para harcamayi bile bilmiyorum:(

Bende çocukluğumdan beri var ve resmen hastalık diyorum buna.Kesinliklede pişman olmuyorum.
Dün yarım saatte kazak:179 tl hırka:139 tl tayt:120 tl parfüm:220 tl bot: 315 tl
sadece yarım saat içinde harcadığım paraya bak inanamıyorum.Ama hayatım boyunca hep çalıştım ve hep kendi paramı harcadım.
birde hani emek verince harcamak zor olur derler asla bende yok öle birsey.Aslan burcuyum ve kesinlikle bu burcun aşırı lüks düşkünlüğünden etkileniyorum.
Konunu tekip edip yorumları kesinlikle dikkate almamız gerek.
 
Bu saatte bile beni uyutmayan derdim cogu kisiye sacma gelebilir ama bi ogrenci icin onemli bi durum ..sorun su ki parayi harcamayi resmen bilmiyorum. Dun 250 lirayla avm ye gittim aldiklarim; etek ,deri tshirt,kucuk bi canta,manikur seti ve ortalama bi markadan iki ruj.. Elde kalan para da 20 tl. Yani o para nereye gitti aldiklarima gercekten ihtiyacim var miydi onu bile bilmiyorum . Biseyi begenirsem aninda aliyorum . Hayir aldiklarimi duzgun kombin yapip da almiyorum ne begenirsem ayri ayri aliyorum eve gelince hicbiri biseyle uyum saglamiyo:(( . 80 tlya kazak aldim diye arkadaslarim dalga geciyo o paraya ben 3 kazak alirdim diye artik biktim enayi yerine konmaktan ve parayi hemen savurup kalan gunler zugurt dolasmaktan . Paranin hesabini nasil yapabilirim alisverise ne kadar harcanmasi mantikli ? Ayda kac kez alis veris yapmaliyim , biriktirip bi anda mi alisveris yapmaliyim yoksa her ay bi miktar ayirip mi .. Cok kafam karisik ogrenciyim ve paranin hesabini bilmiyirum:(( Nolur bi yardimci olun

ben de şunu merak ediyorum
küçükken neler yapardın
ailen sana harçlık verir miydi
parayı kendin mi yönetirdin falan
kızıma uygulayacam da:9::9::9:
 
Bu saatte bile beni uyutmayan derdim cogu kisiye sacma gelebilir ama bi ogrenci icin onemli bi durum ..sorun su ki parayi harcamayi resmen bilmiyorum. Dun 250 lirayla avm ye gittim aldiklarim; etek ,deri tshirt,kucuk bi canta,manikur seti ve ortalama bi markadan iki ruj.. Elde kalan para da 20 tl. Yani o para nereye gitti aldiklarima gercekten ihtiyacim var miydi onu bile bilmiyorum . Biseyi begenirsem aninda aliyorum . Hayir aldiklarimi duzgun kombin yapip da almiyorum ne begenirsem ayri ayri aliyorum eve gelince hicbiri biseyle uyum saglamiyo:(( . 80 tlya kazak aldim diye arkadaslarim dalga geciyo o paraya ben 3 kazak alirdim diye artik biktim enayi yerine konmaktan ve parayi hemen savurup kalan gunler zugurt dolasmaktan . Paranin hesabini nasil yapabilirim alisverise ne kadar harcanmasi mantikli ? Ayda kac kez alis veris yapmaliyim , biriktirip bi anda mi alisveris yapmaliyim yoksa her ay bi miktar ayirip mi .. Cok kafam karisik ogrenciyim ve paranin hesabini bilmiyirum:(( Nolur bi yardimci olun

İnsanların “ihtiyaçları” olmaksızın, kendilerini maddi yönden zora sokacak şekilde sürekli alışveriş yapması hastalık olarak kabul ediliyor. Parası olanlar bu kapsamda değil mi? Elbette bu kapsamda. Ana kriter “ihtiyaç” olgusu.Demek ki normal şartlarda evin, çocukların ve bizim ihtiyaçlarımızın giderilmesi için yapılan alışveriş davranışımız; içimizdeki sıkıntıyı, üzüntüyü, yalnızlığı gidermek için yapılıyorsa ve her seferinde alışveriş yaparak sorunlarımızdan kurtulmaya çalışıyorsak “alışveriş bağımlılığı” dediğimiz hastalığın içine düşmüşüz demektir.

