Korkak ve garantici olmak. Bana bir el atın nolur.

İş değiştireyim mi?

  • Evet.

    OY: 10 71,4%
  • Hayır krizde otur durduğun yerde!

    OY: 4 28,6%

  • Ankete Katılan
    14

meredithgrey

2013-2022’de vivelamour ve 2022’deki felidaee’yim.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
7 Kasım 2013
14.758
36.006
598
Merhaba,

Direkt konuya giriyorum, umarım herkes iyidir keyifleri yerindedir.

İşimden memnun değilim, potansiyelimin altında, görev tanımım olmadan çalışıyorum. Hepsini geçtim kabullendim diyelim bu kez de şirketi yap boz tahtasına çeviren Ceo’ muzun yeni planları devreye giriyor. Özetle; bu şirkette geleceğim yok. Yazı bile göremem gibime geliyor.

Sorun şu ki ben sorunu bilip çözüme çok afedersiniz gözümü yediremiyorum. İş arıyorum görüşmeye çağırıyorlar gidemiyorum. Garanti işim var, Şubat’da zam alıcam, iyi kötü burada yaparım diyorum görüşmeye gitmiyorum. Ya gidip başarılı olamazsam diyorum. Atomu parçalamıyorum bu arada Halkla İlişkiler okudum yönetim asistanıyım. Bu şirket ya da başka şirket yapacağım iş belli sonuçta. Ama ben hep böyleydim işe ilk başladığım zaman Mengerler Holding çağırmıştı (Mercedes Türkiye) ve ben korkup gitmemiştim. Keza Hürriyet’den aradılar korktum gitmedim. Ama korkum yüzünden kendime biçtiğim bu hayattan da memnun değilim.

Burcum Yengeç ve değişimden de nefret ederim. Aslında çabuk sıkılırım ama garanticilik beni hep aşağı çekiyor.

Ne yapayım ? İş değiştirmek için kendime güveneyim mi?

Çok mutsuzum ve belirsizlik beni mutsuz ediyor.
 
İyi bir personelseniz her yerde aynı başarıyı yakalarsınız. Sık iş değiştirmek iyi değil diye görünür evet ama bazen de muazzam işler çıkarmanız için tek bir adım yeterlidir.

Ben de alışkanlıklarına bağlı biriyim. Değişim beni çok yorar. Ama yerinizde olsam değiştirirdim.
 
Aslında uzun yazmak istemiştim kısa olmuş. Şirketi komple yeniden revize ediyorlar, hiçbirimizin ne garantisi ne de huzuru var. Ceo sadece satış ekibini önemsiyor çünkü satış para getiriyor biz etkisiz elemanlarız. Bir de şu var bekleyip görüp öyle mi hareket etsem ? Yani çok mu acele ediyorum?
 
İyi bir personelseniz her yerde aynı başarıyı yakalarsınız. Sık iş değiştirmek iyi değil diye görünür evet ama bazen de muazzam işler çıkarmanız için tek bir adım yeterlidir.

Ben de alışkanlıklarına bağlı biriyim. Değişim beni çok yorar. Ama yerinizde olsam değiştirirdim.

İşte bu alışkanlıklara bağlı olmak aşağı çekiyor beni. Yeni bir işe gir, insanları tanı, işe alış çok zor geliyor ama kork kork nereye kadar? Bilemiyorum kafam çok karışık. Cevabınız için çok teşekkür ederim.
 
Aslında uzun yazmak istemiştim kısa olmuş. Şirketi komple yeniden revize ediyorlar, hiçbirimizin ne garantisi ne de huzuru var. Ceo sadece satış ekibini önemsiyor çünkü satış para getiriyor biz etkisiz elemanlarız. Bir de şu var bekleyip görüp öyle mi hareket etsem ? Yani çok mu acele ediyorum?

Beklerseniz zaman veya psikolojik kaybınız çok olur mu? Olmazsa bir bakın. Zamanla size uymazsa yeni işi düşünün.
 
