"Artık yalnızlığa dayanamıyorum, beni affedin" yazılı not bırakarak kendini asıp intihar etti.

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.296
42.826
898
Mehmet Pişkin'den sonra bir intihar da Adana'da...
Türkiye intihar videosu çekip hayatına son veren Mehmet Pişkin olayını konuşurken bir intihar haberi de Adana'dan geldi. Yalnızlıktan bunalan Naim İçmeli geride bir intihar notu bırakarak yaşamına son verdi
Sitene Ekle

[xtable]
{tbody}
{tr}
{td} {/td}
{/tr}
{/tbody}
[/xtable]
.

Adana’da eşinden ayrılan ve yalnız yaşayan iki çocuk babası bir kişi "artık yalnızlığa dayanamıyorum, beni affedin" yazılı not bırakarak kendini asıp intihar etti.

Edinilen bilgiye göre, olay, merkez Seyhan ilçesine bağlı Mithatpaşa Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, uzman çavuş görevi yaparken istifa eden Naim İçmeli (45) Adana’da Mithatpaşa Mahallesi’nde 4 katlı bir evin 1. katında oturmaya başladı. Serpil A. ile evli olan ve Uğurcan ve Perihan İçmeli isimli iki çocuğu olan İçmeli bir süre sora sürekli alkol aldığı için eşiyle anlaşamazlığa düşerek ayrıldı. Eşinden ayrıldıktan sonra çocukları da evi terk ederek anneleriyle birlikte yaşamaya başladı. Tek başına yaşamaya başlayan İçmeli’nin yalnızlıktan dolayı psikolojisi bozuldu. Dün akşamda ev sahibinin yanına gelen İçmeli, "Ben tövbe etmek istiyorum, bana namazı öğret" dedi. Bunun üzerine ev sahibi namazın nasıl kılınacağını gösterdi ve İçmeli, ev sahibinin yanından ayrıldı.


"NOT BIRAKIP KENDİNİ İPLE ASTI"

İçmeli evinde bir süre oturduktan sonra kalemi kağıdı alıp "Sizden çok özür dilerim. Artık dayanamıyorum yalnızlığa, canlarım beni affedin" notunu yazdı. Daha sonra İçmeli evden çıkıp merdiven dairesinin kapısını kilitledi. Aldığı çamaşır ipini merdiven dairesindeki demir parmaklıklara geçirerek kendini asarak intihar etti. Üst kattan inen komşusu İçmeli’yi asılı görünce polise haber verdi. Olay yerine gelen polis hemen sağlık ekiplerini çağırdı. Ancak kapı kilitli olduğu için açılamayınca olay yerine gelen Can-Kur ekipleri kapıyı açtı. Sağlık ekipleri İçmeli’nin hayatını kaybettiğini tespit etti.

"BOŞANDIĞI KARISI VE ÇOCUKLARI EVE GELEREK AĞLADI"

Polis asılı duran İçmeli’nin etrafında inceleme yaparken kızı ve oğlu olay yerine geldi. İçeri girmek isteyin Uğurcan’a polisler engel oldu. Kız kadeşi Perihan İçmeli de ağabeyini dışarı çıkardı. Kardeşler bir süre birbirine sarılıp ağladı. Olay yerine bir süre sonra İçmeli’nin boşandığı eşi Serpil A. da geldi. Serpil A. çocuklarına sarılıp ağladı, sinir krizleri geçirdi. Polis, olay yerinde inceleme yaptıktan sonra cenazeyi otopsi yapılması için adli tıp kurumu morguna gönderdi.

(İHA)
 
Bu mevsim değişikliği9de etkisi var sonbahar,ilkbahar tehlikeli bence
 
çok kötüyüm biliyorum yazım yanlışları ilgimi okadar dağıttı ki konuya adapte olamıyorum:KK43:
 
Bende kışın bunalırım güneşi görmeyince , allah kimseyi güneşsiz memlekete düşürmesin, loş ışıktada oturmayı sevmem
 
Bende kışın bunalırım güneşi görmeyince , allah kimseyi güneşsiz memlekete düşürmesin, loş ışıktada oturmayı sevmem
dün bir kadınla konuştum sağlık ocağında kızı kanadadaymış..ben öyle bir memlekette yaşamak istemezdim..kesin hep depresyonda olurdum..allah affetsin..güneş bambaşka..
 
