Depresyondan çıkış anılarımız

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.

bitter64

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
26 Kasım 2015
1.916
548
123
Merhabalar,

Hep kötü zamanlarımda düşünmüşümdür bu duyguları şuan kaç kişi yaşıyor diye. İnsan bazen o kadar dibe gidiyor ki hayat anlamsız çalışmak çabalamak boş bir çaba gibi geliyor. Tam da öyle bir süreçten kendimi yine cıkarmak istiyorum. Hayatımda şuan iş ve spor var sadece. Lakin yine de inanılmaz sıkılıyorum. Arkadaş edinmekte zorlanıyorum güven sorunum var kendimi de çekimser buluyorum biraz. Burada kimler neler yapmıs o diplerden kendini nasıl cıkarmıs paylasır mı acaba ? Bu ruh halinde olanlara depresyon tedavisi görenlere umut ışığı olması adına
 
Şu ara üzerimde bi ölü toprağı var, ne yaptımsa atamadım üzerimden. Her şeyden sıkılır ve kendimi geri çeker oldum.
Bir başka depresyon konusuna önceden yazdığım bir yorumumu buraya alıntılıyorum, çünkü kendimi illaki bu halin içinden ne yapar eder, aşağıda sıraladığım yöntemlerle çıkarırdım ama dediğim gibi şu ara bu da mümkün değil pek; belki sizin işinize yarar;


Bunlar bana iyi geliyordu. Şimdi yeterli değil ve yeni yöntemler keşfetmem gerekiyor.
Ev değiştirmeyi düşünüyorum, biraz sabır sürecim var şu an iyi bir yatırım olmadığını söylüyorlar, evi değiştirince kendimi daha iyi hissedeceğimi biliyorum çünkü evden komple sıkıldım enerjimi emiyor :)
Çocuk sonrası bıraktığım iş hayatına geri dönmeyi planlıyorum, maksimum bir aya kadar bu bekleyiş de bitecek ve bana iyi gelecek diye umuyorum çünkü hala daha evde oturmaya alışamadım, kesinlikle tekrar çalışmam gerekiyor. Bu iyi gelecek.
Birkaç radikal değişim var aklımda, onları da yapabilirsem bu çökkün halden çıkacağım diye umuyorum.

Siz de atlatırsınız umarım. Alıntı yaptığım kısımdaki maddeler sizi tamamen dibe inmekten kurtaracaktır bir müddet.
 
Ben dibi boylamadan yuzeye cikmadim hic hep sonuna kadar aci cektim sonra yavas yavas yukariya dogru yukseldim kotu seyler yasadikdan sonra hayat zevk vermez dunya donuyor sen oldugun yerde kaliyorsun gibi ama her duygu gibi bunlarda gecici buna inanmak lazim yasadigin o kotu gunleri her gecen gunle birlikte arkanda birakiyorsun tabi bunu kolay basaramayan insanlar yardim alarak daha kolay hale getirmeli
 
Benim olmustu oyle bir anim.
Calismiyordum oglumla tum gun evdeydim. Uyu uyan uyu uyan seklinde gidiyordu tum yasantim. Ya dedim baskalari nasil hayatlar yasiyor bir benimmi boyle hayatim? Misafirlige gidiyoruz meselaa gittik geldi bitti diyordum. Misafir geliyordu bitti gittiler iste yine ayni diyordum. Bi ton param olsa nolur ki bi suru kiyafet al giy gez toz. Bumu hayat diyordum. En son esime hayati yasamiyorum dedim. Tum gun ayni geciyor dedim. Sonra sen bi ise gir istersen dedi. Kv ile konusup hemen ise girdim. O gun bugun depresyon diye bisi yok. 1 sene oldu baslayali. Bence depresyonun tek sebebi calismamak...
 
Bence Zaman belirleyin şu zamana kadar iyileşmem lazım diye, tabi bu süre zarfında en dibi boylayın ne yapmak istiyorsan ,ağlama vs. Sonra kalkın sıcak duş alın , dua edin, kuaföre gidin yeni kıyafetler alın tıpkı yeni doğan bebek gibi herşeyi atın kafanızdan ölümlü dünya , hiç bir acı sonsuza dek sürmez
 
Ben de o dibe dogru yol alanlardanim. Is buldugumda kendime gelecegimi dusunuyorum.
 
