Sadece anlatacağım

Ne kadar olumsuz yorum var ALLAH aşkına. Arkadaşlar hiç mi aşık olmadınız..lisedeymis peh diyorsunuz da zaten insanlar genelde o yaslar da ucusur. O yaslar da gerçekten aşık olduysa unutabilir mi...kaç yaşına gelirseniz gelin eşinizi de severseniz sevin ama yaşanmışlıklar hep bir kosede durur. Belki de yaşanmamışliklardir insana unutturmayan
Konu sahibi olur bazen öyle..insan eskiye gidebilir, Özlem duyabilir...belki gerçekten çocuğunuza düşündüğünüz sebepten o ismi koydu belki de ortak seçtiler bilemeyiz...gülümseyin geçin...sizin için çok yanlış bir adammış..iyi ki de eşinizle evlenmissiniz. Sizi yaptiginiz secimden dolayı tebrik ederim. Çünkü evlenince o aşk kalmayacakti zaten. Hisleriniz için de utanmayın. İnsanlar içinde neler neler yaşar... dışa vurulmadigi sürece sorun yok bence.
Eşiniz düzgün biriyse kıymetini bilin. Sizi hak etmeyen bir eş kişisi ve aileyle mutlu olamazsınız zaten
Aşık olduk. Aşık olduğumuz için lise yıllarında yaşanan şeyin aşk değil yürüyen hormon kıvamında ergenlerin çarpışması olduğunu biliyoruz.

Yaşanmışlıklar tabi ki duruyor, salaklıklarımızı gülümseyerek anıyoruz. Romantize edip aşırı anlam yüklemiyoruz.
 
Bence esınıze asık olup evlenmedıgınız ıcın suan bu duygusal bosluk ortaya cıkmıs. Hernekdar benım ıcın mantıken en doğru ınsan esım ve aılesıydı desenızde ıcınızde sanırım aılenızı sucluyorsunuz. Buda bu sekılde dısavurum olmus. Sankı gecmısı ozler ya da heyecan duygusunu arar gıbı. Gecıcıdır sız esınıze ve kendı aılenıze bakın, kafanızı ruhunuzu baska seylerle doldurun
 
Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
Bahsettiginiz tarzda fırtınali bir aski bende gecmisimde biraktim ama esimle evlenirken ona tum herseyi anlatmistim ve geride biraktigimida paylasmistim, hatta bizimde sectigimiz cocuk isimleri vardi asla cocuklarima o isimleri koymadim.

Bu kisimdaki heyecaninizi ve ic buruklugunuzu anliyorum, ancak evli bir insanin gecmise ozlemi gibi yorumlamadim ya da gecmisi "istemek" gibi.


Ask evliligi yapmamanin sonuclari bunlar, ideal es olabilir ancak evlilik askla yapilmali yoksa boyle sacma dusunceler bir kurt gibi insanin beynini kemirir durur. Esinizle neden evlendiginizi ve artilarini hatirlayip kafanizi temizleyebilmeniz dilegiyle.

Size bilgi veren kisiyide hayatinizdan cikartin cok sacma birsey yaptigi, siz cocuklariniza o tasarladiginiz isimleri vermemissinizdir umarim?
 