Yeni moda,yeni trend nedir ya?
Harbiden bu yorumları ne için yazıyorsunuz siz ? İnsanlar intihar ediyor.Bunun showu olmaz,modası olmaz.Biri intihar etti diye kimse intihar etmez.Gerçekten çok sinirlendim.Ölmüş insanların arkasından hiç hoş gelmiyor bana bu yorumlar...
Varsa bir sorun çözüme kavuşturulmalı.Lütfen duyarlı olalım biraz daha o insanlar tanıdığımız insanlar da olabilirdi.
 
Klinige falan yatırmak icin girisimleri oldu mu acaba kadının cok merak ettim, sap gibi bırakıp gitti ise kadının hatası.
 
Yeni moda,yeni trend nedir ya?
Harbiden bu yorumları ne için yazıyorsunuz siz ? İnsanlar intihar ediyor.Bunun showu olmaz,modası olmaz.Biri intihar etti diye kimse intihar etmez.Gerçekten çok sinirlendim.Ölmüş insanların arkasından hiç hoş gelmiyor bana bu yorumlar...
Varsa bir sorun çözüme kavuşturulmalı.Lütfen duyarlı olalım biraz daha o insanlar tanıdığımız insanlar da olabilirdi.

Aynen, adam ölmüs canından vazgecmis, buna moda diyenler var.
 
Yeni moda,yeni trend nedir ya?
Harbiden bu yorumları ne için yazıyorsunuz siz ? İnsanlar intihar ediyor.Bunun showu olmaz,modası olmaz.Biri intihar etti diye kimse intihar etmez.Gerçekten çok sinirlendim.Ölmüş insanların arkasından hiç hoş gelmiyor bana bu yorumlar...
Varsa bir sorun çözüme kavuşturulmalı.Lütfen duyarlı olalım biraz daha o insanlar tanıdığımız insanlar da olabilirdi.


canım durum şu ki, medyada yer alan intihar haberleri başka intiharları tetikliyor, bu konuda yazılmış bi sürü yazı var bulursam ekliyim, sadece medya değil mesela okullarda da, bir okulda bi çocuk intihar etti mi, bi kaç kişi daha ediyor
cesaret veriyor belkide bilemiyorum
günlerdir cem garipoğlu ve mehmet pişkinin intiharları gündem de, o yüzden bu bi kaç ay daha çok intihar haberi okuyacağız bence, durum tespitim bu yani benim
 
güncel olarak bulduğum bu ama daha ayrıntılı yazılar vardı bulursam ekliyim:
Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Yumru, intiharın, her yıl 800 binden fazla kişinin ölmesine yol açan çok önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu bildirdi. Yumru, Türkiye’de son 10 yılda yaklaşık 29 bin kişinin sadece 2013 yılında ise 3 bin 189 kişinin intihar sonucu hayatını yitirdiğini kaydetti.

‘Medya ve intihar’ başlığı altında yazılı basın açıklaması yapan Doç. Dr. Mehmet Yumru, son günlerde yazılı, görsel ve sosyal medyada intihar haberlerinin sıklıkla yer almaya başladığını hatırlattı. Doç. Dr. Yumru, “Hem ülkemizde hem de dünyada medyada intihar haberlerinin veriliş biçimine dikkat edilmediği zaman intihar girişimlerinin arttığını gösteren çok sayıda örnek bulunmaktadır. Yıllar önce Boğaziçi Köprüsü’nde intihar girişimi haberlerinin verilmesinin kesilmesinden sonra intihar girişimlerinin azalması, Avusturya’da intihar haberlerinin kısıtlanmasından sonra intihar olgularının azalması gibi örnekler intiharın medyada yer alması ile gerçekleşmesi arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. Medyada ayrıntılı resim ve görüntülerle verilen haberlerden sonra benzer yöntemi kullanarak intiharların arttığı bildirilmiştir. Aynı zamanda tehlikeli davranışlarda bulunma ve depresyon oranlarında da artış gözlenmiştir.” dedi.

