• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kolay zayıflama ''SIR''

Akilsal Yasam

Huzurlu ve mutlu...
Kayıtlı Üye
29 Temmuz 2009
418
1.110
638
BEDENİNİZ DE SIR

Gelin, Yaratım Sürecini, kendisini şişman hisseden ya da kilo vermek

isteyen insanlar için kullanmayı deneyelim.

Bilinmesi gereken ilk şey, kendinizi kilo vermeye odaklarsanız, daha

fazla kilo vermenizi engeller, bunu kendinizden uzaklaştırırsınız,

bu yüzden "kilo verme konusunu" kafanızdan uzaklaştırın. Diyet

programlarının işe yaramamasınm asıl sebebi budur. Kilo vermeye

odaklandığınız için, kilo verme konusunu sürekli kendinizden

uzaklaştırır durursunuz.

İkinci bilmeniz gereken ise, fazla kilolu olma durumunun da sizin

düşünceleriniz aracılığıyla yaratılmış olduğudur. Daha temel terimlerle

anlatmak gerekirse, bir insan şişmansa, o bunu fark etse de,

etmese de, şişmanlığı "şişmanlığa dair" çok fazla düşünmesinden

ileri gelmektedir. "Formda olmayı" düşünen biri, şişman olamaz.

Aksi, çekim yasasına karşı çıkmak olur.

Bazı insanlar tiroitlerinin az çalıştığını, ağır bir mekanizmaya

sahip olduklarını, ya da vücut biçimlerinin genetik yapılarından

geldiğini söyleseler de, bütün bunlar "şişmanlık düşünceleri'ne"

sahip olmak için birer kılıftır. Bu bahanelerden herhangi birinin

size uygun olduğunu kabul ediyor ve buna inanıyorsanız, bu sizin

için bir yaşantıya dönüşmüş demektir, böylece siz fazla kilolu olma

durumunu kendinize çekmeye devam edersiniz.

İki kızım var; onları doğurduktan sonra, kilolu kalmıştım. Bunun,

doğum yaptıktan sonra kilo vermenin zorluğu, ikinci bebekten

sonra ise daha da zorlaştığı konusunda okuyup dinlediğim

mesajlardan kaynaklandığını biliyordum, "şişmanlıkla ilgili

düşüncelerim" yüzünden kiloları kendime ben çağırmıştım ve

yaşantımda bir deneyime dönüşmüşlerdi. Gerçekten "şişmiştim"

ve ne kadar çok "şiştiğimi" fark ettikçe, daha çok "şişme" koşulunu

kendime çekiyordum. Ufak tefek bir yapım olmasına rağmen, 75

kiloydum. Bunun sebebi ise, "şişmanlık düşüncelerine" sahip

olmamdı.

İnsanların kilo konusunda sahip oldukları en yaygın düşünce, ki

ben de buna inanıyordum, kilo almanın sorumlularının yiyecekler

olduğudur. Bu işinize yaramayan bir inanıştır, hele benim şu

anki bakış açıma göre, zırvalamanın dik alasıdır! Yiyecekler alman

kilolardan sorumlu değillerdir. Yiyecekleri kilolardan sorumlu

tutan düşüncenizdir, yiyeceklerin kilo almanıza sebep olmalarını

sağlayan. Unutmayın, düşünceler herşeyin başlıca nedenleri,

geri kalan ise, o düşüncelerin etkileriydi. Aklınızdan mükemmel

düşünceler geçirirseniz, sonuç mükemmel bir vücut ağırlığı

olacaktır.

Bütün bu sınırlayıcı düşünceleri kafanızdan atın. Siz yapabileceklerini

düşünmediğiniz taktirde, yiyecekler kilo almanıza neden

olamazlar.

Sizin için mükemmel kilo, sizin kendinizi mükemmel hissettiğiniz

kilodur. Sizden başka hiç kimsenin bu konudaki fikrinin önemi

yoktur. Size uygun kilo, size kendinizi iyi hissettiren kilodur.

Muhtemelen, at gibi yiyip hala zayıf kalan birilerini

lanıyorsunuzdur. Bu insanlar büyük bir gururla; "Ne istersem yiyebiliyorum

ve kilom hep aynı mükemmellikte kalıyor" diye ilan

ederler; çünkü, livren'in "Cin"i; "Dileğin benim için c^mirdir" der.

