ben işim gereği sürekli insanlarla, ve kimi sorunlarıyla uğraşıyorum..
çalıştığım ilk andan beri zerre ilerleme, gelişme yok insanlarda. tam tersi gerileme var..
hangi konuda mı?
beynini kullanma konusunda.
ukalalık gibi gelmesin ama inanın artık çok korkuyorum, insanlarımız delirmiş..
bazen diyorum ki, yahu bu adam-kadın bu kafayla bu yaşa kadar nasıl geldi?
hadi ben hiçbişeyim, hiç kimseyim.. önemli değilim ama bu insan dışarda, bu kafayla hayatını nasıl idame ettiriyor?
herkes sinirli, herkes saldırgan, tuhaf tuhaf bakıyolar insana. konuşmayı beceremiyorlar.. bi garipler, sanki deli gibi..
misal, oturduğu evinin vergi borcunu ödeyecek. yardımcı oluyorum, ödemesini yaptıktan sonra gelip tuhaf bir bakışla diyor ki:
vergimi ödedim, maaşlarınızı alabilirsiniz!!!!!!
sonra mesela, ismini soruyorum. konuşmaktan aciz insanlar.. bir saat boyunca çantasını karıştırıyor, en sonunda kimliği buluyor uzatıyor bana. bi bakıyorum kimlik onun kimliği..
eee on saat çantanı karıştıracağına ismini söylesene.. yahu zor bişey sormadım, adını soyadını sordum.. o kadar mı aptallaştın 

mesela, vergimi ödicem diyor. tamam. soruyorum. isim nedir? atıyorum mehmet çelik diyor. tamam. baba adı nedir diyorum.
bana bakıyor boş gözlerle diyolar ki, o babam zaten!!!!!!!!!!






hanımefendi-beyefendi söylediğiniz ismin baba adını soruyorum diyorum. sırıtarak cevap veriyolar: haaaaa, adı şu

misal küçük de değil, lise çağında biri geldi, borç sorgulamak için. babamın borcunu öğrenicem dedi. isim sordum söyledi..
dedim ki, baba adı nedir? cevap yok.. sanki yabancı dilde bişey demişim gibi bakıyor suratıma..
dedim ki, babanın babasının, yani dedenin adını soruyorum.. hala boş boş bakıyor bana. en son dedim ki, canım dedenin adı ne????
haaaa, yaa bilmiyom ki, dede diyoduk biz ona






önünde not alması için not kağıtları var, kalemi alıyolar elini açıp yazıyolar
elindeki fotokopiyi bana gösterip, fotokopimi bu diyolar
herangi en basit birşeyi üstüste anlatmamıza rağmen anlamıyolar, hayır anlamadım da demiyolar. olabilir anlayamayabilir ama söylemiyoda, dikilip boş gözlerle bakmaya devam ediyolar..
mesela ödeme için diyorum ki, hemen arkanızdaki vezneye ödeme yapabilirsiniz. tamam diyor, arkasına döneceği yerde 45 derece soluna dönüp bomboş koridora doğru yürüyor.. arkasından bağırıyoruz, hanımefendi-beyefendi şurası bakın diye.. haaaaa diyor yürüyolar zombi gibi
mesela isim soruyorum, ailesinden brinin ismini söylicek. atıyorum diyoki ayşe çelik.. arıyorum tarıyorum, her şekilde deniyorum yook kayıtlarımızda.. binbir tane soru soruyorum, en sonunda kayıtlardan bişey buluyorum, içimden olmaz ama yinede sorim diyorum. adı fatma çelik mi diyorum? cevap veriyor rahat bi şekilde, EVET.
ee ayşe demiştiniz, öyle arıyorum ben.. CEVABI: haaa, biz ona fatma diyoruz, kimliğinde ayşe yazıyor!!!! 














