Kategori: Güzellik

  • Bal Maskesi ile Cilt Bakımı

    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı

    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı .. Uzman Estetisyen Filiz Çekin tüm kadınları uyarıyor; ”Cildinizi tanımadan her duyduğunuzu cildinize sürmek fayda değil aksine zarar sağlar. Cilt tipinizi bilmeden nemlendirmek için bile olsa her şeyi sürmeyin” diyen  Filiz Çekin, her cilt tipinin uygulayabileceği dünyadaki tek şey baldır diyor.

    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı

    Eski çağlardan bu yana kesik yanık ve diğer yaraların tedavisinde kullanılan gerçek Bal aynı zamanda antibakteriyel özelliklere sahip ve antiseptik olarak kullanılabiliyor.

    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı | 1

    Bu nedenle sivilce için oldukça etkili doğal bir ürün olan Balda bulunan vitaminlere ve cilde ne gibi faydaları olduğuna kısaca bir göz atalım..

    Pek çok doğal cilt bakımı maskesinin temel malzemeleri arasında yer alan Balın bu kadar yaygın olarak kullanılmasının sebebi cildi yoğun nemlendirmesi, iltihabı önlemesi ve özellikle B vitaminleri bakımından zengin yapısıyla cildi beslemesidir.

    -B 1> VİTAMİNİ Cildin genel görünümünü geliştirir.
    -B 2 > Cildi serbest radikaller adı verilen ve oksidasyona neden olan moleküllere karşı korur.
    -B 6 > Yeni cilt hücrelerinin üretimi için gerekli bir vitamin aynı zamanda cildi nemlendirir ve dış faktörlere karşı koruma sağlar.
    -B 3 İltihap önleyici özelliği vardır sivilce ve diğer iltihaplı cilt sorularının iyileşmesine katkıda bulunur. cildi derinlemesine nemlendirir ve nemin uzun süre kalmasını sağlar.
    -C Vitamini cilt kuruluğunu ve kuruluğa bağlı olarak görülen kaşıntı kızarıklık ve pullanmma gibi sorunları önler antioksidan vitaminidir ve güneşin zararlı UV ışınlarına karşı koruma sağlar.
    -ÇİNKO yaşlanmanın cilt üzerindeki etkilerini geciktirir.

    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı | 2
    Bal Maskesi ile Cilt Bakımı

    Uzman Estetisyen Filiz Çekin’den çok kolay ve çok özel bal maskesi tarifleri;

    HASSAS CİLTLER İÇİN BAL MASKESİ…

    -Yarım muz
    -1 yumurta
    -1 yemek kaşığı bal
    -1 yemek kaşığı yulaf

    Yulafı muz’ u ezdikten sonra bir cam kaseye alın yumurtayı balı ekledikten sonra parmak uçlarıyla tüm yüzünüze boynunuza sürün 15 dk bekletip ılık suyla durulayın.

    YAĞLI CİLTLER İÇİN BAL VE HAVUÇ MASKESİ

    Yağ cildimiz için gereklidir cildimiz bu yağ sayesinde ciltte nemi hapseder ve cilt yumuşak kalır ancak fazla yağ tozun cilt yüzeyinde birikmesine gözeneklerin tıkanmasına ve cildin aşırı parlamasına yol açar yağı dengelemek ve fazlasını almak için bu maskeyi haftada bir uygulayabilirsiniz.

    -Bir büyük haşlanmış havuç
    -Bir yemek kaşığı bal

    Havuçları ezdikten sonra balı karıştırın ve soğuması için buzdolabında 10 dk. bekletin daha sonra yüzünüze uygulayın 15 dk bekletip ılık suyla cildinizi durulayın.

    KURU VE PULLANAN CİLTLER İÇİN BAL MASKESİ

    -1 yumurta
    -1 yemek kaşığı bal

    Yumurta ve balı bir kaseye alın ve iyice karıştırın karışımı yüzünüze sürüp 20 dk bekletin yumurta kuruyunca ılık suyla yıkayın.

  • Saç Nasıl Uzatılır? Hızlı Saç Uzatma

    Saç Nasıl Uzatılır? Hızlı Saç Uzatma

    Saçlar nasıl uzatılır diye merak ediyorsanız bu yazımız tam size göre hanımlar!

    Güzel, dolgun ve uzun saçlar kuşkusuz her kadının isteği. Kısa saç sevmeyenlerin tercihi olan uzun saçlara da kolay sahip olunmuyor. Peki ya saçlar nasıl uzatılır diye merak ediyorsanız aradığınızdan çok daha fazlasını içeriğimizde bulabilirsiniz.

