Blog

  • Güllaç Kızartması Tarifi

    Güllaç Kızartması Tarifi

    Güllaç Kızartması Nasıl Yapılır ? Güllaç Kızartması Malzemeleri Nelerdir ? Güllaç Kızartması Tarifi…

    Malzemeler
    5 yaprak güllaç, 2 su bardağı süt
    Tarçın, karanfil, rendelenmiş portakal
    kabuğu, antepfıstığı
    200 gram çekirdeksiz sarı kuru üzüm
    5 çorba kaşığı tozşeker
    200 gram kıyılmış badem veya ceviz
    2 adet yumurta, 1 su bardağı susam

    Kızartmak için: Sıvıyağ
    Şerbeti için: 2 su bardağı tozşeker
    1 su bardağı su
    1 tatlı kaşığı limon suyu
    1 çorba kaşığı gülsuyu

    Güllaç Kızartması Yapılışı
    Şerbet için, malzemeyi kaynatıp soğumaya bırakın. İçerisine 1 çorba kaşığı gül suyunu ilave edin. İç malzemesi için, tozşeker, badem ya da ceviz, kuru üzüm, tarçın, karanfil, rendelenmiş portakal kabuğunu ve fıstığı karıştırın. 2 su bardağı sütü ısıtıp, güllaç yapraklarını sütle ıslatın. Yumuşayan güllaç yapraklarını ikiye bölün. Üzerine 1 çorba kaşığı iç harçtan koyup, iki tarafını da kapatarak iki parmak alınlığında yassı bir şekilde sarın. Cam bir tepsiye dizin. 2 yumurtayı çatalla çırpın. Güllaç sarmaları önce yumurtaya, sonra susama bulayıp kızgın sıvıyağda kızartın. Servis tabağına alıp, üzerine soğuk şerbeti gezdirerek servis yapın.

  • Kadınlar Saç Dökülmesini Gizliyor

    Kadınlar Saç Dökülmesini Gizliyor

    Saç dökülmesi sorununun tüm dünyada milyonlarca kadını etkilediğini belirten Türk Hair Trans Genel Direktörü Handan Acıkök, her beş kadında bir görülen problemin kadınlar tarafından gizlendiğini söyledi.

    Saç dökülmesinin tamamen erkek odaklı bir problem olarak görüldüğünün altını çizen Acıkök, kadınlarda yaygın olarak konu ile ilgili soru sormama, konuşmama/derdini anlatmama, saklama ve reddediş durumu olduğunu söyledi. Tedavi yöntemlerinin, gelişmelerin ve yeniliklerin gözden kaçırıldığının altını çizen Acıkök, erkeklerde ise tam tersine saç estetiğine ve saç operasyonlarına ilginin arttığını belirtti.

    Genetik yatkınlık, otoimmünite, menapoza bağlı hormonal dalgalanmalar ve değişiklikler, doğum sonrası dönem, ağır diyet uygulamaları, doğum kontrol haplarının kesilmesi gibi pek çok sebebin haricinde kalıcı düzleştirici saç uygulamaları, günlük saç fönleri, hormonal tedaviler, saç rengi açma veya koyulaştırma işlemleri gibi uygulamaların saça zarar verdiğini açıklayan Acıkök, kadınların, dökülme ve kayıp alanları değişik saç stilleriyle örtmeye çalıştığını söyledi.

    Kadınların 5’te biri saç dökülmesi sorunu yaşıyor

    Yaklaşık olarak her 5 kadından birinin yaşlılık, hastalık ve menopoz sonrası oluşan hormonal değişiklikler gibi nedenlerle saç dökülmesi problemi yaşadığına işaret eden Türk Hair Trans Genel Direktörü Handan Acıkök “Kadınlarda en sık görülen dökülme şekli ‘androjenetik alopesi’ yani erkek tipi dökülmedir. Bu tür dökülmelerde tipik olarak üst kısımlarda ve saç ön çizgisinde yer alan saçlarda incelme göze çarpıyor, ayrıca tüm saç tellerinde incelme/dökülme görülebiliyor. Bu karşın kadınlar yaygın olarak konu ile ilgili soru sormama, konuşmama/derdini anlatmama, saklama veya reddetmeyi tercih ediyorlar. Saçlarının dökülen kısımlarını değişik saç stilleri ile örtmeye çalışıyorlar” şeklinde konuştu.

    Erkeklerin saç estetiğine ilgisi artıyor

    Dünya üzerinde saç ekimi operasyonlarının genel durumu ile ilgili bilgiler veren Türk Hair Trans Genel Direktörü Handan Acıkök, Uluslararası Saç Cerrahisi Birliği (ISHRS) tarafından yayınlanan sonuçlara değindi:

    “Uluslararası Saç Cerrahisi Birliği’ne göre dünya üzerinde her yıl yaklaşık 300 bin kişi saç ektiriyor. Yayınlanan en son verilere göre dünyada saç ekimi yapılma oranları özellikle Kanada’da, Orta Doğu’da ve Asya’da giderek artıyor. Saç ekiminin giderek standart bir uygulamaya dönüştüğü son 6 yılda ise Ortadoğu’da saç ekimi oranları %454 oranında ve Asya’da % 345 oranında arttı. On yıl öncesine dek erkeklerin estetik konusuna meraklı olacağına, estetik cerrahlar bile inanmıyordu. Çünkü o dönemlerde estetik girişimlerin yüzde 10’u erkeklere uygulanırken, bugün erkeklerin bu ameliyatlardaki payı yüzde 30’a yükselmiş durumda”

  • İnsülin iğnesi tarihe oluyor!

    İnsülin iğnesi tarihe oluyor!

    Nova Başkan Yardımcısı Doustdar insülinin 10 yıl içinde ağızdan tablet yoluyla alınacağını söyledi. Esnek insülinin ise AB’de kullanıldığını belirten Doustdar “Yakında dünyada yaygınlaşacak” dedi

    Diyabet hastalığı nedeniyle günde iki defa insülin enjekte eden hastalara Nova Nordisk Global Başkan Yardımcısı Mike Doustdar’dan müjdeli haber geldi. Diyabetliler artık günlük iğne sayısını bire düşürebilecek. 10 yıllık süreç içinde de iğnelerin yerini ağız yoluyla alınan kapsüller alacak.