yani bunlar sadece şuan aklıma gelenler.. yaa insanlarımız neden böyle oldu.. tövbe estafirullah aptal gibiler..
yediğimiz içtiğimiz gdo lu gıdalardan mı oluyor, insanların beyinlerimi eriyor? kimyalarımı değişiyor. anlayamıyorum..
deli gibiler, beyinlerini kullanma yetisini kaybetmişler.. bi garipler.. sinirli ama boş, anlamaz gözlerle bakıyolar..
inanın korkuyorum, Allahım sen akıl sağlığımızı koru diyorum hep.. Allah aşkına nereye gidiyoruz böyle..
çalıştığım ilk andan beri zerre ilerleme, gelişme yok insanlarda. tam tersi gerileme var..
hangi konuda mı?
beynini kullanma konusunda.
ukalalık gibi gelmesin ama inanın artık çok korkuyorum, insanlarımız delirmiş..
bazen diyorum ki, yahu bu adam-kadın bu kafayla bu yaşa kadar nasıl geldi?
hadi ben hiçbişeyim, hiç kimseyim.. önemli değilim ama bu insan dışarda, bu kafayla hayatını nasıl idame ettiriyor?
herkes sinirli, herkes saldırgan, tuhaf tuhaf bakıyolar insana. konuşmayı beceremiyorlar.. bi garipler, sanki deli gibi..

misal, oturduğu evinin vergi borcunu ödeyecek. yardımcı oluyorum, ödemesini yaptıktan sonra gelip tuhaf bir bakışla diyor ki:
vergimi ödedim, maaşlarınızı alabilirsiniz!!!!!!

sonra mesela, ismini soruyorum. konuşmaktan aciz insanlar.. bir saat boyunca çantasını karıştırıyor, en sonunda kimliği buluyor uzatıyor bana. bi bakıyorum kimlik onun kimliği..



mesela, vergimi ödicem diyor. tamam. soruyorum. isim nedir? atıyorum mehmet çelik diyor. tamam. baba adı nedir diyorum.
bana bakıyor boş gözlerle diyolar ki, o babam zaten!!!!!!!!!!







hanımefendi-beyefendi söylediğiniz ismin baba adını soruyorum diyorum. sırıtarak cevap veriyolar: haaaaa, adı şu


misal küçük de değil, lise çağında biri geldi, borç sorgulamak için. babamın borcunu öğrenicem dedi. isim sordum söyledi..
dedim ki, baba adı nedir? cevap yok.. sanki yabancı dilde bişey demişim gibi bakıyor suratıma..
dedim ki, babanın babasının, yani dedenin adını soruyorum.. hala boş boş bakıyor bana. en son dedim ki, canım dedenin adı ne????
haaaa, yaa bilmiyom ki, dede diyoduk biz ona







önünde not alması için not kağıtları var, kalemi alıyolar elini açıp yazıyolar

elindeki fotokopiyi bana gösterip, fotokopimi bu diyolar

herangi en basit birşeyi üstüste anlatmamıza rağmen anlamıyolar, hayır anlamadım da demiyolar. olabilir anlayamayabilir ama söylemiyoda, dikilip boş gözlerle bakmaya devam ediyolar..

mesela ödeme için diyorum ki, hemen arkanızdaki vezneye ödeme yapabilirsiniz. tamam diyor, arkasına döneceği yerde 45 derece soluna dönüp bomboş koridora doğru yürüyor.. arkasından bağırıyoruz, hanımefendi-beyefendi şurası bakın diye.. haaaaa diyor yürüyolar zombi gibi

mesela isim soruyorum, ailesinden brinin ismini söylicek. atıyorum diyoki ayşe çelik.. arıyorum tarıyorum, her şekilde deniyorum yook kayıtlarımızda.. binbir tane soru soruyorum, en sonunda kayıtlardan bişey buluyorum, içimden olmaz ama yinede sorim diyorum. adı fatma çelik mi diyorum? cevap veriyor rahat bi şekilde, EVET.
















yani bunlar sadece şuan aklıma gelenler.. yaa insanlarımız neden böyle oldu.. tövbe estafirullah aptal gibiler..
yediğimiz içtiğimiz gdo lu gıdalardan mı oluyor, insanların beyinlerimi eriyor? kimyalarımı değişiyor. anlayamıyorum..
deli gibiler, beyinlerini kullanma yetisini kaybetmişler.. bi garipler.. sinirli ama boş, anlamaz gözlerle bakıyolar..
inanın korkuyorum, Allahım sen akıl sağlığımızı koru diyorum hep.. Allah aşkına nereye gidiyoruz böyle..