    Saçların uzaması birçok şeye bağlı. Zamanında bakımı yapılmayan saçlardan uzamasını beklemeyin hanımlar.

    Sağlıklı bir kadının saçı ayda yaklaşın 2,5 cm uzar. Ve unutmadan belirtelim ki saçlar sürekli uzamaz. Saçında bir dinlenme süresi olduğunu söyleyebiliriz.

    Saçlarımız normal olarak 15-40 yaş arası dönemlerde daha hızlı uzar.

    Saç Nasıl Uzatılır? Hızlı Saç Uzatma | 3

    Saçlarınızın daha hızlı uzamasını istiyorsanız işte yapacaklarınız:

    -Keten tohumu yağını ve yarım limon suyunu 1 kahve fincanı sıcak suyun içine atın ve kaynatın. Sıcaklığına dayanacağınız dereceye geldiğinde saçlarınıza sürün. 1-2 saat geçtikten sonra yıkayabilirsiniz.

    -Ezilmiş yarım avokadonun içine 1 çorba kaşığı üzüm çekirdeğini ve 1 çorba kaşığı soya yağını katıp iyice karıştırdıktan sonra saç diplerinize iyice sürün. 1 saat saçınızda kaldıktan sonra yıkayabilirsiniz.

    -1 tane turpu rendeleyip iyice kaynatın. Elde ettiğiniz turp suyunun içine yumurta sarısını ekleyip saçlarınıza uygulayın. Ardından ovalayarak saçlarınızdan arındırın.

  • Hangi meyve hangi cilde iyi gelir?

    Hangi meyve hangi cilde iyi gelir?

    Her meyve her cilde uygun değildir, o yüzden cilt tipinizi bilmeden her meyveden peeling ya da maske gibi uygulamalar yapmayın diyen Uzman Estetisyen Filiz Çekin, cilt tipine göre meyve maskelerini açıklıyor.

    Akşam’da yer alan habere göre akneli ciltler için kesinlikle olmazsa olmazımız Kil’dir. Kil insanlığın başına gelen en mucizevi güzellik ürünlerinden biri ve yalnızca araç gereç-malzeme olarak değil, güzellik ürünü olarak da kullanılmış tarih boyunca. Kil bildiğiniz gibi mineral açısından inanılmaz zengin bir doğal kaynak.

    KURU CİLTLER İÇİN OLMAZSA OLMAZIMIZ AVAKADO

    Eğer kuru bir cildiniz varsa ihtiyacı olan tek şey nemdir. Nem açısından çok fakir olan ciltler ancak kuruyabilir..%75’i doymamış yağlardan oluşuşan avokado meyvesinin. B,E,K vitaminlerinin depo edildiği bir meyve ve muza göre %35 daha fazla potasyum içeriyor. Yemesi maskesini yapmaktan daha sağlıklı yani. Bal ve tarçınla tatlandırarak damak tadınıza uygun bir hale getirebilirsiniz. yarım avokadoyu püre haline getirip bir çay kaşığı zeytin yağı ve bir tatlı kaşığı balla karıştırın ve 15 dakika bekletin cildinizde. Haftada bir veya on günde bir yaparsanız gerçekten farkı göreceksiniz. Aynı maskeyi saçlara da kullanabilirsiniz..

    PEKİ YAĞLI CİLTLER İÇİN HANGİ MEYVE?

    Yapmamız gereken şey öncelikle cilde ihtiyacı olan nemi kesinlikle vermek. Kadınların en büyük yanlışlarından bir tanesi de ‘benim cildim zaten yağlı ve nemlendirmeme gerek yok’ diye düşünmeleridir diyen Uzman Estetisyen Filiz Çekin, bu düşüncenin çok yanlış olduğunu vurguluyor.

    Dermatoloğunuza danışarak veya güvendiğiniz herhangi bir cilt bakım markasının satış danışmanına danışarak, cilt tipinize uygun hafif formüllü bir nemlendirici edinin kesinlikle. Vereceğimiz ikinci tüyo ise bol bol su içmek olacaktır. Gerçi cildinizin türü, yağ dengesi kuruluğu nasıl olursa olsun, bol su içmek sağlıklı cildin olmazsa olmaz ilacıdır. Peki yağlı cildin meyvesi nedir? Elbette limondur. Limon fazlaca asidik bir meyve. Çok fazla kullanılırsa ciltte problemlere yol açabilir ama yağlı cilde haftada bir tonik yapılırsa inanılmaz faydalı oluyor. Ayrıca gözenekleri de sıkılaştırıyor.