Öncelikle öğrencisin ve para senin için kıymetli olmalı canım.Ama anlattıklarına göre bilinçsiz bir tüketicisin.İnsanlar olarak marka tutkusundan,gösterişten uzak durmayı becerip,bedenleri için neyin sağlıklı ne giyersem yakışır gibi düşünceler içinde olsaydı ürünün kalitesine ve neden yapıldığına baksaydı bu kadar alışveriş ve tüketen bir toplum olmazdık.

Yeri geldiğinde pazardan giyinmeyi de bilmelisin.Çünkü para inan kolay kazanılmıyor.Öncelikle kendine ihtiyaç listesi hazırlamalısın.

-Neye ihtiyacım var
-Aldıklarım beni kaç zaman idare eder
-Bir kazak,bir pantolon daha almam için sebep ne

Ve alışveriş çılgını olan,sonunda da aldıklarından pişman olanlar için faydalı olduğunu düşündüğüm bir yazıyı alıntılamak istiyorum.


1. Öncelikle kendinize çok iyi bir göz atın. Sıkıntı ve üzüntü yaşadığınızda, bununla baş etmek için kendinizi alışveriş merkezlerine atıyorsanız veya internet başına oturup falanca mağazalardan ürün seçiyorsanız, toparlanmanın daha farklı yolları olabileceğini düşünün.

2. Unutmayın! Alışveriş çılgınlığı, illaki alışveriş yapacağınız anlamına gelmiyor. Alışveriş mağazalarının önünde uzun zaman geçirmek, internet sitelerinde bir şeyler almasanız bile ürünlerle gereğinden fazla haşır neşir olmak anlamına geliyor. Para harcamıyorsanız bile, kendinizi oyalayacak veya dikkatinizi dağıtacak başka bir yol bilmiyor olmanız da bu hastalığın içine düştüğünüz anlamına gelmektedir.

3. Kendinizi oyalamak için dışarıya çıkmanız gerekiyorsa, yürüyüş yapabileceğiniz yerler tercih edin. Veya güzel bir cafeye oturup kendinize çay ısmarlayın.

4. İnternet başına oturarak kendinizi yatıştırabiliyorsanız eğer, alışveriş sitelerine girerek değil, güzel yazılar okuyacağınız, günlük haberleri takip edebileceğiniz siteleri tercih edin. Kişisel gelişiminize katkıda bulunacak çok değerli siteler var. Arayan buluyor merak etmeyin.

5. Alışveriş tutkunuz olduğunu düşünüyorsanız, nakit para kullanmayı tercih edin. Çünkü kredi kartı, para harcandığını hissettirmiyor insana.

6. Dışarı çıkarken yanınıza fazla para da almayın. Kredi kartınız varsa evde bırakın ve nakit para da almayın yanınıza. Sadece dışarıda çay içmenize yetecek ve eve gelip gitmenizi sağlayacak kadar para alarak çıkın.

7. Yakın arkadaşlarınızdan, komşularınızdan borç alma alışkanlığınızı bırakın. “sen ver, ben sana eve gidince öderim” çok tehlikeli bir yöntemdir alışveriş bağımlıları için.

8.Beyninize komut verin! Ne almak için çıktıysanız dışarı, sadece o ürünü alarak eve gelin! Akıllı insanlar vardır, alışveriş tutkunu da değildirler. Öylesine gezerlerken, ihtiyaçları olan bir ürünle karşılaştıklarında, kenarlarında bulundurdukları bir parayla hemen alırlar. Hem uygun hem de kullanışlı olacak biçimde. Bu güzel bir alışkanlıktır. Bahsettiğim durumu anladınız değil mi? Alışveriş çılgını olan insanlara diyorum, bir ürün için çıkın ve onun dışında kesinlikle bir şey almayın, diye. Lütfen ikisini birbirine karıştırmayalım.

