seçmece bunlar :)

berna87

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
23 Nisan 2007
785
10
118
İstanbul
Anlam
- "Babacığım,annem ile nasil evlendin?"
Adam eşine dönüyor:
- "Görüyor musun, çocuk bile anlam veremiyor."
 
Geri Zekalı
Okula yeni gelen öğretmen ilk dersinde
öğrencilere ilginç bir çağrıda bulunmuş:
- Kendini geri zekalı hisseden varsa ayaga kalksın...
Sınıfta çıt yok. Nihayet biri kalkmış:
- Sen kendini geri zekali mı hissediyorsun?
- Hayır, demis çocuk, ama sizin tek başına
ayakta kalmanıza gönlüm razı olmadı da...
 
Kaza
Kasabanın oduncusu papazın evine odun
götürmüs. Odunları kömürlüge boşaltırken,
nasıl olduysa olmus, bir tanesi gitmiş
alt kattaki pencerenin camını kırmış.
Oduncu çok telaşlanmış ve özür dilemek
için papazı aramış ama bulamamış. Aynı
telaş içerisinde evine dönmüş ve kapıda
kiliseye derse giden oğluyla karşılaşmış.

Çekmis oğlunu kenara olanları anlatmış ve
bak oğlum papaz efendi sorarsa 'Babam
boşaltırken bir kaza olmuş ve çok özür diliyor'
dersin demiş.

Çocuk da telaşlanmış ama yapacak birşey
yok kilisenin yolunu tutmuş. Papaz o gün
yaratılış hakkında konuşuyormuş. Ve oduncunun
oğluna "söyle bakalım sen dünyaya nasıl
geldin?" diye sormuş. Oduncunun oğlu da
kekeleyerek:

"Babam çok özür diliyor, boşaltırken bir
kaza olmuş!"
 
Soru
Öğretmen,Öğrencilere:
-Sizlere sorular soracağım.Birinci
soruyu bilene ikinci soru sorulmayacak.
Şimdi söyle bakalım Ahmet,bir hindinin
kaç tane tüyü vardır?
-9567 tane tüyü vardır Öğretmenim!
-Nereden öğrendin bunu?
-Öğretmenim, hani ikinci soru
sorulmayacaktı
 
Anlaşıldı
Çocuk annesine sormuş birgün;
-Anacığım kafandaki saçların neden
beyazlıyor senin?
Annesi;
-Yavrum, sen beni her üzdüğünde saçımın
bir tel beyazlıyor, elbette sebepsiz
değil!
Çocuk annesinin duyacağı tonda başlamış
cevabı yorumlamaya; Hıı şimdi anlaşıldı,
anneannemin saçları neden bembeyaz olmuş!
 
THY
Bir kadının üç tane kız çocuğu vardır.
Tesadüfen üçüne de aynı zamanda talip
çıkar. Tek bir düğünle de evlenir ve
yuvadan uçup giderler. Kızların hepsi de
farklı şehirlere gitmişlerdir.
Anneleri, el bebek gül bebek büyüttüğü
kızlarının evlilik yaşamlarını özellikle
aşk hayatlarını merak etmektedir.
Ancak kızları yatak olaylarını açıkaçık
anlatmaktan çekindikleri için bir
yöntem geliştirirler. Kızlar annelerine,
o günkü Hürriyet gazetesinde çıkan
gazete ilanlarına atıfta bulunarak,
aşk hayatları hakkında, e-mail yoluyla bilgi
vereceklerdir.Evliliğin birinci haftasında
büyük kızdan mesaj gelir.

Mesajda RUFFLES yazmaktadır. Kadın merakla
Hürriyet gazetesini alır ve ilana bakar:

"RUFFLES. HEM EĞLENCELİ, HEM DE DOYURUCU"

Kadın çok mutlu olur ve yeniden mesaj beklemeye
başlar. Bir süre sonra ortanca kızından
bir e-mail mesajı gelir.

Mesajda "MAXWELL COFFEE" yazmaktadır.
Hemen gazeteyi eline alır ve ilanı bulur:
"MAXWELL...HER DAMLADA BÜYÜK ZEVK"

Kadın yine çok mutlu olur ve bu kez
küçük kızından mesaj beklemeye başlar.
Uzun süre mesaj gelmez.Kadın tedirgin olur,
ama beklemeye devam eder. En sonunda
küçük kızından da beklediği mesaj gelir:

"TURKISH AIRLINES"

Kadın merak ve heyecanla Hürriyet gazetesini
eline alır ve ilanı okuduktan sonra düşüp bayılır:

"TURKISH AIRLINES , HAFTADA 7 GÜN,
GÜNDE 3 SEFER...ÜSTELİK HER TARAFA"
 
Bebek
Huzurevinin bahçesinde iki tonton yaşlı
adam bi banka oturmuş laflıyorlar,

-Aaah ah.. yaş oldu 73.. elim ayağım tutmuyor,
her tarafım ağrıyor..benle aynı yaşta değil
misin ya sen kendini nasıl hissediyorsun?