Depresyona gircek vakit bile yok. Sabah kalk koştur koştur işe git akşam gel rutin banyo yemek ye işlerini hallet. Bekar olduguma ragmen bazen yetişemiyorum evlilere sabır versin Allah. Calısmıyorsanız işe girin, sizi üzen yıpratan insanları tamamen cıkarın
 
Dönüp geçmişe baktığımda gülümseyerek hatırladığım anlarımdan biri buna uyuyor, sizinle de paylaşmak isterim. Hayatımda 2 sene boyunca her türlü şey kötü gitti, hep savaş verdim ama hiçbir şey düzelmiyordu. Sonra bir gün şansım döndü, çok özel biri ile tanıştım, aşık oldum, o da beni seviyordu. Bu hayata bakış açımı değiştirdi. Bu zor dönem aynı zamanda annem babam için de zor bir dönemdi. Bir gün annemle mutfakta yemek hazırlıyorduk, anneme 'Anne hayat çok güzel dimi?' dedim. Bunu gerçekten hissederek, içimden gelerek söylemiştim. Aşık olmamın ve karşılık bulmamın bakış açımı değiştirmekte faydası büyüktü. Annem de 'Evet annem, hayat çok güzel' diye beni onaylamıştı. Sonra benim de ailemin de şansı döndü, yavaş yavaş her şey iyiye döndü. O özel kişi artık hayatımda değil ama bu güzel anıyı ne zaman hatırlasam gülümserim.
 

Çok şirinsin.
Ben üzülmekten ağlamaktan korkan biriyim bunu keşfettim aldıgım terapiler sonucu. Algım bozuk biraz üzülsem ağlayacak olsam berbat hissetsem niye böleyim diye sorgula sorgula kendimi dibe çekiyorum. Farketmeden yapıyorum bunu hep. Hatta sırf aşk acısından korktugum için sevgilim yok biri olacagı zaman panikler nöbetler geliyor. Panik yapınca mide agrıları vs kendimi kaybediyorum hissi ile sonuc psikiyatrist ve hayırlı olsun antidepresanımız 5 yıldır içiyorum 3 ay bıraktım ve simdi tekrar basladım insanlıktan cıkınca. Hala iştahım yok onu da takıyorum kafama mesela. İnsan terapi de alsa kendi kendini iyileştirmeyi öğrenmeden olmuyor terapi ile bunu öğrenyorusun en azından..
 

Ben tam tersi biri olunca ince ele sık doku derken kendimi yiyorum ve hep travmasını bulamadıgım bir kaybetme korkusu yüzünden aşktan kaçıyorum
 
Kadın üretkendir. Eğer üretemezse depresyona girer. Bunu sadece çocuk doğurmak olarak algılamayın. Aslında işe girip çalışmak değil de bir şeyler üretmeye ihtiyacınız var. Hem işinize gidin hem de uretebileceginiz bir hobi edinin.
 
Şimdi bana göre bu konu ikiye ayrılıyor. Bir depresyondayken seratonin salgılatıp anlık olarak iyi hissettiren çözümlerim var. Bir de depresyon döngüsünü kırmaya yönelik 'ilerliyorum ben ya gelişiyorum' hissi yaratan çözümlerim var.

Bu gelişiyorum ben hissini yakalamak için kendini takip edebilmen gerekiyor. Bunun için de motivasyon çarkı denen bir sistem kullanıyorum.


Örnek olarak googledan karşıma çıkan iki görseli ekledim. Ama çarkı oluştururken hayatını etkileyen ya da geliştirmek istediğin her türlü alanı çarka ekleyebilirsin. Ya da farklı kategoriler için farklı çarklar hazırlayabilirsin. Daha sonra bu alanları sana sağladığı tatmin hissine göre 1'den 10'a puanlıyorsun. Sonra da bu alanlardaki tatmin hissini arttırmak için yapabileceklerinle ilgili kendine hedefler koyuyorsun. Hedeflerini tamamladığında tatmin hissinin ne kadar arttığını belirliyorsun vesaire. Böylece hem hayatındaki farklı konulara yapıcı bakış açısıyla yaklaşmış oluyorsun, gerçekten sorun çözmeye ya da gelişmeye yönelik adımlar atabiliyorsun hem de tek bir konuya takılıp kalmak yerine beynini farklı şeylerle meşgul ediyorsun.