9. Beğendiğiniz bir ürünü almadan önce kendinizi frenleyin ve içinizden 100′e kadar sayın. Hatta mümkünse mağazadan dışarı çıkın. Gezinirken, o ürüne gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını düşünün. Sadece beğendiğiniz ve sizin olmasını istediğiniz için mi alıyorsunuz, yoksa cidden ihtiyacınız olduğu için mi?

10. Almak istediğiniz üründen evde kaç tane daha olduğunu hatırlamaya çalışın! Alışveriş çılgını kişiler, dolaplarında aynı üründen pek çok olmasına rağmen hala hiç yokmuş gibi almaya çalışırlar. Alınınca etiketini bile çıkarmadan dolapta aylarca beklettikleri olur. O anda almak istediğiniz ürünü, eve geldiğinizde almadığınız için mutlu olabilirsiniz. Kendimden de biliyorum, bazen bir şey almak istiyorum, sonra vazgeçiyorum. Eve geldiğimde “iyi ki almamışım” duygusuna kapılıyorum.

11. Sizi yakından tanıyan ve ihtiyaçlarınızı ortalama bilen birileriyle alışverişe çıkın. Böylece gelişigüzel her şeyi sepete doldurmaya çalışırken sizi frenlesin! Ona gücenmeyin. Onu sevin…

12. Alışveriş hastalığından kurtulmak için egzersiz yapabilirsiniz. Diyelim ki her çıktığınızda mutlaka bir şeyler alıyorsanız, evden çıkmadan önce kendinize komut verin. “Şimdi falanca alışveriş merkezine gideceğim, orda yarım saat gezeceğim. Kesinlikle hiçbir şey almadan eve geleceğim.” Deyin. Ve öleceğinizi bilseniz kesinlikle almayın. Eve geldiğinizde eliniz boşsa kendinizi ödüllendirin. Sevdiğiniz biriyle telefonla görüşün, bir bardak çay/kahve için, müzik eşliğinde zaferinizi kutlayın. Bu tür egzersizleri artırın.

13. Elinizi attığınız her ürünün fiziksel ihtiyacınızı değil, duygusal ihtiyaçlarınızı doyurduğunu bilin! “Bu elimdeki ürün, içimdeki hangi boşluğu karşılık geliyor acaba?” diye düşünün.

14. En çok aldığınız ürünlerden (ayakkabı, bluz, makyaj malzemesi, tencere, tabak,…vs) uzak durun. O mağazaların önünden bile geçmeyin. Aldığınız ürünlerin tamamen “Kompulsif bir hastalık” olduğunu düşünerek elinizden bırakın.

15. Mağazalarda yanınıza gelen satış elemanlarının “Size çok yakıştı” cümlelerine inanmayın.

16. Bir ürünün çok işe yaraması, çok nadiren bulunması, çok kişi tarafından tercih edilmesi gibi gerekçeler o ürünü almanız için yeterli sebep değildir. Yeryüzünde öyle çok işe yarayan eşya ve ürün var ki! Hangi birini alıp, hangisini evimizde nereye koyacağız Allah aşkına! Aklımızdan istifade etmek en iyisi diye düşünenlerden olalım.

17. Yeryüzünde açlık çeken binlerce insanın olduğu bir dünyada, ihtiyaç olmadan aldığımız her ürünü, bizim için insani değerlerimizi yitirmenin tavan noktası olarak algılamaya çalışalım. İnsani melekelerin bitmeye başladığı yerdir aslında alışveriş çılgınlığı. Bir insanın, öteki insanın halini hiçe saymasıdır.Alışverişe giderken sosyal düşüncelerinizi de yanınızda götürün. Kendi adıma ben öyle yapıyorum doğrusu. Gerekli gördüğüm bir nesneyi alırken, aklıma yeryüzündeki aç insanlar geliyor. Hemen rafa geri koyuyorum. Eve geldiğimde de eksikliğini hissetmiyorum bile! Demek ki çok da önemli bir ihtiyaç değilmiş, diye düşünüp almadığıma seviniyorum.

Özetle… alışveriş çılgınlığının tıpkı alkol ve madde bağımlılığı gibi kompulsif davranış biçimi yani bir hastalık olduğunu söylemiş oldum.

