- 14 Ağustos 2009
- 53.301
- 42.832
TURABİ TEHDİDİ
Turabi, “Diskalifiye edilirsem, neden olanı da kolundan tutar götürürüm. Ben Türkiye’ye uçarken o da hastaneye gider“ dedi
İkinci kez Survivor’dasın, ne umdun ne buldun?
Vallahi Abi; ‘Survivor All Star’ biraz umduğum gibi, bir konuda da ummadığım gibi... Şartların zorluğu, tam umduğum gibi. Ama Hakan gibi adamların çakallıklar yapacağını ummamıştım. Önceki yarışmada da vardı çakallar ama şimdikiler daha profesyonel!
‘Survivor’ın senin için en güzel ve en kötü yanı nedir?
En güzel yanı, yarışmak ve burada kendini bir şey sanan insanlara hadlerini bildirmek... En kötü yanı kaybetmek, hele de hiç sevmediğim karakterlere karşı...
Üç defa uyarı aldın ve oyunlardan diskalifiye edildin. Acun Ilıcalı “Programın temizliği açısından ilk harekette O’nu ihraç edeceğim” dedi. Bundan sonrası senin için nasıl geçecek?
Şimdi millet zannedecek ki, Turabi susar... Kimse kusura bakmasın; anamızın karnından doğarken bizde ‘R’yi (geri vites) unutmuşlar. Acun Abi çenemize mühür koymadı; ne kadar daha kalırsak, o kadar süre dokunmayacağız kimseye ama konuşmaya devam! Artık vurmak yerine, kazandığım andaki hareketlerimi güçlendireceğim ve o tavırlarımla kafalarına kafalarına vuracağım. Beş kuruş etmez adamlar için büyük finalden olmam!
Survivor senaryon ne? 
Seyirci beni severse finale taşır, sevmezse de gönderir. Sen istediğin kadar güçlü ol, son sözü halk söylüyor. Onun için “Finale gideceğim, birinci olacağım...” demesin kimse.
Öyle diyorsun da, kendine bir taht yaptın; elinde asan, kafanda tacın var; krallığını ilan ettin... Bunu isteyerek mi yapıyorsun?
Öyle görünüyorsa ne mutlu bana ama özel olarak yapmıyorum. Yalan sevgi gösterisinden nefret ederim. Bir insanı sevmiyorsan söylemen lazım. Ama insanlar öyle değil, senden nefret ediyor ama seviyormuş gibi davranıyor. Kavga ediyor, iki dakika sonra sarılıyor. Benim midem bulanıyor bunlardan baba... En iyisi uzak durayım, kendi kafama göre yaşayayım. Haa, kim geliyorsa yanıma başım gözüm üstüne.
‘Hedefim, ödül ve unvan’
Peki, elenirsen (gülerek “Ya da diskalifiye olursam... Allah göstermesin!” diyor) yapacağın ilk iş ne olacak?
Benim buraya geliş amacım para yani büyük ödül ve unvan... Kimse demesin, “Ben yarışmak için geliyorum, ödül önemli değil” diye...
Herkesin amacı para ve şampiyon olmak. Ya senin?
Şampiyon olmak derim! Büyük ödül de bana, şunun için gerekli Abi; kendi dövüş salonumu açmak istiyorum.
Madem Turabi bu kadar delikanlı, delikanlıca cevap vereceksin. Şu anda kapının ağzındasın, en küçük rüzgarda uçacaksın. Uçmana neden olan kişiyi dövmeden ayrılır mısın?
Diskalifiye olmama kim yol açarsa ben Türkiye’ye, o da hastaneye altı ay fizik tedavi olmaya gider. Açık ve net! Yok öyle; ben buradan onun yüzünden diskalifiye olacağım, o burada benim hayallerim üzerinden yarışmaya devam edecek. Buna izin vermeyeceğim, ama olursa, neden olanı da kolundan tutar götürürüm... Abi...
Tek kelimeyle...
Bozok: Balık
Hasan: Yalandan hümanist
Hilmi Cem: Kardeşim
Özlem: Saf ablamız
Sahra: Allah bir an önce anasının babasının yanına göndermeyi nasip etsin
Nadya: Sempatik ablamız
Begüm: Yalandan iyimser kardeşimiz
Doğukan: Benim lakabımı taklit eden mikro
Pascal: Sempatik bir abim, severim...
Anıl: İyi bir kardeşim
Berna: Sevmediklerimiz ortak olan bir kardeşimiz
Merve Aydın: Erkek Fatma derler ya... Öyle bir ablamız...
