Dizginlenemeyen kıskançlık

WillmAP

La vie est belle
Kayıtlı Üye
17 Mayıs 2013
57
99
88
Aylardır kendimi frenlemeyi başarıyordum. Ama bugün yapamadım. Aşamıyorum sanırım. Eşimi kıskanmak istemiyorum. Çünkü bu duygu bence çok zavallı ve onur kırıcı. İnsanın kendine yaptığı bir hakaret gibi geliyor. Ama bile bile lades diyorum her seferinde. Konuşmasam da söylemesem de tavrım değişiyor yüzüm düşüyor o an terkediyor beynim ortamı.
Ne olacak bilmiyorum. Nasıl aşacağım ben bu huyumu. Şuan düştüğüm durumdan nefret ediyorum. Eziliyorum altında. Kıskançlık illa özgüvensizlik midir..
Sorum; kendinizi nasıl frenliyorsunuz? Yoksa bu duygular hiç bulaşmıyor mu beyninize. Konuşur musunuz yoksa içiniz yangın yeri iken bastırabiliyor ve galip gelebiliyor musunuz kimseler anlamadan? O beyin o andan nasıl uzaklaşıyor? Bildiklerinizi ve düşüncelerinizi nasıl kontrol edersiniz öğrenmek istiyorum. İyiliğim için.
Teşekkürler şimdiden.
 
Ben susarım hep, kıskansam da belli etmem. Karşımdaki kendini çok değerli hissetmesin, kendini vazgeçilmeyecek biri olarak görmesin diye genelde susarım. Eğer ona guvenim varsa susmaya devam ederim, güven meselesi değil aslında evet biliyorum. Ama eşinizin karşısındaki bayana o gözle bakamayacağını bilmek insanın içini rahatlatır. Bunu düşünerek bir nebze olsun rahatlatır..
 
kıskançlık özgüven eksikliği değildir aşırı kısıtlama özgüven eksikliğidir.
hele hele kıskanma zavallılık ve onur kırıcı hiç değildir. ama kıskandıgınızda sergilediğiniz tavırlar önemli. misal sevgilimi kıskandım kıza sevgilime yazma etme bakma vs dersem bu ezikliktir, ama sevgilimin burnundan getirmek zavallılık değildir sınırlarını korumalı :110:
 
Eşime mi çok güveniyorum yoksa kendime mi bilmiyorum ama hiç kıskanmam hatta kıskanılmaya bile sevmem.
İnsanın ruhunu da bedenini de çok yorar bu kıskançlık.ruh ve beden sağlığınız için kendinize telkinde bulunarak aşabildiğiniz kadarını aşmalısınız,
 
Esimi pek kiskanmadim bu zamana kadar
Yani soyle kiskanmam disarda kimseye baktigini begendigini falan hic hissetmedim bide cok guveniyorum sanirim ondan
Baska biri esime bakarsada umursamam tapusu bende ne olsa der gecerim (Suyu cikarilmadigi müddetce)
Ama bu duygularla insanin yapisiyla alakali bi durum oldugunu dusunuyorum
Ben sana sunu yap kiskanmassin diyemem cunku bunun bi matematigi yok hepimiz farkliyiz ornegin senin guldugun sey beni aglatabilir yani kisiliginle alakali biraz gizleyebilirsin sadece icindeki asıl duyguyu degistiremezssin
 
Ben susarım hep, kıskansam da belli etmem. Karşımdaki kendini çok değerli hissetmesin, kendini vazgeçilmeyecek biri olarak görmesin diye genelde susarım. Eğer ona guvenim varsa susmaya devam ederim, güven meselesi değil aslında evet biliyorum. Ama eşinizin karşısındaki bayana o gözle bakamayacağını bilmek insanın içini rahatlatır. Bunu düşünerek bir nebze olsun rahatlatır..