  • Yıpranmış ve dökülen saçlara iyi gelen doğal maskeler

    Yıpranmış ve dökülen saçlara iyi gelen doğal maskeler

    Yıpranmış ve dökülen saçlara iyi gelen doğal malzemeler…

    Hindistan cevizi sütü

    Yıpranmış ve dökülen saçlar için hindistan cevizi sütü en etkili tedavi yöntemidir.  Hindistan cevizi sütü, saç gelişimini sağlayan besleyici öğeler açısından oldukça zengindir. Potasyum, demir ve yağ asitleri içerir. Saç diplerini beslediği gibi, sıcak ve kirlilikten koruyarak nemlendirir.

    Hindistan cevizi sütündeki yağ asitleri ise, saç tellerindeki kırılmaları önler ve keratin görevi görerek saçı güçlendirir. Her gün hindistan cevizi sütünü saç diplerine sürerek birkaç saat bekletirsen etkili sonuçlar alabilirsin.

    Yıpranmış ve dökülen saçlara iyi gelen doğal maskeler | 4

    Patates suyu

    Saçların kuru, ince ve kırılgansa patates suyu harika bir tedavi yöntemidir. Yetersiz besleyici içeriğe sahip saç telleri dökülmeye başlar. Patates, B6, A ve C vitamini bakımından oldukça zengindir. Aynı zamanda fosfor, manganez, kalsiyum ve niyasin içerir. Taze patates suyunu saç diplerine uygulamak saçın kurumasını ve kelliği önler.

    Limon suyu

    Yıpranmış saçlar ile doğal yollarla savaşmanın bir diğer yolu ise limon suyudur. Limon suyu, düşük pH değeri sayesinde derideki ölü hücreleri ve yağlanmayı önlemekte oldukça etkilidir. Zengin vitamin içeriğiyle saç gelişimini destekleyen limon suyu, kepeklenme sorununu da yok eder.

    Yumurta maskesi

    Yumurta maskesi, yıpranan ve dökülen saçlar için uygulanan en yaygın tedavilerdendir. Bunun sebebi, yumurta beyazının onarıcı ve besleyici özelliğe sahip olmasıdır. Yumurta beyazı iyot, selenyum, fosfor, demir, kükürt ve çinko içerir. Dökülen saçlar yerine yenilerinin çıkmasını sağlar ve daha parlak, yumuşak, sağlıklı saçlara sahip olmana yardımcı olur.

    Yıpranmış ve dökülen saçlara iyi gelen doğal maskeler | 5

    Soğan suyu

    Soğan suyu, yüksek kükürt içeriğine sahiptir. Saç diplerindeki kan dolaşımını hızlandırır. Yavaş kan dolaşımına sahip saç derisi, ölü deri hücrelerine sebep olduğu için saç dökülmelerini tetikler. Bu yüzden, saç ve saç derisine soğan suyu uygulamak saç dökülmelerini önleyecektir. Aynı zamanda kükürt saçı güçlendirip yenileyecektir.

    Soğan suyu, anti bakteriyel özelliğe de sahiptir. Saç dökülmesine sebep olan kafa derisindeki bakteri ve mikropları yok eder. Haftada bir kez, birkaç dakika uygulayacağın soğan suyu ile saçlarında gözle görülür bir değişim olacak.  Soğan kokusu kalmaması için şampuanla durula.

  • Güzelleşeyim derken zarar görmeyin!

    Güzelleşeyim derken zarar görmeyin!

    Türk kadınları süresi geçen kozmetik ürünlerini kullanmaya devam ediyor. O çok sevdiğiniz makyaj malzemelerinin de bir ömrü olduğunu unutmayın ve zarar görmemek için tarihi geçen ürünleri kullanmayın!

    Yeni Asır’da yer alan habere göre her şey gibi makyaj malzemelerinin de bir kullanım süresi var. Fakat makyaj malzemelerinin de son kullanma tarihlerinin olduğunu biliyor muydunuz? Birçoğumuz bu konuda dikkatli değiliz, hatta süresi geçtikten sonra altı yıl kullanmaya devam ediyoruz.

    Kadınların en uzun süre kullandığı kozmetik malzemelerinin başında göz farı geliyor. Normalde göz farının kullanım süresi altı ay, ancak Avrupa’da bu oran altı yıla kadar uzuyor! Bozulduğunu anlamadıkları bir ruju dört yıl, fondöteni üç yıl kullanan kadınlar sağlıklarını riske attıklarını bilmiyor. Altı aylık kullanım süresi olan maskara ise genellikle iki yıl boyunca makyaj çantasındaki yerini koruyor, tıpkı pudralarda olduğu gibi.