Dört-beş ayda bir ayakkabı alıyorsanız alışveriş hastası sayılmazsınız. Alışveriş yapmayı seven ve ayakkabılara karşı ilgisi olan birisi denilebilir size. Fakat hiç ihtiyacınız olmadığı halde “Benim ayakkabıya düşkünlüğüm var. Farklı bir model görünce dayanamaz alırım. Evde 50 çift ayakkabım var yine de alıyorum.” demek durumun hastalıklı olduğunu gösteriyor.Arkadaşlarınızla zaman geçirmek, farklı sosyal aktiviteler yapmak, kendinizi geliştirecek, yaşam kalitenize katkıda bulunacak faydalı işler yerine, sürekli alışveriş yapmayı tercih ediyorsanız lütfen kendinize dikkat edin. Kendi kendinize yardım edemiyorsanız, size yardım edecek uzmanlara başvurun.Psikoterapilerle içinizdeki boşluğu keşfedebilir. Günlük sorunlarınızla başa çıkmayı öğrenirseniz, alışverişi hastalık olmaktan çıkarır, keyifli faaliyete çevirebilirsiniz.Sevgiler…

Psikolojik Danışman Mehtap Kayaoğlu
 
Kızmayın gücenmeyin Allah daha çok versin ama bir hırkaya, bir gömleğe 200 tl veren arkadaşlar çalışıyo musunuz?
Benim cüzdanımda şuan 700 tl var geçen parka beğendim bi'mağazada 70 tlydi diğer mağazada 100tlydi gittim 70 tl olanı aldım çok az bi'fark vardı çünkü.

Yani bilmiyorum zorlukta çekmedim hiç para konusunda, alışverişe de çok düşkünüm ama cüzdanımda bir milyar varken de bi'gömleğe 200 tl veremem, hele bi'hırkaya 100 küsür hiç veremem, versem giymeye kıyamam özel günlere saklarım falan. Çanta ve ayakkabı delisiyim mesela en pahalı çantam 50 tldir.

Cimri miyim acaba ben ya hepiniz böyle yazınca dedim ben cimriyim herhalde:9:
 
Valla bana ister cimri diyin isterseniz cimri demeyin....
Ama paranın kıymetini bilinmesi gerekiyor.. ÜCretli öğretmenlik yapıyorum maaşım her ay değişiyor.
Kendime harcıyorum ama birikimde yapıyorum..
Mesela en son kendime 50 tl kot pantolun 44 tl kumaş pantolon 25 tl kazak ki kazağı hediye için aldım.. Son bir tane kalmış adam elinden çıkarmak için uygun fiyata satıyordu. 38 tl ayakkabı aldım..
Maaşım atıyorum bu ay 800 yattı diyelim ben en fazla 250 ya da 300 tl harcıyorum oda çeyizime bir şey alırsam.
Geri kalan bankada kalıyor para bile çeksem en fazla 50 tl çekerim ki 100 tl ve üzeri çekersem paramın gidiceğini bilirim.
Sadece taksidim varsa 100 ve katları o şekilde çekerim.
Mesela ben annemin kredi kartınıda kullanıyorum babam ödüyor. Ama kullanırken bile kendimi tutuyorum en fazla 150 tl harcarım oda bir günde değil aylık olarak yani. uygun fiyatlı ürünler almaya çalışıyorum. Terazi burcum lüksü severim ama lüksten çok bana yakışanı severim. Marka takıntım yoktur..
Para biriktirmek istiyorsanız bankanızda paranız kalsın ve birikim için güne girin...

Geçen sene kurslara ve seminerlere gidiyordum.. Gittiğim kursta kur başına 500 tl idi kendim çalıştım verdim.. yaklaşıl 2,500 tl mal oldu ama hala kursum devam ediyorum. Sadece bir süre ara verdim.. Para çok kolay harcalanılan bir şey ama çok çabukta biten...
 