    Esnek insülin iğnesinin ise henüz Türkiye’de bulunmadığını belirten Doustar, şu anda AB ülkelerinde olduğunu, yakında tüm dünyada yaygınlaştırılacağını söyledi. Dünyada gün geçtikçe yaygınlaşan ve obezite ile birlikte sayısı artan diyabet hastalığı ile ilgili çalışmalar yapan Doustdar, diyabet hastalarının sürekli kullanmak zorunda olduğu insülin oranını düşürmek ve hastalıkla mücadelenin şeklini değiştirmek amacıyla çalışmalar yapıldığını belirtti.

    Doustdar “Diyabet hastalığının çaresini bulmak için yapılan araştırmalara özellikle ABD hükümeti çok para harcıyor. Fakat diyabet çok boyutlu bir hastalık. Çünkü genetik boyutu var. Tip 1 çocukluk yaşında tip 2 ise yaşlılık sırasında ortaya çıkıyor. Diyabet, yaşam tarzı, obezite, yaş ve sigara içmekle bağlantılı bir hastalık. Yeni nesil insülinler üretildi. Kullanım kolaylığı olan insülin enjeksiyon sayısını azaltma imkanı var. Şimdi günde bir enjeksiyona indirdik. Çok yakında haftada bir enjeksiyona düşürülecek. Yakın zamanda ise şu anda yapılan klinik araştırmalarda tablet insülin üzerinde çalışılıyor. Klinik testleri bitirildikten sonra piyasaya sürülecek. Bu 10 yıllık süre içinde olabilir”dedi.

  • Elleriniz ruh halinizi ele veriyor

    Elleriniz ruh halinizi ele veriyor

    Hisar Intercontinental Hospital Psikiyatri Bölümü Uzmanı Dr. Bilal Ersoy anlattı. Obsesif Kompulsif Bozukluğun takıntılı düşünce ve bunları bertaraf etmeye yönelik takıntılı davranışların anksiyetenin şekil değiştirmiş biçimleri olarak karşımıza çıktığını dile getiren Uzm. Dr. Ersoy; ‘Kişi bu ısrarlı düşünceleri kendi zihninin ürünü olarak görür, ancak bu düşüncelerin mistik, davranışların törensel bir tarafı vardır. Nadiren farkındalık yoktur, çoğu hasta takıntılı düşüncelerini ve davranışlarını ”abartılı” veya “saçma” bulur.’ diye konuştu.

    Gereğinden Fazla Temizlik Yapıyorsanız Dikkat Edin!

    Takıntılar çok farklı biçimlerde ayrı ayrı veya bir arada bulunabilir. En sık görülen saplantılar bulaşma-kirlilik takıntılarıdır. Eşyaların, ortamın veya insanların kirli olduğu, temasa geçildiğinde bu kir veya mikrobun kendisine ve yakınlarına bulaşabileceği endişesi yaşanır. Bulaşma-kirlilik takıntısında eller anahtar bir rol oynar. Çünkü dış dünyaya ve diğer insanlara en çok ellerimizle temas ederiz. Öte yandan ellerimiz, sürekli gözümüzün önündedir. Bu tür takıntıları olanlar için ellerin hijyeni, tırnakların uzunluğu, başkalarının ellerini ne kadar temiz tuttukları çok önemlidir. Bulaşma ve kirlilik saplantısı olanlar, bunaltı yaratan düşünceleri yatıştırmak için zorunlu bir biçimde temizlik yapar, yıkanır veya bu durumlardan kaçındığını düşünerek umuma açık yerlerde ortak kullanılan eşyalara dokunmaz. Kapılar, koltuklar, kalemler, para, kısaca birçok elin değdiği şeylere dokunmaktan kaçınırlar. Mecburen dokunduklarında, ellerini kolonyalı mendille veya yıkayarak temizlemek isterler.

    Evin dışındaki hayat, kontrol edilemediğinden tekinsizdir, kendilerini en çok evde rahat hissederler. Hem evi hem de aile bireylerini kendi temizlik şartlarına uydurmaya çalışırlar. Bazıları için temizlik takıntısı dayanılmaz hale gelmiştir. Dışarıdan eve gelen herkesin derhal banyoya gidip kıyafetlerini çamaşır makinesine atmasını ister. Evdeki en küçük dağınıklığa veya kırıntıya tahammülleri yoktur. Sıkça temizlik yaparak kendilerini yorarlar. Sıvı sabun, çamaşır, bulaşık deterjanı gibi ”hijyenik” maddeler normalin üzerinde kullanılır. Kıyafetler ve çarşaflar sıkça yıkanır. Sürekli su ve kimyasallarla temasta olduklarından ellerde egzama, çatlama, yıpranma, buruşma gözlenebilir. Kısaca bu hastalığa sahip olanların elleri çabuk yaşlanır. Saplantılar şiddetliyse bazen kişi temizlik dışında başka bir şey yapamayacak hale gelir.

    Tedbirli misiniz? Kontrol delisi mi?

    Kuşku-emin olamama diğer sık görülen obsesyonlardandır. Bunun yarattığı sıkıntıyı yatıştırmak için kapı kilidi, ocak, pencereler defalarca kontrol edilir. Kimi hastalar yaşam alanlarındaki her şeyin simetrik olması veya belirledikleri bir düzen içinde kalması için uğraşır. Bazen istifleme olarak adlandırılan biriktirme davranışı aşırıya kaçabilir.

    Herkesin Saplantısı Vardır; Önemli Olan Bunlara Saplanıp Kalmamaktır!

