Sedat Peker 'Hayır' diyenleri tehdit etti: Sokağa çıkan olursa onları sokakta bekliyor olacağız

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.296
42.826
898
Daha önce barış imzacısı akademisyenleri tehdit eden ve 1 Kasım seçimleri öncesinde de "Oluk oluk kan akıtacağız" diyen Sedat Peker, bu kez de referandumda 'Hayır' diyenleri tehdit etti.


Ülkeye 'Başkanlık sistemi'ni getirmek isteyen anayasa değişikliği referandumu için Futbol Yorumcusu Rıdvan Dilmen'in başlattığı "Evet" kampanyasına Sedat Peker de katıldı.

'AK Troll' Taha Ün'ün davetine yanıt vererek bir video paylaşan Peker, "Referandumu gerçekleştirmeyeceğini söyleyen birçok insan var ve bu sayı son günlerde nedense daha da fazlalaşıyor" gibi bir iddia ortaya attığı konuşmasında "Referandumu yapmamak adına sokaklara çıkan birileri olursa onları sokaklarda bekliyor olacağımızı şimdiden özellikle söylemek isterim" tehdidinde bulundu.

Sedat Peker, 1 Kasım seçimleri öncesi "Oluk oluk kan akıtacağız" tehdidiyle de gündeme gelmişti. Peker daha sonra aynı ifadeyi barış imzacısı akademisyenler için de kullanmıştı.

Peker'in açıklaması şöyle:

“Aslan kardeşim, mesajını aldım. Gazete patronlarının, basın kuruluşu sahiplerinin geçmişte olduğu gibi elleri cebinde pijamalarıyla liderlerimizi evlerinde karşılayamaması için, bu ülkenin onurlu bir vatandaşı olduğumdan dolayı mutlaka ‘Evet’ diyeceğim. Tüm dünya mazlumlarına umut olmuş bir Türkiye’nin, koalisyon hükümetlerinin elinde çürümemesi ve o ulusların da umutlarını kaybetmemesi adına mutlaka ‘Evet’ diyeceğim.

Türk – İslam davasının lideri cennet mekan Alparslan Türkeş’in, gençliğimizin efsane isimlerinden Muhsin Yazıcıoğlu başkanın isteği ve savunduğu fikir olduğu için partili cumhurbaşkanlığı sistemine mutlaka vefa duygumdan dolayı ‘Evet’ diyeceğim. Mahkeme-i kübrada onlarla karşılaştığım zaman gösterdiğim vefadan dolayı utanç içinde asla onlara karşı olmayacağım.

Sokakları yakarak ve yıkarak referandumu gerçekleştirmeyeceğini söyleyen bir çok insan var ve bu sayı son günlerde nedense daha da fazlalaşıyor. 15 Temmuz’da Fethullahçı Terör Örgütü’nün üyelerine karşı nasıl ki sokaklarda olduysak, referandumu yapmamak adına sokaklara çıkan birileri olursa, onları sokaklarda bekliyor olacağımızı şimdiden özellikle söylemek isterim. Sırf bunun için bile ‘Evet’ diyeceğim.

Kardeşlerim, dostlarım ben varım. Sizler de var mısınız?"
http://siyasihaber3.org/sedat-peker...cikan-olursa-onlari-sokakta-bekliyor-olacagiz
 
Yillar once, susurluk kazasi ve ortaya dokulen kirli iliskiler... Mahallemiz secim zamanlari kah "ari viziltisi ile" kah " kirat sesleri" ile sen sakrak. komsular oldukca mutlu, dertleri yok, tasalari yok, cekinmeden propoganda yapiyor, ari zamani ariya , kirat zamani kirata oynamanin kaymagini yiyorlar, hep kazananin tarafindalar, malum azinlik olmak "basina" devletin demir yumrugunun inmesi demek bu ulkede, ee mahalleli uyanik, yillarin tecrubesi ile oyunun kurallarini ogrenmisler, iyi de oynuyorlar.. hayat gayet "normal" onlar icin ta ki bir milat olmasi beklenilen o gun gelene kadar... Ayraniyla unlu Susurluk, bu kaza ile hem ulke hafizasina hem de ailece bizim hafizamiza baska sekilde kazinacakti artik..

Kazanin olmasi, aslinda "bilinen" iliskilerin ortaya dokulmesine sebep olmakla kalmadi, bir adalet, seffaflik talebi dogdu toplumda... "surekli aydinlik icin bir dakika karanlik" eylemleri ile hayat buldu talep... bizim kenar mahallemizde de her aksam isiklari kapatir, bir umut belki bizden baskasi da vardir "adalet, ve seffaflik talep" eden diye kosarak cama cikar, cevreye soyle bir goz gezdidirdik, o koskoca mahallede bir veya iki ev disinda isiklarini acip kapatan olmazdi, o isiklari acip kapatanlarda mahallemizin "biliyorsunuz alevi" leri, bu buyuk kentte varolmaya calisan, gariban yeni goc edenler... ramazanda gece lambasi yanmayan ev, sahura kalkmayanin zor bulundugu o mahalle, bu eylemler boyunca korkunc bir sessizlige burunmus, tek bir cit dahi cikmamisti...

O gun sesi cikmayanlar, bugun de sessizler, o gun bu guc odaklarinin hedefinde olanlar, bugun de hedefteler. Degisen hic bir sey yok ulkede, sadece kusaklar degisiyor... aci, zulum,yoksulluk ve keder de, para, guc ve mutlulukta hep ayni tur insanlarin hesabina dusuyor....
 
Turkiyenin istikbalinde soz sahibi olmak mafya babalarina kalmis.. Mafya-devlet elele memleketin kaderini yeniden yaziyorlar.. Bunu da konusturuyorlar ya. .Hangi karsilikli menfaatler sayesinde acaba.. Yazik oldu bu ulkeye....
Bir ülkede küçük insanlar büyük gölge veriyorsa; o ülkede güneş batıyor demektir.
Peki bu ruh hastasına kim büyük gölge verdiriyor???
 
Bu ülkenin görmediği kaldımı
Ülke susurluğu siyaset mafya emiyet üçgenini gördü geçmişten günümüze hiç birşey değişmedi ha pardon değişti değişti sadece isimler değişti
 
Heyy Yarabbi ülke kimlerin eline kaldı? Sen önce helal ekmek kazanmayı öğren Sedat efendi!!! Onun bunun malına çöke çöke bugünlere geldin.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…