Bebek arabası ile ilerlerken önünüze atlayanı ezmek isteyen varmı ? Ben gibi :)

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Yarı yola gelmişim korna çalıyor geçmemi beklemiyor diyorsunuz araba yolun ortasında mı durmuş anlayamadım ben caddeyi yarılamışım diyen sizdiniz. Zaten ışık varsa durmuştur orada geçecekken de siz geçmişsinizdir ki çok var arabalara yeşil yandığı halde aman benim beenim bebek arabam var deyip geçen bizde çok yaşıyoruz bebeğinizin arabada ya da sizinle yürümesi farketmez.
Trafik ışıgı yok , yoksa trafik ışıgınıda yazardim.. Gectigim yerde istanbulun sokaklari, 5~6 adimlık yer.. Kesinlikle bir araba gelmedigini ve gecerken tam yolun ortasında sağından arkanda duran araba.. . Bos yere korna calmasinlar.. Saga sola döneceklerinde sinyalarini versinler ki , ilerdeki insan anlasın... Yayalarda bilsinlerki yolun ortasında cocuklarla salana salana yurumesinler.. Benimde eyletim var ama herkes kurala uysun..
 
Dikkatli okusaydın öğrencilerin tümüe değil kendi anlayışsızlığını empati eksikliğini ve saygısızlığını yanında taşıyarak gelen kuru kalabalık dedim sen bunlardan değilsen boşuna alınma hem sadece öğrenci değil eskişehir son zamanlarda yoğun şekilde göç alan bir şehire dönüştü belki onları kastetmiş olamaz mıyım?
He bu arada bu kadar öğrenci yoğunluğu olmadan öncede eskişehir aynıydı tek başına koca şehri verdiğin kirayla birde adalar veya bağlarda içtiğin kahveyle sen geçindirmiyorsun sakin

Neyi kastedersen et durum ayni. Mikro milliyetcilik yaparak bir yere varamazsin. Eskisehir'de okumuyorum ama velev ki okudum diyelim. Sehre sehir disindan, ve sehrin merkezine , binlerce ogrenci geliyor ve sen bunlarin ne sehir hayatini, ne de ekonomisini degistirmedigini iddia ediyor, neredeyse anadan dogdugunuz gibi dadilarla buyuyup, medeniyet dersi verdiginizi iedecek kadar gozun kapali olmasi da ayri komedi. Eskisehir' de en az 57 bin tane ogrenci var. Bunlarin hepsi disarida yemek yiyor, alisveris yapiyor, ve cogu da evlerde kirada kaliyor, ama ekonomiye katkilari sifir oyle mi:)))) Anlat da gulsunler. Bunun ustune bir de hepsinin universite egitimli gencler oldugunu da ekleyeyeim:) Sehrin zaten kendi halkinin oldugu mekanlara dogru gecinde, ya da ogrenciler olmayinca anliyor insan sehrin neye dondugunu, isteyen ilcelerine gider gorur eskisehiri:) Sehre ogrencilerin katkisi yok deme baska yerde gulerler insana. Ha ayrica, ben sakinlerinin cogu gocmen olan yerleri sevmem zaten, eskisehir de anavatani anadolu disi olup, osmanli ve cumhuriyet donemi oraya yerlestirilen milyonlarca insanin yasadigi yerlerden biri, yani ilk defa bugun goc almiyor, hem ulke ici goc benim icin sorun degil, kendisi gocmen kokenlip olup milllete ahkam kesen tiplerden hazzetmem sadece, Neden hazzetmem kuru milliyetcilik, biz cok rororyuz, anadolulular boyle diye otulmesinden...
 
Herkes birbirine sallamış da asıl mesele ülke şartları. Kaldırımlar kaldırım değil yollar yol değil. Yaya geçidi sadece görüntü. Alt geçitler güvensiz tam adam doğramalık yer. Üst geçitler 200 basamak merdiven asansörleri her daim bozuk.
6 aydır yurtdışındayım 5 ay sonra döneceğim. Bazen keşke gelmeseydim diyorum en azından kendi şartlarımdan ötesini görmemiş olurdum. İnsana verilen değer, muntazam şehir planlamaları, insanlardaki ahlak, nezaket, güleryüz vs artık benim için güzel bir rüya bir ütopya olarak kalacak.
 
Herkes birbirine sallamış da asıl mesele ülke şartları. Kaldırımlar kaldırım değil yollar yol değil. Yaya geçidi sadece görüntü. Alt geçitler güvensiz tam adam doğramalık yer. Üst geçitler 200 basamak merdiven asansörleri her daim bozuk.
6 aydır yurtdışındayım 5 ay sonra döneceğim. Bazen keşke gelmeseydim diyorum en azından kendi şartlarımdan ötesini görmemiş olurdum. İnsana verilen değer, muntazam şehir planlamaları, insanlardaki ahlak, nezaket, güleryüz vs artık benim için güzel bir rüya bir ütopya olarak kalacak.
Çocuksuz zamanlarımda yurtdışı deneyimim oldu. Dönünce pek arayış içinde oldum denemez. Laylaylom kafayla yaşayıp gidiyosun işte... İdare edebiliyorsun yani,bazı şeyleri görmezden gelip,katlanıyorsun.
Ama şimdi gitsem bambaşka hisler duyarım,çünkü çocuklarım var. Büyüyebilecekleri ortamlarda aklım kalır. Kendi ülkemde yaşadığım zorluklara sırf çocuklarım adına üzülürüm.
 