Serenay: Masum bir ablamız
Merve Oflaz: Bir şey ifade etmiyor, tanımıyorum...
Hakan Hatipoğlu: Mal!
NADYA: Yunan ‘Survivor’ı tatil gibiydi
‘Survivor All Star’dan ne umdun ne buldun?
‘Survivor’da ilk kez 2006’da yarıştım. Daha önce katıldığım yarışmacılar güçlüydü ama ‘All Star’dakiler gerçekten güçlü ve hızlı; bu kadar profesyonel olmalarını beklemiyordum.
Ne hedefledin? 
İlk yarışmada iki ay kalmıştım. Amacım, bu süreyi geçmek ve finale gitmek. Finalde kazanıp kazanmamak çok önemli değil; finale gidebileceğimi kanıtlamak istiyorum.
Kıbrıs’a gidebilecek misin?
Final için yarışmacı olarak mı, turist olarak mı? (gülüyor) Final için gidebilirsem çok mutlu olacağım.
Türkçe kavgalardan bir şey anlamıyorsun; ne hissediyorsun?
Yalniizzz… (Türkçe cevap veriyor, gülerek) Türkçe “Durun, yeter kavga!” diyorum... n Yarış-macılar mı, Türkleri mi kavgacı? 2006’daki Survi-vor’da biz Yunanlılar yarışmayı tatil gibi yaşıyorduk ama Türkler birbirlerini öldürüyorlardı, çok kavga vardı... Kavgaların asıl nedeni açlık!
Aynı denizin iki yakasınında yaşayan insanlarız. Neden bu kadar farklıyız?
Bence iki ülkenin insanları çok farklı değil. Yunanlar burada, bu kadar aç olsalardı, aynı tepkileri verirlerdi. Sonuçta iki millet de Akdeniz’in insanları, ses seviyeleri yüksek... Komşuu, aynııı...
‘All Star’ın en güzel ve en kötü yanı ne?
Yarışma kazanıp ödül yemeği aldığımız zaman her şey büyü gibi geliyor. Yemek için ağlamadıysan, bu yarışmanın ne olduğunu anlaman zor. Yemek yoksa ve açsam her şeyden nefret ediyorum...
Bir Yunan olarak Türkiye’deki ‘Survivor All Star’ı kazanıp, tarih yazma ihtimalin nedir?
Kazanmam imkansız, bunu biliyorum...Kazanamayacak olmamın milliyetimle ilgisi yok... Türkler ırkçı değil; Seyirciler, ada hayatımıza, karakterimize ve performansımıza göre puan veriyor...
Tek kelimeyle...
Bozok: Sevilebilecek bir koca ve baba ama maceracı
Hasan: Yalnız adam
Turabi: Dövüşle ilgili her şey
Hilmi Cem: Çok hızlı; kahvaltıda benzin içiyor sanki
Özlem: Mars’tan gelmiş Güneş’e gidiyor; Dünya’dan değil
Sahra: Sadece bir çocuk
Begüm: Komik, duygusal, ilginç, hassas...
Doğukan: Hiçbir fikrim yok. Sadece ünlü bir şarkıcının oğlu
Pascal: Çok eğlenceli; diskoyu getiren adam
Anıl: Yakışıklı, kızlar onun için ölüyor ama şanssız
Berna: Finale gitmeyi gerçekten istiyor
Merve Aydın: At (kişneme sesini taklit ediyor)
Serenay: Çok sempatik, fanlarının bebeği
Merve Oflaz: En düşük oyuncu ama takım için önemli
Hakan Hatipoğlu: Performansı iyi
PASCAL: Çocuklarımı çok özlüyorum
‘Survivor All Star’da ne umdun ne buldun? 
2011’deki ‘Survivor’ çok zordu, ama bu yarışma çok daha zor. Her şey değişti. Oyunlar televizyonda kolay görünebilir ama tam tersine çok sert...
Yarışmaya dair hedefin ne?
Ben Acun istiyor diye geldim. Çünkü benim ilk ‘Survivor’ım kavgayla bitti. Başlarda performansım düşüktü ama giderek yükseldi. Bu yüzden sadece devam ediyorum ama kim şampiyon olur bilmiyorum.
Diğer yarışmacılardan farkın, üç aylık bebeğini bırakıp gelmiş olman...