-Yeni doğmuş bir bebek gibi..

- A aa? Nasıl yani?

- Kafada saç yok, ağızda diş yok, galiba az
önce de altıma yaptım....
 
Delik
Belli bir yaştan sonra Afacan merağından
sormaya başlamış:
- Anne, ben nerden çıktım?

Anne bakmış olacak gibi değil, duvarda ki
soba deliğini gösterip, işte ordan demiş.
Artık bizim afacan öğrendi ya, eve her gelip
gidene, duvardaki soba deliğini gösterip ben
ordan çıktım, ben o deliktem çıktım, demeye.

Anne, baba bakmış olacak gibi değil. Şuna bir
çare bulalım, çok ayıp oluyor elaleme demişler.
Baba: - Merak etme hanım, hafta sonu ben orasını
alçı ile bir güzel kapatırım. Böylece oğlanda
unutur gider.

Dedikleri gibi bunlar hafta sonu alçıyı hazırlayıp
kolları sıvamışlar. Kadın daha iriyarı olduğundan
kocasını omuzlarına alıp işe koyulmuşlar.
Tam o esnada kapının zili çalmış. Afacan koşup
açmış kapıyı ve gelen misafirlere şöyle bir
bakmış:

- Oğlum baban ve annen neredeler? diye sormuş
misafir.
- Amca, demiş afacan. Babam, annemin üstüne
çıkıp şu an benim çıktığım deliği kapatıyor.
 
Anasını Bile
Çocukla annesi, birgün plaja gitmişler. Annesi
güneşlenirken çocuk, sürekli annesini üzerine
kum serpiyormuş. Annesi,çocuğa ne kadar kızsa da,
çocuk, devam ediyormuş. Bu sırada yanlarına bir
kıro gelmiş. Kıro'nun geldiğini duyan kadın,
kıroya:
-Amcası, bu çocuk yaramazlık yaparsa döversin,
değil mi? Adam pala bıyıklarını sıvazlayarak
"Anasını bile ....kerim'' demiş...
 
tş çok güzel fıkrallar doyamadım hepsini okudum özeliklede soru ile bebegi bide anasını bileyi begendim sana tş ederim Berna çok güzelmiş..
 
Afrikada safari düzenlenir 3 grup katılır..(İngilizler-Almanlar-temel )
kendi aralarında bir yarışma düzenlerler. Yarışmanın amacı en kısa zamanda zürafa bulup kampa getirmektir.
İlk Olarak İngilizler kamptan ayrılır 3 gün içinde bir zürafa bulup kampa dönerler.
İkinci olarak ta Almanlar gider onlar da 1 hafta sonra bir zürafa bulup kampa dönerler.
son olarak bizim temel kapmtan ayrılır..
3-gün 5 gün 1 hafta derken 15 günün sonunda bir fil ile kampa dönerlerler dönmesine ama filin hali içleracısı...her tarafı mosmor yara bere içinde ayakta bile zorla duruyor.
İngilizler ve Almanlar hemen çıkışırlar
OOO BİZ NE DEDİK SİZ NE GETİRDİNİZ..... BİZ ZÜRAFA DEDİK FİL DEĞİL!!!!
Fil hemen atılır :ABİ VALLA ZÜRAFAYIM...ABİ VALLA
 
Temel ile cemal birlikte sinemaya gitmişler...Filmdeki bir at yarışı sahnesine kadar, hiç seslerini çıkarmamışlar...Tam yarış başladığında Temel,Cemale dönmüş.-Uşağum,gel seninle bir bahse girelim Benderim ki beş numaralı at kazanacaktır...Cemal-(peki),demiş ve iddayı kaybetmiş.Film bitip,dışarı çıktıklarında Temel bir itrafta bulunmuş:-Ula uşak,ben sana bir oyuyn oynamışim...Daha önce bu filmi gördüğümden,beş numaralı atın kazanacağını biliyordum...Cemal,pek şaşkın bir halde cevap vermiş:-Uşağum,benimde bu filmi ikinci kez görüşümdür...Ama ben ne bileyim iki defa aynı atın kazanacağını bileyim
 
sokak kadını
Kösede müsteri bekleyen sokak kadinina yaklasan adam :
-Kaça, diye sordu... Saatiniz kaça?
-10 Milyon lira...
-Ben onmilyon degil, tam yüzmilyon lira veririm...
-Gerçekten mi?
-Gerçekten ya... Valla veririm hemde yüzmilyon lira... Ama döverim ben ...
-Amaaaaan. Yüzmilyonu verde döv... Otele dogru yürüdükleri sirada adam yineledi :
- Bak söyleyeyim fena döverim ben ...
-Döv canim, yüzmilyonu ver de... Soyunduklari sirada adam :
-Son defa söylüyorum fena döverim.
-Amaaaaan be!... Dövermis.... Ne kadar döversin yani?
-Vallaaa parayi geri alincaya kadar döverim...
 
