TTTS yani İkizden ikize Tranfizyon Sendromu Tedavisinde Bebeklerini Kurtaran var mı?

parinas

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
27 Haziran 2011
12
23
88
Aydın
Arkadaşlar 18 + 4 hamileyim. Tek yumurta ikizleri. Kendi doktorumdan sonra izmirde Prof. Sabahattin Altunyurt ' a gittik. Ne yazık ki TTTS var. 1.evredeymiş şuanda.

Bir bebeğim köşeye sıkışmış bekliyor. Ancak hala kalp atışları normal. Anemi bulgularına rastlandı. Hareketli de. Ellerimiz kollarımız bağlandı.

Profesor bize 3-4 tane tedavi yöntemi önerdi. Ama bize en uygunu Lazerle aralarındaki damarların ortadan kaldırılması olduğunu söyledi. Bir tek bu tedavinin Cerrahpaşada olduğunu biliyoruz.

Acaba TTTS vakasını bizimle birlikte yani 18. havtalarda öğrenip de Bebeklerini sağ sağlım kucaklarına alan var mı? Bunu gerçekten çok merak ediyoruz.

Umut tabi ki var ve o umudu hep besleyeceğiz. Allah kimselere böyle zor dönemler yaşatmasın. Gerçekten zor.
 
Merhaba 17 haftayım. Aynı durumu yaşıyorum sizin süreciniz nasıl devam etti
Capaya devam ediyorum. Evre 1 şuanda. Nasıl doğum oldu sağlıkları nasıl bebislerin.ttts nasil yol izlendi.nasil gecti mi insallah bu mesajımı görüp bilgilendirirsiniz.


Arkadaşlar 18 + 4 hamileyim. Tek yumurta ikizleri. Kendi doktorumdan sonra izmirde Prof. Sabahattin Altunyurt ' a gittik. Ne yazık ki TTTS var. 1.evredeymiş şuanda.

Bir bebeğim köşeye sıkışmış bekliyor. Ancak hala kalp atışları normal. Anemi bulgularına rastlandı. Hareketli de. Ellerimiz kollarımız bağlandı.

Profesor bize 3-4 tane tedavi yöntemi önerdi. Ama bize en uygunu Lazerle aralarındaki damarların ortadan kaldırılması olduğunu söyledi. Bir tek bu tedavinin Cerrahpaşada olduğunu biliyoruz.

Acaba TTTS vakasını bizimle birlikte yani 18. havtalarda öğrenip de Bebeklerini sağ sağlım kucaklarına alan var mı? Bunu gerçekten çok merak ediyoruz.

Umut tabi ki var ve o umudu hep besleyeceğiz. Allah kimselere böyle zor dönemler yaşatmasın. Gerçekten zor.
 
Merhaba 17 haftayım. Aynı durumu yaşıyorum sizin süreciniz nasıl devam etti
Capaya devam ediyorum. Evre 1 şuanda. Nasıl doğum oldu sağlıkları nasıl bebislerin.ttts nasil yol izlendi.nasil gecti mi insallah bu mesajımı görüp bilgilendirirsiniz.

Benim sürecim olabilecek en güzel şekilde tamamlandı. Hatta belki de literatüre girebilecek ender vakalardan biri olarak da tamamlandı diyebilirim. 24.hafta bana Çapa' da görev yapan Prof. ....... ..... bugün bile doğum yapabilirsin dedi, ancak ben 37+3 ' e kadar dayandım. Aslında yavrularım dayandılar. Doppler yani kordondaki kan basıncı 27-28' de kesilir dediler, ancak o da yine kimsenin umduğu gibi olmadı ve doktorumunda sıkı takibi sayesinde tam 37 haftayı tamamladık. 37+3 ' de 1990 gr. ve 1380 gr. olarak dünyaya geldi bebeklerim. İnanır mısınız çok şükür ki hiçbir sağlık problemi yaşamadılar. Birçok testten geçtiler ama sonuç hep şaşırtıcı idi doktorlar için. Sadece kilo almaları için biri 10 diğeri 22 gün küvozde kaldı. 1380 gr. olan bebeğim daha 2.gün o fiziksel farklılığı ile yine herkesi şaşırttı ve emmek için küvözden resmen çıkmak için sabırsızlandı. Şimdi 4 aylık olacaklar 1 hafta sonra. Aralarında kilo farkı var sadece. Ama çok şükür ki ikisini de sağlıkla kucağımıza aldık. Çok dua ettik. Bir çok doktora gittik. Olmaz dediler, olsa da şöyle olur böyle olur dediler... Ancak şimdi muayeneye gittiğimiz çocuk doktoru da dahil her gören şaşırıyor. Kilo ve fiziksel gelişimleri geriden gelse de, diğer durumları herkesi şaşırtıyor. Canı veren, onlara o direnci veren Allah. Sadece dua edin. Eğer gerçekten çok istiyorsanız, Allah dualarınızı geri çevirmeyecektir. İnşallah sizler de kucağınıza sağ sağlim alırsınız yavrularınızı. Bilimsel gerçeklikleri de asla gözardı etmeyin. Sağlıklı beslenin. Dinlenin ve en önemlisi kulağınızı bütün söylenen kötü şeylere tıkayın ve stresten olabildiğince uzak olun.
 