TGC BİLDİRGESİNE UYULMUYOR

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Hak ve Sorumluluklar Bildirgesi’nde “İntihar olayları hakkında haber çerçevesini aşan ve okuyucu veya izleyiciyi etki altında bırakacak nitelikte ve genişlikte yayın yapılmamalıdır. Olayı gösteren fotoğraf, resim veya film yayınlanmamalıdır.” denildiğine dikkat çeken Yumru, çoğu zaman bildirgeye uyulmadığını belirtti. Yumru, intiharın hiçbir zaman yüceltilmemesi gerektiğini vurguladı.

İNTİHAR VİDEOSU

Son günlerde bir vatandaşın intihar öncesi video çekim görüntülerinin özellikle sosyal medya başta olmak üzere tüm medyada yaygın olarak gösterildiğine işaret eden Doç. Dr. Mehmet Yumru, şöyle devam etti: “Medyanın tüm mecralarında yer alan bu tarz intihar haberleri yukarıda sıralanan evrensel ilkeler çerçevesinde yeniden gözden geçirilmeli, bir an önce sakıncalı yazılı ve görsel materyallerin yayımı durdurulmalı, intiharı özendiren ve intihar yöntemlerini gösteren internet sitelerine erişim engellenmelidir.”

DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ’NÜN KURALLAR LİSTESİ

Doç. Dr. Yumru, Dünya Sağlık Örgütü’nün intihar haberlerinin medyada yer alması ile ilgili şu kurallar listesinin Türkiye’de de bir an önce uygulanabilir hale getirilmesi temennisini iletti:

“Haberde ölme kararında rol oynayan psikososyal nedenler aydınlatılmalı, altta yatan bir psikiyatrik hastalık varsa belirtilmelidir. İntihara yol açan depresyon, madde bağımlılığı gibi hastalıkların tedavisinin olduğu vurgulanmalı ve nasıl yardım alınacağı konusunda bilgi verilmelidir. Kişiler arası ilişki güçlükleri ve çatışmalarda çözüm yollarını örneklerle belirten yol gösterici haberler şeklinde verilmelidir.
İntihar, haberlerde cesur bir davranış olarak sunulmamalı. Haber ilk sayfalarda, resimli, renkli ve intihar yöntemi ayrıntılı verilmemelidir.
Olay romantik ve gizemli bir davranış olarak gündemlenmemelidir. İntihar bir çözüm yolu olarak gösterilmemelidir. İntihar girişimlerinden sonra meydana gelebilecek ağır bedensel sorunlar-beyin hasarı, felç vs tanımlanmalı ve caydırıcı bir şekilde kullanılmalıdır. İntiharlar bir problem çözümü olarak sunulmamalıdır. Çeşitli başka etkili çözüm yolları olduğu, bunlara ulaşamama durumunda bu sonucun ortaya çıktığı belirtilmelidir. Kurbana bazı özenilebilecek nitelikler, dikkat çeken özellikler ve bir özel statü kazandıracak sunumlardan kaçınılmalıdır. Kurbana intihar davranışıyla bir ün kazandırılmamalı, intiharın ün kazanmak için bir yol olduğu mesajı verilmemelidir.
Haberlerde bireylerin intihar düşünceleriyle baş etmelerine yardımcı olabilecek kurumlar, tedavi seçenekleri hakkında bilgi verilmelidir.
Tercihen yalnızca ölümle sonuçlanan intihar davranışı haber yapılmalı ve haber kısa, resimsiz, intihar yöntemi bildirilmeden verilmelidir.
Nasıl intihar edilebileceğini gösteren ayrıntılı intihar haberlerinden sakınılmalıdır. Olay hiçbir şekilde geniş ve tekrarlayan biçimde haberleştirilmemelidir. Lokal medya ve sağlık kurumları arası sürekli bir diyalog sağlanmalıdır.”
 
canım durum şu ki, medyada yer alan intihar haberleri başka intiharları tetikliyor, bu konuda yazılmış bi sürü yazı var bulursam ekliyim, sadece medya değil mesela okullarda da, bir okulda bi çocuk intihar etti mi, bi kaç kişi daha ediyor
cesaret veriyor belkide bilemiyorum
günlerdir cem garipoğlu ve mehmet pişkinin intiharları gündem de, o yüzden bu bi kaç ay daha çok intihar haberi okuyacağız bence, durum tespitim bu yani benim

Etkilenme söz konusu olabilir,muhtemelen videonun yayınlanması,Cem Garipoğlu intiharı bu tip olaylar bu düşüncedeki insanları biraz cesaretlendirmiştir.Çünkü benzer bir durum cinayetler de falan da olabiliyor.