    Çoğumuzun zihninde, sıklığı ve şiddeti değişen irili ufaklı saplantılar bulunur. Ancak obsesif-kompülsif bozukluğu olanlar bu takıntılarla boğuşur ve yorulurlar. Takıntılarını fazla takarlar. Hastalık ilerlediğinde başka şeylere zaman ayıramadan gün boyu bu düşünce ve davranışlarla uğraşırlar. Çoğu zaman yapılan bir işin şekli, işlevinin önüne geçer. Örneğin kirlilik takıntıları olan biri için elini belli bir sayıda sabunlamak elini temizlemenin önüne geçer. Veya kıldığı namazın şeklen uygun olmadığını düşünen biri için şekil, ibadetin önüne geçer. Bazı takıntılar o kadar farklı ve mahrem olabilir ki kişi bunları anlatmaktan utanabilir veya çekinebilir. Böyle takıntılar nedeniyle kendilerini ahlaki olarak yargılayıp suçlayabilirler. Bazen bu takıntılar hastaları, diğer sorumluluklarına zaman ayıramayacak biçimde yavaşlatır (obsesif yavaşlık). Hasta iş yerinde veya evde çevresi tarafından eleştirilebilir. Hastalar fark etmeden, takıntılarını diğer kişilere de bulaştırma eğilimindedir. Bu yakın ilişkilerde sorunlara neden olur. Obsesif-kompulsif Bozukluğa, depresyon, tik bozuklukları, yeme bozukluğu, kleptomani, hipokondriyazis (Hastalık hastası) eşlik edebilir. Diğer psikiyatrik durumların birçoğunda olduğu gibi, Obsesif-Kompulsif Bozukluğu olanlar yakınları tarafından eleştirilir ve kınanırlar. Takıntıları kendilerinin yarattığı ve iradeyle bunların üstesinden gelinebileceği kanısı yaygındır.

    Obsesif Bir Kişiliğiniz Var mı?

    Obsesif kişilikler (hastalık boyutunda olmadığında) genellikle mükemmeliyetçi, ayrıntıcı, düzenli, tutumlu ve inatçıdırlar. Prensiplerinden ödün vermezler. Ciddi ve olgun görünürler. Onurlu ve gururludurlar, yaptıkları iş nedeniyle laf işitmek istemezler. Hata yapmaktan korkarlar, eleştiri yapmayı severler. Bu özellikler hem meslek seçiminde hem de kariyerlerinde önemli rol oynar. Ancak hastalık ağırsa sosyal ve mesleki işlevselliği bozar, o zaman tedavi gerektirir. Tedavisi sabır ve zaman isteyen ruhsal bir hastalıktır. İyileşme yavaş olur. Tedavide hedef takıntıların tamamen değil yeterince geçmesi olarak belirlenmelidir. İlaç tedavisine ek olarak bilişsel davranışçı terapi yöntemleri uzun süreli iyileşme için vazgeçilmezdir.

  • Kasım’da Mango Başkadır

    Kasım’da Mango Başkadır

    netmoda.com Kasım ayı boyunca sürecek olan yepyeni bir yarışma ile takipçilerinin karşısına çıkıyor ve onları modanın önemli markalarından MANGO ile buluşturuyor. Mango’nun 2013/2014 Sonbahar Kış sezonu ürünlerinin yer aldığı yarışmanın konsepti ise “Kasım’da Mango Başkadır!”. Sen de yeni sezonda yer alan yepyeni ürünler ile trend kombinler yapabilir ve yarışmamıza katılabilirsin. Tek yapman gereken 06.11.2013-06.12.2013 tarihleri arasında netmoda.com’a uğrayarak kombinini oluşturmak. Mango jüri üyeleri tarafından belirlenecek olan en beğenilen ilk 3 kombinden biri seçilebilir ve hediye çeklerinin sahibi olabilirsin. Tarzına güveniyor ve MANGO ile en trend kombini ben oluştururum diyorsan netmoda.com’a bekleniyorsun.

    netmoda.com açıldığı günden bu yana yerli, yabancı pek çok ünlü marka ile iş birliği yaparak onları kullanıcılarıyla buluşturdu. Kullanıcılarına kendi tarzlarını oluşturarak binlerce çeşit kombin yapma seçeneği sunarken aynı zamanda moda ve güzellik gibi konularda onların sorularını yanıtlıyor. Yeni sezon ayakkabı, çanta, elbise modelleri ile pek çok seçenek sunarak onları nasıl kombinleyebilecekleri hakkında tavsiyeler veriyor. Verdiği tavsiyeler ile kullanıcılarına yardımcı oluyor ve aynı zamanda onları yeniliklerden haberdar ediyor.

    Daha önce de dünyaca ünlü markalar ile yarışma düzenleyerek bu markalar ile kullanıcılarını buluşturan netmoda.com’da dereceye giren yarışmacılara hediye çeki ya da kombinlerinde kullandıkları ürünler hediye edildi. Butigo, Forever New, Sagaza Madrid ise bu yarışmalardan sadece birkaçı. Dereceye girmek için kullandığın ürünler ile jürinin en beğendiği ilk 3 kombinden biri olmak yeterli.

  • Gribe yakalanmamak için buna dikkat

    Gribe yakalanmamak için buna dikkat

    Kulak burun boğaz uzmanı Op. Dr. Murat Koç, kış aylarında vücut ısısı korunduğu takdirde gribe yakalanma riskinin azalacağını söyledi.

