düzgün işlemeyen, ordan burdan alınarak derme çatma kurulmuş ithal bilim, ithal kanun, ithal eğitim sistemi gibi yöntemlere düzen denmez. bunun adna düzen demek bu ucube görünümlü kendi kendisini kontrol edemeyen raydan çıkmış ssistemi kabul etmek demektir. tarihteki kimliğimizle övünür, dururuz ama görüyorum ki bu kimliğin kanı damalraımızdan çekilmeye başlamış. türk uyuşuk, türk tembel bunlar biz olamayız. bizler asilliğimizle övünürüz belkide asil olan halkımız yine asil ama nedense asil iktidarlar seçmeyi becermiyoruz. bi umutla başlayıh, hayde bismillah dedğimiz her iş bir yılgınlıkla son buluyor. ancak bir bakıyorsunuz herkez sözde şikayet ederken kimse özde bir şey yapmaya yanaşmıyor. bir kaçımız hocaya benzerken çoğumuz hocanın arkasında onu yarı yolda bırakan ahaliye benziyoruz.
bozuk bir çarkın dişlileri arasında ufalanıp heba oluyoruz. çark düzgün işlese heba olmaya razıyım . nesiller kaybediyoruz. kaybetmeye alışmız. bizler dünyaya kayıp nesiller yetiştirmek için gelmişiz. bir türk kadar canın kıymetini bilmeyen bir halk, vatandaşının kıymetini bilmeyen iktidarlar varmıdır acaba merak ediyorum. kanlar canlar verip kurulan cumhuriyeti deneme tahtasına çevirmişler ses edilmemiş. halk cahil varsayılmış, onlar içinde de akıllı insanlar olacağı es geçilmiş. imkansızklıar içnde yetişen değerler yine bozuk çarkın düzeninde elenip untulmaya terkedilmiş. taş taş üstüne konmamış, taşı taşın üstüne kimin koyduğunun peşine düşülmüş, beğenilmeyip duvar yıklımış. bizler bitmeyen bir inşaatın amaleleri ustalarıyız. demir çürük, temel bozuk, proje çalıntı, mimar habire değşişyor, amele usanmış. bizde bir gün bu esrein bittiğini görür onunla guru duyabilrmiyiz. yada bugün bile ayakta kalmayı becermiş o sarsılmaz eserleri inşa edenler geçmişten bize bakıp bizimle guru duyarlarmı. ecdadım nihayet başldığı işi bitirdi derlermi. şimdi ne kadar ayrıysak aslın da o kadar biriz. aynı geçmişen geliyoruz. belki bir gün bunun farkına vararır, sadece görüntüden ibaret dış kabuklarımızı soyunur çıplak gerçekliğimizle bakarız birbirimize. ve omzular üzerinde taşıdığımız , kafalarımızın içindeki beyinlerele iletişime geçebilirz.