Benim sürecim olabilecek en güzel şekilde tamamlandı. Hatta belki de literatüre girebilecek ender vakalardan biri olarak da tamamlandı diyebilirim. 24.hafta bana Çapa' da görev yapan Prof. ....... ..... bugün bile doğum yapabilirsin dedi, ancak ben 37+3 ' e kadar dayandım. Aslında yavrularım dayandılar. Doppler yani kordondaki kan basıncı 27-28' de kesilir dediler, ancak o da yine kimsenin umduğu gibi olmadı ve doktorumunda sıkı takibi sayesinde tam 37 haftayı tamamladık. 37+3 ' de 1990 gr. ve 1380 gr. olarak dünyaya geldi bebeklerim. İnanır mısınız çok şükür ki hiçbir sağlık problemi yaşamadılar. Birçok testten geçtiler ama sonuç hep şaşırtıcı idi doktorlar için. Sadece kilo almaları için biri 10 diğeri 22 gün küvozde kaldı. 1380 gr. olan bebeğim daha 2.gün o fiziksel farklılığı ile yine herkesi şaşırttı ve emmek için küvözden resmen çıkmak için sabırsızlandı. Şimdi 4 aylık olacaklar 1 hafta sonra. Aralarında kilo farkı var sadece. Ama çok şükür ki ikisini de sağlıkla kucağımıza aldık. Çok dua ettik. Bir çok doktora gittik. Olmaz dediler, olsa da şöyle olur böyle olur dediler... Ancak şimdi muayeneye gittiğimiz çocuk doktoru da dahil her gören şaşırıyor. Kilo ve fiziksel gelişimleri geriden gelse de, diğer durumları herkesi şaşırtıyor. Canı veren, onlara o direnci veren Allah. Sadece dua edin. Eğer gerçekten çok istiyorsanız, Allah dualarınızı geri çevirmeyecektir. İnşallah sizler de kucağınıza sağ sağlim alırsınız yavrularınızı. Bilimsel gerçeklikleri de asla gözardı etmeyin. Sağlıklı beslenin. Dinlenin ve en önemlisi kulağınızı bütün söylenen kötü şeylere tıkayın ve stresten olabildiğince uzak olun.
Çapaya haftalarca gitmiş biri olarak yaşadıklarınız bana hiç yabancı değil. Ttts in ucundan döndük. Umudu hiç bir zaman kayıp etmemek lazım. Benimkilerde 1300-1500 doğdular. Toparlanıyorlar çok şükür. Allah herkesin evlatlarına sağlık versin...
 
Çapaya haftalarca gitmiş biri olarak yaşadıklarınız bana hiç yabancı değil. Ttts in ucundan döndük. Umudu hiç bir zaman kayıp etmemek lazım. Benimkilerde 1300-1500 doğdular. Toparlanıyorlar çok şükür. Allah herkesin evlatlarına sağlık versin...

Bizimkiler de aslında toparlanıyorlar diyebilirim. Birçok zaman 3 aylık bebeklerle karşılaştırıyorum kilolarını, önce bir moralim bozuluyor, ancak sonra unutuyorum herşeyi. Çünkü 700 gr.ları bile göze almışken, Allah bizlere 1400 gr.ları gösterdi. Asla umutsuzluğa düşmeyin, düşmeyelim. Bugün herşey iyi de olabilir, ancak ileride hiçbir şeyin garantisi yok. Aynı şekilde bugün çaresi yok dedikleri bu TTTS ne yazık ki Tıp literatürlerinin dışına çıkıp, sizde ve bizde olduğu gibi şaşırtabiliyor herkesi. Ve inanın bunlar bizleri muayene eden hekimler tarafından çok bilinmiyor, bu durumları yaşayanlara söylenmiyor. Aslında söylense belki de moral olup bir canın daha kurtulmasına neden olur.
 
Bizimkiler de aslında toparlanıyorlar diyebilirim. Birçok zaman 3 aylık bebeklerle karşılaştırıyorum kilolarını, önce bir moralim bozuluyor, ancak sonra unutuyorum herşeyi. Çünkü 700 gr.ları bile göze almışken, Allah bizlere 1400 gr.ları gösterdi. Asla umutsuzluğa düşmeyin, düşmeyelim. Bugün herşey iyi de olabilir, ancak ileride hiçbir şeyin garantisi yok. Aynı şekilde bugün çaresi yok dedikleri bu TTTS ne yazık ki Tıp literatürlerinin dışına çıkıp, sizde ve bizde olduğu gibi şaşırtabiliyor herkesi. Ve inanın bunlar bizleri muayene eden hekimler tarafından çok bilinmiyor, bu durumları yaşayanlara söylenmiyor. Aslında söylense belki de moral olup bir canın daha kurtulmasına neden olur.
İnanç bilinen ama tıp Literatürüne girememiş bir olgu. Dediğin gibi bir çok vaka var senin gibi benim gibi. Olacakta. Tecrübelerini bizlerden eksik etmezsen sevinirim.
 
İnanç bilinen ama tıp Literatürüne girememiş bir olgu. Dediğin gibi bir çok vaka var senin gibi benim gibi. Olacakta. Tecrübelerini bizlerden eksik etmezsen sevinirim.
Aynen. Aslında anlatılacak o kadar çok şey var ki. İkizlerime tek başıma bakıyorum. Bu nedenle çok vakit bulamıyorum yazacak.

Örneğin rahim ağzı uzunluğum 1.15 cm olduğu hafta 26.hafta idi. Ve tıp uzmanlık öğrencilerine anlatmak için hazırlanmış bir istatistik yazısına ulaşmıştım serviksle ilgili. 1.5 cm in altındaki tüm hastalar 6-7 gün içerisinde doğum yapmışlar. O gün 1.15 cm yani 115 mm idi benim rahim ağzı uzunluğum. Hiçbir müdahale edilmeden 37+3' ü gördüm. Bu bir örnek. Hamileliğim boyunca, gebelik kolestazından tutun, TTTS gibi daha birçok sorunla boğuştum. Ancak yine de yılmadım hep dua ettim. İki bebeğimi de çok istedim. Ve Allah bizlere nasip etti. Hepsi unutuldu gitti. Allah herkese en iyilerini nasip etsin.
 