temel birgün otel ariyor ve ensonunda kendisine göre bi otel buluyor herseyi halledior odasina çikiyor temel odasina çikar çikmasz uyuyor kalktiktan sonra temelin tuvaleti gelior otelde tuvaletler arzaliymis o saattede temel torbaya ziçiyor pencereden atarken tavana yapisiyor sonra otelin hizmetkari geliyor yukardaki pisligi temizle sana ne kadar para istersen veriiim diyor hizmetkarin cevabi su oluyor abi sen oraya ziçmayi nasil basardigini söyle ben sana nekadar isrtersen veriim dior ...
 
askeriyede çok salak avel bir asker varmis neyse genarel kogusa tevtise gelmis askere sormus vatan bizim neyimiz asker demis bakinmis hiçbisey diememis yaninda askerin cavus varmis çavusa sormus ayni soruya oda vatan bizim anamiz demis askere sormus bida aynisini oda söyle cvp vermis: çavusun anasiymis komutanim... :F
 
Bir albay, bir er, bir yasli kadin ve bir de genc kiz trende ayni kompartmanda yolculuk etmektedir. Tren bir tunele girip kompartman karardigi zaman, MUCUK bir öpücük sesi ve ardindan SIIRRRRAAAK ! diye bir tokat sesi duyulur. Tünelden ciktıktan sonra yasli kadin "Aferin genc kiza Nasil yapistirdi tokadi" diye düsünmekte ve kafasini sallamaktadir.
Genc kiz da "Zevksiz herif bu morukta ne buldu ki , bi de öpmeye kalkti ama kadin da iyi yapistirdi " diye dusunmektedir.
Albay ise "Ulan bizim esoglusu er, kizi öptü. Tokadi biz yedik" diye yanarken er de icinden soyle düsünmektedir:
"Hehe. Aferin lan bana. elimi öpüp nasil yapistirdim tokadi albaya...
 
Bir tatbikat sırasında paraşütçü komandolar uçaktan atlıyorlardı. Atlama sırası gelen en son paraşütçü epey bir vakit geçtiği halde atlamamıştı. Komutan sinirli bir şekilde "Atlasana oğlum" diye bağırdı.
Paraşütçü "Atlamam komutanım"
Komutan iyice sinirlenmişti "Ne demek atlamam lan sana emrediyorum çabuk atla" deyince, asker;
"Komutanım bırak emretmeyi, öldür yine atlamam." diye cevap vermişti.
Komutan bakmış olacak gibi değil, rica eder bir tavırla;
"Bak oğlum aşağıda benim komutanlarım var, onlarda benden hesap sorarlar, haydi atlayıverde senni yüzünden benim başım belaya girmesin."
Asker inadım inat cinsinden,
"Atlamam komutanım"
"Peki neden atlamıyorsun evladım, geçerli bir sebebin varmı?"
"Komutanım benim annem çok mübarek bir kadındır, gördüğü bütün rüyalar çıkar. Sabah telefon açtı, oğlum rüyamda senin paraşütün açılmadığını gördüm sakın atlama dedi, onun için atlamıyorum." deyince komutan,
"Oğlum inanma böyle şeylere hadi atla gözünü seveyim." diye yalvarıyordu asker ise kararından vazgeçmiyor "Atlamam" diye diretiyordu. Ne yapacağını şaşırmış olan komutan çaresizlik içinde,
"Peki oğlum gel paraşütleri değişelim, benimkini sen tak, seninkini ben, o zaman atlarmısın?" diye ümitsizce sordu. Asker bu teklife olumlu baktı ve kabul etti paraşütleri son sürat değiştirdiler ve delikanlı kendini uçaktan boşluga bıraktı. Paraşütü açıldı ve sakin süzülürken yanından,
-Ananııı!!! diye komutanının feryadı geçip gitmiş, asker komutanının feryadınının sonunu bile duyamamıştı.
 
Diktatör
Diktatör bir akşam meyhaneden içeri girer.
Tezgahtara yaklaşır.Hafif içkili bir
sarhoşun yanına çöker.Oradan buradan
konuşurlarken sorar :
-Böyle hergün içmek için ne kadar kazanıyorsun?
Sarhoş :
-Günde 2 bin lira.
-Peki kemerleri biraz sıkalım diye ücretleri
azaltıp, koşulları ağırlaştırsak,
ne kadar kazanırsın?
Sarhoş :
- 4 bın lira.
-Peki biraz daha sıkarsak kemerleri?
-O zaman 5 bin liraya para demem.
Diktatör kızar :
-Bu ne biçim iş.Köküne kadar sıkarsak?
-O zaman muhakkak 10 bin lira kazanırım.
Diktatör şaşırmıştır.Adamın ne iş
yaptığını çok merak etmiştir.Sorar :
-Şeytan mısın, nesin.Ne iş yapıyorsun?
-Mezarcıyım!
 
Verme
Birgün kaynanayla gelin dolmuşa binmiş
yer olmadığı için gelin öne kaynana da
arkaya binmiş muavin paraları toplayınca
kaynana arkadan parayı vermiş ve geline
seslenmiş "Gelin gelin ben arkadan
veriyorum sen önden verme...............
 
Back
X