Son düzenleme:
Senin biraz züğürt dolaşman hayırlısı ki belki aklın başına diğer aylarda gelirde fuzuli harcamalar yapmazsın,gerçekten ihtiyaç duyduğun bir şey alsan yada aldıkların seni mutlu etse diyecem ki yine iyi ,oda yok ,boş yere ne para harcayıp duruyorsun o zaman ,ailenin maddi durumunu bilmiyorum ama aileni de düşünmek zorundasın ,bence bir süre avm ler den uzak durman da fayda var,sevgiler.
 
O sorun bende de var .
Bir şeyi beğendim mi alacağım başka yolu yok .
Dün alışverişe çıktım .
Bir gömleğe 200 lira verdim .
Çok beğendim ama pişman oldum şimdi .
Değiştirmekte istemiyorum .
Geriye kalan günlerde parasız kalmayı da hiç sevmiyorum .
Nasıl birikim yapılır off .

ben bi gömleğe 200 tl versem, 3 yıl üstümden çıkarmam...:1:
 
Ben kendime alışveriş listesi çıkarıyorum gitmeden önce.
Fiyatlarını da ortalama olarak hesaplıyorum ve ona göre yanıma para alıyorum.

Fazla parada harcamamış oluyorum böylelikle :1:
 
aynı benim bekarlık zmanlarım
saçma sapan şeyler alıp birbiriyle uyduramayıp bide kucak dolusu para döküp üstüne aldıklarımı görenlerde buna bu kadar para verilirmi diye üstüme gülüp alay edilip enayi damgası yemek:)))))

şu yazını öle bi zamanda gördümki benmde son bir iki gündür içimde alışveriş canavarı dolanıyo ama durdurabiliyorum
eskiden olsa mesela gidip sarı bi pantolon alırdım sonra gidip mor bi bluz alırdım yeşil ayakka yani alakasız şeyler

önce rengini belirle ve kendine limit koy
mesela her insanın bi rengi vardır bu o insan için ana renktir
dolabı genelde o renklerden oluşur
mesela kahverengi sütlükahve ve türevleri
siyah beyaz gri türevleri
lacivert saks mavisi ve türevleri
kırmızı ve türevleri gibi gibi

kend,ine en uygun rengi belirle benimki lacivert oldu mesela
sonra bu acivert etrafında alışveriş çizgimi belirledim
önce kaliteli güzel bi kot kotta limitim 70-80 tl
kotun üstüne çok çeşitli şeyler bulabilirsin çeşit üretebilirsin
sonra mevsime göre mesela sonbahardayız uzun kollu penyeler uygun fiyata çok hoş şeyler bulabilirsin
örneğin Koton Sırt Dekolteli Kırmızı Tişört | ENMODA
koton yeni sezon ama 13 tl gibi

bunu örnek olsun diye verdim koton ama uygun kardeşim saks mavisini almış gayette güzel duruyo dokusu falanda güzel hani hem ucuza giyinmek hemde güzel giyinmek mümkün
benim böle penyede verebilcem masimum fiyat 25 tl

kazakta maksimum verebileceğim fiyat 50-60 70 tl normali 30-40 tl
trençkotta 90-100 tl olabilir
tişörtte 15-20 maksimum 25-30 oda markaysa maviyse falan 30-40 veririm ama bir kaç parça
kendine verebileceğin maksimum fiyat aralıkları belirle

mesela benim 250 tl olsa 50 tl sini bi kenara ayırırdım paramı 200 tl gibi düşünürdüm en baştan
100 tl sini harcamalarıma ayırırdım arkadaşlarla sinemaya falan...
100 tl sinide alışerişe:)))))

ve önce internetten araştır gez bak sonra mağazaya git netten uygun gördüklerine dokun al:)))))
10 düşün 1 al:)))
ne istediğini iyi bil:)
 
Bu biraz yapı ile alakalı
Burda herkes sana yapman gerekenleri sıralar ama
Sen bunu ne kadar uygulayabilirsin ? orası önemli

Benim bi ablam senin gibi, evlendi 3 çocuğu oldu hala değişmedi
Bende küçüklükten beri para biriktirmeyi severim, bayramlığımı bile kendim alırdım
Hala öyleyim, her yere girip çıkmayı sevmem zaten.
Neyim eksikse girer onu alır çıkarım, kalan paramı kenara atarım lazım olur diye
 
Back
X