Ne kadar olumsuz yorum var ALLAH aşkına. Arkadaşlar hiç mi aşık olmadınız..lisedeymis peh diyorsunuz da zaten insanlar genelde o yaslar da ucusur. O yaslar da gerçekten aşık olduysa unutabilir mi...kaç yaşına gelirseniz gelin eşinizi de severseniz sevin ama yaşanmışlıklar hep bir kosede durur. Belki de yaşanmamışliklardir insana unutturmayan
Konu sahibi olur bazen öyle..insan eskiye gidebilir, Özlem duyabilir...belki gerçekten çocuğunuza düşündüğünüz sebepten o ismi koydu belki de ortak seçtiler bilemeyiz...gülümseyin geçin...sizin için çok yanlış bir adammış..iyi ki de eşinizle evlenmissiniz. Sizi yaptiginiz secimden dolayı tebrik ederim. Çünkü evlenince o aşk kalmayacakti zaten. Hisleriniz için de utanmayın. İnsanlar içinde neler neler yaşar... dışa vurulmadigi sürece sorun yok bence.
Eşiniz düzgün biriyse kıymetini bilin. Sizi hak etmeyen bir eş kişisi ve aileyle mutlu olamazsınız zaten
Sorun kıro, bağımlı,serseri lise "aşkı nın" bahsini duyunca kalp atışının hızlanması tepkilerini kontrol edemediği için kocası anlamasın diye erken yatması.Sonra karşıdaki kadına üzülmesi ( neden acaba üstüne ne vazife)
 
O ismin sizle alakası yok.
Patentini almadınız ya
Belki o isim exin karısının exinin ismi
Bilebilir miyiz? Bilemeyiz.
Bunca olasılık arasından kendinizi başrol yapacak olanı seçmeyin.
Aradan yıllar geçmiş herkes yoluna gitmiş
 
Son düzenleme:
Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
Iletişime falan geçme sakın diyeceklerim bu kadar.
 
Demekki evliliginiz o kadar da ideal değil belkide fazla rutin belkide sadece güvenli belkide artık böyle yada hep böyleydi .Yani içinizin sicacak olması garip . Böyle şeyleri bu kadar uzun uzadıya düşünmenizde bence kendi hayatınızı sorgulamalı siniz şeklen evlisiniz ekonomi iyi adam iyi.fakat sevgi yok ben böyle düşünüyorum.O sevgide alışkanlık yani seviyorsunuz fakar aslında sevmiyorsunuz.Buna üzüldüm sizin için keşke şimdiki eşinizden farklı sevip herşeyi unutacaginiz bir adamla evlenseudiniz bu mutlu ediyor .Kendimden biliyorum .Eşini çok sevince geçmişin hortlarinin suratını bile unutursun bırak adını
 
Erkekler çok düz, o isimleri akıllarında tutması çok zor. Bir konu bir durumla ilgili başka bir şey gelişince eskiyi direk siliyor kayıtları. Sizin koyduğunuz isimle ilgili yeni bir güncelleme geldiyse yerinde yeller esmiştir çoooktan unutmuştur. Biz kadınlar romantize ediyoruz, bağdaştırmayı ve anlam kurmayı seviyoruz. Biz olanı çoğaltma üzerine onlar değiştirip yerine yenisini yazma üzerine programlılar sanki :KK48: Boşluk bir döneminde olabilirsiniz, bunu da evliliğinizi canlandırma ya da ,nacizane, hobilerinize-sevdiğiniz şeylere önem verme zamanınız geldiğine dair işaret olarak alabilirsiniz; yani başka şeyleri anlamlandırın, değerlendirin ve çoğaltın.
 
Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
Suçlu hissetmeyin güzeldi zamanında bitti gitti artık herkes kendi hayatına bakıyor gibi düşünün, ve bunu unutun. Belki sizle alakalı değil de o ismi beğendiği için ya da eski zamanlardan kendine bir söz olarak koymuş olabilir. Geçmiş geçmişte kalmış bir şeyi değiştiremezsiniz. Ve evet eşinize gerçekten ayıp bir durum. Kendi içinizde düşünüp kapatın bu konuyu sizin için en iyisi olur.
 
Belkide genç halinize özlem duymaktır insan daha pervasız daha genç olduğu zamanları hatırlar ya belkide ondandır daha az derdin olduğu sadece aşk meşk işte bunlara kafayı taktigi
 
İsim mevzusuna çok anlam yüklemişsiniz. Sizinle hayalini kurmuş olsa da, lise aşkıyla kurulacak başka hayal mi kalmamış orası ayrı, sevdiği bir isim sonuçta.
Üzerinde yıllar geçmiş çocuğu olunca eiiyle beraber karar sevdiği ismi koymuştur. Karısının yerinde olmak istemeyeceğiniz bir şey yok yani.
Bu adam her daim aklınızda değilse, hakkında duyduğunuz şeylerden olan bu geçici hal için eşinize karşı suçluluk hissedeceğiniz bir şey yok.
Sadece isim mevzusundan da yola çıkarak karşı tarafın da aklının sizde olduğu gibi şeyler düşünüp kendinizi kandırmayın.
 