Sanırım öyle düşünemiyorum. Herşey mümkün gibi geliyor bana hayatta. Güveniyorum. Ama %100 diyemiyorum. Sukunetiz ne güzel. Doğru olan da bu sanırım.
 
kıskançlık özgüven eksikliği değildir aşırı kısıtlama özgüven eksikliğidir.
hele hele kıskanma zavallılık ve onur kırıcı hiç değildir. ama kıskandıgınızda sergilediğiniz tavırlar önemli. misal sevgilimi kıskandım kıza sevgilime yazma etme bakma vs dersem bu ezikliktir, ama sevgilimin burnundan getirmek zavallılık değildir sınırlarını korumalı :110:


Çok güzel bir ayrım yapmışsınız. Çok şükür ikinci aşamada hiç olmadım. Bu iyi birşey sanırım.
 
Esimi pek kiskanmadim bu zamana kadar
Yani soyle kiskanmam disarda kimseye baktigini begendigini falan hic hissetmedim bide cok guveniyorum sanirim ondan
Baska biri esime bakarsada umursamam tapusu bende ne olsa der gecerim (Suyu cikarilmadigi müddetce)
Ama bu duygularla insanin yapisiyla alakali bi durum oldugunu dusunuyorum
Ben sana sunu yap kiskanmassin diyemem cunku bunun bi matematigi yok hepimiz farkliyiz ornegin senin guldugun sey beni aglatabilir yani kisiliginle alakali biraz gizleyebilirsin sadece icindeki asıl duyguyu degistiremezssin


Öyleyse buradan benim güvenmediğim sonucunu mu çıkarmalı. Güvenilmeyecek biri ise madem ayrılmak gerekmez mi. Peki aksine herkes onun ne kadar dürüst olduğundan bahsediyorsa ve sana saçmalıyor gözüyle bakıyorsa. İnsan ha bugün ha yarın diyerek sonunu bekleyebilir mi. O zaman ben rahatsızım. Peki bu rahatsızlık aşılır mı. Psikolojik tedavi ile vs. Öyle ise o yolları deneyeceğim. Ben telkin edemiyorum kendimi.
 
Sanırım öyle düşünemiyorum. Herşey mümkün gibi geliyor bana hayatta. Güveniyorum. Ama %100 diyemiyorum. Sukunetiz ne güzel. Doğru olan da bu sanırım.
Evet hiçbir zaman %100 denmemeli ancak eşinizi tanıyan sizsiniz, yani onu en iyi siz anlarsınız. En ufak birşey olsa hissedersiniz zaten. O yüzden çok fazla kafaya takmaya gerek yok ama dediğim gibi erkekler kıskanıldığını hissedince daha bir havaya gidiyor:) o zaman yanlarına yaklaşılmıyor onları o havaya sokmayın :)
 
Öyleyse buradan benim güvenmediğim sonucunu mu çıkarmalı. Güvenilmeyecek biri ise madem ayrılmak gerekmez mi. Peki aksine herkes onun ne kadar dürüst olduğundan bahsediyorsa ve sana saçmalıyor gözüyle bakıyorsa. İnsan ha bugün ha yarın diyerek sonunu bekleyebilir mi. O zaman ben rahatsızım. Peki bu rahatsızlık aşılır mı. Psikolojik tedavi ile vs. Öyle ise o yolları deneyeceğim. Ben telkin edemiyorum kendimi.
Herkesi boşver senden daha iyi kimse tanıyamaz onu ve evet esinin sucu yok sen asiri kiskancsan tedavinin faydasini görebilirsin
Mesela bi örnek versen en son nasil bir olay olduda kiskandin esini?
 
Kıskandığım zaman duygularımı bastırmaya çalışarak kendime eziyet etmem.Kıskandığım şeyin tartışmasını konuşmasını sevgiilimle yaparım.Mutlakada mantıklı bi açıklamayla durum sonlanır.Bence sizde kıskançlık duygularınıza fazla anlamlar yükleyerek hayatı kendinize zorlaştırmak yerine eşinizle neye bozulduğunuzu konuşarak onun sizin kalbinizi kazanması gönlünüzü alması için fırsat vermelisiniz.O zaman ortada bir sorun kalmicaktır.Aksi takdirde içinizde ufacık şeyler bile bir süre sonra dağ olmaya başlarki buda çözümü dahada zorlaştırmak demek.
 
