nişanlımla daimi sorunlarımız

oyunbozan8

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
20 Ocak 2013
209
14
118
8 yıllık bir ilişkim var,nişanlıyız..herkes bazen çok yıpranır bocalar fakat ben söz döneminden beri bocalıyorum.bugüne dek çok büyük sorunlar yaşadık 8yılda tahmin edebilirsiniz ki ufak-büyük,önemli-önemsiz,uzun-kısa ayrılıklarımız tartışmalarımız oldu.
ama artık çok doldum normalde hiç mızmız birisi olmamama rağmen artık dayanacak gücüm kalmadı belki de evlilik stresidir ama bu ilişkiyi defalarca tüketip yeniden kurtardığımızı biliyorum.sevgimdende sevgisindende %100 eminim ama bazen sinirlerine hakim olamıyorum benimde susup oturduğum söylenemez o dönemlerde bende zıvanadan çıkıyorum adeta.
tartıştık o arabadan indirdi beni,yalvardı ardından ve tam emin değilim ama sanırım 2hafta olmamıştı ki aynı olayı tekrardan yaşadık.
ha diyebilirsiniz ki hatayı sen en başında yapmışsın ayrıl bırak
benim ayrılık adına artık gücüm kalmadı ve biz birşeylere adım attık
ve ben hala sorunu kendimde arıyorum !
sırf ailem ve onun için döndüğüm bu şehirden kalkıp gidebilirim o denli tükendim.
sorunun nedenine gelince neden olarak sayılabilecek elle tutulabilecek sorunlarımız yok,fakat ben onun için defalarca kendimden taviz verdim,defalarca bu ilişkiyi kurtardık ki hiç birşey tek taraflı değildi ama ben bu adamla evleniyorum ki kim nişanlısını-eşini-sevgilisini yada herhangi birisini yarı yolda bırakabilir ?
başkalarına geldiğinde çok mantıklı şekilde ahkam kesebilirim,ama bu ilişkide tükeniyorum artık 24 yaşındayım beraber büyüdük diyebilirim hiç uzaktanda yürütmedik biz bu ilişkiyi üniversitede de beraberdik ama nişan durumundan sanırım artık canıma tak etti bazı şeyleri kaldıramıyorum.ve defalarca hataları için bana söz vermiş adam aynı şeyleri yapmaya devam ediyor.ki elbet benimde hatalarım oldu ama ben tekrarlamadım.sanki birşeylerin acısı benden çıkıyor,şiddet yok fakat ama beni dövse daha iyi tükürür suratına giderim.ama gerçek ve mecazi anlamda da sürekli yarı yolda kaldığımı farkediyorum,arkamda durduğunu herşeyin benim isteklerim doğrultusunda olucagana söyleyen o ama hiç bişey olmuyor ki isteklerim falan da yok ama bunları söyeleyen adam hala kalbimi kırmaya devam ediyor.
ve biz ne zaman tartışsak sonrasında beni eve bırakır ve konu kapanır ararım mesaj atarım cevaplamaz,uyur !
ben uyumam..
uyanır,ben hala konuşmaya çabalarım,ama konu çoktan kapanmıştır onun için.ve biz hiç birşeyi aslında tam anlamıyla çözemediğimiz için 8yıl kadar derine bile inebiliyorum en ufak bir kavgada bende bitirmiyorum belki birşeyleri ama biz okadar çok sorunu çözmedik ki biz o kadar çok uyuyup uyandık ki bütün sorunlarımız en ufak bi çatırtıyı bekliyor adeta.
ne yapmalıyım ne yapmamalıyım hata nerde hiçbirşey bilemiyorum
 
Çoğu erkek malesef "konuşmayalım" ya da "konuştuk ya şimdi bugün niye konuyu açıyosun", "tamam tamam özür dilerim kapatalım hadi konuyu" modunda. Sizin birde sekiz yıl olmuş dile kolay. Her şeyin üstüne ört ilerle ört ilerle işte böyle oluyo en ufak şeyde patlayabiliyorsun. Bence evlilik çok büyük bir karar al karşına konuş ilerde böyle olmasını istemiyorum de, kafanda milattan öncesinin bir olayı bile takılmışsa sor cevabını al. İletişimsizlik çok kötü bi'şey. Bi'de biz kadınlar onlar gibi değiliz onlar kavga sonrası "yarın işe gidicem" der uyur biz sabahlara kadar ağlaya ağlaya sızarız:31:Bu şekilde evlenirsen sanki mutsuz olursun gibi:44:
 
