- 9 Temmuz 2012
- 2.814
- 2.062
- 333
- Konu Sahibi pamukprensesim_
- #21
Kayınvalideler değişiyor canımmm:)))
karakter olarak kimse değişmiyor,sadece gerçekten tanımaya başlanıldığında öğrenilenler genişliyor..
katılıyorummmm arkadaşlar

Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Kayınvalideler değişiyor canımmm:)))
karakter olarak kimse değişmiyor,sadece gerçekten tanımaya başlanıldığında öğrenilenler genişliyor..
MERHABA ARKADAŞLAR Bu saatte aklıma takıldı sizlerdende fikir almak istedim evlendikten sonra kadınınmı erkeğinmi kişiliği daha çok deyişime uğruyo nasıl desem bişeyleri söylemek anlatmak dile getirmeye çalışmak için çokmu çaba sarf ediyoruz yada bunları çokmu süslemek zorunda kalıyoruz karsımızdakının verebılıceklerının ne kadar üstüne çıkıyoruz daha şu satırlarıma geldığımde bıle kadının ne kadar olgun olmak zorunda olduğunun farkına varıyo insan bazı konularda çokmu hissi davranıyoruz en önemlisi evlendiğimizden itibaren bizim omuzlarımıza yüklenen sen kadınsın sen alttan alıcaksın yuvayı dişi kuş yapar sen olgun davranıcaksın düşüncesine kapılıp kendimizi yıpratmayı daha kolaymı başarıyoruz hiç dikkatinizi çektimi bir çoğumuz beynimizi sadece evimize odaklamıs haldeyız ben eşimi düşünüyorum. onu sevıyorum. sadece onu düşünüyorum. sürekli onunla ılgılenıyorum. üzerine titriyorum. onun için herşeyin en iyisini düşünürüm onun için. ne yaparsam onunla yapmak isterim. bu şahsına göre ayrılabilir :) ( sonuç onlar niye bize böyle davranmıyo) onlara sevmeyi ilgi göstermeyi bir GÖREVMİŞ GİBİ empoze ediyoruz erkeklerde çoğunluk emir altına girmiş patronu sürekli dır dır dır diye başında öten ve dahilinde o işe devam eden yada mutlu mesut moralini bozmadan çallışan kaç erkek vardır bunun gibi bişy yani biraz deysık bir örnek oldu ama :) demem o ki arkadaslar sizde bu durumlar nasıl ev içi aşk hayatı derler ya evlilik için sizinki ne durumda işte biraz dağınık yazdımyine kusurabakmayın
Evliliklerin bence genelinde, kadınlar kendilerinde daha önce farketmedikleri bir takım değişikliklere istemeden uğratılıyor.
Ancak öncesinde şunu da belirtmekte fayda var, erkekler değişiyor çoğunlukla, neredeyse evlendikten sonra hepsi diyebilirim, bir şekilde... Bunun altında yatan nedenler çok fazla olabileceği için sadece "değiştiklerini" iddia edebilirim. Nasıl olduğu, aile hayatlarında yaşadıklarına bağlı çünkü. Aile hayatlarımız, kişiliğimizin yolunu çizen haritalar. Allah'tan kadın, bizim kültürümüzde sürekli alttan alacağı şekilde yetiştiriliyor, baskılanıyor ve dolayısıyla öyle yada böyle olgunlaşıyor. En özgürümüz, en asimiz bile toplumsal baskıdan rahatlıkla payını alabildiği için, gelişmemiş bir insan formu olmaktan "dişi" olarak kurtuluyor ve olgunlaşabiliyoruz.