Ama sonuçta bu işin de garanti değil diyorsun diken üstünde oturmaktansa huzurlu çalışma derim ben
siz işinizi arayın o süreçte iyi bir yer çıkarsa başlarsınız o arada bu şirketiniz sizi çıkarırsa tazminat almış olursunuz
 
Beklerseniz zaman veya psikolojik kaybınız çok olur mu? Olmazsa bir bakın. Zamanla size uymazsa yeni işi düşünün.

Psikolojim iyi değil çünkü şirkette çok dedikodu dönüyor. Yok bizi Gebze’ye gönderip oradakileri buraya alacaklarmış, yok tüm ekip değişecekmiş. Ben etkileniyorum maalesef tıkayamıyorum kulağını. 2 sene oldu bu arada burada. Kalırsam hiç bırakamamaktan korkuyorum, herşeyden korkuyorum işsizlik de dahil.
 
İşİi bulana kadar çıkmayın bence ama görüşmelere gidin. Çok güzel fırsatları kaçırıyor olabilirsiniz.

Ben de öyle düşünüyorum. Kahretsin ki bir de dürüstüm gizli iş çevirmeyi beceremem ama buarada işe yaradığım sürece varım, yaramadığımda koyarlar kapıya biliyorum. Bir de herşeyi satışa göre baz alıyorlar, hiçbir departmana saygı yok ki bana olsun zaten. Varsa yoksa satış. Ceo kafasına göre oynuyor koskoca şirketle şaka gibi..
 
Önce başlığına ithafen diyorum "Cesur fakat sağlamcıyım"

Sağlamcı olduğum için cesaretle yangına koşmam, cesur olduğum için de oturduğum yerde kök salıp kendimi alıştığım şeylere köle etmem.

Konunu bilahare okuyacağım (Unutmazsam) Vivelamour. İzlenimlerime göre sen korkak biri değilsin ama sağlamcısın.
 
Krizin sizi iş aramaktan alıkoyması için (şıklara atfen...), hiç bir görüşmeye çağrılmıyor olmanız ve bu işinizin garanti olması gerekiyor bence. Bir sonraki işte mutsuz olurum diye endişelenmeniz de azıcık yersiz, burada da değilsiniz. En azından denedim demek bile insana moral veren bir şey. Siz şans vermedikçe, daha iyi şartlar nasıl gelip sizi bulacak ki? En azından görüşmelere gidin.
 
Önce başlığına ithafen diyorum "Cesur fakat sağlamcıyım"

Sağlamcı olduğum için cesaretle yangına koşmam, cesur olduğum için de oturduğum yerde kök salıp kendimi alıştığım şeylere köle etmem.

Konunu bilahare okuyacağım (Unutmazsam) Vivelamour. İzlenimlerime göre sen korkak biri değilsin ama sağlamcısın.

Öyle mi dersin?
Aslında seninle benziyoruz biraz, ikimiz de çözüm bizzat kendimizde olmasına rağmen o adımı atamıyoruz.
Yorumunu bekleyeceğim, unutmazsan.
 
güzel yerlerden çağırılmışsın keşke gitseydin. işin sağlam değil seni artıya götürmüyor. iyi yerden çağrılıyorsun ve gitmiyorsun. iş bulana kadar aynı yerde çalış derim hep ama sen buluyorsun. seninki garanticilik değil sadece cesaretsizlik
 
güzel yerlerden çağırılmışsın keşke gitseydin. işin sağlam değil seni artıya götürmüyor. iyi yerden çağrılıyorsun ve gitmiyorsun. iş bulana kadar aynı yerde çalış derim hep ama sen buluyorsun. seninki garanticilik değil sadece cesaretsizlik

İş hayatıma Mengerler’de başladaydım belki de şu an çok farklı yerlerdeydim. Ama evet korktum yapamamaktan korktum.

Garanticilik derken işte burada maaşım garanti, iş var elde vs. gibisinden düşünüyorum.
 
Merhaba,

Direkt konuya giriyorum, umarım herkes iyidir keyifleri yerindedir.

İşimden memnun değilim, potansiyelimin altında, görev tanımım olmadan çalışıyorum. Hepsini geçtim kabullendim diyelim bu kez de şirketi yap boz tahtasına çeviren Ceo’ muzun yeni planları devreye giriyor. Özetle; bu şirkette geleceğim yok. Yazı bile göremem gibime geliyor.