    Özel Memorial Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op Dr. Murat Koç, yaklaşan kış ayları ile birlikte gribal virüslerin artacağını söyleyerek vatandaşlara dikkat edilmesi gereken konular hakkında bilgi verdi. Mevsim geçişlerinde görünen solunum yolu enfeksiyonlarının iki ana başlıkta değerlendirildiğinin altını çizen Koç, “Basit soğuk algınlığı hastalıkları ve gribal hastalıklar, gribin neden olduğu diğer kulak burun boğaz hastalıkları, boğaz enfeksiyonu, faranjit ya da bademcik iltihabıdır. Toplumda yaygın olarak görülen soğuk algınlığı halidir. Bunu yapan çok sayıda etken mevcuttur. Etkenlerin yüzde 90’ının dan fazlası virüslerdir. Soğuk algınlığı yapan virüsler, özellikle vücut ısısındaki ani değişimlere çok duyarlıdır. Vücut ısısındaki ani düşüşler, bizde enfeksiyon yapmasını kolaylaştırıyor. Bu mevsim geçişlerinde hem gün içerisindeki ısı değişiklikleri hem de 1 aylık periyodu ele aldığımızda, günler bazında yaşadığımız ani ısı değişiklikleri vücudun direncini ciddi anlamda düşürüyor ve soğuk algınlığına sebebiyet veriyor. Gribal hastalıklarda, vücut ısısının değişimi kadar beslenme de çok önemlidir çünkü gribal enfeksiyonlar, soğuk algınlığına yol açan diğer enfeksiyonlardan biraz daha ağır geçiyor. Bunda da vücudun besin desteğini iyi yapmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
    “GRİP AŞISINI HERKESE ÖNERMİYORUZ”

    Grip aşısının kullanımı hakkında da bilgi veren Murat Koç, şunları kaydetti:
    “Grip aşısı toplumda yaygın olarak hemen herkese önerebileceğimiz bir aşı değil. Aşı her yıl enfeksiyon yapan 2 veya 3 virüs ajanına karşı bizi koruyor. Oysa ki biz onlarca virüs etkeni ile karşı karşıyayız. Grip aşısının içeriğinde olmayan, herhangi farklı bir virüs bizi enfekte edebilir. Aşıdan yüzde 100 koruyuculuk beklememek gerekiyor. Bizim aşıları önerdiğimiz hasta grubu 65 yaş üstü yaşlılar, genç erişkin grupta kronik hastalığı olan, herhangi bir nedenle kemoterapi görmüş kanser hastaları, kronik akciğer hastaları ve düşkün vaziyette olan yaşlı hastalara bakanlar.”

  • Facebook depresyon nedeni…

    Facebook depresyon nedeni…

    Başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor”

    “Bin kişi üzerinde sosyal paylaşım siteleri konusunda yapılan ankete göre, başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor”

    Kafkas Üniversitesi (KAÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ali Osman Engin, “Göteborg Üniversite’nden bir grubun bin kişi üzerinde sosyal paylaşım siteleri konusunda yaptığı ankete göre başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor” dedi.

    Engin, sosyal paylaşım sitelerinin bireysel düzeyde psikolojik travmalara neden olduğunu belirterek, bunun örneklerinin medyada görüldüğü söyledi.

    İnsanların kendi ölçülerinde sosyal paylaşım sitelerine sınır koyamadığını ancak sosyal paylaşım sitelerinin insanların sınırlarını zorladığına dikkati çeken Engin, “Toplumsal ve bireysel açılardan genel kabul ve red alanları birbirine karışmıştır. Bozulan sosyal yapıyla ilgili sınırsızlıkları sosyal paylaşım siteleri teşvik etmektedir” diye konuştu.

    Engin, Göteborg Üniversite’nden bir grubun bin kişi üzerinde sosyal paylaşım siteleri konusunda anket yaptığını anlatarak, şunları kaydetti: “Ankete göre, başkalarının hayatlarını Facebook üzerinden takip eden internet kullanıcıları, bunları kendi hayatlarıyla kıyasladıktan sonra bunalıma giriyor. Araştırmayı yapan gruptan Leif Dent, bu durumu sahte bir hayata benzeterek, “Facebook’ta insanlar, hayatlarının en güzel anlarını ve en güzel resimlerini paylaşır. Bu paylaşımlar diğer insanların yanılmasına sebep olur çünkü paylaşımı yapan insanın gerçek hayatını veya mutsuz anlarını Facebook’ta göremezsin. Başkalarının sanal hayatını kıskanmak, sosyal paylaşım siteleriyle beraber insanları etkileyen problemler arasına girdi” diyor. Ergenlik öncesi ve ergenlikte sosyal ağların ve teknolojinin sürekli ve uzun saatler kullanılması kaygıya, depresyona ve daha başka psiko-patolojilere neden olabildiği düşünülüyor.”

    “Facebook ve Twitter kimlik krizine sokuyor”

    Engin, Oxford Üniversitesi’nde yapılan araştırmada da Facebook ve Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinin gençleri kimlik krizine soktuğunun belirlendiğini kaydetti.

    Sosyal paylaşım sitelerinde vakit geçirmenin dikkat eksikliğine ve sözsüz iletişime neden olabileceğine dikkat çeken Engin, şöyle devam etti: “Günümüzün en temel sosyal sorunlarının başında gelen sosyal paylaşım sitelerinin özellikle çocuklar ve gençler üzerindeki olumsuz etkilerini belirlemek amacıyla oldukça yoğun çalışmalar yapılıyor. Şüphesiz gençlerin toplumsal varlığımızın devamı ve milli, manevi, sosyal ve kültürel değer ve normlarımızı edinip benimsemeleri ve insanlık adına yeni medeniyet değerlerini üretebilecek düzeyde katkı sağlamaları bekleniyor. Toplumsal birlik ve beraberlik adına bunun gerçekleşmesi oldukça önemlidir.”

    Engin, öte yandan sosyal paylaşım siteleri kullanımının 5 yaşın altına düştüğünü sözlerine ekledi.

