işyerindeki hitap şekilleri kültürün bir parçasıdır. örneğin, Amerika gibi toplumlarda statü ve buna bağlı hitap şekilleri çok önemsenmeyebilirken Türkiye gibi toplumlarda önem kazanır. konu sahibesinin durumunda diğer taraf hitaptaki saygı belirten ifadeleri bırakarak burada var olan güç mesafesini yıkmak, hatta üste çıkmak istiyor.
bu durum ise tamamen mesleklerde var olan cinsiyet ayrımcılığına ilişkin bilinçli bir davranış gibi görünüyor. konu sahibesinin rahatsız olması da böyle eril bir meslek alanında kendini kabul ettirebilemek amacıyla verdiği mücadelenin bir sorucu bana kalırsa. yani beyli/hanımlı hitapları kendimiz severiz/sevmeyiz, gerekli buluruz bulmayız, önemli değil. kendim mesela, çok sevmem bu tarz konuşmaları. bundan önceki iş yerinde çalışma arkadaşlarım benden büyük olduğu için onlara abi/abla olarak hitap ederken onlar da bana ismimle hitap ederlerdi. alınmazdım bu durumdan. ama şu anki iş yerimde hitap şekli olarak "siz" kullanıyorum ve buna özellikle dikkat ediyorum.çünkü öyle gerekiyor.
konu sahibesinin durumunda olay tamamen cinsiyet ayrımcılığının bir uzantısı. konu sahibesi aşırı bir tepki verse hem profesyonelliği sorgulanır hem de buradaki gibi "burnu büyük" suçlaması ile karşı karşıya kalır. halbuki cinsiyet ayrımcılığına maruz kaldığını hissediyor ve kendini korumaya çalışıyor. yani olay taşeronluk, burnu büyüklük, havadan nem kapma olayı değil.
konu sahibesinin maruz kaldığı davranış, bu tarz erkek egemen mesleklerde (her mühendislik alanı erkek egemen değil elbette, ancak ne yazık ki bazı alanlarda kadınlar çok az yer bulabilmekte. konu sahibesi de sanırım bu alanlardan birinde) ne yazık ki çok sık rastlanan bir cinsiyet ayrımcılığı örneği. tahminimce konu sahibesi sadece bu kişiden olmasa bile meslek hayatında bu tarz çokca davranışa maruz kalmıştır. bu konuyla ilgili google'de "mühendislik, cinsiyet" diye yazacak olursanız pek çok bilimsel makaleye de ulaşmanız mümkün. işte o makalelerden rastgele seçilmiş birinden ufak bir alıntı:
" Türkiye’de kadın mühendis oranı, ABD’nin ve Avrupa’nın üzerindedir. Ancak çeşitli araştırmalar, kadın mühendisler eğitim sürecinde ve iş hayatında çeşitli güçlüklerle baş etmek zorunda kaldıklarını göstermektedir. Kadınlar cinsel içerikli şakalara maruz kalmakta; çeşitli toplumsal cinsiyet rolleri üzerinden yaftalanmakta; kadınların teknik yeterliliğini zayıflatan çağrışımlarla kuşatılmakta; profesyonelliği erkeklikle eşitleyen bir dünyada var olmaya çalışmaktadır. Bir diğer sorun da çoğu örnekte sosyal ilişkiler ağının erkekler arasında kurulmasıdır; kadınlar çoğu zaman bu ağlardan dışlanmaktadır. Ayrıca yine araştırmalar göstermektedir ki iş yerinde taciz, mobbing ve cinsel şiddet, mühendiskadınların karşılaştıkları ciddi sorunlardandır."