Çözmeye çalıştıkca işin içinden çıkamıyorum.

depresiffpolyanna

hüzne inat gülümse..
Kayıtlı Üye
31 Temmuz 2012
3.476
10
46
Tokat
Merhaba kızlar, nerden nasıl baslıycam bilmiyorum nisanlımla 2bucuk yıldır beraberiz.Kendisi cok dediğim dedik kıskanc bir insan..
Herneyse artık kıskanc ve dediğim dedik olmasını önemsemiyorum bile önemse-ye-miyorum daha dogrusu.
Kızlar nisan yapalı 1bucuk ay oldu(daha dogrusu aileler arasında söz) birbirimizi seviyoruz ama nisanlımda son 1 haftadır degisimler sezmeye basladım.. Tecrubesizliğimden dolayı pek anlam veremiyorum bu tavırlarına(bu ilk ciddi ilişkim cünkü)
1.si sürekli parfüm değiştiriyor cok gerildim cok süpheleniyorum bu normalmidir..
2.si 2bucuk yıldır ben bu adama telefonuna bakmayı ögretemedim. Bi msj atıyorum yarım saat sonra cvp veriyo kac defa uyardım calısıyorum bilmiyomusun diyo.. Yolda yürürkende gec cevap veriyo evde film izlerkende. Bi degisiklik yokk yani ;)
3.sü artık bulusamıyoruz adam akıllı, ha buluşuyoruz noluyor? bi süre sonra telefonlar ard arda geliyor isim cıktı diyor eve bırakıyor.Ya eskiden böyle değildi cok degisti. Bir soru soruyorum asalak gibi yüzüme bakıyor, neyin var diyorum kafam cok dolu bu aralar diyor e neden diyorum abuk subuk seyler.. Bi sorunu olsa dahi bana zaten anlatmıyor..
Bu aksam iftar yemegine cıktık yolda gidene kadar konuştu durmadan konuştu, yok sen neden kaldırımdan yürümüyosun, sen neden lafımın üstüne laf koyuyosun, neden hep itiraz, bugün bana ilk defa biz seninle anlasamıyoruz dedi oruçlu oruçlu sıktım kendimi ona patlamamak için.Daha sonra yemegimizi yedik zaten 4 gündür görüşmüyoduk hep işleri vardı çünkü, biraz gezeriz sandım umutluydum. Sordum gezermiyiz biraz caddede dedim 1 dk fln düşündü sonra eve bırakayım seni burdan sonra ugramam gereken 3 yer war dedi, gene sustum peki dedim bozulmamıs gibi yaptım ama yüzüm gülmüyodu. Kendimi nasıl geri plana atılmış hissediyorum anlatamam.Yüreğimin acısını anlatamam size. 1haftadr hep söyledim hep itiraz ettim bana vakit ayır diye.. ama sonuç hep aynı.
Bugünde beni eve bıraktı hemen, ardından annemlerle yürüyüse cıktım inadına biyerlerde bişeyler içtik oturduk falan, cıkmıycaksın evden istemiyorum dedi, karsındaki bi insan herseyden önce bi insan olarak saygı duy bana, benimde hava almaya ihtiyacım var dedim cıktım simdi konuşmuyoruz..
Birde bikaç kez yalanını yakaladım önemsiz konulardı ama yalan yalandır. İhanet gibi koyar ınsana canını yakar..
Neden böyle bilmiyorum..
Naparım bilmiyorum aklım yerinden gidiyor sanki düsündükce.
 