Ama bazı kelimelerin kullanımı hoş mu olmuyor diyeyim bilemiyorum ''moda,trend''...Ölmüş bir insan,canına kıymış bir insan için böyle şeyler söylemek doğru değil bence.
 
İntiharlar daha öncede vardı ve olacaktır da.
Mehmet Pişkin olayı sadece intiharın bildirilme boyutunu farklılaştırabilir o kadar.
Dilerim kimse intihar etmez.
 
Cumhuriyet/Dış Haberler Servisi
Yayınlanma tarihi: 04 Eylül 2014 Perşembe
Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre, dünyada her 40 saniyede bir kişi intihar ediyor. Bu sayı her yıl savaş ve doğal afetlere kurban gidenlerden daha fazla. WHO dün yayımladığı raporda, intihar eden ünlülerden çokça bahseden medyayı da kısmen bu durumdan sorumlu tutuyor.

Rapora göre, en yüksek intihar oranları Doğu Avrupa ve Asya’da bulunuyor. İntiharların yüzde 25’i zengin ülkelerde gerçekleşiyor. Erkekler intihara kadınlardan iki kat daha fazla eğilimli. Dünya genelinde intihar oranları 70 yaş üstünde daha yüksek olsa da kimi ülkelerde en yüksek oranda intihar edenler gençler. İntihar, 15-29 yaş arası kişilerde en yaygın ikinci ölüm sebebi.

Uluslararası İntiharı Engelleme Örgütü başkanı Ella Arensman hassas insanların intihar haberlerinden etkilendiğini ve intiharın “bulaşıcı” olduğunu söyledi. Alman futbolcu Robert Enke’nin 2009’da intihar etmesinin ardından intihar vakalarından ciddi bir artış gözlendiğini, benzeri durumun Robin Williams’ın intiharından sonra da gerçekleştiğini belirtti.

Raporun yazarlarından, WHO akıl sağlığı bölümü başkanı Alexandra Fleischmann ise medyanın intihardan “romantik ve çekici” bir dille bahsetmemesi gerektiğini vurguladı. WHO başkanı Margaret Chan’sa intihar girişimlerinin intihar vakalarından çok daha fazla olduğunu hatırlatarak, intihar kurbanlarının çoğunluğunu toplumun ötekileştirilmiş kesimlerinin ve yoksulların oluşturduğunu söyledi.

10 yıl süren ve 172 ülkeyi kapsayan çalışmaya göre intihar oranlarının en yüksek olduğu Guyana’yı (her yüz bin kişiden 44.2’si) Kuzey Kore ve Güney Kore izliyor. Bu ülkelerin arkasından Sri Lanka, Litvanya, Surinam ve Mozambik geliyor.

bu da başka bir haber ama yine istediğim haber değil onu bulamadım, burda intiharın bulaşıcı olduğundan bahsediyor
 
bu da başka bir haber ama yine istediğim haber değil onu bulamadım, burda intiharın bulaşıcı olduğundan bahsediyor
araştırmacı gazeteci
bence intihar bulaşmaz..kızkardeşimle bu gün bu konuyu uzun uzun konuştuk..çok geçmişte fakir bir yazar ismi aklımda değil bir roman yazmış..romanda aşık sevdiğinden ayrıldığı için intihar ediyormuş,araştırıp buldum:KK51:
Genç Werther’in Acıları (Almanca: Die Leiden des jungen Werthers), Johann Wolfgang von Goethe (d. 1749, ö. 1832) tarafından 1774 yılında ve iki haftada yazılmış mektup romandır.
Goethe, bu romanı yazdığında 25 yaşındaydı. Romanın piyasaya çıkmasının ardından hem pek çok intihar vakası ile karşılaşılmış, hem de Almanya sokakları bir “Werther salgınına” uğrayarak, ortalığı mavi ceket, sarı pantolon giyen duygulu gençler istila etmiştir.
Goethe nin bu romanı bir akım yaratmış intihar konusunda..
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Back
X