A
akasya26
Ziyaretçi
- Konu Sahibi akasya26
-
- #1
son zamanlar da okudukça aklımdan geçiyor,,
okuyorum mesalâ,, doğum günü başlıkları.. çok mutluyum evleniyorum paylaşımları,.. bitti.boşanıyoruz iç acısı.. evladım oldu pırpırlığının paylaşılması ve devamları..
anlatma ihtiyacı, isteği, dürtüsü yada..
niçin kendimizi paylaşmak istiyoruz, niçin ilgi görmek hoşumuza gidiyor
bizi bu paylaşıma iten dürtünün kaynağı hangi his..
paylaşmazsak neden paylaşma ihtiyacı hissediyor içimiz..
…
...
hiçbirşey herşeydir.. Fried N.
ilgi görmeyi istediğimiz kadar ilgileniyor muyuz karşımızdaki ile ..
arzuco; Erva8; Mehalim; Ally; ozde-01;
düşünceleriniz için teşekkür ederim..
aslında sorgulamak istediğim yalnızca iç yükümüzün paylaşımı değil.. evet Ally, doğrusun.. hafiflemek için paylaşıyoruz.. hafifliyor rahatlıyoruz...
ama biz herşeyi anlatmak istiyoruz.. yük edinmediklerimizi de..
hemen her türden başımıza geleni anlatma ihtiyacımız var bizim..
niçin kendimiz de kalamıyor yalnızca bizimle ilgili olan.. en bilineninden,,
doğumgünümüz.. niçin kutlatma gereği hissediyoruz... bir başkasını da dahil etmek arzusu niye..
bazen de birincil esas kendimizi söylemek..
mesela kadınlar kulubün de bizzat kişi ile ilintili olan başlıklar, kendimizi anlatmaya dair başlıklar en ilgi gören konular.. en yanıt alan konular..
sorulanı yanıtlayıp, kendimizi söyleyip noktalıyoruz.. neden hoşumuza gidiyor kendimiz hakkında konuşmak...
bir üst başlıkta ki üyenin kendisi ile pek ilgilenmiyoruz.. merak ediyoruz ama ilgilenmiyoruz...
ilgi görmeyi istediğimiz kadar ilgileniyor muyuz karşımızdaki ile ..
ben teşekkür ederim... :CüvCüv:
belkide ilgi odağı olmayı sevdiğimizden,yada bencilliğimizden,"ben"merkezciliğimizden böyleyiz bilmiyorum fisfisfis yada cümlenin sonunda lafı kendimize getirmemiz bi tavsiyede bulunmak yada örnek vermek amacıyla da olabilir... buradaki niyet kişiden kişiye göre değişir bence...
hiç bir şey herşeydir akasyam...
benim için öyle oldu...
"ben" den çıkıp "hiç" e doğru yaptığım yolculuk hayatım...
ve ben bir "hiç"im dediğimde en çok "ben" oldum...
"hiç"liği görüp kabul ettiğimde kendimi en çok sevdim...
kalumbağa tabiri çok hoş olmuş, çok sevdim...
yüreğim benim evim...
ne zaman ondan uzaklaşsam kendime yabancı oluyorum...
bir şey oluyor canımı acıtan bir şey tekrar o öze dönmem için...
hayatı seviyorum özünden ayrılma dediği için canımı acıtsa da bazen..
kimseyi suçlamamayı da böyle böyle böyle öğrendim...
"dışarıda hiç bir şey yok, başkaları seni gösterir" sözünü severim bende...
"ve sen de bir şey değişmedikçe dışarıda hiç bir şey değişmez" sözünü...
konunun dışında oldu ama bende bunları yazmak istedim sana...
:1hug:
öze dönebilmek için, acımak gerekmesi.. ne acı değil mi..bir şey oluyor canımı acıtan bir şey tekrar o öze dönmem için...
son zamanlar da okudukça aklımdan geçiyor,,
okuyorum mesalâ,, doğum günü başlıkları.. çok mutluyum evleniyorum paylaşımları,.. bitti.boşanıyoruz iç acısı.. evladım oldu pırpırlığının paylaşılması ve devamları..
anlatma ihtiyacı, isteği, dürtüsü yada..
niçin kendimizi paylaşmak istiyoruz, niçin ilgi görmek hoşumuza gidiyor
bizi bu paylaşıma iten dürtünün kaynağı hangi his..
paylaşmazsak neden paylaşma ihtiyacı hissediyor içimiz..
…
kaplumbağalar kolay canlılardır.. yani bana öyle gelir.. zorlandığı an vakit kaybetmeksizin kendine çekilebilen
özgür mü özgür olmayan mı karar veremediğim.. yorulduklarını hissettikleri an ellerini ve ayaklarını büzerek kendileri ile kalabilmeye özgür canlılar..
bizi esasen yoran yaşananları olduğu gibi kabul etmemek/edememek mi..
edemediğimiz zaman yersiz harcanan enerjinin yorgunluğu mu..
kabul ettiğimizi zannettiğimizi aslında içten içe kabul edememek mi yada..
kontrolsüz gelişen içsel isyana dur diyememek mi..
kabul edememeyi kabul edip, boyun büküp devam mı edeceğiz içsel gelgitlere..
mücadeleci bir yapıya sahip olanlar şanslılar galiba bu nokta da.. çünkü bazı insan bir müddet sonra duruyor.. mücadeleci yapının şansı durmadan devam edebilmesi..
o andan sonra da -durmayı seçtikten sonra- hayat birbirine yönelen ok işaretleri gibi, hep tekrarlardan ibaret...
çözüm yoksa yapılabilecek bir adım da yok..
tükeniş değil, başlangıç olması lâzım belki de..
...
hiçbirşey herşeydir.. Fried N.
arzuco; Erva8; Mehalim; Ally; ozde-01;
düşünceleriniz için teşekkür ederim..
aslında sorgulamak istediğim yalnızca iç yükümüzün paylaşımı değil.. evet Ally, doğrusun.. hafiflemek için paylaşıyoruz.. hafifliyor rahatlıyoruz...
ama biz herşeyi anlatmak istiyoruz.. yük edinmediklerimizi de..
hemen her türden başımıza geleni anlatma ihtiyacımız var bizim..
niçin kendimiz de kalamıyor yalnızca bizimle ilgili olan.. en bilineninden,,
doğumgünümüz.. niçin kutlatma gereği hissediyoruz... bir başkasını da dahil etmek arzusu niye..
bazen de birincil esas kendimizi söylemek..
mesela kadınlar kulubün de bizzat kişi ile ilintili olan başlıklar, kendimizi anlatmaya dair başlıklar en ilgi gören konular.. en yanıt alan konular..
sorulanı yanıtlayıp, kendimizi söyleyip noktalıyoruz.. neden hoşumuza gidiyor kendimiz hakkında konuşmak...
bir üst başlıkta ki üyenin kendisi ile pek ilgilenmiyoruz.. merak ediyoruz ama ilgilenmiyoruz...
ilgi görmeyi istediğimiz kadar ilgileniyor muyuz karşımızdaki ile ..
öze dönebilmek için, acımak gerekmesi.. ne acı değil mi..
...
“ve sen de bir şey değişmedikçe dışarı da hiçbir şey değişmez”
söz, çok su kaldırır elfida..
biraz ağır.. yürek istiyor..
acıya,deneye,öğrene,yanıla yük edinmeye adayız.. öğretiliyoruz..
...
konunun dışı hiç olmaz elfida.. çok genişler ama dışlanmaz..
hissetmişsen söylersin..
budur ben de..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?