Merhaba benim de 23. haftada ttts sendromu tanısı konuldu ama çok şükür zorlu süreçlerden geçtik 30 haftaya kadar dayanabildik biri 1100gr diğeri 1480gr doğdu küçük olan 46 gün diğeri 30 gün küveste kaldı 10 gün sonra iki yaşına girecekler ve tek başıma baktım çok zor ama allah sabrınıda gücünü kuvvetinide veriyor yeterki sağlıklı olsunlar benden sürekli su aldılar
 
Benim sürecim olabilecek en güzel şekilde tamamlandı. Hatta belki de literatüre girebilecek ender vakalardan biri olarak da tamamlandı diyebilirim. 24.hafta bana Çapa' da görev yapan Prof. ....... ..... bugün bile doğum yapabilirsin dedi, ancak ben 37+3 ' e kadar dayandım. Aslında yavrularım dayandılar. Doppler yani kordondaki kan basıncı 27-28' de kesilir dediler, ancak o da yine kimsenin umduğu gibi olmadı ve doktorumunda sıkı takibi sayesinde tam 37 haftayı tamamladık. 37+3 ' de 1990 gr. ve 1380 gr. olarak dünyaya geldi bebeklerim. İnanır mısınız çok şükür ki hiçbir sağlık problemi yaşamadılar. Birçok testten geçtiler ama sonuç hep şaşırtıcı idi doktorlar için. Sadece kilo almaları için biri 10 diğeri 22 gün küvozde kaldı. 1380 gr. olan bebeğim daha 2.gün o fiziksel farklılığı ile yine herkesi şaşırttı ve emmek için küvözden resmen çıkmak için sabırsızlandı. Şimdi 4 aylık olacaklar 1 hafta sonra. Aralarında kilo farkı var sadece. Ama çok şükür ki ikisini de sağlıkla kucağımıza aldık. Çok dua ettik. Bir çok doktora gittik. Olmaz dediler, olsa da şöyle olur böyle olur dediler... Ancak şimdi muayeneye gittiğimiz çocuk doktoru da dahil her gören şaşırıyor. Kilo ve fiziksel gelişimleri geriden gelse de, diğer durumları herkesi şaşırtıyor. Canı veren, onlara o direnci veren Allah. Sadece dua edin. Eğer gerçekten çok istiyorsanız, Allah dualarınızı geri çevirmeyecektir. İnşallah sizler de kucağınıza sağ sağlim alırsınız yavrularınızı. Bilimsel gerçeklikleri de asla gözardı etmeyin. Sağlıklı beslenin. Dinlenin ve en önemlisi kulağınızı bütün söylenen kötü şeylere tıkayın ve stresten olabildiğince uzak olun.

Suan çok mutlu oldum içime umut geldi.cok teşekkür ederim
İnşallah bende bizde sizler kadar şanslı oluruz oğullarimla.
Peki size transfüzyon tehsisi kaçıncı haftada kondu.kacinci evredeydiniz.aralarinda ne kadar hafta farkı yada yüzde kaç kilo farkı vardı. Bende capaya gidiyorum prof recep hasin özel muayenesinde gittim. Pek umit verici konuşuyorlar can sıkıcı şeyler sürekli.
Allah bebeklerimizin sağlıklı uzun ömürlü evlatlar olmasına nasip etsin.darisi bizlerin başına
 
Suan çok mutlu oldum içime umut geldi.cok teşekkür ederim
İnşallah bende bizde sizler kadar şanslı oluruz oğullarimla.
Peki size transfüzyon tehsisi kaçıncı haftada kondu.kacinci evredeydiniz.aralarinda ne kadar hafta farkı yada yüzde kaç kilo farkı vardı. Bende capaya gidiyorum prof recep hasin özel muayenesinde gittim. Pek umit verici konuşuyorlar can sıkıcı şeyler sürekli.
Allah bebeklerimizin sağlıklı uzun ömürlü evlatlar olmasına nasip etsin.darisi bizlerin başına
Ben de 17.haftada konuldu teşhis. Şu anda bıcır bıcır evde dolanan Liva için İzmir' de bir Prof. 2 haftası var demişti. Aslında onlar da ellerindeki bilimsel verilere göre yorum yapıyorlardı. Ancak 1 hafta içinde hemen İstanbul' dan sizin de gittiğiniz Prof.Dr. Recep Has' tan randevu aldık. Kendisi işini iyi yapan birisi. Ne görüyorsa onu söylüyor. İş ahlakı ve etik değerlere sahip insanları ve hekimleri bu devirde bulmak zor bilirsiniz. Ancak biz o zaman bize söyledikleri için Recep Has' a içten içe kızsak da kendisi 1 cm ile Laser operasyona gerek olmadığını söyledi. Belki de bu dikkati ve etik davranışı nedeniyle kızlarımızı kucağımıza aldık. Sonrasında 15 gün sonra bir daha kontrole çağırdı. %33 diskordans yani kilo ve gelişim farklılığı vardı aralarında. Bize bu durumun aslında TTTS başlangıcı bile sayılmayacağını, bunun doğuma kadar böyle gidebileceğini söyledi. Ancak başka önemli bir problemi de çekinmeden söyledi. Rahim ağzı uzunluğu. Sıvı eşitsizliği rahmimi hayli zorluyordu. Bunu zaten anlıyordum. Bu nedenle yaptığı ilk ölçümde 25 mm olan ölçü, 15 gün sonra 15 mm' ye kadar düşmüştü. Hiç unutmuyorum. "Şimdi bile doğurabilirsiniz..." demişti o gün. Moralimiz önce TTTS açısından düzelmiş, 3 dakika sonra rahim ağzı uzunluğundan dolayı tamamen tükenmişti. O moralle 650-700 km yol gittik eşimle. Ancak hiç umudumuzu kaybetmedik. Hep dua ettim.

Ben aslında tedaviyi istemeyen doğum doktorlarının yüzüne ikamet ettiğim yerde değil de, babaevimin bulunduğu ilde doğum yaptım. Bunda eşimin çok büyük desteği oldu. Her hafta sonu 450-500 km yolu gitti geldi. Bana çok büyük moral oldu. Hep hafta hafta ilerledik. Aşağıda derlemesini yaptım...

"26 eşik, 26 yı geçersek belki yaşarlar,
"27 daha iyi, aaa 28 oldu. 29 da ciğerleri gelişiyormuş. "
"Bence 30' u çok rahat görürüz, doktorumuz 32 yi görürsek çok iyi dedi,"
"Bence bunların niyeti 34.haftada gelmek, aman rahatları yerinde 35' den önce gelmezler, 35 de hem emme refleksleri gelişir, 36.hafta tek yumurta ikizlerinde miyatmış, 36 olsun da öyle, 37 mi? offff..."