Bu basit ve saçma bir yöntem gibi gelebilir ama dağınık zihinleri organize etmek ve kişiyi olumsuz düşünceler yerine olumlu düşüncelere yönlendirmek için gerçekten çok etkili bir çözüm. Ben bizzat kefilim ki inan senden daha kötü durumdaydım. Sen iş hayatını düzenli bir şekilde sürdürebiliyorsun mesela. Ben yaklaşık 1 yılımı çok zorunlu olmadıkça hiç evden çıkmadan ve yemek sepeti kuryeleri sayesinde hayatta kalarak geçirmiştim mesela. Gündüzleri uyuyup, geceleri comfort food eşliğinde ne kadar saçma reality show, komedi dizisi vs varsa izleyerek zaman geçiriyordum. Bence sen sadece azıcık saçını salmayı öğrendiğinde, senin, arkadaşlarının, ailenin, evinin kafandaki mükemmele uymalarına gerek olmadığını kabul ettiğinde mutlu olacaksın tekrar.
 

Çok güzel anlatmıssın. Kendimi bıraksam işe geldiğim ilk 2 gün şimdi evdeydim. Zorla durdum hala da devam ediyorum bir şekilde. Keyif almıyorum ben hayattan çünkü eksik şeyler var. Sorun zaten ''hedef koyabilmek ve uygulayabilmek.'' Çünkü bu durumlarda yapsam nolucak psikolojisi oluyor en çokda isteksizliğin had safhada olması, üşengeçlik, durağanlık. En zor sanırım bu kısmı kırmak. Misal bir kursa gideceğim isteğim yok hobi bul deniyor ee sevdiğin şeye de istek yok nolucak.. gibi gibi.

Bu arada 1 sene evde durmana sebep olacak sorun neydi ?
 
bence bu bir süreç gece gibi mutlaka şak diye bitmeyebilir. oyüzden bunu kabul etmek lazm

ikincisi hayatın böyle birsey oldugunu insanların şeytani olabilrcegini hayatın güllük gülüstablık olmadıgını bilmk lazm

ve dünya uzakta sadece bir nokta gibi

ve bizler dünyada bir nokta gibiyiz

gelen gidiyor gelen gidiyor yanınıza kar kalan yasadıklarımız yaptıgımız iyilikler

insan kendine bile tam güvenmemeli karsıdaki de hata yapabilir oyle kabul et . işin oldugu kadar görüş insanlrla ama sunuda unutma sosyallik insanı ferahlatıyor
 
Çıkış ne taraftan ? Bilen varsa bana da göstersin

Hayatımın en durağan dönemindeyim
İnanılmaz bir negatiflik var üzerimde
Spor , kitap okuma gibi aktiviteler bi nebze olsun rahatlatıyor
Ama şu kötü enerjiden nasıl kurtulurum işte onu bilmiyorum .
Bu konuyu takipteyim içimizi aydınlatacak paylaşımlar olur umarım bolca
 
