda kulak temizleme çubuğu ve törpünüzü az miktarda asetona batırmalı, ucu ile kenarlara taşan ojeleri temizlemelisiniz.
    • Kullanacağınız oje kırmızı ya da koyu renk ise tırnağınıza uygulamadan önce mutlaka bir kat parlatıcı sürmelisiniz. Böylelikle koyu renk ojenin mat görünmesini engellediğiniz
    gibi ojeyi çıkarttığınızda tırnağınızda ojenin izlerinin kalmasını Da önlemiş olursunuz.

    Kalıcı oje
    Son yıllarda tercih edilen yöntemlerden biri olan kalıcı oje sayesinde kadınlar artık her gün oje sürmek ve çıkarmak zorunda kalmıyor. Kalıcı oje uygulaması sayesinde tırnaklar yaklaşık üç hafta boyunca ilk günkü parlaklığa sahip oluyor. Kalıcı oje uygulamasında kullanılan ojeler normal ojelerden farklı özelliklere sahip. Bunlar özel formüllü oluyor ve kişinin tek başına uygulamasına olanak vermiyor. Kuaförlerde ve güzellik merkezlerinde uygulanan kalıcı oje, üç aşamada sürülüyor ve özel UV makineleriyle uygulanıyor. Ojeyi çıkarmak için yine kuaför ya da güzellik merkezine gitmek gerekiyor. Özellikle yaz tatili öncesi kalıcı oje uygulaması çok tercih ediliyor.