• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sosyal ilişkilerde berbatım

İnsanına göre konuşurum karşımdaki entelektüel bir insansa fikirleri önemlidir benim için ilgi alanında ne varsa ona göre muhabbet ederim.
Mesela benim elti hiç konusamaz sohbet yoktur bir şeyi söylerken bile x sunu dedi ve yahut y bunu dedi ama sen ne diyorsun, o sebepten hiç muhatap olmam.Çünkü konusacak bir şey yok.
Bir keresinde gelinliğini nasıl hayal ediyorsun demiştim bana dar olmasın bol olsun demişti.
Ne muhabbet edebilirsin ki bu tarz insanla.
 
Merhabalar, bu konuda tavsiyelerinize ihtiyacım var. Ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. Çekingen birisi değilim, sorunum ondan kaynaklı değil. Normalde insanlarla rahat tanışırım ama iş muhabbeti ilerletmeye veya yakın ilişki kurmaya geldiği zaman beceremiyorum. Ne diyeceğimi, ne yapacağımı, nasıl davranacağımı şaşırıyorum. İki kelimeyi bir araya getiremiyorum. Mesela dün ne yaptığımı anlatırken bile zorlanıyorum. Kitap okumayan birisi de değilim halbuki. Birisiyle bir yerle başbaşa kalıp muhabbet etmek benim için işkence, yanımdaki insanlarda sürekli bir oflama hali, artık kimseyle buluşmak istemiyorum.

Geçenlerde kuaföre gittim, herkes deli gibi muhabbet ediyor, gülüşüyor eğleniyor tabi ben kaldım bir kenarda öyle, işim sırasında da kuaför anlattı ben dinledim zaten. Bazen saçma cevaplar verdim, zorlama oluyor yani. E tabi çoğu insan benim kuaför abi kadar konuşkan değil, o zamanlar çok kötü oluyorum işte. Bir insan en temel özelliği olan konuşmayı bile nasıl beceremez anlamıyorum ki. Tıkanıyorum. Muhabbetler edebilen siz sıradan insanların bana önerebileceği çözüm önerileri varsa açığım. İnsanlarla görüşmeyi kesmek üzeredeyim neredeyse.
valla ben de hiç sevmem öyle kuaförde gülüşüp eğlenmeyi, gereksiz samimiyet bana göre. Ben de çok konuşkan değilimdir öyle bir çabamda olmuyor, yakın birkaç arkadaşımla sohbet zaten ilerliyor kendinden. İş yerinde genelde ilişkiler samimiyetsizdir, canım tatlım vs akşama kadar o da bana göre değil, kimseyle ne iyi ne kötü olmak en iyisi
 
Çevrenize de bunu yapıyorsanız itici gelir yalnız..
Sanırım tma anlatamadım derdimi. Çevrem beni itici bulmuyor, tam tersi fazla insan tanırım ve sürekli onlardan adım gelmesine rağmen ben konuşmayı beceremediğim için geri çekiyorum kendimi. Bu derdim tam olarak
 
İnsanlar geri durmuyor aslında tam tersi brni konuşturmak için kendilerini yırtıyorlar. Silik birisi değilim, çevrem çoktur sadece ikili ilişkilerde muhabbeti devam ettiremiyorum, ne diyeceğimi şaşırıyorum

Yapısaldır, olabilir herkes aynı konuşkanlıkta olamaz illa ama sohbet için neler gerekebilir, düşünüyorum.
Kendinize sorun:
"Bilgili olmak" dendi mi ne derece donanımlısınız?
Bu illa "Atom altı parçacıklar bla bla" değil, yani fix konularda bilginiz nereye kadar?
Gündelik hayatta insanlar nelerin muhabbetini çok döndürür farkında mısınız-neler klişe, neler fark? vs vs.
İlgi alanlarınız üzerine bir sohbete girseniz, fikir alış-verişi yapacak sorular sormada ne kadar iyisiniz?

Örnek vermeye çalışayım; konu İstanbul olsun, illa bi muhabbette döner gelir konuşulur. Bi haberden olsun, bi tatilden, güzellikten olsun, İstanbul örneği bilindik bir örnektir muhabbetlerde. Biri de geçse karşımda "Ya İstanbul gezilecek şehir, yaşanılacak değil." dese, sıkıntı basar beni :) Bilirim ki arkasından "O trafiği yok mu o trafiği, çekilmez ya" filan lafları gelecek.
Bunun gibi otomatikleri var sohbetlerin. Ya buradan kaçarsınız, ya da klişeyi kırarsınız. O zaman sohbet tıkanmaz.

