Bunları kadın gibi güçlü yaratıkların her şeyi atlatabileceğini bildiğim için ve birilerine destek olabilmek için yazıyorum.İki aldatılma hikayesini iki başlıkta yazacağım.İkiside yıkıcı ve garip serüvenlerdi.İlk hikayem sevgilim tarafından olan,ikincisi ise bizzat eski eşim tarafından.İki ayrı insanın bir insanın beyninde ki psikolojiyi ortak bir payda da nasıl tetiklediğini göreceksiniz.
Üniversite son sınıfta birine aşık oldum,o zamana kadar çok deli biriydim.Genelde erkekleri çok umursamaz,eskilere dayanan acılardan dolayı yenileriyle dalga geçerdim.(Hakedeniyle tabiki,şu sizi yatağa atmaktan başka bir şey düşünmeyen tiplerle yani)Neyse hayatıma tamda istediğim gibi bir kova erkeği girdi diye düşünüyordum.Zeki,kültürlü,sürprizlerle dolu vs...(cidden sürprizlerle doluymuş sağolsun:)
6 ay çok güzel gitti her şey.Ara sıra ismi geçen eski bir sevgili dışında tartışma sebebimiz yoktu.Onu sürekli överdi,tamam övülecek kadar güzel ve eğitimliydi ama burnuma sokmasına da gerek yoktu diye tartışırdık.İnanın hayatımda ilk defa bir erkek için elimden gelen fedakarlığı yaptım,anlatsam roman olur misali...Kalburüstü bir ailenin çocuğuydu ve sanırım annesi beni pek sevmiyordu.Çok umrumuzda değildi çünkü biz şehir dışında öğrenci evindeydik.Fakat çok diktatör bir anneyle uğraşmak kolay değil.Lafı fazla uzatmayayım,o yaz staj yapmak zorundaydım,sevgilim bütünlemeye kaldım diyerek Ankara'ya dönmedi,(aslında bütün derslerden kalmıştı ve annesinden saklıyordu.Oysa annesinin mezun olduğu hukuk fakültesinde okuyordu ve tüm hocaları annesinin arkadaşıydı)bende bütün yaz ayrı kalmamak için stajımı İzmir'de ayarladım ve artık yurtta kalamadığım için ev arkadaşı arayan birilerinin yanına yerleştim.Ama sevgili ev arkadaşım hiç tanımadığım erkek arkadaşıyla beni evde yaz boyunca yalnız bıraktı sağolsun.Sevgilim bu durumu olgunlukla karşıladı.Sonra bir gün ''annemle üvey babam geliyor bende kalmaya buradan da Kuşadası'na geçecekler,bir kaç gün görüşemeyebiliriz''dedi.Bende bunu olgunlukla karşıladım.Her şey bundan sonra başladı zaten:)
Üniversite son sınıfta birine aşık oldum,o zamana kadar çok deli biriydim.Genelde erkekleri çok umursamaz,eskilere dayanan acılardan dolayı yenileriyle dalga geçerdim.(Hakedeniyle tabiki,şu sizi yatağa atmaktan başka bir şey düşünmeyen tiplerle yani)Neyse hayatıma tamda istediğim gibi bir kova erkeği girdi diye düşünüyordum.Zeki,kültürlü,sürprizlerle dolu vs...(cidden sürprizlerle doluymuş sağolsun:)
6 ay çok güzel gitti her şey.Ara sıra ismi geçen eski bir sevgili dışında tartışma sebebimiz yoktu.Onu sürekli överdi,tamam övülecek kadar güzel ve eğitimliydi ama burnuma sokmasına da gerek yoktu diye tartışırdık.İnanın hayatımda ilk defa bir erkek için elimden gelen fedakarlığı yaptım,anlatsam roman olur misali...Kalburüstü bir ailenin çocuğuydu ve sanırım annesi beni pek sevmiyordu.Çok umrumuzda değildi çünkü biz şehir dışında öğrenci evindeydik.Fakat çok diktatör bir anneyle uğraşmak kolay değil.Lafı fazla uzatmayayım,o yaz staj yapmak zorundaydım,sevgilim bütünlemeye kaldım diyerek Ankara'ya dönmedi,(aslında bütün derslerden kalmıştı ve annesinden saklıyordu.Oysa annesinin mezun olduğu hukuk fakültesinde okuyordu ve tüm hocaları annesinin arkadaşıydı)bende bütün yaz ayrı kalmamak için stajımı İzmir'de ayarladım ve artık yurtta kalamadığım için ev arkadaşı arayan birilerinin yanına yerleştim.Ama sevgili ev arkadaşım hiç tanımadığım erkek arkadaşıyla beni evde yaz boyunca yalnız bıraktı sağolsun.Sevgilim bu durumu olgunlukla karşıladı.Sonra bir gün ''annemle üvey babam geliyor bende kalmaya buradan da Kuşadası'na geçecekler,bir kaç gün görüşemeyebiliriz''dedi.Bende bunu olgunlukla karşıladım.Her şey bundan sonra başladı zaten:)