Kızım, Fransa Cannes’da kalıyor. Çocuklarımı çok özledim. Kızım Mari 19, Noa 8 ve Jena Elma 2 yaşında. Her gün onları düşünüyorum. Mesela bugün siz geldiniz, zaman geçiyor. Ama diğer günler çok fazla boş zamanımız oluyor ve her saniye onları düşünüyorum.
En çok neyi özledin?
İlk başta çocuklarımı... İstanbul’u da çok özledim; şehrin hastasıyım. Arkadaş-larımı ve sevgilimi çok özledim. Ama ‘Survivor’ böyle bir şey. Ben belki yüzde 100 şampiyon değilim ama biliyorum ki, döndüğümde sevgilim yüzde 100 beni bekliyor.
Türkiye’ye döndüğünde yapacağın ilk şey ne olacak?
İstanbul’a döndüğümde ilk hamama gideceğim. İkinci yapacağım şey de Taksim’de ıslak hamburger ve döner yemek.
Tek kelimeyle...
Bozok: Komik
Hasan: Adam
Turabi: Savaşçı
Hilmi Cem: Oyuncu
Özlem: Tatlı
Sahra: Safinaz
Nadya: Vücut
Begüm: çiçek
Doğukan: Kitap
Anıl: Kardeşim
Berna: Kız kardeşim
Merve Aydın: Koş
Serenay: Barselona
Merve Oflaz:
Victoria’s Secret
Hakan Hatipoğlu: Zeki
ACUN ILICALI’NIN ENERJi KAYNAKLARI 
Dominik, Amerika ve Türkiye arasında mekik dokuyan Acun Ilıcalı, her seferinde 30 saati bulan seyahatlerinin stresini futbol, Playstation ve kızı Melisa’yla atıyor
Yıllarca yanında bir kameramanla dünyayı dolaşıp ‘Acun Firarda’yı yapan Acun Ilıcalı, artık sadece bir ekran yüzü değil, aynı zamanda televizyon patronu...
Sunuculuk yaparken kurduğu Acun Medya’yı büyütüp, ardından TV8’i alan ve kanalın ortalama bir olan share’ini 10’un üzerine çıkarıp zirveye taşıyan Ilıcalı, kamera önündeki işini de bırakmadı.
‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ ve ‘O Ses Türkiye’ bitti, şimdilerde ‘Survivor All Star’ için Dominik’i komşu kapısı etti.
Her gidiş geliş ortalama 30 saatten fazla sürse de bir Dominik’te, bir Amerika’da, bir İstanbul’da olan Ilıcalı, nereden buluyor bu enerjiyi?
Yapımcının futbol ve playstation tutkusu malum... Dominik’te kaldığı villada dikkatimi çeken şeylerden biri, playstation seti oldu... Villanın salonunda kurulu dev ekranda turnuvalar düzenleyen Ilıcalı, ‘Survivor All Star’ın bantlarını bile buradan izliyor; bantları ileri ve geri oynatma işini de playstation koluyla yapıyor.
Bu arada iki akşamda bir Dominik’in kumsallarında arkadaşlarıyla iddialı futbol maçları oynuyor.
Devre arası konuşunca...
Bizim olduğumuz dönemde Seda Sayan ve Sinan Engin’in oğlu Oğulcan, Dominik’teydi. Futbolu bırakıp, İtalya’ya okumaya giden Oğulcan, Acun Ilıcalı ve Acun Medya yöneticilerinin rakibi Acun Medya çalışanları... 25’şer dakikalık iki devre maçın sonunda Acun ve ekibinin yenildiğine hiç tanık olmadım. Seyrettiğim ilk maçı farklı kazandılar. İkinci maçın ilk devresinde Acun ve arkadaşları 6 - 1 mağluptu. Devre arasında Acun bir konuşma yaptı ve maç 6 - 6 berabere bitti.
Maç 45 artı 50 dakika, ama muhabbeti günlerce... Sıcaklığın gölgede 30 derece olduğu Dominik’te saatlerce süren çekimlerin ardından istirahat yerine, futbol oynamayı tercih eden Acun Ilıcalı’nın bir diğer enerji kaynağı da dört kızı, özellikle de 13 aylık Melisa... Ilıcalı nereye, kızı Melisa da bakıcısıyla birlikte oraya...
Dominik’te bir villada kalan Acun Ilıcalı, salona kurdurduğu büyük ekran TV’de hem playstation oynuyor hem de ‘Survivor All Star’ın bantlarını izliyor.
http://www.milliyet.com.tr/turabi-tehdidi/cadde/ydetay/2042173/default.htm
Turabi, “Diskalifiye edilirsem, neden olanı da kolundan tutar götürürüm. Ben Türkiye’ye uçarken o da hastaneye gider“ dedi
İkinci kez Survivor’dasın, ne umdun ne buldun?