    PAO İŞARETİNE BAKIN

    Kadınların makyaj malzemelerini atmaya kıyamadığına dikkat çeken uzmanlar, Kadınlar gıdada kullanım süresine dikkat ediyor. Örneğin sütün tarihi geçmişse hemen atıyor. Ancak söz konusu kozmetik malzemeler olduğunda genellikle kullanım süresine dikkat edilmiyor. Bir kozmetik malzemesini yenilerken iki kere düşünüyor. Oysa kullandığınız kozmetik ürünler de tükettiğiniz gıdalar kadar taze ve tüketmeye uygun olmalı diyorlar. Ürünlerin son kullanım tarihleri ambalajları üzerinde belirtiliyor. Başka önemli bir nokta ise açıldıktan sonra ürünü kullanabileceğiniz süreyi gösteren PAO (Period After Opening yani açıldıktan sonraki raf ömrü) işareti. Bu işaret kapağı açık kavanoz resminin içinde sayı ve “M” harfinden oluşuyor. Kavanoz şeklinin içinde “3M” yazıyorsa bu ürünün açıldıktan sonra üç ay içinde tüketilmesi gerektiğini gösteriyor.

    2 HAFTADA 1 YIKAYIN

    Kozmetik ürünlerinin tıpkı kıyafetler gibi düzenli olarak temizlenmesi gerektiğini belirten uzmanlar, kozmetik ürünlerin ömrünün uzatılması için de şu tavsiyelerde bulunuyor:

    Fırçaları iki haftada bir yıkayın.
    Süngerleri ise her kullanımdan sonra mutlaka yıkayın.
    Kullandığınız ürünü açık bırakmayın.
    Kapağını mutlaka sıkı sıkı kapatın.
    Fırçaları nemli havlu gibi yerlerin üzerine bırakmayın.
    Ürünler, aşırı sıcağa maruz kalmamalı.
    Aynı zamanda kozmetik ürünler, banyo gibi nem oranının yüksek olduğu yerlerde de bırakılmamalı.
    Göz kalemlerini düzenli olarak temizlenmiş kalemtıraş yardımıyla açın.

  • Bakımlı ve Hoş Kadın Nasıl Olunur?

    Bakımlı ve Hoş Kadın Nasıl Olunur?

    Güzellik her ne kadar göreceli bir kavram olsa da bakımlı kadın nasıl olunur? Sorusu cevabını bulmadı.

    Kadınlar Kulübü olarak derlediğimiz yazıyla bakımlı kadın nasıl olurun cevabını aradık ve bakın neler bulduk!

    Siz de göz kamaştırmak ve dikkatleri üzerinize çekmek için bu taktikleri uygulayabilirsiniz.

    Bakımlı kadın olmak için öyle çok uğraşlar içine girmenize gerek yok. Yapacağınız birkaç uygulamayla herkes tarafından kabul edilen bakımlı kadın profiline ulaşabilirsiniz.

    Bakımlı ve Hoş Kadın Nasıl Olunur? | 6

    İşte bakımlı kadın olmanın sırları

    Saç

    Ne kadar bakımlı olursanız olun saçlarınız dağınık ve bakımsızsa hiçbir yere varamazsınız bizden söylemesi. Bakımlı kadın olabilmenin kuralı saçlardan geçiyor.

    Kaşlar

    Yüzdeki en dikkat çekici detaylardan biri olan kaşların her daim bakımlı olması şart. Çıkmaya başlamış kaşlar, doğru alınmamış kaş yapısı gibi sorunlar bakımsız görünmenize neden olur.

    Makyaj

    Makyaj her kadını güzelleştirir ancak doğru uygulanmadığında o etkiyi bulamayabilirsiniz. Makyajınızı yüz hatlarınızı iyi tanıyarak yaparsanız bakımlı kadın olmayı yakalayabilirsiniz.

    El ve Tırnaklar

    Bakımlı kadın olmanın koşullarından biri de kuşkusuz el bakımı. Elleriniz, tırnaklarınız bakımlıysa çoğu şeyin üstesinden geldiniz sayılır.

    Giyim

    Saç, kaşlar, makyaj, el ve tırnaklar derken giyimi yok sayamayız tabi ki. Vücut bakımınız kadar giyiminiz de önemli. Giydiğiniz kıyafetin vücudunuza uygun olması gerekir.