8 yıllık bir ilişkim var,nişanlıyız..herkes bazen çok yıpranır bocalar fakat ben söz döneminden beri bocalıyorum.bugüne dek çok büyük sorunlar yaşadık 8yılda tahmin edebilirsiniz ki ufak-büyük,önemli-önemsiz,uzun-kısa ayrılıklarımız tartışmalarımız oldu.
ama artık çok doldum normalde hiç mızmız birisi olmamama rağmen artık dayanacak gücüm kalmadı belki de evlilik stresidir ama bu ilişkiyi defalarca tüketip yeniden kurtardığımızı biliyorum.sevgimdende sevgisindende %100 eminim ama bazen sinirlerine hakim olamıyorum benimde susup oturduğum söylenemez o dönemlerde bende zıvanadan çıkıyorum adeta.
tartıştık o arabadan indirdi beni,yalvardı ardından ve tam emin değilim ama sanırım 2hafta olmamıştı ki aynı olayı tekrardan yaşadık.
ha diyebilirsiniz ki hatayı sen en başında yapmışsın ayrıl bırak
benim ayrılık adına artık gücüm kalmadı ve biz birşeylere adım attık
ve ben hala sorunu kendimde arıyorum !
sırf ailem ve onun için döndüğüm bu şehirden kalkıp gidebilirim o denli tükendim.
sorunun nedenine gelince neden olarak sayılabilecek elle tutulabilecek sorunlarımız yok,fakat ben onun için defalarca kendimden taviz verdim,defalarca bu ilişkiyi kurtardık ki hiç birşey tek taraflı değildi ama ben bu adamla evleniyorum ki kim nişanlısını-eşini-sevgilisini yada herhangi birisini yarı yolda bırakabilir ?
başkalarına geldiğinde çok mantıklı şekilde ahkam kesebilirim,ama bu ilişkide tükeniyorum artık 24 yaşındayım beraber büyüdük diyebilirim hiç uzaktanda yürütmedik biz bu ilişkiyi üniversitede de beraberdik ama nişan durumundan sanırım artık canıma tak etti bazı şeyleri kaldıramıyorum.ve defalarca hataları için bana söz vermiş adam aynı şeyleri yapmaya devam ediyor.ki elbet benimde hatalarım oldu ama ben tekrarlamadım.sanki birşeylerin acısı benden çıkıyor,şiddet yok fakat ama beni dövse daha iyi tükürür suratına giderim.ama gerçek ve mecazi anlamda da sürekli yarı yolda kaldığımı farkediyorum,arkamda durduğunu herşeyin benim isteklerim doğrultusunda olucagana söyleyen o ama hiç bişey olmuyor ki isteklerim falan da yok ama bunları söyeleyen adam hala kalbimi kırmaya devam ediyor.
ve biz ne zaman tartışsak sonrasında beni eve bırakır ve konu kapanır ararım mesaj atarım cevaplamaz,uyur !
ben uyumam..
uyanır,ben hala konuşmaya çabalarım,ama konu çoktan kapanmıştır onun için.ve biz hiç birşeyi aslında tam anlamıyla çözemediğimiz için 8yıl kadar derine bile inebiliyorum en ufak bir kavgada bende bitirmiyorum belki birşeyleri ama biz okadar çok sorunu çözmedik ki biz o kadar çok uyuyup uyandık ki bütün sorunlarımız en ufak bi çatırtıyı bekliyor adeta.
ne yapmalıyım ne yapmamalıyım hata nerde hiçbirşey bilemiyorum

artık sorunu olmayan hiç bir ilşki hiç bir evlilik yoK:) evet sorunlar aslında ufacık şeyler çok büyük şeyler değil yani birine anlatınca nevar bunda sorun bunun neresinde diyebilir. Yada bir baskası bunları yasasa aman bırak git kızım canına yazık diyebiliriz... Erkeklerin geneLi ßöyledir. tartıŞma oLur hemen susarlar sözde o susmak alttan almakmış ve dediğin gibi ya uyurlar yada baska bişeyle oyalnırlar bizde oturup kendimizi yeriz. bizimde hemen hemen böyleydi. Ama bu şekilde olduğu zaman sorunlar o anlık çözmlendi sanılıyor ve 2. soruna yansıor 3 4 5 diye üst üste biniyor ve ağır bir patlama oluyordu buyüzden ben artık o sussada konştum oda bana bağrdı bende ona ama sonunda halledene kadar uğrastım yılmadım üzerine düştüm sürekli bıktırıp o işi yaptırna kadar zaten sonra ister istemez çenemden kurrtulmak için ypmamaya baslıyor. tabi kendi düşünüp yapsa hiç üzmese beni yormasa daha iyi olur olmazmı ama olmuyor napaLım:) bu şeklde kabul edices madem seviyorsak onlarda biizm bebişlerimiz böyle büyütüces:16:
 