bence kıskanmak tadında olduğu sürece güzeldir :KK200: yani sevdiğinizdendir kıskanmanız sakınmanız. özgüven eksikliği olduğunu düşünmüyorum kesinlikle, en azından kendi ilişkim adına bunu söyleyebilirim:KK68:
 
Aylardır kendimi frenlemeyi başarıyordum. Ama bugün yapamadım. Aşamıyorum sanırım. Eşimi kıskanmak istemiyorum. Çünkü bu duygu bence çok zavallı ve onur kırıcı. İnsanın kendine yaptığı bir hakaret gibi geliyor. Ama bile bile lades diyorum her seferinde. Konuşmasam da söylemesem de tavrım değişiyor yüzüm düşüyor o an terkediyor beynim ortamı.
Ne olacak bilmiyorum. Nasıl aşacağım ben bu huyumu. Şuan düştüğüm durumdan nefret ediyorum. Eziliyorum altında. Kıskançlık illa özgüvensizlik midir..
Sorum; kendinizi nasıl frenliyorsunuz? Yoksa bu duygular hiç bulaşmıyor mu beyninize. Konuşur musunuz yoksa içiniz yangın yeri iken bastırabiliyor ve galip gelebiliyor musunuz kimseler anlamadan? O beyin o andan nasıl uzaklaşıyor? Bildiklerinizi ve düşüncelerinizi nasıl kontrol edersiniz öğrenmek istiyorum. İyiliğim için.
Teşekkürler şimdiden.

Gülerek cvplar verir kendimi frenlerim. Sonra eve gelince pat cat küt :) eger kiskandiginiz kisi yaninimizdaysa kendime hemen bi ugras bulurum kafami dagitirm tek kaldigimdada hoslanmadigim seyi belirtitirm
 
Kıskandığım zaman duygularımı bastırmaya çalışarak kendime eziyet etmem.Kıskandığım şeyin tartışmasını konuşmasını sevgiilimle yaparım.Mutlakada mantıklı bi açıklamayla durum sonlanır.Bence sizde kıskançlık duygularınıza fazla anlamlar yükleyerek hayatı kendinize zorlaştırmak yerine eşinizle neye bozulduğunuzu konuşarak onun sizin kalbinizi kazanması gönlünüzü alması için fırsat vermelisiniz.O zaman ortada bir sorun kalmicaktır.Aksi takdirde içinizde ufacık şeyler bile bir süre sonra dağ olmaya başlarki buda çözümü dahada zorlaştırmak demek.


İşte onu yapamıyoruz maalesef. Konuşmaya kalkarsam olay anında tartışmaya dönüyor. Çünkü direkt hakaret gibi algılıyor eşim. Çok sinirleniyor. Gönlümü fethetmek yerine evet aynen senin düşündüğün şey diyerek iyice kızıştırıyor. Namusuna laf etmişim gibi deliye dönüyor. Ben Bilerek üstüme oynuyor. Bu şekilde eğittiğini düşünüyor. Yani beni tatmin edici hiçbir söz söylemiyor. Hep tek başıma sorunu aşmaya çalışırken buluyorum kendimi.
 
İşte onu yapamıyoruz maalesef. Konuşmaya kalkarsam olay anında tartışmaya dönüyor. Çünkü direkt hakaret gibi algılıyor eşim. Çok sinirleniyor. Gönlümü fethetmek yerine evet aynen senin düşündüğün şey diyerek iyice kızıştırıyor. Namusuna laf etmişim gibi deliye dönüyor. Ben Bilerek üstüme oynuyor. Bu şekilde eğittiğini düşünüyor. Yani beni tatmin edici hiçbir söz söylemiyor. Hep tek başıma sorunu aşmaya çalışırken buluyorum kendimi.

Hee benimkide öyleydi en başlarda.Kendisine hakaret sayardı.Yani benimki derken sevgilim.Herneyse iki üç kere camı pencereyi indirdim.Baktı bu manyak açıklama yapılmalı, ondan beridir sen hayırdır diyince yok askım valla diye konuya giriyo.Sağolsun. O beni eğitemedi ama ben onu güzel eğittim. Bu konularda damarıma basılamıyor pek.Gerçi çok kıskanç değilim zaten sene de 2-3 olayı geçmez benim kıskançlıklarım. Ama ona açıklama yapması gerektiğini eninde sonunda öğrettim.Mizacınız nası bilemem ama oda güzel bi çözüm tabi.En azından bende işe yaradı.
 