Son düzenleme:
Canım öncelikle kıskançlık krizi geçiren çoğu erkeğin bu güdüsü evlendikten sonra zamanla azalır.. Hiç olmaz demiyorum ama O erkek sana niye öyle baktı, nereye bakıyorsun türünden kıskançlıklar pek kalmaz.. Bunu pek önemseme.. Asıl önemsemen gereken, sen gezmeyi istediğinde uğramam gereken yerler var demesi.. Nereye uğrayacağını hiç sordun mu.? Hoş uğrayacağı yerler akrabası, erkek arkadaşları da olabilir ama yine de sana 1 dakikadan daha fazla zaman ayıramıyorsa durup düşünmek lazım.. Sanırım sende buna müteakip misilleme yapmak için çaya çıkıp bunu da ona söylemişsin.. Aslında bu pek doğru bir hareket sayılmaz.. Çaya çıkman değil.. Bunu ona söylemen.. Çünkü direkt olarak misilleme yaptığını hissedecek ve kıskanıyormuşçasına davranacak.. Ama emin ol kıskanmıyor.. Sadece onun istediğini yapmadığın için sana kızgın.. Bence yapman gereken, eğer çaya çıkacaksan telefonunu evde bırak ve daha sonra seni aradığında "canımmmm, çok afedersin teli evde unutmuşum bir işim vardı da" de.. Ama işin ne olduğunu ona söyleme.. Yada aramalarına hemen cevap verme.. Bir kaç aramdan sonra dön.. "Tatlım beni aramışsın, görmemişim" dersin.. Birazda o senden kuşkulansın.. Yani nasıl o seni kuşkulandıracak durumda bırakıyorsa sende onu bırak.. Fakat açıklama yapmanı istediği zaman hep bir bahanen olsun ve daima kibar ve cazibeli ol..Ayrıca hiçbir erkek n"neden görüşemiyoruz, niye beni aramadın" diye vıdı vıdı yapan kadınlardan hoşlanmaz.. Biraz ağır ol.. Merak etsen de etmiyormuşluktan gel.. Onun yaptıklarını önemsemiyormuş hissini ona geçir.. Ve en az bir defaya mahsus o görüşelim dediğinde bir bahane bul ve onu reddet.. Ama bunları yaparken olabildiğince sevimli ve kibar ol ki sana karşılık vermekte zorlansın.. ;) Bu dediklerimi bi dene istersen.. Bakarsın faydasını görürsün.. :)
 
Tatlım o uğraması gereken yerleri kesinlikle öğrenmen gerekirdi
Ayrıca o biyerlere gidebiliyorsa sende gidebilirsin iyi yapmışsın annenlerle yürüyüşe çıkmakla
Onun davranışları nasılsa sende öle davran bence ki anlasın nasılmış.. :34:
 
Canım öncelikle kıskançlık krizi geçiren çoğu erkeğin bu güdüsü evlendikten sonra zamanla azalır.. Hiç olmaz demiyorum ama O erkek sana niye öyle baktı, nereye bakıyorsun türünden kıskançlıklar pek kalmaz.. Bunu pek önemseme.. Asıl önemsemen gereken, sen gezmeyi istediğinde uğramam gereken yerler var demesi.. Nereye uğrayacağını hiç sordun mu.? Hoş uğrayacağı yerler akrabası, erkek arkadaşları da olabilir ama yine de sana 1 dakikadan daha fazla zaman ayıramıyorsa durup düşünmek lazım.. Sanırım sende buna müteakip misilleme yapmak için çaya çıkıp bunu da ona söylemişsin.. Aslında bu pek doğru bir hareket sayılmaz.. Çaya çıkman değil.. Bunu ona söylemen.. Çünkü direkt olarak misilleme yaptığını hissedecek ve kıskanıyormuşçasına davranacak.. Ama emin ol kıskanmıyor.. Sadece onun istediğini yapmadığın için sana kızgın.. Bence yapman gereken, eğer çaya çıkacaksan telefonunu evde bırak ve daha sonra seni aradığında "canımmmm, çok afedersin teli evde unutmuşum bir işim vardı da" de.. Ama işin ne olduğunu ona söyleme.. Yada aramalarına hemen cevap verme.. Bir kaç aramdan sonra dön.. "Tatlım beni aramışsın, görmemişim" dersin.. Birazda o senden kuşkulansın.. Yani nasıl o seni kuşkulandıracak durumda bırakıyorsa sende onu bırak.. Fakat açıklama yapmanı istediği zaman hep bir bahanen olsun ve daima kibar ve cazibeli ol..Ayrıca hiçbir erkek n"neden görüşemiyoruz, niye beni aramadın" diye vıdı vıdı yapan kadınlardan hoşlanmaz.. Biraz ağır ol.. Merak etsen de etmiyormuşluktan gel.. Onun yaptıklarını önemsemiyormuş hissini ona geçir.. Ve en az bir defaya mahsus o görüşelim dediğinde bir bahane bul ve onu reddet.. Ama bunları yaparken olabildiğince sevimli ve kibar ol ki sana karşılık vermekte zorlansın.. ;) Bu dediklerimi bi dene istersen.. Bakarsın faydasını görürsün.. :)

Canım cok sagol faydalı bilgiler söylemissin, yazdıklarının %90 ına katılıyorum:) Benimde aklıma bitek bu gelmisti inan hicbi care bulamadım son olarak onun bana yaptıklarının aynısını ona yapmaya karar verdim. Bazen uyuzluk yapıp tlfnuna falan cevap vermiyorum üst üste msjlar atmak zorunda kalıyor cıldırtıyorum halimden biraz anlasın diye..
 