Tabi bu cümleleri yazdığımız kadar kolay geçmedi süreç. Birçok sorun. Zaman zaman üzüntü, zaman zaman sevinç, zaman zaman buruk anlar... Anlatılmaz gerçekten. Ama tekmelerini attıkça evin içinde çığlıklar atıyorduk. 32.hafta' da doktorumuz şaşırtıcı şeyler olduğunu söyledi. Böyle birşey tıp verilerine göre açıklanamaz dedi. 32.haftaya kadar zor ilerleyen kordon doppler' i adeta yeniden düzenlenmişti. Bunun ancak kordonun içine damarlar eklenerek mümkün olabileceğini söylemişti doktorumuz. Ki kendisini o haftaya kadar içten içe hep bilimsel konuştuğu için, bilimsel verilerin dışına çıkmadan herhangi bir olasılığı söylemediği için hep eleştiriyordum. O hafta eve giderken gerçekten uzun 17.haftadan sonra başlayan ve süregelen moral bozukluğunun yerini neşe almıştı. İşte o andan itibaren bir de 1.15 mm ye kadar düşen rahim ağzının 30 mm yükselmesi de bir başka imkansızlar arasına girmişti. Oysa ne serklaj vb. gibi herhangi bir önlem de alınmamıştı rahim ağzı için. Tamamen kendi kendine rahim ağzı toplamıştı. Yani anlatsam roman olur aslında. Bunu belki de ileri ki zamanlarda küçük bir kitaba dönüştürebilirim de. Çünkü gerçekten birçok kişinin okuması gereken inanç var içerisinde. Yaradan' ın yarattıklarına merhameti var. Yürekten istiyorsanız, istediklerinize yüz çevirmemesi var. İnanç var.

Ben aslında İstanbul' a bavulumla TTTS laser ameliyatı için gitmiştim. Çünkü teşhiş İzmir' de bir prof tarafından konulmuştu. Fakat ne oldu ise 1 hafta' da tekrar TTTS 1.Evre geriledi çok küçük bir değerle. Bu süreçte çok şey öğrendim. Ancak bilimin geldiği nokta da gerçekten harika. Dünya' da çok az yapılan bu ameliyat yani TTTS lazer aslında bir fetal ameliyat. Anne karnında 2 bebeğin yaşam alanına giriyorsunuz. O işi yapan hekimler gerçekten çok büyük insanlar. Hayat kurtarmak için ellerine alıyorlar iğne ucu kadar bir cihazı ve kordon üzerindeki damarlara lazer ile müdahale ediyorlar. Bunu yapmak gerçekten büyük iş. Zaten dünyada 8-10 merkezde yapıldığını duymuştum. Biri de Türkiye' de Çapa' da.

Şunu hiç unutmuyorum. Eşim bir gün Youtube ' da TTTS ile kurtulanların bebekleri bana göstermek ve moral vermek için araştırmalar yaptı. 26.hafta' da doğanlar, laser ameliyat videoları, lazerden sonra annelerle röportajlar. Doğan bebeklerin fotoğrafları. İlginç yaşam hikayeleri... Hatta TTTS' den sonra bir plasentanın bilimsel nedenlerle çekilmiş videosunu bile görmüştük.

Ancak şaşırtıcı bir şeyle karşılaştık. Muhtemelen ABD' de 10-12 yaşlarında bir kız çocuğu bir videonun altına yorum yazmış. "Merhaba, ben bu yöntemle kurtulan bir çocuğum... Umudunuzu kaybetmeyin..." Göz yaşları içerisinde okumuştuk o yorumu. O operasyonu yapan doktorların yerine koyduk kendimizi. Çok büyük, ender insanlar... Tabi onlar aslında en nihayetinde aracı. Allah bizi belki de ilmini en iyi şekilde almış doktorlarla karşılaştırdı bizi. Biz de zaten bunun için dua ettik hep.

Herkes için böyle olsun inşallah.
 
Ben de 17.haftada konuldu teşhis. Şu anda bıcır bıcır evde dolanan Liva için İzmir' de bir Prof. 2 haftası var demişti. Aslında onlar da ellerindeki bilimsel verilere göre yorum yapıyorlardı. Ancak 1 hafta içinde hemen İstanbul' dan sizin de gittiğiniz Prof.Dr. Recep Has' tan randevu aldık. Kendisi işini iyi yapan birisi. Ne görüyorsa onu söylüyor. İş ahlakı ve etik değerlere sahip insanları ve hekimleri bu devirde bulmak zor bilirsiniz. Ancak biz o zaman bize söyledikleri için Recep Has' a içten içe kızsak da kendisi 1 cm ile Laser operasyona gerek olmadığını söyledi. Belki de bu dikkati ve etik davranışı nedeniyle kızlarımızı kucağımıza aldık. Sonrasında 15 gün sonra bir daha kontrole çağırdı. %33 diskordans yani kilo ve gelişim farklılığı vardı aralarında. Bize bu durumun aslında TTTS başlangıcı bile sayılmayacağını, bunun doğuma kadar böyle gidebileceğini söyledi. Ancak başka önemli bir problemi de çekinmeden söyledi. Rahim ağzı uzunluğu. Sıvı eşitsizliği rahmimi hayli zorluyordu. Bunu zaten anlıyordum. Bu nedenle yaptığı ilk ölçümde 25 mm olan ölçü, 15 gün sonra 15 mm' ye kadar düşmüştü. Hiç unutmuyorum. "Şimdi bile doğurabilirsiniz..." demişti o gün. Moralimiz önce TTTS açısından düzelmiş, 3 dakika sonra rahim ağzı uzunluğundan dolayı tamamen tükenmişti. O moralle 650-700 km yol gittik eşimle. Ancak hiç umudumuzu kaybetmedik. Hep dua ettim.

Ben aslında tedaviyi istemeyen doğum doktorlarının yüzüne ikamet ettiğim yerde değil de, babaevimin bulunduğu ilde doğum yaptım. Bunda eşimin çok büyük desteği oldu. Her hafta sonu 450-500 km yolu gitti geldi. Bana çok büyük moral oldu. Hep hafta hafta ilerledik. Aşağıda derlemesini yaptım...

