üslubumdaki sertlikten dolayı özür dilerim. bu konularda gerçekten hassasım ve sinirleniyorum. evet kanser çağımızın hastalığı, ama neden bu çağın hastalığı dersiniz. kullandığımız ürünlerden dolayı, yediğimizden içtiğimizden, temizlik maddelerimizden, heryanımız zehir dolu.
bunu kullanıp, insanlara çok pahalı şeyleri satıyorlar buna katılıyorum, bende bir bilim insanıyım, ama bu kimliği insanları yanıltmak için kullanmak işte bu kötü birşey. şimdi avrupa bunları kullanıyor mu? malesef sosyal bilinç ve refah seviyesi ciddi belirleyen konumda. avrupa diye herşey iyi sanılmasın, bizim ülkemiz o noktada cennet, inanın türkiyedeki refah seviyesi avrupadan ileri, bizde klasik almancı mantığı var, adam orda üç beş kuruş biriktiriyor burada harcayınca insanlar buna kanıyor, ama avrupanın geneli yoksulluk içerisinde. ben size oradaki harcamalarla ilgili dünya istatistik verebilirim. insanların gelir düzeyi çok yüksek değil. aslında türk lirasına bakınca yüksek görünüyor sadece hepsi bu. basit mantık vermek gerekirse adam 1500 maaş alıyor ama ekmek 3 kira 750 yani bizden pek farklı değiller. kaldıki bizdeki toplumsal bilinç, teknik ve üretim kapasitesi avrupadan ileri durumda.
esas konuya dönecek olursak, insanlar zararlı kimyasalları içeren ürünleri orada kullanmak istemiyor. tabi gelirleriyle alakalı bir durum var. ama bu değişiyor yavaş yavaş, yeni dönem ufak üreticiler, avrupa piyasasındaki devleri çok fena sallıyor, iş yapma tazları ve fiyat politikalarıyla, doğal ürünler orada da ciddi ucuz fiyatla pazarda müşteri buluyor, o akım türkiye de de başladı, yani insanlar doğru ticaret yaparak para kazanıyorular. malları fahiş fiyata satmıyorlar. işte ben bunu kastediyorum. doğal ve ucuzu varken. cosmetik databese da zararlı olduğu yazan kimyasallarla yapılmış ürünleri kullanmaya ne gerek var, bence yok...
bunu kullanıp, insanlara çok pahalı şeyleri satıyorlar buna katılıyorum, bende bir bilim insanıyım, ama bu kimliği insanları yanıltmak için kullanmak işte bu kötü birşey. şimdi avrupa bunları kullanıyor mu? malesef sosyal bilinç ve refah seviyesi ciddi belirleyen konumda. avrupa diye herşey iyi sanılmasın, bizim ülkemiz o noktada cennet, inanın türkiyedeki refah seviyesi avrupadan ileri, bizde klasik almancı mantığı var, adam orda üç beş kuruş biriktiriyor burada harcayınca insanlar buna kanıyor, ama avrupanın geneli yoksulluk içerisinde. ben size oradaki harcamalarla ilgili dünya istatistik verebilirim. insanların gelir düzeyi çok yüksek değil. aslında türk lirasına bakınca yüksek görünüyor sadece hepsi bu. basit mantık vermek gerekirse adam 1500 maaş alıyor ama ekmek 3 kira 750 yani bizden pek farklı değiller. kaldıki bizdeki toplumsal bilinç, teknik ve üretim kapasitesi avrupadan ileri durumda.
esas konuya dönecek olursak, insanlar zararlı kimyasalları içeren ürünleri orada kullanmak istemiyor. tabi gelirleriyle alakalı bir durum var. ama bu değişiyor yavaş yavaş, yeni dönem ufak üreticiler, avrupa piyasasındaki devleri çok fena sallıyor, iş yapma tazları ve fiyat politikalarıyla, doğal ürünler orada da ciddi ucuz fiyatla pazarda müşteri buluyor, o akım türkiye de de başladı, yani insanlar doğru ticaret yaparak para kazanıyorular. malları fahiş fiyata satmıyorlar. işte ben bunu kastediyorum. doğal ve ucuzu varken. cosmetik databese da zararlı olduğu yazan kimyasallarla yapılmış ürünleri kullanmaya ne gerek var, bence yok...