Tatlım o uğraması gereken yerleri kesinlikle öğrenmen gerekirdi
Ayrıca o biyerlere gidebiliyorsa sende gidebilirsin iyi yapmışsın annenlerle yürüyüşe çıkmakla
Onun davranışları nasılsa sende öle davran bence ki anlasın nasılmış.. :34:

Canım uğraması gereken yerleri biliyorum her zaman anlatıyor zaten bana. Sorun nereye kime ugradıgı degil.. Artık bana yeterince zaman ayırmaması..Sorun hareketlerinde degisim olması. 1 dediğimi 2 etmeyen adam şunu yapalım dediğimde bahane uyduruyor artık yaa, işim var diyor. Bi anda telefonları hic susmaz oldu.. Bilmiyorum ona da hak vermeye calısıyorum, belkide beni fazla sımarttı her istediğimi yaptı devamlı ufakta olsa süprizler yapan bi insandı hep.. E simdi noldu anlam veremiyorum bu hissettiklerim kuruntudan ibaret degil biliyorum. Öpüşleri bile sahte geliyor sanki içime sindiremiyorum hani kadınlar hisseder derler ya baska biri mi var diyorum..Durup durup parfüm degistirmeler falan, Bi yandanda baska biri olsa herseyi gelip bana söylemez,dün iftara yemege gittiğimizde beni gizliden biri arıyo canım haberin olsun dedi kapattık gizliye. Hani bi kız pesine takılsa salça olsa hemen söylüyor kız konusunda hic yalanı yok. Ama neden böyle bilmiyorum diyorum yaa işin içinden çıkamaz hale geldim..
 
Sürekli telefonla arayanın kim olduğunu biliyor musun peki?
Telefonunun susmaması, sürekli parfüm değiştirmesi, görüşmelerinizin seyrekleşmesi burnuma kötü kokular getirdi açıkçası.

Arkadaşın dediklerine katılıyorum. Erkekler genel olarak fazla değer gördüler mi afallıyorlar.
Sende çok üstüne düşme.
Neden aramadın, neden çok görüşmüyoruz diye sorma.
Sanki bu durum çok normalmiş gibi tatlı tatlı davran, konuş.

Ben bi ara nişanlımla telde eskisi kadar konuşmuyoruz diye üzülüyordum.
Bunu ona söyledim birkaç kere, hiçbir şey değişmedi, ben abartıyor oldum.
Bir süre sonra herşey normalmiş gibi davrandım, hiç şikayet etmedim, o kendinden uzatmaya çalıştı konuşmaları.
Yani zaman zaman hissettiklerimizi, düşündüklerimizi hemen dile getirmesek daha iyi, kendiliğinden çözülebiliyor durumlar :34:
 
Daaha yeni ciddi adım atılmış... nişanlınız belki daha alışamamıştır bu duruma... biraz daha zaman tanıyın bence ve tedbiri elden bırakmayın derim ...
 
canım kusura bakma ama burda sıkıntı en başta başlıyor.
seninle konuşma tarzı bile sorun bence...
ne demek evden çıkmayacaksın???
diğer arkadaşlara katılıyorum, benimde burnuma aldatma kokusu geliyor fena halde... hemde bir anda böyle bir değişim...
ben bu gibi durumlarda misillemeden yanayımdır hep. inanılmaz işe yaradı bende umarım sende de yarar.
sende onun yaptığı gibi yap, ilgilenme onla... telefonunu açma, msj atma, görüşmek istediği zaman görüşme hatta geçiştir... görüştüğündede tembihle bi arkadaşını yarım saat sonra arasın seni ayrıl onun yanından. emin ol eşekten düşmüşe dönüp kendine gelecektir!
ha bana kalsa yüzüğü çıkar koy önüne ama sanırım sende onu yapmaya yanaşmazsın.
ben evlenmeden önce benzer bir şey yaşamıştım. ilgi eksikliği değilde çok keyfi hareket ediyordu diyelim.
direk çıkardım yüzüğü koydum önüne, "sen daha nişanlıyken böyle davranıyorsan ilerde nikah kıyıldıktan sonra veya ben çocuğumu kucağıma aldıktan sonra bunları yapmana hiç gelemem! ya kendine gelirsin yada ben daha fazla yokum!" demiştim
yaşanılan değişikliğe ben bile inanamadım o kadarını diim sana :)
ben biraz uçlarda yaşarım gerçi direk bunu yap demiyorum tabi; ama titresin ve kendine gelsin...
 