Sizin için mükemmel kiloyu ve bedeni kendinize çekmek için

Yaratım Süreci'nin üç adımını kullanın;

Kaç kilo olmak istediğiniz konusunda net olun. Beyninizde, sizin

için mükemmel olduğunu düşündüğünüz o kiloya ulaştığınızda,

bedeninizin görüntüsüne dair bir imge oluşturun. Mükemmel

kilonuzda olduğunuzda çekilmiş resimleriniz varsa, onlara sık sık

bakın. Böyle resimleriniz yoksa, sahip olmak istediğiniz gibi bir

vücudun resimlerine de bakabilirsiniz.

Mükemmel kiloya ulaşacağınıza inanmalı ve zaten o kiloda

olduğunuzu düşünmelisiniz. Bunu imgeleyip, öyleymiş gibi

davranmalı, inanıyormuş gibi yapmalısınız. Kendinizi bu mükemmel

kiloya dair dileğinizi gerçekleştirirken görmelisiniz.

Sizin için mükemmel olduğunu düşündüğünüz bu kiloyu

bir kağıda yazarak, tartınızın üzerine yapıştırmalı, ya da hiç

tartılmamalısınız. Düşünceleriniz, sözleriniz ve davranışlarınız,

isteğinizle çelişmesin. Aktif kilonuza uygun giysiler satm almayın.

İleride satm alacağınız kıyafetler olduğuna inanıp, onlara

odaklanın. Mükemmel kiloya ulaşmak, Evren'in katalogundan bir

şey sipariş etmek gibidir. Kataloga bakın, mükemmel kiloyu seçin,

siparişinizi verin ve size teslim edilsin.

Mükemmel vücut ağırlığına sahip olduğunu düşündüğünüz

insanları araştırıp, onları takdir etmeyi ve içten içe övmeyi hedefiniz

yapın. Onlara dair bilgi edinip, hayranlık duyarak, buna ilişkin

duygular beslediğinizde, mükemmel kiloyu kendinize çağırırsınız.

Fazla kilolu insanlar gördüğünüzde onları incelemeyin ve zihninizi

hemen, sahip olduğunuz mükemmel vücut görüntünüze

kaydırarak bunu hissedin.

Kendinizi iyi hissetmelisiniz. Kendinizden memnun olmalısınız.

Bu önemli çünkü, içinde bulunduğunuz anda sahip olduğunuz

bedenden dolayı kendinizi kötü hissederseniz, mükemmel kilonuzu

kendinize çekemezsiniz. Bedeninizden dolayı mutsuzsanız,

bu etkili bir duygudur ve bedeninizden dolayı mutsuz olmayı

çekmeye devam etmenize sebep olur. Bedeninize karşı eleştirel

olduğunuz, ve ona kusur bulduğunuz taktirde, daha fazla kiloyu

bedeninize çekersiniz. Bedeninizin her santimetrekaresini övün ve

kutsaym. Sahip olduğunuz mükemmellikleri düşünün. Kendinize

dair kusursuzlukları düşündükçe, kendinizden hoşnut olacak,

mükemmel kilonuzun frekansını yakalayacak ve kusursuzluğu

çağıracaksınız.

VVallace Wattles, kitaplarından birinde yemek yemeye dair harika

bir ipucunu bizimle paylaşıyor ve yemek yerken, bütünüyle

yiyeceği çiğneme deneyimine odaklandığımızdan emin olmamızı

tavsiye ediyor. Aklınızı yaptığınız işe verin ve besini yeme deneyimini

duyumsarken, aklınızın başka şeylere kaymasına izin vermeyin.

O an bedeninizin içinde varolun ve besini ağzınızın içinde

çiğneyip yutarken duyumsadıklarınızm keyfini çıkarın. Bunu gelecek

sefer bir şey yerken deneyin. Yemek yerken, bunu o an tüm

varlığınızla yaşadığınızda, yemeğin lezzetini son derece yoğun

ve olağanüstü bir biçimde duyumsarsmız, zihninizin başka yöne

akmasına izin verdiğinizde ise, yemeğin tadı neredeyse yok olur.

Yiyeceklerimizi, yeme deneyiminin keyfine tamamen odaklanmış

olarak şimdiki zaman kipinde yiyebilirsek, aldığımız besinin

bedenimizin içinde mükemmel bir biçimde sindirileceğine, ve bedenimizin

bundan alacağı sonucun kusursuzluk olması gerektiğine

ben de inanıyorum.

Benim kendi kilolarıma dair hikaye, 52.7 kilogram olan şu anki

kiloma ulaşmamla ve ne yersem yiyeyim aynı kiloda kalmamla

sonuçlandı. Bu yüzden, siz de kendi mükemmel kilonuza odaklanmakta

gecikmeyin!


NOT: SIR kitabından alıntıdır. Ben çok inanıyorum.
 
Back
X