    Koku

    Bir kadının bakımlı olmasını tamamlayan unsurlardan biri de kokusu. Dışarıdan bakımlı olarak algılandığınızda sizi yakından inceleyenler bu konuda yanılmadıklarını kokunuz sayesinde anlayacak.

    İşte tüm bu kurallara uyduğunuzda bakımlı kadın olmanın kapısını aralamış sayılırsınız.

  • 2017’de bu saç rengini herkeste göreceğiz!

    2017’de bu saç rengini herkeste göreceğiz!

    Renkli saç modası bu yılda kendini göstermeye devam ediyor. Tabii tek bir farkla; geçtiğimiz yıl trend olan pembe saçların yerine bu sene mavi saçlar aldı.

    Rengarenk saç modasından sonra pembe saçlar bir sezon boyunca trend olurken 2017 yılında en çok hangi renk ve tonlarının meşhur olacağı belli oldu.

    2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 7 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 8 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 9 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 10 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 11 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 12 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 13 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 14 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 15 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 16 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 17 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 18 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 19 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 20 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 21 2017'de bu saç rengini herkeste göreceğiz! | 22

  • Kış aylarında dolgun ve şekilli dudaklar

    Kış aylarında dolgun ve şekilli dudaklar

    Dolgun ve şekilli dudaklar her kadının hayali. Günümüzde buna ulaşmak çok da zor değil artık. Kişinin dudak özelliklerine bağlı kalarak yapılan dudak dolguları istenilen kalınlığa ulaşmamızı sağlıyor. Dudak şekli kişiye özgüdür. Kalp şeklinde, daha yassı, elma gibi, uzun ve ince, kısa ve ince, daha aşağıya doğru veya bunların bir karışımı tarzında olabilen dudaklarda kalınlaştırmak ve daha dolgun ve belirgin hale getirmek mümkün. Dudak şeklimizi değiştirmeden kalınlaşmayı sağlayan bu dolgu uygulamaları hafif bir kalınlık isteyenlerde tek bir uygulama ile daha iddialı sonuçlar isteyenler için ise en az iki veya üç seans da kat kat uygulanarak doğal görüntüden vazgeçmeden yapılır.

    Daha çok nemli dudaklar için…

    Peki dolgular sadece dudaklarımızı kalınlaştırıyor mu? Hyaluronik asit dolgular yerleştirildikleri yerde su tutarak bölgenin içeriden nemlenmesini de sağlarlar. Bu nemlenme dudaklardaki çatlakların azalmasını, dudakların daha nemli ve canlı gözükmesini sağlar. Düzenli yapılan dudak dolgusu sadece dudaklarınızın kalınlaşmasını değil, aynı zamanda mukoza kalitesinin artmasına neden olur. Dudaklarında hiç kalınlaşma istemeyenler için de alternatifler mevcut. Hyaluronik asit içerikli çapraz bağ yapısı olmayan veya çok az olan enjeksiyonlar ile dudakları kalınlaştırmadan da nemli tutmak mümkün. Bu uygulamaları yılda 3 kez yapmak yeterli olur. Nemlendirici ve deri kalitesini geliştirici bu enjeksiyonlar özellikle Amerika da yeni çıkan ürünlerle giderek daha çok talep edilir hale geldi. Dudakların ıslak mukoza dediğimiz ruj sürülen bölgesine yapıldığı gibi üst dudakla burnumuz arasındaki alana da yapılarak dikey kırışıklıkların gelişimi yavaşlatılır.

    Dudaklarım yaşlanmasın…

    Yeni nesil dudak dolguları aynı zamanda antienflamatuar etkiye sahiptir. Dudaklarda yaşlanma, güneş ışınları ve dış etmenlere bağlı meydana gelen hasarlar enflamasyon dediğimiz bir süreci başlatır. İşte bu zararlı sürecin yavaşlatılmasında ve hasarın kontrol altında tutulmasına hyaluronik asit yardımcı olur. Düzenli dudak dolgusu uygulamaları bu özellikleri ile de dudak yaşlanmanızda frene basmanızı ve yılların daha yavaş akmasını sağlar. Yapım sırasında kullanılan iğne çapının küçük olması dolgunun az miktarda tam istenilen yere verilmesini sağlar. Hareketli bir yapı olan dudaklarımızın ıslık çalma ve gülme pozisyonlarında şekline bakarak dolgu yerleştirilmesi önemlidir. Elbette iğne ile yapılan işlemler her zaman morluk riski taşır fakat bu ince dolgular çok ince iğnelerle yapılabildiği için morarma olasılığı da çok düşük. Dudak dolgusu kalitesi tıpkı diğer dolgu ve malzemelerde olduğu gibi çok önemli. Kaliteli markalardan şaşmamak lazım aksi takdirde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir.

