- 7 Eylül 2014
- 798
- 445
- 133
Kızlar okulun ilk günü heyecanlı ve mutlu bir şekilde çocuklarımızı sınıflara yerleştirdik.o gün bir veli vardı ki sınıfta sanki yüksek dağları kendi yaratmış edalarında öğretmenin peşinde fır dönüyordu.sınıf anneliğine okulun ilk gününden seçilmeden kendi çapınca başlamıştı bile.her neyse pek umursamadım.belki iyi insandır bana öyle geliyordur diye üstüne düşmedim.okulun 2.günü kızımı oturduğu yerden zorla kaldırdı.bak arkadaşın ağlıyor sen kalk arkaya otur dedi.kızım hayır demesine rağmen ısrar etti.sonra ben kızımın sıkıştırılmasına dayanamadım.bakarmısınız bence biz çocukların oturma şekline karışmazsak öğretmen ayarlasa daha iyi olmazmı dedim.hic sesini çıkarmadı.yine inatla sonunda kızımı kaldırdı yerinde.aman meyra saygını koru diye kendimi tuttum.bugünde öğretmene önemli birsey söylemek icin sınıfta bekledim.birkaç veli daha vardı.ayy öğretmen gelecek hepiniz dışarı çıkın diye sesli birsekilde bağırdı.benim sırtım dönüktü kendisine duymamazlıktan geldim.benimle birlikte bir veli daha çikmadı biz çıkmayınca kendide çıkmadı.kendini öğretmen sıfatında görüyor onunda bir veli olduğunu unutuyor.haddini bilmeden cocuklara ve velilere ögretmenlik taslıyor.anasıfından ve mahalleden çevre edinmis kendine havasından geçilmiyor.sınıf annesi olunca çığlık çığlığa hopladı zıpladı kadın. :) hadsizliklerine katlanmaya sabretmeye çalışıyorum.ögretmenimizi böyle şeylerlede uğraştırmak istemiyorum.sizce aynı hadsizliginde sükunetimi koruyayım ağzının payını vereyimmi?