  • Burçlara Diyet Önerileri

    Burçlara Diyet Önerileri

    Burçların kişisel özellikleri değiştiği gibi beslenme şekilleri de farklılık gösteriyor. Hangi burç nasıl beslenmeli ? Hangi burcun diyeti nasıl olmalı ? İşte tüm bu soruların cevabı…

    KOÇ BURCU
    Modayı takip eden ve giydiklerini kendisine yakıştırmayı bilen Koçlar kilo sorunları olmayan şanslı burçlar arasında yer alırlar. İleri yaşlara kadar formda kalmayı, genç görünmeyi bilirler. Enerjik ve oldukça aktiftirler. Ancak diyet yapmak sabır işi olduğundan kolay kolay yanaşmazlar. Yediklerini kolayca yakıyorlar. Spora çok düşkünler. Çok ağır bir diyete gereksinimleri yok. Abur cubur tüketmeyi seviyorlar.
    KOÇLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER
    C vitamini hücrelerdeki oksidasyon işlemini hızlandırır. Ayrıca çabuk absorbe edilen ve vücuttan kolayca atılan bir vitamindir. Kuşburnu, greyfurt, ananas, portakal, limon, elma, şeftali, mango, böğürtlen, kayısı, muz, soya fasulyesi, brokoli ve diğer yeşil sebzeler, dana eti, ciğer, kırmızı biber, patates ve lahanada bolca bulunur.
    Bunun dışında;
    Vitamin P içeren: Biber, kayısı, kiraz, üzüm çeşitleri, limon, portakal, greyfurt, maydanoz, kuru erik, taze erik, kuşburnu.
    Demir içeren: Et ürünleri, balık, yeşil yapraklı sebzeler, yumurta, avokado, rafine edilmemiş buğday ürünleri, karahindiba, çilek, soğan.
    Manganez içeren: Yeşil sebzeler, taze yeşil biber, salatalık, hardal bitkisi, yumurta, buğday ürünleri, badem, ceviz, böğürtlen, hurma, kestane, muz.
    Vitamin A içeren: Süt, tereyağı, peynir, yumurta, muz, balık yağı, sarı ve yeşil renkli tüm sebze grubu, bamya, ıspanak, avokado, mango, papaya, ananas, portakal, kayısı, bal kabağı, et ve ciğer ürünleri.
    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B12 içeren: Sakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt tavsiye edilebilir.

    BOĞA BURCU
    Çabuk kilo almaya müsaitler. Çok aktif kişiler değiller. Bu yüzden yediklerini yakmakta sorun yaşarlar. Diyet yapmaktan hiç mi hiç hoşlanmıyorlar. Hayvansal gıdaları tercih ediyorlar. Mükellef bir sofraya asla hayır diyemezler. Troit bezi düzgün çalışmadığı için az bile yeseler kolayca kilo alıyorlar.
    BOĞALAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER
    Doğum haritanızda Venüs’ünüzü kontrol edin. Önerdiğimiz besinleri doktorunuza danışarak kullandığınızda daha sağlıklı bir yaşam size sunulabilir. Doğum haritalarında Venüs etkileri ağır basan kişilerin (Boğa burcuysanız veya Yükselen burcunuz Boğa ise) vücutlarındaki mineral ve vitamin dengesine dikkat etmeleri gerekir. Vitamin dengesi olarak A (carotene), K, E, niasin, mineral olarak ise bakır, çinko, biotin, iyot, inositole dikkat etmek gerekir. Venüs’ün bozuk açılarında, vücuda giren şeker ve karbonhidratlar kolay kolay yakılamaz ve direkt yağa dönüşürler. Bu besinlerden kaçınılması doğru olacaktır. Oranlarını dengeleyemeyeceğinizden dolayı bakır ve K vitamini alımı doktor tavsiyesi eşliğinde ayarlanabilir. Okyanus algı, klorella, bol klorofil ve iyot ihtiva ettiği için çok faydalıdır.
    Bunun dışında;
    İyot içeren: Kuşkonmaz, soğan, sarımsak, havuç, bezelye, domates, ıspanak, deniz ürünleri, iyotlu tuzlar.
    Vitamin A içeren: Süt, tereyağı, peynir, yumurta, muz, balık yağı, sarı ve yeşil renkli tüm sebze grubu, bamya, ıspanak, avokado, mango, papaya, ananas, portakal, kayısı, balkabağı, et ve ciğer ürünleri.
    Vitamin E içeren: Tereyağı, süt, peynir ürünleri, bitkisel sıvı yağlar, yeşil yapraklı sebzeler, yumurta, kahverengi pirinç uygundur. Patates cipsleri, tuzlu fıstık, fındık gibi çerezler vücuttaki E vitaminini eksiltir ve yok eder. Bu tip besinler klorlu maddelerle kaplanarak hazırlanır (Unutmayın, klorlu bu çeşit yiyecekler ve klorlu su, vücuttaki E vitaminini yok eder).
    Vitamin K içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, ıspanak, süt, domates, havuç, yulaf.
    Bakır içeren: Deniz ürünleri, taze ciğer, badem, patates, üzüm, salatalık, mısır, kuşkonmaz.
    Çinko içeren: Buğday tohumu, sebzeler, limon, kestane, soda, bal, deniz hayvanlarının çoğu, havuç, soğan, tavuk, kuru maya.
    Biotin içeren: Maya, baklagiller, et, midye, faydalı besinler arasındadır.

    İKİZLER BURCU
    Çok hareketlidirler. Ne yeseler yakabilme şansına sahipler. Aktif bir yaşam sürdürdükleri için kilo sorunu ile pek karşılamazlar. Diyet yapmayı sevmiyorlar. Özellikle aynı besin grubuyla yapılan perhizlere tahammülleri yok. Ne zaman bir şey onları huzursuz etse abur cubur tüketiyorlar. Çabuk hazırlanan yemekleri tercih ediyorlar. Düzenli bir yemek alışkanlıkları yok.
    İKİZLER İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER
    B1, B6, B12, B15. Kalsiyum, niasin, potasyum, magnezyum, fosfor, bira mayası. Mineraller vücuda kalsiyum alımını dengeler. Kalsiyumun vücut tarafından kullanılmasına fosfor, magnezyum ve C vitamini yardımcı olur. Örneğin kalsiyum almadan 30 dakika önce, 1 limon veya portakal suyu içmek de aynı işi görür. Bu, kalsiyumun vücut tarafından tutulmasını kolaylaştıracaktır.
    Ayrıca;
    Vitamin D içeren: Güneş ışığı, en doğal olanıdır. Güneş ışığı, deri üzerine düştüğü zaman vücut onun içindeki maddeyi
    D vitaminine dönüştürür. Bunun dışında tereyağı, krema, somon balığı, balık yağı, yumurta sarısı, yeşil salatalar, süt ürünleri.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, kemikli et, yağlar, yoğurt, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, bamya, bezelye, karnabahar.
    Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates.
    Magnezyum içeren: Fıstık, bezelye, yeşil sebzeler, deniz ürünleri, esmer ve beyaz pirinç, portakal, hindistan cevizi.
    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B12 içeren: Sakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt.
    Vitamin B15 içeren: Esmer pirinç, bira mayası, balkabağı, susam, rafine edilmemiş tahıllar.
    Niasin içeren (bir çeşit B vitaminidir): Bira mayası, beyaz ve kırmızı et, balık, süt.
    Vitamin B6 içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.
    Potasyum içeren: Patates, soya fasulyesi, salatalık, hardal tohumu, ıspanak, domates, kiraz, elma, erik, muz, kavun, karpuz, vücut için yararlı olacaktır.