    Dudak peelingleri…

    Evet, yanlış okumadınız. Kimyasal soyma işlemleri sadece yüzünüz için değil. Dudak derisi ve mukozasının da yenilenmesi ve daha pürüzsüz olması için kimyasal peelingler yapılır.
    Bu özellikli dudak peelinglerinin hemen arkasından kullanılacak besleyici kremler elde edilecek sonuçların daha iyi ve uzun soluklu olmasını sağlar.

    Dudak lazeri…

    Dudaklarda değişik lazerler kullanılabilir. İnce kırışıklıkların yok edilmesinde kullanılan yüzeyel karbondioksit ve erbium lazerlere ek olarak, dudak derisinin kısalmasını sağlayan derin lazerler de dudakların daha güzel ve şekilli olmasında kullanılır… Sağlıklı, nemli, kırışıksız, şekilli ve dolgun dudaklar artık tüm bu uygulamaların ışığında ulaşılabilir. Kış ayları ise bu işlemler için en uygun zaman.

    PROF. DR. REHA YAVUZER / AKŞAM

  • Boyun kırışıklığından kurtulmanın 10 yolu

    Boyun kırışıklığından kurtulmanın 10 yolu

    Birçok insan akıp giden yıllara rağmen fiziksel güzelliğini korumak için çeşitli yollara başvursa da, birtakım deformelerin önüne geçmek sanıldığı kadar kolay olmuyor. Bu deformeler arasında boyun kırışıklığı ve cilt sarkması da ilk sırada yer alıyor.

    Ciltteki bazı bölgeler daha erken deforme olarak yaşlılığı iyice ortaya çıkartıyor. Özellikle boyun bölgesi, göz kapağından sonra en ince deriye sahip bölge olması nedeniyle daha erken deforme oluyor. Buna karşın aynı oranda da ihmal edilen bölge yine boyun.

    Gıdının belirginleşmesi, deride ince kırışıklıklar, tavuk derisi görünümü, sağa sola dönerken abartılı kırışık görüntü, yatay çizgilerin derinleşmesi, hatta çift çene sorunu cilt ile ilgili en sık karşılaşılan şikayetleri oluşturuyor. Bu şikayetlerden kurtulmak için doğru zamanda tedaviye başlayarak düzenli aralıklarla tekrar etmek gerekiyor. Teknolojik gelişmelere paralel olarak bu tür sorunlardan kurtulmanın artık daha kolay olduğunu belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Hülya Sağlam, boyun kırışıklığı ve sarkmasına karşı yapılacak uygulamaları şöyle aktarıyor:

    Botoks: Acısız ve basit bir yöntem olan botoks; kaş arası, göz çevresi ve alın çizgilerinin ortadan kaldırılmasında etkili oluyor. Botoks ile boyun yatay çizgilerine 2 cm ara ile enjeksiyonlar yapılarak kırışıklıklar azaltılabiliyor. Uygulama, 10 dakika yapılabiliyor. Aynı işlemin 4-6 ayda bir tekrarlanması daha etkili sonuçlar alınmasını sağlıyor.

    Mezoterapi: Boyun ve dekolte bölgesine yapılan mezoterapi, cildin kırışıklıklarının azaltılması, nem kazandırma ve lifting (yüz ve boyun kaldırma) amacıyla uygulanıyor. Mezoterapi, içeriğinde hyalüronik asit, vitamin ve proteinler barındırıyor. İnce iğne ile deri içine verilerek uygulanan mezoterapinin, haftada 1 kez ortalama 6 seans yapılması öneriliyor.

    Fraksiyonel lazer uygulaması: Fraksiyonel lazer uygulaması deri altındaki hücrelerin yenilenmesini sağlayarak, daha gergin ve kırışıksız bir cilde kavuşturuyor. Fraksiyonel lazer ile deriye kaybettiği elastikiyet geri kazandırılabiliyor. Aynı zamanda boyundaki kahverengi, kırmızımsı lekeler azaltılabiliyor. Ablatif (soyucu) uygulamalarla boyundaki et benleri de iz kalmayacak şekilde tedavi edilebiliyor.

    İğneli radyofrekans: İğneli radyofrekans, derinin üst tabakasında hasar oluşturmadan, dermis tabakasında kolajen ve elastik dokunun artışını sağlıyor. Böylece kırışıklıklar ve mevcut izler azalıyor, cilt uzun süreli sıkılaşıyor. İğnelerin uzunluğu, istenen derinliğe göre ayarlanabiliyor. Uygulama genellikle bir ay aralıklar ile 2-4 seans yapılıyor.