Yani bana göre ilk olarak durumu olduğu gibi kabul etmek lazım. Hic sag ve sola karşılaştırmadan "hayatım şu anda bu" demek lazım. Geçmişe yönelikde çalışmak lazım, ama iyileşmek için önce öne doğru adım atılmalı. Geçmişi sonradan, güçlendikten sonra, tekrar gözden geçirip toparliyabiliriz. Bir günde depresyona girmedik, öyleyse bir günde çıkmak da mümkün değil. Çözümü baskalarda değilde, kendimizde aramamiz lazım.. Mesela "aşık olurum hayatım değişir", "annem bana daha iyi davransa hayatım değişir" diye umutlarımızı baskalara değilde, kendimize bağlamamiz lazım. Beslenmemize dikkat etmemiz lazım. Ben zamanında çok ihmal ettim. Kendimizi iyi hissettirecek küçük adımlar atmamiz lazım. Birden bire fazla işe kalkışsak iki güne enerjimiz tekrar söner. Depresyona girmeden önce neleri severdik mesela bize ip ucu verebilir, veya bambaşka şimdiye kadar cesaret edemediğimiz birşey deniyebiliriz. Bu çok basit şeylerden oluşabilir. Şu konuda bana göre yalnis bir düşünce var depresyon ile ilgili: bazen insana "kendini meşgul etki depresyona girmeye zamanın kalmasın", "depresyonu ne yapacaksın, kendine bir uğraş bul çıkarsın hemen" diye öğütler verilir. Depresyon ama bundan daha iyi seçilmiş adımlar gerektirir.Ve zaten depresyondayken üstüne bir sürü sorumluluk eklemek de faydadan cok zarar verir. Bir nevi "reset" tuşa basıp, kendini yeniden bulmak ve güçlendirmek lazım.. Planlı ilerlemek lazım..Adım, adım. Ben depresyondan ilk etapta 4 ay bir süre içinde çıktım diyebilirim. Ama her gün küçük adımlara ondan sonra devam ettim. 2011 da depresyonu yendim. Cok şükür de dönmedi.
Sunu da eklemek isterim: iyileşme sürecinde tüm bana zarar veren ilişkileri ya tamamen kestim, yada (mesela yakın akraba ise) minimuma indirdim. İyileşmek için negatif insanlardan ve enerjinizi düşürenlerden uzak durun. Hepimize geçmiş olsun.
 

Ya bir altyapısı vardır mutlaka ama açıkçası ben yapı gereği evi seven, kendi kendime zaman geçirerek huzur bulup deşarj olan bir insanım. İlk defa yalnız yaşamaya başlayıp, okula gitmek konusunda içsel veya dışsal herhangi bir sorumluluk hissetmeyince eve yapıştım iyice. Gülse Birsel'in evin insanı zamanla içine çekmesiyle ilgili güzel bir yazısı var ki gerçekten doğru. Üşendikçe daha bir üşengeç oluyor insan. Motivasyonsuzluk amaçsızlık kendini silkeleyene kadar üstüne yapışıyor. Ben bi de içindeyken farkedemedim bu durumu çünkü market alışverişini online yapmak ya da dışarıdan birşeyler söylemek kolaylık gibi geliyor, işte evim çok merkezi bir yerde olduğu için yakın arkadaşlarım çoğu zaman geçerken bana uğruyor ayda yılda ben onlarla çıkıyorum derken normal, hafif salaş bir öğrencilik hayatı geçirdiğimi sanıyordum.

Derken bi baktım bildiğin sokağın başındaki bakkala gidip bi paket sigara almak efora değer mi diye 40 kere düşündüren bir iş haline gelmiş. Eskaza normal bir saatte uyanıp gün ışığı görsem vampirler gibi tepki veriyorum. Kalabalık içine girmek benim için tam bir anksiyete unsuruna dönüşmüş. Çok mutsuz ve beceriksiz hissediyorum. Bir de nedensizce öfkeliyim filan.

Bu kafama dank etme hali ne zaman yaşandı tam hatırlamıyorum. Sonra bu dank etme evresinin ardından bir ben neden ve nasıl bu hale geldim evresi yaşandı. Bu aşamada bol bol kendimi ve ailemi suçladım. Sorunuma bir ad koyabilmek adına milyon tane makale okudum. Otizm spektrumundan tut farklı ruhsal hastalıklara kadar tonla şeyden şüphelendim. Farklı farklı uzmanlara gidip sorunumun ne olduğunu, kaynağını filan bulmaya çalıştım. Genelde klasik anksiyete ve depresyon teşhisi koydular buarada. Ne zaman ne olduğunu neden olduğunu çözmeyi bırakıp nasıl daha iyi olabileceğime odaklandım o zaman iyi oldum.
 

Monotonluk olmuş seninkinin sebebi sanırım. Bende ilk okul hayatı bitip ise başladığımda sıkılmaya sorgulamaya başladım. Arkadaşlarım dağıldı arayan soran azaldı. Kendimle çok baş basbasa kaldım . İşte de mutsuzdum derken antidepresanli hayata hosgeldim
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…