Merhaba,
Oğlum İlker 5 yaşından 5 ağustosta alacak. Şu an 17,5 kg. Başta bu yememe vb. problemleri yaşıyordum. Sonra şunu farkettim, çocuğuma deneyeceğinin çok üzerinde yemek baskısı yapıyormuşum. Bakın yiyeceğinin değil, deneyeceğinin...
Bu devler dünyasında çocuklar için herşey çok büyük, porsiyonlarımızda. Şunları bir deneyin derim. Çünkü İlker gibi bütün çocuklar malesef en başta belki, bizim yemek yemesi konusunda baskı yaptığımızdan dolayı hep önyargılılar. Niye öyle mi dedim? Çevremdeki tüm arkadaşlarımda Ye! Ye! baskısı görüyorum. Ben de yaptım bunu, bayağıdır da bıraktım. Yaklaşık 2 senedir daha rahatım. İzlediğim yollar:
1- Evdeki bütün bisküvi,şeker vb. (bebe bisküvisi) dahil parkta oynayan çocuklara dağıtıldı ve yenisi alınmadı.
2- Porsiyon kavramı - 1 yemek kaşığıyla başladık. Şaka yapmıyorum, sadece 1. yemeği bittiğinde ''aferim şampiyon, ben biliyordum zaten bu işi başaracağını'' denildi. 2 saat sonrasında ''Anne acıktım...'' sesleri çıkmaya başladı. O istediğinde 2 kaşık verdim. Anlaştık aramızda.
3- Portakal ve elma gibi meyveleri önce boyuna 4' e ondan sonrada bir de enine 4' e bölüp 1 lokma veriyordum. Tabağı sadece 10 dk. yiyeceği yerde tutuyordum. Mevsim meyvesi dışında hiç bir meyve vermedim.
4- Eve gelen misafirlerin kendi gönüllerini hoş etmek için getirdikleri abur cubur kendileriyle geri gönderildi! Giderlerken İlker abur cubur istemiyor '' meyve veya süt'' hatta isterseniz 1 kalem pirzola getirin :) diyordum. Başta garipsediler, hatta babam (ilkerin dedesi) hala garipsiyor ama kural kuraldır!
5- Belki anadoluluyuz yapamayız ki diyebilirsiniz ancak, tüm gelen misafirlere o dönem yemek başlarda, 1 yemek kaşığı ikram edildi. Yapacak bir şey yok. Çocuğa başarabildiğini, yani normal olduğu hissini vermeniz gerekir. O başarıp da '' vay İlker başardı yemeğini yedi'' hissini yaşatınca bir süre sonra ''anne istiyorum'' diye 2 kaşık daha istemeye başladı. Çünkü misafirlere '' biraz daha yemek istermisiniz? diye sorup, normal porsiyonları görünce İlker ben de ''eğer doymazsam isteyebilirim'' güveni yerleşti. Tabi misafirler de bize eşlik ettiler sağolsunlar :)
6- Yemeği kendisi yedi. Başta ağladı, sızladı. Döktü, tekmeledi ama kendisi yemeden doymayacağını anladı... Şu an et gibi yiyecekleri parçalayıp servisini yapıyorum, kendisi yiyor hatta bazen kendi bıçağıyla (kesmeyen) kesiyormuş gibi yapıp çatalıyla yiyebiliyor.
7-Hiçbir zaman dışardan yoğurt alınmadı, hep günlük sütü aldım(AOÇ ve SEK) yoğurdumu uyuttum. Siteye gelen sütçüyü her zaman yakalayamadık.
8-Bazen kabak, pırasa gibi çocukların ilk görüşte sevemeyebileceği yiyecekler köfte içine elde(robotsuz) çok ufak kesilerek verilmeye başlandı ve dediğim gibi 1 inegöl köfte büyüklüğünde :)
27.04.2015- Şimdilik fena gitmiyoruz, 1 porsiyonda 5 köfte ve 5 kaşık bulgur pilavı +1 çay bardağı kadar ayranı kendisi yiyebiliyor. Ben yemek konusunda ısrar etmemeyi, acıktığında yemesi gerektiğini artık kabullendim ve kendime zulmetmeyi bıraktım. Halen bal ve pekmez dışında şekerli birşey vermemeye çalışıyorum. Bisküvi, cips vb. külli yasak. Bunları yiyen çocuk hiç birşey yemiyor gördüğüm. Bu arada çocuğunu kendi büyütme şansım olmadı, 5 seneye 7 bakıcı ve 4 kreş eskittik. Çalışan bir anneyim. Hatta bakıcılardan birini sadece çocuğa çantasında çikolatalı kek getirip çocuğa yedirdi diye kovar gibi gönderdim

Hala üzülüyorum ama öyle malesef.
9- Kendim de prensip olarak yaz-kış çorbayı yemeğin baştacı yapmışımdır. Her yemekte yenecek kadar miktarda çorba yapar ilk çorbayla yemeğe başlarım, size de çocuklarınıza kendi hazırladığınız et suları, tarhanalar, erişteler ve yoğurtlarla yenilecek miktarda taze çorba yapmanızı bir kardeşiniz olarak sağlığınız açısından öneririm.
10 - İlkere sadece kışın 3 ay POLİVİT şurup veriyorum. Gece yatmadan önce 1 kaşık. Bence yeterli bir vitamin.
Fiyatı da 4 TL. O da kışın malumunuz sebze meyve markette sıkıntılı oluyor.
11- Lütfen beni despot bir anne gibi düşünmeyin, çocuklar anneyi hep kullanır. Bunu erken farkettim. Bir de ona başaracağı hissini doğduğundan itibaren verin ki hayata karşı güçlü olsun derim. Ben 16 yaşımdan beri çalışırım. Sabah 6:00 ' da uyanıyorum. Erken kalkın, sporunuzu kahvaltınızı aksatmayın. 23:00' de uyumuş olun. Kocanızdan saygı görürsünüz, kendinizi mutlu hissedersiniz. Hem de sağlıklı olursunuz.
12- Unutmayın, çocuk sizde ne görürse o olur.
Saygılar, sevgiler...