aynı durum bende de var. ve bu durumla ne yapacağımı, nasıl yaşayacağımı bilemiyorum. aslında halimden memnunum, hak etmeyen kimseyi sevmek gibi bir zorunluluğum olduğunu düşünmüyorum ama böyle olunca her sosyal ortamda sevmediğim birileri oldukça o ortama girmek istemiyorum.
bence bu 'insanları sevmeme' durumu daha ziyade fazla sevgi dolu, fazla yumuşak kalpli insanlarda oluyor. cümle çok saçma gelebilir ama gözlerime göre gerçekten öyle. sonuçta doğduğumda böyle değildim, birkaç sene öncesine kadar insanlardan ne görürsem göreyim hep bir şans verdim, sadece şans da değil her şeyimi paylaştım. ama hep kötülük, hep laf sokma, hep kıskançlık, hep imalar gördüm. o yüzden de , birkaç sene önce "eeeeh yeter bea!" dedim ve bu duruma geldim. şimd,i kim ne söylerse cevap verme ihtiyacı hissediyorum, veremezsem içime dert oluyor. aslında burada okuduklarıma, diğer kadınlara falan bakınca yıllarca bu saflıkla nasıl hayatta kalabilmişim diye düşünüyorum. rahmetli annem gerçekten melek gibi bir kadındı, bizi de öyle saf saf yetiştirmiş, o yüzdenanladıkça bu imalar, sokulan laflar, yediğim kazıklar içimi çok acıttı.
insanlardan uzak duranların iyi niyetli, hassas insanlar olduğu meselesine gelince, siz birine değer vermiyorsanız ya da onun yaptıklarının aynısını ya da daha kötüsünü yapıyorsanız, o kişinin yaptıkları size batmaz ki. ama safsanız, herkesi ciddiye alıp, herkese değer veriyorsanız ve o kişiye hiçbir kötülük yapmadan kötülük görüyorsanız o zaman kafaya takar ve insanlardan uzaklaşmaya başlarsınız, çünkü onlar sizin idealinizdeki temiz dünyanın bir parçsı değildirler.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?