Merhaba , bende nişanlımla 10 yıldır birlikteyim ve 3 ay içinde evlenmiş olacağız. Bazen diyor muyum keşke daha geç tanışsaydık evet ama ne olursa olsun uzun süreli bir ilişkiyi yürütmek kolay olmuyor ne yazıkki ve erkekler bu konuda yaşanan sorunları hiç bir şey yokmuş gibi kestirip atabilyor. İstiyoruz ki o sorun orada hallolsun ama konu kapatmada üstlerine yok...Çok tıkandığım artık bitsin gitsin dediğim zamanlarda bile kendime şunu hatırlatıyorum bu tıkanma diğer yaşadığım, paylaştığım onca güzel şeyden, andan fazla mı? Değil.... Her ilişkide , evlilikte var bu.. Herkes tartışabiliyor, çok büyük sorunlarla boğuşabiliyor, bu her zaman olacak ama biz bir şekilde hallediyoruz. Kafamda birşey kalmadan.. Bu yüzden senelerimi verdiğim bir insanı bir kerede silemezsin... Yeterki ilişki saplantı, alışkanlık olarak görülmesin..

Ben bu durumu atlatabileceğinize inanıyorum ama önemli olan senin karşındaki insanın böyle bir yapısı olduğunu kabul etmek ve durumu sakin ve sabırla kendi lehine çevirmen...
Sende biliyorsunki sadece kendimizi sinir ediyoruz... Durumunuzun uzun zamandır aynı şekilde giden temponuzla alakalı olduğunu ve daha iyi olacağını düşünüyorum.
Sabredin..
 
Seni en iyi anlayabilecek insanlardan biri olduğumu söyleyebilirim. Belki tamamen farklı sebeplerden, ancak senin yazdıklarını kopyala, bazı yerlerini değiştir ve yapıştır, ben düşünmüş ve yazmışım gibi oluyor.
Ne yaşadığınızı bilmiyorum ancak hayat yorgunluğu olduğundan eminim. Hayat yorgunluğu öyle bir şey ki, yeri geliyor sevgiyi bile dinlemiyor. İnsan kendini yıpranmaktan korumak için bencilleşebiliyor, özellikle erkeklerde bu böyle. Erkeklerin doğasında bizim kadar fedakarlık yok, belki bu yüzden duygularını daha gerçek yaşıyorlar. Biz son ana kadar yıprandığımızı belli etmeden, her şey normalmiş gibi davranabiliyoruz. Dolayısıyla patlamalarımız felaket oluyor. Ben bir ağzımı açtığımda yıllar öncesindeki bir olaya kadar götürüp dayandırabiliyorum. Bir erkek için ise bir konu konuşulduysa ya kapanmıştır, ya bir an önce kapanmalıdır. Erkekler duygusal olarak asılı kalmayı, çözülmemiş sorunları kaldıramıyor. Bir erkek mızmızlanıp şikayet ediyorsa, o duygularını anlık yaşadığı için. Bizim gibi fedakar olamadıkları için, tekrar ediyorum doğaları gereği, o sıradaki sıkıntılarını sanki hala annesine muhtaç ufak bir çocuk gibi sürekli dile getiriyorlar. Biz ise, büyük fedakarlıkların yanında küçük şikayetlerin bir önemi olmadığını bildiğimiz için, çoğu sıkıntımızda ağzımızı bile açmaya gerek duymuyoruz.
İkinci öğrendiğim şey, erkekler kesin olarak kafalarını dağıtmaya ihtiyaç duyuyor. Örneğin bir kadına "bugün şu işi, arkasından bu işi, en son olarak da bu işi halledelim" demek normal gelirken, ya da bir kadın bir güne yetiştirilmesi gereken bir işi söylenmeden gidip yapabilirken, bir erkek bunu kafasını dağıtmadan yapabilecek kapasitede olamayabiliyor, özellikle dediğim gibi hayat yorgunuysa. Bunu tam tarif edemiyorum ne yazık ki. Güçlerini toplayamadan tekrar tekrar güç harcadıklarını, dinlenmezlerse tamamen tükeneceklerini hissediyorlar. Biz ise ucunda güzel bir şey olacaksa sürekli al baştan yeni bir enerjiyle işlerimizi halledebiliyoruz. Bu yüzden biz sürekli yarı yolda bırakıldığımızı, ufacık bir konuda bile destek görmediğimizi, erkeğin bencil olduğunu, evlenince ona nasıl güvenip sırtımızı dayayacağımızı düşünüp duruyoruz. Çünkü ne kadar iyi anlaşan bir çift olursa olsun, araya hayat girince kadın ve erkek arasındaki temel farklar ortaya çıkıyor. Bu temel farkları hazmedip bir orta yolu bulmadıkça sürekli kavga, sürekli içerleme, sürekli çözülemeyen sorunlar olarak geri dönüyor.
Bir kere en güzeli biriktirmemek. Sevgisinden yüzde yüz eminsen biriktirmemelisin, ne kadar haklı olursan ol ve ne kadar zor olursa olsun... Bunu henüz ben de başaramıyorum, bir konuda yaralıysam ve o yaram yeni yeni iyileşiyorsa, tekrar benzer bir hareket gördüğümde o kadar hızlı patlıyorum ki kendim bile inanamıyorum. Peki bu ne işe yarıyor, hiç bir işe yaramıyor ne yazık ki... Bu yüzden sabır, biriktirmemek ve sakin zamanlarda ufak ufak konuşup hemen konuyu kapamak gerekiyor. Ufak konuşmak karşıdaki insanı yormaz, sürekli konu kapansın artık diye uğraşmaz. Yapıcı ve çözümcü konuşmak, suçlamayan bir ses tonuyla konuşmak olumlu sonuçlar getirir. Mesela olayın sıcak anında değil de, atıyorum bir gün sonra "dün bana yaptığın şu hareket beni şöyle üzdü. ben bu dönemde böyle hissederken şununla karşılaşmak beni kırdı. kendini benim yerime koyup bi düşünürsen bana hak vereceksin" tarzı konuş. kartlarını açık oyna ve niyetinin çözüm olduğunu belirt. ben ne zaman "yeter artık hep böyle yapıyorsun " tarzı feveran etsem, sonu kötü bitiyor, yine üzülüp kırılan ben oluyorum. önemli olan sevgi, iyi niyet ve saygının hep ortada olması.
bir de söz ve nişan dönemini bu kadar önemseyen biziz. erkekler, evliliğin öncesindeki teferruatlar olarak görüyorlar bu dönemi. yani onlar için bunun güzel geçmesi değil, bir an önce formalite kısmının bitmesi önemli. biz ise hayatımızın en güzel dönemi olarak hatırlamaya koşullanmışız. inanılmaz alıngan, gergin ve stresli oluyoruz, en ufak bir yanlış hareket karşısında "bu insanla ömrüm nasıl geçer?" diye düşünüyoruz. halbuki bir erkek duygularından eminse, mızmızlansa da saçma sapan davransa da yarı yolda bıraksa da bunların farkında olmuyor, çünkü sevgisinin apaçık ortada olduğunu, tartışmaya açık bir durum olmadığını ve senin bunları zaten bildiğini düşünüyor.
çok uzun yazdım ama umarım bir nebze yardımcı olabilmişimdir...
 