Vallahi Abi; ‘Survivor All Star’ biraz umduğum gibi, bir konuda da ummadığım gibi... Şartların zorluğu, tam umduğum gibi. Ama Hakan gibi adamların çakallıklar yapacağını ummamıştım. Önceki yarışmada da vardı çakallar ama şimdikiler daha profesyonel!
‘Survivor’ın senin için en güzel ve en kötü yanı nedir?
En güzel yanı, yarışmak ve burada kendini bir şey sanan insanlara hadlerini bildirmek... En kötü yanı kaybetmek, hele de hiç sevmediğim karakterlere karşı...
Üç defa uyarı aldın ve oyunlardan diskalifiye edildin. Acun Ilıcalı “Programın temizliği açısından ilk harekette O’nu ihraç edeceğim” dedi. Bundan sonrası senin için nasıl geçecek?
Şimdi millet zannedecek ki, Turabi susar... Kimse kusura bakmasın; anamızın karnından doğarken bizde ‘R’yi (geri vites) unutmuşlar. Acun Abi çenemize mühür koymadı; ne kadar daha kalırsak, o kadar süre dokunmayacağız kimseye ama konuşmaya devam! Artık vurmak yerine, kazandığım andaki hareketlerimi güçlendireceğim ve o tavırlarımla kafalarına kafalarına vuracağım. Beş kuruş etmez adamlar için büyük finalden olmam!
Survivor senaryon ne?
Seyirci beni severse finale taşır, sevmezse de gönderir. Sen istediğin kadar güçlü ol, son sözü halk söylüyor. Onun için “Finale gideceğim, birinci olacağım...” demesin kimse.
Öyle diyorsun da, kendine bir taht yaptın; elinde asan, kafanda tacın var; krallığını ilan ettin... Bunu isteyerek mi yapıyorsun?
Öyle görünüyorsa ne mutlu bana ama özel olarak yapmıyorum. Yalan sevgi gösterisinden nefret ederim. Bir insanı sevmiyorsan söylemen lazım. Ama insanlar öyle değil, senden nefret ediyor ama seviyormuş gibi davranıyor. Kavga ediyor, iki dakika sonra sarılıyor. Benim midem bulanıyor bunlardan baba... En iyisi uzak durayım, kendi kafama göre yaşayayım. Haa, kim geliyorsa yanıma başım gözüm üstüne.
‘Hedefim, ödül ve unvan’
Peki, elenirsen (gülerek “Ya da diskalifiye olursam... Allah göstermesin!” diyor) yapacağın ilk iş ne olacak?
Benim buraya geliş amacım para yani büyük ödül ve unvan... Kimse demesin, “Ben yarışmak için geliyorum, ödül önemli değil” diye...
Herkesin amacı para ve şampiyon olmak. Ya senin?
Şampiyon olmak derim! Büyük ödül de bana, şunun için gerekli Abi; kendi dövüş salonumu açmak istiyorum.
Madem Turabi bu kadar delikanlı, delikanlıca cevap vereceksin. Şu anda kapının ağzındasın, en küçük rüzgarda uçacaksın. Uçmana neden olan kişiyi dövmeden ayrılır mısın?
Diskalifiye olmama kim yol açarsa ben Türkiye’ye, o da hastaneye altı ay fizik tedavi olmaya gider. Açık ve net! Yok öyle; ben buradan onun yüzünden diskalifiye olacağım, o burada benim hayallerim üzerinden yarışmaya devam edecek. Buna izin vermeyeceğim, ama olursa, neden olanı da kolundan tutar götürürüm... Abi...
Tek kelimeyle...
Bozok: Balık
Hasan: Yalandan hümanist
Hilmi Cem: Kardeşim
Özlem: Saf ablamız
Sahra: Allah bir an önce anasının babasının yanına göndermeyi nasip etsin
Nadya: Sempatik ablamız
Begüm: Yalandan iyimser kardeşimiz
Doğukan: Benim lakabımı taklit eden mikro
Pascal: Sempatik bir abim, severim...
Anıl: İyi bir kardeşim
Berna: Sevmediklerimiz ortak olan bir kardeşimiz
Merve Aydın: Erkek Fatma derler ya... Öyle bir ablamız...