    YENGEÇ BURCU
    Kilo almaya müsaitler. Enerjik değiller. Yediklerini kolayca yakamıyorlar. Mideleri aşırı hassas. Hazmetme problemleri sık sık yaşıyorlar. Spor yapmaktan hoşlanmıyorlar. Çok iyi aşçılar ve sürekli yemekle haşır neşir olmaları kilo almalarına neden oluyor. Tencere yemeklerini çok seviyorlar. Kan dolaşımları zayıf.
    YENGEÇ İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER
    Vitamin B2 içeren
    Peynir ürünleri, süt, tavuk, sakatatlar, balık ürünleri, yumurta, soya fasulyesi, lifli sebzeler, badem.
    Vitamin B6 içeren
    Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.
    Potasyum içeren
    Patates, soya fasulyesi, salatalık, hardal tohumu, ıspanak, domates, kiraz, elma, erik, muz, kavun, karpuz.
    Germanyum içeren
    Sarımsak, ginseng, aloa vera öneriliyor.

    ASLAN BURCU
    Sosyal bir kişi oldukları için genelde dışarıda yemek yemekten zevk alıyorlar. Çok hızlı olmasa da iyi çalışan bir metabolizmaya sahipler. Spor yapmayı seviyorlar.
    ASLANLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Vitamin dengesi için A (carotene), B1, B5, B12, B15, mineral dengesi için iyot, klorofil, manganez, folik asit, niacin ve ko-enzim Q10 oranı kontrol edilmelidir.
    Örneğin;
    Okyanus algı klorella, bol klorofil ve iyot ihtiva ettiği için çok faydalıdır. B vitaminleri ise karışık tabletler halinde değil, tek başına alındığı takdirde vücut tarafından daha iyi absorbe edilebilir.
    İyot içeren: Kuşkonmaz, soğan, sarımsak, havuç, bezelye, domates, ıspanak, deniz ürünleri, iyotlu tuzlar.
    Manganez içeren: Yeşil sebzeler, taze yeşil biber, salatalık, hardal bitkisi, yumurta, buğday ürünleri, badem, ceviz, böğürtlen, hurma, kestane, muz.
    Klorofil içeren: Bütün yeşil yapraklı lifli sebzeler, özellikle ıspanak, karahindiba, yeşil hardal bitkisi.
    Vitamin A içeren: Süt, tereyağı, peynir, yumurta, muz, balık yağı, sarı ve yeşil renkli tüm sebze grubu, bamya, ıspanak, avokado, mango, papaya, ananas, portakal, kayısı, balkabağı, et ve ciğer ürünleri.
    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B5 içeren: Soya fasulyesi, yumurta sarısı, baklagiller.
    Vitamin B12 içeren: Sakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt.
    Vitamin B15 içeren: Kahverengi pirinç, bira mayası, balkabağı, susam, rafine edilmemiş tahıllar.
    Folik asit içeren: Meyveler, domates, yeşil yapraklı sebzeler, sakatatlar, bira mayası, mısır, ıspanak.
    Niasin içeren (bir çeşit B vitaminidir): Bira mayası, beyaz ve kırmızı et, balık, süt.
    Ko-enzim Q10 içeren: Uskumru, sardalye, fındık, çok koyu yeşil yapraklı sebzeler (brokoli,ıspanak, karahindiba), kepekli tahıllar faydalı olacaktır.
    Vitamin ve Mineraller Dengesi…

    BAŞAK BURCU
    Yediklerini aslında gayet çabuk yakabilen Başaklar, gıdalarına dikkat ediyorlar. Çoğunlukla kilo problemleri yok. Ev yemeklerini seviyorlar. Eğer diyet yapmaları gerekiyorsa programa harfiyen uyarlar. Sebze ve meyveden hoşlanıyorlar.
    BAŞAKLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    B1, B6, B12, B15, kalsiyum, niasin, potasyum, magnezyum, fosfor, bira mayası. Mineraller vücuda kalsiyum alımını dengeler. Kalsiyumun vücut tarafından kullanılmasına fosfor, magnezyum ve C vitamini yardımcı olur. Örneğin kalsiyum almadan 30 dakika önce, 1 limon veya portakal suyu içmek de aynı işi görür. Bu, kalsiyumun vücut tarafından tutulmasını kolaylaştıracaktır.
    Ayrıca;
    Vitamin D içeren: Güneş ışığı en doğal olanıdır. Güneş ışığı deri üzerine düştüğü zaman vücut onun içindeki maddeyi D vitaminine dönüştürür. Bunun dışında tereyağı, krema, somon, balık yağı, yumurta sarısı, yeşil salatalar, süt ürünleri.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, kemikli et, yağlar, yoğurt, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, sebzeler (bamya, bezelye, karnabahar).
    Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates.
    Magnezyum içeren: Fıstık, bezelye, yeşil sebzeler, deniz ürünleri, esmer ve beyaz pirinç, portakal, hindistan cevizi.
    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B12 içeren: Sakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt.
    Vitamin B15 içeren: Esmer pirinç, bira mayası, balkabağı, susam, rafine edilmemiş tahıllar.
    Niasin içeren (bir çeşit B vitaminidir): Bira mayası, beyaz ve kırmızı et, balık, süt.
    Vitamin B6 içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.
    Potasyum içeren: Patates, soya fasulyesi, salatalık, hardal tohumu, ıspanak, domates, kiraz, elma, erik, muz, kavun, karpuz sağlığınız için önemlidir.