Kadınların uğratıldığı değişikliklerin altında da çok farklı nedenler var... Kurdukları ve "dişi kuş" modunda hemen çalışmaya başladıkları evlilik bütünlüğü, farklı şekilde üçüncü kişilerce sürekli gözlem altında, tehdit altında ya da fikir anlamında taciz ediliyor sürekli.. Kadının, yine bir başka kadının düşmanı olduğu toplumumuzda (amiyane oldu ancak yazmak zorundaydım), gelin geldiği ailenin görünmez reisi (çoğunlukla) başka bir kadın olduğu için (duygusal beyni ailenin), ona bağlı yaşaması düşünülüyor ilk etapta. Kaynana dediğimiz bu yaşam formu, normal şartlar altında dünyanın en vefakar annesi, çoğunlukla cefa çekmiş bireyi, düğün zamanına kadar kollarını ve kanatlarına ailesine germiş kadın olduğu halde, düğünden hemen sonra çoğunlukla "önyargılı" bir şekilde silahlarını geline karşı kuşanmış başka bir yaşam formuna dönüşüyor.. Oğlunu yönettiği gibi, aldığı kadını da yönetmek istiyor... O vakite kadar kurduğu düzenin, aynı şekilde ilerlemesini ve otoritesinin devam etmesini istiyor... Konumuz kaynana değil, pek çok şekillere dönüşmesi de değil.. Ancak bu farklı kültüre gelen gelin, farklı kültüre uymak zorunda bırakılıyor.
Senelerce kendi ailesinin yetiştirdiği bu kız, evlendikten sonra tamamen farklı bir kültüre giriyor. Nasıl davranması gerektiğini bilmeden... Üstelik önyargılarla karşılanıyor çoğunlukla.. Bunu hiçbirimiz inkar edemeyiz. Hepimizde var bu... Bizim de gelinimiz var... İnsan tuhaf bir beklentiye girebiliyor ilk başta... Ya da, bizi sevmeyecek mi? gibi ilginç düşünceler bir an geçip gidebiliyor beynimizden.. Bazılarımızdan başka düşünceler... (Kimimiz bu düşüncelere esir olup gelini yönetmeye de kalkıyoruz...)... Ve dolayısıyla o vakite kadar aynı kişilikte kalmış olan bu hanım kız, gelin olduktan sonra bazen bilmediği yönlerini keşfetmek zorunda kalabiliyor.. Mesela hiç tartışmaya girmemiş bir kız olabilir bu... Ancak o kadar tehdit algılıyor ki bazı hareketleri, bilmediği bir dilde tartışmaya kadar götürebiliyor ilişkileri, eşinin ailesiyle.. Düşünsenize, o zamana kadar hiç tartışmamış!.. Nasıl tartışılması gerektiğini bile bilmiyor... Daha önce kaybetme korkusu yaşamamış ya da, ailesine bir tehdit de algılamamış dışarıdan, evlenince böyle şeyleri de öğreniyor.. Ne yapabilir? Bilmediği bir sürü karakter türer içinden... Hiç geliştirmediği... farketmediği.... Hiç ezik bir hayatı olmamış kadın, ezilebilir... Hiç terbiyesizlik yapmamış bir kadın, terbiyesizleşebilir... Saygısızlığın "S" harfinin yanından geçmemiş bir kadın, üslupsuz hareket edebilir... Ve aslında en çok zarar gören de kadın olur, uğratıldığı bu değişiklikler yüzünden...
Ben çok farklı bir yerden ele aldım sanırım... Ama çevremde gördüğüm evliliklerin çoğunu gözlemleme şansım olduğunda, ki yarısının arkadaşım olduğu düşünülürse, gerçekten acı verici deneyimler bunlar... Evlendikten sonra erkek değişir.. bir şekilde... Ama kadın, değişikliğe uğratılır.... acımasızca... Şanslı olan, kuvvetle çıkabilir içinden... ve kimileri yıpratılırlar.. çözüm aramaya yönlendirilerler, akıl ve fikirleri sürekli sorunla bocalattırılır... Dolayısıyla kadın sonunda yaşlanır, çöker...
Bunlar benim fikirlerim elbette...
Yazan arkadaşlar daha iyisini bilirler,
Selamlar,