Serenay: Masum bir ablamız
Merve Oflaz: Bir şey ifade etmiyor, tanımıyorum...
Hakan Hatipoğlu: Mal!
NADYA: Yunan ‘Survivor’ı tatil gibiydi
‘Survivor All Star’dan ne umdun ne buldun?
‘Survivor’da ilk kez 2006’da yarıştım. Daha önce katıldığım yarışmacılar güçlüydü ama ‘All Star’dakiler gerçekten güçlü ve hızlı; bu kadar profesyonel olmalarını beklemiyordum.
Ne hedefledin?
İlk yarışmada iki ay kalmıştım. Amacım, bu süreyi geçmek ve finale gitmek. Finalde kazanıp kazanmamak çok önemli değil; finale gidebileceğimi kanıtlamak istiyorum.
Kıbrıs’a gidebilecek misin?
Final için yarışmacı olarak mı, turist olarak mı? (gülüyor) Final için gidebilirsem çok mutlu olacağım.
Türkçe kavgalardan bir şey anlamıyorsun; ne hissediyorsun?
Yalniizzz… (Türkçe cevap veriyor, gülerek) Türkçe “Durun, yeter kavga!” diyorum... n Yarış-macılar mı, Türkleri mi kavgacı? 2006’daki Survi-vor’da biz Yunanlılar yarışmayı tatil gibi yaşıyorduk ama Türkler birbirlerini öldürüyorlardı, çok kavga vardı... Kavgaların asıl nedeni açlık!
Aynı denizin iki yakasınında yaşayan insanlarız. Neden bu kadar farklıyız?
Bence iki ülkenin insanları çok farklı değil. Yunanlar burada, bu kadar aç olsalardı, aynı tepkileri verirlerdi. Sonuçta iki millet de Akdeniz’in insanları, ses seviyeleri yüksek... Komşuu, aynııı...
‘All Star’ın en güzel ve en kötü yanı ne?
Yarışma kazanıp ödül yemeği aldığımız zaman her şey büyü gibi geliyor. Yemek için ağlamadıysan, bu yarışmanın ne olduğunu anlaman zor. Yemek yoksa ve açsam her şeyden nefret ediyorum...
Bir Yunan olarak Türkiye’deki ‘Survivor All Star’ı kazanıp, tarih yazma ihtimalin nedir?
Kazanmam imkansız, bunu biliyorum...Kazanamayacak olmamın milliyetimle ilgisi yok... Türkler ırkçı değil; Seyirciler, ada hayatımıza, karakterimize ve performansımıza göre puan veriyor...
Tek kelimeyle...
Bozok: Sevilebilecek bir koca ve baba ama maceracı
Hasan: Yalnız adam
Turabi: Dövüşle ilgili her şey
Hilmi Cem: Çok hızlı; kahvaltıda benzin içiyor sanki
Özlem: Mars’tan gelmiş Güneş’e gidiyor; Dünya’dan değil
Sahra: Sadece bir çocuk
Begüm: Komik, duygusal, ilginç, hassas...
Doğukan: Hiçbir fikrim yok. Sadece ünlü bir şarkıcının oğlu
Pascal: Çok eğlenceli; diskoyu getiren adam
Anıl: Yakışıklı, kızlar onun için ölüyor ama şanssız
Berna: Finale gitmeyi gerçekten istiyor
Merve Aydın: At (kişneme sesini taklit ediyor)
Serenay: Çok sempatik, fanlarının bebeği
Merve Oflaz: En düşük oyuncu ama takım için önemli
Hakan Hatipoğlu: Performansı iyi
PASCAL: Çocuklarımı çok özlüyorum
‘Survivor All Star’da ne umdun ne buldun?
2011’deki ‘Survivor’ çok zordu, ama bu yarışma çok daha zor. Her şey değişti. Oyunlar televizyonda kolay görünebilir ama tam tersine çok sert...
Yarışmaya dair hedefin ne?
Ben Acun istiyor diye geldim. Çünkü benim ilk ‘Survivor’ım kavgayla bitti. Başlarda performansım düşüktü ama giderek yükseldi. Bu yüzden sadece devam ediyorum ama kim şampiyon olur bilmiyorum.
Diğer yarışmacılardan farkın, üç aylık bebeğini bırakıp gelmiş olman...