Bir diğer tipik sohbet konusu da tv eleştirileridir; programlar vs. "Hiç tv izlemem, çok nadir, hep belgesel" tadında konuşursanız sohbet tıkanır :) Az izleyin, toplayın, tvde de bol sohbet malzemesi var. Mesela insanlar bir diziyi 2 saat konuşup kanka olup çıkıyorlar. Siz de kendinize hitap edebilen bir program seçin, ara ara takip edin oradan bile muhabbet yürür.

Çocuklar yakın yaşlardadır, buradan alır yürür konuşmalar.
İnsanlar ortak yerlerden-ilgi alanlarından sohbeti koyulaştırır.
Soru-cevap gibi de yürür.

Bunlar ilk aklıma gelenler yani belki de size uymaz bilmiyorum; sadece benim genel sohbet gözlemlerim böyle :)
Ne yazmışım yine ya :D Kısa kesememe sorunum var benim de :D
 
İşte öyle tıkandığın yerlerde direk sosyal konulara bağla, mesela "aşk-ı memnu"dan bahsettiniz, konu kapanacakken, aslında ne kadar acı böyle aldatmalar filan, ilişkiler ne kadar olumsuz etkileniyor filan diye yürüceksin, tanıdıkça muhabbet uzar. Zaten uzamıyosa kimyanız tutmamıştır.
Anladım sanırım, deneyeceğim bakalım bu şekilde. Çok teşekkür ederim
 
Sanırım tma anlatamadım derdimi. Çevrem beni itici bulmuyor, tam tersi fazla insan tanırım ve sürekli onlardan adım gelmesine rağmen ben konuşmayı beceremediğim için geri çekiyorum kendimi. Bu derdim tam olarak

Yok ben anladım. Bir zamanlar ben de öyleydim.
Ama bir insana bir anda "nerede oturuyorsun?" veya "burcun ne?" gibi sorular bile sorsan bu sorular abes kaçmaz. Direk karşında ki cevap verir..

Hele burç konusundan zilyon tane muhabbet çıkar. Bunun yükseleni var, ay burcu var çin astrolojisi var. :KK70: Sonra da dersin ben şu burçlarla iyiyim şu burçlara gıcığım.. :KK70:
Dizi mesela ülkemizde en çok muhabbet konusu. Dizi ve magazin.. Sonra okuduğun kitap türlerine bağla oh mis.. :KK70:
Ay ne dolmuşum be. Gidip birileriyle tanışasım geldi.. :KK70:
 
Nickin miymiy. Yeni uyesin hem yorum istiyorsun hem de arkadasi elestiriyorsun. Ne is?
Nickimle olan sorununuzu anlamadım? Ayrıca yorum istemek veya bir şeyi söylemek için rütbeli mi olmak gerekiyor ki burada? Ayıp ya da yanlış bir şey de söylemedim ayrıca. Zaten kırıcı bir üslupla da yazmadım, özürlerimi belirttim. Bilmemek ayıp değil, neden doğrusu varken hatalı kullanalım ki?
 
Nickimle olan sorununuzu anlamadım? Ayrıca yorum istemek veya bir şeyi söylemek için rütbeli mi olmak gerekiyor ki burada? Ayıp ya da yanlış bir şey de söylemedim ayrıca.

Yazim kurallarina ben de dikkat ederim ama orasi yeri degildi . Arkadas sadece yardimci olmaya calismis. Bana cok itici gorundunuz o yuzden yazma geregi hissettim. Ayrica 2. uyelik bildirimi yaptim. Iyi gunler.
 
Yapısaldır, olabilir herkes aynı konuşkanlıkta olamaz illa ama sohbet için neler gerekebilir, düşünüyorum.
Kendinize sorun:
"Bilgili olmak" dendi mi ne derece donanımlısınız?
Bu illa "Atom altı parçacıklar bla bla" değil, yani fix konularda bilginiz nereye kadar?
Gündelik hayatta insanlar nelerin muhabbetini çok döndürür farkında mısınız-neler klişe, neler fark? vs vs.
İlgi alanlarınız üzerine bir sohbete girseniz, fikir alış-verişi yapacak sorular sormada ne kadar iyisiniz?

Örnek vermeye çalışayım; konu İstanbul olsun, illa bi muhabbette döner gelir konuşulur. Bi haberden olsun, bi tatilden, güzellikten olsun, İstanbul örneği bilindik bir örnektir muhabbetlerde. Biri de geçse karşımda "Ya İstanbul gezilecek şehir, yaşanılacak değil." dese, sıkıntı basar beni :) Bilirim ki arkasından "O trafiği yok mu o trafiği, çekilmez ya" filan lafları gelecek.
Bunun gibi otomatikleri var sohbetlerin. Ya buradan kaçarsınız, ya da klişeyi kırarsınız. O zaman sohbet tıkanmaz.

