- 24 Haziran 2011
- 23.559
- 49.206
- 798
Son gelen haberler iyiden iyiye düşündürüyor insanı. Neden yaşıyoruz, daha doğrusu nasıl yaşıyoruz. Asıl konu nasıl oluyor da hayatta kalabiliyoruz. Kırmızı ışıkta durursan arkandan kornayı basarlar, yemişim kuralını bas git işte. Kurala uymak sana mı kalmış. Karşıdan karşıya geçerken ışıkları beklemeyiz, bir an önce geçmeliyiz, alemin akıllısı biziz ya... Hele emniyet kemerini takmayınca nasıl asi hissediyoruz değil mi? Akaryakıt istasyonlarında gizliden sigara içmek te oldukça heyecanlı! Herkesten önce vapurdan inmeliyiz trende oturacak yer kapmak lazım. Kim oradan aşağı düşmüş ki biz düşeceğiz hadi oradan. Haklıyız da o kadar yorulmuşuz ayakta mı gideceğiz bir de... Doğalgazı da kendimiz bağlarız yetkili servisler farklı ne yapıyor ki allasen... Patlama riski? Allah'ın takdiri. İş bitiren belediye elemanlarının küçük şirin unutkanlıkları yüzünden kaç kişi lağım kanallarında can verdi. Küçücük bir unutkanlık işte. Tersanelerde kaç can gitti, yüksekten düşerek, güvenlik askısı sıkıyor tabi, ne gereği var. Patronlara da hava hoş zaten. O kemer var ya orada can veren elemandan daha maliyetli, batsın mı adam?
Seviyoruz yani, hep bir kural tanımazlık, aman n'olacak yani mantığı.
24 yaşında üniversiteli bir genç kız. Yanlış bağlanmış emniyet kemeri, uçuşan kaşkol, daha eski olaylarda aksa dolanan saçlar yüzünden kafa derisinin kaybedilmesi. Sadece 5 dakika eğlenmek için hayatının baharında feci bir ölüm. Hala düşünüyorum, nasıl bu kural tanımamazlıkla hayatta kalabildik şimdiye kadar? Bu kadar kolay mı gerçekten?
Seviyoruz yani, hep bir kural tanımazlık, aman n'olacak yani mantığı.
24 yaşında üniversiteli bir genç kız. Yanlış bağlanmış emniyet kemeri, uçuşan kaşkol, daha eski olaylarda aksa dolanan saçlar yüzünden kafa derisinin kaybedilmesi. Sadece 5 dakika eğlenmek için hayatının baharında feci bir ölüm. Hala düşünüyorum, nasıl bu kural tanımamazlıkla hayatta kalabildik şimdiye kadar? Bu kadar kolay mı gerçekten?