Herkesi boşver senden daha iyi kimse tanıyamaz onu ve evet esinin sucu yok sen asiri kiskancsan tedavinin faydasini görebilirsin
Mesela bi örnek versen en son nasil bir olay olduda kiskandin esini?

Ihlamurdan. Ciddiyim. Bildiğin otdan bir sebep. İş arkadaşı ile muhabbet esnasında ıhlamurun faydalarından söz etmişler. Kadında içmem lazım benim de ama çok pahalılandı demiş. Bizimki de evde dolapta ıhlamur görüyor birşey ararken. Geldi şundan biraz filancaya götüriym mi böyle böyle diye konuşmadan bahsetti. Götüürr dedim ama surat gitti o an benim. O ne biçim surat dedi çıkıştı tabi. Sonra patladım. Çünkü kadını sevmiyorum. Meşrep. Söylenene göre çok işveli cilveli lafını pek düşünmeden konuşan evli bir erkeğe iltifatlar etmekten el kol hareketlerinden sakınmayan bir tip.(yabancı uyruklu ve 40 küsur yaşında) işleri gereği beraber seyahat ediyorlar 1 hafta. Ayda bir kez gibi ya da daha geniş aralıklarla. Eşim de kimseden bahsetmez ama bu kadını öv öv bitiremez. Evet aramızda 20 yaş var. Ve olay ıhlamur vermek değil Eşimin bir avuç maksimum 20 lira etmeyecek şey için kalkıp kadının boğazını düşünmesi. İyilikmiş.Ki kadına karşı hislerimi bildiği halde. Sana mı düştü diyesim var. Altı üstü ıhlamur ya. Unutmamış bile konuşmayı. Hayret ediyorum.
 

Böyle tatlı kıskançlıklar güzel ama sergilediğiniz davranışlar önemli aslında. Erkek arkadaşım hatta sen beni neden kıskanmıyorsun diye bazen laf sokuyor. Kıskansam of çok sıkıyorsun der erkek milleti işte. :)

Ben kıskanmıyorum çok fazla, kıskansam bile belli etmiyorum. Şımarıp kendilerini vazgeçilmez sanıyorlar. Tecrübe ile sabit. Çok önceden bende öyleydim. Ama dizginledim kendimi, çünkü ilişkiye de zarar veriyor. O tartışmalar.
 
Of belki çok yersiz gelecek size evet utanıyorum. Ama bu tamamen kadına karşı hissimle alakalı. Ve eşimin bile bile damarıma basması ile. Ki daha söylemeden evvel 'şimdi celallenceksin sen ama' diye konuşmaya başladı. Celallendirme arkadaş o zaman. Ölüm kalım meselesi mi? Kadın istese 10 dönüm ıhlamur tarlası satın alacak güçte.
 
Hee benimkide öyleydi en başlarda.Kendisine hakaret sayardı.Yani benimki derken sevgilim.Herneyse iki üç kere camı pencereyi indirdim.Baktı bu manyak açıklama yapılmalı, ondan beridir sen hayırdır diyince yok askım valla diye konuya giriyo.Sağolsun. O beni eğitemedi ama ben onu güzel eğittim. Bu konularda damarıma basılamıyor pek.Gerçi çok kıskanç değilim zaten sene de 2-3 olayı geçmez benim kıskançlıklarım. Ama ona açıklama yapması gerektiğini eninde sonunda öğrettim.Mizacınız nası bilemem ama oda güzel bi çözüm tabi.En azından bende işe yaradı.


Ay dinlemesi çok güzel. Yaparım da aslında deli cesaretim vardır ama hiç denemedim. Aklımda ama. Deli deliyi görünce hesabı yani. Tuttum bunu. Teşekkür ederim :KK68::KK62:
 
Back
X