Sürekli telefonla arayanın kim olduğunu biliyor musun peki?
Telefonunun susmaması, sürekli parfüm değiştirmesi, görüşmelerinizin seyrekleşmesi burnuma kötü kokular getirdi açıkçası.

Arkadaşın dediklerine katılıyorum. Erkekler genel olarak fazla değer gördüler mi afallıyorlar.
Sende çok üstüne düşme.
Neden aramadın, neden çok görüşmüyoruz diye sorma.
Sanki bu durum çok normalmiş gibi tatlı tatlı davran, konuş.

Ben bi ara nişanlımla telde eskisi kadar konuşmuyoruz diye üzülüyordum.
Bunu ona söyledim birkaç kere, hiçbir şey değişmedi, ben abartıyor oldum.
Bir süre sonra herşey normalmiş gibi davrandım, hiç şikayet etmedim, o kendinden uzatmaya çalıştı konuşmaları.
Yani zaman zaman hissettiklerimizi, düşündüklerimizi hemen dile getirmesek daha iyi, kendiliğinden çözülebiliyor durumlar :34:

görüştüğü insanları biliyorum evet ne için görüşüp buluştugunuda anlatıyor, görüstüğü tayfadan hiç haz etmiyorum zaten. Sürekli işim var demesi gercekten anormal bi durum biz eskiden yani bi 10 gün öncesine kadar haftada 3 gün görüşen insanlardık. 2günde bi mutlaka görüşürdük.Simdi noldu diyorum acıklama yapıyor ama yeterli olmuyor bende onu rahatsız eden bişeyler var.
Sanırım umursamamazlıga vermek daha daha iyi olucak.. İnsallah böyle devam etmez Allah sonumuzu hayır etsin.
 
canım kusura bakma ama burda sıkıntı en başta başlıyor.
seninle konuşma tarzı bile sorun bence...
ne demek evden çıkmayacaksın???
diğer arkadaşlara katılıyorum, benimde burnuma aldatma kokusu geliyor fena halde... hemde bir anda böyle bir değişim...
ben bu gibi durumlarda misillemeden yanayımdır hep. inanılmaz işe yaradı bende umarım sende de yarar.
sende onun yaptığı gibi yap, ilgilenme onla... telefonunu açma, msj atma, görüşmek istediği zaman görüşme hatta geçiştir... görüştüğündede tembihle bi arkadaşını yarım saat sonra arasın seni ayrıl onun yanından. emin ol eşekten düşmüşe dönüp kendine gelecektir!
ha bana kalsa yüzüğü çıkar koy önüne ama sanırım sende onu yapmaya yanaşmazsın.
ben evlenmeden önce benzer bir şey yaşamıştım. ilgi eksikliği değilde çok keyfi hareket ediyordu diyelim.
direk çıkardım yüzüğü koydum önüne, "sen daha nişanlıyken böyle davranıyorsan ilerde nikah kıyıldıktan sonra veya ben çocuğumu kucağıma aldıktan sonra bunları yapmana hiç gelemem! ya kendine gelirsin yada ben daha fazla yokum!" demiştim
yaşanılan değişikliğe ben bile inanamadım o kadarını diim sana :)
ben biraz uçlarda yaşarım gerçi direk bunu yap demiyorum tabi; ama titresin ve kendine gelsin...
Haklısın canım suan zaten konusmuyoruz bu 2.gün olucak, mesaj atacagımı sanıyoda cok bekliycek o daha. O atana kadar msj yok benden. Hele bi konusmaya baslayalım beni gene türlü bahanelerle ekiyomu bende aynısını ona yapıcam.Sen cok iyi yapmıssın yüzüğü önüne cıkarıp koymakla ama bende onu yapıcak cesaret var mı bilmiyorum suanlık yok sanırım.. Normalde de kadın konusunda olan biten herseyi anlatır bana ama parfüm, geç cvp atmalar beni cok kıllandırıyor. Ona biraz zaman verdim umarım toparlanıp kendine gelir. Yoksa ben kendmi öyle bir dagıtırım ki yazık olur durduramaz.
 