siz sanırım küçücük sorunlarınızın üzerini hep örtmüşünüz diğer güne kpanmış gitmş..
ama zamanla ne olmuş o 8 yılda... damlaya damlaya göl olur misali bunlar büyümüş büyümüş ve içinizde büyük bir birikmeye patlamaya neden olmuş.
belki su anda o küçük dediğiniz sorunlar bile artık sırf bu yüzden batıyordur size. haklsınızda.
ama 8 yıl sonuçta ister istemez yıpranmıştır bazı şeyler. öyle çok büyük bir sorun yok yalan aldatma vs.. böyle olmadığı sürece bence her ilişki kurtarılabilir.
surada yüzmüş yüzmüş kuyruguna gelmişinz birazda savaşmaya değer bence.
erkekler genelde ki bence hpsi öyle sorunlar konuşmak yerine kapatmayı tartışmak yerine uyumayı bizim gibi üstelememeyi seçerler.
ki zaten nişandı sözdü. bu devrelerde bunalım geçirenler bile oluyor ilişki boyut değiştiriyor resmen.. sevdiginize ve sevgine eminseniz bence sabredin yazık olur pişman olursunuz.
yan yana iken fazla kavga etmiyorsanız onun tep bir sözü bakışı size yetiyorsa evlenince herşey daha güzel olacaktır eminim mutluluklar diliyorumm kuzummm sana sakın ayrılıgı kafandan geçirme sil at emin ol ilişkiniz kurtarılabilir.
 
24 yaşındayım, 8 yıldır bir birlikteliğim var, gözümü onunla açtım ve son olarak üniversite de bile beraberdik, hiç ilişkimizi uzaktan yürütmedik.
Sonuç olarak benzer sıkıntılar.. :ssz:
 
Back
X