Merhaba arkadaşlar dün akşam 2 arkadaşımla buluşup bir kahve içtik ve çıkarken 50 tl verip çıktık toplamda .
Kahveden sonra alışverişi de yapıp ayrılma kararı aldık, trafik cezası yedik ama canımızı sıkmaya değmez dedim. ( Bunları söylememin bir sebebi var. )
Saat 9 gibi arkadaşlarımı eve bırakıp dönerken ışıkta 7 8 yaşlarında bir cocuk bekliyordu. Işığa çok yaklaşmadan durdum bana doğru yürüyünce ileri doğru sürdüm ki benden sonraki arabaya musallat olsun. İlerlediğime şaşırdı biraz ama tekrar geldi ön camıma dayanmaya çalıştı.
Ben tekrar ilerledim. Yine şaşırdı ve cama dayandı. Geldi sildi.Bende silecekleri çalıştırdım yapma diyorum diye el işaretleri yapıyordum. Ama eli sıkışacaktı yine silmeye devam etti. ( Belli ki farkında değildi) Silecekleri durdurdum camımı açtım.
Okula gidiyor musun dedim. Evet dedi. (Garip bir tükçesi vardı ya kürtü ki kürt çocukları artık Türkçeyi çok iyi konuşuyorlar. Ya da suriyeliydi. )
Suriyeli misin dedim . Durdu gözlerini açtı hayır değilim dedi korkarak.
Neden Türkçe konuşamıyorsun peki dedim. Cevap veremedi.
Kusura bakma biz çocuk işçilere para vermiyoruz dedim. ( Ki bunu gerçekleştirebilsek çok etkili bir yöntemdir. Parayı bu şekilde elde eden cocuk arsızlaşıyor. Daha geçen gün konuştuk eşimle çorap alıp koyalım arabaya diye içimiz acıyor onları görünce ).
Ağzını açtı " Ama neden vermiyorsunuz" dedi.
Bu cümlesi öyle içimi acıttı ki. Mahzunluğu, terbiyesi ve bu konulardaki deneyimsizliği öyle bizdendi ki. Nasıl üzüldüm anlatamam. Gözleri kocaman elinde oynadığı bezi, birilerinden bulduğu belli kendine küçük gelen Gazi İlköğretim okulu armalı sweetşortu .
Elimi attım kenardan parayı verdim baktım 50 kuruş verilmiş ona . Tekrar çağırmak için dönüp baktığımda tabelanın arkasına girmiş 50 kuruşa bakıyor.. Çağırdım geldi elimde bir lira vardı onu verdim. Verirken de bunu tatlılığın için veriyorum dedim. Tamam dedi koşarak uzaklaştı.
Ama öyle üzüldüm ki biz para kazanıyoruz çok şükür, tüketim insanı olma yolunda kararlı ve gururlu adımlar atıyoruz. Harcadıkça kendimizi bulduğumuzu sanıyoruz. Ama ülkemizde maddi uçurum olduğu sürece hiçbirşeyden tat alamayacağız. Ben alamam çok üzgüm herkese de yetişemiyoruz.
Arabada bir arkadaşım daha vardı ondan utanmasam hüngür hüngür ağlardım .Gözümden bir kaç damla yaş geldi ama tuttum kendimi. Eve geçince başladım ağlamaya eşim noldu anlat diye ısrar edince döküldüm. İstersen gidip bulup yardım edelim dedi.
Çıktık arabaya atlayıp aynı kavşakta onu gözlemleyebilceğimiz bir petrole park ettik. Zıplıyor oynuyor, kendini eğlendirmeye çalışıyordu. Arabalar gidince dans ediyor. Arabalar gelince de dansının son hareketini yapıp önlerine çıkıyordu. Bir ara duvara cişini bile yaptı zıpır.
Eşimle çocuğa para verip vermeme konusunda kararsız kaldık .Çünkü tasvip ettiğimiz birşey değildi. Ben arabanın arkadasında oturdum. Işıklar sakinken sürdük arabayı bu sefer eşim konuştu. Benden daha tatlı ve kibar bir dille.
Okuyor musun sen dedi.
Evet abi, bak bu okulda okuyorum diyerek armasını gösterdi.
Kaça kadar burada duruyorsun sen bakim?
Akşam okuldan geldikten sonra duruyorum. Anneme paramı götüyorum 20 tl olunca eve gidiyorum dedi.
10 lira verince tamam oldu bugün 20 tl eve gidiyorum diyip ayrıldı.
Öyle senle ben gibiydi ki içim acıdı. Eğitimli bir cocuk olduğu belliydi. Empati duygumu sonuna kadar çalıştırdı.
Arasıra para verdiğimiz için pişmanlık duyuyorum ama o an aklıma başka birşey gelmedi. Hala aklıma gelince üzülüyorum ona kötü davrandığım için. En azından kibar davranabilirdim diyorum neredeyse elini sıkıştırıyordum ve kalbini kırıyordum bu tatlı cocuğun.
Ama şunu da biliyorum ki suç sadece bende değil