Selamlar hanımlar
Bugün bişey öğrendim. Neden bilmiyorum ama birilerine anlatmak istiyorum. Öğrendiğim şeyden sonra kendimi kötü bişey yapmış gibi hissetmeye başladım. Halbuki konunun benimle zerre alakası yok. Ben 4,5 yıllık evliyim. Her şeyin yolunda gittiği güzel bir evliliğim var. Eşimle bi problemimiz yok çok şükür. Her evde olan ufak tefek şeyleri yaşarız sonra bi şekilde her şeyi yoluna koyar devam ederiz. Çok büyük bir aşkla evlendik diyemem. Evlendiğimizde gençlik çağının yaşattığı o yoğun duygular yerine yetişkinliğin ihtiyacı olan güven, sevgi, saygı duyguları hakimdi en azından bende.
Eşimle tanışmadan önce çok fırtınalı bi aşk hayatım vardı. Lisede deliler gibi aşık olduğum, anlatsam yok artık filmden mi gördün diyebileceğiniz şeyleri yaşadığım biri vardı. Dediğim gibi gençlik çağının en güzel duygularını onunla yaşadım. Hem de dolu dizgin. Ama yetişkinliğe girerken artık bazı şeylerin çok yanlış olduğunu, geleceğimi yanlış şekillendireceğimi farkettiğim için ilişkiyi bitirdim. Aramızda çok büyük farklar vardı. Benim ailem kendi halinde, kendilerince okumuş, bi yerlere gelmiş diyebileceğiniz insanlar. Çocuklarının eğitimleri konusunda hassaslar ve kendilerinden ilerde olmalarını isterler. Ben de bu doğrultuda akademik kariyer yaptım. Fakat bu bahsettiğim kişi lise terk. Ailesinde anılmayan kötü alışkanlık yok diyebilirim. Kumar, alkol, kadınlar vs. Yani ailemin karşısına çıkarabileceğim insanlar değiller. Kaldı ki ailem de bu durumu öğrendiğinde ya biz ya o diyerek resti çekmişlerdi.
Sonuç olarak olması gereken oldu. O kişiyle bağlar koptu. Aradan yıllar geçti. Ben, ailemin benim için uygun görebileceği tarzda biri olan eşimle evlendim. Ailelerimiz çok iyi anlaşır. Hatta zaman zaman annem bile der ki seni o gençlik hatasından kurtaramasaydık, böyle damadımız ve dünürlerimiz olmasaydı ne yapardık bilemiyorum der. Kısacası benim için ideal evlilik diyebilirim.
Bugün eskiden ilişkim olan kişiyle ortak bi tanıdığımızdan, O’nun çocuğu olduğunu öğrendim. Birlikte olduğumuz zamanlarda hayaller kurardık. İkimiz de bi oğlumuz olsun istiyorduk. Ben oğlumuz olursa diye bi isim seçmiştim. O da beğenmişti. Kararımızı öyle vermiştik. Bugün öğrendim ki oğluna o ismi koymuş. Bi anda o günlere gittim. O zamanlar yaşadığım kıpırtıları, heyecanları, yoğun duyguları hissettim. Resmen kalbimin atışı hızlandı. Sonra aklıma eşim geldi ve inanılmaz bir suçluluk duygusu hissettim. Hala eşimin yüzüne bakamadım. Erkenden uyuma numarası yaptım. Durup durup aklıma o günler geliyor. Ve tabi arkasından kendimi ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Karşı tarafın eşini düşünüyorum. Bi kadın olarak onun yaşadığını yaşamak istemezdim. Yani çocuğuma, eşimin eski sevgilisinin seçtiği ismin koyulmasını hiç istemezdim. Eşimi düşünüyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Empati kuruyorum. Ben eşimin, eski sevgilisiyle ilgili böyle şeyler düşünmesini istemezdim.
Bi yandan da karşı tarafı eski sevgilim olarak değil sanki eski bir dost gibi hatırladığımı farkettim. Sanki eski bir dostumun çocuğu olmuş ve onun da eski günleri unutamadığını farketmişim gibi buruk bi sevinç oluştu içimde. İletişimimiz olsaydı en içten dileklerimle mutluluklar dilemeyi, bebeğine uzuuun sağlıklı, mutlu bir hayat dilemeyi çok isterdim.
Bu hissettiklerim ne bilmiyorum. İçim bi yandan sıcacık oldu, bi yandan da kendimi çok suçlu hissediyorum.
Olur öyle şeyler ,kaç kişi ilk sevgilisiyle evleniyor? Suçlu hissedecek birşey yok.Eşinde de olur böyle duygular .Mühim olan eyleme geçmemek birlikte olan kişiyi üzmemek.İnsan hissettiklerinden ötürü suçlu olmaz,yaptıklarından ve hissettirdiklerinden ötürü suçlu olabilir,çokta takılıp odaklanmayın.
 