"26 eşik, 26 yı geçersek belki yaşarlar,
"27 daha iyi, aaa 28 oldu. 29 da ciğerleri gelişiyormuş. "
"Bence 30' u çok rahat görürüz, doktorumuz 32 yi görürsek çok iyi dedi,"
"Bence bunların niyeti 34.haftada gelmek, aman rahatları yerinde 35' den önce gelmezler, 35 de hem emme refleksleri gelişir, 36.hafta tek yumurta ikizlerinde miyatmış, 36 olsun da öyle, 37 mi? offff..."

Tabi bu cümleleri yazdığımız kadar kolay geçmedi süreç. Birçok sorun. Zaman zaman üzüntü, zaman zaman sevinç, zaman zaman buruk anlar... Anlatılmaz gerçekten. Ama tekmelerini attıkça evin içinde çığlıklar atıyorduk. 32.hafta' da doktorumuz şaşırtıcı şeyler olduğunu söyledi. Böyle birşey tıp verilerine göre açıklanamaz dedi. 32.haftaya kadar zor ilerleyen kordon doppler' i adeta yeniden düzenlenmişti. Bunun ancak kordonun içine damarlar eklenerek mümkün olabileceğini söylemişti doktorumuz. Ki kendisini o haftaya kadar içten içe hep bilimsel konuştuğu için, bilimsel verilerin dışına çıkmadan herhangi bir olasılığı söylemediği için hep eleştiriyordum. O hafta eve giderken gerçekten uzun 17.haftadan sonra başlayan ve süregelen moral bozukluğunun yerini neşe almıştı. İşte o andan itibaren bir de 1.15 mm ye kadar düşen rahim ağzının 30 mm yükselmesi de bir başka imkansızlar arasına girmişti. Oysa ne serklaj vb. gibi herhangi bir önlem de alınmamıştı rahim ağzı için. Tamamen kendi kendine rahim ağzı toplamıştı. Yani anlatsam roman olur aslında. Bunu belki de ileri ki zamanlarda küçük bir kitaba dönüştürebilirim de. Çünkü gerçekten birçok kişinin okuması gereken inanç var içerisinde. Yaradan' ın yarattıklarına merhameti var. Yürekten istiyorsanız, istediklerinize yüz çevirmemesi var. İnanç var.

Ben aslında İstanbul' a bavulumla TTTS laser ameliyatı için gitmiştim. Çünkü teşhiş İzmir' de bir prof tarafından konulmuştu. Fakat ne oldu ise 1 hafta' da tekrar TTTS 1.Evre geriledi çok küçük bir değerle. Bu süreçte çok şey öğrendim. Ancak bilimin geldiği nokta da gerçekten harika. Dünya' da çok az yapılan bu ameliyat yani TTTS lazer aslında bir fetal ameliyat. Anne karnında 2 bebeğin yaşam alanına giriyorsunuz. O işi yapan hekimler gerçekten çok büyük insanlar. Hayat kurtarmak için ellerine alıyorlar iğne ucu kadar bir cihazı ve kordon üzerindeki damarlara lazer ile müdahale ediyorlar. Bunu yapmak gerçekten büyük iş. Zaten dünyada 8-10 merkezde yapıldığını duymuştum. Biri de Türkiye' de Çapa' da.

Şunu hiç unutmuyorum. Eşim bir gün Youtube ' da TTTS ile kurtulanların bebekleri bana göstermek ve moral vermek için araştırmalar yaptı. 26.hafta' da doğanlar, laser ameliyat videoları, lazerden sonra annelerle röportajlar. Doğan bebeklerin fotoğrafları. İlginç yaşam hikayeleri... Hatta TTTS' den sonra bir plasentanın bilimsel nedenlerle çekilmiş videosunu bile görmüştük.

Ancak şaşırtıcı bir şeyle karşılaştık. Muhtemelen ABD' de 10-12 yaşlarında bir kız çocuğu bir videonun altına yorum yazmış. "Merhaba, ben bu yöntemle kurtulan bir çocuğum... Umudunuzu kaybetmeyin..." Göz yaşları içerisinde okumuştuk o yorumu. O operasyonu yapan doktorların yerine koyduk kendimizi. Çok büyük, ender insanlar... Tabi onlar aslında en nihayetinde aracı. Allah bizi belki de ilmini en iyi şekilde almış doktorlarla karşılaştırdı bizi. Biz de zaten bunun için dua ettik hep.

Herkes için böyle olsun inşallah.
Bu Süreci çok güzel anlatmışsınız elinize sağlık. Doğumdan sonraki sürecide zaman zaman bizimle paylaşırsan çok seviniriz. Ikizlerle yeni hayat başlığında birbirimize yardımcı olmaya çalışıyoruz. Kendine çok iyi bak kızlarını öp benim için...
 
Yazını Hemen okudum cevap yazmakta gecikti kusura bakma 18 aylık birde oğlum var atesliydi telaştan atladım
Hep aklımda yazdığın satırlar var gece yatarken senin söylediklerini düşündüm ve umut oldu bana bugün capada kontrolüm. Vardı ve suyu az olan bebeğim suyu normale donmus ttts diyemeyiz dedi halbuki 10 gün önce ttts 1 evreydi. Ve kilo farkı %18 di şimdi ise çok az fark dedi sevinçten sormayı unuttum gramlarini. Senin yazından sonra çok inandım çünkü hiç böyle bir hikaye okumamıştim çok dua ettim.ve suan hersey normal 2 haftada bire döndü kontrollerim.20.haftadayim ve 16 hafta daha dayanirlar inşallah.
Çok teşekkür ederim bu kadar kapsamlı detaylı anlattığın için.
Peki normale dönen damarlar sonrada tekrardan farklılasti mi yani sular gene dengesizlesti mi.bana gene olabilir kontrol edicez sürekli diyorlar