Çocuksuz zamanlarımda yurtdışı deneyimim oldu. Dönünce pek arayış içinde oldum denemez. Laylaylom kafayla yaşayıp gidiyosun işte... İdare edebiliyorsun yani,bazı şeyleri görmezden gelip,katlanıyorsun.
Ama şimdi gitsem bambaşka hisler duyarım,çünkü çocuklarım var. Büyüyebilecekleri ortamlarda aklım kalır. Kendi ülkemde yaşadığım zorluklara sırf çocuklarım adına üzülürüm.
Aynen öyle. Çocuk oldu mu iş başkalaşıyor. Ama ne yalan söyleyeyim insan gibi yaşamak bambaşka.
 
Antalya’da doğdum ama annem Eskişehirli. 4 yıldır aralıksız yaşıyorum Eskişehir’de, toplamda 7-8 yılım burada geçti. Evet o alan bebek arabalılara ayrılmış ama ben de adım atacak yer yokken insan orayı boşalttıramaz dedim. Bir sonraki tramvayı beklersin her insan gibi, tek kişilik yere koskaca arabayı tıkıştıra tıkıştıra zorla bindirmezsin. İnenleri beklemeden de dalmazsın yer kapayım diye mesela. Boşken elbette ki insanlar başka yerlere yönelmeli, o alanı boşaltmalı ama bebek arabası geldi diye ben ineyim bi sonrakine binerim diye bir zorunluluğum da yok. En çok çarşıya giderken yaşanıyor bu durumlar, hastaneye giderken insanları eze eze zorla binen bebek arabalı görmedim.Espark-İsmet İnönü- Çarşı duraklarından biniyorlar genelde ssk istikametinin tersinde.

Bilgim olmadan fikrim var değil, kapalı haldeyken tekerlerini kapatan bir klips vardı ailemin 1996’da aldığı bebek arabasında. Ayakta tek başına bir yere de yaslanmadan durabiliyor araba. Amcamın oğlu da bindi şimdi kızı biniyor daha bu tatilde gördüm arabayı. Ki bu şehirde de gayet kapatanlarda görüyorum kilitli olanlarını, insanlar arabayı kapatıyor kenara koyuyor, araba desteksiz bir yere dayanmadan tutulmadan duruyor, insanlar da çocuklarıyla gidip oturuyor. @GangstaWalk da yazmış kapalıyken ayakta desteksiz durabilen arabalardan seçtim diye, benimki baston da değildi gayet gemi gibi büyük bir araba.
Herkes içinde bulunduğu durumun zorluklarını anlatmış, hayır kimse de geri adım atmıyor sen de haklısın kardeşim diye. Herkes hayır ben haklıyım çabasına girmiş. Antalya’da yaşıyorum. Bebek arabası ile otobüse binmek yasaklandı çünkü; bebek arabalı bir anne otobüse binmiş ve sabitlememiş arabayı bebek içinde ve otobüs ani fren yapmış bebek arabası öne fırlamış anne ortalığı ayağa kaldırmış. Bunun üzerine alınan karar ile bebek arabasını toplamadan binmek yasaklandı tüm anneler isyanlardA. Arkadaşlarım pazara gidecek taksi ile dönüyorlar. Zira hem poşetler hem bebek hem araba mümkünatı yok. Ayrıca hadi bebeğim uyuyor hiç bir güç bana bebeğimi uyandırma pahasına arabasından al katla diyemez. Gelelim Eskişehir’e Allah insanı Eskişehir’de tramvaya mecbur etmesin. Bir hafta Eskişehir’de bulundum. Çok kilolu hızlı hareket edemeyen annem ve zihinsel engelli bir abim var. Anneme dedim ki anne önce inenlere yol ver herkes insin sonra biz bineriz annem en önde ortamızda abim en arkada ben. Kapılar açıldı sözde kural ya medeniyet ya inenleri beklemesek binmeye çalışsak biri çıkar bağırır biz insinler diye beklerken arkamızdakiler bizi yara yara inenleri falan beklemeden daldılar e tabi öğrenmişler raconu çat kapı kapandı gitti arkasından baktık kaldık. Derken diğeri de derken diğeri de hani demişsiniz ya bir sonrakini beklesin 3 tramvay bekledik hepsi ağzına kadar dolu annem binene kadar itekleyip biniyorlar son tramvayda artık sinirlendim herkesin üstüne üstüne abimi çekiştirerek binebildik heee ne oldu biri çıktı sizin gibi yaaa önce bi inmemizi bekleyin yaaa bu ne yaaa dedi görgüsüz olduk. Almanya’da bulundum asla asla bebek arabası sorunu yaşamadım hiç bir yerde toplamak zorunda değilsin, eğer bize ayrılan yer doluysa hemen boşaltılıyor. Arabamız olmasına rağmen heryere dolmuşla gittik daha kolaydı bebek arabada uyuyor hiç uykusu bölünmeden gittik geldik. Olaylara itiraz etmeden önce karşı tarafı da dinleyip anlamaya çalışsak uzlaşabiliriz aslında.
 
