"Çocuk senden değil deyince..."
İZMİRde 1 çocuk annesi hamile eşi Yasemin Yükseli öldürdüğü iddiasıyla, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanan Şeyhmuz Yüksel, ilk kez hakim önünde ifade verdi. Şeyhmus Yüksel, boşanmak istediği eşinin ''Çocuğun senden değil'' sözü üzerine çılgına döndüğünü söyledi.
Karaburun ilçesine bağlı Mordoğan beldesinde geçen yıl 12 Ağustosta bir çocuk annesi ve 3 aylık hamile olan Yasemin Yüksel (22), eşi Şeyhmus Yüksel (32) tarafından öldürülmüştü. Şeyhmus Yüksel, olaydan kısa bir süre sonra yakalanıp tutuklandı. İzmir 1inci Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Yakın akrabayı nitelikli kasten öldürme ve Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından yargılanan sanık Şeyhmus Yüksel, öldürdüğü eşi Yasemin Yükselin annesi Cemile Güven, babası Musa Güven ve kardeşleri ile tarafların avukatları katıldı.
Müebbet ve 17 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan Sanık Şeyhmus Yüksel ifadesinde, eşiyle 2011 yılında evlendiklerini, bir çocuklarının olduğunu, aralarında bir sorunun bulunmadığını, evlendikten 1 yıl sonra eşinin, evlenmeden önce kendisine tecavüz edildiğini söylediğini ancak daha sonra şaka yaptığını belirttiğini, başka bir gün de kendisinden önce nişanlanıp ayrıldığını anlattığını söyledi. Bu anlattıkları üzerine içine kurt düştüğünü ve eşine güvenini yitirdiğini belirten Yüksel, bu yüzden de eşinden boşanmaya karar verdiğini ancak eşinin ailesinin ve kendi dayısının araya girdiğini ifade etti.
Şeyhmuz Yüksel, 2013 yılı Temmuz ayında, eşinin telefonunda bir erkeğin numarasının kayıtlı olduğunu görünca artık hiç güveni kalmadığını, zaman zaman kendisiyle ve ailesiyle kavga ettiklerini anlattı. Böyle bir kavga sonucu baba evine dönen eşiyle boşanmayı konuşmak için arabaya aldığını yolda tartıştıklarını belirten Şeyhmuz Yüksel, boşanmaları halinde çocuğunun kendisine verilmesini isteyince eşinin "Zaten çocuk senden değil" sözü üzerine çılgına döndüğünü söyledi. Şeyhmuz Yüksel, "Sakinleşmek için araçtan inip sahile yürüdüm. Eşimin arkamdan attığı taş başıma isabet etti. Ben de eşimin yüzüne yumruk attım. Kendimi kaybettim. Arabadaki bıçağı eşime doğru salladım. Bıçağın neresine isabet ettiğini farketmedim. O yerde yatarken biraz başında durdum. Arabaya binince kendime geldim. Narlıdere girişinde ağabeyim ve dayımın oğlunu gördüm. Olay yerini tarif ettim" dedi.
Mahkeme başkanı hakimin "Maktulle evlendiğinde kız mıydı?" sorusu üzerine sanık, "Benden önce nişanlıymış" dedi. Bu sırada baba Musa Güven araya girerek, "Söylediklerinin hepsi yalan. Benim kızımı öldürdüğü gibi iftiralar da atıyor. Benim ciğerim yanıyor. Gözümüze baka baka yalan söylüyor" demesi üzerine hakim, babayı mahkeme salonunun dışına çıkardı.
Mahkeme başkanının söz verdiği anne Cemile Güvene kızının evlenmeden önce başkasıyla nişanlı olup olmadığını sorması üzerine, "İstediler, vermedik. Nişan olmadı asla. Yalan söylüyor" dedi. Hakimin, kızının başka erkeklerle arkadaşlık yapıp yapmadığı yönündeki sorusuna anne Güven, "Hayır, hayır, asla. Yalan söylüyor" diyerek, sanığa tepki gösterdi.
Duruşma sırasında anne Cemile Güvenin araya girerek sanığa yönelik, "Neden boşanmadın, neden öldürdün benim evladımı. Ben her gün, her gece evladıma ağlıyorum. Niye, niye boşanmadın?" demesi üzerine, izleyici bölümündeki sanık yakınları tepki gösterdi. Duruşma salonundaki gerilim üzerine Mahkeme Başkanı sanık ve avukatlar hariç salondaki herkesi dışarı çıkardı. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. milliyet
Psikopatin teki gitsin bir kadini oldursun, sonra avukatin taktigiyle ve kendi aklinca sucunu azaltmak icin bir de kadinin arkasindan namusuna laf edilsin...
Simdi o anne, baba ne yapsin, arkadas?
Olmus kizina mi, arkasindan konusulan igrenc konulara mi, bu adamin kadin olmadan kafasina gore binbir taktikle atip tutmasina mi, torununa mi neye uzulsun?
Ortada cinayet var, ne kizligi, ne nisani, ne kafasina tas atmasi, bu isler bu kadar basit iste...
Aslında orada kız mıydı? sorusu tam Reha Muhtara göre. Ama hakim de haklı ne insanlar geliyor meramını anlatmak için kendini en basit şekilde ifade etmesi gerekiyor.
Mesela makinaların da kullanma kılavuzları herkesin anlayacağı şekilde hazırlanır. Şimdi adam da evlenmeden önce tecavüze uğramış, nişanlıymış vs demiş ya hakim de konuya ışık tutsun diye sormuş olabilir.
erkek miş sonradan kız olmuş. sizin ben zihniyetinizi birde hakim güyya okumuş. Doğduğumuzdan ölene kadar bayan bayandır - kadın kız diye ayrım yoktur.
Resmen kendini kurtarmak için iftira atıyor evleneli bir sene olmuş kadın neden tecavüze uğradım desin ki öyle deyince hakim de evlendiğin de kızmıydı diye sormuş ama abes olmuş bu adam mı doğruyu söyleyecek çevirmiş lafı benden önce nişanlıymış diye hayır nişanlanmış olsa ne olur anlaşamadı ayrıldı olamaz mı yok erkeğe ait numara bulmuşta bilmem ne. O gece kız çıkmasaydı zaten öldürürdü bu adam müsvettesi. Aklayacak kendini aklınca arabada bıçağın ne işi varsa öldürmek için almış arabaya belli hiç çırpınmasım çürüyecek hapiste bir kadın da yok yere öldü karnında bebeğiyle bir çocuk öksüz kaldı anne mezarda baba hapiste yazık.