Ben de 17.haftada konuldu teşhis. Şu anda bıcır bıcır evde dolanan Liva için İzmir' de bir Prof. 2 haftası var demişti. Aslında onlar da ellerindeki bilimsel verilere göre yorum yapıyorlardı. Ancak 1 hafta içinde hemen İstanbul' dan sizin de gittiğiniz Prof.Dr. Recep Has' tan randevu aldık. Kendisi işini iyi yapan birisi. Ne görüyorsa onu söylüyor. İş ahlakı ve etik değerlere sahip insanları ve hekimleri bu devirde bulmak zor bilirsiniz. Ancak biz o zaman bize söyledikleri için Recep Has' a içten içe kızsak da kendisi 1 cm ile Laser operasyona gerek olmadığını söyledi. Belki de bu dikkati ve etik davranışı nedeniyle kızlarımızı kucağımıza aldık. Sonrasında 15 gün sonra bir daha kontrole çağırdı. %33 diskordans yani kilo ve gelişim farklılığı vardı aralarında. Bize bu durumun aslında TTTS başlangıcı bile sayılmayacağını, bunun doğuma kadar böyle gidebileceğini söyledi. Ancak başka önemli bir problemi de çekinmeden söyledi. Rahim ağzı uzunluğu. Sıvı eşitsizliği rahmimi hayli zorluyordu. Bunu zaten anlıyordum. Bu nedenle yaptığı ilk ölçümde 25 mm olan ölçü, 15 gün sonra 15 mm' ye kadar düşmüştü. Hiç unutmuyorum. "Şimdi bile doğurabilirsiniz..." demişti o gün. Moralimiz önce TTTS açısından düzelmiş, 3 dakika sonra rahim ağzı uzunluğundan dolayı tamamen tükenmişti. O moralle 650-700 km yol gittik eşimle. Ancak hiç umudumuzu kaybetmedik. Hep dua ettim.

Ben aslında tedaviyi istemeyen doğum doktorlarının yüzüne ikamet ettiğim yerde değil de, babaevimin bulunduğu ilde doğum yaptım. Bunda eşimin çok büyük desteği oldu. Her hafta sonu 450-500 km yolu gitti geldi. Bana çok büyük moral oldu. Hep hafta hafta ilerledik. Aşağıda derlemesini yaptım...

"26 eşik, 26 yı geçersek belki yaşarlar,
"27 daha iyi, aaa 28 oldu. 29 da ciğerleri gelişiyormuş. "
"Bence 30' u çok rahat görürüz, doktorumuz 32 yi görürsek çok iyi dedi,"
"Bence bunların niyeti 34.haftada gelmek, aman rahatları yerinde 35' den önce gelmezler, 35 de hem emme refleksleri gelişir, 36.hafta tek yumurta ikizlerinde miyatmış, 36 olsun da öyle, 37 mi? offff..."

Tabi bu cümleleri yazdığımız kadar kolay geçmedi süreç. Birçok sorun. Zaman zaman üzüntü, zaman zaman sevinç, zaman zaman buruk anlar... Anlatılmaz gerçekten. Ama tekmelerini attıkça evin içinde çığlıklar atıyorduk. 32.hafta' da doktorumuz şaşırtıcı şeyler olduğunu söyledi. Böyle birşey tıp verilerine göre açıklanamaz dedi. 32.haftaya kadar zor ilerleyen kordon doppler' i adeta yeniden düzenlenmişti. Bunun ancak kordonun içine damarlar eklenerek mümkün olabileceğini söylemişti doktorumuz. Ki kendisini o haftaya kadar içten içe hep bilimsel konuştuğu için, bilimsel verilerin dışına çıkmadan herhangi bir olasılığı söylemediği için hep eleştiriyordum. O hafta eve giderken gerçekten uzun 17.haftadan sonra başlayan ve süregelen moral bozukluğunun yerini neşe almıştı. İşte o andan itibaren bir de 1.15 mm ye kadar düşen rahim ağzının 30 mm yükselmesi de bir başka imkansızlar arasına girmişti. Oysa ne serklaj vb. gibi herhangi bir önlem de alınmamıştı rahim ağzı için. Tamamen kendi kendine rahim ağzı toplamıştı. Yani anlatsam roman olur aslında. Bunu belki de ileri ki zamanlarda küçük bir kitaba dönüştürebilirim de. Çünkü gerçekten birçok kişinin okuması gereken inanç var içerisinde. Yaradan' ın yarattıklarına merhameti var. Yürekten istiyorsanız, istediklerinize yüz çevirmemesi var. İnanç var.

Ben aslında İstanbul' a bavulumla TTTS laser ameliyatı için gitmiştim. Çünkü teşhiş İzmir' de bir prof tarafından konulmuştu. Fakat ne oldu ise 1 hafta' da tekrar TTTS 1.Evre geriledi çok küçük bir değerle. Bu süreçte çok şey öğrendim. Ancak bilimin geldiği nokta da gerçekten harika. Dünya' da çok az yapılan bu ameliyat yani TTTS lazer aslında bir fetal ameliyat. Anne karnında 2 bebeğin yaşam alanına giriyorsunuz. O işi yapan hekimler gerçekten çok büyük insanlar. Hayat kurtarmak için ellerine alıyorlar iğne ucu kadar bir cihazı ve kordon üzerindeki damarlara lazer ile müdahale ediyorlar. Bunu yapmak gerçekten büyük iş. Zaten dünyada 8-10 merkezde yapıldığını duymuştum. Biri de Türkiye' de Çapa' da.

Şunu hiç unutmuyorum. Eşim bir gün Youtube ' da TTTS ile kurtulanların bebekleri bana göstermek ve moral vermek için araştırmalar yaptı. 26.hafta' da doğanlar, laser ameliyat videoları, lazerden sonra annelerle röportajlar. Doğan bebeklerin fotoğrafları. İlginç yaşam hikayeleri... Hatta TTTS' den sonra bir plasentanın bilimsel nedenlerle çekilmiş videosunu bile görmüştük.

Ancak şaşırtıcı bir şeyle karşılaştık. Muhtemelen ABD' de 10-12 yaşlarında bir kız çocuğu bir videonun altına yorum yazmış. "Merhaba, ben bu yöntemle kurtulan bir çocuğum... Umudunuzu kaybetmeyin..." Göz yaşları içerisinde okumuştuk o yorumu. O operasyonu yapan doktorların yerine koyduk kendimizi. Çok büyük, ender insanlar... Tabi onlar aslında en nihayetinde aracı. Allah bizi belki de ilmini en iyi şekilde almış doktorlarla karşılaştırdı bizi. Biz de zaten bunun için dua ettik hep.