Bir diğer tipik sohbet konusu da tv eleştirileridir; programlar vs. "Hiç tv izlemem, çok nadir, hep belgesel" tadında konuşursanız sohbet tıkanır :) Az izleyin, toplayın, tvde de bol sohbet malzemesi var. Mesela insanlar bir diziyi 2 saat konuşup kanka olup çıkıyorlar. Siz de kendinize hitap edebilen bir program seçin, ara ara takip edin oradan bile muhabbet yürür.

Çocuklar yakın yaşlardadır, buradan alır yürür konuşmalar.
İnsanlar ortak yerlerden-ilgi alanlarından sohbeti koyulaştırır.
Soru-cevap gibi de yürür.

Bunlar ilk aklıma gelenler yani belki de size uymaz bilmiyorum; sadece benim genel sohbet gözlemlerim böyle :)
Ne yazmışım yine ya :KK70: Kısa kesememe sorunum var benim de :KK70:
Ya ama siz çok tatlısınız, uzun uzun açıklamışsınız, çok güzel olmuş. Çok teşekkür ederim:KK49:
Dediğiniz soru cevap olayını çok kullanıyorum ama bu sefer de sürekli soru soran 4 yaşındaki çocuklar gibi oluyorum, rahatsız edici biraz. Hele o 2 saat bir diziden konuşanları hiç anlamıyorum ve aşırı derecede imreniyorum. Yukarıda bahsetmiştim başka bir üyeye, beş dakikadan fazla konuşamam ben izlediğim bir dizi hakkında, izledikten sonra uçuyor sanki aklımdan hepsi
 
'Sohbeti ilerletemiyorum' önyargısı oluşturmuşsunuz. Bu yüzden sohbet ederken bu düşünce sizi geriyor ve sohbetinizin akışı bozuluyor.
Kısacası rahat olun,akışına bırakın belki de mizacınız böyledir.
 
Ya bu arada kusura bakmayın söylemeden geçemeyeceğim. “Bende” değil “ben de” ve “herkez” değil “herkes”. Ay çok gözüme battı cidden kusura bakmayın.
Aynı ben. Yani hem konuşamamak hem de yazım yanlışlarının göze batması yönünden bayağı benzeriz :KK39:
 
Hah işte çok güzel bir konuya değindiniz. Benim muhabbet şu şekilde bitiyor işte. Karşıdaki film söyler, sonra ben tekrar başka bir film de güzeldi derim, böyle böyle tıkanır işte, daha derinlere inemiyorum. Atıyorum o filmin konusu neydi derse birisi anlatamıyorum ya da dün izlediğimiz dizi hakkında konuşurken muhabbet şu şekilde olur genelde, dün falanca diziyi izledin mi? Aa evet efsaneydi. Sen? İzledim, şu kısmı çok güzel değil mi? Evet aynen, şurası da güzeldi. Evet güzeldi. Sonra aklıma başka söylecek şey gelmiyor ve muhabbet tıkanıyor her seferinde burada. Sanki koskoca 2 saatlik şey aklımdan uçuyor.
Film den konu acildiysa konusacak cok sey cikar aslinda ortaya. Mesela oyuncularla ilgili olabilir, bahsedilen filme kimle gittiginiz olabilir. Yeni vizyona giren filmlerden bahsedilebilir. Okuyor musunuz calisiyor musunuz bilmiyorum ama filme gitmek icin vakit bulup bulmadiginizdan bahsedebilirsiniz. Bir de yasadiginiz anilardan da bahsedebilirsiniz. Bin tane muhabbet acilir :)
 
Nickimle olan sorununuzu anlamadım? Ayrıca yorum istemek veya bir şeyi söylemek için rütbeli mi olmak gerekiyor ki burada? Ayıp ya da yanlış bir şey de söylemedim ayrıca. Zaten kırıcı bir üslupla da yazmadım, özürlerimi belirttim. Bilmemek ayıp değil, neden doğrusu varken hatalı kullanalım ki?
Yazım hatalarına pek takılmayın, sesli harfler yutulmadığı, noktalama işaretleri unutulmadığı sürece ben de yerine bende yazılması problem değil, ayrıca yazım hatalarına vurgu yapılınca konular dağılıyor.
 
Yazım hatalarına pek takılmayın, sesli harfler yutulmadığı, noktalama işaretleri unutulmadığı sürece ben de yerine bende yazılması problem değil, ayrıca yazım hatalarına vurgu yapılınca konular dağılıyor.
Mune de maàsallah her yerden çıkıyorsun hemen nasıl fark ediyorsun :halay:süper çalışıyorsun:nazar::KK49:
 
Ayni ben ben de çok çekingen değilim ama ilişkilerimde sıkınti yaşıyorum. En kötüsü nerde sorun olduğunu bilememek. Insanlar nasil bir anda kaynaşıyor anlamıyorum. Bir hareketim bir sözüm antipatik kaçıyor ama ne? Sanki herkesin hareketleri normal benim anormal yaşım 24 bu arada.
 
Back
X