Kızım, Fransa Cannes’da kalıyor. Çocuklarımı çok özledim. Kızım Mari 19, Noa 8 ve Jena Elma 2 yaşında. Her gün onları düşünüyorum. Mesela bugün siz geldiniz, zaman geçiyor. Ama diğer günler çok fazla boş zamanımız oluyor ve her saniye onları düşünüyorum.
En çok neyi özledin?
İlk başta çocuklarımı... İstanbul’u da çok özledim; şehrin hastasıyım. Arkadaş-larımı ve sevgilimi çok özledim. Ama ‘Survivor’ böyle bir şey. Ben belki yüzde 100 şampiyon değilim ama biliyorum ki, döndüğümde sevgilim yüzde 100 beni bekliyor.
Türkiye’ye döndüğünde yapacağın ilk şey ne olacak?
İstanbul’a döndüğümde ilk hamama gideceğim. İkinci yapacağım şey de Taksim’de ıslak hamburger ve döner yemek.
Tek kelimeyle...
Bozok: Komik
Hasan: Adam
Turabi: Savaşçı
Hilmi Cem: Oyuncu
Özlem: Tatlı
Sahra: Safinaz
Nadya: Vücut
Begüm: çiçek
Doğukan: Kitap
Anıl: Kardeşim
Berna: Kız kardeşim
Merve Aydın: Koş
Serenay: Barselona
Merve Oflaz:
Victoria’s Secret
Hakan Hatipoğlu: Zeki
ACUN ILICALI’NIN ENERJi KAYNAKLARI
Dominik, Amerika ve Türkiye arasında mekik dokuyan Acun Ilıcalı, her seferinde 30 saati bulan seyahatlerinin stresini futbol, Playstation ve kızı Melisa’yla atıyor
Yıllarca yanında bir kameramanla dünyayı dolaşıp ‘Acun Firarda’yı yapan Acun Ilıcalı, artık sadece bir ekran yüzü değil, aynı zamanda televizyon patronu...
Sunuculuk yaparken kurduğu Acun Medya’yı büyütüp, ardından TV8’i alan ve kanalın ortalama bir olan share’ini 10’un üzerine çıkarıp zirveye taşıyan Ilıcalı, kamera önündeki işini de bırakmadı.
‘Yetenek Sizsiniz Türkiye’ ve ‘O Ses Türkiye’ bitti, şimdilerde ‘Survivor All Star’ için Dominik’i komşu kapısı etti.
Her gidiş geliş ortalama 30 saatten fazla sürse de bir Dominik’te, bir Amerika’da, bir İstanbul’da olan Ilıcalı, nereden buluyor bu enerjiyi?
Yapımcının futbol ve playstation tutkusu malum... Dominik’te kaldığı villada dikkatimi çeken şeylerden biri, playstation seti oldu... Villanın salonunda kurulu dev ekranda turnuvalar düzenleyen Ilıcalı, ‘Survivor All Star’ın bantlarını bile buradan izliyor; bantları ileri ve geri oynatma işini de playstation koluyla yapıyor.
Bu arada iki akşamda bir Dominik’in kumsallarında arkadaşlarıyla iddialı futbol maçları oynuyor.
Devre arası konuşunca...
Bizim olduğumuz dönemde Seda Sayan ve Sinan Engin’in oğlu Oğulcan, Dominik’teydi. Futbolu bırakıp, İtalya’ya okumaya giden Oğulcan, Acun Ilıcalı ve Acun Medya yöneticilerinin rakibi Acun Medya çalışanları... 25’şer dakikalık iki devre maçın sonunda Acun ve ekibinin yenildiğine hiç tanık olmadım. Seyrettiğim ilk maçı farklı kazandılar. İkinci maçın ilk devresinde Acun ve arkadaşları 6 - 1 mağluptu. Devre arasında Acun bir konuşma yaptı ve maç 6 - 6 berabere bitti.
Maç 45 artı 50 dakika, ama muhabbeti günlerce... Sıcaklığın gölgede 30 derece olduğu Dominik’te saatlerce süren çekimlerin ardından istirahat yerine, futbol oynamayı tercih eden Acun Ilıcalı’nın bir diğer enerji kaynağı da dört kızı, özellikle de 13 aylık Melisa... Ilıcalı nereye, kızı Melisa da bakıcısıyla birlikte oraya...
Dominik’te bir villada kalan Acun Ilıcalı, salona kurdurduğu büyük ekran TV’de hem playstation oynuyor hem de ‘Survivor All Star’ın bantlarını izliyor.
http://www.milliyet.com.tr/turabi-tehdidi/cadde/ydetay/2042173/default.htm