Herkes içinde bulunduğu durumun zorluklarını anlatmış, hayır kimse de geri adım atmıyor sen de haklısın kardeşim diye. Herkes hayır ben haklıyım çabasına girmiş. Antalya’da yaşıyorum. Bebek arabası ile otobüse binmek yasaklandı çünkü; bebek arabalı bir anne otobüse binmiş ve sabitlememiş arabayı bebek içinde ve otobüs ani fren yapmış bebek arabası öne fırlamış anne ortalığı ayağa kaldırmış. Bunun üzerine alınan karar ile bebek arabasını toplamadan binmek yasaklandı tüm anneler isyanlardA. Arkadaşlarım pazara gidecek taksi ile dönüyorlar. Zira hem poşetler hem bebek hem araba mümkünatı yok. Ayrıca hadi bebeğim uyuyor hiç bir güç bana bebeğimi uyandırma pahasına arabasından al katla diyemez. Gelelim Eskişehir’e Allah insanı Eskişehir’de tramvaya mecbur etmesin. Bir hafta Eskişehir’de bulundum. Çok kilolu hızlı hareket edemeyen annem ve zihinsel engelli bir abim var. Anneme dedim ki anne önce inenlere yol ver herkes insin sonra biz bineriz annem en önde ortamızda abim en arkada ben. Kapılar açıldı sözde kural ya medeniyet ya inenleri beklemesek binmeye çalışsak biri çıkar bağırır biz insinler diye beklerken arkamızdakiler bizi yara yara inenleri falan beklemeden daldılar e tabi öğrenmişler raconu çat kapı kapandı gitti arkasından baktık kaldık. Derken diğeri de derken diğeri de hani demişsiniz ya bir sonrakini beklesin 3 tramvay bekledik hepsi ağzına kadar dolu annem binene kadar itekleyip biniyorlar son tramvayda artık sinirlendim herkesin üstüne üstüne abimi çekiştirerek binebildik heee ne oldu biri çıktı sizin gibi yaaa önce bi inmemizi bekleyin yaaa bu ne yaaa dedi görgüsüz olduk. Almanya’da bulundum asla asla bebek arabası sorunu yaşamadım hiç bir yerde toplamak zorunda değilsin, eğer bize ayrılan yer doluysa hemen boşaltılıyor. Arabamız olmasına rağmen heryere dolmuşla gittik daha kolaydı bebek arabada uyuyor hiç uykusu bölünmeden gittik geldik. Olaylara itiraz etmeden önce karşı tarafı da dinleyip anlamaya çalışsak uzlaşabiliriz aslında.
Ben change.org’ta yapılan kampanyayı hatırlıyorum açık arabayla binilmesin diye, o olay üzerine de başlatılmış olabilir ama baya bebek arabasıyla binenlerden şikayetçi olunduğunu hatırlıyorum. Bir mesajımda ben de demiştim, küçük/uyuyan çocuk dışında araba kapatılmalı diye uyuyan çocuğu zorla uyandırıp arabayı kapatsınlar demedim.

Eskişehir’de de aslında o tramvaylarda kapılarında ‘inilir’ “binilir’ de yazıyor inenler o kısımdan inse binenler o kısımdan binse çok bir sorun olmaz ama öyle bir kalabalık ki insan bir an önce kendini dışarı atmak istediğinden dikkat edemeyebiliyor. Bir de inmeye çalışırken yolunuzun bebek arabasıyla tıkandığını düşünün, öbür kapıya gitmek de imkansız durduğu sırada, aranızda onlarca kişi oluyor. Neyse ki evim kampüsün dibinde de toplu taşımayı sadece çarşıya inmek için kullanıyorum. Onda da dikkat ediyorum, tenha saatlerde binmeye özen gösteriyorum. Zamanında ‘tramvay kullanımını artıralım’ diye tramvay yolundan geçen otobüs hatlarını kaldırmaları da bu kalabalığın sebeplerinden biri aslında. Antalya’da tramvay ne güzel büyük, buradakileri bir yenileyemediler.
Bir de bir yanlış anlaşılma olmuş dediğimde, ben tramvay vs tenhayken bebek arabası yeri boşaltılmamalı falan demedim. Adım atacak yer yokken insanlara kızmaya, tramvaydan inmeleri gerektiğini söylemeye ‘orası bize ait’ havasına girmeye hakları yok dedim.
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Back
X