Sorun şu ki ben sorunu bilip çözüme çok afedersiniz gözümü yediremiyorum. İş arıyorum görüşmeye çağırıyorlar gidemiyorum. Garanti işim var, Şubat’da zam alıcam, iyi kötü burada yaparım diyorum görüşmeye gitmiyorum. Ya gidip başarılı olamazsam diyorum. Atomu parçalamıyorum bu arada Halkla İlişkiler okudum yönetim asistanıyım. Bu şirket ya da başka şirket yapacağım iş belli sonuçta. Ama ben hep böyleydim işe ilk başladığım zaman Mengerler Holding çağırmıştı (Mercedes Türkiye) ve ben korkup gitmemiştim. Keza Hürriyet’den aradılar korktum gitmedim. Ama korkum yüzünden kendime biçtiğim bu hayattan da memnun değilim.

Burcum Yengeç ve değişimden de nefret ederim. Aslında çabuk sıkılırım ama garanticilik beni hep aşağı çekiyor.

Ne yapayım ? İş değiştirmek için kendime güveneyim mi?

Çok mutsuzum ve belirsizlik beni mutsuz ediyor.

Şimdi, "İşimden memnun değilim" dedin, ben -işinden memnun olmayıp bırakan- biriyim. Ne kariyeri, ne parayı, ne geleceği gözüm gördü Vive, çünkü güvendiğim şeyleri tarttım.
1) Ailem normaldir hani; belli bi maddi güçteler ve sevgideler. "Evladı açken aç bırakmazlar" diyebildim bir miktar onlara güvendim.
2)Evlendim, iki kişi çalışarak hoş geçiniriz, tek kişi çalışsak, ben de hafif tutumlu davransam, bir de çocuk, birkaç hobi-yardım vb. para yeter mi; yetirilir dedim, eşimin kazancına güvendim.
3)Ülkenin durumuna baktım ve inanır mısın "Ekmeği taştan çıkarırız gerekirse" gibi insani ihtiyaçlar dışı hayatta kalma pahasına kadar düşündüm.

İşten ayrıldım ama, baba evinde alıştığım ekonomik rahatlığın altındaydım. Yetindim mi, yetindik. Bunu ne uğruna yaptım dersen "Hayalim-sevdiğim mesleğe kavuşma-potansiyelimi doğru yerde gösterme uğruna" diyebilirim. Bunu ben tercih ettiğim için de, kendimden kıstım; çocuğum asla alıştığı rahatından aşağıyı -benim yüzümden- görmemeli.

Atıyorum, bi oda boyanacaktı misal, boyacıya yaptırabilirdim, ben yaptım; hem elim alışsın-hem orijinal olsun, hem parası cebimize kalsın diye... Bir tutam Polyannacılık oynadığımı söyleyebilirim. Eskiden 3 çanta alıyorsam tek seferde, şimdi bir alıyorum yetiyor (Üçün biri :D )

Şirketin geleceği yok demişsin ama garanti ve zam içeriyor... Bu da tercihi zorlaştırıyor tabi.
Kendini işinle aynı anda geliştireceğin bir kapı olsa, bu imkanı oluşturabilir misin?
Mercedes örneği vermişsin; isteğin varsa, netten yabancı videolara bakarak bile fabrikaları-çalışanları hakkında bilgi toplamaya başlayabilirsin. Burada da eşimden örnek vereyim sana:

Bizim, şu an bize bi beden büyük bi arabamız var :D Yedek parçası vb. cidden pahalı. Ha ama sonuçta trafiğe çıktın mı, araban 4/4 olmalı, içinde can var. Bizim de başımıza gelenler pişmiş tavuğun başına gelmez ya; arabayı yeni almışız, daha 2. senesini görmemişiz, motoru bir dağıttık abbauuvv, bize bi fatura çıkardılar 12 bin. "Abi şaka mı?" diye kaldık bildiğin (Aklıma geldi yine de, o paraya neler yapılırdı neler :D ) Neyse, ödeyeceğiz, mecbur. Yoksa garaja çekip arabayı uzaktan izleyeceğiz, henüz taksidini öderken :D Kp eski sanayicilerden, motordu şu bu anlar ama klima motoru adaslhajkldhasd :D Eşim de genlerden mi ne, tamir işlerine bayılır, sağlam klimayı-arabayı bile söküp bakan bi tip.
Biz o ustada arabayı yaptırdık ama ustalar ne kadar usta memleketimde? Araba tamir oldu ama eskisi gibi değil...
Sinire kaldık; eşim de inat etti "Bu arabanın ustası benim" diye bir girdi; internette markadan izlenmedik tamirat videosu bırakmadı, hatta manyak araba fetişlerine kadar izlemiş olabilir, şu arabanın radyatörüne kola döküp üzerine mentos atan tiplere kadar. (Fazla uzattım)... Neyse sadede geleyim, adam bir senede eline aldı ya, bir senede arabanın ustası oldu ve şu an tahtaya taşa vurayım, maşallah.

Yani elinden gelir, isteyip kafaya koyduktan sonra. Dün bi konu açtım, ben de bi eşikten atlıyorum; sergiye çok yakınım, bir yandan sağlam olmalı diye erteliyorum, olacak iş mi a canım? Burcum Kova; içine şu ara yengeç mi doldurdum ne yaptımsa buğulu gözlerle bakıyorum etrafa :D Geçen de içine balık doldurmuştum annemle kavga ettik. Artık biraz da oğlak doldurayım da inat edeyim şu yolda :D :D Sen de o yengeci oğlağın üstüne bindir bakim. Teklifler çok hoş.
Muhtemelen biz gerçek hayatta karşılaşacağız Vive; senin oralara da sergiye gelirim tutarsa :D
 
Bir yerden (sağlam bir yer :)) çağrı geliyorsa eğer mutsuz iş ortamını bırakmaya değer.
Sonuçta ortada bir mutsuzluk söz konusu.

Hürriyet falan da denemeye değer kabuller bence.
Korkak olan ne uzar ne kısalır.
Cesur olmak zaten çalışkan birinin hakkıdır.

Denemekten korkmayın.
 
Şimdi, "İşimden memnun değilim" dedin, ben -işinden memnun olmayıp bırakan- biriyim. Ne kariyeri, ne parayı, ne geleceği gözüm gördü Vive, çünkü güvendiğim şeyleri tarttım.
1) Ailem normaldir hani; belli bi maddi güçteler ve sevgideler. "Evladı açken aç bırakmazlar" diyebildim bir miktar onlara güvendim.
2)Evlendim, iki kişi çalışarak hoş geçiniriz, tek kişi çalışsak, ben de hafif tutumlu davransam, bir de çocuk, birkaç hobi-yardım vb. para yeter mi; yetirilir dedim, eşimin kazancına güvendim.
3)Ülkenin durumuna baktım ve inanır mısın "Ekmeği taştan çıkarırız gerekirse" gibi insani ihtiyaçlar dışı hayatta kalma pahasına kadar düşündüm.

İşten ayrıldım ama, baba evinde alıştığım ekonomik rahatlığın altındaydım. Yetindim mi, yetindik. Bunu ne uğruna yaptım dersen "Hayalim-sevdiğim mesleğe kavuşma-potansiyelimi doğru yerde gösterme uğruna" diyebilirim. Bunu ben tercih ettiğim için de, kendimden kıstım; çocuğum asla alıştığı rahatından aşağıyı -benim yüzümden- görmemeli.

Atıyorum, bi oda boyanacaktı misal, boyacıya yaptırabilirdim, ben yaptım; hem elim alışsın-hem orijinal olsun, hem parası cebimize kalsın diye... Bir tutam Polyannacılık oynadığımı söyleyebilirim. Eskiden 3 çanta alıyorsam tek seferde, şimdi bir alıyorum yetiyor (Üçün biri :KK70: )

Şirketin geleceği yok demişsin ama garanti ve zam içeriyor... Bu da tercihi zorlaştırıyor tabi.
Kendini işinle aynı anda geliştireceğin bir kapı olsa, bu imkanı oluşturabilir misin?
Mercedes örneği vermişsin; isteğin varsa, netten yabancı videolara bakarak bile fabrikaları-çalışanları hakkında bilgi toplamaya başlayabilirsin. Burada da eşimden örnek vereyim sana:

Bizim, şu an bize bi beden büyük bi arabamız var :KK70: Yedek parçası vb. cidden pahalı. Ha ama sonuçta trafiğe çıktın mı, araban 4/4 olmalı, içinde can var. Bizim de başımıza gelenler pişmiş tavuğun başına gelmez ya; arabayı yeni almışız, daha 2. senesini görmemişiz, motoru bir dağıttık abbauuvv, bize bi fatura çıkardılar 12 bin. "Abi şaka mı?" diye kaldık bildiğin (Aklıma geldi yine de, o paraya neler yapılırdı neler :KK70: ) Neyse, ödeyeceğiz, mecbur. Yoksa garaja çekip arabayı uzaktan izleyeceğiz, henüz taksidini öderken :KK70: Kp eski sanayicilerden, motordu şu bu anlar ama klima motoru adaslhajkldhasd :KK70: Eşim de genlerden mi ne, tamir işlerine bayılır, sağlam klimayı-arabayı bile söküp bakan bi tip.
Biz o ustada arabayı yaptırdık ama ustalar ne kadar usta memleketimde? Araba tamir oldu ama eskisi gibi değil...
Sinire kaldık; eşim de inat etti "Bu arabanın ustası benim" diye bir girdi; internette markadan izlenmedik tamirat videosu bırakmadı, hatta manyak araba fetişlerine kadar izlemiş olabilir, şu arabanın radyatörüne kola döküp üzerine mentos atan tiplere kadar. (Fazla uzattım)... Neyse sadede geleyim, adam bir senede eline aldı ya, bir senede arabanın ustası oldu ve şu an tahtaya taşa vurayım, maşallah.

Yani elinden gelir, isteyip kafaya koyduktan sonra. Dün bi konu açtım, ben de bi eşikten atlıyorum; sergiye çok yakınım, bir yandan sağlam olmalı diye erteliyorum, olacak iş mi a canım? Burcum Kova; içine şu ara yengeç mi doldurdum ne yaptımsa buğulu gözlerle bakıyorum etrafa :KK70: Geçen de içine balık doldurmuştum annemle kavga ettik. Artık biraz da oğlak doldurayım da inat edeyim şu yolda :KK70: :KK70: Sen de o yengeci oğlağın üstüne bindir bakim. Teklifler çok hoş.
Muhtemelen biz gerçek hayatta karşılaşacağız Vive; senin oralara da sergiye gelirim tutarsa :KK70:

Contemporary 2019’da görüşürüz belki ayy neden olmasın keşke olsa böyle şeyler di mi? :110:

Sanıyorum ben alışkanlık ve lükslerden vazgeçemiyorum ganstacığım ya. O çantayı da alayım, ay bu pantolon da güzel filan derken kapitalizmin köpeği oldum haberim yok. Üçün birini alsam belki de ben de daha özgür olurdum (yazının bu kısmı sistem eleştirisi içermektedir :KK70:) Ama sanıyorun bu kez şeytanın bacağını kıracağım çünkü yaş 40’a yaklaştı, mutsuzum ikinci bir şansım olmayabilir gibi geliyor. En önemlisi buraya güvenmiyorum adamı çok pis harcar gibime geliyor.

Eşinin de yaptığı o asılma ve öğrenme olayını da gerekirse yapıcam. Bu arada siz sanıyorum İst’da değilsiniz eğer olsaydınız benim adam da araba manyağı, o 12’yi rahat 2000’e çekerdi birini bulup :KK43:

Ben sanıyorum ki cesaretlendim bu kez ya. Olur mu dersin?
 
Son düzenleme:
Bir yerden (sağlam bir yer :)) çağrı geliyorsa eğer mutsuz iş ortamını bırakmaya değer.
Sonuçta ortada bir mutsuzluk söz konusu.

Hürriyet falan da denemeye değer kabuller bence.
Korkak olan ne uzar ne kısalır.
Cesur olmak zaten çalışkan birinin hakkıdır.

Denemekten korkmayın.

İşte ben ne uzayan ne kısalan ve artık bundan bıkan.
 
Back
X