Olur öyle şeyler ,kaç kişi ilk sevgilisiyle evleniyor? Suçlu hissedecek birşey yok.Eşinde de olur böyle duygular .Mühim olan eyleme geçmemek birlikte olunan kişiyi üzmemek.İnsan hissettiklerinden ötürü suçlu olmaz,yaptıklarından ve hissettirdiklerinden ötürü suçlu olabilir,çokta takılıp odaklanmayın.
 
Aşık olduk. Aşık olduğumuz için lise yıllarında yaşanan şeyin aşk değil yürüyen hormon kıvamında ergenlerin çarpışması olduğunu biliyoruz.

Yaşanmışlıklar tabi ki duruyor, salaklıklarımızı gülümseyerek anıyoruz. Romantize edip aşırı anlam yüklemiyoruz.
Aşk farklı birşey üzgünüm. Sizin yasadiginiz aşk değilmiş. Daha sonra aşık olmuşsunuzdur o ayrı..ama insan hatta çoğu insan o yıllarda pekala da aşık olur. Yıllar sonra gulup de gecebiliriz, salaklık ta diyebiliriz o ayrı. Ama hissettrdiklerini unutuyorsa bir insan, zaten aşk değildir o, değişen hormonlari sebebiyle kişiliğini bulmaya çalışan ergenlerin çarpışması sadece
 
Aşk farklı birşey üzgünüm. Sizin yasadiginiz aşk değilmiş. Daha sonra aşık olmuşsunuzdur o ayrı..ama insan hatta çoğu insan o yıllarda pekala da aşık olur. Yıllar sonra gulup de gecebiliriz, salaklık ta diyebiliriz o ayrı. Ama hissettrdiklerini unutuyorsa bir insan, zaten aşk değildir o, değişen hormonlari sebebiyle kişiliğini bulmaya çalışan ergenlerin çarpışması sadece
Onu diyorum ben de aşk değil o. Bazı insanlar daha sonra aşık olmadığı için ergenlikte yaşadığını aşk sanarak takılı kalır. Gerçekten aşık olanlar ergenlikte yaşananın aşk olmadığını anlar ancak.
 
Bilmem kaç yıllık evli insanların hala böyle eski sevgililerinden bi haber aldıklarında maziye dalmaları bana aşırı saçma geliyor hadi daldın tamam olur mu olur da bunu bu kadar büyütüp yazıya dökmek nedir ya.
Şunu eşiniz yapsa kıyameti koparırsınız iğrenç duruyor uzaktan.
 
Back
X