Herkes için böyle olsun inşallah.
 
  • Beğen
Reactions: tup
Ben de 17.haftada konuldu teşhis. Şu anda bıcır bıcır evde dolanan Liva için İzmir' de bir Prof. 2 haftası var demişti. Aslında onlar da ellerindeki bilimsel verilere göre yorum yapıyorlardı. Ancak 1 hafta içinde hemen İstanbul' dan sizin de gittiğiniz Prof.Dr. Recep Has' tan randevu aldık. Kendisi işini iyi yapan birisi. Ne görüyorsa onu söylüyor. İş ahlakı ve etik değerlere sahip insanları ve hekimleri bu devirde bulmak zor bilirsiniz. Ancak biz o zaman bize söyledikleri için Recep Has' a içten içe kızsak da kendisi 1 cm ile Laser operasyona gerek olmadığını söyledi. Belki de bu dikkati ve etik davranışı nedeniyle kızlarımızı kucağımıza aldık. Sonrasında 15 gün sonra bir daha kontrole çağırdı. %33 diskordans yani kilo ve gelişim farklılığı vardı aralarında. Bize bu durumun aslında TTTS başlangıcı bile sayılmayacağını, bunun doğuma kadar böyle gidebileceğini söyledi. Ancak başka önemli bir problemi de çekinmeden söyledi. Rahim ağzı uzunluğu. Sıvı eşitsizliği rahmimi hayli zorluyordu. Bunu zaten anlıyordum. Bu nedenle yaptığı ilk ölçümde 25 mm olan ölçü, 15 gün sonra 15 mm' ye kadar düşmüştü. Hiç unutmuyorum. "Şimdi bile doğurabilirsiniz..." demişti o gün. Moralimiz önce TTTS açısından düzelmiş, 3 dakika sonra rahim ağzı uzunluğundan dolayı tamamen tükenmişti. O moralle 650-700 km yol gittik eşimle. Ancak hiç umudumuzu kaybetmedik. Hep dua ettim.

Ben aslında tedaviyi istemeyen doğum doktorlarının yüzüne ikamet ettiğim yerde değil de, babaevimin bulunduğu ilde doğum yaptım. Bunda eşimin çok büyük desteği oldu. Her hafta sonu 450-500 km yolu gitti geldi. Bana çok büyük moral oldu. Hep hafta hafta ilerledik. Aşağıda derlemesini yaptım...

"26 eşik, 26 yı geçersek belki yaşarlar,
"27 daha iyi, aaa 28 oldu. 29 da ciğerleri gelişiyormuş. "
"Bence 30' u çok rahat görürüz, doktorumuz 32 yi görürsek çok iyi dedi,"
"Bence bunların niyeti 34.haftada gelmek, aman rahatları yerinde 35' den önce gelmezler, 35 de hem emme refleksleri gelişir, 36.hafta tek yumurta ikizlerinde miyatmış, 36 olsun da öyle, 37 mi? offff..."

Tabi bu cümleleri yazdığımız kadar kolay geçmedi süreç. Birçok sorun. Zaman zaman üzüntü, zaman zaman sevinç, zaman zaman buruk anlar... Anlatılmaz gerçekten. Ama tekmelerini attıkça evin içinde çığlıklar atıyorduk. 32.hafta' da doktorumuz şaşırtıcı şeyler olduğunu söyledi. Böyle birşey tıp verilerine göre açıklanamaz dedi. 32.haftaya kadar zor ilerleyen kordon doppler' i adeta yeniden düzenlenmişti. Bunun ancak kordonun içine damarlar eklenerek mümkün olabileceğini söylemişti doktorumuz. Ki kendisini o haftaya kadar içten içe hep bilimsel konuştuğu için, bilimsel verilerin dışına çıkmadan herhangi bir olasılığı söylemediği için hep eleştiriyordum. O hafta eve giderken gerçekten uzun 17.haftadan sonra başlayan ve süregelen moral bozukluğunun yerini neşe almıştı. İşte o andan itibaren bir de 1.15 mm ye kadar düşen rahim ağzının 30 mm yükselmesi de bir başka imkansızlar arasına girmişti. Oysa ne serklaj vb. gibi herhangi bir önlem de alınmamıştı rahim ağzı için. Tamamen kendi kendine rahim ağzı toplamıştı. Yani anlatsam roman olur aslında. Bunu belki de ileri ki zamanlarda küçük bir kitaba dönüştürebilirim de. Çünkü gerçekten birçok kişinin okuması gereken inanç var içerisinde. Yaradan' ın yarattıklarına merhameti var. Yürekten istiyorsanız, istediklerinize yüz çevirmemesi var. İnanç var.

Ben aslında İstanbul' a bavulumla TTTS laser ameliyatı için gitmiştim. Çünkü teşhiş İzmir' de bir prof tarafından konulmuştu. Fakat ne oldu ise 1 hafta' da tekrar TTTS 1.Evre geriledi çok küçük bir değerle. Bu süreçte çok şey öğrendim. Ancak bilimin geldiği nokta da gerçekten harika. Dünya' da çok az yapılan bu ameliyat yani TTTS lazer aslında bir fetal ameliyat. Anne karnında 2 bebeğin yaşam alanına giriyorsunuz. O işi yapan hekimler gerçekten çok büyük insanlar. Hayat kurtarmak için ellerine alıyorlar iğne ucu kadar bir cihazı ve kordon üzerindeki damarlara lazer ile müdahale ediyorlar. Bunu yapmak gerçekten büyük iş. Zaten dünyada 8-10 merkezde yapıldığını duymuştum. Biri de Türkiye' de Çapa' da.

Şunu hiç unutmuyorum. Eşim bir gün Youtube ' da TTTS ile kurtulanların bebekleri bana göstermek ve moral vermek için araştırmalar yaptı. 26.hafta' da doğanlar, laser ameliyat videoları, lazerden sonra annelerle röportajlar. Doğan bebeklerin fotoğrafları. İlginç yaşam hikayeleri... Hatta TTTS' den sonra bir plasentanın bilimsel nedenlerle çekilmiş videosunu bile görmüştük.