    TERAZİ BURCU
    Çabuk kilo almaya müsaitler. Bundan pek memnun değiller. Yediklerini çabucak yakamıyorlar. Davetlere gitmeyi çok seviyorlar. Kalorili yiyeceklere düşkünler. Hareketli değiller. İlerleyen yaşlarda kilo alımı daha fazla yükseliyor. Eğer gerekiyorsa bir egzersiz programını başarıyla uyguluyorlar.
    TERAZİLER İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Kuşkonmaz, soğan, sarımsak, havuç, bezelye, domates, ıspanak, deniz ürünleri, iyotlu tuzlar. Vitamin A içeren: Süt, tereyağı, peynir, yumurta, muz, balık yağı, sarı ve yeşil renkli tüm sebze grubu, bamya, ıspanak, avokado, mango, papaya, ananas, portakal, kayısı, bal kabağı, et ve ciğer ürünleri.
    Vitamin E içeren: Tereyağı, süt, peynir ürünleri, bitkisel sıvı yağlar, yeşil yapraklı sebzeler, yumurta, esmer pirinç uygundur. Patates cipsleri, tuzlu fıstık, fındık gibi çerezler vücuttaki E vitaminini eksiltir ve yok eder. Bu tip besinler, klorlu maddelerle kaplanarak hazırlanır. Vitamin K içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, ıspanak, süt, domates, havuç, yulaf. Bakır içeren: Deniz ürünleri, taze ciğer, badem, patates, üzüm, salatalık, mısır, kuşkonmaz. Çinko içeren: Buğday tohumu, sebzeler, limon, kestane, soda, bal, deniz hayvanlarının çoğu, havuç, soğan, tavuk, kuru maya.
    Biotin içeren: Maya, baklagiller, et ve midye, faydalı besinler öneriliyor.

    AKREP BURCU
    Metabolizmaları iyi çalışıyor. Kas yapıları çok güçlü. Yediklerini kolayca yakıyorlar. Spor ve egzersizi seviyorlar. Her türlü besini tüketebilirler.
    AKREPLER İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Vitamin B2 içeren: Peynir ürünleri, süt, tavuk, sakatatlar, balık ürünleri, yumurta, soya fasulyesi, lifli sebzeler, badem.
    Vitamin B7 içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıl.
    Potasyum içeren: Patates, soya fasulyesi, salatalık, hardal tohumu, ıspanak, domates, kiraz, elma, erik, muz, kavun, karpuz.
    Biotin içeren: Maya, baklagiller, et, midye.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, kemikli et, yağlar, yoğurt, tuna balığı, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, bamya, bezelye, karnabahar.
    Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates faydalı besinler arasındadır.

    YAY BURCU
    Metabolizmaları gayet iyi çalışıyor. Orta yaştan sonra kilo alımı özelikle kalça bölgesinde yüksek. Sosyal kişiler oldukları için sürekli bir şeyler atıştırmayı seviyorlar. Ancak spor ve egzersizden hoşlanıyorlar. Hareketliler. Diyet yapmayı sevmiyorlar. Dünya mutfağına meraklılar. Her türlü yemeği kolayca tüketiyorlar.
    YAYLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER
    Vitamin dengesi olarak B2, B5, B6, B12, B15, E, F, niasin, mineral dengesi olarak ise sülfüre, lesitine dikkat edilmelidir. Özellikle diyetlerde, GLA (gamma linoleik asit), kolayca zayıflamaya, organlardaki (özellikle kalp) ve vücuttaki yağların kolay eritilmesine yardımcı olur. Sülfür kaynağı balık, yumurta, et, kuşkonmaz, soğan, kakao, badem ve ceviz, lesitin kaynağı karpuz çekirdeği, ayçiçeği çekirdeği ve bitkisel kaynaklı yağlar, yumurtanın sarısı, Yaylar için faydalı besinler arasında sayılabilir.

    OĞLAK BURCU
    Hareketli kişiler değiller. Spor ve egzersizden hoşlanmıyorlar. Kemik yapıları çok güçlü. Yediklerini pek kolay yakmıyorlar ancak formlarını koruma şansları yüksek. Hemen hemen hepsi çalışma hayatını seviyor. Doğal olarak ofiste yenilebilecek gıdalara, çabuk hazırlanan yiyeceklere yöneliyorlar. Akşam eve döndüklerinde yatana kadar atıştırıyorlar. Yemek düzenleri bu nedenle pek yok.
    OĞLAKLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Florin içeren: Lahana, kuşkonmaz, karnabahar, patates. Silis içeren: Arpa, yulaf, soğan. Selenyum içeren: Tüm deniz bitkileri, balık, karaciğer, maya, selenyumlu toprakta yetişen tüm sebzeler, mısır, bezelye, buğday, mercimek. Vitamin A içeren: Süt, tereyağı, peynir, yumurta, muz, balık yağı, sarı ve yeşil renkli tüm sebze grubu, bamya, ıspanak, avakado, mango, papaya, ananas, portakal, kayısı, bal kabağı, et ve sakatatlar. Bakır içeren: Deniz ürünleri, taze ciğer, badem, patates, üzüm, salatalık, mısır, kuşkonmaz. Vitamin D içeren: Güneş ışığı en doğal olanıdır. Güneş ışığı deri üzerine düştüğü zaman vücut onun içindeki maddeyi D vitaminine dönüştürür. Bunun dışında tereyağı, krema, somon ve turna balıkları, balık yağı, yumurta sarısı, yeşil salatalar, süt ürünleri.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, kemikli et, yağlar, yoğurt, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, bamya, bezelye, karnabahar. Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates. Magnezyum içeren: Fıstık, bezelye, yeşil sebzeler, deniz ürünleri, esmer ve beyaz pirinç, portakal, hindistan cevizi seçilebilir. Ayrıca Satürn açıları vücut kinetiğinin zorlandığını gösterdiği için diğer insanlara göre daha çabuk etkilenebilen Oğlaklar, enerji depolanmasında yardımcı ve hastalıklara karşı koruma sağlayan C vitaminini daha fazla tüketebilirler. C vitamini hücrelerdeki oksidasyonu hızlandırır. Ayrıca çabuk emilen ve vücuttan dışarı kolayca atılabilen bir vitamindir. Kuşburnu, greyfurt, ananas, portakal, limon, elma, şeftali, mango, böğürtlen, kayısı, muz, soya fasulyesi, brokoli ve diğer yeşil sebzeler, dana eti, ciğer, kırmızı biber, patates, lahana.