    Cilt bakımı ve kimyasal peelingler: Cilt bakımı ve kimyasal peelinglerin genellikle ayda bir sıklıkta yapılması öneriliyor. Ancak kullanılan ürünlerin güvenilir olmasına özellikle dikkat edilmesi gerekiyor. Aksi takdirde fayda yerine kalıcı zararlar yaşanabiliyor. Bu uygulamalar yüz bölgesine yapılırken boyun bölgesinin de ihmal edilmemesi gerekiyor. Meyve asitleri kullanılarak yapılan kimyasal peelingler ile ölü hücreler atılarak cildin yenilenmesi ve lekelerden kurtarılması mümkün olabiliyor.

    PRP uygulaması: RP uygulaması, kişinin kendi kanından elde edilen plazmanın problemli alana enjeksiyonu ile yapılıyor. Yüz, boyun ve saç bölgelerine uygulanan PRP yöntemi, fraksiyonel lazer veya dermapen ile birlikte kullanılabiliyor. Uygulamanın genellikle ayda bir olmak üzere 3-4 seans yapılması yeterli görülüyor.

    Lipoliz: Lipoliz, yağın parçalanmasını sağlayan maddenin yağ içerisine enjeksiyonu ile uygulanıyor. Çene altındaki yağlanmanın azaltılabildiği lipoliz uygulaması, üç hafta aralıklarla 4 seans yapılıyor.

    Örümcek ağı ve iple asma: Çok sayıda ince ipin ağ gibi cilt altına yerleştirilmesi olarak bilinen ”örümcek ağı” yöntemi ile cildin gerilmesi ve kırışıklıkların giderilmesi sağlanabiliyor. İpler vücutta yaklaşık 240-300 gün içinde eriyor, olumlu etkileri 2 yıla kadar sürüyor. Yüz ve boyun için yaklaşık 20 dakikalık sürede kırışıklıkları açmak, sarkmaları düzeltmek mümkün olabiliyor.

    Odaklı ultrason (Ameliyatsız yüz germe): Odaklı ultrason ile odaklanmış ses dalgaları kullanılarak cildin alt katmanlarındaki taşıyıcı dokularda kolajen üretimi uyarılıyor, böylelikle ciltte sıkılaşma ve gerginlik sağlanıyor. Ameliyatsız bir cilt sıkılaştırma yöntemi olan odaklanmış ultrason ile gevşeme ve sarkmalar, 30-60 dakikalık tek bir seans ardından elde edilen cilt altı bağ dokusu yenilenmesi ve güçlenmesi ile tedavi ediliyor. Yılda 1 kez öneriliyor.

    Dolgu uygulaması: Yüzde ve boyunda yatay derin çizgilerin altına yapılan hyalüronik asit molekülü olan dolgu uygulaması ile uygulama yapılan bölgede dolgunluk sağlanıyor, cilt nemleniyor, sıkılaşıyor. Burun kenarından aşağıya inen çizgilerin, dudak üzeri çizgilerin ve dudağın dolgunlaştırılmasında, göz çevresi ile alın çizgileri ile gözaltı çukurlarının düzeltilmesinde kullanılan uygulamanın yılda bir kez tekrarlanması öneriliyor.

    BOYUN KIRIŞIKLIĞINI ÖNLEMENİN İPUÇLARI

    • Sırt üstü ve kabarık olmayan bir yastıkla yatmak boyun kırışıklığının oluşumunu azaltmada etkili oluyor.
    • Otururken veya hareket halindeyken boynun dik tutulması gerekiyor.
    • Egzersiz olarak gün içerisinde boynunuzu mümkün olduğunca geriye alıp 5 saniye bekleyin, dik pozisyona alıp birkaç saniye dinlenin. Bu çalışmayı 10 kez tekrarlayın. Bu egzersizin yanı sıra göğüs kaslarını kuvvetlendiren hareketler de boyna iyi geliyor.
    • Boyun kasları için en etkili spor yüzme. Yüzme, hem sağlığa hem de gençleşmeye yarıyor.

    • Masajın toparlayıcı etkisi var. Sert bir lifle banyoda boyun derisi pembeleşinceye kadar ovalama yaptıktan sonra besleyici bir yağ ile masaj yapın. Yukarı doğru ve enseye doğru hareketler önem taşıyor. Sağ elle boyun sol tarafı, sol elle de sağ tarafından enseye doğru çekilmeli. Baş ve orta parmaklar arasında boyun derisini hafif kaldırıp bırakın. Elinizin tersi ile hafifçe vurarak çene altında masajı tamamlayın.
    • Yüzünüzle birlikte mutlaka boynunuzu da günlük temizleyici jel veya sütlerle temizleyin. Boynunuzu aşağıdan yukarı doğru masaj uygulayarak nemlendirin. Güneşe çıkarken güneş koruyucuyu ihmal etmeyin.