Ancak şaşırtıcı bir şeyle karşılaştık. Muhtemelen ABD' de 10-12 yaşlarında bir kız çocuğu bir videonun altına yorum yazmış. "Merhaba, ben bu yöntemle kurtulan bir çocuğum... Umudunuzu kaybetmeyin..." Göz yaşları içerisinde okumuştuk o yorumu. O operasyonu yapan doktorların yerine koyduk kendimizi. Çok büyük, ender insanlar... Tabi onlar aslında en nihayetinde aracı. Allah bizi belki de ilmini en iyi şekilde almış doktorlarla karşılaştırdı bizi. Biz de zaten bunun için dua ettik hep.

Herkes için böyle olsun inşallah.
Çapa da hangi doktora gittin acaba
 
Merhaba hanımlar

Başlıktan da anlaşıldığı gibi monokoryonik diamniyotik ikiz hamileyim. Şu anda 23 haftalık oldum. Bebeklerimin aynı plesantadan beslenmesinin bazı riskleri var malesef. Biri diğerinden daha büyük.

İki hafta önceki kontrolde aralarında bir haftalık fark vardı, şimdi iki haftalık fark var. Küçük olan tam iki haftalık büyümüş ama büyük olan iki haftada üç haftalık büyüdüğü için fark açılmış. Bu durum biraz canımı sıktı ama kötü düşünmemeye çalışıyorum.

Benimki gibi hamilelik yaşamış olanlar sizlerde durum nasıl? Neler yaptınız, nelere dikkat ettiniz? Tecrübelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.
benimkilerde iki kese tek plesanta idi. Ama fark açılmamıştı. 5 gün kadar. 33. Hafta doğum yaptım. 1300-1500gr 28 gün küvezde kaldılar. Bu Süreci atlatmış arkadaşlar var bu başlıkta. Geçmiş olsun...
 
benimkilerde iki kese tek plesanta idi. Ama fark açılmamıştı. 5 gün kadar. 33. Hafta doğum yaptım. 1300-1500gr 28 gün küvezde kaldılar. Bu Süreci atlatmış arkadaşlar var bu başlıkta. Geçmiş olsun...
Teşekkür ederim cevabınız için. Bana henüz böyle bir teşhis konmadı. Perinatoloji uzmanına gidiyorum. Farkın 3 haftadan fazla olmaması gerektiğini söyledi. Bu konuyu da görmemiştim. Buraya yazmanız iyi olmuş, bir bakayım.

Size de çok geçmiş olsun, sağlıcakla büyütün inşallah.
 
Teşekkür ederim cevabınız için. Bana henüz böyle bir teşhis konmadı. Perinatoloji uzmanına gidiyorum. Farkın 3 haftadan fazla olmaması gerektiğini söyledi. Bu konuyu da görmemiştim. Buraya yazmanız iyi olmuş, bir bakayım.

Size de çok geçmiş olsun, sağlıcakla büyütün inşallah.
Teşekkür ederim. Size de geçmiş olsun...
 
Teşekkür ederim cevabınız için. Bana henüz böyle bir teşhis konmadı. Perinatoloji uzmanına gidiyorum. Farkın 3 haftadan fazla olmaması gerektiğini söyledi. Bu konuyu da görmemiştim. Buraya yazmanız iyi olmuş, bir bakayım.

Size de çok geçmiş olsun, sağlıcakla büyütün inşallah.

Geçmiş olsun bende 24.haftadayim aralarında ne kadar gün farkı var bilmiyorum.en son 80 gram fark vardı 2 hafta önce yarın kismetse gidicem inşallah sorunsuz atlarız. Ve sağlıkla alırız kucağımiza.
Siz hangi sehirdesiniz.
Ben istanbuldayim ve capaya gidiyorum
 
Geçmiş olsun bende 24.haftadayim aralarında ne kadar gün farkı var bilmiyorum.en son 80 gram fark vardı 2 hafta önce yarın kismetse gidicem inşallah sorunsuz atlarız. Ve sağlıkla alırız kucağımiza.
Siz hangi sehirdesiniz.
Ben istanbuldayim ve capaya gidiyorum
Aynen ben de 24.haftadayım, 23 hafta 2 günlük. Tam iki haftalık fark var aralarında, biri haftasına göre bir hafta ilerde diğeri de bir hafta daha geride. Benimkiler arasında da yaklaşık 70 gramlık fark var. Sizinkiler arasında kaç günlük fark var peki? En son cuma günü gittiğimde doktor 3 haftadan fazla fark olmaması gerektiğini söylemişti.

Ben de Ankaradayım, kadın doğum hastanesinde riskli gebelik bölümüne gidiyorum, devlet hastanesi. Hacettepeye gitmeyi düşünüyorum randevu alabilirsem.

Rabbim hepimizin yavrusunu bağışlasın inşallah sağlıcakla dogmalarini nasip etsin.
 
Aynen ben de 24.haftadayım, 23 hafta 2 günlük. Tam iki haftalık fark var aralarında, biri haftasına göre bir hafta ilerde diğeri de bir hafta daha geride. Benimkiler arasında da yaklaşık 70 gramlık fark var. Sizinkiler arasında kaç günlük fark var peki? En son cuma günü gittiğimde doktor 3 haftadan fazla fark olmaması gerektiğini söylemişti.

Ben de Ankaradayım, kadın doğum hastanesinde riskli gebelik bölümüne gidiyorum, devlet hastanesi. Hacettepeye gitmeyi düşünüyorum randevu alabilirsem.

Rabbim hepimizin yavrusunu bağışlasın inşallah sağlıcakla dogmalarini nasip etsin.

Bugün gittim doktora ve 50 gram bir fark var kilolar arası yüzde 25 olmamali dedi bugün doktor hafta olarak bilmiyorum falan suyu azalmış diğerinin çoğalmis.
Ama sorun edilecek durum yok dedi.

Başla bir grupta 24.hagtada bebekler arasında 3 hafta fark vardı .30 haftaya kadar geldi ve doğuma aldılar .küçük olan 24.haftada kalmış 650 gram büyük olan 1100 gram hala yaşıyorlar mı bilmiyorum .
 
Back
X