Belki söz ile işler ciddileşince korkmuştur ve biraz geri çekilmiştir. Kötü şeyler getirmek istemiyorum aklıma direk. Sen ne kadar sorarsan ilgi beklersen o da o kadar bunalacaktır, yani en azından benim erkek arkadaşım bana hep öyle söylüyor. Kendi haline bırak hevesini alsın daha doğrusu biraz hava alsın bakalım belki eski halinize dönersiniz. Ama bir süre sonra hala bu davranışları devam ediyorsa başka ihtimalleri düşünmek gerekecek malesef.
 
Belki söz ile işler ciddileşince korkmuştur ve biraz geri çekilmiştir. Kötü şeyler getirmek istemiyorum aklıma direk. Sen ne kadar sorarsan ilgi beklersen o da o kadar bunalacaktır, yani en azından benim erkek arkadaşım bana hep öyle söylüyor. Kendi haline bırak hevesini alsın daha doğrusu biraz hava alsın bakalım belki eski halinize dönersiniz. Ama bir süre sonra hala bu davranışları devam ediyorsa başka ihtimalleri düşünmek gerekecek malesef.

Yok canım durumun sözle gercekten alakası yok evlilige 2 3 yıl var zaten. Benim nisanlımda öyledir ne kadar üstüne gidersen o kadar bunalır kacar.. İnsallah düsündüğüm sey degildir, öyle bi insan olduguna ihtmal vermiyorum vermek istemiyorum.
 
Bütün mesajları okudum. Bir düşün: Bu erkek şu an hayatında olmasaydı hayatın nasıl devam ediyor olacaktı? Bu kişi için nelerden vazgeçtin? Nelerden taviz verdin? Bir hedefin, hayat çizgin vardı da kayıp mı oldu, yoksa yoktu da bu kişiyle mi belirginleşti? Ben söyleyeyim, ikisi de en kötüsü. Biz kadınlar erkekler için kendi hayatımızdan büyük tavizler vermemeliyiz. Hep o şekilde yetiştirilmişiz, erkeğin hayatını çekip çeviren, ona hep destek olan, onun hayat arkadaşı vs... Ya biz? Bizim bir hayatımız yok mu? Bizim tutkularımız, hedeflerimiz, hobilerimiz, işimiz, çevremiz, dostlarımız...yok mu?

Hayatımıza giren erkeğin istedikleri doğrultuda yaşamımızı şekillendiriyoruz. Yeri geliyor kişiliğimizi bile değiştiriyoruz. Evet aşk, sevgi gözleri kör ediyor ve bazı gerçekleri görmemiz çok zaman alıyor. Ama erkekler neden bizim için kendilerinden taviz vermiyor peki? Bunu hiç düşündünüz mü? Onca aşk, sevgi kelimelerine rağmen?

Sözlün dışarı çıkmanı istemiyor ve sen de bunun için açıklama yapma gereği hissediyorsun: Her insanın ihtiyacı vardır gibi. Her şeyden önce böyle bir şey için hiçbir açıklama yapmak zorunda değilsin. Bu kişinin istediği saatte içerde olup istediği saatte dışarıda olacaksın diye bir kural olamaz, muz cumhuriyeti değil burası, sen de onun kölesi değilsin.

Aldatma şüphelerine gelince, erkeklerin 10/9'u güvenilmezdir ve çoğunlukla yalan söylerler. Ve basit bir yaradılışları vardır. Bizim kadar komplike düşünemezler. Onun seni aldattığından şüphe duymakta yerden göğe kadar haklısın. Benim sevgilim/nişanlım/eşim yapmaz diye bir hataya asla düşmeyin, her erkekte böyle bir potansiyel vardır. Bunları erkeklerden soğuyun diye yazmıyorum, erkek düşmanı filan da değilim. Ama erkekler kendilerinin ne menem olduklarını çok çok iyi bilirler, ama kadınlara asla o yüzlerini göstermezler. Hiç sözlünü diğer erkek arkadaşlarının arasında gözlemledin mi? Bir kerecik de olsa buna şahit olman gerekir. Kendisini daha iyi tanıyabilirsin.

Benim naçizane tavsiyeme gelince: Asla ve asla kendini ezdirme, bu ilişkide yöneten taraf sen olmalısın; o işine geldiği gibi at koşturmamalı. Şüphelendiğini belli etme; ama tedbiri de elden bırakma. Hayatından ve kendinden de taviz verme. O sana uyum sağlamalı, sen ona değil!
 
Back
X