    KOVA BURCU
    Yediklerini kolayca yakıyorlar. Gerekirse diyet yapabilirler ancak uzun süreli egzersizleri daha çok tercih ediyorlar. Sık aralıklarla yemek yemiyorlar.
    KOVALAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Vitamin olarak: B1, B6, B12, B15, Vitamin D (veya Güneş ışığı), kalsiyum, magnezyum, fosfor ve potasyum alımına dikkat edilmelidir.
    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B6 içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.
    Vitamin B12 içeren: VSakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt.
    Vitamin B15 içeren: Esmer pirinç, bira mayası, bal kabağı, susam, rafine edilmemiş tahıllar.
    Vitamin D içeren: Güneş ışığı, en doğal olanıdır. Güneş ışığı deri üzerine düştüğü zaman vücut onun içindeki maddeyi D vitaminine dönüştürür. Bunun dışında tereyağı, krema, somon balığı, balık yağı, yumurta sarısı, yeşil salatalar, süt ürünleri.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, kemikli et, yağlar, yoğurt, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, sebzeler (bamya, bezelye, karnabahar).
    Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates.
    Magnezyum içeren: Fıstık, bezelye, yeşil sebzeler, deniz ürünleri, esmer ve beyaz pirinç, portakal, hindistan cevizi.
    Potasyum içeren: Patates, soya fasulyesi, salatalık, hardal tohumu, ıspanak, domates, kiraz, elma, erik, muz, kavun, karpuz tercih edilebilir.

    BALIK BURCU
    Kilo almaya elverişliler. Egzersizden hoşlanmıyorlar. Aktif yaşamıyorlar. Saatlerce uyuyabilir veya oturabilirler. Kilo alımı duygusal yaşamlarıyla birebir alakalı.
    BALIKLAR İÇİN ÖNERİLEN VİTAMİN VE SEBZELER

    Vitamin B1 içeren: Maya, et, fıstık, rafine edilmemiş pirinç, soya fasulyesi.
    Vitamin B2 içeren: Peynir ürünleri, süt, tavuk, sakatatlar, balık ürünleri, yumurta, soya fasulyesi, lifli sebzeler, badem.
    Vitamin B6 içeren: Yeşil yapraklı sebzeler, muz, tahıllar.
    Vitamin B12 içeren: Sakatatlar, ciğer, yumurta sarısı, süt.
    Biotin içeren: Maya, baklagiller, et, midye.
    Kalsiyum içeren: Süt ürünleri, yağlar, yoğurt, tuna balığı, ceviz, fındık, badem, brokoli, limon, portakal, sebzeler (bamya, bezelye, karnabahar).
    Fosfor içeren: Balık, et, yumurta, fırın patates önerilebilir.

  • Fayans temizlemenin püf noktaları…

    Fayans temizlemenin püf noktaları…

    Beyaz derz dolgu veya beyaz alçı ile araları doldurulan banyo, mutfak, tuvalet, balkon veya hol kalebodur derzleri,fayans ara çizgileri kir leke tutar ve kararır. Kötü bir görüntü ortaya çıkar. Bazı yerler beyaz, bazı yerler siyah kirli bir görüntü alır. Hiç bir hanım evinde bunu istemez. Fayans aralarını temizlemek, beyazlatmak için çeşitli püf noktaları ararlar. Bu bazen çamaşır suyu olur, porçöz olur, bazen yeni çıkan fayans arası beyazlatıcı boyama kalemi ve bazende değişik leke çıkarıcı temizleme malzemeleri kullanırlar.

    Fayans Araları Nasıl Beyazlatılır

    Fakat sizlere evde yapılabilecek doğal temizlik ürünlerinden bir çözüm. 7 Bardak su- yarım su bardağı soda maden suyu, bir fincan limon suyu yarım fincan beyaz sirke ile evde kendi temizlik malzemesini kendiniz hazırlayabileceğimiz ve fayans aralarını beyazlatmak için el yapımı ev temizliği için doğal bir formül.

    Kararan fayans aralarını kolayca temizlemenin yolları için tıklayabilirsiniz !

  • Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu

    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu

    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu Galerimizde Sizlerle…

    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu

    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    Calvin Klein 2014 İlkbahar Koleksiyonu
    2014 Calvin Klein İlkbahar Koleksiyonu
    2014 Calvin Klein İlkbahar Koleksiyonu
    2014 Calvin Klein İlkbahar Koleksiyonu
    2014 Calvin Klein İlkbahar Koleksiyonu
    2014 Calvin Klein İlkbahar Defilesi
    2014 Calvin Klein İlkbahar Defilesi
    2014 Calvin Klein İlkbahar elbise modelleri
    2014 Calvin Klein İlkbahar elbise modelleri
    Calvin Klein
    Calvin Klein

    calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (1) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (2) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (3) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (4) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (5) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (6) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (7) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (8) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (9) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (10) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (11) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (12) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (13) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (15) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (16) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (18) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (20) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (22) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (25) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (34) calvin_klein_2014_ilkbahar_koleksiyonu (35)