  • Bu makyaj tüyolarına bir göz atın!

    Bu makyaj tüyolarına bir göz atın!

    Makyaj, uygulama sürecinde pek çok detayı barındıran ve farklı alanlarda bilgi sahibi olmayı gerektiren bir konu.

    Yüz anatomisi bilgisinden doğru ürün seçimine, geniş bir bilgi donanımı gerektiren makyaj konusunda bazı önemli unsurlar kusursuz bir görünümün anahtarını oluşturuyor…

    Görenin bir daha dönüp dikkatle baktığı, alışveriş yaparken birilerinin yanınıza gelip rujunuzu ya da allık markanızı sorduğu kişi olmak hoşunuza gidecekse bu bilgilere mutlaka kulak verin. Siz bir ressam, yüzünüz de tuvalinizse bu makyaj bilgileriyle çok daha göz alıcı birine dönüşebilirsiniz.

    Temeli sağlam atın

    Günün koşuşturması sırasında yüzümüz hava kirliliği gibi olumsuz koşullardan etkileniyor. Buna bir de yağlanma vb. eklenince, sağlıklı bir cilde kavuşmak için yüzümüzü temizlememiz gerekiyor. Bu noktada da devreye tonik giriyor. Makyaj için kullanacağımız tüm ürünlerden istediğimiz performansı alabilmek için de temiz bir yüz sağlam bir temel anlamına geldiğinden önce cildi güzelce tonikle silmeliyiz. Tonik sağladığı hijyenin yanı sıra, ciltteki gözenekleri sıkılaştırdığından yağlanmayı da azaltıyor. Yağdan arınmış olan cilt, makyaja hazır hale geliyor.

    Bakışlara anlam vermeye hazırsanız…

    Derin anlamlar yüklü bakışlara sahip olmak için kalem ya da sıvı eyeliner kullanabilirsiniz. Günümüzde sıvı eyeliner daha çok tercih edildiğinden biz de size doğru ve etkili eyeliner kullanımı için dört adımdan oluşan minik bir tüyo vermek istedik:

    – Birinci adım:
    İşe göz makyajı uygulamak istediğiniz alanın çerçevesini çizerek başlayın.

    – İkinci adım:
    Çerçevesini çizdiğiniz alanın içini doldurun.

    – Üçüncü adım:
    Gözünüzün dış köşesinden başlayıp şakaklarınıza doğru eyeliner’ınızı sürün ve son olarak kuyruğunu uzatın.

    – Dördüncü adım:
    Alt kirpik çizginize dek kalın bir çizgi çekin.

    Göze son dokunuş

    Maskara göz makyajının son dokunuşunu yapan üründür. Gözlere derinlik katan maskara seçiminizde tercihinizi smoky olarak adlandırılan türden yana kullanırsanız kirpikleriniz uzar, kıvrılır ve dolgunlaşır.

    Şimdi sıra farda

    Makyaj yaparken far sürmeyi sevmeyenler arasındaysanız fakat gözünüzde bir efekt yaratmak istiyorsanız, şampanya ya da bej rengi bir far kullanabilirsiniz. Bu aydınlık size açık renk bir fon yaratacağından, hem bakışlarınıza canlılık kazandırır hem de yorgun görünümü ortadan kaldırır.

    Rujsuz olmaz

    Kullanmak istediğiniz rujunuzla eş renkteki bir dudak kalemiyle önce dudaklarınızı çerçeveleyip sonra da dudaklarınızı boyayın. Rujunuzu sürün ve transparan bir pudrayla rujun üzerinden geçin. Pudradan sonra yine rujunuzu sürdüğünüz zaman dudak makyajınızı sabitlemiş olacaksınız.

    Allık makyajın cilasıdır

    Güzellik söz konusu olduğunda geçmişten bugüne gelen bir inanış da elmacık kemiklerinin kadını güzel gösterdiği yönündedir. Bu bölgeyi ön plana çıkarmak için, renk tonu cilde yakın ama biraz daha koyu olan bir allığı şakaktan çeneye doğru sürmektir. Bu uygulama sayesinde yüzünüz daha güzel bir görünüme kavuşur.

    (BİRGAN BİLEKE / SÖZCÜ)